Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
p -13 EYLÜL 2000 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
_JVfete Karşı Sivil Koordinasyon: Bölgedeki en önemli sorun kalıcı konutlar ve irtıar
Deprem bölgesmde sııç artb
BARIŞDOSTER
-, Büyük Maımara depreminin ardın-
dan yurttaşlann kendiliğinden hareke-
te geçmesiyle oluşan, özellikle dep-
remzedeleri yardım malzemeleriyle
buluşturması ve bölgede sağladığı eş-
güdümle dikkat çeken "Afete Karşı Si-
vîl Koordinasyon", deprem bölgesin-
deki en önemli ıki sorunun imar planı
ve kahcı konutlar olduğunu belirtti. Ya-
pılan hasar tespitlerinin güvenilir ol-
madığını, artçı sarsıntılardan sonra ha-
: sar tespiti yapılmadığını vurgulayan Si-
• Sivil Koordinasyon'un Bilgi Belge Birim
Sorumlusu Gonca Girit, deprem bölgesinin afet
bölgesi ilan edilmemesini eleştirdi. Girit,
yapılan hasar tespitlerinin güvenilir
olmadığını, artçı sarsıntılardan sonra hasar
tespiti yapılmadığını vurguladı. Gonca Girit,
devletin, orta hasarlı konutlan yıkacağını
açıklamasına karşın yıkmadığını söyledi.
vil Koordinasyon, "Devlet, az hasariı
konutlann sahiplerine 600 müyon TL
verince, pek çok orta hasarlı konutun
sahibi, sıîf bu parayı atanak için. konu-
tunun az hasarlı olduğunu söyledi. Or-
ta hasarlı konutlann onarunı ne kadar
para harcanırsa harcansın. kim yapar-
sa yapsın olanaksız. Ama orta hasarlı
konutlar onanlıyor. Üstelik bunu, daha
önce yapüklan konutlar yıkılan fırma-
lar, ucuza yapıyoriar" dedi.
Sivil Koordinasyon'un Bılgı Belge
Birim Sorumlusu Gonca Girit, deprem
bölgesinin afet bölgesi ilan edilmeme-
sini eleştirerek "Bölgenin afet bölgesi i-
lan edilmesi için depremin şiddetinin
7.5 olması gerektvor. Eğer afet bölgesi i-
lan edilseydi, bölgenin tüm giderleri
devlet taranndan karşılanacak, yurt-
taştan bir şey istenmevecektL Devlet,
deprem sonrasında, deneme-yanılma
yöntemiizfcdi" dedi. Devletin, orta ha-
sarlı konutlan yıkacağını açıklamasına
karşın yıkmadığını, depremzedelere 2
milyar TL kredi vereceğini söylemesi-
ne karşın, 200 milyon TL ödediğini be-
lirten Girit, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yapüklan evler yıİalan, YükseL
Ceylan, Çolak, Banş gibi fırmalar, şim-
di ucuza onanm yapryorlar. Kiracılann
durumu belirsiz. Prefabrike konut de-
ğiL, doğrudan, imar plank. kalıcı konut
yapılmalıy dı. Buna harcanan, para, za-
man ve enerji kalıcı konuta harcansa,
bu sürede depremzedeler, Mehmetçik
Çadırkenti gibi, gerçekten kışlık olan
çadırkentlerde kalsalar daha ivi olurdu.
Aynca prefabrikelerin yer seçimi yan-
lışvezamanmda teslim edilmediler. Pre-
fabrikeler hataydL"
Kalıcı konut ihalelerini, daha önce
yaptıklan konutlar yıkılan firmalann
kazandığını ve imar planlannın açık-
lanmadığıru ifade eden Girit, Adapaza-
n ve Izmit'te kalıcı konut inşaatlannın
başladığıru, ama bunlann neye göre ya-
pıldığının bilinmediğini anlattı. Örgüt-
lü depremzedelere söz hakkı verilme-
mesinden yakuıan Girit. "Bölgede,baş-
ta tecavüz, ensest uyuştunıcu kullanı-
mı olmak üzere suç oranlannda büyük
artış var"dedi.
Bölgede hizmet veren bazı özel ye-
mek şirketlerinin çok zengin oldukla-
n yönünde duyumlar aldıklannı söyle-
yen Girit, "Verdikleri yemeklerin kali-
tesi de kötü. Kızılay aşevi açsa daha iyi
olurdu. Kaldı ki. orada insanlara ken-
di yemeklerini yapma olanağı verilsey-
di, hem moral motivasyonlan artanu,
hem de bakkaL manav, market biraz
para kazanır, yaşam ve ticaret canla-
nırdı" diye konuştu. Şu an hemen her
kuruluşun, depreme karşı çalıştığını
ifade eden Girit, bunlar arasmda eşgü-
düm olmadığını, kendilerinin sivil ve
resmi kaynaklı bilgileri toplayıp değer-
lendirip yönlendirmek için çabaladık-
laniu söyledi. Kızılay'la protokol yap-
tıklannı, afet anında birlikte müdaha-
le edeceklerini açıklayan Girit şunlan
söyledi:
"Çahşmalanmızı bundan sonra, bas-
kı grubu olarak sürdürecek, kamusal
kaynaklann rasyonel kullanılmasuıa
çahşacak, deprem sonrası oluşan ener-
jinin, afete karşı hazuiıkta evrilmesine
çabalayacağız. Bilgi. birikim ve deneyi-
mimiz var. SiyasaL parasal beklentimiz
yok. Seçilmiş ya da atanrruş değUiz. Bu
nedenle yurttaşla devlet arasında üeti-
şim köprüsü olabüir, gerekirse, deviet-
leçanşmadan bir araya geüp doğru şey-
ler yapabiliriz. Afete karşı çok ciddi
merkezi bir yapüanma gerekir ve bu-
nun alnndan ancak devlet kalkar."
Cölcük Belediye Başkanı Barıs
'Hükümet yüksek
binalara onanm
kredisi veriyor'
• Devletin, hasarlı olan 6 ve 7 katlı
binalann onanmı için kredi verdiğini
anımsatan Gölcük Belediye Başkanı tsmail
Banş, "Bu, yeni felaketlere davetiye
çıkarmaktır. Bunun sorumluluğunu kim
üstlenecek" dedi.
Yurt Haberleri Servisi -
Gölcük Belediye Başkanı
lsmail Banş, onanm ve
güçlendırme çalışmalan
yapılacak binalarda revize
imar planından sonra 5
- kata kadar izin verdikleri-
ni, ancak hükümetin 6-7
katlı binalara onanm ıçın
kredi vermesinin çelişki
ı, yarattığını söyledi. Göl-
cük'te, Bayındırltk ve İs-
kâıvBakanbğı 'nca yapırm
planlanan 1686 kalıcı ko-
nuttan 528'ini üstlenen
firma, bunlann yüzde
- 50'sinin kaba ınşaatını bi-
tirdi.
Gölcük Belediye Baş-
kanı lsmail Banş, revize
imar planı ile onanm ve
güçlendirme çalışmalan
yapılan binalann durumu-
nun, büyük bir çelişki ya-
rattığını söyledi. Revize i-
mar planına göre zemin
etütlerinin sağlam göster-
diği bölgelerde en fazla 4
1
kata kadar izin verileceği-
ne değinen Banş, şöyle
konuştu:
"Revize imarpiamndan
"sonra 5 kata izin vermiyo-
— ruz. Devlet ise hasarlı 6 ve
7 katlı binalann onanmı
için kredi veriyor. Bu, bü-
yük bir çelişki Bunun so-
rumluluğunu kim üsdene-
cek? Şunu haürlatmayı
görev bürvonız. Birinci de-
recede deprem kuşağı üze-
rinde olan ilçemizde ha-
sarlı 6 ve 7 katlı binalann
onanlması, yeni felaketle-
re davetiye çıkarmaktır.''
Banş, bugüne kadar ilçe-
ye bağlı beldeler de dahil
olmak üzere 400'e yakın
orta hasarlı binaya onanm
ve güçlendırme ruhsatı
verildiğini bildirerek şöy-
le devam etti:
"Bayındırlık ve tskân
Bakanlığı'nca yetki veri-
len firmalann onanm ve
güçlendirme çalışmalan
nç aya kadar bitirilecek.
Hasariıbinalarda temeOer
yeniden kazılıyor. yapılan
radyal temel ve kolon tak-
viyelerinin sağhkh olup ol-
madığı ise bihnmiyor. Ba-
zı inşaat ustalannın, kısa
süreti kurs sonunda ba-
kanhktan yetki belgesi al-
dıklan söyieniyor. Her şey,
yetki alan kişilerin inisiya-
tifıne bırakümış. Onanmı
yapılan binalan kimse
kontrol etnüyor."
Kahcı konutiar
Gölcük'te kalıcı konut-
lann yapımını üstlenen
Batum tnşaat'ın sorumlu-
su Tansel Erdoğan'dan alı-
nan bilgiye göre Sarayh ve
örcün köylerinde 59 blok
halinde inşa edilen 528
konuttan 264'ünün kaba
inşaatı tamamlandı. Her
blok için 45 ton demir ve
150 metreküp beton kul-
landıklanm, altyapı çalış-
malan ve istinat duvarla-
nnın da bitirildiğini ifade
eden Erdoğan, üstlendik-
leri konutlan, en son 29
Kasım Çarşamba günü
Bayındırlık ve tskân Ba-
kanlığı'na teslim edecek-
lerini bildirdi.
TCC Başkanı Nail Cüreli
'Basını savunmakta
güçlük çekiyoruz'
tstanbul Haber Servisi -
Türkiye Gazeteciler Ce-
miyeti (TGC) Başkanı
Nail GüreH, bazı televiz-
yon kanallanmn ölçüyü
kaçıran derecede meslek
ilkelerine aykın ve so-
rumlu yayıncılıkla bağ-
daşmayan yayınlar yaptı-
ğını belirterek "Bugün
köklü ve saygm geçmişi
bulunan bir meslek örgü-
tü olarak basını savun-
makta güçlük çekiyoruz"
dedi. Gürelı, sorumlu ga-
zetecileri özeleştiri yap-
maya, halkı da tercüüeri-
ni yaparken sorumlu dav-
ranmaya, tepkilerini dile
getirmeye çağırdı.
TGC Başkanı Nail Gü-
reli, Başkanvekili Orhan
Erinç, Genel Sekreter
Turgay Olcayto ve yöne-
tim kurulu üyelerinin ka-
bldığı, yeni yayın döne-
minin yaklaşması ve 12
Eylül darbesinin 20. yılı
nedeniyle yönetim kuru-
lunun görüşlerinin açık-
landığı bir toplantı düzen-
ledi. TGC'nin Cağaloğ-
lu'ndaki merkezinde ya-
pılan toplantıda Güreli.
reyting, tiraj ve kazanç
getirdiği için medya ser-
mayesince göz yumulan
hatta teşvik gören yayın-
lann, gelecekte onanlma-
sı güç yaralar açacağını
vurguladı. Sorumsuz ya-
ymcıhğm "medyanınata-
nı oyduğunu" belirten
Güreli şöyle devam etti:
"Bütün bunlara karşın,
medyanın toplumun ay-
nası okluğu, özgür ve ba-
ğunsız bir basına toplu-
mun bütün kesimlerinin
ve bireylerinin ihtiyaç du-
yacağı unurulmamalıdır.
Medyanın bugünkü du-
rumuna getişinde 12 Eylül
sürecinin ve bu süreçte ik-
tidara ortak olan siyasal
kadrolann ve sermayenin
önemli payı ve etkisi yad-
sınamazT
• Deniz araştırmalan alanında dünyadaki en
gelişmiş cihazlarla donatılan Suriot gemisi
Marmara Denizi'nin tabanındaki fay yapısını
incelemek üzere denize açıldı. Bilim adamlan,
elde edilecek bilgilerin Marmara'daki deprem
riskini değiştirmeyeceğini belirterek yetkilileri
bir kez daha önlem almaya çağırdı.
Faylar gözleın altuıda
tstanbul Haber Servisi - Fransız Deniz
Araştırmalan Enstıtüsü'ne (IFREMER) ait
"Sunrit" adh araştınna gemisi Marmara De-
nizi'nin tabanındaki fay yapısım incelemek
üzere dün denize açıldı. Deniz araştırmala-
n alanında dünyadaki en gelişmiş cihazlar-
la donatılan Suriot gemısınin 4 Ekım'e ka-
dar sürecek araştırmalan sonucunda, Mar-
mara'daki fay haritası ortaya çıkanlacak ve
Fransız yerbilimci Prof. Dr. Le Pichon ile
İTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Celal Şen-
gör'ün ^tekfay" hipotezi test edilecek. Araş-
tırmadan sorumlu bilim adamlan, elde edi-
lecek bilgilerin Marmara'daki deprem riski-
ni değiştirmeyeceğini belirterek yetkilileri
bir kez daha önlem almaya çağırdı.
IFREMER, TÜBÎTAK ve ÎTÜ'nün ortak
projesi kapsamında Marmara'da bugüne dek
yapılan araştırmalann en önemlisini gerçek-
leştirecek olan Suriot gemisi tstanbul Salı-
pazan nhtımında medya mensuplanna gez-
dirildi. Geminin denize açılmasmdan önce
düzenlenen basın toplantısına TÜBtTAK
Başkanı Prof. Dr. NamıkKemalPak TÜBt-
TAK Marmara Araştırma Merkezi Başkanı
Prof. Dr. NaciGörür, proje başkanlan Fran-
sız bilim adamlan Xavier Le Pichon ve Ro-
lando Armijo. ITÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr.
Celal Şengör ile Fransa Büyükelçiliği yetki-
lileri katıldı. Araştırma hakkmda açıklama-
lar yapan TÜBtTAK Marmara Araştırma
Merkezi Başkanı Prof. Naci Görür, tüm mas-
raflan Fransızlar tarafından karşılanan araş-
tırmanın 12-19 Eylül ve 19 Eylül-4 Ekim
olmak üzere iki bölüm halinde gerçekleşti-
rileceğini söyledi. Prof. Görür, Tekirdağ ön-
lerinden doğuya doğru başlatılacak araştır-
manın ilk bölümünde deniz tabanın ses dal-
'Büyük depremler kendini beüi eder'
Odası tstanbul Şube Başkanı Oğuz Gündoğdu. zemin dayanıkuhğı ve beton incelemesi konulannda "Mesleki
Denetim ve Teknik İşbirBğr protokolü imzaladüar. tlçedeki yeni inşaat alanlannda zemin etüdünün vapdması,
mevcutbinalann güçlendirilmesi ve denerinıde işbûüğini hedefleyen protokolün imza töreninde konuşan Gün-
doğdu, 17 Ağustos depreminden bu yana değişen hiçbir şey olmadığına dikkat çekerek "Saat çahşrvor" dedi
Gündoğdu, TPAO'nun Marmara Denizi ile il^li haritasnun asfanda önemli ipuçlan verdiğini, 80 kflometreiik
büyük bir fay görüldüğü nü belirterek "O fay hareketegeçerse büviik birdepremle karşılaşabiliriz" diye konuştu.
Kadıköy Belediyesi ileünzalanan protokolün 17 Ağustos'tan sonra ilkkez geleceğe dair kendinde umudaroluştur-
duğunu vurgulayan Gündoğdu, protokolk ilçede zemin etütkrinin halka uygun fryadarla yapıiacağmı söyledi
galan ile taranarak deniz dibindeki düzen-
sizliklerin saptanacağını anlattı. Prof. Gö-
rür, ikinci bölümde de deniz tabamnın bu
kez 70 metre yakından sonar cihazıyla yük-
sek frekanslı dalgalarla taranacağını ve fay
hakkmda daha detaylı bilgilerin elde edile-
ceğini vurguladı.
Elde edilecek sonuçlann Deprem Konse-
yi aracılığıyla kamuoyuna açıklanacağını
söyleyen Prof. Görür, araştrrma sonuçlannm
Marmara'daki deprem gerçeğini değiştirme-
yeceğine dikkat çekerek yetkilileri olası dep-
reme karşı önlem almalan konusunda bir
kez daha uyardı.
Tek fay test edilecek
Prof. Şengör ve Prof. Le Pichon, birlikte
geliştirdikleri tek fay hipotezinin bu araştır-
mayla test edilecağini belirttiler. Sismik 1
gemisinin yaptığı araştır-
ma sonuçlannm tek fay hi-
potezini desteklediğini ifa-
de eden Prof. Şengör, "Ya-
nılmış olmayı çok isterim,
ama araşüma sonuçlan tek
fay hipotezini doğrulaya-
cak" dedi. Şengör, araştır-
madan elde edilecek veri-
lerle fayın en son ne zaman
kınldığırun da saptanaca-
ğını kaydetti.
Projenin Fransız koordi-
natörü, Prof. Dr. Rolonda
Armijo, gazetemize yaptı-
ğı açıklamada, Suriot ge-
misinin IFREMER'e ait 12
araştırma gemisi içinden
en gelişkin teknolojiye sa-
hip olanı olduğunu söyle-
di.
Dünyanın pek çok yerin-
de araştırmalar yaptıklan-
nı, son olarak Japonya'da
çalıştıklannı ifade eden
Prof. Armijo, Marmara'da-
ki araştırmalan önümüz-
deki yıl kurumuna ait bir
araştırma denizaltısıyla
sürdüreceklerini belirtti.
Fransız bilim adamlan
Prof. Le Pichon ve Prof.
Armijo'nun ilk kez Mar-
mara'daki araştırmada bir
araya geldikleri belirtildi.
GENtŞ AÇI
HlKMET BtLA
Carlo Çocukken
Carto Cottarelli henüz kısa pantolonla dolaşır-
ken Türkiye'de önemli şeyleroluyordu. 1978-1979
yıllan. Carlo'nun IMF'den ağabeyleri Türkiye'nin
kapısına dayanmış, bastınyorlardı:
"Aç, aç, aç!"
"Neyi?"
Türkiye, terör, yokluk, kıtlık kıskacında çırpınıyor-
du. Benzin, mazot, yağ, ampul, ilaç, röntgen filmi,
yedek parça, kahve, sigara, gübre, akhnıza ne ge-
lirse yoklara kanşmıştı. Ekonomide tek kural ge-
çerliydi: Karaborsa. Türk diplomatlann maaşlan
bile ödenmiyordu. Turkiye'ye ait gemilere ve uçak-
lara el konulacağından söz ediliyordu. Dış borçla-
ra karşılık Isviçre'de tutulan altın stoklan, bir gece
gizlice Turkiye'ye kaçırılmıştı.
Dönemin Başbakanı Bülent Ecevrt anlatıyor:
"Biz günlük petrol ihtiyacımızı karşılayacak dö-
vizi elde etmek için her gün her çareye, ama Tür-
kiye'yi diyet borcu altına sokmayacak her çareye
başvuruyorduk. Yani başlıca işlerimiz bugün 1 mil-
yon dolan nasıl buluruz, 2 milyon dolan nasıl bu-
luruz, bunun üzerine düşünmekti. "(12 Eylül - Tür-
kiye'nin Miladı, Doğan Kitap, istanbul, 1999)
Yavuz Dpnat'tan o günlere ait bir anı:
"Besim Üstünel bakan oldu. Dediki; Yavuz ben
artık Türkiye'de etkili biryere geldim. Benden bir
isteğin var mı, dedi. Var efendim, dedim. Nedir,
dedi. Bir koli Sana yağı rica ediyorum, dedim.
Çünkü bayramda anneme gideceğim, elim boş
gitmek istemiyorum."
Işte IMF o günlerde daha yüksek sesle bağırma-
ya başladı: "Aç, aç, aç!"
Neyi?
Bir kuruş yardım gelmiyordu. Bütün para kay-
naklan Türkiye'nin IMF'ye açması koşuluna bağ-
lanmıştı.
Sonunda açma konusuna açıklık getirildi: Tür-
kiye'nin kapılan ardına kadar açılacak. Devletçilik
terk edilecek. Liberalizme geçılecek. Her şeyın fi-
yatına zam yapılacak. Ücretler dondurulacak.
Kim yapacak, nasıl yapacak?
Dönemin Maliye Bakanı Ziya Müezzinoğlu:
"IMF ile, Dünya Bankası ile ilişkiler Türkiye 'de çok
duyarlı birkonu haline gelmişti. Bu bazı ötekipar-
ti çevrelerinde olduğu gibi özellikle bizim partimiz
için de, yani CHP için de geçehiydi. Bunlar, ulus-
lararası düzenin belli başlı sömürü araçlan olarak
görülüyordu."
Dönemin Devlet Bakanı Hikmet Çetin: "O za-
man da tabii IMF bizi güç durumda bıraktı. Yani
güç noktadan yakaladı. Bir yandan ekonomi çok
sıkışmış, çok güç noktadasınız. Ister istemez libe-
ralpolitika yapmanız gerekiyordu. Ama sanıyorum
o liberalpolitikaya da parti, kamuoyu çok hazır de-
ğildi."
Fena halde Yeni Dünya Düzeni günleri. Kim bek-
ler kamuoyunu? Ecevit hükümeti gitti, Demirel
hükümeti geldi. Terör, kıtlık, yokluk, karaborsa de-
vam etti. IMF'nin istedikleri bir paket haline geti-
rilmiş, adına da 24 Ocak Kararları denmişti. Ancak,
bu kararlan uygulatmak isteyenler, işi sağlama
bağlamayı yeğlediler. Bu kararlar doğrultusunda
Türkiye'yi yeniden yoğurma işi, öyle demokratik
düzende falan yapılacak bir iş değildi.
Sonra ne oldu? 12 Eylül oldu.
Carlo o zaman çocuktu.
Yıllar sonra, 12 Eylül'ün lideri Kenan Evren şöy-
le konuştu:
"12 Eylül olmasaydı, bu 24 Ocak Kararian'nın
iyi netice vermesi mümkün değildi."
hikmetbCa ntv.com.tr
Törene Sezer de katıldı
TeknolojiBüyük
ÖdülüAlcatel'e
Haber Merkezi- Tek-
noloji Kongresi ve Tek-
noloji Ödülleri'nin
üçüncüsü yapıldı ve
Teknoloji Büyük Ödü-
lü, "Yeni nesil kartiı te-
lefonlar ve yönetim sis-
temleri" ürünü ile Al-
catel-Teletaş aldı. Başa-
n ödüllenni de "AJalh
güç modülü" ürünü ile
Sıstaş şırketi ve "Bilgi-
sayarn kahp hazıriama
sistemi" ürünü ile TE-
SAN şirketi aldı. Kong-
re ve ödül törenine ka-
tılan Cumhurbaşkanı
Ahmet Necdet Sezer.
"Türkiye teknoloji satm
alan ülke olmaktan ÇH
kıp teknoloji üreten ve
satan ülke olmahdır"
dedi.
Teknoloji Kongresi
ve Ödülleri, üç yıl önce
TÜBİTAK, TÜStAD
ve TGV taranndan,
Türk sanayiini yenilik-
çi ürün ve teknoloji
araştırma ve geliştirme-
ye özendirmek, böylece
şirketlerin ve Türki-
ye'nin dünyada rekabet
şansını yükseltmesine
katkı sağlamak amacıy-
la kuruldu. Teknoloji
ödülleri geleneksel ola-
rak bir kongrenin ardm-
dan veriliyor. Bu yılki
kongrenin ana teması
"Tehditlerden firsatla-
ra; Türkiye için tekno-
loji stratejfleri" başlığı-
nı taşıyordu. Kongrede
dünyanın ekonomik re-
kabetinin temelinde ye-
nılıkçi ürün geliştüme,
teknoloji geliştüme ve
üretmenin yattığı ger-
çeğinden hareketle,
Türkiye'nin teknoloji
stratejilerinin ne olma-
sı gerektiği konusunda-
ki sonılara yanıtlar
arandı.
'AR-GE'ye p ^
ayrılsın'
Kongrede konuşma-
cılar, dünyada teknolo-
ji yeteneği ve üstünlü-
ğünün ekonomıyi çok
belirlediğine \e dünya
pazannda rekabet şan-
sını yükselttiğıne dik-
kat çekerek Türki-
ye'nin araştırma geliş-
tirmeye daha çok para
harcaması gerektiğını
\oırguladılar. TÜSL\D
Başkanı Erkut Yücaoğ-
lu, bir yılda satın aldığı-
mız savunma techizat-
lan için ödediğımiz 4
milyar dolann ortalama
birmiryar dolarhk bölü-
münün "AR-GE" har-
camalan karşılığı oldu-
ğunu belirterek "Buya-
tmnu kendi bünyemize
kay dırabilir, bunun için*
fon ayırabUirsek tekno-
loji üretiminde söz sahi-
bi olabiliriz" dedi.
Kongrenin sonunda
teknoloji ödüllenni ka-
zanan şirketler açıklan-
dı. Ödülleri veren Cum-
hurbaşkanı Ahmet
Necdet Sezer, Teknolo-
ji Kongresi ve Teknolo-
ji Ödülleri'nin ülkenin
teknoloji bakımmdan
gelişmesinde önemli
birrol oynacağına inan-
dığını belirterek bilim
ve teknolojinin ülkele-
rin gelişmesinde belir-
leyici etkisinin altını
çizdı.