28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
22 $UBAT 2001 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMDE DEPREM Vasat operasyonu • GAZİANTEP (Cumhuriyet) - Gaziantep'in Araban ilçesinde düzenlenen bir operasyonda, aralannda FP'li ilçe başkanı Mustafa Delioğlu, bir müftü vekili ve imamın da bulunduğu 10 kişi, şeriatçı Vasat örgûtü üyesi olduklan gerekçesiyle gözaltına alındı. Operasyonlar sırasında Yaylacık köyünde gözaltına alınan Irfan Gülmüş'ün örgütün üst düzey sorumlulanndan olduğu bildirildi. Gözaltına alınanlann bugün savcılığa çıkanlacaklan bildirildi. Rahmi Dilligil emeklioMu • ANKARA (Cumhuriyet Bfirosu) - Bursa Devlet Tiyatrosu'nda 'naylon ve sahte fatura' düzenlendiği gerekçesiyle başlatılan '1. Perde' operasyonu kapsamında tutuklanan eski Devlet Tiyatrolan Genel Müdürü Rahmi Dilligil emekliye aynldı. Dilligil 'in tutuklandıktan sonra Kültür Bakanlığı'na verdiği emeklilik dilekçesinin onaylandığı bildirildi. Aynca Dilligil ile birlikte hapse giren Bursa Devlet Tiyatrosu Müdürü Emin Gümüşkaya'nın da emeklilik başvurusu yaptığı kaydedildi. Okuyan: Bmgörü izfyorduk • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk-Iş ve SSK Sigorta Müfettişleri Derneği'nin düzenlediği 'Sosyal Güvenlikte Yeniden Yapılanma ve Kayıtdışı Istihdam Paneli', Çahşma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan ve Türk-lş Genel Başkanı Bayram MeraPin katılımı ile dün gerçekleşti. Okuyan, riişvet alırken suçüstü yakalanan Çahşma Bakanhğı Çalışma Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Bingöl'ün, gelen şikâyetler nedeniyle 3 aydır izlendiğini söyledi. Okuyan, işsizlik sigortası fonunda şimdiye kadar 500 trilyon lira biriktiğini de belirtti. Öcalan'a yeni yargdama • ATİNA(AA)- Yunanistan'da, Abdullah Öcalan'ın Nairobi'de yakalanmasından önce Yunanistan'a getirilmesiyle ilgili toplam 13 kişinin yargı önüne çıkanlacağı bildirildi. Atina haber ajansı ANA'nın haberinde, Atina Bidayet Hâkimleri Konseyi'nin 883/2001 sayıh karanyla, aralannda Öcalan ve yardımcılan olduğu belirtilen Ayfer Kaya ile Cengiz Yakar'ın da (Yaşar) bulunduğu toplam 13 kişinin, hükümetin tasvip etmediği düşmanca hareketlerle devleti silahlı çatışmaya girme noktasına getirme suçlamasıyla birinci derecede ağır ceza mahkemesine sevkedihnesinin kararlaştınldığı duyuruldu. MGK'nin acü olarak toplanmasını isteyen işadamı Sakıp Sabancı: ÜDÜNYAŞAŞIRDI SaJap Sabancı'dan suçlama Ekonomi Servisi - Sabancı Holding Yönetim Kurulu Baş- kanı Sakıp SabancL krize sade- ce kendisinın değil. dünyadakı ortaklannın şaşırdığını belirtti. Sabancı, Cumhurbaşkanı ile Başbakan'ın bir an evvel bir araya gebnesi ve MGK toplan- tısının öne çekilmesine ihtiyaç bulunduğunubıldirdi. Sabancı, MGK toplantısındaki krize sa- dece kendisinin değil, dünya- nın, ortaklannm şaşırdığını söyledi. Sabancı, "Zatenbizşa- şınlan işleri inanılmaz işleri yapmanm şampiyonu duru- mundaydık" dedi. Gelişmeleri. 'bir şok\ 'bir yangın' olarak niteleyen Saban- cı, meselelerin öncekı hükü- metler döneminde de yığılarak günümüze geldiğini ifade etti. Ekonomik programın devam etmesi gerektiğini. başka çare bulunmadığnıı vurgulayan Sa- bancı, şunlan söyledi: "Prog- ram hedefe varmabdır. Bir \a- sım da yol yürüdük. enflasyonu indirdik. ,4ma biliyoruz ki bu tren rajdan çıktL Vagonlar üst üste vıîrdu. 2 kişi arasında 65 mflyon yanıyor. Fatura anorma- lin anormali büyüyor. Diyorum ki. bir an evveL, bir saat bir da- kika evvel, bu havayı dağrtmak için yollara çıkümah." Programı gömüyorlar Türk Sanayicileri ve Işadam- lan Derneği (TÜSlAD) Yöne- tim Kurulu Başkanı Tuncay Ozilhan. "Ekonomik progra- mın alüna imza atanlar, kendi hatalanyla ekonomikprogramı gömmesinler" dedi. Özilhan, mali piyasalarda yaşanmakta olan krizin, faiz ve likidite yön- temleriyle çözühnesini istedi. Programın kur politikasından sapmanın, çok önemli miktar- larda döviz yükümlülüğü altına girmiş olan hem devleti, hem banka sistemini hem de özel sektörü içinden çıkılamayacak bir zorluluğa iteceğine dikkat çeken Ozilhan, kamu otoritele- rinin alacaklan kararlarda bu noktalara azami dikkat göster- meleri ve ekonomik programa olan güvenlerini kaybetmeme- lerinin önemini belirtti. Özil- han, bankalann açık pozisyon- lannın tolere edilmeleri gerek- tiğini vurgularken likidite zor- luğu çeken kamu bankalanna da kriz ortamında gerekli liki- ditenin sağlanmasınm zorunlu olduğunu bildirdi. Fatura emekçHere KESK Genel Başkanı Sami Evren ise "Hükümet, zirvede kendiyarattığı krizin faturasını yine emekçüere çıkarmak iste- mektedir" dedi. Evren, kasım ayındaki mali krizin, hüküme- tin tercih ettiği ekonomi poü'ti- kalannın bir sonucu olduğunu ve bu politikalann aym zaman- da geniş çapta bir yolsuzluk ekonomisini de doğurduğunu savundu. Uzmanlarda, IMF heyeti Türkiye'den aynlmadan Önce bilgi sızmış olabileceği kuşkusu Spekülasyonkaygısıiyasalarda dün yaşanan krizin ardından hükümetin, iplerini kopartan faizleri kontrol alma çabalarını değerlendiren uzmanlar, bu koşullarda piyasalardaki belirsizliğin devam edeceğini söylediler. Uluslararası ajanslar EkoDomi Servisi - Piyasalarda dün yaşanan krizin ardından hükümetin, ip- lerini kopartan faizleri kontrol alma ça- balannı değerlendiren uzmanlar, bu ko- şullarda piyasalardaki belirsizliğin de- vam edeceğini söylediler. Ekonominin masaya yatınldığı saat- lerde ortaya çıkan serbest kur politika- sına eeçıleceği iddialan akademisyen- lertarafindan şüpheyle karşılandı. Aka- demisyenler, hükümetin ekonomik is- tikrar programının en önemli ayağını oluşturan çıpa sisteminden serbest pi- yasa sistemine geçiş karanrun alınma aşamasında birtakım çevrelerin yarar- lanmış olabileceklerinden kaygı duy- duklannı belirttiler. Prof. Dr. Tfirkei Minibaş, kontrollü kurpolitikasmdan vazgeçilmesinin dö- vizler için uygulanan çıpa sisteminden vazgeçilerek kurlann dalgalanmaya bı- rakılmasının devalüasyon beklentisini Türkiye 'den kaçıyor • Dünyanın en ünJü yatınm fonlanndan Merrill Lynch'in, müşterilerine gönderdiği bir raporda, Türkiye'den sadece dün öğle saatlerine kadar 2.8 milyar dolarlık bir çıkış gerçekleştiğini bildirdiği ve borsanın mevcut düzeyinden bu ülkeden çekilinmesini önerdiği ileri sürüldü. FRANKFURT nn Türk sermaye piya- (Cumhuriyet Bürosu) - salanndan kaçmasına Türk ekonomısindeki kaotik manzara. ulusla- rarası mali piyasalarda eşine az rastlanır yankı- lara yol açtı. Cnlü bir yatınm fonunun, müş- terilerine dün"borsa he- nüz bu düzeydeyken" Türkiye'den aynlma tavsiyesinde bulunması şaşkmlıkla karşılandı. Uluslararası ajanslar, "Türk banka sistemin- de kaos" uyan ve baş- hklanyla gelişmeleri yakından izledi. Dün- yaca ünlü yatınm fonu Merrill Lynch'in, Türk borsası 7200'deyken "Bu sevrjede çıkm" önerisinde bulunduğu ve 2.8 milyar dolarlık bir çıkışın gerçekleşti- ğini duyurduğu ileri sü- rüldü. Hükümet kaçırttı Frankrurt borsası çevTesinde faaliyet gös- teren uluslararası mali uzmanlar, Cumhurbaş- kanı Ahmet Necdet Se- zerileBaşbakan BüJent Ecevit arasmda tartış- mayla su yüzüne çıkan "deviet krizi''nin piya- salan altüst ettiğine dik- kat çektiler ve büyük sermaye kaçışımn de- vam edeceğini bildirdi- ler. Sıcakparanıntahvil ve hisse senedi piyasa- lanndan çıkıp başta Eu- ro olmak üzere dövize girdiği belirtilirken "Hükümetin dün tansi- yon düşerken krizi kö- rükkmesi yannmcıla- yol aço" yorumu yapıl- dı. Bu arada uluslarara- sı büyük bir bankanın müşterilerine, borsa 7200'de iken "mevcut sevivelerde bile TLMen ayrrima tavsiyesinde" bulunduğu öğrenildi. Sarsılan güven Dövize kaçışı isteyen TC Merkez Banka- sı'nm faizleri yüzde 4000'lere kadar yukan çekmesine rağmen ya- bancı yahnmcılar "sı- cak paralannr Türk pi- yasalanndan çekmeyi sürdürdü. Fitch şirketi. Türkiye 'nin kredi no- tunda bir değişiklik ya- pılmayacağını bildir- mesine rağmen gün içinde "Türldye'ninya- tmmcüarm sarsılan gü- veninionarmasıgerekti- ğuıe" dikkat çekti. CottareUi Türkiye'den aynldı Ankara'dald temaslannı tamamlayan EVfF Türkiye Masası Şefî Carlo CottareUi Türkiye'den avnkü. THY'ye ah uçakla Ankara'dan tstanbul'a gelen Cottarelli, Atafürk Havalünanı VTP Salonu'nda gazetecUerin ekonomik konulara ilişkin sorulannı yamtsız bırakırken futbol ile ilgili konusmayı tercih etti Franknırt üzerinden YVashington'a gideceği öğrenflen Cottarelli, Ekonomik Ist3crar Programı'nın 6. gözden gecirilnıesi görüşmeleri için 11 Şubat'ta Ankara'ya gelmişti. (Fotoğraf: AA) Standard and Poor's, Ziraat Bankasınm notunu düsurdu Hükümetin geleceği şüpheli Ekonomi Servisi - Dünyanın önde gelen kredi derecelendirme kuruluşlanndan Stan- dard and Poor's, Türki- ye'nin kredi notunu olumsuz eğilimle izle- meye aldı. Moodys ise Türkiye'nin B1 olan dö- viz kredi notunu değiş- tirmezken görünümünü pozitiften durağana çe- virdi. Türkiye'nin Ku- rumdan yapüan açıkla- mada, hükümetin gele- ceğinin şüpheli oJduğu belirtilerek kredi notu- nun izlemeye ahnması- na gerekçe olarak IMF tarafindan desteklenen ekonomikprogramın ve hükümetin geleceği ko- nusunda nsklenn artma- sı gösterildi. Bu arada Standard and Poor's, Ziraat Ban- kası'nın B artı olanuzun vadeli notunu B'ye, kı- sa vadeli döviz notunu B'den C'ye düşürdü. Aynca kuruluş, Turk- celf, Vestel, Ziraat Ban- kası, Eximbank, Iş Ban- kası, Doğuş Holding, Garanti Bankası, Os- manlı Bankası ve Kör- fezbank'ın uzun ve kısa vadeli notlannı olumsuz egilimle izlemeye aldı. Kredi kuruluşundan ya- pılan açıklamada, ban- kalann notlannm, Tür- kiye'nin ülke notunun izleme sonrasmda ke- sinlik kazanacağı kay- dedildi. Kuruluş gecelik parapiyasalannda borç- lanmada güçlük çeken Ziraat Bankası ve Halk Bankası'nin pozisyon- larmm aynca incelene- ceğini behrtti beraberinde getirdiğine işaret etti. Mi- nibaş, Türkiye'de mali piyasalann şef- faf olmadığını, bu yüzden kriz dönem- lerinde gerekli verilere sahip olunma- dığından paketlerde bu tür 'sakat' du- rumlar olacağını ifade etti. 'Belll sınırlarda dalgalanmalı1 "Hfikûmet ile IMF arasmda gerçek- leşen görüşmelerde kunı serbest bırak- ma karan ahndıysa, bun- dan bir kısım çevrelerin haberi ounamasını umu- ¥00101" diyen Minibaş, kurlann ancak sınırlar da- hilınde dalgalanmasına izin verihnesi gerektiğini belirtti. Hükümetin, IMF'ye verdiği taahhütler çerçe- vesinde, kontrollü kur po- litikasmdan haziran aym- da vazgeçileceğini. ancak böyle bir karar almakla bunu erkene ahnış oldu- ğunu ifade eden Minibaş, "Hükümet, 2-3 ay sonra yapacağı eylemi şimdi yapmış oldu. Ancak dövi- zin belli arahklar dahüın- de hareket etmesine izin verilmeİL Yoksa piyasalar altüstohır" diye konuştu. Devalüasyon ku$kusu Dr. Tekin Algeyik ise, mevcut ekonomik prog- ramın en önemli ayağı olan kontrollü kur politi- kasının rafa kaldınlması ile en az yüzde 20-25'ler oranında devalüasyon ge- lebileceğini ifade etti. Al- geyik, Merkez Bankası ve hükümetin krizde de- valüasyona direndiği için faizlerin yükseldiğine dikkat çekti. Prof. Dr. OsmanAltuğ ise, fıyat istikran gözeti- lerek gelir dağıhmında adalet sağlamanın müm- kün olmadığını, serbest piyasa ekonomisinde fi- yatlar üzerine baskı uy- gulamanın başuıdan beri yanhş olduğunu vurgula- dı.Değişken bir kur siste- mine geçilmiş ohnası ile hükümetin yumuşak bir devalüasyon yaratmaya çalıştığmı ifade etti. Ters karar Dr. Öztm Akgüç de, Merkez Bankası 'nın kur pohtikasuıdan vazgeçme- sinin programın gidişatı için alınan ters bir karar olduğunu söyledi. Akgüç, bu durumun ekonomik programın if- lası anlamma geldiğini, Merkez Bankası'nm pi- yasalara yüklü miktarda Türk Lirası vermemesi halinde sert bir devalüas- yon yaşanmayacağını kaydetti. ARAYIŞ TOKTAMŞ ATEŞ Jepgisi, DGM ve Ermeni Araştırmaları Abidin Özgünay, ilginç bir insandır. Yıllarca ön- ce, gene bir yayıncılık çalışması nedeniyle tanış- mıştık. Zaman zaman bir dergi çıkartır, bizler ya- zanz ve sonra bir şeyler olur ve yollarımız aynlır. Sonra gene iyi bir vesile ile karşılaşırız... Sağlıkla ilgili çok ciddi sorunlan olmasına karşın savaşımın- dan asla vazgeçmez. Bir süre önce değerli arkadaşım Sadık Göksu gelerek özgünay'ın dergisini yeniden çıkartmaya karar verdiğini söyledi. Çok sevindim elbette. Da- ha sonra bu yeni derginin adının "Kızıldeli" oldu- ğu bildirildi. Ve ben de bir şeyler yazarak bu yeni dergiye katkıda bulunmaya çabaladım. Sonunda "Kızıldeli" aylık inanç, kültür ve siya- set dergisi olarak Şubat 2(X)1 'de gün ışığına çık- tı. Tüm yazariannın adını tek tek vurgulamak isti- yorumama CahitTanyol, Demirtaş Ceyhun, Ni- yazi Öktem, Seyfî Oktay, Mehmet Yaman, Mahzuni Şerif, Cemal Şener, Lütfi Kaleli vb. isimleriyle, iyi bir çıkış yapılmıştı. Her şey iyi ve güzeldi ama, birkaç gün sonra Is- tanbul 4 No'lu DGM Başkanlığı'nın karanyla der- ginin toplatıldığını öğrendim. Mahkeme dergide yayımlanan çeşitli yazılarda suç unsuru bulmuş- tu. Bunlar arasında bence_en ilginci, değerli mes- lektaşım Prof. Dr. Niyazi Öktem'in kaleme aldığı "Siyasal Islamın Yükselişinın Kültürel Etkileri'baş- lıklı yazıda suç unsuru bulmalanydı. Fakat daha da ilginç bir husus vardı ki; o da Nurettin Topçu'nun "Tslamı Sömüren Siyaset" başlıklı yazısında da suç unsuru görmeleriydi. Rahmetli Topçu'nun bundan yıllarca ve yıllarca önce yayımlanan ve hiçbir savcının suç unsuru bulmadığı yazısında 2001 yılında bir suç unsuru görmelerini nasıl açıklayabileceğimizi bilemiyo- rum. Bu yazıyı yayımlayan Sadık Göksu'nun de- yimi ile "... Gerçek bir filozof olarak, bağnazlığa, zahiriliğe, şekilciliğe, kısaca egemen Sünniliğe şiddetle karşı olan..." Nurettin Topçu'nun yazısın- da suç unsuru bulabilmek için gerçekten çok il- ginç bir hukuk anlayışının olması gerekiyor. Kızıldeli'nin toplatıldığını öğrendiğim zaman, "Acaba egemen güç böyle bir Islamiyet yoru- mundan rahatsız olduğu için gözdağı mı verdin- yor" diye de düşündüm. Ve inanın bir karar vere- medim. Ama her ne olursa olsun, günümüz Türkiye- si'nde banş ve kardeşliği ön plana çıkartmaya ça- balayan bir derginin toplatılması ve sanık iskem- lesine oturtulmasını düşündürücü ve üzücü bulu- yorum. Bu konunun kısa bir süre içinde, bizleri de tatmin edecek bir biçimde sonuçlandınlacağına inanmak istiyorum. •** Fransa Pariamentosu'nun Ermenilere 1915'te birsoykınm uyguladığımızı kabul eden saçmaya- sayı kabulünden sonra, bu meseleye yeniden tak- tım. Zaten ASALA terörü sürerken de bu konuda epey kalem oynatmış ve özellikle (konuyla doğru- dan ilişkisi olmayan) derslerimde bile bu işin aslı- nı astannı, öğrencilerimize anlatmaya çalışmıştım. Zira uluslararası ilişkiler konusunda eğitim gö- ren gençlerimiz, dünya ile ilişk/ye girdikleri an, on- lara yönelen başlıca sorular; "Ermeni soykınmı", "Kıbns sorunu"ve "siyasal Islam" oluyor. Ve ma- alesef biz bu konularda gençlerimizi yeterince bil- gilendirmiyoruz. Hele PKK'nin saçma sapan iddi- alannı çürütme konusunda hiçbir şey yapmıyoruz. Ancak bu işler, "Şehitler ölmez, vatan bölün- mez..." gibisinden duygusal sloganlarla çözüm- lenmiyor. İşin "doğrusunu" gösteren çalışmalar yapmak ve bunlan tanıtmak zorundayız. Geçenlerde Ankara Ticaret Odası'nın yayımla- dığı "Asılsız Ermeni İddialan ve Ermenilerin Türk- lere Yaptıklan Mezalim" başlıklı bir kitap aldım. O- da Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Sinan Ay- gün'ün mektubunda da "Elinizdeki kitap olay ve belgeleriyle tarihe ışık tutan titiz bir çalışmanın ürünü olup, Ingilizce baskılan tüm Avrupa ülkele- ri medyasına, pahamentolanna ve Amerika Birie- şik Devletleh'nin eşdeğer kurumlanna göndehle- cektir" denmektedir. Gene aynı mektupta, bu çalışmayı Fransa Par- iamentosu'nun saçma karanndan önce hazırla- maya çabaladıklannı ve biraz geciktiklerini okuyo- ruz. Bence sonuç pek farklı olmazdı. Zaman zaman dite getiriyorum. Çok fazla itip ka- kıyortar bizi. Hiç hak etmediğimiz şeyleri yaşatma- ya çabalıyoriar. Ve işin doğrusunu ne kadar anlat- maya çabalarsak çabalayalım, laf dinletemiyoruz. Fakat bu işin başka yolu da yok. Bıkmadan, usanmadan anlatacağız, anlatacağız ve anlata- caöız... Onümüzdeki günlerde konuya değgin birkaç yazımı daha okuyacaksınız. Serbest kur politikası Turgut ÖzaTla gündeme geldi Ekonomi Servisi- Dün yaşanan ekonomik krizin en sıcak saatlerinde kulislerde hükümetin serbest kur uygulamasına geçeceği iddia edildi. 80'li yıllarda Turgut Özal ile birlikte Türkiye'nin gündemine oturan para politikasmda "Serbest Kur Rejimir satışı. kamuya açık olmayan dövizin piyasalarda serbestçe dolarumım sağlamıştı. Hükümetin kur ve para politikalannı uygulamaya koyduğu 9Aralıkl999'daise dövizin serbest dolarumından vazgeçilerek döviz kurlan Merkez Bankası'nm belirleyeceği sabit kur sistemine geçildi. Serbest kur politikası ise tam rekabet koşullan altındaki piyasalarda yabancı paralann ulusal para birimi karşısmda fiyatmm arz ve talep koşullan altında belirlenmesi anlamma geliyor. Böylece döviz kurlannm da hükümet tarafindan serbestçe oluşturulmasına izin verilıyor. Serbest kur sisteminde yabancı paralar piyasada herhangi bir mal gibi serbestçe alınıp satılıyor, fiyatlar ise arz ve talep tekniğine göre belirleniyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle