25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 CYLÜL 2000 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER îdareyi denetleyende idare hukuku bilmesi şartının aranmaması, kurumun ciddiyetini gölgeledi ^DemirePe görev yaratdıyor' Öğrenciler açtk deniz eğitiniHie ugurfandı • lsUnbul Haber Servisi - E>eniz Harp Okulu 1. sınıf öğrencilen ile Arnavutluk Denız Harp Okulu 1. ve 2. sınıf öğrencilerinden oluşan 313 kişilık gnıp, açık deniz eğitimlerine törenle uğurlandılar. Tuzla'da bulunan Deniz Harp Okulu'nda düzenlenen törende konuşan Okul Komutanı Tûmamiral Aydm Gürül, öğrencilerin örnek hareket ve davranışlanyla uğradıklan limanlarda herkesin talfHirini kazanmalan gerektiğini belirtti. Deniz Kuvvetleri Komutanı tlharru Erdil de gönderdjğı mesajda, öğrencilerin kendilerine sunulan olanağı en iyi şekilde kullanmalan gerektiğini belirtti. Tiirban protestosu • KARABÜK(AA)- Millı Egitim Bakanı Metın Bostancıoğlu, Karabük'ûn Eskipazar ilçesindeki 60. Yıl llköğretım Okulu'na yapılacak 16 ek dersliğin inşaatının temel atma töreninde, "Cumhuriyete dil uzatanlann fılizlenemeyeceğini, büyüyemeyeceğini ve yeşillenemeyeceğini" söyledi. Bostancıoğlu'nun konuşması sırasında türbanı savunan sloganlann bulunduğu pankart açan N.D. (16) ile R.D. (12) iki kız gözaltına alındı. Basm Konseyi saldınyı kınadı • tstanbul Haber Servisi - Basm Konseyi Genel Sekreteri Vedat Demir, Ordu'da bir kavgayı görûntülemek isteyen BTV kameramanı Temel Aksu ile Hüsamettin Tut'a yapılan saldınlar karşısında 'görevini yerine getirmeyen emniyet mensuplannı' kınadı. Basın Konseyi Genel Sekreteri Vedat Demir yaptığı yazılı açıklamada, olayın polisin yanında gerçekleştiğini ve olay sonrası yapılan çağnlara rağmen emniyetin duruma müdahale etmediğini belirtti. Timfik tertirü artacaT • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosa) - Fahri Trafık Müfettişleri Derneği Genel Başkanı thsan Memiş, yıl sonuna dek 700 bin yeni arabanın trafığe katılacağını belirterek "Bu ortamda Türkiye, şehiriçi ve şehirlerarası toplu taşımaya geçmemekte direnerek vatandaşını bile bile ölüme götürmektedir" dedi. Memiş, kalkınma planında sektörün ilerlemesini sağlayacak çalışmalar yerine 'temennilerin yer aldığını' kaydetti. Krık sempozyumu • tstanbul Haber Servisi - Amerikan Hastanesi ve New York Hospital For Special Surgery tarafından 'Pelvis ve alt ekstremitenin komplike yaralanmalan' konulu sempozyum düzenlendi. Sempozyumda hekimler, konuyla ilgili gelişmelerle ilgili bilgi alışverişinde bulundular. Nüfus cüzdanımı, Ehliyetimi ve Maliye Kımlik Kartımı kaybettim hükümsüzdür FİGEN DEMÎRHAN SÎBEL KIZHJŞIK Başbakan Bülent Ecevit, "Ombudsman müessesesj hak- kmdagörüş birfiğine vardık" di- yerek hükümetin başhakemlik kurumunda kararh olduğunu ortaya koyarken "halkın avu- kathgınıyaparakdevlettekiyan- hş bürokratik uyguiamalara karşı halkm haklannı koruya- cak vegerekli ryüeştirmelerinya- pdmasmı sağlayacak" ombuds- man kurumunun ciddi olarak tartışılması gerektiği vurgulan- dı. Hukukçular, sistemi düzen- lerken dikkatli davranmak ge- rektiği uyansında bulundular. Adalet Bakanı Hikroet Sami Tûrk'ün sunacağı ombudsman tasansı, eski Cumhurbaşkanı Sü- leyman DenureTin ismıyle aynı anda gündeme geldi. Bakan Türk'ün ombudsman olarak önerdiği Demirerin, 2 yıl önce aynı konuda Devlet Denetleme Kurulu'na hazırlattığı rapor anımsandı. Raporda "hukuk ya da sjyasal bügfler fakûhesi me- zunu otana" koşulu ombudsma- nın nitelikleri arasında sıralandı. Adalet Bakanlığı'nın yeni de- netim *nekanizması olarak sun- duğu "Kamu Denetçüiği Tasan- a"nın kamuoyuna sızan ilk ha- linde de ombudsmanın nitelik- leri arasında önce "hukuk bilgi- sine programlannda yeterince yer veren siyasalttimler,idari bi- limkr, iktisat ve maliye alanla- nnda en az 4 yülık yükseköğre- nim yapma" koşulu yer aldı Ancak iki gün sonra Bakan Türk, tasanda bazı bölümlenn değiştirildiğini belirterek, önce- ki tasanda ombudsmanın nite- likleri arasında sayılan "bukuk ya da hukuk bilgisine program- lanndayeterinceyer veren" kıs- mının yeni tasanda yer almaya- cağmı söyledi. îdareyi denetle- yecek kişide idare hukuku bil- mesi koşulunun aranmamasının kurumun ciddiyetine gölge dü- şürdüğu belirtildi. Kurumun ya- şama geçtiği ûlkelerde, om- budsmanın iş yükü ve uğrayaca- ğı politik ve diğer baskılar ne- denıyle "hukuka son derece hâ- Idm ounasT ve beraber çalışa- cağı kadro elemanlannın hukuk eğitimi almış kişilerden oluş- ması koşulu aranıyor. Isveç'te ombudsman, genelde parlamento üyesi olmayan yük- sek dereceli yargıçlardan; Fin- landiya'da hukuk eğitimi, uzun hukuk kariyeri, hukuk ihnine, üstün vasıflara sahip kişilerden; Danimarka'da hukuk eğitimi alan, parlamento üyesi olma- yan; Norveç'te ise anayasa mah- kemesi hâkimi vasıflanna sahip, parlamento üyesi olmayan kişi- lerden seçilirken ombudsman kurumunu uygulamak isteyen Türkiye'nin ise kurumu "kendi sistemine uyarlamayı çok iyi be- cerdiğT eleştirisı getirildi. Ombudsmanlık sistemine ilışkin bu gelişmeler, "Demi- rel'e cumhurbaşkatüığından sonra yenive saygm bir görevya- ratmak amacının güdüldüğü" şeklinde yorumlandı. Bakan Türk'ün içeriğini daha sonra açıklayacağı tasanya iliş- kin akıllardaki sorular şöyle: - Ombudsman seçüecek kişj ve kadrosu için hukuk eğitimi aranacak mı? - Yurttaşlardan ombudsmana başvurmadan önce idari yollan tüketmeleri şartı istenecek mi? - İdari dava açıhnası gereken bir durumda yurttaş önce om- budsmana başvurursa ombuds- man, yurttaşlan öncelikle idari dava açmalan konusunda uya- racakmı? - Ombudsmanın kararlannın bağlayıcıhğı ve yaptınmı ola- cakmı? - Ombudsmanın kararian yargrya açık olacak mı? OMBUDSMANLIK NEDÎR?~ Başvuru için idari \oüaruı tükenmesi gerekli Istanbul Haber Servi- si-Türkiye'nin müstak- bel denetım kurumu ombudsman, Türk Sa- nayicileri ve Işadamlan Demeği'nce(TÜStAD) hazırlanan Ocak 1997 tarihli 'Ombudsman- DevletteBirTopiaın Ka- Bte Kurumu tncelemesi: Mekanizması Örneği' başlıklı araştırmada, dı- ğer ülkelerdekı ombuds- man uyarlamalanyla birlikte ele alındı. Ince- lemede ombudsman ku- rumu hakkında yer alan bilgiler özetle şöyle: Ombudsmanı uygula- yan her ülke, kurumu kendi sistemine uyarla- dı. Dünyadakı uygula- malann ortak özellikle- rinden yola çıkarak 'Uluslararası Barolar Birnği'nin Ombudsman Komitesi'mn ombuds- man tanımı ise "Anaya- sa, yasama organı ya da parlamento tarafından temin edflen, başmda ya- sama organıya da parla- mentoya karşı sorumhı olan, yüksekseviyeli, ba- ğımsızbir bürokrann c4- doğu,hûkûmetkuruhış- lan,yetkttflerivecahşan- larmca haksızhğa uğra- nuş insanlann şikâyetie- ri doğruhusunda ya da kendi inisiyatifı ik hare- kete geçen, araşürma yapma, disiplin uygula- ması önerme ve rapor yayınlama hakkl olan ofis" şeklinde. Ombudsmarun öz so- rumluluğu kamu yöneti- minde hıçbır yurttaşa yanlış ya da adaletsiz davranılmamasını ga- ranti etmek. Bazı ülke- lerde meclis, bazı ülke- lerde hükümet adma de- netim yapan kurum, Al- manya'da sadece askeri sorunlar üzerinde dene- tim yapar. Ornbudsman, çoğun- lukla parlamento ya da curnhurbaşkanınca seçi- lir, görevini yerine geti- rirken çok geniş bir araştrnna yetkisi ile tam bir özgürlük içinde ha- reket eder. Parlamento, ombuds- mana, belirli bir şikâye- ti nasıl ele alacağı hak- kında talimat veremez. Gerek ilgileneceği va- kalann miktan ve içeri- ği nedeniyle kaldmnası gereken iş yükü, gerek- se uğrayacağı politik ve dığer baskılar nedeniyle ombudsman seçilecek kişinin hem hukuka son derece hâkim olması hem de kişilik bakımm- dan olgun, her koşul al- tında tarafsızlığını koru- yabilecek dürüst, göre- vine bağlı bıri olması gerekir. Ombudsman sayısı ülkeden ülkeye değişir Ombudsmanın görev süresi de değişir, genel- de 4 yılın altına düşmez. Ombudsmanın çalışaca- ğı kadro da çok önemli olduğundan kadro yete- nekli ve verimli, hukuk eğıümı almış elemanlar- dan oluşmalı. Ombuds- manm denetleyeceği alanın kapsamı da ülke- den ülkeye değişir. Fransa'da ombudsma- na halkın doğrudan baş- vurmaması, kurumun kendi inisiyatifı ile araş- tırma yapamaması, de- netimlerde bulunama- ması, kurumun etkinli- ğıni kısıtlıyor ve bu du- rum ülkede tartışıhyor. Ombudsmana vakalar genelde şikâyet yoluyla ulaşır. Genellikle om- budsmana şikâyette bu- lunulabilmek için diğer tüm idari çarelerin tüke- tılmiş olması gerekir. Ombudsmanı diğer ida- ri mekanizmalardan ayı- ran en önemli özellik, insanlann kuruma dı- rekt olarak son derece kolay, masrafsız bir şe- kilde ulaşabilmeleri. Ombudsman her baş- vuru ile tek tek ilgilenir, şikâyet asılsız olsa bile şikâyetçiye cevap vere- rek, neden asılsız oldu- ğunu açıklar. Şikâyet denetim alanı dışınday- sa şikâyetçiye başka ne gibi yollara başvurabi- leceğini açıklar. Ombudsmanın özel- likle kendi inisiyatifî ile yaptığı araştırmalar ve denetimlerin başlatıl- masmda, medyada çı- kan haberler ve yapılan programlar genellikle büyük rol oynar. Sempozyumda, KESK Gend Başkanı ile KAns Rum keamimlen Tüm KAns Kamu Çahş>nlanSerjdikasıGend Başkanı Papapolyviou banş, deniokrasi ve örgütienme özgûrmğû konusunda işbiraği deklarasyonu imzaladdar. KESK'ten 'Banş ve Demokrasi îçin Nasıl Bir Anayasa' sempozyumu '61 Ânayasası gündeme gelmeli9 tstanbulHaber Servisi-Memur ve işçi sendikalan konfederasyon- lan, yürürlükte olan 12 Eylül ana- yasasını ağır bir dille eleştirerek anayasanın toplumun geniş ke- simlerinin beklenti ve gereksi- nimlerine yanıt veremediğini bil- dirdiler. Uhıslararası sendıkalann konfederasyon temsücileri ise "irtkai ve bölücü faaliyetlere ka- nşan memıuiann ihraç edilmesi- ni" düzenleyen KHK'nın günde- me getirihnesini kmadılar. KESK'in 1 Eylül Dünya Banş Günü nedeniyle düzenlediği, "Banş, Demokrasi vetnsanHak- lan tçin Nasıl bir Anaya- sa" konulu sempozyum, dün Istanbul Armada O- tel'de yapıldı. Sempoz- yumda, KESK Genel Başkanı ile Kıbns Rum kesiminden Tüm Kıbns Kamu Çalışanlan Sendi- kası Genel Başkanı Andreas Papapol>-viou banş, demokrasi ve ör- gütlenme özgürlüğü ko- nusunda işbirliği ve da- yanışma içinde olunaca- ğına ilişkın ortak bir deklarasyon imzaladılar. Türk-lş Genel Başka- nı Bayram Meral'in ka- tılmadığı sempozyumun açıhş konuşmasını ya- pan Kamu Emekçileri Sendikası (KESK) Ge- nel Başkanı Sryami Er- dan, 2000'li yıllarda ül- kenüı kurum ve yönetsel kurallanrıa 12 Eylül ana- yasasının kaynaklık et- mesini eleştirdi. Anaya- saya kaynaklık eden zih- niyetin kendisini YÖK, Milli Güvenlik Kurulu ve RTÜK ile gösterdiği- ni belirten Erdem, "Bu zflınryet kendisini, kamu cahşanlannın grevfi toplusözleşmeü sendikal haklannı engelkmekk, siyaset yapma yasağryia, tek tip insan ya- ratma çabasryla, kamuyararmı bi- çe saymakla, KHK'lerie göster- mektedir" dedi. DtSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi de Türkiye'nin yeniden 1961 Ânayasası'nm çerçevesini gündemine alması gerektiğini söyledi. Çelebi, Çahşma Bakan- lığı'nın hazırladığı iş güvencesi yasa taslağuun eksik olmakla bir- likte olumlu bir adım olduğunu Baro uyeleri bir araya geldi TürkveYunan hukukçular savaşa karşı tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - tt Dûnya BanşGünü" nedeniyle îzrnir Barosu'nun konu- ğu olan Rodos Barosu Başkanı Kostantinos Yan- ms, yönetim kurulu üyeleri ve 50 Yunan avukat, Izmirli avukatlarla bir araya geldi. îzmir ve Rodos baro yöneticileri ile avukatla- nn katıldığı dostluk havasında geçen buluşma- da, Ege'nin iki yakasında banşm gerekliliği vur- gulandı. Îzmir Baro Başkanı Çetin Turan, ban- şm Ege Denizi'nin iki yakasında yaşayan insan- lar için vazgeeilmez bir yaşam biçimi olduğu- nu vurgularken Kostantinos Yannıs de, iki ülke halkı arasındaki şüphelerin ortadan kalkma za- manının geldiğinı belirtti. îzmir Baro Başkanı Çetin Turan, yaptığı ko- nuşmada, "1 Eylül Dünya Banş Günü'nde Ro- dos Barosu Başkan ve üyeleriyle birh'kte ofanak- tan son derece muthıyuz. Banş, Ege Denizi'nin iki yakasında yaşayan bizleriçin vazgeçilmez bir yaşam biçimidir" dedi. Turan, aynı coğrafya- dan kaynaklanan ortak özellikleri nedeniyle Türk ve Yunan halkının içtenlilde "banş*yan- hsı olduğunu dile getirdi. kaydetti. Hak-tş Genel Başkanı Safim Us- kı da hazırlanacak yeni anayasada 12 Eylül'de olduğu gibi "ûstün güçkrindeğil,halkuıbelirk\iciol- ması gerektiğinr vurguladı. Avrupa Sendikalar Konfederas- yonu Genel Sekreter Yarduncısı Jean Lapeyre, Afi ülkelenndeki halklann sosyal, siyasal ve ekono- mık kazanımlan elde edınceye ka- dar ağır bedeller ödediğinı arum- sattı. Lapeyre, "Düşünce Özgür- lüğü 2000" kitabuıdaki görüşleri nedeniyle dava açüan Erdem ve Saihn Uslu'nun yanında oldukla- nnı, 17 Ekim'deki du- ruşmaya da üç gözlemci göndereceklerini kay- detti. Dünya Hür Işçi Sendi- kalan Konfederasyonu Cenevre Bürosu yöneti- cisi ve ILO Işçi Grubu Sekreteri Dan Cunniab da söz konusu KHK'ye karşı gelişen muhalefeti desteklediklerini söyledi. Istanbul Barosu Baş- kanı Yücei Sayman, ga- zeteci Oktay Ekşi'nin günlerdir köşesinde yaz- dığım söylediği KHK'ye ilişkin görüşle- rini eleştirdi. Sayman, Ekşi'nin, "Memurlann irtkai ve bötöcü faaüyetlerde bu- rananlannın hukuka uy- gun olarak ihraç edilme- sinden yana mısnuz, de- ğp misiniz" diye sordu- ğunu, buna "evet" di- yenlerin hukuktan yana, "hayff" diyenlerin irti- cacılar ve bölücülerle beraber olduğunu sa- vunduğunu ileri sürdü. Uzmanlar, ombudsmanlığın göstermelik olduğunu; ne karar, ne yaptınm etkisi bulunduğunu belirtiyor ' Amaç Avrupa'ya höş görünmek'Prof. AM Ülkü Azrak: Idareyi denetle- yecek kişide idare hukukunu bilmesini aramamak kurumun ciddiyetini gösteri- yor. Bu sadece Avrupa'ya hoş görünmek için yapılıyor. Türkiye'de, Meclis'te yurt- taşlann başvurulannı değerlendirecek 'Dilekçe Komisyonu' vardı. Bu komis- yon da ciddi bir sorunu çözmedi. Om- budsmanın yapacaklanna benzer görev- leri olan Devlet Denetleme Kurulu (D- DK) kuruldu, ancak ne Kenan Evren, ne Ozal ne de Demirel, hıçbın bu kurumu herhangi bir şeyi denetlemek için hareke- te geçirmedi. Ombudsmanın ne yaptınmı ne de karar alma yetkisi var. Her yü Mec- lis'e ve kamuoyuna rapor verecek. Ozel bir komisyondan geçecek, Meclis Genel Kurulu'nda tartışılacak, o kadar. Türki- ye'de kurumlann ciddi bir ağırlığı, siyasi kültür, bürokrasi ve hukuk kurallanna saygılı olma alışkanlığı olmadıkça bu tip kurumlar göstermelik olacaktır. Asıl et- kili olan, yargının kararlandır. o düzeltil- meli. tdarede asıl saydamhğı sağlayacak olan, hükümetin elindeki 'tdari Usul Ta- sansı'dır. Bu tasanya göre, idare karar almadan önce karannın etkileyeceği ilgi- li yurttaşlarla görüşmek, ona delillerini sunma olanağı sağlamak zorunda. Kara- n denetlemek yargının görevi. İdare o za- man neye dayanarak karar verdiğini yurt- taştan da, ilgililerdcn de kaçıramayacak. Anayasa HukukuProfesörü Sühey1Ba- tum: Türkıye gıbı, idare edılenlerin ida- re karşısmda çok fazla haklan obnadığı ûlkelerde, 'idari yargının yanında' om- dusmanlar önemli işlev görebilir. Ancak Sovyetler'de zamamndauygulandığı şek- liyle kurumun amacı, idarenin yasalara uygunluğunu denetlemek olmamalıdır. Türkiye'de cumhurbaşkanının ya da baş- bakanın elınde idareyi denetleyecek bir araç olarak çalışmamalı.Ombudsman ku- rumu iyi kurulursa iyi İŞICT. Güvenilirli- ğini sağlamak için de Türkiye'nin üzerin- de oybirliğiyle 'bu işi başanyla yürüte- ceğine inandığı' kişileri, kurumun başı- na getirecek mekanizma kurulmah.Om- budsman olarak Demirel'in önerilmesi de ilk kez oluşturulacak kurumun başına cumhurbaşkanı sıfatını taşımış bir kişinin gelmesiyle önemli bir işlev kazanacak. Prof. Dr. Bakır Çağlar; Türkiye gibi 65 milyonluk, merkezi idare ile yönetilen bir sistemde ombudsmanlığın hukuken uy- gulanması, pratikte sonuç doğunnası tek- nik olarak olası değil. De\'let dışı, hükü- met dışı kunıluşlar gibi, devlet dışı uzlaş- mazlıklan çözücü bir kurum oluşturul- ması gerekir. Sadece danışmanlannın hu- kukçu ohnası yeterli değil. Başına gele- cek kişinin de hukukçu olması gerekir. Ombudsmanlık, yargı öncesinde taraflar arasında bir anlamda dostça bir çözüm, mağduriyetlerin gıderilmesi, idarenin bu konudaki haksız eylemlerinin bu dostça çözüm çerçevesi içinde mahkemeye u- laşmadan çözümlenmesi demektir. Kazada Ferbat Tunç da yaralanmışü. SeldaBağcan hn sağhkdurumu iyi ANTAKYA (Cumhuriyet) - Konser vermek için Antakya'ya giderken önceki gece trafik kazası geçiren sanatçı Selda Bağcan'm sağhk durumunun iyi olduğu açıklandı. Selda Bağcan, Aşık Haşimi ve menajerı Fernan Cçoklar'ın bulunduğu, Mehmet Kundak yönetimindeki 06ZNN63plakah minibüs, önceki gece E-91 Karayolu'nun Antakya'ya girişinde, direksiyon hâkimiyetini kaybederek orta refiijü aşmış ve karşı yoldaki tbrahim Keyifli yönetimindeki 34 KMP 90 plakalı otomobille çarpışmıştı. Kazada, Antakya Lisesi Edebıyat Öğretmeni tbrahim Keyifli (45) ve eşiNigar Keyifli (40) olay yennde ölmüş, Hakan (7) ve Mustafa Keyifli (24) ile Mehmet Kundak ağır, Selda Bağcan, Âşık Haşimi ve Ferhan Üçoklar da hafıf yaralanmıştı. Antakya Devlet Hastanesi Ortopedi Servisi Sorumlusu Dr. Süleyman Bilgili, sol kolundakı derın yara nedeniyle ameliyata alınan Selda Bağcan'm tedavisinin sürdüğünü, ancak sağhk durumunun iyi olduğunu bildirdi. Sanatçuıın bilincinin açık olduğunu belirten Süleyman Bilgili, gerekli tetkiklerin y_apıldığını söyledi. Âşık Haşimi ile Ferhat Üçoklar'ın durumunun da iyi olduğu öğrenildi. Dığer yaralılann tedavısı Adana'daki hastanelerde sürüyor. Bağcan'm konseri ise kaza nedeniyle iptal edildi. Aliağa Banş Şenliği Faranduri konserini binlerce /dşidinledi OZANYAYMAN ALİAĞA-Aliağa Birleşik Emek ve Banş Şenliği etkinliklerine katılan çok sayıda Türk ve Yunanlı politikacı, sanatçı ve bilım adamı, Türk- Yunan dostluğunun kalıcı olması için çaba harcanmasuıı istediler. İlk bölümü Midilli Adası'nda gerçekleştırilen şenlık, bugün sona eriyor. Aliağa Birleşik Emek ve Banş Şenlikleri'nin açılışı yüzlerce kişinin katıldığı görkemli bir yürüyüşle gerçeİdeştirildi. Yürüyüşün ardından Demokrasi Meydanı'nda konuşma yapan katılımcılar, banşuî, insanlık tarihinin en büyük kazammı olduğunu vurguladılar. CHP Genel Başkanı Altan Oymen, bundan 15-20 yıl önce Türk ve Yunan bayraklannı yan yana görmenın mümkün olmadığmı anımsatarak "Çocuklannuan eikrinde iki bayrak bir dalgalaıuyor. > Yakınlaşma depremle oldu. İnsanlann gözlerini açö. Toplumlann gözleri, savaşla banş meselelerinde kolay kolay açdmıyor'' dedi. Öymen şunlan söyledi: "2. Dünya Savaşı'ndan önce 1. Dünya Savaşı yaşancL 36 miryon insan öldü. Niye ibret ahnmadıdiye sorulması gerekiyor. Tarih, ibret ahnsaydı tekerrür eder miydi? Ohnuyor, çûnkü bu işten para kazananlar var. Emeğiile geçinenler, sa\aştan en çok etkilenenliT. O yüzden emekle banş iç içedir. Biz ve bizim gibi düşünenler. bir daha dolduruşa gehnemek için eümizden geieni yapmahyız." Kadınlar bartşa koştu tstanbul Haber Servisi - 2000 Dünya Kadın Yürüyüşü Projesi Türkiye Koordinasyonu, 1 Eylül Dünya Banş Günü etkinlikleri kapsamında Maçka Demokrasi Parkı'nda 'BanşKoşusu' düzenledi. Koşu öncesi açıklama yapan koordinasyon üyesi Özlem Türkmen, savaşlar nedeniyle göçe zorlanan insanlann üçte ikisinin kadınlardan ve çocuklardan oluştuğunu belirterek, " Biz kadınlar, savaşlann kurbanlan ohnayı reddediyoruz. Dryonız ki yoksulluğa, şiddete. ırkçdığa, aynmcıhğa karşı olduğu gibi savaşlara da karşı koyalun. Banş içinde ve insan onunına yaraşır bir dünya yaratma kararlüığuu göstereüm" diye konuştu. Konuşmanın ardından etkinliğe katılan kadınlardan bir grup parkın parkurunda koşarken başka bir gnıp yürümeyi tercih etti. Şarkılar söyleyen kadınlar, parka u banş fıdaru" diktiler. Polis etkinliğe katılanlann sadece değışik dillerde "banş" yazılı dövizler taşımalanna izin verdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle