15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
MART 2001 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER skiSPK önetîcilerî lANKARA(AA)- Jikara Cumhunyet laşsavcılığı, eski ermaye Piyasası Lurulu (SPK) Başkanı tof. Muhsin rtengütürk'ün de ralannda bulunduğu 7 işi hakkında, "görevi hmal" suçundan dava ıçtı. Cumhuriyet Savcısı falçın Kartopu arafından hazırlanan ddianamede, eski SPK ıföneticilerinin •aporlann gereklerini yerine getirmeyip "görevlerini ihmal ettikleri" öne sürülerek eski SPK Başkanı Mengütürk, SPK üyeleri Ilkay Karakoç, Erdal Batmaz, Cemıl Yılmaz, Prof. Ömer Lalik, Cenap Özgel ve Cahıt Sönmez hakkında, Türk Ceza Kanunu'nun "görevi ihmal" hükmünü düzenleyen 230. maddesine göre 3'er aydan 1 'er yıla kadar hapis istendi. Bakanlıktan aydınlara tepki • ANKARA (Cumhumet Bürosu) - Olüm oruçlan 135. güne girerken Adalet Bakanlığı'ndan yazılı açıklama yapıldı. Adalet Bakanlığı, "Aydın ve sanatçılanmızın sağlık durumu bozularak hayati tehlike smınna gelen kişilere yapılan tıbbi müdahaleden vazgeçilmesini talep ederek bu kışilenn ölmelerini ıma eden açıklamada bulunmalan bakanhğımız tarafından hayretle karşılanmıştır" açıklamasını yaptı. Açıklamada, bazı yazar ve sanatçılann, Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk'ün cezaevlerine düzenlenen operasyon öncesınde F tıpı cezaevleriyle ilgilı verdiği sözleri yerine getirerek, ölûm orucu eylemlerinin bir an önce bitinbnesını istedıkleri anımsatıldı. Görevden aknaya mahkeme engei • İstanbul Haber Servisi - Büyükçekmece Asliye Hukuk Mahkemesi, CHPII Başkanhğı'nca, anlayış farklıhğı bulunduğu, tûzük ve yönetmeliklere göre yapılması gereken ışlen ve verilen görevlen yapmayarak partı çahşmalannı aksattıklan gerekçesiyle görevden alınan CHP Büyükçekmece llçe Yönetım Kurulu üyeleriyle ilgıli karan ihtiyati tedbir yoluyla durdurdu. Mahkemenin karar gerekçesınin, ilçe yönetim kurulu üyelerinin hangi görevlen yapmadıklannın somut olarak belirtilmemesi ve karardan önce il yönetimı tarafından uyanlmamalan olduğu bildinldı. KEY hesabı buharlaştı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hükümet, Konut Edindirme Yardımı (KEY) uygulamasında, çalışanlann 8 yıllık nakit birikimini buharlaştırdı. Maliye Bakanı Sümer Oral, Emlakbank'ın sermaye arttınmı gerekçe göstenlerek sembolik düzeye düşürülen KEY hesabı konusunda FP Kocaeli MUletvekili Mehmet Batuk'un soru önergesini yanıtladı. Oral, 31 Aralık 1995 tarihindeki değerle 83 trilyon 765 milyar lira olan KEY hesabının henüz kuruhnayan yatınm ortaklığında 'hisse senedine' dönüştürüldüğünü bildirdi. CHP'de eski liderler, Inönü'nün başı çekeceği 'solittifak' karan aldı Sola 'zeytiıı dah' modeliMUTLUSERELt ANKARA - SODEP, SHP ve CHP'nin eski genel baş- kanlan Erdal İnönü, Cezmi Kartavj Murat Karayalçın ve Altan Oymen, Italya'da 1997 yılında uygulanan ve tüm sol kesimleri bir araya getiren "Zeytin Dah" hareketinin bir benzerini Türkiye'de yaşama geçirme karan aldılar. Sol yel- pazede yer alan tüm sendıka- • CHP'den kopan, yeni bir parti düşüncesine sıcak bakmayan eski liderler, daha geniş kapsamlı bir hareket için düğmeye basmayı kararlaştırdüar. Bu hareket içinde, herkes kendi konumunu koruyacak. lan, sivil toplum örgütlerini, lin yaşama geçirilebilmesi du- sonra, başka bir toplantıyapıl- rumunda CHP'yi de kapsaya-sıyası partileri kapsaması amaçlanan hareketüı öncülü- ğünü Erdal Inönü'nün yap- ması isteniyor. Eski liderler, Türkiye'nin ve solun içinde bulunduğu sorunlann böyle bir çözümle aşılabıleceği gö- rüşünde birleştiler. Bu mode- cağı belirtiliyor. Eski genel başkanlar, önce- ki gün de Istanbul'da Öy- men'in evinde bir araya geldi- ler. Baykal'a yapılan uyannın kamuoyuna yansıtüması özel- liğini taşıyan bu toplantıdan ması planlanmadı. CHP'den kopan yeni bir sol parti düşüncesine sıcak bak- mayan eski liderler, bu top- lantının da genel merkezce önemsenmemesi durumunda, daha geniş kapsamlı bir hare- ket için düğmeye basmanın Liderler toplantısı CHP tutumunu yumuşattı ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - CHP Genel Merkez yönetimi, SO- DEP, SHP ve CHP'nin eski genel başkanlannın ilk toplantısından sonraki katı ve umursamaz tutu- munu yumuşattı. CHP Genel Sekreter Yardımcı- sı Sinan Yerfikaya, "On- lar bizim genel başkanla- nmız. Hiçbirini kaybet- mekistemiyoruz" dedı. CHP Genel Sekreter Yardımcısı Sinan Yerfika- ya, eski liderler Erdal Inönü, Cezmi Kartay, Murat Karayalçın ve AJ- tan Ö>Tnen'in önceki gün ikinci kez bir araya gel- melenni ve kamuoyuna açıklama yapmalannı de- ğerlendirdi. CHP Genel Başkanı DenizBaykal'ın, "Keşke benimle de görüş- selerdi Bir araya gelmek- ten mutluluk duyardnn" sözlerini anımsatan Yerlı- kaya, "Gönûl arzu eder- di Id, eski genel başkanla- rnnız kendi evleri olan ge- nel merkezimize gelseler- di" diye konuştu. ÇtZMEDEN YUKARI [email protected] MUSA KART ŞUKUR £RTlK VENİ B\R Ç& CÜAMiZ V hem Türkiye'nin hem de so- lun içinde bulunduğu buna- hmlar açısmdan daha yararh olacağı görüşünde birleştiler. Bunun için model olarak, 1997 yüında îtarya'da yaşama geçirilen ve bütün sol kesim- leri kendi kimliklerini koru- yacak biçimde tek çatı altın- dabirleştiren «ZeytinDahHa- reketi" seçildi. Erdal înö- nü'den bu hareketin öncülü- ğünü yapması istendi. Inö- nü'nün bayramdan sonra karannı açıklayabileceği belirtildi. Hareketin, sol yelpaze- deki tüm sivil toplum ör- gütleri, sendikalar, mes- lek odalan ve siyasi par- tileri kapsayacak biçim- de geliştirilmesi düşünü- lüyor. Böyle bir modelin CHP'yi de içine alacağı, böylece CHP'den aynl- mak istemeyenlerin de kendi konumlan içinde hareket edebilecekleri belirtiliyor. Yaklaşık 5 buçuk saat süren toplantıda, önce- likle genel merkezin mektubu önemsememe- si değerlendirildi. Genel Başkan Deniz Baykal'a atfen gazetelerde çıkan sözler, kamuoyu önünde eski lıderlen "kûçûkdd- şürücü" amaçlı bulundu. "Eski Liderler Platfor- mu"nun kurumsallaş- ması gibi bir düşünce içinde bulunulmadığı be- lirtilerek üçüncü bir top- lantı kararlaştınlmadı. Erdal İnönü, CHP'den kopacak bir partinm ba- şına geçme ya da CHP içinde Baykal'a karşı muhalefet yürütme öne- rilerinin hiçbirine sıcak bakmadı. Türkiye'nin içinde bulunduğu sorun- lann, CHP'nin içinde bulunduğu sorunlardan çok daha önemli olduğu görüşünde büieşildi. CHP Genel Başkanı, bunalımın bireysel çabalarla değil ulusal istençle aşılabileceğini söyledi Baykal esld liderlerle görüşecekİstanbul Haber Servi- si - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, ekono- mik bunalımın ıyi yetiş- miş iktisatçılann birey- sel çabalanyla ya da programla değil, yeni bir siyasi anlayış ve ulus istenciyle çözülebilece- ğini söyledi. Baykal, SODEP, SHP ve CHP'nin eski genel baş- kanlanyla bir araya ge- lerek parti ve ülke so- runlannı konuşmak is- tediğini vurguladı. Mısır Çarşısı ve Doğu Bank esnafinı ziyaret ederek sorunlannı din- leyen, yurttaşlarla soh- bet eden Baykal, vatan- daşın sesini Ankara'ya duyurmaya çalıştıklan- nı söyledi. Halkınhükü- mete tepkili olduğunu, CHP'yi umut olarak gördüğünü ve göreve çağırdığını savunan Baykal, tüm karamsarlı- ğa karşın çıkış yolu bu- lunduğunu, kendilerinin de buna hazırlandıklan- nı anlattı. Baykal, tüm uyanlanna karşın ken- dilerini dinletemedikle- rini ve gelinen noktada arabanm devrildiğini vurgulayarak şunlan söyledi: "Yaşanun içinde va- tandaşın yaşadığı krizi görmek gerekir. Kemal Derviş iyi yetişmiş, de- ğerti bir iktisatçı. Ama sorunlar, iyi yetişmiş in- MısırÇarşısıveDoğubank esnanm zryaretedipKonyah'dayemekyiyen Baykal, kendi besabını kendisi ödedL nm sanlarm, iyi niyetii, bi- reysel çabalarla ortaya kovabDecekleri çahşma- larla aşüabilir ohnaktan çıkn. Var olan sryasi ya- ptlanmayla bu sorunla- nn aşüması gûç," Dün sabah eski SHP Genel Başkanı ve CHP Parti Meclisi Üyesi Mu- rat Karayalçın'ı tele- fonla arayarak kendisi- ne daha önce mektup yazan eski genel baş- kanlarla bir araya gel- mek istediğini söyleyen Baykal, "Kamuoyu önünde karşıhldı açrida- malarla, mektuplaria değil, parti genel merke- zinde eskigenel başkan- larla bir çay içmekten, düşünce ve değerlendir- melerini almaktan,yap- makta okiuklanmızı an- latmaktan, ülke ve par- ti sorunlannı konuş- mnktan mutiulukduya- dedi. IRMIKI AYDIN ENGÎN [email protected] Ustalanmız zamanında "Ga- zetecinin kendisi haber oluyor- sa orada bir yanlışlık vardır" dertefdi. Bu "öğüt-ilke" doğruysa bile herhalde ustalanmın dönemin- de doğruymuş. Bugün gazete- cinin kendisi de, gazetesi, tele- vızyonu da haber. Hem de in- sanlann merakla izlediği, bek- lediğı bir haber. Sabahtan beri »Şu da ablmış doğru mu? Filan- canın da çıkışı verilmiş, sizce sebebi ne" yollu sorulara yanıt vermekten telefonu elimden bı- rakamadım, şu okumakta oldu- ğunuz yazıya bir tüıiü başlaya- madım. Hani arayan meslektaşlar ol- sa, "Meslek içi meraktır" deyip geçeceğim. Ama arayan oku- yucular, izleyiciler... E-postalardan, telefonlardan jşsiz bırakılan gazetecilerin liste- leii akıyor. Ortalık toz duman. Tartışmaya gerek yok. Med- y}, tarihinde görülmemiş bir kri- zıd göbeğinde, temellerinden sjllanıyor. Medya Krizi ve Çözüm Önerilerim "Temelleri" terimi rastgele kullanılmadı. Medya'nın temeli ne rotatif, ne sayfa yapım oda- lanndaki bılgisayarlar, ne kâğıt, nemürekkep. Üstüne mürekkep sürülüp ro- tatiflerde döndürülen kâğıt rulo- lan gazete olamıyor. Kamera, vizöründen bakan göz, deklanşörüne basan par- mak olmadan sadece bir metal ve plastik yığınından ibaret. Medya'nın temeli insan!.. Medya bugünlerde kendi te- mellerini yemekte. Olup biteni salt "tensikafya- ni toplu işten çıkarma ile açıkla- yamayız. Daha derinlerde, daha köklü değışımleıin tohumlan, adımlan atılıyor gibi... Ne olduğunu kestirmek, or- tada -henüz- somut veri olma- dığından pek mümkün değil. A- ma bir yandan binlerce medya emekçisı kapının önüne konur- ken, bir yandan da gazetelerine bugüne dek damgalannı vur- muş, gazetenin yönünü belirle- mekte sorumluluk üstlenmiş kalemter, yöneticiler de kapının önüne konuyor. Hamlet'in sözlerinin tam da sırası: - Çürûyen bir şeyler var Da- nimartesarayında... Danimarka sarayında çürûyen bir şeyler var !.. Medya saraylannda da çürû- yen, değişen, tepetaklak edilen bir şeyler var. Medya göklerinde uğursuz bir rüzgâr esiyor. Gitgide sertle- şen ve gitgide sinsileşen bir rüz- gâr... Günlerdir ülkeye siyasal ve ekonomik kriz haberleri taşıyan, yorumiayan, yorumlatan med- yanın kendisi, haberini verdiği krizden daha derin bir krizin içinde debelenmekte. Dahası... Bu derin ve benzersiz medya krizi, satt ekonomik darboğaz- lardan, devietın tepelerinde pat- lak veren "ekonomik ve siyasal knz"den kaynaklanmıyor. Çün- kü medya krizi, "mali sorunlar yüzünden personeldaraltması" diye ifade edilen "tensikat- /ar'dan ibaret değil ve salt ten- sikatlarda yansımıyor. Medyadaki kriz, ekonomik ve sosyal sonuçlann yanı sıra etik ve politik sonuçlar da doğur- makta. O yüzden, eşi menendi bu- güne dek görülmemiş bir kriz- den söz etmekteyiz. ••• Valla, bugünkü Tırmık, şu yu- kandaki "üç yıldız"a kadar olan bölümden ibaret. Gel gör ki bu haliyle yollar- sam kısa kalacak, sayfanın al- tndasolucan gibi uzanacak... O zarnan dayazıişlerinden telefon edip "Yazının devamını yolla- mayı unutmuşsun" diye dalga geçecekler; sonra da "Şunun boyunu denk getir bakalım" di- ye kükreyecekler. Bu durumu açıklamak için yazdığım son iki paragraf bile şu "güdük Tırmık" sorununu çözmeye yetmiyor. O yüzden medya krizi üstüne bir iki paragraflık sululuğa izin verin!.. Onenmdir: Bir Medya Bakanlığı kurul- sun. Başına Kemai Derviş ge- tirilsin. Önerimdir Medya'dan sorumlu Devlet Bakanlığı kaldınjsın; boşta kalan Hüsamettin Özkan'a devlet bakanı olarak başkagorevalan- lan verilsin. Önerimdir Doğan Medya Grubu, Baş- bakanlık özelleştrme Idaresi'ne devredilsin. Gruba bağlı gazete, dergi, TV, dağttm şirketi gibi ku- ruluşlar ayn ayn özelleştirilsin. Önerimdir Medya devtetieştirilsin. POÜTtKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Kurbanlık Devekuşu... Bir yandan, tavuk kesmenin dinen 'caiz' olup ol- madığını tartşırken öte yandan frenleri patlayan eko- nomimiz bir kurtana anyor... ABD'den koşarak gelen Kemal Derviş, Başbakan Bülent Ecevit'le görüştükten sonra gazetecilere açıklama yaptı... Derviş'in iyimser mi, yoksa kötümser mi olduğu pek anlaşılmadı!.. Aynı saatlerde televizyonlarda 'tavuk ve deveku- şu' tartışması bitmiş, üfürükçü ve altematif tıp uz- manlannın bir bölümü Reha Muhtar'dan 'geçerli not' almak için kıyasıya tartışmaya başlamışlardı... Bir ara televizyonlarda Rio Karnavalı'nı izlemiş- tim... Kemal Derviş, Türkiye'nin yaşadığı ekonomikbu- nalımı Brezilya bir buçuk yıl önce yaşamıştı" dedi- ğinde kendi kendime sordum: "Galiba toplumumuzun bir bölümü bayram tatili- ni oralarda geçiriyor!.." Sakıp Sabancı, ailesiyle birlikte bayram tatili için Miami'ye giderken havaalanında gazetecilere, eko- nominin kurtanlması için herkesin aklını başına al- masını öğütlüyordu... Tüm olup bitenlere karşın yaşam sürüyor... Son akaryakıt zammından sonra Istanbul'un tra- fiği 'arapsaçına' döndü... Herkesin attında otomobil... On özel otomobilden dokuzunda sadece sürücü var... Zam vc geliyor halkımıza!.. Gazeteler, "Bayram buruk başlıyor" deseler bile bence toplumun bir kesimi uzun tatili sevinçle kar- şılıyor... Olan her zamanki gibi garibanlara oluyori.. Esnaf kepenk indirse bile sanayicilerimiz çoluk çocuk Miami'ye uçuyor, Paris'te on gün geçireceği için kendisini mutlu sayıyor... Benim umudum Kemal Derviş'te... Cem Boyner'in görüşlerine de aynen katılıyo- rum... Boyner diyor ki: "IMF ve Dûnya Bankası, Derviş'in patronajında- ki Türkiye'ye 25-40 milyar dolan gözü kapalı verir..." Çünkü ABD hem Derviş'i hem Türkiye'yi çok se- viyor(0 Bakın, Derviş'in Türkiye'ye gelmesiyle dolar 920 bin liraya düşmüş, borsa hızla yükselmış... • • • Halkımız, kendilerine kesilecek faturadan henüz haberdar değil... Benzinden şekere, tüp gazdan elektriğe dek uza- nan zam yağmuru yavaş yavaş kendisini hisset- tirse bile galiba medyanın etki alanından çıkamı- yorlar... "IMF'den ve Dûnya Bankası'ndan milyar dolar gelecek!.." Sanıyoriar ki dolar ceplerine girecek!.. O nedenletelevizyonlarda Prof. Dr. Zekeriya Be- yaz'ın başlattığı, Kurban Bayramı'nda tavuk ve de- vekuşu kesme önerisine pek sıcak bakmıyorlar... Zaten Diyanet Işleri Başkanvekili Rtdvan Çakır tartışmetya son noktayı koydu: "Tavuk ve devekuşu gibi hayvanlardan kurban olur demek, bu işi hafife almak demektir..." Bu duruma besiciler çok sevindiL Bizler de aydınlandık!.. Tartışmanın noktalanmasıyla birlikte emekçiler de rahat bir nefes aldılar sanınm!.. Efendim, halkımızın bir bölümü uzun bayram ta- tili nedeniyle Miami, Paris, Roma gibi kentlere; bir bölümü de dağ havası alabilmek için Uludağ, Pa- landöken, Kartalkaya ve llgaz dağlanna çıktı... Eh, Ege ve Akdeniz kıyılanna da gidenler var!.. Ben, Istanbul'da kalacak olanlardanım!.. Günlük yazılanmı aksatmadan sürdüreceğimL Elbet, Kemal Derviş'in yapacağı görüşmelerin perde arkasını almaya da çalışacağım!.. ••• Umutsuzluğun dalga dalga yayıldığı bir toplum- da umutlu olunabilir mi?.. Aslında ben kötümser bir insan değilim!.. Yüzüm asık olsa bile sevgıyi, aşkı, yaşamın bin- bir renkli çicekleriyte çoğaltıp yaşamı yaşanır ha- le getirebilirim!.. Yağmurun ardından gökyüzünün maviyle buluş- ması, güneşin hüzünlerimizi dağıtması, tutkulanmı- zın yalnızlığı simgeleyen ıhlamur ağaçlannda ilk- yazı haber vermesi elbet sevindiricidir!.. Ama medyamız umudunu, carni önlerindeki dilen- ciler gibi IMF'den ve Dünya Bankası'ndan gelecek kredilere, dervışlere, yaşlı ve yorgun yöneticilere, ikiyüzlü siyasilere, umut tacirlerine, cinci hocalara, şeyhlere, şıhlara bağlamış!.. Bizler, onlardan daha fazla seviyoruz ülkemizi!.. Karanlıklarla kuşatılmış, uçurumun kenanna bıra- kılmış toplum, geleceğin aydınlığına yürüyebilmek için önce yurttaşlık bılincine erişmeli, sonra da ge- celerini tavuk ve devekuşu muhabbetleriyle değil, çağcıllık üzerine kafa yormakla geçirmeli... O zaman mutlu oluruz, o zaman ekonomik özgür- lüğümüze kavuşuruz!.. Yani, insan gibi yaşanz!.. [email protected] Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Cumhuriyet k ı t a p 1 a r ı Hikmet Çetinkay a BİR GÜNEYDOĞU GERÇEĞİ:NECLA Onun öyküsüyle hiç kimse fazla ilgılenmedi, on dört yaşında yaşamın Jarli sulannda yok ohıp gitti... Sisli ve soğuk bir Dıyarbakır akşamıydı Karanlığın gri gölgesı evlerin, caddelenn, sokaklann ûzenne düşüyordu.. r c u m h u r t y ^ Çağ Pazariama A Ş Turkocağı Cad No:39/41 ^KitapkulûbS (34334)Cağaloğlu-lstanbul Tel (212)514 0196
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle