03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 EKİM 2003 CUMA CUMHURİYET HABERLER BİR UZUN RÜYA SAYFA DÜRÜST IABİAILÎ İSTANBUL EFENDİSİ İEû-ENıN ıÇİN/; Sî IN HARİKULÂDE MACSRALARI KISIM HEKMİLÎ BÎRDEN TURHAN SELÇUK Sinan Kayış davası • İstanbul Haber Servisi - Okmeydanı'nda ÖDP'ye ait bıldırilen dağıtmak isteyen gruptan Sinan Kayış'ın ölümü olayma kanştıklan gerekçesiyle 2 sanığın yargılandığı dava, karar açıklanmak üzere ertelendi. istanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesı'ndeki duruşmaya, tutukJu sanık Ziya Yücetepe ile tutuksuz sanık Ömer Karakuş katılmadı. Mahkeme Heyeti Başkanı, Eskişehir Cezaevi'nde tutukJu bulunan sanığın duruşmaya getirilmemesi nedeniyle karan açıJdamaJannın mümkün olmadığını ıfade etti. Hasta askerin tedavisi sürecek • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - fürk Silahlı Kuvvetleri Iç Hizmet Yasası'nda değişiklik yapılmasıru öngören yasa tasansı TBMM'ye sunuldu. Tasanya göre, askerlik hizmetini yaparken hayati önemi olan bir hastalığı bulunduğu belırlenen erbaş ve erlerle yedek subaylardan tedavi sırasında terhis edilenJer, asken hastanelerde 6 ay daha yanm kalan tedavilerini sürdürebilecekler. Saldırıya, bakan el koydu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Kartal Dr. Lütfı Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde bir grup gazetecınin darp edilmesı olayıyla ılgili soruşturma başlattı. Bakan Akdağ. hastanede, kapkaç nedeniyle yaralanan bir kadın hastanın, hastane acil servisine ambulansla getinlmesinın ardından yaşanan olayla ılgili Teftiş Kurulu Başkanlığı'na talimat vererek soruşturma başlatılmasını istedi. 33 yıl sonra gelen onay • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM, 1970 yılında Cenevre'de Uluslararası Çalışma Örgütü Konferansı'nda kabul edilen 'Mürettebatın Gemide Bannmasına tlişkin (îlave Hükümler) 133 Sayılı Sözleşme'yi dün onayladı. TBMM Genel Kurulu'nda yapılan görüşme sırasında CHP Grubu adına konuşan Onur Öymen, sözleşmenin uzun yıllar boyunca Meclıs'in onayına sunulmamasının üzüntü verici olduğunu belirtri. E KADlNlN ÇÛK OrûİZ.EL ABIAYI>/, C Çelik'in memleketinde 30 öğrenci sınıfta yer olmadığı için Kuran kursunda eğitim görüyor Medresede eğitim dönemi• Sınıfa dönüştürülen Kuran kursu binasında ders gönneye başlayan 30 çocuk, "Köyde yaşamak bizim suçumuz değil, okumak istiyoruz" dediler. YUSUF ZİYA CANSEVER VAN-Mılli Eğitim Bakanı Hüseyin 'Çelik'in memleketi Van'da medrese- de eğitim öğretim dönemi başladı. Özalp ilçesinin Yukan Tulgalı köyün- deki 30 öğrenci, sınıfta yer olmadığı için Kuran kursunda eğitim görüyor. tran sımnnda yer alan 1500 nüfus- Iu Yukan Tulgalı köyünde 1962 yılın- da yaptırılan 2 dershkli ilköğretim okulu, 3 yıl önce meydana gelen çök- me sonucu kısmen yıkıldı. Yapılan incelemelersonucunda "otu- rulamaz* raporu verilen ve kaderine terk edilen okulun yanında inşa edı- len tek derslikli yeni bina ise öğrenci sayısının 300'e ulaşması nedeniyle gereksinimi karşılayamadı. Bir sırada 5-6 kişi otururken, öğren- cilerin bir kısmı da sınıfa dönüştürü- len Kuran kursu binasında ders gör- meye başladi. Tuvaleti bile bulunmayan okulda 1., TuvaJeti bik buJunmayan okulda bir sırada 4-5 kişi otururken Kuran kursunda da 2 ve 3. sınıf öğrencikri eğitim almaya ç&hşıyor. 4. ve 5. sınıflar öğrenim görürken, Kuran kursunda da 2. ve 3. sınıf öğ- rencileri eğitim almaya çalışıyor. Okul sorununun çözümü için harekete ge- çen köy muhtan Abduhnedt Altun, Ba- kanlık, valilik, kaymakamlık, il ve il- çe milli eğitim müdürlükleri ve Van milletvekillerine birçok kez dilekçey- le başvurmalanna karşın 3 yıldan bu yana sonuç alamadıklarını söyledi. Okulun yetersiz kalması nedeniyle zaman zaman açık havada ders yapıl- dığını anlatan Altun, "Sonunda çare- yi Kuran kursu binasını dersliğe dö- nüştürmektebulduk. Yînede yetmiyor. Çocuklanmız rahat bir ortanıda eği- tim-öğretim göremiyor" dedı. Atanan 3 ögretmenin de lojman ol- madığı için sorunlar yaşadığını belir- ten Altun, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bazı öğretmeıderimiz ise geçici gö- revie başka yere alınduar. Tek sımflı okulda ve Kuran kursu binasında eği- tim gören çocuklanmız 5'er, 6'şar ki- şi olarak sıralara sıkışıp kalıyor. Bu şartlarda yetişen yavrulanmızdan ne bekleyebiHriz? Köyümüzde yeni bir okul ve öğretmen lojmanı yapünlma- sını istiyoruz." *Okûlvapnrma kampanyalarrndan yararlanamadıklarından yakınan Al- tun, "Çağdaş eğitim-öğretimden yok- sun kalan çocuklanmızın birçoğû ise okul sorunu vüzünden okuJa girme- yip çobanük yapmak zonında kaldı" dedi. Cağabğlu 'nun 'CamcıHoca'sı kalbineyenüdi SAADETUSLU Mustafa Diken Cağaloğlu'nun "CamaHoca''sı kalbine ye- nildi. 28 Eylül'de yaşamını yitiren Hoca (Mustafa Diken), Karacaahmet Mezarlı- ğı'nda toprağa verüdi. "Medeğimizin değfl, lakabunızın rahmetinigördük" diyerek yap- tığı işle anılmak isteyen Hoca, ilkokul öğret- meni maaşının yetersizliği nedeniyle cam- cılığa başlamış, sonra da çerçeveci olmuştu. Cağaloğlu'nda 20 yıldan fazla çerçevecilik yapan Hoca, son söyleşisini gazetemizle yap- mışü. Çerçevecilikte özgünlügün çok önemli ol- duğunu vurgulayan Hoca, "O boş kâğıdın emekle güzeüiğe gelişi beni çok heyecanlan- dırrvvr.Bu he\ecan,karşı tarafa,eseredeola- ğanüstü birsa>]gı uyandımorbende" dıye ko- nuşurdu. Geleneksel sanatlar sayesindeken- dinı geliştirdiğini, daima kültürü önde tuttu- ğunu anlatan Hoca, sanatın her türiine ve tüm sanatçılara saygı duyardı. Hoca, başın- dan geçen düşündürücü ve üzücü bir anıyı şöyle anlatmışh: "Çocuğun bir tanesi, bir gün bir papirüs getirdLOna, 'Ebru nedır' dnesordum. 'Ma- nıtamın adf di>e yanıdadı. Kendi sanatuu bilnüyordu çünkü.Oncekendisanaumıa bfl- mdijiz." Kadınlann da çerçeve yapması gerektiği- ni savunan Hoca, "Yetkim olsa, çerçevecilik mesleğine çok kaö kurallar geönnlim" der- disıksüc BAĞ-KURXUYA KÖTÜ HABER Prim borcu olana muayene yok İstanbulHaberServisi - Bağ-Kur'a prim borcu olan hastalar, sevkleri ya- pılmış olsa dahi devlet hastanelerinin sağlık hiz- metlerinden yararlanamı- yor. Bu durum SSK'lile- rin prim borçlannın so- rumluluğunun işverende olması nedeniyle SSK'li- ler için geçerli değil. SağhkBakanlığı ile SSK ve Bağ-Kur arasın- da imzalanan protokolde Bağ-Kur'a ödenen prim- lerin denetimini daha iyi sağlamak için konulan madde nedeniyle kuru- ma prim borcu olan Bağ- Kur'luhastalardevlethas- tanelennde verilen sağ- lık hizmetlerinden yarar- lanamıyor. Pnmlerini kendıleri ödemekle yükümlü olan Bağ-Kur'lulann durum- dan şikâyetçi olmaları üzerine, Bağ-Kur yetkili- leri gazetemize yaphkla- n değerlendirmede, "Primborçlanolan Bağ- Kur"hılannsağhk hizmet- lerinden ve genel olarak bakıldığında emeklilik hakkmdanyararianama- nıaayeni bir şe>değiLBu durum zaten yülardır Bağ-Kur Yasas'nda açık bir şekilde yer alıyor. SSK'Blerin sorun çıkma- dan sağlık hizmetlerin- den yararianmasuun ne- deni ise SSK'lilerin prim borçlannıödenıeyüküm- lülüğünün iş\erenin üze- rinde olmaadır" dediler. BAŞSAĞLIĞI Konfederasyonumuzun değerli Genel Başkanı Darvlş GÜNDAY'ın ağabeyi, ağabeyimiz HAYDAR GÜNDAY Tanrı'nın rahmetine kavuşmuştur. Kendisine rahmet, GÜNDAY ailesine ve yakınlarına başsağlığı dileriz. TESK ÇAUŞANLARI BABAMIZIN ARDINDAN AİLEMİZE BABALIK YAPAN, SEVGİÜ AĞABEYİM, HER ŞEYİM, FEDAKÂR, İYİ İNSAN HAYDAR GÜNDAYIN VEFATI NEDENİYLE ACIMIZI PAYLAŞAN VE BU ACILI GÜNÜMÜZDE BİZLERİ YALNIZ BIRAKMAYAN TÜM DOSTLARIMIZA, AİLEM VE YAKINLARIM ADINA İÇTEN TEŞEKKÜRLERİMİ SUNARIM. DERVİŞ GÜNDAY DUZYAZI ORHAN BlRGtT Topu Meclis'e Atmak! Gazetelerimizin önemli bir bölümü, özellikle göv- delerini bu iktidara kalkan yapmaya hazır olan ya- zarlarımız, tarihi kararır» yarın açıklaması bekleni- len Yüksek Seçim Kurulu'nun, DEHAP olayında " Topu Meclis'e Atma" olasılığının en güçlü seçe- nek olduğunu savunuyorlar. Sahtecilik suçunun Yargrtay tarafından onayla- nacağı belli olduğu günden bu yana, bir yandan Sayın Tufan Algan, öte yandan Sayın Biilent Annç DEHAP'ın eski yöneticilerinin kördüğüm ha- line getindikleri 3 Kasım seçimleri için çözümü Tür- kiye Büyük Millet Meclisi'nce bulunmasını savu- nuyorlar. Dilerseniz, bir an için ilkokul birinci sınıfa yeni başlamış çocuklann alfabeyi sökmeleri için baş- vurduklan yöntemi anımsayalım. "Tufan topu at!", "Al Bülent al!" Daha Yargrtay Başsavcısı DEHAP'ın Siyasal Partiler Yasasf'nın ara- dığı ölçüde örgüt kurmadığını geçen yıl eylül ayın- daki birgazete haberini ihbarsayarak Yüksek Se- çim Kurulu'na suç duyurusunda bulunduğu zaman, Kurul oy pusulalannın basıldığı gibi akıl almaz bir bahane ile topu taca atmamış mıydı?(ep) Şimdi de TBMM Başkanı'ndan ve onunla birlikte Tayyip Er- doğan ile Deniz Baykal'dan gelen mınltılı çağrı- lan elbette dikkate alarak sorununun Parlamento tarafından sonuçlandınlmasını isteyebilir. Yani top bu defa da Parlamento'nun kucağına gönderilir. Tıpkı babası belli olmayan çocuğunu ca- mi avlusuna gizlice bırakıp sıvışan kadının yaptığı gibi. Tufan Algan'dan da BülentArınç'a. 2002 Tür- kiye'sinde 40 sayfalık gazeteleri saatte 50.000' lik bir hızla basabilen en az 30 baskı makinesi oldu- ğunu bilemeyecek kadar gözlerini çağdaş tekno- lojiye kapatmış üyelerin oluşturduğu bir Kurul baş- ka ne yapsın istiyorsunuz? Hukuku Boş Ver. Siyasete Bak! Bir ülkenın önde gelen kımi ışadamlan, yazarçi- zer takımı ve hatta hukukçu olarak tanımlanan bir dizi allame, DEHAP sorununda sahte belgeler ile bir tür HIV virüsü kaptığı tescil olunmuş 3 Kasım seçimlerinin geleceğini incelemekle görevli olan- lara işin hukuksal yanını bir tarafa bırakıp, siyasal yönü ile uğraşmalannı salık verebilirler mi? "Kim 500 Milyar Ister?" türünden birtelevizyon yarışmasında size bu tür bir soru yöneltilmiş ise, duraksamadan vereceğiniz yanıt şöyle olmalı: "Burası Türkiye olduğu için evet verebilirler." Verdiğiniz yanıtın doğru olduğunu kanıtlamanız istenirse, dünkü "Hüniyef'te "Hukukçulann or- takgörüşü" başlığı altında "YSKkaran kesindirse- çimi iptal etmez" biçiminde özetlenen mesaj- ha- beri okursunuz! Ancak, birileri kalkar da o haber- de ilk paragrafta adına ve görüşlerine gönderme yapılan Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili Haşim Kılıç'ın hukuk orijinli olmadığını, Yüksek Mahke- me üyeliğine rahmetli Özal tarafından Sayıştay kontenjanından seçildiğini söylerse "Gördünüz mü?Burası Türkiye, yanıtım doğruymuş" diyebi- lirsiniz. Topun gönderilme olasılığının çok güçlü olduğu söylenilen YSK karannı alınca TBMM' nin seçime grtme diye birseçeneği onaylamayı bırakın, gün- demine bile alması mümkün müdür? Pariamentomuzun bu konudaki görüşmelerini ta- rihine geçiren tutanakları ortadadır. En az üç yılını doldurmayan bir milletvekiline seçime gıtme ka- ran aldırtmak, Irak'a asker göndermeye evet de- dirtmekten daha da zordur. Diyelim ki, günümüzde olduğu gibi, var olan ik- tidarın kredibilitesi henüz yukarılardadır. özellikle içerde arkasındaki iş çevrelerinden oluşan gücün yanı s/ra, dışanda ABD ve hele AB gibi dayılann hamiliği ortadadır. Bu öğelerin yanı sıra parlamento içinde ve dı- şında darmadağın olmuş muhalefet partilerimiz istediği kadar "seçime hazınz" desin, inandıncı olmadığını göstermek için hep birlikte derin bir uy- ku içindedirler. Bütün bu ahval ve şeraitte, AKP'li milletvekille- rimizin seçim denince yüreğini hoplatması için ye- terli neden o ünlü ata sözünde saklıdır. "Gidip degelememek var. Gelip de görememek." Onun için, siyasi belirsizliğin sonuçlannın belir- sizliğinden söz eden işadamlanmız korkmasınlar. Pariamentomuz çok güçlü bir olasılık ile üstüne çö- kecek meşruiyet tartışmasını görmezden gelerek, hiçbir şey olmamışçasına her ay başında banka veznelerinden maaşlannı almaya devam edecek- lerdir. Sakallanndan fare geçirmeye alışmış olanlar, o sakah keser ve yine de takıyye yapmış olmaktan gocunmazlar. Faks: 0212- 677 07 62 [email protected] 5.uiusal Beton Kongresj Depreme karşı dayamklı beton İstanbul Haber Ser- visi - înşaat Mühendis- leriOdası(İMO) istan- bul Şube Başkanı Ce- malGökçe. İstanbul gj. bi nemli bir kentte be- tonun geçirimsiz olma- sının önemine dikkat çekerek "Beton daya- nıksız ise nem ve su be- ton içindeki demiri p ^ . landınr ve beton tan . rip olur. 10 yılhk ya^ı- larda bile önemli nuV tarda paslanma gözJe- nrvor. Bu durum da >a- pılann deprem güven- liğini ortadan kaldin- yor" dedi. IMO istanbul Şube- si'nin Cemal Reşit Rjy Konser Salonu'nda ı Ekim'de başlayan ,e bugün sona erecek \ llusal Beton Kongı^. si" bugün sona eriyjr ÎMO İstanbul Şube Başkanı Cemal Gökçe, kongrede ana temanın beton dayanıkhlığı ol- duğunu, çünkü bu ko- nunun öneminin yaşa- nan depremlerde açık- ça görüldüğünü söyle- di. "5. Ulusal Beton Kongresi" akademis- yenlerle inşaat sektö- rünü bir araya getirdi. Beton kongresine ka- tılan bilim adamjann- dan Prof. Turan Öztu- ran da deprem sonrası hasar gören betonlarda yaptıklan incelemeler- de, demirlerin hemen hemen hepsinde pas- lanma bulduklannı vur- guladı. Prof. Bülent Bara- dan ise dayanıklılık so- rununa yavaş yavaş eği- lindiğini belirtti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle