Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
Imtiyaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenr Orhan Erinç
# Genel Yayın Koordınatörü Hikmet
Çetinkaya • Yazıışlen Müdürii. lbra-
him Yıldız • Sorumlu Mudür. Fik-
ret Ilkiz • Haber Merkezi Müdürü'
Hakan Kara
Istıhbarat Cengiz Yıktınm • Ekonomı ÖzlemYüzak
• Kulıur Handan Ş«nköken • Spor Abdûlkadir
Yücelman#Makaleler Sami K>r*örcn # Duzeltme
Abdullah \ azıcı • Fotoğraf Erdoğın Köseoğln •
Bılgı-Belge Edibe Bafr» • Yurt Haberlen Mehmet
Faraç • Avrupa Temsılcısı Güray Öz
Yayın Kurulu İHun Selçuk
(Başkan), Orhan Erinç,
Hikmet Çetinkava. Şûkran
Sooer. tbrahim Yİldız,Orhan
Bursalı, Mustafa Balbay,
Hakan Kara.
Ankara Temsılcısi Mustafa Balbay Atatürk Bulvan Ncr
125,Kat 4,Bakanlıklar-AnkaraTel-4195020(7hat), Faks:
4195027 • lzmır Temsücısi Serdar Kmk, H ZıyaBlv.
1352S 2.3Tel 4411220. Faks 44!9117#AdanaTeınsılcısı.
Çetin Yiğenoğlu, inönüCd 119 S Nol Kat:l,Tel 363
12 11. Faks 363 12 15
Müessese Muduru Üstfin
Akmen • Koordınatör
Ahraet Korulsan #
Muhasebe Bülcnt Yencr
• tdare Hüseyin Gürer
• Sahş Farilet Kuza
MEDVA C: • Yontfım Kurulu
Başkanı - Genel Mudür Gilbin
Erduran • Koordınatör Reha
Işıtman 0 Genel Müdür't ardımcısı
Sevd» Çob«B Tel 514 07 53 -
ks 5B8463
Ya.Yimlatan >e Basan: Yenı Oun Haber Ajansı. Bas,ın ve \ avıncılık A Ş
Türkocagı Cad 39 41 Cagalo£lu 34334 Istanbul PK 246 - Srrkecı 3443S Istanbul
Tel (O;i2)512O5O5(2Ohatl
Faks <O212|5P85<>5 www.cumhunyet com.tr 8OCAK2001 îmsak: 5.48 Güneş: 7.22 Öğle: 12.18 tkindi: 14.38 Akşam: 17.01 Yatsı: 18.28
Mntli modeiler
podyumda
• Haber Merkezi - Son
yıllarda Hindistan'da
moda gösterileri
oldukça popûler hale
geldi. Bunda Hintli
modellerin uluslararası
defılelerde
sergiledikleri
performans ve
güzelliklerinin de etkisi
büyük. Geçen günlerde
Hindistan'da
düzenlenen bır defılede
de 2001 yazının
modasından örnekler
sunuldu.
Çevre Bakanı
TekiPdağ'da
• TEKtRDAĞ (AA) -
. Çevre Bakanı Fevzi
Aytekin, 2000 yılında
Tûrkiye genelinde
hazırlanan 130 çevre
projesinden 58'i için 1
trilyon 290 milyar lira
harcama yaptıklanru
belirtti. Aytekin,
memleketı Tekirdağ'da
dûzenlediği basın
toplantısında, Trakya'ya
çevre konusunda daha
büyük yatınmlar
yapılması gerektiğini,
bunun için de bakanlık
bütçesınden büyük bir
pay ayırmayı
düşündüklerini söyledi.
Trakya'da akarsu
kirliliğinin had safhada
olduğuna dikkat çeken
Aytekin, Ispanya "dan
gelecek olan 800
milyon dolarlık
kredinin, 100 milyon
dolannın Trakya için
kullanılmasına
çalıştıklannı kaydetti.
Yağışiı hava
geliyop
• ANKARA (AA) -
Türkıye, Balkanlar
üzerinden gelen yağışh
havanın etkisine giriyor.
Devlet Meteorolojı
Işleri Genel
Müdürlüğü'nden alınan
bilgiye göre bugün
yurttayağış
beklenmiyor. Türkiye,
yanndan itibaren
Balkanlar üzerinden
gelen yağışh havanın
etkisine girecek. Buna
göre yarın Kıyı Ege,
Marmara'nın batısı ile
Batı Karadeniz
yağmurlu, dığer yerler
parçalı ve az bulutlu
olacak. 10 Ocak
Çarşamba günü ıse
Marmara Bölgesi, Ege
ve Batı Akdenız dışında
diğer yerler yağışlı,
hava sıcaklığı ise
mevsim normallerinin
1 -2 derece üzerinde
seyredecek.
DPYve
Bursluluk
Smavı
• ANKARA (ANKA)
- Mıllı Eğıtım
Bakanlığı'nca
düzenlenecek Devlet
Parasız Yatıhhk ve
Bursluluk Smavı
başvurulan bugün
başlıyor. DPY ve
Bursluluk Sınavı için
adaylar 25 Ocak'a kadar
başvuru yapabilecek.
Sınava, ilkögretim 4, 5,
6,7 ve 8'inci sınıf
öğrencileri ile
ortaöğretim
kurumlannın
9,10 ve 11 'inci sınıf
öğrencileri
başvurabilecek.
Adaylar, sınav kılavuzu
ve başvuru formunu
okullanrvdan alabilecek.
Öğretmen çocuğu
olanlar durumlannı
formda işaretleyecek.
Okullarda yeterli rehber öğretmen çalıştınlmaması, ergen gençlerde intihar eğiliminin saptanmasını geciktiriyor
Çocukher yaşta îlgî belder• Karne dönemi
yaklaşırken uzmanlar
velileri uyanyor. Anne
babalar "marjinal arkadaş
gruplan. hız tutkusu,
alkol, sigara ve
uyuşturucu madde
bağımlılığı" gibi
tehlikelere karşı
çocuklannı bunaltmadan
yakından izlemeliler.
YUSUFZtYAAY
Liseli gençler arasında ar-
tan intihar olaylan anne baba-
lan kaygılandınrken. özellik-
le karne dönemi yaklaşırken
uzmanlar, anne babalann
"marjinal arkadaş gruplan,
hız tutkusu, alkol, sigara ve
uyuşturucumadde bağımhlığr
gibı tehlikelere karşı çocukla-
nnı bunaltmadan yakından iz-
lemeleri ve çocuklanna karşı
ilgisiz davranmamalarmı öne-
riyor.
Özellikle 15-20 yaşlardaki
birçok çocuğun yaşamla ölüm
arasmdaki ince çızgide gidip
gelmelerine neden olan sorun-
lannı gizlemesi, anne-babala-
rının da çocuklannın iç dünya-
sına yabancı kalması, gençle-
rin, ölümü sığmılacak karanlık
bir lıman gibi görmesine neden
olabüiyor.
Ortaöğretim çağındaki genç-
liğin başansız kame getirme-
si, marjinal arkadaş gruplanna
girmesi ve okul çetelerine ka-
tılması, bugençlenn intiharava-
ran nrtınah içsel yokuluklan-
nı acı sonla noktalayabiliyor.
Hız merakı, alkol, uyuştu-
rucu ve sigara bağımlıhğına
saplanan çocuklannı kaybeden
anne babalara her geçen gün bir
yenisi daha ekleniyor.
Psikiyatri uzmanlan, ergen-
lik çağındaki gençleri yaşama
küstüren nedenleri, çevre et-
kenlerinden önce bu gençlerin
iç dünyalannda aramak gerek-
tiğını vurguluyor.
Köknere göre, karşıhksız
aşk. kınk karne, ekonomik sı-
kıntı, satanizm ve benzeri alt
kültürelgruplarlayaşama, uyuş-
turucu gibi etkenlerin gençleri
intihara sürüklemede payı ol-
makla birlikte asıl neden, derin
ruhsal sorunlarda aranmah.
Köknel, anne babalann, ço-
cuklannın alışılagelmış davra-
nışlannınfıızh birdeğişime uğ-
raması durumunda ruhsal so-
runlardan kuşkulanmalan ve
yardım ahnalannı önerdi.
Köknel, çocuklannın aniden
içe kapanmasını, arkadaşlany-
la ilişkisini kesmesini, aşın
tembelbiröğrenciykenbirden-
bire aşın ders çalışan bir öğren-
ciye dönüşmesini, anne baba-
lara kuşku duymalan için ye-
terli nedenler olarak gösterdi.
Prof. Köknel, anne babalann bu
durumdaki çocuklanyla etkili
bir iletişim kurmalannı öne-
rirken, ailenin çocuğunu bu-
naltmadan ügilenmesi ve çocu-
ğun yaşama baglanmasına yar-
duncı olmasını istedi.
PsikıyatrDr. MüjenÜnemde,
"Çocuğunuzun okuMaki reb-
beröğrednenleri,okul idareci-
leri ve gerekirse arkadaş grup-
lanyla ilişki içinde ohın" uya-
nsında bulundu.
Neşdi
cyunaûar
SevhnU köpekler ve korkunç
Glenn Close'la aynı filmde
olabiürier.. fakat 102
DalmaçyalTnın yetenekü
oyuneulan Ioan Gruffudd ve
AJice Evans, filmdeki asıl
se\irtikisimkrden.Evans,
New Jersey'de doğmuş.
tngittere'de büyümüş, Paris'te
eğitim görnıüş bir göçmen.
Empire dergisiyle Londra'nın
popûler mekânlanndan The
Cobden Club'da bir röportaj
yapan Ioan ve ABce aynı yerde
küçük bir de çekim
gerçekleştirdüer. Röportaj ve
çekimde oldukça neşeü
görünen iküıden Evans, bir
ekran testinden sonra
Disney'den ciddi birinin geKp
"Tebrikler! Siz 5-8 yaş arası
çocuklann en sevdiği kadın
karakter seçiküniz" dediğini
ve buna çok sevindiğini
söylüyor. Bu arada
Gruffudd'm ise her yaştan
genç kız tarafindan sevildiğini
ekliyor. Röportaj sırasında
Gruffudd'a sataşmadan
edemeyen ABce, "Ioan ne
zaman biriyle konuşmaya gitse
dudağmda ruj izieriyle geri
dönüyor*" diyor. Gruffudd ise
tuvalete gidip plastik
dudaklarla kendini öpmûş
oiabileceğini söylüyor.
Londra'da yaşadığı için
çekimkrden sonra kendi
yatağmda uyuvabibnekten
hoşlandıgını beürten Ioan'a
ABce,
u
Tabü ki çoğunlukla
onu kendi yatağında
bulamryoruz" diyerek
takıhyor. . . . .
Onlem alınmazsa Avrupa semalarıfelaketleregebe
Gökyüzünde trafik sıkıştı
• Her geçen gün Avrupa semalanndaki
trafiğin daha da ağırlaştığı belirtilen
raporun ardından AB ülkelerine "acil
önlem ahnması" tavsiyesinde bulunuldu.
LONDRA(AA)-tngil-
tere başta olmak üzere
Avrupa Birliğı üyesi ül-
kelerin en üst düzeyde-
ki sivil ve askeri havacı-
lık otoriteleri tarafindan
hazırlanan gizli rapora
göre. her geçen gün tra-
fiği daha da ağırlaşan
Avrupa semalan yeni bü-
yük havacılık facialanna
Attan düstu
Prens
Charles onuız
kemiğinikınh
LONDRA(AA)-Prens
Charles'ın, tilki avı sırasın-
da attan düşerek omuz ke-
miğini kırdığı bildirildi.
Saint James Sarayı söz-
cüsü, tngiltere'nın ortake-
simlerindeki Derbyshire'de
düzenlenen tilki avı sıra-
sında prensin, annın yap-
tığı ani bır sıçrayış sonu-
cu düştüğünü ve sol omu-
zunda küçük bır kemiğin
kmldığını belirtti.
Doktorlann açıkla-
masında. kırığın kendi
kendine iyileşebileceği,
ancak Prensin bir süre
omuz bandajı takması ge-
rektiği kaydedildi.
Prens Charles' ın yakın
çevresi, durumunun iyi ol-
duğunu ve kendisinin
Highrove'da dinlendiğini
açıldadı.
gebe.
Bu durumu tespit ettik-
ten sonra bütün AB ülke-
lerine "acil önlem alın-
ması" tavsiyesinde bu-
lunulan raporda, hava
kontrollerini yapan kişi-
lerin de kontrolün aşın
kalabalık yüzünden el-
lerinden kaçtığını açıkça
itiraf ettiklerine dikkat
çekildi.
Bütün AB ülkelerinin
ulaştırma bakanlanyla
Avrupa Komisyonu'na
gönderilen raporda pek
çok verimsiz ve dikkat-
siz uygulamaya yer veri-
lerek havacılık alanında
çalışan personel sayısınm
gereğinin çok altında ol-
ması ve zengin Avrupa
ülkelerinin havacıhğın
daha güvenli hale gel-
mesi için yapmalan ge-
reken altyapı yatınmla-
nnı yapmamalannın öne-
e-posta : tan @ prizma. net. tr
mine de işaret edildi.
Pek çok noktada hâlâ
50 yıl öncenin uygula-
malanrun sürdüğü belir-
tilen raporun son halıni
almasının ardından, "Av-
rupa'da Tek Gökyüzû''
adıyla Avrupa Komisyo-
nu'na ulaştınlacağı kay-
dedildi.
The Observer gazete-
sinin ele geçirdıği, çeşit-
li ülkelerden pek çok si-
vil ve askeri havacılık uz-
manının bir araya gele-
rek yazdığı raporda yer
alan bazı öneriler şunlar:
- Yetkilerle donanlmış
özel bir uçuş güvenliği bi-
rimi oluşturulmah,
- Uçuş kapasitesi arto-
nhrken hazuianacak gü-
venlik harekât planına
uygun olarak artonuna-
a,
- Pilot ve kontrolörler
için ceza getinneyen bir
beyan sistemi ohıştunü-
mah,
-YeniteknoJojiye ve da-
ha iyi bir aKyapıya ulaşı-
labilmesi için daha çok
kaynak aynlmah,
- Askeri uçaklar sivil
hava trafîğinin tamamen
dışındakibirbölgedetat-
bikat uçuşlan yapmah,
- Dahafazla hava trafık
kontroiörfi göreve getiril-
meö ve çahşmakta olanla-
nn hizmetiçieğitimlerine
önem verihnefi.
Bu arada, Ingüiz Hava-
yollan British Ainvays1
in
(BA) geçen haftalarda at-
lattığı büyük tehlikeye
rağmen kokpit kapısını
uçuş boyunca kilitli tut-
ma seçeneğini benimse-
mediği de açıklandı.
SÖYLEŞİ ATTİLAILHAN
1994'te uzaya açılan Türkiye, 3'üncü uydusuna kavuşacak
TÜRKSAT2AyfixiaOmaya
ANKARA(AA)-TÜRKSAT 2A,
bu gece TSİ 00.08'de uzaya fırlatı-
lacak. Uydunun yörüngesine otur-
tulması halinde Türkiye, televizyon
ve radyo yayınlan ile haberleşme
ve internet bağlantısında yenı ola-
naklara kavuşacak.
Gölbaşı'ndakı TÜRKSAT Uydu
Haberleşme Merkezi Müdürü Meh-
met Toros'tan aldığımız — — —
bilgiye göre. yurtiçı ve
yurtdışı televizyon yayın-
lan ile haberleşmesini ya-
bancı uydu organizasyon-
lanndan kanal kiralava-
TÜRKSAT adı verilen uydu seri-
sinden ük ikisinin yapımı, ana ve ye-
dekkontrol istasyonlan, personelın
eğitimi ve dokümantasyon sağlan-
masını içeren 315 milyon dolarlık
ihale ile ilk Türk uydusu TÜRK-
SAT İA imal edildi. Ancak 1994
yılı ocak ayındaki fırlatılış sırasın-
da uydunun fırlatıcı roketınde mey-
• TÜRKSAT 2A, tek çanak antenle iki
uydudan yararlanılrnası için TÜRKSAT İC
ile aynı yörüngeye yerleştirilecek.
rak yapan Türkiye, bu bağımlılığı-
nı 1994 yıluıda kırdı. 1988 yılında
yapılan fızibilite çahşmalanyla Tür-
kiye'nin özellikle yurtiçı televizyon
yayınlan ve haberleşmesını kendi
uydulanyla yapmasının daha ekono-
mik olacağınm ortaya çıkmasıyla,
uzaya uydu gönderebilmek üzere
1990 yılında ıhaleye çıkıldı.
dana gelen anza sonucu TÜRKSAT
İA, Güney Amerika'daki Fransız
Guyanası'nda bulunan Kourou üs-
sünden fırlatıhşından kısa süre son-
ra mfilak ettı. TÜRKSAT lA'mn
başansız olması üzerine Türkiye,
ikinci uydu TÜRKSAT lB'nınüre-
tim sürecinin hızlandınlarak imala-
tının birkaç ay içerisinde bitirilme-
sini sağladı. TÜRKSAT İB, 11
Ağustos 1994 tarihinde Fransız Gu-
yanası'ndan başanyla fırlatıldı.
Fırlatılışı başansızlıkla sonuçla-
nan TÜRKSAT 1A'nuı sigorta kap-
samında olması nedeniyle ise bu-
nun yerine, üretici firma Alcatel
Space hemen yeni bir uydunun üre-
timine başladı. TÜRKSAT İC adı-
^ — ^ nı alan bu uydu, Türki-
ye'nin isteği üzerine kap-
sama alanı daha da ge-
nişletilereküretildive 10
Temmuz 1996 tarihinde
""•"•~"~ başanyla uzaya fırlatıldı.
TÜRKSAT 2A üzerinden 60'a
yakın televizyon kanalı, 70'in üze-
rinderadyoyayını, il, ilçe ve belde-
lerintelefon ve data haberleşmesi ile
Türkiye'nin internet bağlantısının
bir bölümü sağlanacak.
TÜRKSAT 2A, bugünü yanna
bağlayan gece Türkiye saati ile
00.08'de fırlatılacak.
'Kökü Dışarda' Demokrasi!..
'Cunta' ve 'Darbe', Cumhuriyet nesillerinin unut-
tuğu iki kelime idi: Gâzi, 'meşrû/yefç/'dir; Mûdafaa-
i Hukuk Doktrini daha Amasya Tâmimi nde, hâ-
kimiyetın -hem de kayıtsız şartsız- 'halkta' dacağı-
nı açıklamıştı. 'Cunta've 'Darbe'. Devtet-i Aliyye'nin
batış yıllannda, 'lüihatçı' olarak görünür; Müdafaa-
i Hukuk, Ittihatçılar'a karşı olduğu için de, 'cuntacı'
ve 'darbeci' olamazdı. O yüzden, 27 Mayıstan iti-
baren, Türkiye'nin yaşadığı 'darbeter'; -iddiala-
nn aksine- ne Atatürkçü idi, ne de Cumhuriyet-
çi; onlan tarihteki yerlerine oturtmak için, 'dar-
be' sürecinin ne zaman başladığına bakacaksı-
nız; yâni, NATO'ya ve Batılı 'Sistem'e dahil olma-
mıza!
'Aynanın tçindekiler' adını verdiğim roman dizi-
sinin ilk üç kıtabında ('Bıçağın Ucu', 'SırUan Payı',
'Yaraya Tuz Basmak') 27 Mayıs'ı 'yeriiyenne' koy-
mak istemiştim. llhâmi (Soysal) -ki, Kurucu Mec-
lis'te üyeydi, 27 Mayıs'a toz kondurmazdı- bu ro-
manlann, daha müsveddesini okurken, neyi, ne de-
meye getirdiğimi fark etmiş; itirazı basmıştı. Onu, bu
tavnnda tereddüde düşüren ne olmuştur, biliniz ba-
kalım: Armando Uribe'nın, 'Kara Kftabt'nı okumak!
Bu arada tabıı 12 Mart 'bâdiresi' yaşanmıştı; o 'is-
tasyon 'dan, 12 Eylül 'ıstasyonu 'na doğru, paldır kül-
dür ilerliyorduk; Armando Uribe'nin anlattığı, Şi-
li'nin ve Allende nın birkaç yıl önce yaşadığı 11 Ey-
lül tragedyası -aradaki inanılmaz benzerlikler- llnâ-
mi'yi etkitedi; o esere yazdığı önsözde, şu satırian okur-
sunuz:
Yoksa Türklyeyi mi anlatıyor?'
"...Uribe'nin 'Şili'de Amerikan Darbesi'n/, dün-
yanm öteki ucundaki bir olayın öyküsü diye okuma-
yın... Uygulamalannı Türkiye'de de, belirii bir ölçü-
de görüp yaşadığımız bir o/ay diye düşûnerek oku-
yun: şaşıp şaşıp kalacaksıntz! Sakın bu Armando Uri-
be adı takma bir ad olup da. Türk/Amerikan ılışkile-
rini anlatan, ama bunu sembollerie yapan bır Türk
yazan olmasın? Yoksa, 'Şüi'deki Amerikan Darbe-
si' maskesinin altında, Yunanistan'daA/1967 Al-
baylar Cuntası olayı mı anlatılıyor; öykü oraya da
uyuyor çünkü... Bu Güney Kore de olabilir, Vietnam
da/.."(a.g.e.,s.8)
'Sistem', Soğuk Savaş'ın en yogun döneminde;
'Komünizm'i, -daha geniş kapsamlı olarak- 'Doğu
Bloku Tehlikesi'ni, ustalıkla kullanarak; 'dost ve
müttefikleri'n, istediği gibi 'terbiye etmiştir': Türki-
ye, hem NATO üyesi, hem de Bat yandaşı olduğu
halde; 'Cumhuriyeti'nin 'kamu öncülüğünde hız-
lı sanayileşme' polıtikasını surdürmekte direniyon
ABD'nin istediği, Dünya Bankası ve IMF denetimin-
deki 'Serbest Pazar Ekonomisi'ne geçmıyorsa;
aslında mevcut olmayan 'Komünist Tehlikesi' ba-
hane edilerek, halkoyuyla seçilmiş yönetimler berta-
raf edilebilir; aslında 'Ittihatçı' denilmesi gereken
'cuntalar', '/ttafıMçü'sıfatıyla 'ülkeyi uçurumun ke-
nanndan' kurtarabilirdi.
Eğer Şili'de. demokrasiye inancı tartışılamaz, öz-
gürlükçü sosyalıst Salvador Allende, halkın oy ço-
ğunluğuyla ıktıdar olmuş; ABD denetimindeki ulusal
zenginliklerini (bakır madenleri) ulusallaştırma'ya
doğru gidiyorsa; ülkeyi 'alçak kızılların elinden',
ABD'nin denetimi altındaki Pinochet'nin 'cuntası',
üstelik 'demokrasi' adına kurtarabilirdi.. 'Darbeci'
askeri 'cuntalar', 'Soğuk Savaş' boyunca 'Sistem'e,
Çokuluslu Sermaye'nin 'tahakkümünü" Bab'da 'pe-
kiştirmek' bakırrundan, hayli işe yaramıştır; iyi de,
Sovyetter Birliği dağıtılır, 'Soğuk Savaş' biterse, 'is-
tenmeyen yönetimler' nasıl alaşağı edilecektir?
Ne dersiniz? Yoksa, 'hürriyete susamış halk yı-
ğınlannın, baskı rejimine karşı galeyana gelme-
si'yte mi?
Galeyana nasıl mı geliyorlar? Vıncent Jauvert,
Sırbistan Olayı'nı örnek edinerek, bunu pek güzel
anlatıyor.
"Slvll toplum kunıluşlarr ne l$e yanyor?
"...Sırbistan'daki 'devrim', on bir yıldır süren re-
jimin yozlaşmasından ve ekonominin çökmesinden
bunalmış halkın, uyanıp gerçekten ayağa kalkması-
nın bir meyvesidir; ama aynı 'devrim', garip bir 'ya-
bancı bankalardaki hesaplar' ve' Alman markıyla do-
lu valizter' hikâyesidir. Bir yılı aşkın bir süre, Stobo-
dan Miloşeviç'e kafa tutan, bütün 'muhaJefet' -yâ-
ni 'bağımsız' media'/ar, sivil toplum kuruluşlan, bu
arada OTBOR (öğrenci örgütü) ve 'siyasi partiler'-
başta Washington olmak üzere, Bat'dan gönderi-
len para sayesinde ayakta kalabildi. Ister kabul et-
sinler, ister etmesinler, Vojislav Kostunica ve or-
taklan, eylül seçimlerindeki zaferlerini, Bat'nın
bu 'güçlü dövizter
1
musluğunu açmış olmasına
borçludurlar..."
"...top/am olarak biryılda, media'/ar, partler, 'de-
mokratik' örgütler ve 'muhalif' şehirler; yüz milyon-
larcafrangaeşdeğerbir 'ecnebi' yardım aldılar. Tam
olarak, ne kadardı bu yardım ? Sırbistan 'da hayli fa-
a/ olan Soros Vakn'n/n bir yetkilisı, '...bu belki de
asla bilinemeyecek!' diyor. Zaman zaman, hayfi
karanlık görünen bu "yatınm'a; birden fazla hûkûmet,
bazı vakıflar, sivil toplum kuruluşlan, -ve hiç şüphe-
niz olmasın- 'gizü servisler' kattldılar. Hiçbirisi, Sur-
bistan'daAv 'etkınliklerinin' aynntılannı açıklamaya
yanaşmadı...1
'
'ilglnç'bir bilanço... . ?
'...biz, şöyfebirbilanço çkarabildik. Yugostavya'da-
ki Miloşeviç'e karşı olan 'muhalefet'e göndenlen
bu 'desteğin' yansı- üçte ikisi olması da ıhtmal da-
hilinde- ABD'den geliyor. 1999 yazında NATO bom-
bardımanlannın sona ennesini izleyen günlerde,
Amerikan Kongresi, Sırbistan'/n 'demok'atikleş-
tirilmesi' amacına, 25 milyon dolar tahsis etmişti;
arkasından, buyılın başlangıcında Miloşeviç'/nse-
çimlere gittiği anlaşılınca, Kongre buna 10 milyon
dolar daha ekledi; bu 'yardımV dağıtmak gcrevıyse,
Federal US AID Ajansı 'na verilmişti;yâni kine, 'çok
özel' bazı Amerikan örgütlerine; orada dedkleri gi-
bi, 'kamu' (hükümet) sivil toplum kuruluşlarna; ön-
celikle IRI'ye, yâni International Repuiblicain Ins-
titute'e; ve onun 'demokrat' ıkızı sayılan ND ye, yâ-
ni National Democratic Institute'e..."
"Tabii, US AID de, gizli ve hızlı davranabien, özel
bürosu Office of Tranisition Inrtiatives (OT1) üze-
rinden ayn bir eylem yürütmüştü. ABD'li br diplo-
mat, '..bunlar neredeyse CIA kadar etküdir
1
di-
yerek durumu netleştiriyor. OTI 'denyedi kişı Sırbis-
tan konusunda, geceli gündüzlü çalışmışla: Ame-
rikan 'öntemlerinden1
birisi de şuymuş. 2000 nlı Tem-
muz'unda, ABD Dışişteri Bakanlıgı, seçm kam-
panyasının başladığı sırada; Budapeste'de(Maca-
ristan), Yugoslavya'daki gelişmeleri izfemekle
yükümlü, 'hayali' bir büyükelçilik açmışt; ssıl gö-
revi Sırbîstan'da, Miloşeviç'i deyirmek anacıyla
faaliyette bulunan, bütün Amerikan örgirJerinin
çabalannı koordine etmekti!.." (Le NcuveObser-
vateur, 7 Aralık 2000).
Tabii ABD bu 'destekte yalnızdeğil, başkalaıdavar.
Meraklısı için not: Bkz. 'Armando Uribe', 'lara Ki-
tap/Şili'deAmerikan Darbesi', Bilgi Yayıneı. 1975.
Rakamlan karşılaştırmak için, bkz. Çapra Kur 1
Doiar= 7.0639 Fr.F. ya da 1 Dolar= 674.6O TL; ya
da 1 TL= 93.975 Fr.F.
rfttpy/www.pıizma.nettr/AILHAN
http-y/www.bilgiyayınevi.com.tr7ailhan
Faks/0-212/26019 88