17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9 OCAK 2001 SALJ CUMHURİYET SAYFA EKONOMI / [email protected] 13 Sanayi üpetimi yiizde 10.5arttı • ANKARA (ANKA) - Sanayi üretimi kasım ayında. önceki yılın aynı ayına göre yüzde 10 5 artış gösterdi. DÎE'den yapılan açıklamaya göre, kasım ayındaana sektörler itibanyla madencilikte yüzde 1.5; elektrik, gaz ve su sektöründe yüzde 1.8 artış olurken imalat sanayiindeki artış yüzde 12'ye ulaştı. Kasımda imalat sanayii alt sektörlerinden taşıtlarda yüzde 50.5, dığer ulaşım araçlannda yüzde 623.3 üretim artışı oldu. FtSKOBİRÜK'in özerkleşmesi • GtRESUN(AA)- FlSKOBtRLlK Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Durusu, özerkleşme yasası çıkmadan önce findığın sorunlannın çözülmesini ve özerkleşme ıle ilgiii altyapının hazırlanmasmı istedi. Durusu, "Özerkleşme tam anlamıyla hayata geçirildiğı takdirde kurumu çok büyük sorunlar bekliyor" dedi. Maliye'den fatura uyamsı • KONYA (AA) - Konya Defterdan Sebahattin Parmakerli, bazı kişilerin komisyon karşılığı yanıltıcı belge niteliğinde olan fatura, perakende satış ve kasa fışi sattıklannın tespit edildiğini bildirdi. Parmakerli, "Sahte ve yanıltıcı belge kullanılması, belgelerde tahrifat yapılması ya da diğer suretlerde doğan farkm, verginin fazla hesaplanmasına neden olması halinde bu vergi ilgililerden cezalı olarak geri alınacaktır" dedi. Ziraat mühendisi açlık sınırında • ANKARA (ANKA) - Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Gürol Ergin, kamuda çalışan ziraat mühendislerinin açlık sınınnda çahştığını, genel müdürlenn şoförlerinden bile daha az maaş aldığını belirterek adaletli ücret sistemi istedi. Ergin, mühendislerin niteliksiz emek ölçüsünde bile değerlendirilmediğini vurguladı Doların yükselişi dış borcu azaim • ANKARA (ANKA) - 2000 yılında dolann, özellikle Euro ile mark gibi Euro sistemine bağlı paralar karşısında değer kazanımı, dış ticarette Türkiye'nin aleyhine bir sonuç doğururken dış borçlar cephesinde ise lehine işledi. Yılın ilk dokuz ayında dolann diğer dövizler karşısında güçlenmesi, Türkiye'nin dış borç stokunun 5 milyar 751 milyon dolar daha düşük çıkmasmı sağladı. KOBhere Yunan • SELANtK(AA)- Selanik'te yerleşik Yunanlı sanayici ve işadamlan örgütleri, Türkiye'deki küçük ve orta ölçekli işletmelere (KOBl) hızmet verecek bir danışmanlık kurumu oluşturulması için AB'ye başvurdular. Yunanlı işadamlan, söz konusu danışmanlık kurumunun 4 yıl boyunca hizmet vermesi gerektiğini vurguladıklan önerilerinde, bu girişim çerçevesınde 4 ilde 'iş enformasyon merkezi' kunılmasınm öngörüldüğünü açıkladılar. Eski Adalet Bakanı Öztek, iflas yasasının 'af' kapsamına alınmasını değerlendirdi Banka batırıııaya yeni teş\îkEkonomi Servisi - lcra İflas Kanunu'nun (IÎK) 331, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 508 ve 510. maddelerinin Şartlı Salıverme Yasası kapsamına sokulması, bankalann kredi ve haciz alacaklannı tahsil et- mesini engelleyecek. Borçtan kaçmak için isim değiştiren ya da tesislerini devreden firma sahiplerinin 3 yıla kadar hapis cezasına çarptınlmasını öngören lcra İflas Kanunu'nun 331. mad- desinin af kapsamına alınma- sı, kamu bankalan ve fondaki bankalann af nedeni ile tahsi- li olanaksız olan ve 5 milyar dolara ulaşan alacaklannın • Borçtan kaçmak için isim değiştiren ya da tesislerini devreden firma sahiplerinin 3 yıla kadar hapis cezasına çarptınlmasını öngören lcra iflas Kanunu'nun 331. maddesinin af kapsamında olduğu belirtildi. Bu durum, kamu bankalan ve fondaki bankalann af nedeni ile tahsili olanaksız olan ve 5 milyar dolara ulaşan alacaklannın akıbetinin ne olacağını düşündürüyor. akıbetinin ne olacağını düşün- dürüyor. lcra İflas Kanunu'nun 331. maddesinin af kapsamına gir- mesiyle de pek çok bankanın dosyası kapanma durumuna girecek. HayaB borçtar Böylece bankalar da sırf bu muvazaalı mal kaçırmalar, ha- yali ve kaydi borç yaratmalar yüzünden alacaklanmn üzeri- ne bir bardak soguk su içmek zorunda kalacaklar. Emniyeti suüstimal suçuna ilişkin olan TCK'nin 508. maddesinin 'inancı kötüye kullanmak' olduğunu ifade eden eski Adalet Bakanı Prof. Dr. SeJçuk Öztek, "Burada banka yöneticileri, bankalan- na ah para, diğer senetkrya da krymetfi evrak ûzerinde işle- dikteri usulsüz fiillerde o ta- rihlerde geçerti olan Bankalar Kanunu'na göre cezalandırü- nuşür. Bir banka yöneticisinin kredi sınırlannı aşarak usul- sfizce diğer kişiler lehine yap- öğı kredi islemleri, Bankalar Kanunu veya kanun hükmün- de kararnameyiihlal eden suç- lardamhr. Ancak bu yönetid- ler eğer bu fîiH kendikrine ve- ya başkalanna menfaat sağla- 'nda 362 trifyon lira birikti • 1 Haziran-31 Arahk arasındaki dönemde, SSK tarafından işçi ve işverenlerden tahsil edilerek Fon'a aktanlan primler 238 trilyon 569.3 milyar lira olarak gerçekleşti. Fon varlıklannın çeşitli yatınm araçlannda değerlendirilmesi yoluyla bu dönemde 28 trilyon 148.5 milyar lirahk faiz geliri elde edüdi. ANKARA (ANKA) - Işsizlik Sigortası uygulaması kapsamında, 1 Haziran'dan itibaren prim tahsilatma başlayan Işsizlik Sigortası Fonu'nda 2000 sonu itibanyla net 362 trilyon 127.4 milyar lira birikti. Fon Yönetim Kurulu tarafmdan yapı- lan yazılı açıklamada, Fon'un 7 ayldc fa- aliyet sonuçlan hakkında bilgı verildi. Bunagöre. 1 Haziran-31 Aralık arasında- ki dönemde, SSK tarafından işçi ve işve- renlerden tahsil edilerek Fon'a aktanlan primler 238 trilyon 569.3 milyar lira ola- rak gerçekleşti. Bu sûrede Fon'a, haziran-ekim döne- mine ilişkin prim girişi oldu. Anılan ye- di aylık dönemde Hazine tarafından ak- tanlan devlet katkısı olarak da 95 trilyon 412.7 milyar lira gelir sağlandı. Fon varlıklannın çeşitli yatınm araçla- nnda değerlendirilmesi yoluyla anılan dönemde 28 trilyon 148.5 milyar lıralık faiz geliri elde edıldi. Böylece Fon'un toplam geliri 362 trih/on 130.5 milyar li- raya ulaştı. 31 Arahk itibariyle Fon var- lığının yüzde 30'u repo, yüzde 31'i mev- duat, yüzde 39'u devlet iç borçlanma se- netlerinde yatınma yönlendirildi. Bu dönemde Fon'dan çeşitli gereksi- nimler için 3.1 milyar liralık bir harcama gerçeklestirildi. Fon'un anılan dönemde- ki net geliri 362 trilyon 127.4 milyar lira olarak gerçekleşti. Fon'un ana kâynağını ışsizlik sigorta- sı primleri ile devlet katkısı oluşturuyor. lşverenler her ay SSK primine esas ka- zanç üzerinden yüzde 3, sigortalılar da yüzde 2 oranında işsizlik primi ödüyor. Uygulama kapsamında ilgiii ayın primi SSK tarafmdan tahsil edilerek ertesi ayın 15'ine kadar Fon'a aktanlıyor. SSK'nin ilgiii ay içinde Fon'a aktardı- ğı işçi ve işveren paylan toplamının beş- te 2'si de devlet katkısı olarak Hazine ta- rafmdan Fon'a ödeniyor. tlk ödeme 2002 şubahnda îşsizlik ödeneği, net asgari ücreti geç- memek üzere, sigortaknın son dört aylük SSK primine esas ortalama net kazancı- nın yüzde 50'si düzeyinde olacak. Son 120 günü kesintisiz olmak üzere son üç yıl içinde 20 ay sigortalı çalışmış ve adına işsizlik sigortası primi yatınlmış olan işsizlere 6 ay, 30 ay sigortah çalış- mış olanlara 8 ay, 36 ay çalışmış işsizle- re 10 ay işsizlik ödeneği bağlanacak. Buna göre uygulama kapsamında ilk işsizlik ödemeleri, 2002 yıhnın şubat ayında başlayabilecek. îşsizlik Sigortası Fonu Yönetim Kuru- lu, işçi, işveren ve devlet temsilcilerinden oluşuyor. mak üzere ve ödenmeyeceğini bilerek bn tür işlemlere gnişe- cek otuıiarsa o zaman onlann eylemi 'emniyeti suüstimal' suçunuteşkUetmişohır" dıye konuştu. Öztek, alacaklısını zarara sokmak kastıyla malvarlığım eksilten borçlulann 3 yıla ka- dar cezasım öngören lcra îflas Kanunu'nun 331. maddesine ilişkin olarak da, bu suçun oluşabilmesi için bankanın haciz yoluyla takibe başlama- smdan sonra veya önceki iki yıl içinde borçlunun alacaklı- sını zarara sokmak kaydıyla mallanm tamamen veya kıs- men malvarhğmdan kaçınnış olması gerektigini ifade etti. Öztek, böyle bir durumda banka yöneticilerinin malvar- lıklannı gerçek değerinin çok altmda bir fiyatla elden çıkar- mış olması ya da danışıklı bir işlem ile başkasına devretmiş olması veya borcu olmadığı halde borcu varmış gibi başka kimselere öncelik tanıması gi- bi fiillerin gerektiğim belirtti. AlacaktahsiK Bu maddenin, bankalann alacaklannı tahsil etmelerine doğrudan doğruya imkân ve- ren bir madde olmadığını, ala- caklannı dolaylı bir şekilde tahsil etmelerine imkân verdi- ğini söyleyen eski Adalet Ba- kanı Prof. Dr. Selçuk Öztek, "böyle bir eylem yapıp alacak- hsını zarara sokmak kaydıyla marvarhğını eksüttiği tehdidi fle karşılaşan bir borçlu, bor- cunu yerine getirmek için mahkûm olurum endişesiyle telaşa kapüacak. Devrettiği malîan şu veya bu şekilde pa- raya çevirip alacakhsına öde- mek yoluna gjdecektir" dedi. Dünyanın en küçükboyutlu fotoğmfmakinesi NEW YORK (AA) - Japon Toshiba fir- ması, dünyanuı en küçük, en güçlü ve bu özelhkleri gözönüne alındığında en ucuz dijital fotoğraf makınesini piyasaya sürdü. Las Vegas Tüketici Elektronik Show Fuan'nda tanıtılan yenı fotoğraf makine- si sadece 280 gram ağırhğında. 3.3 mega- piksel gücünde olan fotoğraf makınesinin fiyatı 599 dolar. Bu niteliklere sahip diğer fotoğraf makineleri pıyasada. genellikle 900 dolann ûzerinde fiyatlarla sahhyor. PDR-M65 olarak adlandınlan fotoğraf makinesi hem Wmdows hem de Apple Macintosh sistemleriyle çalışıyor ve USB bağlantısıyla çektıği filmleri büyük bir hızla bilgisayara yükleyebiliyor. Makineyle birlikte gelen özel resim programı, usta fotoğrafçılann yanı sıra amatör fotoğrafçılann da kolaylıkla kul- lanabileceği özellikleri beraberinde geti- riyor. Toshiba'nın 5 flaş modu bulunan yeni fotoğraf makinesi, JPEG formatın- da 2048x1536 piksel çözünürlüğünde film kaydedebiliyor. Makinenin 38 mm'lik objektifı bulunuyor. Las Vegas'ta düzenlenen yeni yûzyıhn ilk elektronik fuannda ürünler çeşitli gösteriler eşliğinde sunuldu. (Fotoğraf: AP) Yüzyıhn ürünleri elektronikfuannda Fuarda son teknoloji ürünleri sergDeniyor. CHICAGO (AA) - ABD'nin Las Ve- gas kentinde devam eden "Dûnya Elektronik Fuan"nda yeni yüzyıhn en yeni ürünleri sergileniyor. Yeni yüzyılda, cihazlarda yassı ve düz ekranlar gündeme gelirken televiz- yon cihazlan. bilgisayar, DVD ve mü- zik cihazlanyla iç içe kaynaşarak tek bir cihaz halüıi almaya başladı. Cebe sı- ğan-kablosuz intemet cihazlannm ya- nı sıra cep telefonu ile interneti bir ara- ya getiren mini bilgisayarlar da yeni yüzyıhn gereksinimi olarak yüksek tek- noloji pazannda tanıtıldı. Fuarda sergi- lenen ürünler içinde en fazla ilgi çeken ürünlerden biri de hırsıza aman verme- yen minik bir cihaz oldu. Cihaz, küçük bir merkezi kumanda ile yüze yakın eş- yayı hırsızdan koruyor. Bu arada ciha- zı geliştiren MRSI firması yöneticile- rinin, gelecekte, depremi haber verebi- lecek bir cihazı piyasaya çıkarmayı um- duklannı belirtmeleri de bir dığer önemli gelişme oldu. Dünyanın ilk onaylanmış şahsi koles- terol ölçme aleti de Elektronik Fu- an'nda tanıtılan ve ilgi çeken bir başka ürün oldu. Kolesterolü 5 dakika gibi kı- sa bir süre içinde ölçen alet, ABD'de gı- da ve ilaç güvenliğinden sorumlu FDA tarafından onaylanmış bulunuyor. Lifes Triam firmasının ürünü, ABD'de 129 dolardan satışa çıkanldı. Devter Vesterin peşinde Elektronik Fuan'nda dünyanın dev elektronik şirketleri, Vestel ile işbirliği yapmak için yanşıyor. Fuann ikinci gü- nü Vestel'e kayıt yapan ve TV konu- sunda işbirliği teklif eden firmalar ara- sında IBM ve Quantum da yer alırken Vestel'in "Internet Terminairnı AB- D'de pazarlamak için de birçok firma başvuruda bulundu. Dünya Elektronik Fuan'nın ikinci gününde Vestel, LCD televizyon modeli ile fuarda bir yenilik daha sunarak elektronik dünyasının il- gisini ûzerinde topladı. Vestel Ürün Müdürû Hakan Kutiu, Vestel'in, yüksek teknolojinin çağdaş ürünlerini sunan bir firma olarak artık kendisini tüm dünyaya kabul ettirme yoluna girdiğini belirterek "Bugün Av- rupa, TV piyasasının yüzde 25'ini eün- de tırtan VesteL dünya pazannda da gi- derek daha fazla söz sahibi olacakür" diye konuştu. . .,. Türk Telekom'un GSM şebekesinin ismi için Türk bayrağındaki 'ay' sembol olarak seçildi CEPTURK olmadı, AY-CELCde karar kılındı ANKARA (ANKA) - Türk Telekom, GSM şirketi için Türk bayrağında yer alan ay- yıldızh simgeden gelen "ay" ile cep telefonu faaliyetini ni- teleyen "ceü" sözcüklerinin il- ginç bir karmasından oluşan AY-CELL adını tescil ettirme karan aldı. Türk Telekom Yönetim Ku- rulu, geçen cuma günü yaptığı toplantıda, Türkiye'nin dör- düncü cep telefonu şirketinin adını, sermaye yapısını ve or- taklannı belirledi. Telekom Yönetim Kurulu, daha önce şirket adı olarak öne çıkan CEPTURK için Sanayi ve Ti- caret Bakanlığı'nın, Türk adı- nın ya da tamlamasının kulla- nılabihnesi için Bakanlar Ku- rulu'nun izninin gerektigini belirtmesi üzerine AY-CELL adı ûzerinde anlaşma sağladı. Türk bayrağında yer alan ay- yıldızlı simgeden gelen "ay" ile Ingilizce "hücre" anlamına gelen ve hücresel mobil telefo- nu niteleyen "cefl" sözcükle- rinin bir araya gelmesinden oluşuyor. Ay sözcüğünün, MHP'nin ve Islamm simgesi Vergikonseyi çahşmaya başhyor ANKARA (ANKA)- Vergi konusunda ka- mu ve özel kesim işbirliği sağlamak amacıy- la oluşturulan Vergi Konseyi çalışmalanna başlıyor. Maliye Bakanlığı. kamu kurum ve kuruluş- lan, üniversıteler ileçeşitli meslek ve sektör- leri temsil eden 21 uzmandan oluşan konse- yin ilk toplantısını 24 Ocak'ta yapacağını açıkladı. Konseyin, toplumun değîşik kesim- lerince üretilen çözüm önerilerinin yetkili makamlara ulaşması, kayıt dışı kesimle mü- cadelede daha fazla etkinlik sağlanması, ya- salann vergi mükelleflerince anlaşılabilir hale getmhnesine çalışılacağı bildirildi. olduğuna da dikkat çekilirken, AY-CELL adının bu yönüyle ideolojik bir yüklemeye konu olduğu eleştirileri yöneltiliyor. 0565 arama koduyla hizmet vermesi beklenen ve 20 milyar dolar sermaye ile kurulması öngörülen şirketin, Ulaştırma Bakanlığı ile GSM 1800 lisans devir sözleşmesinin imzalan- masının ardından sermayesini arttu^cağı belirtildi. 5 ortaklı olarak kurulacak şirketin devir sözleşmesinin, bu ay içinde ya da en geç şubat ayının başında imzalanacağı belirtiliyor. İŞÇİINİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Büyük ve Küçük Oyunlar Ankara'da ekonominin, özelleştirme ihalelerinin göbeğinde, yetkin (!) bir yıldız gazetecimiz konuşu- yor. "Uzun zamandan beri duyuyorduk. Biliyorduk, ama söylenti ötesine geçmedıği için açıklayamı- yorduk" diye, kendi gazeteciliği için mazeret belk- tiyor. Konu enerji ihalelerindeki yolsuzluklar. Askerlerin üzerine gitmesi ile kapatılamayan, operasyona, bir bakan, yüksek düzeyde bürokratların gözaltına alın- masına yol açan kirii çamaşıriar. Satır arasında el- bette sonradan vazgeçilen nükleer santral ihalesi de geçiyor. Hani ihaleden vazgeçildikten sonra Me- sut Yılmaz'ın ihaleye katılanlara bir tazminat öde- mesinden söz ettiği, "Yapılmamış ihalenin ne taz- minatı? Yoksa verUmiş rüşvetlerin karşılığı mı" diye sorguladtğımızda, ne tekzip ne de bir açıklama gel- meyen büyük oyunlann döndüğü konular, peşpeşe skandallar olarak patlak veriyor. izleyemiyoruz, hepsi birbırine kanştığı için boyut- lannı algılayamıyor, ne olup bıttığını tam anlayama- dığımız ya da çok fazlasına birden tanıklık etmek- ten adam gibi tepki bile duyamıyoruz. Şaşkınlığımız- dan yararlanılarak birileri bir şeyleri bizlere yine pek güzel yutturuyor... Örneğin televizyonlan ve gazeteJeri, batan banka operasyonu sorumluluğundan uzak (bağımsız)(!) tut- mak üzere Dinç Bilgin uzaklaşmıştı. Ciner ve Ka- ramehmet gruplan gelmişti. Sürpriz bir açıklama ile (eve dönüş) gerçekleşti. Bu gidiş gelişler banka ope- rasyonu ûzerinde, batık kredilerde nasıl sonuçlar doğuruyor? Biz isterseniz oyun içinde oyunun döndüğü bu bü- yük oyunlan anlayamadan izlerken hiç değilse ne olup bittiğini anladığımız, ancak yok saydığımız ki- mi küçük oyunlara bir kez daha göz atalım. Büyük oyunlar döne döne bedeli ile bize vururken küçük oyunlar dolambaçsız sıradan insanların yaşamlan- nı yıkıyor... İHafta sonu Deniz Nakliyat TAŞ mağdurlan olarak bir grup gazeteye geldiler. Yaş ortalamaları 35-40. Yıllardır bir iş ve ücret sahibi olarak kurulu düzenle- ri, evleri, okuyan çocuklan var. Bildiğiniz üzere De- niz NaMiyat özelleştirildi. Kapsam dışı personel baş- ka kamu kuruluşlanna yerleştirildi. Kapsam içinde kalanlardan 1150 civannda Türkiye'ye dağılmış ça- lışan yeni özel işveren grubu tarafından bir bir işten atıldılar. Tabii tazminatlan, iş kaybı tazminatlan ka- mudan, Özelleştirme Idaresi aracıhğı ile ödendi. Ara- dan aylargeçti, paralar tükendi. Hiçbiri hiçbiryerde iş bulamadı. O yaşlarda, ancak o işte uzmanlaşmış insanlara kim iş verir ki? Biri "Bilsem evlenir, çoluk çocuğa kanşır mıy- dım", diğeri "6u yaştan sonra ben hangi yerde, hangi ücretle iş bulabilihm ki" diye dövünüyor. Alan- lanna göre eğitimli, belirli kültür, yaşam düzeyinde insanlar, aileleri ıle birlikte, kelimenin tam anlamı ile açıkta, sokaktalar. Ne olacak, ne yapacaklar? Yıllarca işsiz, ailesi içinde var olmaya çalışan in- sanlann durumlanndan çok daha farklı, daha ürkü- tücü bir durum bu. Ücrete göre ayarlanmış bir aile yaşamının çöküşü; kiralan ödeyememe, eşyalan bir bir satma, çocuklan okullanndan çıkarma zcrunda kalınması anlamında sonuçlan var. Bu duruma dü- şürülmüş insanlann çaresizliği, öfkesi anlatılır gibi değil. Toplumsal sonuçlannı duşünmek bile istemi- yorum. Deniz Nakliyat TAŞ mağdurlan, kamuda yatay ge- çişle kendılerine bir iş verilmesi için başvurmadık, çalmadık kapı bırakmamışlar. Şimdi ortak direniş için Türkiye'nin her yanında örgütleniyoriar. Petrol Ofisi (POAŞ) işyerinden atılan 1200 işçi Pet- rol-lş Sendikası'nda örgütlü olarak aynı şeyler baş- lanna geldiğinde anımsarsanız hemen büyük tepki verdiler. Direnişleri hükümeti rahatsız etti. Atılanlar- dan emeklilik ha! kını kazanmamış olanlann en azın- dan başka ışyerlerine yerleştırilmeleri için hükümet sözü verildi. Hatta ilgiii bakan gaza gelerek bir de bu konuda çıkacak bir yasa tasanşından söz etti. Petrol-lş Başkanı Mustafa Öztaşkın'a gelişme- yi sordum. Bal gibi atlatılmışlar. Özelleştirme yasa- sına göre işten atılamayacak sakat statüsünde ça- lıştınlanlar bile işten atılmış. Yine yasalara göre iş gü- venceleri garantili sendika yöneticileri, ışyen temsil- cileri, kim varsa atılmışlar. Tıpkı Deniz Nakliyat uy- gulamasında yaşandığı üzere sözleşmeli, kapsam dışı çalıştınlanlar, kamuda başka işyerlerine nakle- dilmişler. iş yasası kapsamında, sendıkalı çalışanlar işten çıkanlmışlar. Sanki özel cezalandırılmışlar. Son günlerin bir sıcak uygulaması da özelleştir- me sırasını bekleyen Vakıflar Bankası'nda. Işletme- yi özelleştirmede daha cazip kılmak üzere, kayyıma teslim edilmiş sendikanın yönetim kademeleri da- hil, emeklilik yaşı gelmiş herkes işten atılıyor. Gerek- çe elbette ekonomik, tasarruf. Akan sular duruyor. fnsanın, emeğin değerinin sıfıriandığı, tek ölçünün para olduğu bir düzende, bankalann gerçekten ne- lerden zarar ettiği bile sorgulanmıyor. Vurgunlar yok sayılıp bedel banka çalışanlanna ödetiliyor. BankaJar zaten işçi çıkarmak üzere sıraya girmiş bulunuyoriar. Yıllann bankacılan, bellı bir ücret dü- zeyine gelmiş, uzmanlaşmış, aile yaşamını uyaria- mış insanlar, binlerce, on binlercesi birden işsiz kal- dığında ne olur? Banka soyan, en unlu büyük işa- damlan, holdingler, suç ortaklan bürokratlar, siyaset- çiler aldıklannı geri verecek değiller ya. Ancak ope- rasyonlarçerçevesindeki sınırlı soruşturmalardışın- da, siz bankalann içlerini boşaltanlardan verdikleri zarariann karşılanmasını istemek gibi bir hesap sor- maya tanık oldunuz mu? sukransonerm yahoo.com Ihracatta ülke hedeflemesi başanlı ANKARA (ANKA)- 2000 yılında izlenen kur politikasımn da etkisiy- le ihracatta genel olarak kan kaybı yaşanırken, ülke hedeflemesi uygu- laması kapsamında "he- def pazar" olarak seçi- len ülkelerin önemli bir bölümüne ihracat artışı kaydedildı. 2000 yıh için belirle- nen hedef ülkelerin ba- şmda gelen ABD'ye yö- nelik ihracat, yılın ilk on ayında önceki yılın eş dönemine göre yüzde 22.9 artarak 2 milvar 518.8 milyon dolara ulaştı. Türkiye'nin top- lam ihracatı içinde ABD'nin 1999'un ilk on ayında yüzde 9.4 olan payı, 2000 yılının aynı dönemınde yüzde 11.4"e çıktı. Hedef pa- zarlardan biri olarak se- çilen Kuzey Amerika bölgesindeki bir diğer ülke olan Kanada'ya yapılan ihracat da yüz- de 18.8 artarak 145.9 milyon dolara yükseldi. Ihracatta hedef pazar- iardan binni de BDT ül- kelerı oluşturuyordu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle