Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ARAUK2003ÇAFŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
DIŞ HABERLER dishabâ cumhuriyet.com.tr 11
KKTC Cumhurbaşkanı, 14 Aralık seçimleri öncesinde Annan Planı'nı destekleyenleri uyardı
'Türkiyebirdahagelemez'• Annan Planı'nı,
<fc
Türkiye'yi. Kıbns'tan
u_zakJaştırma planı"
olarak niteleyen Denktaş,
"• Türkiye giderse ve
ileride bizden *gel, kurtar'
çağnsı olursa bir daha
gelme hali olmayacak"
diye konuştu.
REŞAT AKAR
LEFKOŞA - Kuzey Kıbns Türk
Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Rauf
Denktaş, Annan Planı'na destek ve-
ren Kıbnslı Türkleri, 14 Arahk se-
çimleri öncesinde bir kez daha uyar-
dı. Bu planın Türkiye'yi, Kıbns'tan
uzaklaştırma planı olduğunu söyle-
yen Denktaş, "Türkiye giderse ve
ileride bizden 'gel, kurtar' çağnsı
olursa bir daha gelme hali olmava-
cak" dedi.
KKTC'nın bütün haklanm koru-
yarak Türkiye'nın garantörlüğünde,
AB ZlRVESt
Ankara'ya
mesaj, Sofya
ile Bükreş'e
tarih...
• Cuma ve cumartesi günü
yapılacak zirvede Bulgaristan
ve Romanya'ya Ocak 2007
tarihini vermeye hazırlanan
Birlik, Türkiye'nin Kıbns'ı
çözmesini isteyecek.
Dış Haberler Servisi - Avrupa
Birliği, bu hafta sonu Belçika'nın
başkenti Brüksel'de yapacağı
zirvede. Türkiye'ye
"cesaretlendirici bir mesaj"
verecek. Birliğin, Romanya ve
Bulgaristan'a ise "Ocak 2007"
katıhm tarihini vereceği
kaydedildi.
AB Dönem Başkanı ttalya'nın
Dışişleri Bakanı Franco Frattini,
Genel tşler Konseyi çerçevesinde
önceki gün düzenlediği basın
toplantısında zirvenin gündemini
hazırladıklannı bildirdi. Aday
ülkelerden Türkiye, Bulgaristan ve
Romanya'ya, "cesaredendirici ve
teşvik edici mesajlar" verilmesini
kararlaştrrdıklarını belırten
Frattini, Bulgaristan ve
Romanya'nın, "koşuBan yerine
getirmiş. olmalan haiinde, 1 Ocak
2007 tarihinde üyeük için yeşil ışık
yakılmasına karar verdiklerini"
ıfade etti.
AB zirvesinin sonuç bildınsinde,
Türk hükümetinin gerçekleştirdiği
siyasi ve ekonomik reformlardan
duyulan memnuniyetin ifade
edilmesi öngörülüyor. Metinde,
ıncak yargının bağımsızhğı ve
ordunun hükümet iizerindeki
rolünün azaltılması konulannda
daha fazla çaba harcanması
ısteniyor.
Kıbns için baskı
K.ıbns sorununun çözülmesi
yolunda Türkiye'ye baskuım
ırttınlacağı da kaydedilen sonuç
oıldirisinde, "Zirve, Türkiye'ııin
Kıbns sorununu çözme yönünde
gösterdiği siyasi isteğin önemine
dikkat çeldyor" ifadelerine yer
\erildi.
Tasan metninde aynca,
Bulgaristan ile Romanya'nın
iyelik için gereken yükümlüklerini
yerine getirmede "gözle görülür"
bir ilerleme kaydettikleri belirtildi.
Metinde, "Hazır olduklan
takdirde. Bulgaristan ve
Romanya'nın Ocak 2007'de AB'ye
kabul edilmeleri, Biıiik'in 25
öyesinin ortak amacıdır" ıfadeleri
kullamldı.
\ncak AB liderleri,
üd Balkan ülkesine AB
kritlerlerine uymak için
vapılması gereken ekonomik ve
jığer reformlann hızlandınlması
;ağnsını yineleyecek.
\B bugüne kadar, 15 üyenin
katıhmıyla gerçekleşecek
senişlemede, Sofya ve Bükreş'in
jmutlanm, 10 yeni ülkenin
katılımından 3 yıl sonraya
îrteleyeceğini belirtmişti.
Seçim sonrası görüşme maratonu
Tasos Papadopulos.
LEFKOŞA (Cumhuriyet) - İngıliz
Uluslar Topluluğu Devlet Başkanlan
toplantısı için gittiği Nijerya'dan
dönen Rum Yönetimi lideri Tasos
Papadopulos, Louizidu davası,
Annan Planı ve ABD'nin
girişimleriyle ilgili sorulan yanıtladı.
Papadopulos, Girne göçmeni Tltiana
Loizudu, isimli Rum kadına, Avrupa
Insan Haklan Mahkemesi karanyla
Türkiye tarafindan tazminat
ödenmesiyle ilgili bir soruya verdiği
yanıtta "Bu adımla Ankara, Kıbns'ta
İşgalci' olarak sorumhduğunu ve
KKTC'nin Ankara'ya bağunh
olduğunu kabul etmiştir" dedi. Rum
lider, Kıbns sorununun Annan Planı
temelinde çözümlenmesinden yana
olan ABD'nın, 14 Aralık KKTC
seçimlerinden sonra inisiyarif
alacağını doğruladı. ABD Dışişleri
Bakanlığı Kıbns Koordinatörü
Thomas VVeston'ın önümüzdeki
birkaç gün içerisinde Kıbns'a
Rumlarla eşit şartlarda yeni bir or-
taklık hedeflediklerine, bunun müm-
kün olabilmesi için Rumlann, Kıb-
ns'ı ahp kaçma sevdasından vaz-
geçmesi gerektiğine dikkat çeken
Denktaş şunlan söyledi:
"Onlann AB'ye müracaatlan Kıb-
ns'ı ahp kaçmakiçindir. Türkhe'nin
haklanm ortadan kaldırarak, bizi
korunmaya alınmış bir azınlık haU-
ne getirmek içindir. Annan Planı bu-
na göre hazuianmışür.
Halkla seslendi
Bu doğnütuda gitrigimiz zaman
geri dönüşü otanayan bir yola girmiş
obcağE. Ondan sonraçok pişnıan ola-
cağız, ama çaresi bulunmayacak.
'Aman anavatan gel bızi kurtar' de-
diğimizde anavatanm gelme hali de
obnayacak." Cumhurbaşkanı Denk-
taş, halka şu sorulan yöneltti:
"Bugüne kadar gelmiş olduğumuz
ve Türkiye'nin büyük bir açıkhkla
desteklemiş olduğu bir yolda girmek
mi istryoruz? Devletimize sahip çıka-
rak, iki halkm oluşturduğu birortak-
hktan yana nuyız?
Yani, Türkiye'nin garantilediğt
eşit-egemenliğimize dayanan,
geleceğini ve taraflarla görüşmeler
yapacağını açıklayan Papadopulos,
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri
Kofi Annan'dan çağn gelmesi
durumunda kendisinin görüşmelere
hazır olduğunu söyledi. Papadopulos,
görüşmelerin Annan Planı temelinde
gerçekleşeceğini belirtirken KKTC
Cumhurbaşkanı RaufDenktaş'ın
yeni planlarla ortaya çıkması
durumunda bunun kabul
edilmeyeceğini ifade etti.
Rum'un tahakkümü altında olnıa-
yacağımız bir ortakhk mı istiyoruz?
Yoksa Annan Planı'nm öngördüğü
gibi 100 bin insanunızı yerinden ede-
cek, içinıize 60-80 bin Rum yerleş-
tirecek, mal-mülk meselesini hallet-
meyecek ve bin zaman içerisinde
Kıbns'tan çıkartacak bir yola mı
girmek istiyoruz?
Karar sizlerindir, ya o, ya o."
Israil basını, BM'nin 'güvenlik duvarıyla' ilgili kararını değerlendirdi:
DuvarIsraiVi kuşatıyorDış Haberler Servisi - Birleşmiş
Milletler (BM) Genel Kurulu,
Israil'in yapımını sürdürdüğü
"güvenKkduvan"nın, Uluslararası
Adalet Divanında ele alınmasını
öngören bir karar tasansuıı kabul
etti. Duvann uluslararası hukuka
uygun olup olmadığının belirlen-
mesini hedefleyen tasan konusunda
Türkiye de lehte oy kullandı.
BM Genel Sekreteri Kofi Annan,
28 Kasım'da yayımladığı bir
raporda, "duvann Filistinliler
açısından ciddi sorunlara yol
açacağına" dikkat çekmişti.
" Israil'in kendini ve vatandaşlannı
savunma hakkı bulunduğunu"
kabul eden Annan, bununla birlikte
Israil'in uluslararası hukuka aykın
davranamayacağmı vurgulamıştı.
Uluslararası Adalet Divanı'nın
konuyla ilgili bir karar alıp
ahnayacağı bilinmiyor. Mahkeme,
öncelikli olarak olayın kendi hukuki
yetki alanına girip girmediğine
karar verecek.
tsrail ve ABD dahil 8 ülke tasan
aleyhine oy verirken aralannda AB
ülkelennın bulunduğu 74 ülke
çekimser kaldı. Oylamada, "evet"
oyu kullanan Türkiye'nin BM Daimi
Temsilcisi Büyükelçi Ümit Pamir,
duvann "Filistin halkına karşı
Duvar, on binlerce Fih'stinUnin yaşama ve ulaşun hakknu elinde ahyor. (Fotoğraf: AP)
yapümış bir yanlış" olduğunu
belirterek banşa giden yoldaki
ilerlemeyi engellediğini kaydetti.
Israil hükümeti sözcüsü Raanan
Gissin, dünkü karar tasansının kabul
edilmesinden "derin düş kınkhğı
duyduklannı" belirtti. Filistin
yönetimi ise "hukukun zaferi olan
bu gelişmenin, İsrail'e saldırgan
tutumunu durdurması yönünde bir
mesaj olduğunu" açıkladı.
Israıl'de yayımlanan Maariv
gazetesi, BM'de ahnan karann,
*tsraiTin uluslararası arenada daha
fazla yalnızlaştığının bir işareti
olduğunu" vurguladı. Gazetede
yayımlanan bir yorumda, "Çit,
Fih'stinlilerden ve teröristlerden
çok birikuşatıyor. İsraiLyavaşyavaş
kimsenin yaklaşmak istenıediği
cüzamlı bir ülkeye dönüşüyor"
denildi. Jerusalem Post gazetesi
de karan "FiBstmnler için zafer"
olarak niteledi.
Tayyip Erdoğan, KKTC seçiminde 'tarafsız olduklan' mesajını verdi
'Sadece adîl seçimden yanayız'
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- AKP hükümeti, KKTC'dekı se-
çimlerde "tarafsK" kalacağını açık-
ladı. Iktıdara geldiğinden yana Kıb-
ns konusunda tutarh bir politika ge-
liştiremeyen ve KKTC Cumhurbaş-
kanı Rauf Denktaş' ı devre dışı bı-
rakmaya çalışan AKP hükümeti,
adadaki muhalefet partilerinin gü-
ven vermeyen politikalan üzerine sı-
kıntıh bir sürece girdi.
Erdoğan, partisinin dünkü grup
toplantısında KKTC seçimini de-
ğerlendirirken iktidar veya muhale-
fetten yana "tarafolmadıklan" me-
sajını verdi. "Çokşeykryazıhyor,çi-
ziİrvor. Bunlar olacak" diyen Erdo-
ğan, şöyle konuştu:
"Bfe bugüne kadarsöyledikterimiz
neyseonun arkadasmdayız. Asla sta-
tükodan yana değüiz. Doğruyu sa-
vunmak, dürüstlüğü sas unmak. net
olmak eğer statüko olarak tanımla-
nryorsa ona söyleyecek şey yok. An-
cak bir şe\i de söylemem gerekrvor,
eğerbizim çözümsüzlüğeçözümifa-
demizden ku^^'et alarak ver-kurtul
manögr\1a yaklaşanlarohryorsa, on-
lar da kusura bakmasuüar bizim
öyle bir anlavışımız yok. Adil, kab-
cı bir çözüm için Kıbns Türklerinin
\-aninda\iz. Geçmiş anlaşmalardan
kaynaklanan hakkunızı hiçbir za-
man bırakmayız. Seçime gölge dü-
şürme gayreti içinde olanlar olabi-
Kr. Biz asİa bu gölge düşürme gay-
retine müsaade etmedik ve taraf ol-
madık. Sadece Kıbns seçiminin adil
şekilde yürütühnesinden \-ana\iz."
AB'ye de çağnda bulunan Erdo-
ğan, "AB gündemi arük Bakanlar
Kunıhı'nda sürekü gündem madde-
si hahne geldi. Bu kararuhğa ülke-
mizin bütün kurumlan da destek
vennetidir. Türiaye'nin AB hedefi
AB'nin de hedefi ohnahdır. AB de
kendi geleceği için yeni ve net adım-
lar atmalıdu-. Zira kimse kendi çe-
Hşkisini sonsuza dek taşıyamaz" di-
ye konuştu.
Erdoğan, geçen hafta sonunda ya-
pılan Merkez Karar Yönetim Kuru-
lu'nda KKTC hükümeti veya muha-
lefetten yana tavır koymadıklannı
söylemiş ve "Muhalefetle ilgih' du-
rum da sıkurâh; Batı'ya teslun obnuş
biranJavTŞİçindeter" görüşünü dile ge-
tınnişti. Erdoğan, 15 Aralık-1 Mayıs
tarihleri arasuıda çözüm için ellerin-
den gelen çabayı göstereceklerini söy-
ledi. "Çözüm için bizde siyasiiradevar,
ama Vûnanistan ve Rum tarafi da ay-
nı hassasiyeti göstermeB" diyen Baş-
bakan, taraflann bir masaya oturma-
sında ısrarlı olduklannı yineledi.
Tavır değişikliği
3 Kasım seçimlerinden sonra çık-
tığı A\Tupa turunda Kıbns'ta çözüm
için "Belçika Modeh'"ni öneren Er-
doğan, Denktaş'ı da ilk başlarda sert
dille eleşrirmişti. Erdoğan, 2002 Ara-
lık'ında Avrupa başkentlerinde yap-
tığı ziyaretlerde, AB'den müzakere
tarihi alabilmek için Kıbns'ta ödün
verebilecekleri mesajlan vermişti.
Erdoğan son dönemde ise Türki-
ye'nin geleneksel Kıbns tezlerine
yakın bir söylemi benimsedi.
AÇIKÇA
ŞÜKRÜ StNA GÜREL
Strateji-1
Kıbns'la ilgili ağzını açan açana. Ama aynntılar-
da boğulmayalım. Bunların Kıbns'la ilgili strate-
jileri artık herkesin görebileceği kadar belli oldu:
Kıbrıs'ın Türkiye ile bağlannı kesmek, Kıbns
Türkü'nü AB içinde eriyen bir azınlık konumu-
na sokmak, böylece Türkiye'yi en haklı oldu-
ğu bir ulusal hak ve çıkar konusunda açık bir
yenilgiye uğratarak zayıflatıp her denileni ya-
pan bir "beylik" konumuna getirmenin yolunu
açmak. Neden böyle bir stratejık amaç çevresin-
de birleşilmiştir? Çünkü, Türkiye ulus devlet yapı-
sını sağlamlaştınp, bölgesinde ve dünyada örnek
ve kişilikli bir rol oynamaya bırakılırsa, başkaları-
nın "global stratejisi"ne en önemli engellerden bi-
rini oluşturacaktır. Çünkü Türkiye, uluslararası
alanda hak mücadelesinde önder ülke olma po-
tansiyeline sahiptir ve bu engellenmelidir.
Üstelik bu stratejinin taktikleri de açıktan ser-
gilenmektedir: Türkiye'nin Kıbns'la ilgili devlet
politikasının AB yolunda bir enge! olduğu inancı-
nı pekiştirmek. Bu arada stratejinin yerli işbirlikçi-
lerini donatmak. Türkiye'de AB sevdasını ulusal
hak ve çıkariann önüne geçen bir kandırma-
ca olarak canlı tutarken, KKTC'de de teslimi-
yetçiliği demokratlık gibi göstermek. Böylece,
biryandan Türkiye'de "reformu geri dönüştürme-
nin kılıfı, AB ve ABD 'yi de iktidar sigortası" olarak
görenlerle amaç birliği yapıp, öte yandan da
KKTC'de devletten ve eşit egemenlikten vazgeçi-
şi halk iradesi olarak göstermek.
Şimdi, bu stratejinin en can alıcı taktikleri-
nin sergilendiği bir dönemdeyiz. 29 Kasım'da,
hemen Gürcistan'daki sokak darbesinin erte-
sirtde bu köşede açıkça belirtilmişti: KKTC'de
seçimlerden umudunu kesen "taktisyen "ler, bir
sokak darbesini "halk hareketi" ve demokratik
eylem" gibi gösterme hazırtıklanna hemen baş-
lamışlardı. Bu hafta içinde de böyle bir "eylem"
hazırlığının nerelerde pişirildiği açığa çıktı. Üstelik,
KKTC'de her türlü yalan ve oyundan, yeni yalan
ve oyunlarla sıyrılabilme hünerini "solcu politika"
olarak satmaya çalışanlann da dili dolaşmaya baş-
ladı.
KKTC'deki CTP, Rum partisi AKEL'i "kardeş"
parti olarak tanımlıyor. Ancak bu ilişkinin kardeş-
likten öte bir bağımlılık ilişkisi olduğunu en başta
kendileri biliyor. Bilmedikleri, bağımsız olma-
dan, yurtsever olmadan ve halkının hak ve çı-
karianna sahip çıkmadan solcu olunamaya-
cağıdır...
AKEL'in lideri, geçenlerdeşunu söyledi: "AB'ye
üyelik bizim dünya görüşümüzie uyuşmaz ama, ulu-
sal davamızın önünü açmak için üyeliği ve Kıbns
sorununun AB çerçevesinde çözümünü biz de
savunuruz." Nedir bu AKEL'in ulusal davası?
Bunun yanıtı, bu partinin 1941 'de kurulurken açık-
lanan ilk programında ve 1943'teki ilk kongre ka-
rarlanndavardır. "Madde4. ENOSİS. Kıbnslılann
beşte dördü Rum, beşte biri ise Türk'tür. Kıb-
ns'ın ulusal sorunu, ancak ada halkının büyük
çoğunluğu anavatanı olan Yunanistan'la birleş-
me gerçekleştirilerek çözülebilir." Acaba M. Ali
Talat şu "kardeşlik" işini fazla ileri götürdüğü için
mi "Türkiye benim anavatanım değil" diyebiliyor?
Şimdi de AKEL'in yayın organı Haravgi, sözünü
ettiğimiz strateji doğrultusunda uygulanmak
üzere pişirilen taktikterden ve pişirildikleri mut-
faktan sözediyor: "Diplomatik çevreler, ABD'nin,
Kıbns Türk toplumundaki çözüm ve üyeliği iste-
yen güçleri değeriendirmekte kararlı olduğunu
söylüyor. Kıbnslı Türklerin, yeni çabayı destekle-
mek ve Ankara ile Denktaş'a baskı uygulamak için
'kadife isyan' benzeri toplu hareketlenmede bu-
lunmaları göz ardı edilmiyor." Bir başka Rum kay-
nağına göre de "ABD 14 Aralık seçimlerinin so-
nuçlarını tanımayarak muhalifleri desteklemeye
devam edecek".
Peki, bu strateji ve taktikler karşısında Tür-
kiye'nin rutum beliriemesine ışık tutacak bir stra-
tejimiz yok mu? Böyle önemli ulusal hak ve çıkar
konulannda göz önünde tutulması gereken şudur:
Saptanmış olan devlet politikası ve bu strate-
jik bakışla uyumlu hareket eden bir hükümet
olmalıdır. Eğer bir iktidar, devletin statejik ba-
kışını değiştirmek istiyorsa, bunu çeşrtli taktik-
lerte ve halkından gizleyerek mahcup bir hile-
kârlıkla değil, açıktan ve usulune uygun olarak
yapmalıdır. Bu konudaki düşüncemizin aynntıla-
nnı birsonraki "Açıkça"ya bırakalım.
Ama Türkiye'nin ve Kıbns Türkü'nün kade-
rini anavatanı belli olmayanlara bırakmaya-
lım...
Kıbns için devreye girecek
Washington'dan
yardım sözü
AMC\RA (Cumhuri-
yetBürosu)- ABD yöne-
timi, 1 Mayıs 2004 ön-
cesinde mutlaka çözül-
mesini istediği Kıbns ko-
nusunda Türkiye'ye her
türlü yardımda bulunma
sözünü verdi. Türkiye,
bu yardımın Kıbns Rum-
lanna baskı ve A\Tupa
Birliği'nin doğru yön-
lendirmesi şeklinde ola-
bileceğini öngörüyor.
Kıbns konusunda.
Özel Temsilcı Tom Wes-
ton'ın sık ziyaretleri dı-
şında henüz de\Teye gir-
meyen Amerikan yöne-
timi, 14 Arahk seçiminin
ardından adada çözüm
konusuna ağırlık \ere-
ceğini hissettiriyor. ABD
Dışışlen Bakan Yardım-
cısı IVIarc Grossman, dün
Ankara'daki temaslan-
nuı ardından gazetecile-
rin sorulannı yanıtlarken
Kıbns ile ilgili olarak
"çok yakın bir gelecekte
flerieme sağlanmasını is-
tedüderini" \aırguladı.
Kıbns konusunda da-
ha kapsamlı temaslar Dı-
şişleri Bakanlığı Müste-
şan Uğur Ziyal'in geçen
haftaki \\ashington zi-
yaretinde ele alındı. Zi-
yal'le görüşen ABD'li
yetkililer, çözüm konu-
sunda isteklı olduklannı
belirtirken Annan Pla-
nı'nı bu yöndeki tek araç
olarak kabul ettiklerini
bildirdiler. Amerikah yet-
kililer, seçimden sonra
bir inisiyatif kapsamın-
da etkinleşebilecekleri-
ni \Tirgulayarak 1 Mayıs
2004 öncesinde çözüm
için başlatılacak süreçte
Türkiye'ye her türlü yar-
dımı sağlayacaklan sözü-
nü verdiler.
Ankara. "Kıbns Rum-
lan üzerinde baskı kura-
bilirler. Bunu yapabile-
cek ortamlan var. Ayn-
caAB'yi doğru yönlendi-
rebilirler. Tabii bunlarm
yanında bizim için en
önemli olam ABD,AB'ye
Türkiye'nin üyeBği yö-
nündeki telkinlerini sür-
dürmesidir'' görüşünde.