17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17EKİM2004PAZAR CUMHURİYET SAYFA INCELEME Ünlü siyasetçi-yazar, anılarının ikinci bölümüne yer verdiği yeni kitabında 1940'lann Türkiyesi'ni anlatıyor Oymen'ingözüyledeğişimyılları MİYASEİLKNUR  ltan Öymen, CHP Genel Başkanhk göre- vinden ayrılmasının hemen ardından anıla- nnı topladığı "Bir Dö- nem Bir Çocuk" adlı kita- bıyla asli mesleğine iddi- alı bir dönüş yapmıştı. Anı- lanrun ilk cildı sayılacak bu kitapta çocukluk yılla- nna ait anılannın ışığın- da Cumhuriyet'ın iLk yıl- lanndaki Türkıye'nın fo- toğrafını çekmıştı. Klasik anı kıtaplanna pek benzemeyen Öymen"in kitabı bir belgesel nıte- liğini taşıyordu. O döneme ait resım. kankatür ve haritalarlabezedıği kitaba Oymen'in akıcı üs- lubu da eklenince okurlara "okulda öğrencilere okutulan tarih kitaplan böyle olsa ldmsetarih der- sinden çakmaz" demek kalıyor. C E N Ç KUŞAĞA BJLCILER Ilk kitabın ardından bir süre sessiz kalan Al- tan Öymen, bu kez ilkine göre daha hacimli ikinci ciltle çıktı okurlannın karşısına. "Değişim Yülan" adını verdiği ikinci cıltte Altan Öymen, kendi yaşamındaki değışimle birlıkte Türkıye ve dünyadaki değişimleri de o günleri yaşayanlara anımsatırken genç kuşaga da bilmedıklen o dö- nemi bütün yönlenyle aktanyor Ilk ciltte olduğu gibi yaşamuı her alanına pro- jektörtutarak 1940'üyıllannsonuıle 1950'lıyıl- lann başında meydana gelen değişimleri krono- lojik olarak öğrenıyoruz. Ühan Selçuk, u Bir Dönem Bir Çocuk"u oku- duktan sonra Altan Öymen"e, "Yahu Altan, bu da kitap mı be kardeşim. Hep bikliğim şeyleri an- latmışsın. Bilmediğim hiçbir şey yok kitabında" dıyerek takılmıştı. O kuşak içın ikinci ciltte de bilinmeyen bir şey yok. Ancak gündelik yaşama ilişkin önemsizmiş gibi gelen ve belleğın bir sü- re sonra arşive kaldırdığı aynntılarla Oymen'in kitabında karşılaşınca insan yaşamdaki hızlı de- ğışimın ayırdına vanyor. Ansiklopedı ve alma- naklarda rastlanamayacak bilgilen arayanlar Öy- men' in kitabuıa başvurabilirler. N E D E N DECIŞIM YILLARI?' Altan Oymen, ikinci kitabuıa "Değişim Yılla- n" adını verme nedenini şöyle açıklıyor: "Ashnda değişim bu yüların da moda kelime- sL Zannediliyor ki çok uzun zamandan beri' de- ğişim1 adı aibnda olan değişiklikler hiç olmanuş gibL Halbuki, bence asıl büyük sarsıntı halinde- ld değişiklikler, 1940'lann sonu ile 50'lerin başla- nnda olnıuşrur. Dünyayı ele alabm bir kere, ikin- ci dünya savaşı bitmiş ve o zanıana kadar birçok büyük devletin bulunduğu düırya, birdenbire sa- dece iki büyük devietin bulunduğu veya büyük- lük iddia edebüdiği bir dünya haline gebniştir. Bir tarafta Amerika bir tarafta Sovyetler Birliği. Bu iki büyük de\1et arasında uzun yular sürecek bir soğuk savaş başlamıştır. Bunlann tabii müttefıkleri ve> a idareleri alb- na aldığı ülkeler de o bloklardan birine girmiş- lerdir. Daha başka ülkeler o bloklardan birine girmeye çahşmışlardır ya da girmeye mecbur o\- muşlardır. İki kutuplu bir dünya bir başka deyiş- le iki dünyah bir dünya ortaya çıkmıştu*. İkisi de kendi blokundaki kendilerine benzetmeye çahş- mışur. Bir tarafta Amerikanlaşma, öte yanda Sov- yetîeşme. Küreselleşme diyoruz şimdi Bir taraf- ta Baüsal bir küreselleşme diğer tarafta Doğusal bir küreselleşme oünuştur. Tabii ikisi de zaman içinde birbirini yenip küreselleşmesini tamamla- ma amacına yönehniştir. Dünyada bu geh'şmeler olurken içte de önemli değişimler meydana gel- miştir. Türkiye, 27 yılhk CHP iktidanndan bir- denbire 14 Mayıs 1950 günü DP iktidanna geç- miştir. Hem de büyük bir oy kaymasryla geçmiş- tir. DP iktidan kendi hedeflerini gerçekleşürmek için işe koyulmuştur. tçte de büyük bir değişiklik dönemi odur. TabiiTürkiye o zaman Baö blokun- da. Bumın>anı sıra daha birçok değişiklikler var. Şehirlerde yeşil boyah Rus otobüskri gidiyor ye- rine larmjzı boyah Amerikan otobüsleri geliyor. Bizçocuktuğumuzda 'yerli malı kuUanmair der- dik, bu defa 'Amenkan malı kullanmalf ilanla- GAZETECİLİĞE İLK ADIM - Altan Öymen Mekteb-i Mülkiye'yi henüz bitirmeden Ulus gazetesinde stajyer olarak başladığı gazetecilik görevinden politikada aktif görev aldığı yıllar hariç bir daha kopamadı. Anılannın ilk bölümünü "Bir Dönem Bir Çocuk" adlı kitapta yayımlayan Altan Öymen, "Değişim Yıllan" adını taşıyan ikinci ciltte hem kendi yaşamındaki hem de Türkiye ve dünyadaki değişimleri anlatıyor. Bir belgesel niteliği taşıyan kitapta Öymen, 1940'h yıllann Türkiyesi'nin fotoğrafını yansıtıyor. "Değişim YıllarTnda DP'nin iktidara gelişi, Nâzım Hikmet'in kaçışı, Sabahattin Ali'nin öldürülmesi, Arapça ezana dönüş, Türkiye'nin Kore serüveni ve 1948 olimpiyatlan aynntılanyla anlatılıyor. AMERİKAN MALI İ N ' , YERLİ MALI OUT 1 T ruman Doktrini ve Marshall Planı'yla başlayan yardım mekanizmalannın B.S. IIOYAL MASTV.İÎ işlemesi için Yunanistan gibi Türkıye de Amenka'yla iki anlaşma imzalamıştı. 12Temmuz 1947 tarihlı anlaşmada şöyle denilıyordu: "Türkiye hükümeti, bu yardımın amacL kaynağı, mahiyeti, miktan ve ilerİeyişi hakkuıda Türkiye'de tam ve devamh yayın yapacakür. Türkiye Cumhuriyeti hükümeti, bu kabil malumaü neşir vasıtalan enırine amade tutacak ve bu kabil yayım için münasip kolayhklar sağlanmasını temin ermek üzere her türlü ameli tedbirteri alacaknr.' Bu Türk hükümetimn kendi yurttaşlanna Amenkan propagandası yapma görevini üstlenmesi demekti. Bunun amacı, sadece planın tanıtımı değil, Avrupa'daki Sovyet yayılmacıhğına karşı bir kalkınma ve korunma sistemi Amerikan çocuk mamaları oluşturmaktı. Tabii, Amerika'yı yönetenlerin bu siyası amaçlanmn yanmda, ekonomik amacınm da var olduğu muhakkaktı. Yardımın büyük bölümü. Amenka'da üretilen mallann gönderilmesiyle gerçekleşıyordu. Bunlar planın uygulanması için Amerika bütçesine konulan paralarla satın alınıyordu. Ama Amenka'nın iç ekonomisıne büyük canlılık getiriyordu. Bu gelişmeden yardun kapsamına girmeyen Amerikan malları da faydalanıyordu. Marshall yardımıyla birlıkte onlar da tanıtıhyordu. îkincı Dünya Savaşı'ndan önce Türkıye'ye ithal edilen Alman ve îngiliz mallannm yennı artık Amerikan mallan ahyor. Sadece Marshall yardımıyla hediye gibi gelen traktörler değil, piyasada parayla satılan radyo, buzdolabı, otomobil gibi dayanıklı tüketım mallan arasında da gümrük indiriminden yararlanan Amenkan mallan rakipsizleşiyor. Reklamlannda "Amerikan mah" olduklan, "kalite güvencesi" olarak özellikle belırtılıyor. n gazetelerde yer almaya başlamışü. Bütün bunlariçinde benim kendi değtşhnim var. Çocukluktan gençliğe geciyorum artık. Bütün bunlan anlamoruz." • • UçÜNCÜ KİTAP YOLDA Anılannın üçüncü cildinin hazırlıklanna koyu- lan Altan Oymen, bu kitapta da 1961 ıhtılaline giden süreci anlatmayı ve 1960'lann sonuna ka- dar gıtmeyi planhyor. Öymen, klasik anı kitap- lannda görülen yazann kendi çevresine ilişkin ki- şı ve olaylan anlatmak yerine, Türkiye ve dün- yadaki gelişmeleri ve toplumsal yaşamının bü- tününü ele almasının, zorluğuna karşın zevkli bir uğraş olduğunu belirtiyor: "Biraz zorluklan var ama zevkli bir iş. Bu ga- zete çıkarmak ahşkanhğmdan da kaynaklandı biraz. Gazete derken insan hayab içindeki her şey giriyor içine. Si>*aset giri>or, sanatgiriyor,spor ğ- rrvor, modagiriyor, magazin giriyor. Yaşam da da zaten budur. Hepsinin bulunduğu bir şey. Yaşa- nun çeşitli yanlannın yansıması olsun istedim. Kitababolbol fotoğraf, harita, kankatür. belge fa- lan. Onlar da o dönemin daha kolav anlaşılması- nı sağhyor. O dönemin her yönüne bakıp o fotoğ- raflan bulmak. belgekre ulaşmak, onlan taramak gibibirtakım teknikzorluklanna karşın zevklibir şe>. Ben de bundan zevk ahyorum." ÇOCUKLUKTAN GENÇLİĞE GEÇİŞ 1948 yılında lise son şınrfa geçen Altan Öymen, artık gençliğe adım atmış biri olarak kardeşlerine ağabeylik yapmaktadır. Heybeliada'da geçirilen sıcak yaz günlerinde ferahlarnak için kardeşi Örsan Öymen'le gazete kâğıdına sanlı havlu ve mayolarını alarak plaja indikleri günlerde. İHİ MOSTÂMAinݧ MÖTIM 3300 YEARS OF RECORDEO ESPIONAGE !! Hottywood y un komüniztn mücadelesi»I kinci Dünya Savaşı'nın bitişiyle dünya iki kutba bölünmüş, bir yanda ABD, bir yanda Sovyetler Birliği, yıllar sürecek soğuk savaşın baş aktörleri olmuşlardı. Savaş sonrası tarih sahnesinden birçok lider silinmiş Truman ve Staün kalmıştı. tki süper güç de kendi blokunu genişletmek adına kıyasıya rekabete ginşmişti. Amerika'nın orta vadeli amacı, elbette Rusya'yı da komünizmi de geriletmekti. Ama kısa vadedeki amacı, durduğu yerde durdurmaktı. O zamanki adıyla tt Demirperde"nin sımrlannın genişlemesım önlemekti. Bunun yolu da "tehBke" sımnndakı ülkeleri Sovyet ideolojisinin etkisinden kurtarmaktı. Ona karşı "Baü"nın ideolojik propagandasım etkili hale getirmekti. ' D E M İ R P E R D E ' FİLMLERİ Ilk defa ChurchiB tarafından kullamlan "Demirperde" deyimi. Sovyet-Amerika ilişkileri gerginleştikçe sık sık kullanılır olmuştu. Amerika'nın komünizme karşı propaganda sloganlanndan biri haline gelmişti. "Demirperde*yi konu alan, hatta doğrudan doğruya bu adı taşıyan ve "Demirperde" gerisindeki hayatuı ne kadar çekilmez olduğunu anlatan romanlar yazılıyor, filmler çekiliyordu. Bunlar Amerikan yönetimi tarafından çeşitli yolîarla teşvik ediliyordu. Bunun tersine yayınlar da önleniyordu. Amerikan Kongresi'nin "Amerika karşrtı faaByet''leri izleme komisyonu hareketlenmişti. SoRCU CÜNLERİ Holh/wood'un ünlüleri dahil, birçok sanatçı, yazar, düşünür sorguya çekiliyordu. Bu sorgulamalar, ileride McCarthy adındaki ünlü senatörün gayretleriyle daha da genişleyecekti. Holrywood'dan birçok sanatçıyı iş bulamaz hale getirecekti. Bazılannı - Charti Chapün dahil- Amerika'yı terk etmek zorunda bırakacaktı. Tabii, o dönemin koşullanndan faydalananlar da olacaktı. "Demirperde" gerisinin ne kadar dehşet verici olduğunu anlatan yazarlar, senaristler, rejisörler, oyuncular da ödüllendiriîecekti. O kampanya sırasında yazılan kitaplar, fiîmler, tabii Türkıye'ye geliyordu. Yukandaki flhn afişi adı da "Demirperde'' olan fıhne ait. 22 Kasımdaacıklanacak 'Runı Kesimiy KKTC ile ticareti rafa kaldırttı' LONDRA (ANKA) - AB'nin, KKTC'ye yöne- uk doğrudan hcareün baş- latılmasını. Rum Kesi- mi'nin uzun mücadelesi sonunda rafa kaldırmaya karar verdiği belirtildi. Karann, 22 Kasım'daki AB Dışişleri Bakanlan toplantısında açıklanaca- ğı kaydedıldı. tngiliz Financial Times gazetesinin haberine göre, AB'nin. KKTC'ye yöne- lık ekonomik izolasyona son verme çabası, Rum Kesimi'nin AB'dekı or- taklanna karşı sürdürdüğü mücadeleyı kazannıasıyla "mahvoldu". Rum Kesi- mi'nin tutumunda sabit kalması sonrasında, Al- manya, IngılteTe ve İs- veç'in, yardun girişimini rafa kaldırmayı kabul et- tikleri kaydedılen haberde, "Rumlarm 'hayır'ı,Türk toplumunu ekonomik akım içine ahnak isteyen komisyonu çileden çıkar- dı" yorumu yer aldı Bu durumun Rum Kesimi'nin AB üzerindeki etkisini de ortaya çıkardığına dikkat çekildı. Ingiltere'nın ıse Türktarafı lebine mücade- le verenlenn başında gel- dığine işaret edüdı. Türkiye AB'yi zorlar Meyer, Türkiye 'nin üyeliğine karşı başlatmayıplanladıJdarı imza kampanyasından 'sıristimal edüebüeceği' için vazgeçtiklerini, tutumlarının değişmediğini söyledi BER1İN (AA) - Alman Hı- ristiyan Demokrat Birlık Par- tisi (CDU) Genel Sekreteri La- urenz Mejer, imza kampan- yasından vazgeçen Alman Hı- ristıyan Demokrat Birlık Par- tisi'nın Türkiye'nin AB üye- liğine ilişkin tutumunu değış- tırmedığini açıklayarak kam- panyadan "suiistimal edilebi- leceği düşüncesi>le" vazgeç- tıklenni söyledi. Bu arada, Al- manya'da aşın sağcı Alman- ya'nm Milliyetçi Demokratik Partisi ile Alman Halk Bir- liği Türkiye'nin AB üyeliğine karşı imza kampanyası başla- tacaklannı açıkladı. İMTİYAZLI ORTAKLIK CDU Genel Sekreten Me- yer. Bild gazetesine yaptığı açıklamada, imza kampanya- sıyla ilgıli fikn CDU Genel Başkanı Angela Merkel'in in- celediğını anımsattı. "Partimizdeki endişeleri çok ciddije ahyoruz" diyen CDU Genel Sekreteri Laurenz Me- yer, CDU'nun bu kararıyla Türkiye'rün AB üyeliğine iliş- kin tutumunu değiştirip değiş- tirmediği sorusunu da yamtla- dı. Meyer, şunlan söyledi: "Ha- yır,tam aksine. İmza kampan- yasından vazgeçerek Türki- ye'ye önerdiğimi/ ımtiyazh ortaklığm' göz ardı edihnesi- ni önlemek isrryoruz. Türki- ye'nhı üyeliği ÂB'ji zoıiaya- cakür.'' 'CDU KANDIRDI' Bu arada, Almanya'da aşın sağcı Abnanya'nın Milliyetçi Demokratik Partisi (NPD) ile Alman Halk Birliği (DVU), Türkiye'nin AB üyeliğine kar- şı imza kampanyası başlata- caklanru açıkladı. Gelecekte seçimlere birlik- te girmeye karar veren Milli- yetçi Dernokratik Partisi ile Al- man Halk Birliği adına NPD parti merkezınden yapılan or- tak açıklamada, "Hıristiyan Demokrat Birük Partisi'nin (CI>U)seçmenkributürbirmı- za kampanyasıvla kandırarak sağcı ovlan toplama çabasmm başansız kaküğT belirtilerek bu nedenle kendilerinin böy- le bir kampanya başlatmaya karar verdıkleri bildirildi. '17 Aralık'ta sürpriz çıkmaz' Lagendijk: Raporu değiştirmeyeçalışmayın tstanbul Haber Servisi - Dışişlen Bakanlığı Strate- jik Araştırmalar Merkezı (SAM) British Council Türkiye Temsılcılıgı ve Av- rupa Reform Merkezı'nin işbirliğinde düzenlenen "Türkiye-AvTupa Birliği (AB) İlişkileri: Gelecekte- ki Rrsatiar ve Sorunlar" başlüdı uluslararası kon- ferans, Kabataş Erkek Li- sesı Sabancı Kültür Mer- kezı'nde başladı. Açılışta konuşan SAM Başkanı Büyükelçi Murat Bflhan, Türkiye'nin AB'ye üyeliği gündeme geldiğüı- de "medenrvetkr arası ça- ûşmalardan" bahsedildi- ğııu. ancak bunun "sadece çıkarçaüşması'' olduğunu söyledi. Gazetecderin so- rulannı yanıtlayan Türki- ye-AB Karma Parlamento Komisyonu (KPK) Eşbaş- kanı Joost Lagendijk. "17 Aralık tarihinde herhangi bir sürpriz çıkacağını san- madıgını" söyledi. Lagen- dijk, en kararsız ülkenin Fransa olduğunu vurgula- yarak "Hepimiz Fransaka- muoyunu etkilemeliviz. Türkiye'ııin,AvTupa'\«gi- diptlerieme Raporu'nu de- ğjştirmeyeçahşmamasıge- rekir" dıye konuştu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle