Katalog

SAYFA CUMHURİYET 12 MAY1S 2001 CUMARTES* 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbul Edime Kocaeli Çanakkale Izmir Manisa Aydın Denizli Y Y Y Y Y Y Y Y 21 20 21 20 20 20 20 17 Sinop B 19 Adana Samsun B 21 Mersin Trabzon Gıresun _Y 16 Diyarbakır PB 24 PB 25_Y 17 Şanlıurfa Ankara Y 19 Mardin PB 22 Eskişehir Y 18 Siirt PB 25 Konya Y 19 Hakkâri PB 16 Sıvas B 19 Van PB 15 Zonguldak B 10 Antalya Y 25 Kare Marmara, Ege Akdenız, Batı Karadenız'ın ıç ke- sımten. Iç Anadolu'nun guney ve batısı Doğu Karadenız ıle Doğu Ana- dolu'nun kuzeyı sağa- nak ve gokgurultulu sa- ğanak yagışlı. dığer yer- lef parçalı buluilu geçe- cek. Butun yurtta sıcak- lık artacak Ruzgâr gu- ney ve batı yonlerden orta kuvvette yağış anın- da kuvvetlıce esecek DIS MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Pti PB PB PB PB PB PB PB 1b 16 14 19 19 20 21 17 Münih PB 16 Zürih Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina PB PB B PB Y Y B Y 18 19 23 19 24 16 22 21 PB 21 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire Y PB PB B Y Y Y PB 11 25 19 28 27 29 25 31 PB 30 Parçalı bulutlu iuluttu k Çok bulutlu ı Yağmuriu ****** Kariı Sulu kar VGökgüriütaü _ G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafi 1. Sayfada "Bu gûvenin değerini bilmeliyiz. Bu güven ol- masa bugünkü umut verici aşamaya ulaşamazdık" diyor. Bu tanımlamanın arkasından akla doğal bir soru geliyor: "Sayın Başbakan, övünmeye başladığınız ya- bancı kaynaklı güven duygusunu başta ABD ve kuynığundaki uluslararası kredi kunıluşlannda na- sıl sağladınız?" Başbakanımız; elbet bilemiyorum soruyu şöyle yanrtlayabilir mi: "Ne dedilerse, ne istedilerse du- raksamaksızın aynen yerine getirmekle!" Ecevit; üç ortak, -şu sıralar ABD, IMF ve Dünya Bankası'nın bir dediğini iki etmeyen 4. ortak kıva- mındaki Derviş- arasındaki görülmemiş, aslında mevcut olmayan uyuma alternatif bir söylem bul- du. Hükümet dışından "çok ayak oyunlan ile karşı- taştıklannı" söylüyor ve her türden olumsuz geliş- meyi hükümette değil, ama "dışardan kaynakla- nan nedenlere" bağlıyor. Bir süredir etraf toz duman. Ecevit pusuya yattı, sustu. Işler biraz olsun tıkınna girsin, bakın nasıl ars- lanlar gibi kükremeye, sorumluluğu başkalannın üzerine yüklemeye, övünmeye başlar demiştik ya; bu huyu böyle canlandı. Ekonomi Bakanı Derviş'ten kaynaklanan son o- lay o denli rahatsızlık verici içerikte ki; günlerdir ya- zageldiğimiz gibi 4. ortağın pervasız (korkusuz) ol- duğunu kanıtlayacak nitelikte. Bir iki gündür kulislerde Amerikan banka çevre- lerinden gelen baskılarla fona düşen bankalann ya- bancı bankalara olan borçlannın devlet güvencesi attına alınmasına çalışıldığı öne sürüldü.. Bakanlar Kurulu'undan geçen yasadaki "eksik- liklerin" TBMM'de giderileceği de kulaklara fısıl- dandı. Meğer eksikliklerin başında; "yabancı bankala- nn alacaklanna garanti uygulaması kapsamında bankalardan binde 5 oranında kesinti yapılmasım" sağlayacak madde gelryormuş! "Dışanya " hoş görünmek için bankalara 2001 ra- kamlanyla getirilen yük rakamı ufacık; en az 250 mil- yon dolarcık, binde 5 uygulamayla 1 milyar 200 milyon dolar! Kimi kırmaz Yabancı sermayeyi güvence altına alan ve zarar eden bankalann yükünü sağlıklı işleyen bankalara yüklemeyi amaçlayan bu düzenlemeye alt komis- yon şapka çıkardı. Plan ve Bütçe Komisyonu'nda ANAP'lı Nesrin Nas'ın karşı çıkması, Başbakan Yardımcısı Yılmaz'ı devreye sokmasıyla -altını çi- zerek söyleyelim ki 'şimdilik'- yabancılara yeni bir ödünün önüne geçildi. Işte bu aşamada olayın can alıcı noktası devre- ye girdi ve... "Derviş sıkıntısı"nm yeni perdesi açıl- dı. Derviş, hem komisyonda hem de Yılmaz'a karşı yabancı bankaları koruyan maddenin yasada kaî- mastnda direndi. Acaba neden? Zira, son dakikada komisyona gelen bu önerge, "Derviş'in IMF'ye taahhüdü ge- reği". Hani şu Ecevit'in "başta ABD, kuyruğundaki uluslararası kredi kuruluşlannda sağladığımızı söy- lediği 'güven' var" ya, işte onun eseri! Oysa, Derviş'in IMF'ye (tabii Amerikan bankala- nnın baskısıyla) verdiği (üç liderin de imzaladığı) ya- zılı söz; bir yerde Türkiye'deki mali sektörün yaban- cılann eline geçmesi demek. Derviş, -niyet mektubundan daha neler neler çı- karacak kimbilir- hükümet adına, ama hükümetin bilgisi olmadığı kuşkusu uyandıran kendi başına buyruk davranışlarla, örneğin IMF'ye bu türden ödünler veriyor. Kim adına veriyor bu ödünleri? Kendi adına mı, hükümet adına mı, yoksa halkın seçmediği atan- mış bir bürokrat olarak halk adına mı? Olimpiyat Köyü davabk• Baştarafi 1. Sayfada kabul eden Yargıtay, da- valarda 4.5 milyon lira ile 12 milyon lira arasın- da değeröngördü. 30 da- va ise Yargıtay'da görü- şülüyor. Olimpiyat Projesi'nde asıl sorunun çıktığı yer ise 2000 yılında kamulaştır- ması yapılan 4. etap ara- zilerden oluşuyor. Açılan 841 davamn 800'ü imar planına aykın olarak "ar- sa'' diye gösterilen ve her biri 250 metrekare olan 1453 adet parseli kapsı- yor. Kıymet Takdir Ko- misyonu'nun metrekare- sine 4 milvon lira kıymet bedeli verdiği parseller için açılan da\ alarda 150 milyon lira talep ediliyor. Bilirkişi 4. etap davalarda arsalar için bedel olarak 52 milyon ile 84 milyon lira arasında değer biçi- yor. 1995 yılında Nazım İmarPlanf nda Olimpiyat Köyü olarak ilan edilen arazideki asıl kazanç sa- hiplerinin ise çevredeki bazı emlakçıler. avukatlar ve bilirkişiler olduğu vur- gulanıyor. Ödemelerin yapıldığı Bakırköy Ziraat Bankası ve Halkalı Vergi Dairesi önünde yoğun olarak bekleyen avukat ve emlakçilerin arsa sahiple- rini da\a açmaya zorla- dıklan öne sürülüyor. Arttınlan bedel üstün- den ise dava ücreti gibi gösterilerek. yüzde 10-15 oranında sözleşme imza- lanıyor. Yaklaşık 400 davaya birden bakan avukatlar ol- duğu ileri sürülüyor. Şu an 225 tanesi Yargıtay'da bulunan 4. etap davalan- nı, 150 civannda avuka- tın yürüttüğü belirtiliyor. Davalar bu yıl içinde so- nuçlanırsa bilirkişilerin verdiği ortalama 75 mil- yon liralık bedel dikkate alındığında. devlet bir yıl- lık yüzde 60 faizle birlik- te 24 trilyon lira ödeye- cek. Altınev ler Emlak'ın sa- hibi Muzaffer Uzgören ise kamulaştırmada bedeli- nin altında değer verildi- ğinı, hâlâ arsasının kamu- laştınldığından haberi ol- mayanlann bulunduğunu kaydetti. Uzgören aynca, isteyenlerden arsasını metrekaresini 2-3 milyo- na satın alıp bedel arttın- mı davası açtığını da söy- ledi. Olimpiyat Köyü ala- nında bulunan arsa sahip- lerine, 40-50 milyar lira kazanacaklan vaat edile- rek yurttaşlann dava aç- malan sağlanıyor. Arsası kamulaştınlan bir mağ- dur, arsayı aldığı 1993 ta- rihinde burasımn imarlı olmadığını söylüyor. MHP, Derviş'e bayrak açtı EMtNE KAPLAN ANKARA - Devlet Bakanı Ke- mal Derviş'in Telekom'un özel- leştirilmesi konusunda liderlere bilgi vermeden IMF'ye taahhüt- lerde bulunması, hükümeti sarstı. Derviş'in "Lisans devrinin Tele- komünikasyon Kurumu'na dev- redileceği sözii verdik" sözlerine sinirlenen Bahçeli. "Niyet mek- rubunu bize sunmadan nasıl IMF'ye söz verirsiniz? IMF'nin taümaüanna göre hareketediyor- sunuz? Yetkinizi aşıyorsunuz" dı- yerek liderler zirvesini terk etti. Acil olarak toplanan MHP Baş- kanhk Divanı'nda "hükümetten çekflme"tartışıldı. MHP, "Bekle- me, sağiam durma ve gelişmelere göre ta>ır alma" karan aldı. Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz ile ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Kemai Deniş arasında uzun süredir anlaşmazlık konusu olan Telekom Yasa Tasansı, hü- kûmette sarsıntı yarattı. Lisans devrinde yetkinin hangi kuruma verileceği konusunda önceki gün- kü liderler zirvesinde. Derviş ile Bahçeli arasında sert tartışmalar vaşandı. Lisans yetkisinin Teleko- münıkasyon Kurumu ıle Bakanlar Kurulu arasında paylaştınlması- nın sıkıntı yarattığını kaydeden Derviş, konuyu zirvede gündeme getirdi. Zirvede Derviş ile Bahçe- li arasında geçen diyalog şöyle: Derviş: Lisans devri yetkisinin Telekomünikasyon Kurumu'na devredilmesi konusunda IMF'ye taahhüdümüz var. Dış kaynağın sağlanması için bu taahhüdümü- zü yerine getirmemiz gerekiyor. Bahçeli: Bu nereden çıktı. siz kendi adınıza niye böyle taahüt- lerde bulunuyorsunuz? Derviş: Ek niyet mektubunda var Bahçeli: Ben böyle bir taahhüt görmedim. (Ecevit ve Yılmaz'a dönerek) Siz biliyor musunuz? (Hayır yanıtını alınca) Türki- ye'nin geleceğini ipotek altına so- kacak bir yanlışı kabul etmeyiz. Bize emirler veriyorsunuz. IMF'nin direktifleriyle hareket ediyorsunuz. Bize bilgi vermeden ilgili kuruluşlann görüşünü alma- dan bu konuda nasıl IMF'ye söz verirsiniz?. Yetkinizi aşıyorsunuz. Toplantıyı terk eden Bahçeli, MHP Genel Merkezi'ne geçerek bazı bakanlanyla durumu değer- lendirdi. Gece saat 02.00'de kur- maylannı evlerinden çağırarak Başkanlık Dıvanı'nı toplayan Bahçeli. MHP'nin hükümetteki duruşunun ne olması gerektigi ko- nusunda divan üyelerinin görüş- lerini aldı. Bazı üyeler. "Lisans de>Tİ neden Telekomünikasyon Kurumu'na verilmek isteniyor? Telekom birilerine peşkeş çekil- mek isteniyor da bunun zemini mi hazırianmak isteniyor? Bunlara alet olamavız. hükümetten çekil- mefiviz'" görüşünü dile getirdi. Ba- zı üyeler de "Bu ortamda hükü- metten çekümeyi göze alamayız. Bekkyelim \e gelişmeleri görelim. Ona göre tavır alalun" dedıler. Bahçeh'nin. sabah erken saat- lerde Telekom konusunda partisi- nin görüşünü Ecevit'e ilettiği öğ- renildi. Ecevit, öğle saatlerinde Derv iş ve ANAP lideri Mesut Yü- maz ile bir araya geldi. IMF yö- neticileriyle görüşen Derv iş'in li- sans devri konusundaki ısrann- dan vazgeçmesi üzerine sorunun çözüldüğübelirtildi. Ecevit, Bah- çeli'nin istemi üzerine Derviş'i konuşmalanna dikkat etmesi yö- nünde uyardı. Plan-Bütçe'de kabul edildi Telekom Yasa Tasansı, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda kabul edildi. Ulaştırma Bakanlı- ğı'nın, devlet tekeli kalkıncaya kadar anasözleşmelerdekı deği- şiklikleri onaylama yetkısi kaldı- nlırken bu değişikliğin lisans dev- rinin Bakanlar Kurulu'na veril- mesine karşılık olarak yapıldığı belirtildi. Öksüz ve Derviş, dün i- ki kez bir araya geldi. Görüşme- lerde, Türk Telekom'un pazarte- si günkü genel kunılunda oluştu- rulacak yeni yönetimin yapısının ele alındığı öğrenıldı. Hazine'nin yeni yönetimde 4 üyelik isteme- sine karşın, Ulaştırma Bakanlı- ğı'nın üç üyelik verilmesinde ıs- rar ettiği bildirildi. Beyaz Enerji'de yargıya baskı ANK.4RA (Cumhuriyet Büro- su)-ANAP'ın ciddi şekılde rahat- sızlık duymasına neden olan "Be- yaz Enerji" sonışturmasının uzandığı boyut, Adalet Bakanlı- ğı'nın savcılara yönelik örtülü ve açık baskılan nedenivle tartışma- lann odağında olmayı sürdurüyor. Adalet Bakanlıği, Savcı Talat Şalk'a "nükleer enerji ihalesi ne- deniyle ANAP'a 50 milyon dolar rüşvet verildiğT ıddıalannın yer aldığı bölümün çıkanlmasını tel- kin ederken "Ma\i Akun" soruş- turmasının ilk aşamasını yürüten Savcı Nuh Mete Vüksel hakkında inceleme başlatarak soruşturma- mn şimdiki savcısı Cengiz Kök- sal"a gözdağı verdi. Beyaz Enerji soruştuıması 5 ay- dır Başbakan Büknt Ecevit'in Savcı Şalkı "Türkiye'ninsaygın- lığına gölge düşürmekle" suçla- masıyla başlayan baskılar. iddi- anameden bazı bölümlerin çıka- nlmasına dönük yönlendirmeler ve savcı hakkında inceleme baş- latılmasıyla venlen "gözdağlam- la" derinleşti. Soruşturmayı yü- rüten Savcı Şalk'ın hazırladığı Beyaz Enerji iddianamesinde yer alan. "nükleerenerji ihalesi nede- niyle ANAP'a 50 mih on dolar rüş- vet verildiği'' iddiaları ANAP'ta ciddi rahatsızlık yarattı. Mesut Yılmaz. iddia sahipleri hakkında tazmınat dav ası açtı ve Adalet Ba- kanı Hikmet Sami Türk'ü araya- rak Şalk'ı şıkâyet etti. Yılmaz, Türk'ün kendisini daha sonra ara- yarak "Savanın, Ben ashnda Öz- kök'ün ifadesinden sonra o konu- yu iddianameye koymayacaktım. Ama sehven konulmuş. Kâtipler yazarken koymuşlar. Ozür dile- rim' dediğjni" aktardığını söyledi. Yargı vönJendirilKor Türk, dün gazetecilerin sorula- nnı yanıtlarken Şalk'ın kendisini aradığını belirterek "İddianameye AM\P'la ilgili bu iddianın vanhş- lıkla girdiğini aktardı, herhalde bfl- gjsayarda kalmış. daha yargüama başlamadı'' dedı. Türk, Şalk hak- kında inceleme başlatılması yö- nünde herhangi bir talimatı olma- dığım bildirdi. Türk, başlattığı Mavi Akım projesine ilişkin so- ruşturma dosyası kendisinden alı- nan Yüksel hakkında ise Yıl- maz'ın şikâyeti üzerine inceleme başlatıldığını bildirdi. Ankara DGM Başsavcısı Cevdet Volkaa Mavı Akım projesine ilişkin so- ruşturma dosyasını YükseFden alarak Savcı Cengiz Köksal'a ver- mişti. Adalet Bakanlığı 'nca Savcı Yüksel hakkında "Mavi Akun"la ilgili inceleme başlatılması soruş- turmayı yürüten Savcı Köksal'a "gözdağı'' olarak yorumlandı. KÜLTUR • SANAT (O a12) 293 I « 7 I hetkes kendi Ç TAŞ ŞAFAK B.EVLER H.PLEX ÛNVERDİ K.KÖYBROADWAY PENDİKOSCAR İZMİR KONAK 51626 60 4412109 34614 81 390 0969 1100-1330-1600-18 30-2100 1115-1345-1615-1845-2115 1100-13 30-16 00-19 00-2115 1115-13 30-1600-18 30-2130 1215-14 30-1645-1900-2115 KIRKUREÜ KIRKUR BEYOĞLU MffiKffPiaiHKil 1115-1345-İİJS-ÎHS-ÎH5 IZlkUŞIUI »!S0HI!l5-H!«-lltt;»ft!llS 3U»n nao-ısae-uoe-ııso-îiao SUSUII»14I»IİS.|M5-!!N IJEÖTAVSAI 4134İC M »13 »1515-17 i IZttCAflTOl 1IIMIİ i;»-lt*2îi BEYOĞLUBEYOĞLU NİŞANTAŞIMOVIPLEX Ç.TAŞŞAFAK ALTINUZADECAPITOL KADIKÖYMODA 25132 40 219 09 60 516 26 60 310 06 16 346 92 54 12.15-14.30-16.45-19.00-21.15 11.45-14.15-16.45-19.15-21.45 C.-CTESİ 24.00 11.30-14.00-16.30-18.45-21.00 12.00-14.30-17.00-19.45-22.15 11.30-14.00-16.30-19.00-21.30 İianlarmu için (0212)293 89 78 perareklam@perareklam.com.tr perareklam@superonline.com www perarelclam.com.tr www.sinemafilm.com G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada ABD, Türkiye'nin de bu sisteme dahil olmasını is- tiyor. Görüşmelerin bu yanı ayn bir yazı Konusu. Grossman, Başbakan Büterrt Ecevit'le göfüşme- sinde, kendisine Bush'un 9 Mayıs'ta gönderdiği mektubun aslını veriyor. Telekom özelleştirmesinin kilitlendiği bir strada, gelişmeleri çok yakından izleyen ABD'nin Ankara Büyükelçiliği durumu anında VVashington'a bildir- miş, oradan da Ecevit'e 4 paragraflık bir mektup get- mişti. Telekom'la ilgili yasal düzenlemenin dün Medtste görüşüldüğü saatlerde de Grossman, aslını getirdi. Bu trafik devam ederse, yasa Meclis'te görüşülür- ken Bush'un mektubu yazdırdığı sıradaki ses kaydı, gerek görülürse de mektubu yazarken çekilmiş go- rüntüsü gelecek. Mektuplu yönetimin bu kadanna pes... Kemal Derviş'in çalışma yöntemine geçelim... Gündeme geldikçe, Derviş yöntemlerindeki ilginç noktalan aktanyoruz. Ancak Derviş'in IMF ile birtik- te hazırladığı planı, hükümete uygulatma biçiminin giderek diplomatik nezaket bir yana, saygı ölçülerin- den de uzaklaştığını görüyoruz. Tablo şu: Derviş IMF'ye iyi niyet mektubunu veriyor. Mektu- bun altına başbakan ve iki yardımcısı da imza atıyor. Mektup kamuoyuna açıklanmıyor. Ardından Mec- iis'in çıkarması gereken yasalardaki son halkalann ta- mamlanması için çalışma başlıyor. Bazı yasalarda pürüz çıkınca Derviş anımsatıyor - Bu madde IMF mektubunda vanjı! Üç lider, "ftaaa" diyor, "altına imza koyduğumuz mektuuup"... Ya üç lider mektubu okumadan imzaladı, ya oku- du ne anlama geldiğini anlamadı ya da Derviş, "im- za yerlerişurası" deyip imzalattı! Özenli yanlışlık Yönetim ciddiyetinin bir başka inceliğine geçe- lim... Beyaz Enerji operasyonuna ilişkin iddianame- nin açıklanması günter sürüü. Savcı Talat ŞaHc'm, "Çalışmam bitti" dediği günden ancak 10 gön son- ra iddianame kamuoyuyla paylaşıldı. İddia o ki iddi- aname birkaç kez yazıldı. Başsavcı Cevdet Volkan inceledi, biraz daha inceledi... Nihayet Volkan'la Şalk ortak basın toplantısıyla açıklama yaptı. Günlerdtr iddianame her yerinden çekiştiriliyor. Adalet Bakanı Türk'ün dün yaptığı açıklama da şöyle: "ANAP'a 50 milyon dolar rüşvet verildiği sa- vı iddianameye yanlışlıkla giımiş. Şalk, böyle dedi..." Yanlışlığın böylesi ancak çok özenle oluıi Konu yargıdan açılmışken bir noktanın daha altım çizelim. Beyaz Enerji davasının çete bölümü DGM'de, rüşvet bölümü ağır cezada görülecek. Bu gidişle, bazı bölümleri de sufh cezayla asliye huku- kagider... Enerji ihalelerinde başlıca yöntem, yap-iştet, yap- işlet-devret'ti... Yoksa yargıya da yeni yöntemtef mi geliyor: .. ». :., Böl-parçala-beraat et! Son noktayı Bankalar Yasası'yla koyalım... Yasa 18 madde halinde ete kemiğe büründügünde, en yoğun tartışmanın "banka batınca ne olacak" sorusunda kh litlendigine dikkat çekip sormuştuk: - Bankacılık Yasası mı Bank-acılar Yasast mı? . Tartışma devam ediyor... Bir sektörün attyapısı ha- zırlanıyor. Başlıca soru: "Batınca ne olacak?" Yasa hazırlama karakterimiz bu. özgüriükJeri dü- zenlerken de "nerelerde kısıtlanır" maddeterine ağır- lık vermiyor muyuz? ankcum@ttnetnettr Alboy Aziz Ergen görevden cılındı ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Beyaz Enerji soruşturmasını yürüten Jandarma Genel Komutanlığı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Dairesi Baş- kanı Albay Aziz Ergen dün görevinden alındı. Jandarma Okullar Ko- mutanlığı Kuımay Başa- kaniığı 'na atanan Ergen, pazartesi günü askeri ataşe olarak 6 aylığına Azerbaycan'ın başkenti Bakû'ya gidecek. Albay Ergen, Savcı Ta- lat Şalk'la birlikte Sabah gazetesini ziyaret etmiş, Ankara Temsilcisi Bilal Çetin ve muhabir Ersin Balla görüşmüştü. Gö- rüşmede anlatılanlann Adalet Bakanı Hikmet Sami Tûrk'e aktanlması üzerine muhabir Ersin Bal. Sabah gazetesinden istifa etmişti. Ergen, ANAP Genel Başkanı Mesut Yümaz'ın, Beyaz Enerji operasyonu nede- niyle hedef aldığı Önem- li isimler arasında yer alı- yordu. Jandarma Genel Komutanlığı'nın, Er- gen'i, son gelişmeler ne- deniyle yıprandığını dü- şünerek Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Müca- dele Dairesi Başkanlığı gibi kritik bir görevden aldığı kulislerde dile ge- tirildi. DGM Savcısı Talat Şalk da, dün yaptığı açık- lamada, hakkındaki ha- berlerin kasıtlı olduğunu dile getirdi. Küçük mucitler Ankara 'da buluştu ANKARA(AA)-Mu- citler Ankara'da buluş- tu. Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kuru- mu'nun düzenlediği "BuluşŞenliği''başladı. TÜBİTAK Bilim Teknik ve Bilim Çocuk dergilerinin organizas- yonunda gerçekleşen şenliğin açılışında ko- nuşan TÜBİTAK Baş- kanı Prof. Dr. Namık Kemal Pak, organizas- yonun bir yanşmadan çok şenlik niteliği taşı- dığını ifade etti. Gele- cek yıllarda organizas- yonu geleneksel hale dönüştürmeyi düşün- düklerini dile getiren Prof. Pak, şenliğin gele- cek için bir yaürım ol- duğunu söyledi. Açıhş töreninin ardın- dan yurdun çeşitli yerle- rinden gelen küçük ve büyük mucitler, teorik buluşlanmn yanı sıra gündelik yaşamı kolay- laştırmaya yarayacak buluşlannı sergilediler.