18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 8OCAK2001 PAZARTESİ 8 HABERLERİN DEVAMI Istanbul PB 13 Sinop B 13 Adana B 17 Edirne B 13 Samsun B 13 Mersir» B 16 Kocaeli PB 14 Trabzon Çanakkale PB 15 Gıresun Izmir B 17 Ânkara J3 1J2 Pıyarbakır B 10 J3 12 Şanlıurfa B 13 B 6 Mardin B 10 Manisa B 15 Eskişehir B 5 Siirt B 10 Aydın Denizli _B T7 Konya B 6 Hakkâıi B B 15 Sıvas B 6 Van Zonguldak B 12 Antalya B 19 Kars Yurdun kuzeybatı ke- sımlerı parçalı bulutlu. ötekı yerter az buluilu geçecek Marmara ıle yurıJun ıç ve doğu ke- sımtennde sabah saat- lennde yoğun olmak üzeressgoruteceH Ha- va stoaklığında onemlı bır değişıkUk olmaya- cak. Rüzgâr kuzeybatı kestmlerde guney ve batı, otekı yertefde değı- şık yönlerden esecek DIS MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y PB Y B B B B B 3 4 5 8 7 7 7 6 Münih B 8 Zürih Berlin Budapeşte Madrid Vıyana Belgrad Sofya Roma Atina B Y B Y PB PB Y PB 8 9 10 5 15 8 15 17 Y 4 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Trflis Kahire PB B PB B PB B B B 3 7 -10 5 8 3 7 20 B 13 0Aç.k ' bulutlu Bulutlu ^ Çok bulutlu ' Yağmurtu Sulu kar , GokgürüttûB r 'Bülent olan ismimi değiştireceğim' I Baştarafı 1. Sayfada porun sunumu için Ere- sin Taksim Otel'de düzen- lenen toplantıya polis izin vermeyince toplantı, ÎHD Istanbul Şubesi'nde ger- çekleştirildi. "HayataKa- srt Operasyonu" adıyla hazırlanan raporda, 19 Aralık'ta 20 cezaevinde gerçekleştirilen operas- yonda 20 kişinin ateşli si- lahla, 9 kişinin yanma so- nucu, 1 kişinin de gaz ze- hirlenmesi sonucuhayatı- nı kaybettiğibelirtildi. Iki askerin yaşamım yitirdi- ği, 6 askerin yaralandığı operasyonda 237 tutuklu ve hükümlünün yaralan- dığı, protesto eylemleri sırasında 2 bin 145 kişi- nin gözaltına alındığı kaydedildi. Istanbul DevletGüven- lik Mahkemesi'nin bası- na"sansür" karanna dık- kat çekilen raporda, sekız kişiye copla tecavüz edil- diği iddiasıyla Kocaeh Cumhunyet Savcıhğı'na verilen suç duyurulan yer aldı. İHD îstanbul Şubesi Başkanı Eren Keskin, avukatların operasyondan sonra müvekkilleriyle yaptığı görûşmelerde, müvekkillerinin operas- yon sırasında kullanılan beyaz bir tozun yakıcı et- kisinden söz ettiğını an- lattı. Ailelerinin getırdık- leri eşyalann alınmadığı- nı ve tutuklu ve hükümlü- lerin ihtiyaçlannı kantın- denkarşılamalan istendi- ğine dikkat Çeken Keskin, "F tipi eezaevleri şimdi de ticarethaneye dönüştürü- Hiyor" diye konuştu. Avukat Mihriban Kır- dök, sevkler sırasında ve Kandıra F Tipi Ceza- evi'nde müvekkillerine "srvü ya da asker giysfli, bakınılı, parfüm kokulu, dûzgün aksanlı Idşiler" tarafından ışkence edildi- ğini öne sûrdü. Kandıra Cezaevi'nde 8 tutuklu ve hükümlüye copla tecavüz edildiği iddiasıyla suç du- yurusunda bulundugunu anlatan avukat Kırdök, "Nöbetçi olan Kandıra Cezaevi Savcısı'ndan mü- vekkillerime yapılan iş- kencenin übbi tespiti için adli üp kurumuna sevld- ni istedim. Ancak savcı, bunu yapmadı" dedi. Ümraniye Cezaevi'nde ölen Alp Ata Akçayüz'ûn kardeşi Bülent Akçayüz, ağabeyinden günlerce ha- ber alamadıklannı, so- nunda adli tıp morgunda cesedini bulduklannı an- lattj. Bülent Akçayüz şöyle konuştu: "Ağabeyim yardım ve yatakhktan yargdanıyor- du. Vani belki de tahliye olacaktı. Ölüm orucu ön- cesi tarnşmalar yapıhrkeo ölüm orucuna 20 arkada- şjyla muhakfet etmiş. Ölüm orucuna zorlanma- dL 'Üzerlerinde baskı var' iddialanna karşıhk bir baskı görmedL Babam emekli sava. Biz Atatürkçû sosyalist bir aileyiz. Babam adımı 1973'te Bülent Ecevit'e hayranlığından dolayı 'Bü- lent' koymuş. Ben artık ağabeyim ve diğerlerinin ölümünden sorumlubiriy- le aynı adı taşrmak isteme- diğim için hemen mahke- meye başvurup adımı de- ğiştireceğBU." Ev tipi cezaevinîn son günleri ÖZCAN ÖZGÜR MUĞLA - Af Yasa- sı'nvn yürürlüğe girme- siyle cezaevleri önemlı ölçüde boşalırken Türki- yc'nin en küçük cezaevi olan Datça Cezaevi, ka- panmakla karşı karşıya kaldı. Bugünlerde F tipi ceza- evleri tartışılıyor. F tipin- den önce E tipi cezaevle- ri vardı. Datça'da ise "ev tipi". Türkiye'nin 2 odalı en küçük cezaevi yıllar önce Başbakan Bülent Ecevit'i de bir günlüğüne ağırlamıştı. 1980 yıhnda 12 Eylül askeri darbesi ile partiler kapatıhrken yöneticileri gözetime alınmış ve dö- nemin CHP Genel Başka- nı Bülent Ecevit'e de 10 günlük ceza için u kendi cezaeviniziseçin" denmiş ve o da Datça Cezaevi'ni seçmişti. Ecevjt Datça Ceza- evi'ne geldığinde ardın- dan yeni bir talimat gel- miş ve 10 günlük cezası- m Datça Cezaevi'nde de- ğıl, Datça Aktur'da göze- tim altında tamamlamıştı. Datça Cumhuriyet Sav- cısı Kerim Tosun. son af- labirlikte bu 2 odah ceza- evinin bir daha açılma- mak üzere kapatılabilece- ğini söyledi. Savcı Tosun, şehir merkezindeki ceza- eviyle ılgılı "Burada top- lam 8 kişilik 2 odabulunu- yor. Me\cudumuz ise şu anda 7. Bunlardan biri ta- rihi eser kaçakçtsL, aftan yararlamyor. Orman suç- lulan da Muğla'ya gide- cek ve cezaevi boşalacak. Sanıyorum bundansonra burası kapanır" dedi. Afla birlikte Dalaman Tanm Açık Cezaevi 'nin akıbeti de gündeme geldi. 3 bin 600 dönüm arazi üzerinde kurulu olan ce- zaevinde 8 dönüm naren- ciye bahçesi ıle 1800 dö- nüm buğday, pamuk, mı- srr gibi ekim yapılan ta- nm arazisi bulunuyor. Arazinin kalan bölümün- de hayvancılık yapılıyor. Cezası bitmeye az kalan mahkûmlann çahştınldı- ğı bu cezaevinde şu anda ekilmiş durumda 700 dö- nüm buğday, 180 dönüm hayvan beslenmesinde kullanılan yonca, ağıllar- da 1400 baş koyun, besi damında 87' büyükbaş hayvan, kümeslerde 10 bin tavuk bulunuyor. Kâğrthane'de polise sflahlı saldırı: 1 yaralı tstanbul Haber Servisi - Kâğıthane"de devriye gö- revi yapan bir polis aracı- na dün akşam kar maske- li 2 kişi tarafından silahlı saldmda bulunuldu. Sal- dında bir polis memuru ayağından yaralanırken emniyet güçlen saldırgan- lann yakalanması için bölgede geniş çaplı ope- rasyon başlattı. llArahk2000'deGazi- osmanpasa'da Çevik Kuv- vet otobüsünün taranma- sı,3Ocak2001'dedeŞiş- li Ilçe Emniyet Müdürlü- ğü'ne intihar saldınsında bulunulmasının ardmdan dün de saat 19.30 sırala- nnda Caglayan Gürsel Mahallesi Alaybeyi So- kak'tan Erzincan Soka- ğı'na seyreden Kâğıthane flçe Emniyet Müdürlüğü ekip otosuna kar maskeli 2 kişi tarafından çapraz ateş açıldı. Araçta bulu- nan 4 polis memurundan Yalçm ZoroğuDan bacağı- .na ısabet eden kurşunla hafif şekilde yaralandı. Saldırganlar olay yerin- den yaya olarak kaçarken Zoroğullan da arkadaşla- n tarafından SSK Okmey- danı Hastanesi'ne kaldın- larak tedavi altına alındı. Tutııhııayaıı sözLerin simgesi • Baştarafı 1. Sayfada motosiklet için 2, otomobil için 10, minibüs için 15, kamyon ve otobüs için 50, 3-7 akslı treyler için 150 lira olarakbelMenmişti. Bu ra- kamlar 1990'da motosiklet için 2500, otomo- bil ve minibüs için 5 bin, otobüs ve kamyon için 20 bin ve treyler için de 100 bin liraya yük- seltildi. Son yapılan zamla ise motosikletlerin 500 bin lira olan geçiş ücreti 750 bine, otomobil ve minibüslerin 1 milyon lira olan geçiş ücre- ti 1.5 milyona, otobüsve kamyonlann 1.5 mil- yon lira olan geçiş ücreti 2 miryona, 3-7 aks- b treylerlerin geçiş ücretleri de 8 milyon lira- dan 10 milyon liraya çıkanldı. Böylece kuru- luşundan bu yana geçiş ücretleri motosiklet— ler için 375 bin, otomobiller için 150 bin, mi- nibüsler için 100 bin, kamyon ve otobüsler için 40 bin, treylerler için de yaklaşık 66 bin kat artmış oldu. Karayollan 17. Bölge Müdürlüğü'nün, 1973-2001 yülan arasında her ikı köprüden geçiş yapan araç istatistiklenne bakıldığında da, 1973 yüındahizmete girenBoğaziçi Köp- rüsü'nü o yıl 1 milyon 642 bin araç kullanır- ken bu rakam 1980'de 27 milyon 794 bin, 1987'de ise 48 milyon 291 bin olarak gerçek- leşti. Bu yıl da dahil olmak üzere köprüyü kullanan toplam 434 milyon 897 bin 719 araç sürücüsü, gişelere 362 milyon 791 bin 945 dolar gelir bırakö. Istanbul Boğazı' nı karayo- luyla geçmek için inşa edüen ikinci köprü olan Fatih Sultan Mehmet Köprüsü, 1988 yıhnda hizmete girdi. Butarihten itibaren Boğazıçi ve Fatih Sultan Mehmet (FSM) köprülerinden manuel geçiş yapan araç sayılan ve elde edi- len gelirler şöyle: 2000yıhrakanüan 2000 yılında her iki Boğaz köprüsünü, oto- matik geçiş sistemi de (OGS) dahil olmak üzere toplam 119 milyon 163 bin 328 araç kullandı. Geçen yıl 53 milyon 616 bin 932'si Boğaziçi Köprüsü'nden, 50 milyon 516 bin 280'i de Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nden olmak üzere toplam 104 milyon 133 bin 212 araç manuel geçiş yaparak devletin kasasına 59 trilyon 469 milyar 983 milyon (92 milyon 717 bin 822 dolar) üra gelir bıraktı. 30 Haziran 1999'da Boğaziçi Köprüsü'nde 1 milyon 988 bin 978, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nde de 832 bin 234 araç OGS'den yararlandı. OGS'li sürücüler, her iki köprüye toplam 1 trilyon 459 milyar 116 milyon lira (dönemin kuruyla yaklaşık 2 milyon 846 bin dolar) ödedüer. 2000 yılında ise kaçaklar da dahil Boğaziçi Köprüsü'nden 8 milyon 13 bin 96, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nden de 7 milyon 17 bin 20 araç geçti. Bu gişeler- den ise toplam 6 trih/on 619 milyar 145 bin lira (yaklaşık 9 milyon 880 bin dolar) gelirel- de edildi. Tüm bu veriler kapsamında, 1973 'ten 2000 yılı sonu itibanyla, Boğaziçi Köprüsü'nü (OGS dahil) 1 milyar 191 milyon 239 bin 843, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nü de 437 mil- yon 234 bin 376 araç olmak üzere toplam 1 milyar 628 milyon 474 bin 219 araç kullandı. Yaklaşık 500 milyon dolara mal olan her iki köprüden, yapüışlanndan bugüne kadar geçen araç sahipleri, gişelere toplam 1 milyar 409 milyon 261 bin 144 dolar geür bıraktı. ' Cezaevleri kâbus gibf OZANYAyMAN İZMİR- "Hayata Dönüş" adı verilen ceza- evi operasyonu surasında Aydın E Tipi Ceza- evi'nde bulunan, daha sonra Sincan F Tipi Cezaevi'ne sevk edilen ve ardmdan da Şart- la tahliye yasasından yararlanarak tahliye edi- len Akın Demirci, çok acı olsa da F tipi ceza- evlenne karşı ölüm orucundan başka bir ça- re olmadığını savunuyor. Terör örgütüne yardım ve yataklık suçuyla 3 yıl 9 ay hapis cezası alan Demirci, şartla tah- liye yasasından yararlanarak bugün özgürlü- ğüne kavuşanlar arasında. Yaşadığı günleri "kâbus" olarak nitelendiriyor. F tipi cezaevi gerçeğini kısa süreh de olsa yaşadığmı belir- terek "Bu cezaevleri yaşanacak yerier değiL Manöğj, insanı yok etme üzerine. Çok aa a- n u öföm oruçlandoğruydu. Şartlatahliyeya- saa çıkmasaydı ben deötümorucuna yatacâk- tun" diyor. Demirci'nin karakol, mahkeme ve cezaevi süreci 14 Aralık 1996 tarihinde ilk kez göz al- tuıa alınmasıyla başlıyor. 5 ay Bergama Ce- zaevi'nde kaldıktan sonra ilk çıktığı mahke- mede beraat ediyor. Ardmdan 8 ay sonra Kıb- ns'a askerliğini yapmaya gidiyor. 20 Ağus- tos 1999 tarihinde askerden terhis olan Demirci, "Ercan Havaalanı'ndan uçağa bin- dim. Teskeremi almıştım, evime dönüyonım. tzmir'deinerinmezakhlar ve Buca Cezaevi'ne götürdüler" dedi. Buca'da kaldığı günlerde yoğun eylemler yaşanması üzerine ailesinin uğraşlanyla 9 Kasım 1999 günü Aydın E Tipi Cezaevi'ne geliyor. Ardından 19 Aralık'ta operasyonu yaşıyor. Aydın'dan Sincan F Tipi Cezaevi'ne büyük bir kuşkuyla getirildiklerini söylüyor. Demirci, "Aydın'da yaşadıklanmdan sonra her seye kuşkuyla bakma\ a başladım. Acaba şimdi ne olacak sorusuyla Sincan'a gelmis- tim" diyor. Sincan'da sabah ve akşam olmak üzere iki kez sayım olduğunu söyleyen Akın Demirci, "Şiddetekürrknmişdurumdaydılar. Bazen srvil olan bir kişi sayım sırasında bide- re bakarak notlar tutuyordu. Her sayımda gardiyanlar tarafından dö\ülüyorduk" diyor ve Sincan F Tipi Cezaevi'ni şöyle anlatıyor. "Cezaevi doktoruna götürdüler. Parmak izimizi aldılar. Fotoğraflannuzı çektiler. Labi- rent gibi yerterden geçerek bir gardiyan eşli- ğindehûcreyegötürüldüm. Doğan Ünal adın- da bir kişi içeride yaüyordu. Perişan bir \-azi- yetteydi Onu gördükten sonra bende acı kal- madL Beninı dunımum, onun yanında çok çokhtydi. Hücredeyatmaktanbaşka >-apacak bir şey yok. Yemek yemiyorduk. Açlık grevin- deydik> Cezaevi operasyonlarmın ardından kamu oyunda, ölüm oruçlannın örgütlerin baskı- sıyla olduğu yönünde bir görüş oluştuğunu anımsatmamız üzerine Demirci, şunlan söy- lüyor: "Ben örgütten herhangi bir baskı görme- dim. Örgütie de bir bağlanbm yok. Hapisha- nede yaşayan bir kişi edilgen konumdadır. F tipi cezaevleri de kişinin soyutlanması için ön- görülen bir modeL Psikolojik olarakyokohna- nız için ora>a kapatıldığınızı biliyorsunuz. Kimse banasen açhkgrevine gireceksin deme- dL Bugün Sincan'da ya da diğer F tipi cezaev- lerindeki insanlar yapayalıuz. Kirn küne bas- kı kuracak. Oradaki herkes ölüm orucuna başIadL Eğer baskryla bir şeyler yaptınlsaydı şu an orada ötüm oruçlan olmazdı. F tipi ce- zaevinin insanıöldüreceğineinandığun için 35 gün açhk gre\i yapüm. Operasyon sonrasın- da tahliye edüince>e kadar da açhk grevi yap- tun. Sonuçta tahliye edümeseydim ben de ölüm orucuna yatacaknmr Terdre karşı Demirci, ölüm oruçlannm ardından mürit olduklan yönünde yaklaşımlarla ilgili olarak "Kişinin düşüncesini belirlcyen yaşam tam- dır. Ben mürit değilîm. Materyalist bir insan mürit gibi düşünmez. Hapishanelerde her an ölüm ve yaşam çetişkisini yaşıyorsunuz. Bas- kı, işkence ve onursuz uygulamalara karşı onurlu bir şekilde ölümü tercih etmek mürit- Kkdeğildir-dedı Teröre her zaman karşı olduğunu ve bu bi- • linçle adımlarını attığını da söyleyen Akın Demirci, "Eğer toplumsal bir kurtuhışu iste- yen insanlar varsa bireysel çıkar gütmeden mücadele ediyorsa; çetelerin, mafyalaruı ülke- nin parasını soyanlann çıkarian tehlikeye gi- recek demektir. Bunun için sosyalist, demok- rat insanlar terörist olarak gösterüıyor. Terö- re her zaman hayır dedim, yine hayır diyo- rum" diye konuşuyor. 1972 doğumlu olan Akın Demirci, Açık Öğretim Fakültesı'nde halkla ilişkiler bölümü öğrencisi. Bundan sonraki süreç için net bir planı olmadığını söyleyerek "Yaşamla ters düşmeden yaşayacağnn. Daha emin adımlar- la yaşamımı düzenlemek ve okuhuna devam etmek istiyorum" diyor. DSP binasına celenk bırakmak isteyen gruba müdahale: 34 gözaltı Ölüm orucu eylemi 81. günündeIstanbul Haber Servisi-Kendı- lerine takılan serumlan şuurlan açıldığında çıkaran tutuklu ve hü- kümlülerin ölüm orucu eylemi 81. gününü doldurdu. Cezaevle- rinde gerçekleştirilen "Hayata Dönüş" operasyonunu protesto etmek amacıyla DSP îstanbul tl Başkanlığı'na siyah çelenk bı- rakmak isteyen gruba müdahale eden polis, aralannda însan Hak- lan Derneği (İHD) Istanbul Şu- be Başkanı ErenKeskin'in de bu- lunduğu 34 kişiyı gözaltına aldı. ÎHD tstanbul Şubesi, HADEP, ÖDP, EMEP ve DBP îstanbul îl Örgütleri, Halkevleri, TMMOB ve KESK yöneticileri, dün saat 13.00'te Mecidiyeköy'deki DSP Istanbul îl Başkanlığı'na siyah çelenk bırakmak üzere Ali Sami Yen Stadı önünde toplandı. Ceza- evlerinde yapılan operasyonlan protesto etmek ve hükümet ile Adalet Bakanı'nı "verdiklerisöz- leritutmayadavet etmek" isteyen grup, güvenlik güçleri tarafından DSP Ü Merkezi'nin kapalı oldu- ğu belirtilerek dağılmalan için uyanldı. Bunun üzerine ÎHD îstanbul Şubesi Başkanı Avukat Eren Keskin, güvenlik güçlerinin kontrolünde DSP îl Merkezi'ne giderek yöneticilerle görüşmek istedi. Keskin, partinin kapalı ol- ması nedeniyle grubun yanma geri döndü. Daha sonra basın açıklaması yapmak ve DSP bina- sı önüne siyah çelenk bırakmak isteyen gruba müdahale eden gü- venlik güçleri, Eren Keskin ile beraberindeki parti ve sivil top- lum örgütlerinin yöneticilerinin de aralannda bulunduğu 34 kişi- yi gözaltma aldı. Akşam saatle- rinde gözaltına ahnanlardanEren Keskin, avukat Oya Ersoy Ata- man ve Gülseren Yoleri serbest bırakıldı. Olaylarla ilgili olarak gözaltına alınanlann, bugün Siş- li Cumhuriyet Savcıhğı'na gön- derilecekleri ve "2911 sayıh Top- lantı ve Gösteri Yürüyüşleri Ya- sası*na muhalefet suçundan yar- gılanacaklan bildirildi. ÖDP îl Yönetim Kurulu adına yapılan yazılı açıklamada, gözal- tılar kınanarak "DSP, MHP, ANAP hükümetinin karan ile gerçekleştirilen ve otuzun üzerin- de insanın öhlmüne yol açan ce- zaevi katliamının sorumlulan, kendflerine karşı en küçük de- mokratik protestolara bik ta- hammül edememektedir. Kan akıtarak, şiddet kullanarak, en küçükdemokratiktepkiyi şiddet- le bastırarak ülkeyi karanhk bir geleceğe sürüklejenler. bunun he- sabuu vereceklerdir" denildi. "Hayata Dönüş" operasyonu- nun ardından Adalet Bakanhğı tarafından yapılan açıklamalar ile tutuklu ve hükümlü yakınlannın iddialan çelişiyor. Tutuklu Aile- leriyle Yardımlaşma Derneği (TAYAD) tarafından yapılan açıklamada "Devlet hayat kurtar- dı, sorunlar çözüldü mii? Hücre- lerde işkence devam ediyor" de- nildi. Görüş sonrası anlatımlar ve avukatlardan edinilen bilgilere göre tutuklu ve hükümlülerin bu- DSP'li Hasan Macit 'Cezaevinin eksiği yok' İHVffr(AA)-Kandıra F Ti- pi Cezaevi'nde incelemelerde bulunan TBMM însan Hak- lan Alt Komisyonu üyelerin- den DSP'li Hasan Macft, ce- zaevinin fıziki yönden eksiği bulumnadığını savundu. DSP'den Hasan Macit, MHP'den Abbas Bozjei ANAP'tan Miraç Akdoğan, FFden Nerir Aydm ve DYP'den Kamer Gençten oluşan TBMM însan Haklan Alt Komisyonu üyeleri dün Kandıra F Tipi Cezaevi'nde incelemelerde bulundular. Komisyon üyeleri saat 11.00 sıralannda öncelikle Vali Ke- mal Önal'ı ziyaret ettiler. Da- ha sonra, Kandıra F Tipi Ce- zaevi'ne giden komisyon üye- lerini burada cumhuriyet sav- cısı Fevzi Gökbudak ve îl Jan- darma Komutanı Albay Aydm Kunıdal karşıladı. Saat 11.40'ta cezaevine giren ko- misyon üyelerine, Vaü Önal ve Emniyet Müdürü Erdinç Sanalp da kaüldı. 4 saat sü- ren inceleme sonrası, açıkla- ma yapan komisyon başkanı Macit, Kandıra F Tipi Ceza- evi'nin fiziki yönden eksiği bulunmadıgını ileri sürdü. Tu- tuklu ve hükümlülerle de gö- rüştüklerini ifade eden Macit, "Tutuklu vehükümlülerin,ce- zaevi yönetimi ile görevliler- den hiçbirşikâyeti bulunmadı- gını tespit ettik" diye konuştu. lundukları cezaevleri ve sağlık durumlan şöyle: Sincan F Tipi Cezaevi'nden HaaDemir. Elinde gaz bombası patlamış, belinden sakat, tüm vü- cudu morluklar içinde. Özgür Orak: Kolu kınk, yü- zünde ve gözünde şışlikler var. Bülent Yıkünm: Kolu kınk, ka- fasında dikişler var. Şemsettin Kalkan: Ayağı kınk ve tüm vü- cudu yaralı. Cem Şahin: Yaralı ve tek kişilik hücrede. Veysel Eroğ- hı: Yaralı, tek kişilik hücrede. Ze- ki Demir: Elinde gaz bombası patlamış, parmaklan yaralı. Kandıra F Tipi Cezaevi'nden Serdar Sahnan: Operasyon sıra- sında açılan ateşte kolundan vu- rulmuş ancak hiçbir tedavi uygu- lanmadığı öne sürüldü. Kandıra Cezaevi'nin çok soğuk olduğu, sıcak su bulunmadığı belirtildi. Mehmet Zincir: Ölüm orucuna ilk başlayan ekipten. Tek başına yürüyemiyor. Kartal Cezaevi'nden Sultan Erdoğdu: Zehirli gazdan etkilen- miş. Madımak Özen, Pınar Adı- yaman, Sema Türkdoğan, Yıldu Gemicioğlu, Asuman Ozcan, Z«ynep Ankan aynı hücrede ka- lıyorlar. Yakınlan, aynı cezaevinde bu- lunan Alaartin Çalacf nın kadın tutuklulara küfrettiğini öne sür- dü. EdirneFTipiCezaevi'nden Ve- ti Korkulu'nun yakınlan, içme suyunun kirli olduğunu, tedavile- rin yapılmadığını belirtti. Kütahya Cezaevi'nden Gübe- ven Oztürk'ün gözlerinin, gaz bombalan nedeniyle göremediği ve kulaklarırun işitmediği kayde- dildi. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada ,). ^ ... ^ ,,.. lunması. ; Çok gerilere gıtmeden sadece 2000 yılı içinde- ki yolsuzluk operasyonlanna konu olan yöntemler sıralansa, rekorlar kitabında yer kalmaz. Banka boşaltmalarda uygulanan yöntemlerin henüz tümü açığa çıkanlabilmiş değil. Banka sa- hibinin kendtsine ait öteki şirketlere bankasından kredi kullandırması... Bu yöntemin fazla uygulan- ması halinde hemen ortaya çıkacağı dikkate alına- rak; iki banka sahibinin anlaştp karşıiıklı birbirleri- nin şirketlerine kredi vermesi, danışıklı boşattım yapması... Devlet bankalannın garantisini kullana- rak yurtdışından mityonlarca dolar getirip üstüne yatması... Yöntemlerden bazılan... Hayali ihracat olayında ise daha ileri aşamaya geldik. Başlangıçta, örneğin yeğen 1. Yahya dö- neminde hayali ihracat için gemiler tutuluyordu, kaliteli mobilya sanılsın diye suntalar, tahta parça- lan bulunup kamyonlarla taşınıyordu. Bu yöntem artık tarihin çöplüğüne atıldı. Birbirinden ileri ba- şanlara imza atan Türk insanı, hayali ihracatı da "sanal" yöntemlerle gerçekleştirdi. Yeğen 2. Yah- ya'nın yöntemler yelpazesini tarih mutlaka yaza- cak. Bir ülke düşünün ki, sahte fatura basımı, sek- tör haline gelmiş olsun: -% v *?& - Beyefendi mesleğiniz ne? 'Sahte fatura taciriyim. Ayda birkaç kamyon sa- tıyoruz..." Et ve benzeri gıda maddeterinin kaçakçıltğında geliştirilen yöntemlerse "Bir yolsuziuktan en çok kaç çeşit pay çıkanlır" sorusunu sorduruyor. Av- rupa ülkeleri damgasını kullanarak Doğu'dan et getiriyorsunuz. Fiyatını gerçek rakamın çok üze- rinde göstererek büyük bir döviz hareketi yaratı- yorsunuz. Eti Türkiye'ye soktuktan sonra, başka bir ülkeye ihraç ettiğinize ilişkin belge düzenliyor- sunuz. Fiyatı doğal ve haklı olarak çok yüksek gos- teriyorsunuz. Bu bedel üzerinden vergi iadesi alı- yorsunuz. Gerçekte piyasafiyatının 4-5 katı düşük getirdiğiniz etı gızlıce ıç pazara satıp para kazanı- yorsunuz... Enerjide Tatlı Kıyaklar Bakanhğı 2000 yılı boyunca bu yöntemleri haberteştirdik. Yeni yıla, bu kadar yaygın olduğu düşünülmeyen bir yolsuzluk operasyonuyla başladık: Kaçak akaryakrt... -• ^« -* Olayın boyutlan henüz bütün aynntılanyla orta- ya çıkanlabilmiş değil. Bilinen o ki, ülke içinde ka- çak rafıneri kurulacak kadar ileri gidilmiş. Yurtdışı- na satmak üzere ham petrol alıyorsunuz. Bunu ka- çak rafineride işliyorsor*aı.Piyasa fıyattnm4-5 kat altında üretim yapıyorsunuz. Piyasa fiyatı civann- ' öa satıyOrsunuz... Rafineri yetersiz kalırsa, bu kez serbest bölge- lere gemi yanaştınyorsunuz. Tankeriere özel gizli bölmeler yaptınp ihraç ürünü petrolü usul usul içe- ri sürüyorsunuz... Fırtına adı verilen bu operasyonun boyutlan, ba- kalım Kasırga, Ahtapot, Paraşüt, Balina, Kartal operasyonlannı yakalayabilecek mi? Beyaz Enerji operasyonuna gelince... Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı bünyesinde olup biten- leri anlatabilmek için yakın geçmişte şu yakıştırma- yı yapmıştık: Enerjide Tatlı Kıyaklar Bakanlığı... Son operasyon bizim bu tanımlamamızın "çok hafiT kaldığını, olayın boyutlannın çok daha ge- niş olduğunu ortaya koyuyor. Müsteşar Yardımcısı Mustafa Mendilcioğlu, TEAŞ Genel Müdürü Mu- zaffer Selvi, Genel Müdür Yardımcısı Önal Peker, TEAŞ YükTevzi Başkanı Mustafa Aslan önce açı- ğa, ardından gözaltına alındılar. Bu kişilere, 23.6.1991 - 20.11.1991 arasında görevde kalan 1. Mesut Yılmaz hükümetinin Devlet Bakanı, döne- min Niğde Milletvekili Birsel Sonmez de ektendi. Suçlamaşu: ..<A;« Enerji ihalelerinde usulsüzlük, yolsuzluk. Daha önceki operasyonlarda olayın, devlet için- deki ayaklannın ortaya çıkanlamamasına dikkat çekerdik. Şimdi bu yönüne el atıldığını görüyoruz. Temiz bir toplum yaratmanın olmazsa olmazla- nndan biri, yolsuzluklann devlet-siyaset içindeki uzantılannın ortaya çıkanlması. Benzetmek gibi ol- sun, Italya'da 3 yıl süren Temiz Eller operasyonun- da sonjşturma geçiren siyasilerin genel toplamı şöyleydi: 4 başbakan, 25 bakan, 400 milletvekili... ankcum@ttnetnettr Tantan: Saadet ziııcirleri kırılacak • Baştarafı 1. Sayfada "Soruşturmalar geniş kapsamb olarak sürdürü- lüyor. Güvenlik güçleri ber alanda çausıyor." Devletin istihbarat ör- gütlerinin yıllarca yasadı- şı örgütlerle işbirliği yap- malan ve onlan kullan- malanyla ilgili iddialar konusunda Tantan şu gö- rüşlere yer verdi: "Bu konudayaygm söy- lentiler var. Böyle bakıldV ğında, acaba buna yasalar mı cevaz veriyor, sorusu akla getiyor. Bununda ge- niş bir araşürma konusu olması lazun." MÎT Müsteşan Şenkal Atasagun'un ve yardım- cısı Mikdat Alpay'm bazı gazetelerin yazarlanna Kürtçenin serbest bırakıl- ması ve AB üyeliğiyle il- gili görüşlerini açıklama- lannı Tantan, "MlTMfis- teşan'nm görevi, bağh ol- duğu kurumlara topla- dıklan bilgileri vermek- tir" dı. biçiminde yorumla- "Nûfiız casuslan"nın bu operasyonlara karşı di- reneceklerine işaret eden Içişlen Bakanı Tantan, "tçişleriTeşküah'ndasize karşı yapılan isyan bunun bir sonucu muydu" soru- muza, "Elbette" diye ya- mt verdi. "Tapınak sövalyeie- ri"nin kimler olduklannı sorduğumuzda Tantan, "tsim isim söykmem ayıp ohır.Amaber alandadire- niyoriar" dedi. Polis teş- kilatında eğitim kalitesi- nin arttınlmasına önem verdiklerini, bu amaçla polis akademilerini üni- versite duzeyine yükselt- tiklerini hatırlatan Içişle- ri Bakanı Tantan, halkın, toplumun artık kirlilik v e yolsuzlukla sonuna kadar mücadele edilmesini iste-5 diğini ve bu desteğı alaralc görev yaptıklannı söz- lerine ekledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle