28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
22 ŞUBAT 2001 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA E K O N O M I D E KJvLZ / ekonomi./cumhuriyet.com.tr 13 Bankalar arası gecelik faizler yüzde 7500'lere sıçrarken borsa yüzde 18 düşüşle kapandı Pî> asalar tepetaklakEkonomi Servisi - Para ve sermaye piyasalannda hafta başında devletin zirvesinde yaşanan siyasi gerilimle başlayan ekonomik kriz dün Merkez Bankası'nın Türk Lirası sıkışıklığına giren piyasalara fonlama yapmamasıyla tırmanışa geçti. Faiz piyasalannda bankalararası gecelik işlemlerin yüzde 7500'lere sıçraması borsada yüzde 18.1 l'lik sert düşüşe neden oldu. lstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda bileşik enkdeks dün 7 bin 180puandan kapandı. Hisse senetlerinin büyük bölümü taban fîyatlanna inerken krizin başladığı günden beri hisse senetlerindeki ortalama değer kaybı yüzde 29.39'a ulaştı. Merkez Bankası'nın bankalardan alınan döviz karşıhğında Türk Lirası vermesine karşın repo ihalesi açmaması da faiz Repoda tarihi rekor İMKB REPO % HAZİNE BONOSU 21.03.2001 Vadeli 229 10.00 12.00 14.00 15.00 15.30 16.00 12.00 13.00 13.30 15.00 15.30 16.00 11.00 11.30 12.00 14.00 15.30 16.00 • Merkez Bankası'nın bankalardan alınan döviz karşılığında Türk Lirası vermesine karşın repo ihalesi açmaması da faiz piyasalannın ateşini yükseltti. • Krizin başladığı pazartesi gününden beri Istanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda hisse senetlerindeki ortalama kayıp yüzde 29.39'a ulaştı. piyasalannın ateşini yükseltti. Hazıne'nin önceki gün ihaleye çıktığı 1 ay vadeli bonolarda faizler ise yüzde 219'lara sıçradı. Uzmanlar, Türk Lirası'na talebin artıp repo ve bankalararası gecelik faizlerin yüksek seyrettıği ortamda, bankalann önceki krizlerde olduğu gibi yeniden dövize yöneldiklerini belirtiyorlar. Bankalann Merkez Bankası'ndan dün aldıklan döviz tutan 3 milyar dolar oldu. Bankalann yeniden döviz alımına kaymasında ise Hazine'nin 3.9 katrilyonluk geri ödemesi nedeniyle paralannı alan yabancılann döviz alunma yönelmelerinin etkili olduğu ifade ediliyor. Öte yandan sıcak paranın diken üzerinde oturduğuna dikkat çeken uzmanlar, faizlerdeki tırmanışın önüne geçilmesi gerektiğini, aksi halde yabancı yatınmcının piyasalardan hızla çekilebileceğine dikkat çekiyorlar. Hükümetin gerek yerli gerekse yabancı yatınmcının güvenini kaybettiğini belirten uzmanlar, yetkililerin piyasalardaki panik ortamını yatıştıncı açıklamalar getirmelerine ihtiyaç duyduğunu kaydedıyorlar. Borsada rekor iniş Borsada dün yüzde 18.11 ile tarihinin en büyük düşüşünü yaşarken piyasalarda "Yiğıt depremi" diye geçen bır önceki en büyük düşüş, 11 Kasım 1998'de yaşanmıştı. Işadamı Korkmaz Yiğit'in, dönemin Başbakanı Mesut Yıbnaz, Devlet Bakanı Güneş Taner veişadamı Kamuran Çörtük hakkında ağır ithamlar içeren kasetlerinin televizyonda yayımlanmasının ardından, endeks senetlerinin günlük kaybı yüzde 14.92'ye ulaşmıştı. TURKİYE, IMF İLE YAKINDAN İZLEME PROGRAMI YURUTTUGU SON 14 AYDA 3 KRtZ YAŞADI 'Para'siyasettenyakasını hırtaramadı YAVUZBARLAS Hükümetin kur ve para politikasını uygu- lamaya koyduğu ve IMF ile yakından izle- me programını başlat- üğı9Arahkl999'dan beri ekonomi siyasi çekişmelerin esiri ol- maktan kurtulamadı. Her siyasi krizin ar- dından enflasyonla mücadele programı uygulayan Türkiye ekonomisi ciddi ha- sarlar aldı. Anayasa cteğişikliği 5NİSANKRİZİ 25Martl994 MB'nin TL sıkışıklığında- ki piyasalan fonlamaması ge- celik faızlen yüzde 1200'lere sıçrattı. Borsada bir günde ka- yıp ise yüzde 8 oldu. Geçen yılın mart aymda Cumhurbaş- kanlığı süresinı düzenleyen anayasa değişikliğinin Meclis'ten geçmeme- si para piyasalannı altüst ederken borsada da şok düşüşler yaşandı. Yaşanan siyasi krizin borsa yatı- nmcısma bir günlük faturası ise bor- sadaki yüzde 8'lik kayıptı. Faizlerin yükselmesiyle patlak veren her kriz yatınmcıda devalüasyon endişesini • Özellikle kamu bankalan vadeli hesaplannı bozmak isteyenleri geri çevirdi. Bazı bankalann yatınmcılanna uyguladıklan gecelik repo oranlan ise Akbank'ta yüzde 127, Alternatifbank'ta yüzde 130, Dışbank'ta yüzde 83, Esbank'ta yüzde 480, Iş Bankasf nda yüzde 180, Pamukbank, TEB, Yapı Kredi Bankası'nda yüzde lOOoranında gerçekleşti. LİKİDİTE KRİZİ 2Arahk2000 Kasım sonunda banka ope- rasyonlanyla çalkalanan pi- yasada TL sıkışıklığı ile gece- lik faizler 2000'lere tırman- dırdı. Borsada kayıp yüzde 9. SEZER-ECEVİT 21Şubat2001 Devletin zırvesindeki gerili- min para piyasalanna yansı- ması gecelik faızleri yüzde 7500'lük rekor seviyelere çı- kardı. Borsa yüzde 18 düştü. de berabennde getirdi. Bir yandan da reel sektör faiz krizinin etkisini üze- rinden atamadı. Her ekonomik buna- lımın ardından ise IMF'ten gelecek malı destek beklendi. Kasım krlzl 2 Arahk 2000'de bankalann yıl so- nu döviz açıklannı kapatma telaşıy- la Türk Lirası piyasalannda yaşanan sıkışıklık yüksek faiz krizıni de bera- bennde getirdi. Gecelik faizlerin 2000 seviyelerine tırmanmasıyla baş- layan kriz, reel sektörde hızmet veren birçok firmayı da iflasın eşiğine sü- rükledi. Borsadaki yüzde 9'luk kayıp ise bileşik endeksı 7 bin 329 seviye- lerine düşürürken birçok şirket de pi- yasa değerlerinin altına indi. Şirket- lerin hızla değer yitir- mesi yatınmcının ya- nında sektörlere de ağır faturalar ödettı. Sezer-Ecevtt krlzl 19 Şubat 2001'de ise MGK toplantılannda Cumhurbaşkanı Ab- met Necdet Sezer ile Başbakan Büknt Ece- vit arasındaki tartışma- nın etkısi para ve ser- maye piyasalannı al- tüst etti. Siyasi kriz ye- rini faiz krizine bıraka- rak gecelik faizler yüz- de 3000'lere fırlarken borsada yüzde 15'Iik kayıp, endeksi 8 bin 683 puana düşürdü. Merkez Bankası'nın yurtdışı pi- yasalardan mali destek almaması nedeniyle faiz piyasalanndaki yük- sek seyrin önüne geçilemedi. Yaşanan krizin bir günlük fatura- sı ise Hazine'ye yüklenen 55.4 tril- yonluk ek maliyetle ölçülürken re- el sektör üzerindeki etkisi henüz or- taya çıkmadı. PROE YELDAN Trogram istihrarsızlık enjekteetti' • Prof. Dr. Erinç Yeldan, Merkez Bankası'nın yurtdışından gelen parayı iceriye fonlamaktan başka bir şey yapamayan 'muhasebe kuruluşuna' indirgendiğini" kaydetti. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Bilkent Oniversitesi Ekonomi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Erinç Yddan, Türkiye ekonomisinin şu anda bütün dışsal şoklara son derece açık, savunmasız olduğunu, her türlü istikrarsızhğa ve krize gebe olduğunu belirtti. "Bu program Türkiye ekonomisine istikrarsıziık enjekte etmiştir" diyen Yeldan, ekonomide vadenin daha da kısalacağı, bununla birlikte belirsizliğin artacağı uyansında bulundu. Siyasi kararsızhklann her zaman olabileceğıni, ancak Türkiye'debutür belirsızliklerin bire bır ekonomik bunalıma dönüştüğüne dikkat çeken Yeldan, "Çünkü program istikrarsız''dedı. 'Denetieme şart" Prof. Dr. Yeldan, öncelikle bankacıhk kesiminin denetlenmesi ve dış sermaye giriş çıkışlannın denetim altına ahnması gerektiğini bildirdi. Merkez Bankası'nın para yaratamadığmı, döviz kuru değıştiremediğini, faizlere müdahale edemediğini ammsatan Yeldan, programla Merkez Bankası'nın yurtdışından gelen parayı içeriye fonlamaktan başka bir şey yapamayan "muhasebe kuruluşuna, Para Kunıiu'na indirgendiğmi" kaydetti. Yeldan, bunahmlar sırasında Merkez Bankası'nın rezerv kaybından söz edildiğini, ancak bu paranın zaten üretimle sağlanmamış, bize ait olmayan bir para olduğunu vurgulayarak "Bu döviz dışandan borçlanılmış, uiuslararası Onans kapitafin tercihlerine göre Türldye'ye sermaye giriş çüaşı yaşanabfliyor r dedi. Isîanbul'dakiçöküş, Rnsya ve Bnezilya'yısarstı Bu kez dominoyuIMKByarattı Ekonomi Servisi-Türkiye'de pat- lak veren yeni mali krizle dün Istan- bul Menkul Kıymetler Borsası'nın yüzde 18'lik rekor düşüş yaşaması. Rusya ve Brezilya borsalannda da gerilemeye neden oldu. Gehşmekte olan ülke borsala- n kategonsinde Türkiye'ye ben- zer eğılimleriyle değerlendırilen Moskova Borsası, dış borsalar- daki gelişmelerin etkisiyle yüz- de 7.87'lik keskin bir düşüş ya- şadı. Moskova Borsası'ndaki düşüşte en önemli etken olarak yabancı yatınmcılann İMKB'ye paralel olarak hızla satışa geç- mesi gösterildi. Brezilya'da da diğer etkenlerin yanı sıra Türkiye'de yaşanan mali dalgalanmalardan etkile- nen yatınmcılar Sao Paulo Bor- sası'nda satışa geçtiler. Uluslarara- sı borsa uzmanlan, Türkiye'de ya- şananlann gehşmekte olan ülkeler- de yatınm yapanlan tedirgin ettiğı- ni belirtıyorlar. Yatınmcı repoya koştuEkonomi Servisi - Yüzde 30'larda seyreden günlük faiz oranlannın yüz- de yüzlerin üzerine çıkması üzerine tasarruf sahipleri bankalara akın ettı. Döviz büfelerinde de yoğun döviz alış ve satışlan gerçekleşti. Öte yandan, günlük faizlerin aşın tırmanması nedeniyle kamu bankala- n vadeli hesaplannı bozmadı. Bu uy- gulama günlük yüksek faizden yarar- lanmak isteyen mevduat sahipleri ta- rafindan tepkiyle karşılandı. Özellikle Ziraat Bankası, Vakıflar I - Bankası, Halk Bankası, Emlak Ban- kası gıbı devlet bankalan, vadeli mevduatlannı bozmak ısteyenlerin isteklenni yerine getinnedi. Vadesi dolan mevduatlar da "paranın ban- kada kahnası koşuhı"ıle bozuldu. Vadelennı bozdunnak isteyenlerle banka yetkılileri arasmda tartışmalar çıktı. Geçen kasım krizinde sadece Halk Bankası buna benzer biçimde vadeli hesaplan bozmamış, ancak di- ğer devlet bankalan böyle bir tutum izlememişti. Devletbankalan, mevcut krizin da- ha da büyümemesi ıçin böyle bir yön- tem izlediklerini belirtirken, bu yanıt vadelerini bozdurmak isteyen vatan- daşlan doyurmadı. Bazı bankalann yatınmcılanna uy- guladıklan gecelik repo oranlan ise Akbank'ta yüzde 127, Alternatif- bank'ta yüzde 130, Dışbank'ta yüz- de 83, Esbank'ta yüzde 480, Iş Ban- kası'nda yüzde 180, Pamukbank, TEB, Yapı Kredi Bankası'nda yüzde 100 oranında gerçekleşti. ŞUKRAN SONER Baş Ağrısı Bahane Dünyaya egemen ABD'de başkanlık seçimi sonu- cu birayı aşan birsüredealınabildi. Yeni başkanı, mil- yonlarca değil, yüzlerce oy farkı ancak belirieyebil- di. Iktidan partiler de olmak üzere tümden değiştire- cek yüzlerce oyun elle sayılıp bir o yana bir bu yana kayma olduğu günlerde, yargı kararlannın birbiri ile çelişttği aşamada, Amerikalılar kendi kendileri ile eğ- lendiler. Bilgisayarteknolojisınde geldikleri düzeyle, büyük Amerikalı olmakla övünürterken elle oy saymak nok- tasına gelmek zorunda kalmalanyla alay ettiler. En kü- çük değişimlere, gerçek ekonomik verilere çok du- yarlı ABD borsalan, hem başkan hem de iktidar par- tisi değişimindeki bu aylarsüren belirsizlik, gidipgel- melerden hemen hemen hiç etkilenmedi. Olacak iş mi? Ekonomik istikrar adına toplum ola- rak ödediğimiz o kadar ağır bedeller, zirvede birtar- tışmanın, birkaç saat bile süımeyen bir "Hükümet is- tifa eder mi?" belirsizliği ile uçup gidebiliyor. Başla- dığımız noktanın çok gerisinde bir yertere düşüyo- ruz. IMF'nin en yetkili temsilcileri bir rastlantı Türki- ye'deydiler, olayın içine düştüler. Her şey olup bittik- ten sonra da bir şey söyleyemeden çekıp gittiler. Dı- şardan para kuruluşlan uzmanlarının, Türkiye'deki siyasi istıkrarsızlık, belirsizlik nedeniyle yatınm yapa- bilecekleri uyardıklannı öğrenıyoruz. Destek mestek de yok. Oysa biz bize dikte edilen reçeteleri, toplu- mumuza en ağır bedelleri ödeterek eksiksiz uygula- mayaçalışmamış mıydık? O ne sihirli reçetedirki, bir- kaç saatlik bir zirvedeki tartışmaya dayanamıyor, is- tikrar programı çöküvenyor. Dünya finans güçlerinin örgütlerinin azgelişmiş ül- kelere, elbette ki kendı çıkartan doğrultusunda da- yattıklan reçetelerin, ne kadar ekonomik istikrar ge- tirdiğini sorgulamaya yanaşmayan çevreler için zir- vedeki kavga ne güzel bahane... "Ekonomik istikrarprogramı hükümetin karariılığı ile doğnıdan bağlantılı olduğundan, hükümeti sar- san zirvedeki kavga paniğe yol açtı. Borsa çöktü. Fa- izler fıriadı. Her şey birbirine eklenerek sistemi çök- türdü..." Sonrası daha da kolay... Pazartesi sabahına ait rakkamlan veri alarak bir gün sonrasına rastlayan kamunun en büyük borçlanması ile de bağlantılı, gi- ren çıkan hesabından, paranın girdiği her alandaki büyük kayıplan, bızım kesemizden bir günde, birkaç günde, beliı ki devamı gelecek ile birkaç ayda gide- cekleri bulursunuz. Rakamlar, daha doğrusu kayıp- lanmız gerçekten çok ürkütücü. Siyasi sonuçlara bakıyoruz. Herkes yerli yerinde. Bırakınız hükümet, iktidar değişikliğini, bakanlar bi- le yerli yerinde. Ustelık koro halinde istikrar progra- mından dönülmeyeceği de açıklanıyor. Teknokratla- nn almast gereken karariar, önlemler de zamanında, eksiksiz yapılıyor. İstikrar programı, sistem nasıl olu- yor da böyle çöküyor? Daha bir densiz davranabilenler. Daha doğrusu Devlet Denetleme Kurulu'nun kamu bankalannı de- netiminin sonuçlanndan korkusu, kuyruk acılan olan- lar, sistemin birkaç saatte çökmesi ile paniğe kapı- lan kitlelenn öfkesini Cumhurbaşkanı'na, en azından zirvedeki kavgaya yöneltmeye çalışıyorlar. Borsa nastl çöktü? Faizler birkaç saatte nasıl öy- le tırmandı? Bir gün sonraki kamunun büyük borç- lanmasında, faizler beklenenin çok üstüne nasıl çık- tı?.. Devlet Denetleme Kurulu'nun çalıştınlması, ban- ka yolsuzluklan, vurgunlannın hesabının sorulmaya çalışılması ile, ekonomik istikrar programı arasmda nasıl bır ılışkı olabılır ki?.. Satıraralannda gerçekten rakamlan belırleyen ne- denler de elbette geçıyor. Birkaç saatte dış kaynak- lı paralann hızla çekilmış olduğu ve çökuşun odağı- nı oluşturduğu anlaşılıyor. Aynı şekılde bir gün son- raki kamu borçlanmasında dışardan alıcı gelmiyor, içerdeki banka alıcılan da faızleri yükseltiyor. Bir kere de birileri çöküşlere yol açan hareketlerin kaynaklan ile ilgili döküm araştırmasına girseler? Kut- sal sermayenin, şirketlerinin oyunlannın kaynağını, odağını araştırsalar. Örneğın hızla para çekip çöküş- te öncülük yapan yabancı kaynaklar hakkında bir fikrimiz var mı? Bıyıklı yabanctlar olarak bilinen bızim- kilerin payı ne kadar? Çok önemli çünkü, son krizde bahane Cumhur- başkanı-Başbakan tartışması. Oysa kasım çöküşü- nün böyle bir bahanesi bile yoktu. Gerçekten para- nın kuralı, masum bir korku ve panik kaçışı mı? Hiç inandıncı değıl. Bir gün sonraki kamu borçlanmasın- da faızleri yükseltme oyunu çok daha büyük bir ola- sılık değil mi? Dini imanı olmayan paranın kuralına göre, şöyle bir uzaktan bakarsak, altı çizılmesi gereken başka şey- ler de van Ister kayrtlı, isterse kayıtsız ekonomide, ister ak, is- ter kara para kaynaklan olsun, uzun yıllar üretım ağır- lıklı değil, rantla, en çok da kamu borçlanmalanndan, yüksek faizle paradan para kazandılar. En büyük ya- tınm kapasiteli holdinglerin bile temel kaynaklan üre- tim değil, paranın getinsi olmadı mı? İstikrar progra- mı, yatınmtan, tüketimi keserek enflasyonu düşürme- yi öngören IMF'nin katı reçetesi, paradan faizle, rant- la kazanma kapılannı kapatınca, bir yıl kadar da fa- izden kazanmayan paranın piyasaya girmesi, tüke- tici kredilen ile falan canlandınlan iç tüketim ve üre- tim artışı iie idare edildi. Cumhurbaşkanı ile Başbakan'ın tartışmasından önce zaten en büyük sermaye bile ayağa kalkma- mış mıydı? Sistem tıkanmamış, her yerden birden kençji sorunlan için yükselen çığlıklar gelmemiş miy- di? Üretimin, yatınmın nerede ise yasaklandığı, so- nuç olarak geriye gittiği, buna rağmen eldeki stok- lan olsun satabilmek üzere etiket fiyatlannın kim bi- lir kaç kez daha daha aşağı çekildigi bir zaman dili- minde, devletin çaresiz, sil baştan eskisinden daha beter yükselmiş faızlerle borçlanmak zorunda bıra- kılması, kimlere yaradı dersınız?.. Sözün özü kitleler, emeğı ile geçinenler ödedikle- ri bedeller ile elleri böğürlennde kaldılar. Birileri yine bir yerlerden vurdular... jyi yatınm, güvenü yatınml Hazine Bonosu alın, kârlı çıkın. %78 % 113.31* f c w * ™ * *• AKBA^'K Hazine Bonosu 21 03»' 2? 05 01 20 06 0! 11 05 01 2» 9f l!« 140 %n %n •V.7Î % !45 55 \ («7 40 S.956! KENTBANK Bankalardan ilanlı kâr satışı Ekonomi Servisi - Hazine'nin 1 aylık bono ıhalesıne, toplam 1 katnlyon 770 trilyon liralık teklif veren bankalar, dün devlete yüksek faiz oranlanyla verdikleri borcu ikincil piyasalarda karşılamak için gazelere ilan vererek satışa sundular. Bankalar ise yatınmcıdan gelen en yoğun talebin 21 Mart 2001 vadeli Hazine bonolannda olduğunu belirtiyorlar. Kentbank 1 aylık bonoya yüzde 145.5'lik faiz uygularken Akbank yüzde 113 oranında faiz uyguluyor
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle