16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURlYET 8 MART 2001 PERŞEMBE HABERLER DUNY4DA BUGUN ALİSİRMEN 'Toplum Mühendlslepi!' Bayram sırasında, Avrupa'nın en büyük me- gapollerinden biri ve en büyük kent-köyü Istan- bul'da yaşananlar, günümüz Türkiyesi'nde çağ- daş normalliğin ne denli anormal bir şey oldu- ğunu bir kez daha kanıtladı. Gerçekten, günümüz Türkiyesi öyle garip bir ülke ki çağdaş demokrasilerde serbest olan her şey yasak, yasak olan her şey ise serbest. Böylece orada anormal olan burada nonmal, orada normal olan burada anormal oluyor. Bu yıl da Kurban Bayramı'nda Istanbul koca- man kanlı bir salhaneye dönüştü. Kurban kesimi için aynlan yerlere itibaredilme- di, yol ve otoyol kıyılan, oto tamirhaneleri kanlı boğazlama yerierine dönüştürüldü. Yıllardır Istanbul'da oturup hâlâ kentli olama- yan, kendi kaynağındaki köy kültürünü de yitir- miş bulunan, ne kuş ne deve köylü vatandaşla- nmız, ki onlar demokrasimizin oy depoları, yerel ve merkezi yöneticilerimizin velinimetleridirter, yine bildiklerini okudular, üzerinde canavar gibi araba kullanırken adam öldürdükleri ya da kıyı- daki engelleri aşarak kendilerini yıldınm hızıyla geçen arabalann arasına şaşkın tavuklar gibi atarak can verdikleri otoyollann kenannda ko- yunlar, koçlar, danalar boğazladılar. Kimileri kaçanlan kovaladılar, kimi acemi ce- lepler kurban keserken kendilerini de kestiler. Çok iyi de ettiler! Böylelikle Türk toplumunun yapısını gönmemekte direnenlere kendilerini bir güzel gösterdiler. . , t ••• Dünkü Hürriyet'in manşetinde, bir gün önce bu davranışı eleştiren Hürriyet, Milliyet, Sabah, Posta ve Star'ın fotoğraflanyla biriikte şu ibare yer alıyordu: "Aynı ses, aynı tepki". Doğrusunu isterseniz, önceki günkü gazete- leri ve de dünkü Hürriyet'i okurken çok güldüm. Çünkü o gazetelerin köşelerinde, aydınlanma- ya karşı durmayı muhafazakârlık sayan, üniver- sitelerde türban gösterisini inanç savunusu ola- rak algılayan, cinayetlerde "före"nin hafıfletici sebep sayılmasını yadırgamayanlar; Cumhuriye- tin ternel ilkelerini korumaya çabalayan, demok- rasinin ancak bireyin doğru dürüst eğitimiyle ra- yına oturabileceğini savunan, üretimsiz ekono- mi olamayacağını, salt monetarist önlemlerle bir yere varılamayacağını söyleyen, güya ekonomik istikrar paketi yürüriükteyken bir yılda 35 bin Opel ithal ederek milyonlarca dofan dtşan akrta- cak kadar hovarda bir toplumun ve bu hovarda- lığı piyasa ekonomisi diye savunan yöneticilerin içinde yaşadığımız krizi hak ettiklerini söyleyen- leri, akıllannca küçümseyici bir ifade ile "toplum mühendisleri!" olmakla suçluyorlardı. Şimdi köşelerinde bu görüşleri savunan gaze- telere dönerek, halkımızın dini inançlan dolayı- sıylayaptıklannı eleştirmenin de toplum mühen- disliği olup olmadığını sormak gerekmez mi? Şimdi, insanlann inançlannı diledikleri yerde yerine getirmelerini engelleyen, "Kurbanı ancak burada kesebilirsiniz!" diyenlerih de toplum mü- hendisi olduğunu söyleyemez miyiz? ••• Bu toplum her an "Ben, bu kültürüm, bu ya- pım, bu köylülüğüm, bu başıbozukluğum ile ça- ğın bütün trenlerini kaçınyorum ve böyle de- vam edersem kaçıracağım" diye haykınyor. Aynı gerçeği dile getirip aydınlanma düşünce- sini egemen kılmak, çağı yakalamak için bu ya- pıyı değiştirmek gerektiğini ileri sürenlere ise bir kısım aklıevveller "jakoben" veya "toplum mü- hendisi" damgası vuruyorlar. Işlerine geldiği zaman başıbozukluğu, hamer- vahlığı serbest bırakıp, karşı çıkanları suçlayan- lar, "Aman, AB ne der!" korkusuyla şimdi ken- dileri toplum mühendisliğine soyunuyorlar. Sanki Avrupa görmese, bu manzara hiç kim- seyi rahatsız etmeyecekmiş gibi... Işin daha da kötüsü, bu görüntüden rahatsız olanlar Türkrye'de azınlıktadırjar. Bu gerçeği de böylece görmek ve bilmek zorundayız. Bu manzaradan tedirgin olanlar çoğunluk ol- duklan zaman görüntü de kendiliğinden orta- dan kalkacaktır. O güne varana kadar da Türkiye, çağının bü- tün trenlerini kaçırmaya devam edecektir. Ama mademki demokrasi var, ama mademki her yapılana inanç özgürlüğü kılıfı giydirilmekte- dir, o zaman biz de Istanbul salhanesine tepki gösterenlere dönüp "Sizigidi toplum mühendis- leri sizi, halkın inancına kanşmaya utanmıyor musunuz?" diyebiliriz. Belediyenin yükü ağır Cizre 'kötii imajını 9 değiştirmeyeçakştyor DİYARBAKIR (AA)-Şırnak'ın Cizre llçesi Kaymakamı ve atamayla işbaşına ge- len Belediye Başkanı Süleyman Yıldınm, 1990'hyıllardaadıte- rörle anılan ilçenin imajını değiştirmek için yoğun çaba harca- dıklannı bildirdi. Yüdırım, 1999yıhn- da Bakanlar Kurulu karan doğrultusunda, seçimler yenileninceye kadar belediye başkanı olarak görevlendirildi- ğini anımsattı. Geçmiş dönemlerde belediye hizmetlerinin yetersiz- liği nedeniyle sorunlar yaşandığını anlatan Yıldınm, "Vatandaş- lar, sorunlannın ancak devlet desteğjyle aşıla- cağma inamyoriar. Ciz- re'ninadıl990'hyTİlar- da sürekh' terörle anıb- yordu. Bu imajı yık- mak için yoğun çaba harayoruz" dedi. Yıldınm, ilçenin so- runlan arasında altya- pı eksikliğinin geldi- ğine işaret ederek, mevcut imkânlan zor- layarak sorunlan çöz- menin gayreti içerisin- de olduklanm bildirdi. Yıldınm şöyle devam etti: "Kanalizasyon soru- nunun çözûmü için ya- pılan çanşmalan so-. nuçlandırarak projeyi 1 triryon 166 rniryar B- raya ihale ettik. İhale bedeli olan tutarm 650 milyariık bölûmü Baş- bakanhk Acil Destek- leme Fonu'ndan, geri kalan516müyarKrahk bölümüiseŞnnakİB ve tlçelerini Geliştirme Vakfi (ŞIRGEV) tara- findan karşılandL" Okkan suikastında sır perdesinin aralanamaması, bölge milletvekillerini tedirgin ediyor Halk Okkan'm katüleıdııi istiyor AYŞE SAYIN ANKARA - Diyarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okkan' ın öldürül- mesi ve ardından 2 HADEP yöne- ticisinin "kaybolması''na ilişkin "srperdesi" aralanamazken; bölge milletvekilleri, bu olaylann "unu- tuhnaması" için çaba harcıyor. ANAP Genel Başkan Yardımcı- sı ve Şırnak Milletvekili Salih Yıl- dınm, son yaşanan olaylar nede- niyle, bölge halkının tedirgin oldu- ğuna işaret ederek "Eğcr bu olay- lar a\dınlaölamazsa. insanlann ak- hna, bu işte gih enlik güçlerinin par- mağı mı var, sorusu gelecektir. Gü- venlik güçlerinin töhmet altmda kalmamasıiçin, hem Okkan cinaye- tinin aydınlaürmasL hem de iki HA- DEP'Knin akıbetryle ilgili kamuoyu- na somut bilgi verihnesi zorunlu- • ANAP Şırnak Milletvekili Salih Yıldınm, parti içinde ve uygun olan her zeminde Gaffar Okkan suikastının unutturuhnaması için çaba harcamayı sürdüreceğini belirterek "Okkan suikastı ve Silopi'de 2 kişinin kaçınlması olayı aydınlatılamazsa güvenlik güçlerimiz töhmet altında kalır" dedi. dur" dedi. Gaffar Okkan suikastının üzerin- den yaklaşık 1.5 ay geçmesine kar- şın cinayet henüz aydınlatılamaz- ken; bu olaydan 1 gün sonra HA- DEP Silopi llçe Başkanı SerdarTa- mş ve ilçe yöneticisi Ebubekir De- niz'in gözaltına alındıktan sonra "kaybolması" bölgede kaygılan arttrrdı. Şımak Milletvekili Yıldınm, par- ti içi toplantılarda her firsatta bu olaylan dile getirerek, hükümeti daha duyarlı olmaya çağırdı. Son olarak partisinin gnıp toplantısm- da, Okkan suikastının "unutulma- masL, unutturulmaması" çağnsın- da bulunan Yıldınm, bölge halkı- nın duyarlıhklanna dikkat çekti. Konuya ilişkin Cumhuriyet'in sorulannı yanıtlayan Yıldınm, son dönemde terör olaylannın inişe geçmesi ile bölgenin "olağanlaş- maya" başladığına işaret etti. Bölgede tedlrglnllk var Ancak Okkan suikastı ve Silo- pi'de iki kişinin "kaybolması'' ola- yının ardından halkta "tedirginlik'' gördüğünü vurgulayan Yıldınm, "Bölge halkı,açhğa,yokluğa her za- man dayanmışür, bunlan kendine dertetmemiştir. Ancakbu son olay- lardan sonra insanlar, 'Acaba eski- ye mi dönüyoruz' kuşkusunu taşı- yorlar. Gittiğim her yerde bu tedir- ginh'gi görüyorum" dedi. Okkan'ın bölgede simge bir isim haline geldiğine dikkat çeken Yıl- dınm, cinayetin aydınlatılması ge- ciktikçe, kafalardaki kuşkulann da çoğalacağını vurguladı. Okkan'ın devletle halk arasında "köprü" görevi üstlenen bir kişi ol- duğunu belirten Yıldınm, "Devle- tuniz, bütün imkânlarun bu cinaye- ti aydmlatmak için seferber etmeU- dir. Çünküinsanunız, bu olaylar ay- dmlatüamadıkça, 'Acaba Okkan'ın bölgede sağladığı kaynaşmadan ra- hatsız olan birileri mi var?' diye dü- şünmeye baştayor" dedi. Pevlet töhmet altında' Bu konunun spekülasyonlara çok açık olduğunu kaydeden Yıldırım, "Eğer katil ya da katilkr yakalana- mazsa, 2 kayıpla ilgili somut açıkla- ma yapılamazsa, bu kez güvenlik güçlerimiz hiç de hak etmediği hai- de töhmet ahında kahr" diye ko- nuştu. Bu konudaki uyanlannı, parti içinde ve her zeminde sürdürmeye devam edeceğini belirten Yıldınm, halkın güvenini kazanmak için "fe- ili meçhuOerin" aydınlatılmasının zonuılu olduğunu söyledi. Ftipi Çeteciler desevk ediliyor ECEVİTKnJÇ Siyasi tutuklu ve hü- kûmlülerden sonra çete li- derleri de F tipi cezaevle- rine sevkedilmeye başlan- dı. Ülkücü marya lideri Alaattin Çak» ile Kara- gümrûk çetesi liderleri Nuri ve Vfedat Ergin F ti- pi cezaevlerine nakledil- diler. Çakıcı ve Ergin kar- deşlerden sonra sırada di- ğer çete liderleri var. Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, cezaevlerine düzenlenen ve 32 kişinin ölûmüyle sonuçlanan operasyonlardan önce si- yasi tutuklu ve hükümlü- lerin yanı sıra çetecilerin de F tipi cezaevlerine sevk edileceğini beürtmişti. Türk, böylece çete liderle- ri ve üyelerinin cezaevle- rindeki hâkimiyetlerine son vereceklerini söyle- mışti. Aradan geçen za- mana karşın yalnızca Ala- attin Çakıcı, Nuri ve Vedat Ergin bu cezaevlerine nakledildiler. Alaattin Ça- kıcı, Kandıra F Tipi Ceza- evi'ne; Nuri Ergin, Tekir- dağ F Tipi Cezaevi'ne ve kardeşi Vedat Ergin de Edirne F Tipi Cezaevi'ne gönderildiler. F tlplne sevkl beMenenler F tipi cezaevlerine, "Çete oluşturarak ban- kanın içini boşaltmakia" suçlanan Egebank'm es- ki sahibi Yahya Murat DemireL Sümerbank'ın eski sahibi HayyamGari- poğlu, Yurtbank'ın eski sahibi Ali Avni Balka- ner'in yanı sıra uyuşturu- cukaçakçılan UrfîÇetin- kaya, Burhanettin Saral ve arazi mafyasının önde gelen isimlerinden Ayvaz Korkmaz'ın da sevk edil- meleri bekleniyor. İĞNELt FIRÇA ZAFER TEMOÇtN Belediyenin çöp toplamadan metroya dek hemen hemen her ihalesinde var Albayrak, Erdoğan'la büyüdü tstanbul Haber Servisi - Kapatılan RP'nin Istanbul Büyükşehir Belediyesi seçimlerini kazandığı nisan 1994 tarihine dek sadece belediyenin personel taşımacıhğı işini yapan Albayrak firmasının, bu tarihten itibaren belediyenin çöp toplamadan metroya kadar hemen her ihalesini almasının "sun" çözülemiyor. Kapatılan RP ve bu partinin ardından ku- rulan FP ile siyasi ilişkileri bilinen Albayrak şirketi ve belediye yetkilileri ihalelerin "usulüne uygun" olduğunu belirtmekle yetiniyorlar. Özellikle Istanbul Büyükşehir Belediye- si'nden birçoğu trilyonu aşan ihaleleri al- masından sonra palazlan Albayrak şirketi m- edyaya da el atarak siyasal Islamcı çizgide- ki Yeni Şafak'ın en büyük hissedarlanndan biri oldu. Kuşkulu metro Ihalesl Belediyedeki RP'li yönetim öncesi per- sonel taşımacıhğı yapan Albayrak firmasının kamuoyunda ilk dikkat çeken ve kuşkuyla karşılanan ihalesi, daha önce benzer hiçbir iş yapmamasına karşın yabancı ortağı Fransız Alcen firması ile birlikte Istanbul Metro- su'nun elektromekanik ihalesini alması oldu. Aslında, metronun elektromekanik i- halesi eski başkan Nurettin Sözen döne- minde yapıhnış; ancak Sözen, seçimlerin yakın ohnası nedeniyle zarflann açılmasını yeni başkana bırakmıştı. Seçimi kazanan RP'li Recep Taj'jip Erdoğan ihale zarflanm açtı ve ancak sonucunu beğenmedi ve iha- leyi tekrarladı. Ancak, Erdoğan ikinci ihalenin sonucunu da beğenmedi. Bunun üzerine üçüncü kez tekrarlanan ihaleyi Albayrak-Alcen or- taklığının kazandığı açıklandı. Ihalelerde elenen fırmalann, bu alanda uzmanlıklan ve başardıklan sayısız işlerle bilinen Yapı Merkezi ve ABB olması, kuşkulan iyice arttırdı. Albayrak, daha son- ra belediyenin her alandaki ihlalelerini (bir bölümünü yan şirketleri aracılığıyla) peş peşe almaya başladı. tSMAİL KÖSE^NİN HAZIRLADIĞIRAPORDA, ANAP VE DYP'NİN YOLSUZLUKLARIIVA DÎKKAT ÇEKİLDÎ MHP 1den yolsuzluklar için rapor EMtNEKAPLAN ANKARA-MHP Grup Baş- kanvekili İsmail Köse, son 20 yılı kapsayan yolsuzluk savla- nna ilişkin bir rapor hazırladı. Eski cumhurbaşkanlan Turgut Özal ve Sûleyman Demirel, DYP Genel Başkanı TansuÇfl- ler, kapatılan RP'nin Genel Başkanı Necmettin Erbakan ile ANAP Genel Başkanı Me- sut Yıhnaz'ın başbakanlıklan dönemınde gündeme gelen yolsuzluk savlanna yer verilen raporda, "tstanbul Bankası, banka hortumlamanm ilk ör- neği", "Hayalühracat,cumhu- riyettarihinin en kapsamh soy- gun ve talanı". "PrensBkten hapishaneye, oradan yurtdış> na.. bir dönemin en simgesel olayı Civangate skandalı", "Türkbankve hırszlann ittifa- kı" ifadeleri kullanıldı. Raporda, yolsuzluklann önüne geçilebilmesi için "Yol- suzluklarla Mücadele Kuru- lu" oluşturulması gereği üze- rinde duruldu. MHP Grup Başkanvekili İs- mail Köse. "1980'den 2000'e son 20 yıhn yolsuzluk olaylan" başlıklı bir rapor hazırladı. Ki- tap haline getirilmesi planla- nan raporda, bazı yolsuzluk olaylan şu ifadelerle anlahldı: Hayall ihracat: Cumhu- riyet tarihinin en büyük ve kapsamh yurgun ve talanı. Başbakan Özal'ın ihracata teş- vik primi uygulama politikası yüzünden sahte belge düzen- leyen birçok firma, devletten trilyonlarca lira teşvik primi aldı. O zamanki hükümete ya- kın olan bugünün de büyük bazı holdingleri, hayali ihra- cat yaptıklan halde yargılan- maktan kurtuldular. ismall özdağlar olayı: Birinci ANAP hükümetinde petrolden sorumlu Devlet Ba- kanı İsmailÖzdağlar, rüşvet al- dığı gerekçesiyle Yüce Di- van'da yargılandı ve 2 yıl hapis cezasına mahkûm edildi. Jaguar olayı: ANAP'UI 1984 yılında iktidara gelme- sinden sonra galerici ZekiKü- çükberber'in otomobil ihraca- tının serbest bırakılması ve vergilendirmenin fatura üze- rindeki fiyattan yapıhnası yö- nündeki isteği, Özal tarafin- dan çıkanlan bir kararnamey- le yerine getirildi. Küçükberber, bu iyiliğin karşılığında Özal'm kızı Zey- nep Ozal ile damadı Asım Ek- ren'e son model birjaguar he- diye etti. Karayolları yolsuz- lUklari: Özal'm başbakanlı- ğı sırasında başlattığı otoyol seferberliği, dönemin Kara- yollan Genel Müdürü Atalay Coşkunoğhı'nun inanılmaz bir servet edinmesine yol açtı. Görevi sırasında 8 milyon do- larlık bir servet edindiği orta- yaçıktı. İstanbul Bankası yol- SUZİUğU: tstanbul Banka- sı'nın 1979- 1982 yıllan ara- sındagenel müdürlüğünüya- pan Özer Uçuran ÇiDer, mu- rahhas aza Mete Hasoğhı ile kurduklan paravan şirketlere, o günkü değerlere göre 2 mil- yar 125 milyon lira, usulsüz kredi kullandırarak bankanın içini boşalttı. îstanbul Banka- sı yolsuzluğu, daha sonra ör- neklerine Türkiye'de çokça rastlanacak olan hortumlama- lann ilk önemli örneğidir. Civangate skandali: Prenslikten hapishaneye ora- dan yurtdışına, bir dönemin en simgesel olayı. 19 Eylül 1994 tarihinde Engin Civan'ın vu- ruhnasıyla skandal ortaya çık- tı. Engin Civan-SeHmEdes an- laşmazlığını çözmesi için Semra Ozal'ın Dündar Kı- hç'tan ricacı olduğu ortaya çüctı. Bu kirli ilişkiler yuma- ğında yüklü rüşvet alışverişi- nin, Emlakbank kaynaklanrun talan edilmesinin esas olduğu gün gibi ortaya çıktı. TOFAŞ Ihalesl skan- dall: TOFAŞ'taki kamu his- selerinin satıhnasma danış- manlık yapacak fîrmanın seçi- mi için düzenlenen ihalenin teklif zarflan, ihale komisyo- nu yerine Başbakan Çiller ta- rafindan Başbakanlık Konu- tu'nda açıldı. Başbakan Çiller hakkında Meclis'te verilen soruşturma önergeleri koalisyon ortaklan tarafindan gündeme alınmadı. 21 Mart Devlet Nevruz'u kutlayacak ANKARA (AA) - Kültür Bakanhğı, Nev- ruz'u, konferans, söy- leşi, sergiler ve konser- lerle kutlayacak. Kültür Bakanh- ğı'ndan yapılan yazıh açıklamada, bakanlığın 21 Mart 2000 tarihinde Nevruz'u tüm yurtta içeriğine yakışrr bir şe- kilde çeşitli etkirüikler- le kutlayacağı bildiril- di. Kutlamalar çerçeve- sinde, bütün illerde Nevruz konulu konfe- rans ve söyleşiler ger- çekleştirileceği belirti- len açıklamada, kitap sergileri açılacağı, yöre sanatçılannın konserler vereceği ve halkoyun- lan gösterileri yapılaca- ğı, kamu kunım ve ku- ruluşlan işbirliğinde 'Nevruz Ormanı' oluş- turmak amacıyla ağaç dikimi yapılacağı bildi- rildi. Yarışmalar düzenlendl Açıklamaya göre, Kültür Bakanhğı tara- findan düzenlenen Nevruz konulu resim, şiir ve kompozisyon ya- nşmalannda dereceye girenlere illerde ger- çekleştirilecek törenler- le ödülleri verilecek. Açıklamada, TRT ta- rafindan Kültür Bakan- hğı 'nca hazırlanan Nevruz konulu çizgi fihnin, TRT ve diğer te- levizyonlarda gösterile- ceği ifade edilerek Kültür Bakanhğı'na bağlı sanatçılar tarafin- dan yurtiçinde konser- ler verileceği, Ankara Devlet Türk Halk Mü- ziği Korosu sanatçılan BeOas Akkale ve Bedri AyseK'nin de Belçi- ka'da konserler verece- ği bildirildi. . Oyunlar Ankara'da Devlet Ti- yatrolan'nın 20 Mart'ta "ID. SeKm" ve 25 Mart'ta "Bakhalar" ad- lı tiyatro oyunlannı, Devlet Opera ve Balesi sanatçılannın da 19 Mart'ta "Florinda" ad- h müzikal çocuk oyu- nunu sahneleyeceği be- lirtildi. TBMM'de fotoğraf serglsl Kültür Bakanhğı An- kara Türk Dünyası Müzik Topluluğu tara- findan 19 Mart'ta bir konser verileceği kay- dedilen açıklamada, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde21 Mart'ta Nevruz konulu bir fo- toğraf sergisi açılacağı da bildirildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle