Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
001 CUMARTESİ • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 19
TURKİYE
PB 19 Sinop
PB 19 Samsun
PB 17 Adana B 19
Y 17 Mersin B 20
PB 20 Trabzon Y 15 Pıyarbakır B 13
" " '" ^ ~ ~ XH Ş f B 16PB 19 Giresun
PB 20 Ankara
Şanlıurfa B 16
PB 20 Eskışehir
PB 20 Konya
Y 20 Sıvas
B 14 Mardin B 14
B 15 Siirt B 15
B 17 Hakkâri
B 22 Van
PB 18 Antalya B 19 Kars
<T*% Parça bulutlu
Orta Karadenız kıyı-
lan, Doğu Karadenız _ _ _ _
ıle Doğu Anado- o - ı -
lu'nun kuzey ve do-
DIS MERKEZLER
B -8 Beriin K
ğusu yağışlı geçe- "f'Ş
1
"*' J3 Ş Budapeşte Y 13
Y 10cek Yağışlaryâömur Stockholm B -6 Madrid
ve sağanak, Doğu Londra Y 4 Viyana
Anadoru'nun kuzey- Amsterdam B 4 Belgrad
doöusunda karla ka-
a
Y 13
Y 14
^"yağmur^khode Brükşe^ B _ ^ Şofy^ B 12
olacak. Hava sıcaklı- Paris B 6 Roma
ğıbatdaartacak,do- Bonn
ğudadeğışmeyecek. Münih
K 4 Atina B 20
K 4 Zürih Y 12
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tıflis
Kahire
Sam
K
B
B
B
Y
B
Y
B
B
b
21
-8
13
12
6
6
23
19
İSBII <P^\ BıiuBu k
Çokbulullu • Yağmuriu i Gök guratû»
[ C E L CÜNEYT AfiÇAYÜREK
ıfi 1. Sayfada
çimizdeki" yetişmiş saygın hsanlar yerine,
ışımızda" görev yapan birine teslim etme-
lir, Kema) Derviş'in sağlıklı bir ekonomiye
memiz için "neter yapacağmdan çok",
leri tartışılıyor.
:gür yetkilere uygulama şansı verilmedik-
den öncekiler gibi Derviş'in de birgün "tı-
' savlan hem siyasal hem de başka alan-
jşuluyor.
ı, Başbakanlık çevrelerinden yayılan söy-
rçekleşirse Derviş'in "dışandan" başba-
ncısı ya da bakan olması, uygulamalarda
hareket edebilmesini, ekonomiyle ilgili
mlerine tek elden buyruk vermesini sağ-
ıı?
jsal düzenlemelerie birtüriü "tam bağım-
avuşamayan Merkez Bankası Başkanlı-
jğuna almak, başanya uzanmasında ye-
kmı?
ışbakanlık çevrelerinde, ekonomiyle ilgili
ı "uzaklaştınlacağr söylendi. Bu durum-
Jeşirse; gerek Derviş'in korıumu gerekse
revizyon (baştaTOBB ileTÜSlAD'ın ısrar-
) gerçekleşmiş olmayacak mı?
ugünden, Derviş'ten beklenen başanya
oakanlann demeçleri medyada yer aldı.
amanın tipik örneğini Sakıp Sabancı ver-
I Bey'i çağırdık, ama ötekiler gibi yapma-
w adama kıymayalım. Gayri ciddi düzen-
V hesaplan olduğu için o insanlara kıydık"
:ıyı bulduğumuz havasındaki medyanın
ü ilgisinden şaşıran Derviş'in şu sözü, ger-
isanı yansıtıyor: "Beni çok fazla önemse-
an Yardımcısı Mesut Yılmaz'ın açıklama-
e hazırtanacak programda "sosyal yön,
luçlar daha fazla dikkate alınacak", sos-
ıleri sağlarken "yeni vergilere" yer veril-
dövizdeki dalgalanmalann en fazla 2 ay
e işaret ediyor ama.. sorunlara ılımlı üs-
aşan ekonomi yazan Güngör Uras, Der-
lerine işaret ederken "Kabinenin 3 aylık
ırkedemiyor" diyor.
an'la yardımcılannın umutlu havasına kar-
<le ekonomi dünyası, hükümetle ekono-
ı gelişmelerin sonucunu parlak görmüyor.
/a gerek yok
rıiye yeni bir ivme kazandırma çabalan
nuçlar vermezse, BaşbaKamn Dütun afc-
lerine karşın, galiba hükümet bunalımın-
a erken seçimden) kaçınamayacağız.
ıyanın krizden çıkmamız için hükümete
i güven içeride destek görmezse, bekle-
za erişeceğimizi kim söyleyebilir?
Derviş'in ekonomi kadar siyasal alandada
li olduğundan söz ediliyor. Bu, gerçekten
•öğe.
ki, 24-25 yaşlannda bir zamanlann Ece-
nında çalışmış olması; Türkıye'de bugün
m siyaset anlayışına gerçekten sahip ol-
ımına gelmez.
alisyonda öyiesine girdiler ve çıktılar ya-
ün gelir ekonomiyle siyasal yararlann ça-
rşısında Kemal Derviş, -deyimi mazurgö-
p kalabilir.
Dünya Bankası'nın önde gelen bürokratı.
ınkası ile IMF neredeyse kardeş kuruluş-
:e önce öğrenilen bir bilgi giderek güçlen-
?en kasım ayı Kara Çarşambası'ndan he-
a; dövizde çapa sisteminden hemen vaz-
ni, dalgalı kur yönetimine geçilmesini isti-
st, -özellikle Başbakan- direniyor. Üç ay
nmrn!..
zin sorumlusunu aramaya gerek yok;
r ortada.
Fransa Cumhurbaşkanı Chirac, GS Üniversitesi Rektörü'nün mektubunu yanıtladı
GeiTİiııı dosthıkla asdacak
lstanbul Haber Servisi - Fransa
Cumhurbaşkanı Jacques Chirac,
Ermeni soyJonmı iddialannın ûl-
kesinde kabul edilmesı konusun-
da Galatasaray Üniversitesi Rek-
törii Prof. Dr. Erdoğan Teziç'e
gönderdiği mektupta, "Özettikle
altinı çizmek isterim ki bu kamı-
nu kabuletmekle,parlamenterler
genel olarak Osmanh egemenhgi
aranda, 1915yıhndavuku butaıuş
olaylardan sonımlu tutulamaya-
cak olan çağdaş Türkiye hakkın-
da görüş beyan etmekten kaçm-
mışlanbr" dedi.
Chirac, Ermeni soykınmı ya-
sasuıın Fransa parlamentosunda
kabul edihnesinin ardından Te-
ziç tarafindan kendisine gönderi-
len mektubu, bir mektup ile ya-
nıtladı.
Jacques Chirac, 14 Şubat 2001
tarihli mektubunda, Fransız ma-
kamlannın oylama sonrasında da
Türkiye ile bütün alanlarda sıkı
işbirliğini sûrdûrme iradelerini
teyit ettiklerini belırtti. Chirac
mektubunda şöyle dedi: "Bugün,
size kuvvet ve ısrarla tekrarhyo-
nım, kendibesabuıa Fransa,ken-
di kaderini özgürce tayin eden bu
dostülkeile vürütfûğü politikanın
ne içeriğini, ne de amaçlannı de-
ğiştinnek niyetinde değildir.
Fransa, kendisini Türkiye ik bir-
leştiren ve yüzyülara dayanan
dostiuğun tenıellerini tarnşma
konusu yapmak niyetinde değil-
diıf
Chirac, mektubunun sonunda
"Bu kanunun oylanmasının Tür-
Idye'de yaratoğı duyarhhğı anla-
yabiliyorum. Bununla beraber,
gecen yıllarda her alanda kayde-
dilen gelişmeleri tehlikeye atma-
mak için, ülkeleriraiz arasmdaki
dostiuğun. bu gcriHm dönemfcri-
ni aşmamızı sağlayacağmdan
şüphe etmiyorum" dedi.
Galatasaray Üniversitesi Rek-
törü Prof. Dr. Tezdç ise yapnğı de-
ğerlendirmede Fransa Cumhur-
başkanı Chirac'ın gönderdiği
mektubu olumlu bulduğunu, an-
cak mektubun kendi beklenrileri-
ni tam karşılamadığını belirtti.
Fogg, teknik ve mali yardım konularındaki desteğin hukumetin iyi niyetine bağlı olduğunu söyledi
Kopenhag kriterlerine uyum zorlaştı
lstanbul Haber Servisi -
DlSK Genel Başkanı Sû-
leyman Çelebi, IMF poli-
tikalanna itiraz etmeyen,
uluslararası sermayenin
her dediğine "evet" diyen
kesimlerin en ufak de-
mokratıkleşme adırruna
bile "ulusal çjkarlar" ge-
rekcesiyle itiraz ettikleri-
ni söyledi. Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanı
Yaşar Okıryan, Kopenhag
knterlerini yakalamanm
hûkümetın temel hedefi
olduğunu belirtti. AB Ko-
misyonu Türkiye Temsil-
cisi Büyûkelçı KarenFogg
ise ekonomİk krizın AB
ile ilişkileri etkilememesi
gerektığını daha önce de
açıkladıklannı, ancak kri-
zin Kopenhag kTİterlerinin
yerine getirilmesini zor-
laşnrdığını söyledi.
DlSK tarafindan Tak-
sim'deki Dorint Park Pla-
za Oteli'nde düzenlenen
"Avrupa Birügi'ne Tam
ÜyeükSüreciveSosyalBo-
yut" konferansının açılı-
şında konuşan Çelebi, ko-
nu sosyal boyuta ve emek-
çi haldanna geldiği za-
man, başka alanlarda çağ-
daşlık savunucusu olan kı-
mi kesimlerin, bu konuda
tek söz dahı etmediklerin
ifade ederek "Hatta oian
haklan bile smırlamaya
yöneKk öneriler dile geti-
riyorlar. Bunlar kendileri
için doğru olanı >apryor-
lar, bugüne dek elde ettik-
leri ayncalıkiaruu, çıkar-
lannı koruyorlar" dedi.
Konferansta konuşan
Karen Fogg da Ulusal
Program konusunda bir
mutabakatavanlmasından
memnun olduklannı ve bu
programı görmeyi çok is-
Bergama köyülermdeB bir grup Ankara'ya gderek TTB'nin Bergama raporunu acüdad^ı toplann>-a kankta. (AA)
Siyonür ölüme neden olur
ANKARA (Cumhuriyet Bflro-
su) - Bergama'da altın arama fa-
aliyetinde bulunmak isteyen Eu-
rogoJd firmasına karşı yıllardır
mücadele veren Bergama köylö-
lerinden bir grup Ankara'ya ge-
lerek Türk Tabiplen Birliği'nin
(TTB) Bergama raporunu açıkla-
dığı basın toplantısına katıJdı. Ra-
porda, "Soiunuın yohıyla atanan
yûksek miktarda sryanûr, insan
fizerinde kna süredebeyin ve kat-
bi etldleyerek komaya ve 3ûme
neden olur" uyansına yer verildi
Izmir'in Bergama ilçesinden
trenle dün sabah saatlerüıde Anka-
ra Gan'na gelen köylüleri OD-
TÜ'lü öğrenciler karşıladı. Bura-
dan öğrencilerle birlikte TTB Mer-
kez Konseyi 'ne yürûyen Bergama-
hlar, TTB'nin önünde 'Heryer Ber-
gama, hepimizBergamatayız' yazı-
lı pankart açtılar. öğrenciler de el-
lennde 'Bergama'da EurogoM,
ODTÜye McDonakfs' yazıh pan-
kartlar taşıdılar.
"Halkız, hakhyız kazanacağa"
sloganJan atan köylüler daha sonra
TTB Genel Merkez Konseyi bina-
sına girdiier. Burada, yanlannda ge-
tirdikleri peynir, zeytin ve ev ekme-
ği ile kahvaltı yapan köylüler daha
sonra TTB Merkez Konseyı üyele-
rinin 'Bergama Raporu'nu açıkla-
dığı basın toplantısına karıldılar.
TTB Merkez Konseyi Başkanı Fû-
sunSajekdözeniediğı basın toplan-
tısında,yıllardırhak aramamücade-
Iesi veren Bergama köylülerinin
herkese örnek olması gerektiğini
belirterek her zamanköylülenn ya-
nında olduklannı söyledi.
tediklerini belirtti. Progra-
mnı Helsinki Sözleşme-
si'nden sonra başlayan ka-
hhm sürecinde önemli bir
adım olduğunu ifade eden
Fogg, " Burada iyi niyetin
sunumu son derece önem-
lidir. Hükümetin iyi niyeti-
ni ortay^ ktrvması halinde
bizinı de teknik ve mali
yardım konulannda iyi ni-
yede\«tam bir desteldeça-
hşma>ahazırolduğumuzu
bildirij'orum'" dedi. Fogg,
Türkiye'nin içinde bulun-
duğu ekonomık krizin AB
ıle ılışkilerini etkilememe-
si gerektiğini daha önce di-
le getirdıklerini anımsata-
rak bunun Türkiye'nin kar-
şı karşıya bulunduğu eko-
nomik ve sosyaJ sorunlan
gönnezden gehne anlanu-
na gelmediğini, ekonomık
krizin Kopenhag kriterle-
rine «yumu zoriaştırdığını
kaydetti.
Konferansta konuşan
Çalışma ve Sosyal Güven-
lik Bakanı Yaşar Okuyan
ise Türkiye'nin Ulusal
Programı hazırlamada geç
kalmadığını. diğer aday
devletlerin kendi program-
lannı çerçeve yönetmeli-
ğın kabul edilmesinden 6
ay veya 1 yıllık bir süre
sonra teslim etttiklerini
söyledi. Kopenhag kriter-
lerinin, demokrasiyi, hu-
kukun üstünlüğünü, insan
haklannı ve azuılıklann
korunmasını teminat alh-
na alan niteliklerini anım-
.satan Okuyan, bu kriterle-
re ulaşmanın hükümetin
temel hedefi olduğunu
söyledi. Okuyan, işten
atılan gazetecilerle ilgili
bakanhk müfettişlerinin
çalışma başlattğını, bu ko-
nuda yasal bir işlem yapı-
labılmesi için işten atılan
gazetecilerin dava açması
gerektiğini anımsath.
iaıı salışları düşüyor
RA (Cumhuri-
ı)-Hükümetin
rlannı serbest
nın ardından
zam dalgası,
n Kurban Bay-
lyük ölçüde et-
ıristik yerlere
ezervasyonlar
ken kurbanlık
»azarlanndaki
da düşrüğü
ı-. Ankara Ve-
kimleri Odası
tjllaOndemir,
da küçûkbaş,
ınndabûyûk-
kesUdLBuyıl
ıhmin ediyo-
Bayramı'nda
•ri israfına da
Cifldemir, bu-
ıesi için Türk
[ekimleri Bir-
^önetimler ve
Kurumu iş-
cesicilikveyü-
rsları açılma-
chayvansatı-
zarlar, düşen
eniyle ilginç
• müşteri çek-
meye çalışıyor. Kimi pa-
zarlarda büyükbaş hay-
van alan müşterilere cep
telefonu vaat edilmesine
karşın satışlarda geçen
yıla göre önemli oranda
düşüş yaşaruyor. Şap ve
deli dana hastalıklan Av-
mpa'yı sarsarken Türki-
ye'ye Iran ve Irak smır-
lanndan giren yaklaşık
400-500 bin büyükbaş
hayvan ile 4-5 milyon
kaçak koyun halk sağlı-
ğını tehdit ediyor.
Tüberküloz, şarbon ve
brusella gibi hastalıklan
taşıma olasılığı yûksek
bu hayvanlara karşı,
yurttaşlann Kurban Bay-
ramı'nda dikkatli olma-
lan gerekiyor. Türk Vete-
riner Hekimleri Birliği
Merkez Konseyi Başka-
nı Alif roglu, Türkiye'de
toplarn kesilen hayvan
sayısuim yüzde 10-15
kadaniı m
Kurban Bayra-
mı'ndn kesildiğine işaret
etti. AJl
Eroğlu, Kurban
BayraDiı'nda kesim ko-
nusunda yetersiz insan-
lann Jeriyi hasarlı kes-
mesi jiedeniyle ciddi bir
ekono"1
^ kaybm yaşan-
dığınî» ^ i
BAŞLIYOR!
FORMULA 1
Avustralya - Grand Prix
"IVwww.ntvmsnbc.com
YARIN
05:00
G Ü N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
nuçlannı ortaya koydu. Görünümü maddeleyelim:
1 - Ekonomi yönetiminin parçalı olduğunu yeri gel-
dikçesöylüyoruz. Koalisyonu kaç parti kurarsa, eko-
nomi o kadar partiye aynlıyor. Bugünkü duruma ba-
kalım:
Hazine DSP'nin, Maliye ANAP'ın, Dış Ticaret
MHP'nin elinde.
Kamu bankalanna bakalım:
Emlakbank MHP'nin, Halk Bankası ve Ziraat Ban-
kası DSP'nin, Vakrfbank ANAP'ın elinde.
Bu durum, ilköğretimin, liselerin ve mestek okulla-
nnın üçe aynlıp her birinin ayn partinin bakanına ve-
rilmesine benziyor.
2- Hükümet bu parçalı durumdan vazgeçmeye de
niyetli değil. Dün Bakanlar Kurulu bayramlaşma ku-
rulugibiydi. 15 dakika sürdü. Sızan bilgilere göre, ar-
kadaşlar bayramlaşıp dağıldılar. Sonrasındaki lider-
ler zirvesinde ise gorevinden ayrılan bürokratlardan
sonra alınması gereken bakanların da tartışma konu-
su olduğu haberi yayıldı. Kulis bilgilerine göre, bura-
da da eşitlik tartışıldı. Öyle ya, bir partinin bakanı ay-
nlırsa olmaz! O zaman fatura sadece ona kesilmiş
olur. Ne yapmalı? Her partiden bir bakan aynlmalı.
ANAP Yüksel Yalova'nın (özelleştirme), MHP Tun-
ca Toskay'ın (dış ticaret), DSP de Recep Onal'ın
(Hazine) kellesini vermeli ki eşitlik olsun!
3- Dünya Bankası Başkan Yardımcısı Kemal Der-
viş önceki gün Başbakan Bülent Ecevit'le görüştü.
Dün de liderlerzirvesine katıldı. Şimdiden "kurtancı",
"prens", "yaparsa o yapar", "dünya ona tapar" ya-
kıştırmalannı edinen Derviş, daha çoook yazı kaldınr,
ama arkadaş ekonomıyi ayağa kaldınr mı, belli değil.
Işin "takım oyunu" olduğunu söyleyen Derviş, hakkın-
da söylenenlerden de mutlu gorunüyor. Derviş'ten ka-
muoyuna yansıyan ilk değertendirme şu oldu:
"Türkiye ile iş yapan kazanıri"
Dileriz bu demecin yorumu şu değildir:
"Türkparası pula döndü. Dolaraldı başını gidryor.
IMF'nin mektubunda yer alan ve hükümetin söz ver-
diği satışlar gerçekleştiği takdirde buradan ketepir
kunımlar alınabilir."
Neden ısrarla bakanhk?
4- Derviş'in adı önce Merkez Bankası Başkanlıgı
için geçti. Ardından bakanlık istediği haberleri geldi.
Sonuçta bakanlıkta karar kılındı. Bu tartışmalar ara-
sında farkında olarak ya da olmayarak devlet işleyi-
şi açısından son derece önemli olan kurumlann yıp-
ratıldığını görüyoruz.
Bunlann başında Merkez Bankası geliyor. önce
bütün fatura bu kurumun başındaki kişiye kesildi.
Sonra buraya düşünülen kişi, makamı tartışma ko-
nusu yaptı.
5- Söz Merkez Bankası'ndan açılmışken... Bu ku-
rumun yasası da değiştiriliyor. Yapılan hazırlığa göre,
Merkez Bankası daha bağımsız bir kurum haline ge-
teCek. Hükümet buna benzer yasal düzenlemeleri
Meclis'ten çıkardı. Elektnk Kurumu, Tetekomünikas-
yon Kurumu, Şeker Kurumu... İlk bakışta olumlu gi-
bi görünüyor. Ancak, bu kurumlann işleyiş yasasına
bakınca akla şu geliyor
Bakanlara bağîı kurumlarönce bağımsız görünüm
kazanacaklar, sonra bağımsız hareket etmeye baş-
layacaklar. Ardından da uluslararası şirketlerin güdü-
müne girecekler.
Benzer durum Merkez Bankası için olursa ne olur?
Bu kurum da uluslararası para kuruluşlannın güdü-
müne girebilir.
6- Ankara kendi derdine düşmüş, Bakanlar Kuru-
lu'nu değiştırmeden nasıl yururüz; eski programı na-
sıl yenıymış gibi gosterinz; hiçbir şey yapmadan na-
sıl çok şey yapmış gibi görünürüz, sorulanna yanıt an-
yor.
Sokağın gündemi ise zam. Baklavadan oklavaya,
eldivenden merdivene her şeye zam geliyor. Ama bu
kez durum farklı. Alım gücü azalınca, zam gücü de
azalıyor. Hükümet de piyasayı başıboş bıraktı, fiyat-
lar avare kasnak gibi sallanıyor.
7- Yazıyı kaleme aldığımız saatlerde Kemal Der-
viş'in karamamesinin Devlet Bakanı olarak hazırlan-
dığı ve Köşk'e çıkanldığı haberi geldi. Buna karşılık
günlerdir süren tartışmalann aksine, hiçbir bakanın
kellesinin verilmeyeceğı duyuruldu.
Yazıyı kara mizahla noktalayalım... Bu durumda
Derviş'in neden bakanlıkta ısrar ettiği anlaşılıyon
Başansız olursa hesap vermemek için!
ankcum@ttnetnettr
ABD ile ekonomi mesaisi
ANKARA (Cumhuri-
yet Bûrosu) - Hükümetin
dalgalı kur sistemine
geçmesiyle başlayan bü-
yük ekonomık bunalım-
dan kurtulmaya çalışan
Türkiye, bu süreçte stra-
tejik ortağı ABD ile yo-
ğun bir mesai sürdürü-
yor. Başbakan Bülent
Ecevit ve Başbakan Yar-
dımcısı Hüsamettin Öz-
k«n ile 2 gün arayla bir
araya gelen ABD Büyü-
kelçisi Robert Pear-
son'm, Washington yö-
netiminin "zor bir sûreç-
ten geçen" Türkiye'ye
desteğinin süreceğini
ilettiğı bildirildi.
Türkiye ise Özkan ara-
cılığıyla ekonomik buna-
hmdan çıkılması için ge-
rekli olan kredinin bu-
lunmasında VVashing-
ton'dan yardım istedi.
ABD'nin eski Başkam
Bill Clinton döneminde
ilişkileri stratejik ortak-
lık düzeyine çıkan Tür-
kiye ve ABD, ekonomik
bunalımın sona erdiril-
mesi için beraber hareket
ediyorlar. ABD Başkam
George W. Bush'un Baş-
bakan Ecevit'e telefon-
da, Cumhurbaşkanı Ah-
metNecdetSezer'e mek-
tupla bildirdiği destekle
paralel olarak ABD'nin
Türkiye Büyükelçisi Pe-
arson da Ecevit ve Öz-
kan'la ayn ayn bir araya
geldi.
Pearson'ın Ecevit ve
Özkan'Ia öğle yemeğin-
de bir araya gelmelerinin
yaklaşık 3 hafta önceden
verihniş bir randevu ol-
duğunu belirten kaynak-
lar, büyükelçinin Ecevit
ve Özkan'a verdiği me-
sajm, "Tûrkh-e'deki eko-
nomik dununun düzd-
mesine yönelik VVashing-
ton'da büyüyen birflgiol-
duğu ve bu konudald
ABD desteğinin sürece-
ği" yönünde olduğunu
kaydettiler. Hükümetin
ekonomik bunahmdan
çıkmak için Dünya Ban-
kası Başkan Yardımcısı
KemalDerviş'i Washing-
ton'dan Ankara'ya davet
etmesinin ABD yöneti-
miyle bir ilgisi oknadığı-
m belirten kaynaklar,
"Tûrldye'mn ûst düzey
görevierine kimi yerieşti-
receği konusunda
ABD'nin bir telkini ola-
maz. Türkfye Cumhuri-
yeti adına görev yapan
ber kimsejle çalişmz"
açıklamasuıı yaprılar.