Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
9 TEMMUZ 2000 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
DYFde yerel
medya topiantısi
• tstanbul Haber Servisi -
DYP Genel Başkan
Yardımcısı Hayri
Kozakçıoğlu, yerel
medyanın yıllardır
hükümetlerden gerekli
desteği göremediğini
belirterek "Yerel medyaya
haksızlık yapılmıştır" dedi.
DYP GlK üyesi, tstanbul
Milletvekili Celal Adan da
yerel basının Atatürk'ü
kucaklayıp cumhunyetin
kurulmasına katkıda
bulunduğunu vurguladı.
ŞairErtaş
hakknda dava
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosn) - Ankara
Cumhuriyet Başsavcılığı,
şair Şükrü Erbaş ve Vedat
Çetin hakkında "devletin
askeri veya emniyet
muhafaza kuvvetlerini
alenen tahkir ve tezyif"
etmek suçlamasıyla dava
açtı. Cumhuriyet Savcısı
Metin Sezgin, Erbaş ve
Çetin'in Türk Ceza
Yasası'nın "Devletin askeri
veya emniyeti muhafaza
kuvvetlerini alenen tahkir
ve tezyif etme" fiilini
düzenleyen 159.
maddesinden
yargılanmalannı istedi.
Kamu-Sen
müdahil otacak1
• ANKARA (AA)-
] Tûrkiye Kamu-Sen'in, 10
Temmuz'da Diyarbakır 3
No'lu Devlet Güvenlik
Mahkemesı'nde
başlayacak olan Hızbullah
terör örgütü davasına
müdahil olarak katılacağı
bildirildi. Tûrkiye Kamu-
Sen Genel Merİcezi'nden
yapılan açıklamaya göre
Genel Başkan Resul Akay,
Genel Sekreter Mehmet
Bayraktar ve Ankara
Barosu avukatlanndan
Sedat Aksakallı bu amaçla
9 Temmuz günü
Dıyarbakır'a gidecekler.
Eral EycTm
şoförüne gözaltı
• BURSA(AA)-Malki
cinayetinin azmettiricisi
olduğu iddiasıyla
yargılanan ve halen Kartal
Özel Tip Cezaevi'nde
tutuklu bulunan Erol
Evcil'in bir sûre özel
şoförlüğünü yapan Ekrem
Imal'ın Bursa'da gözaltına
alınarak ifadesıne
başvurulduğu ögrenildi.
tmal'ın, 1 gûn süreyle
gözaltında tutulduğunu ve
bu sürede Malki
cinayetıyle ılgili olarak
ifadesme başvurulduğunu
kaydeden Bursa Emniyet
Müdürü Aydın Genç,
lmal'ın önceki akşam
serbest bırakıldığını
söyledı.
YalçnerTn
cezasna onama
• Haber Merkezi-
Emeğin Partisi Genel
Yönetim Kurulu üyesi
Mustafa Yalçıner hakkında,
bır panelde yaptığı
konuşma nedeniyle Ankara
2 No'lu DGM tarafından
TCK'nın312. maddesi
uyannca verilen 13 aylık
hapis cezası Yargıtay
tarafından onandı. Bu
_ ^ onama Yajçmer'e siyaset
yapma yasağı da getiriyor.
Yargıdatayiı
• ANKARA (Cumhuriyet
Bmwsııl - Hâkimler ve
=v Savcılar Yüksek Kurulu,
1300 hâkim ve savcuun
yennin değiştirilmesını
öngören kararname
taslağını yann görüşmeye
başlayacak. Adalet
Bakanhğı Personel Genel
Müdürlüğü'nce hazırlanan
, kararname taslağı, HSYK
ûyelerince incelenmek
ûzere gönderildi. Kurul,
yann toplanarak taslağı
görüşmeye başlayacak.
Vural Savaş, FP'nin 'kapatılan RP'nin devamı olduğu' gerekçesiyle dava açmıştı
FP davası eyKüe kaldıANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Anayasa
Mahkemesi, FP'nin
kapatılması istemiyle açılan
davayı, eylül aymdan itibaren
görüşecek. Yetkililer,
mahkemenin adli tatil
kapsammda bulunmamasına
karşın üyelerin ve
raportörlerin daha sonraki
dönemlerde işlerin
aksamaması ıçin yaz
döneminde yoğun olarak izin
kullandıklarmı kaydettiler.
Anayasa Mahkemesi
heyetinin yaz aylannda
oluşmasmda güçlük
çekildiğine işaret eden
yetkililer, temmuz ve ağustos
aylannda başvurulan
incelemenin zorlaşügım
söylediler.
FP'nin kapatılması istemiyle
açılan davada Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcısı Vural
Savaş'ın Siyasi Partiler
Yasası'mn 103. maddesinin
ikinci fıkrasırun iptalini de
istediğini anımsatan
yetkililer, bu konunun da
görüşülecek olmasımn
davanın kapsamını
genişlettiğmi kaydettiler.
Yetkililer, "Davaya başlayıp
yanda bırakmak
spekülasyonlara neden
olabiür. Başlayıp bıtirmek
gerekn-" dediler. Bu durumda
oturumlann kesintisiz olarak
yapılabilmesi ıçin uygun
koşullara ihtiyaç olduğunu,
bunun için davanın esasma
ilişkin görüşmelerin eylül
aymdan itibaren
başlatılmasının daha uygun
olacağım bildirdiler.
Savaş, 7Mayıs 1999'da
FP'nin "kapaülan RP'nin
devamı olduğu" ve "laikük
karşm eylemlerin odağı haline
geküğT gerekçesiyle
kapatılması istemiyle dava
açmıştı.
Savaş, FP'den istifa eden
Istanbul milletvekili Aydm
Menderes dışındakı tüm FP'li
milletvekillerinin
parlamenterliklerinin de
düşürühTiesini istemişti.
Raportör, davaya ilişkin
raporunu tamamlamış ve
rapor Anayasa Mahkemesi
Başkanı Mustafa Bumin
tarafından üyelerc .
dağıtılmıştı.
Der Spiegel, Merkez Bankası 'nın Berlin ve Frankfurt şubelerinin arandığını iddia etti
Türk mevduatlanna soruşturma
• Der Spiegel'de "Kredi Mektuplu Döviz
Mevduat Hesabı" uygulaması nedeniyle yüz
binden fazla Türk'ün vergi kaçırma suçu
işlediği öne sürüldü. Dergi, Merkez
Bankası'nın Berlin ve Frankfurt
temsilciliklerinde arama yapıldığını ve
soruşturma açıldığını iddia etti.
FRANKFURT
(Cumhuriyet Bürosu) -
Merkez Bankası'nın
Almanya'da yaşayan
Türk vatandaşlanna yö-
nelik "Kredi Mektuplu
Döviz Mevduat Hesa-
bı" uygulaması nede-
niyle yüz binden fazla
Türk'ün vergi kaçırma
suçu işlediği öne sürül-
dü.
"Der SpiegeT dergi-
sinin haberinde, Tûrki-
ye Cumhuriyetı Merkez
Bankasfnın Berlin ve
Frankfurt temsilcilikle-
rinde arama yapıldığı,
mevduat sahıbi Türkler
hakkında vergi kaçırma
suçu işlediklen kuşku-
suyla savcıhğın 94 Js
19477.9/7 numaralı
dosyasıyla açılan soruş-
turmamn sürdüğü bildi-
rildi. Merkez Banka-
sı'nın Dresdner Bank
nezdindeki 08 172
444000 numaralı özel
hesabının da arandığı
belirtilen habere göre, 2
bin markın üzerinde pa-
ra yatıran her Türk'e
verilen kredi mektubu
ile yüzde 13 oranında
faiz ödeniyor. Frankfurt
Savcılığı'ndan yapılan
bir açıklamada, bu faiz
gelirinin vergilendiril-
medıği kuşkusunun
ağırlık kazanması üze-
rine böyle bir yönteme
başvurulduğuna dikkat
çekildi.
Savcılık, bu transfer
hesabı üzerinden 2.5
milyar ile 5 milyar mark
arasmda bir paranın do-
laşıma girdiğini, Dresd-
ner Bank'ın ise hesap-
lann sorumluluğunu
değil, parasal akıştan
sorumlu olmayı kabul
ettiğini bıldırdi.
'Alman Hazınesi'hın
bu faizler nedeniyle yüz
milyonlarca marklık bir
vergi gelirinden mah-
rum kaldığı, bu arada
Türk hesap sahiplerinin
yatırdıklan paranın
kaynağını açıklamak
zorunda kalacaklan
haberde yer aldı.
ÇtZMEDEN YUKARI MUSAKART
Diyarbakır Demokrasi Platformu'ndan DSP Genel Başkanı'nın açıklamalarına tepki
'Ecevit HADEP ve CHP'den özür dflesin'
DİYARBAKIR (Cumhuriyet
Bürosu) - Diyarbakır
Demokrasi Platformu,
Başbakan Bûlent Ecevit'i
HADEP ve CHP'nin temsil
ettiği kitlelerden özür
dilemeye çağırdı.
28 sivil toplum örgütünün
oluşturduğu Diyarbakır
Demokrasi Platformu,
HADEP ve CHP arasında
diyalog olduğuna ilişkin
istihbarat bulunduğunu
açıklayan Başbakan Bülent
Ecevit'e tepki gösterdi. Dün
Diyarbakır Büyükşehir
Belediyesi Tiyatro
Salonu'nda düzenlenen basın
toplantısma CHP 11 Başkanı
HahlAlaydm, HADEP 11
Başkanı AB Urküt ile birlikte,
HADEP'li Büyukşehir
Belediye Başkan Vekili
Ahmet Gezea Suriçi
Belediye Başkanı Cezair
Serin, Canklı Belediye
Başkanı ŞefikTOrk, ÎHD
Bölge Temsilcisi Hanefi Işık
ve 350 kadar yurttaş ve sıvil
toplum örgütü temsilcisi
katıldı. Diyarbakır
Demokrasi Platformu
sözcülerinden ÎHD Genel
Başkan Yardımcısı Avukat
Osman Baydemir, Ecevit'in
açıklamalannın hiçbir
demokrasi kuramı içinde
anlaşılamayacak nıtelıkte
olduğunu söyledi.
CHP Diyarbakır tl Başkanı
Halil Alaydm da, CHP'nin
tüm siyasi partilerle diyalog
ve ilişki içinde olduğunu
belirterek, "Bizim partiler
olarak tabanlar arasında
Oişkimiz her zaman olacakbr.
Ama birleşme ve seçim gibi
konularda karar partilerin
VetkÜİ organlanmnriır" diye
konuştu.
TaBhsiz açıklama
HADEP II Başkam Ali Ürküt
ıse toplantıda ortaya konan
tavnn demokratikleşme ve
toplumsal banştan yana bir
tavır olduğunu
kaydederek. "Başbakan'uı
tafihsiz açıklamalan malesef
toplumsal banşa,
demokratikleşmeye ve insan
haklarına hizmet etmryor.
Başbakan daha çok ülkenin
önûnün açılmasuu gördüğû
için yamızlaşnıa kaygısı
taşıyor" dedi. Daha sonra
basm açıklamasını okuyan
platform sözcülerinden Tes-îş
1_ No'lu Şube Başkam Ali
Öncû, Ecevit'in
açıklamalannı, çoğulcu
demokrasilerde bir
başbakanın sorumluluğu ile
bağdaştırmanın mümkün
olmadığını vurguladı.
1IRMIKIAYDEV ENGİN aengin@doruk.net.tr
Genç kadın iri, çok iri kara gözle-
rini üstüme dikti; fısıltı gibi yanrtladı:
- Zamanı yavaşlatmak için...
Masadakiler o dalga boyunda tit-
reşebiiecek kırattaydılar. Anladılar.
Kentin hoyrat yaşam ritminin için-
den geliyorlardı. Bir yerlere yetiş-
mek. Trafikle boğuşmak. Bir panele,
bir konsere, işe, eve, yemeğe, ran-
devuya, doktora, yine işe, yine eve,
tiyatroya, toplantıya, bir başka pane-
te, yürüyüşe, işe, radyo programına,
eve...
Yetişmek; trafikte arabanın direk-
siyonunu yumruklamak; kısılıp kal-
mış minibüsün şoförüne öfkelen-
mek; yürümeyen trafiğe, yürüyen sa-
ate...
İşe, eve, sinemaya, panele, işe,
randevuya, eve...
Genç kadın iri, çok iri kara gözle-
rini üstüme ve üstümüze dikti. Fısıl-
tı gibi yanrtladı:
!!L - HnyciU yavaştatmak için.,~.
Bir kent kaçkınıydı. Istanbul'dan
ince ince hesaplayarak, bilerek, is-
teyerek kaçmış, Ege'nin göbegine,
Cunda Adası'na yerleşmişti. Çok in-
celmiş zevki, hünerli parmaklan ile
seramik döküyordu.
Toprağı suyla kanştınp zeytinin da-
iını, çiçegini, yaprağını, gölgesini; de-
nizin köpüğünü ve rüzgânn fısıltısını
tabaklara, bardaklara, testilere işli-
yor; sonra da su ve toprağı ateşle
buluşturuyordu.
Ada Filozofilerir.7
Çok derinlerine bakılırsa keder
gölgeleri sezilen iri kara gözlerini bü-
züp gülümsedi:
- Tıpkı ilkçağ insanı gibi... Toprak,
su, ateş... Zaman ise benim istedi-
ğim hızla akıyor.
Hiçbir yere yetişmiyordu ve hiçbir
şeyi yetiştirmek zorunda değildi...
Kent kaçkınıydı; zamanı yavaşlat-
mak için kentten kaçmıştı ve zama-
nı yavaşlatmıştı.
Masadakiler kentlilerdi. Düşleyip
de göze alamadıklannı beceren
genç kadına belli belirsiz bir kıskanç-
lıkla baktılar
Ege'deydiler. Cunda'da... —~—-
• • •
Ege'deydi. Küçük Menderes Ova-
sı'nın dağlara dayandığı yerde.
1951 'di. Kış, yıllar sonra anılacak ka-
dar soguk geçti. Incir ağaçları don-
du. Tütünler fideyken dondu. Zeytin
toplamak için ırgat bile bulunamadı.
Ege donmuştu.
Zeytin ve incir yoksa para da yok-
tu. Incir ve zeytin ve tütün diken köy-
lülere urba diken terzi baba, ilkokul-
da sınrfı geçen oğluna, söz verdiği
saati parasızlıktan alamadı.
C»ğlan tınmadı bile. Yaz sıcaklan
basınca göçülen, kentin kilometre-
lerce dışında, demiryolu üstündeki
bağda saate ne gerek vardı ki?
6 otorayı: Baba ve anne ve bebek
kızkardeş kalkar.
7.30 otorayı: Oglan kalkar.
8.30 treni. Baba kasabaya işe gi-
der. Oğlan kahvaltıya oturur.
9.30 yük treni (onlar furgon derdi):
Oğlan, oyun için özgür.
12 treni. Öğle yemeği. Aynca toz
toprağa bulanmış ayaklar yıkana-
cak. Cibinlik gerildi. Öğle uykusu.
2.30 otorayı: Tam uyumadı zaten.
Oğlan oyun için yine özgür.
4.30 treni: llk uyan. Akşam oluyor.
6 otorayı: Eve dönüş. Evin önün-
deki havuz, tulumba basılarak dol-
durulacak. Tulumbanın kolu 1450
kez inip çıkınca havuz doluyor. Do-
matesler, biberier, patlıcanlar ve ak-
şamsefalan ve aslanağızlan ve arap-
laleleri ve küpe çiçekleri sulanıyor.
7.30 otorayı: Baba kasabadan
döndü.
8.15 furgonu: Akşam yemeği.
10.30 treni: Anne cibinliği yeniden
gerdi. Oğlan tumba yatak.
Oğlan, söz verilip alınamayan sa-
at için gerçekten hiç üzülmedi.
1951 yılında, Küçük Menderes
Ovası'nda zaman, saatle ölçülmeye
değmeyecek kadar yavaş akıyordu.
• • •
Marmara'nın göbeğinde bir ada.
Pencereden dolan gün ışığı bece-
remediyse eğer, balığa çıkan motor-
lann "patpat"\ uyandınyorseni. Oda
olmazsa denizin çağnsına kim karşı
koyabilmiş ki?
Saat 10: Seyhan-4 motoru Kum-
bağ'a doğru yola çıktı. Vakittir. Tırmık
için yavaş yavaş, masaya oturmah.
Deniz otobüsü iskeleye yanaştı.
Saat 12.45. lyi. Zaten yazı da bitti.
Gazeteye geçildi. Şimdi köye gidip
günlük gazeteleri alalım. Çınarlann
altında bir de koruk suyu içeriz.
Saat 13.30: Mavi Marmara gemi-
si iskeleden kalktı, Avşa'ya gidiyor.
Eh, kitap okuma bahanesiyle yata-
ğa uzanıp iki sayfa bile okumadan
öğle uykusuna dalmanın tam da za-
manı.
Erdek motoru uzakta göründü.
Demek saat 17 oldu. Denize gidip
akşam için midye çıkarma zamanı.
Saat 18. Seyhan-4 motoru Kum-
bağ'dan dönüyor. Çiçekleri ve zak-
kumtan ve şeftafiyi veayvayt ve güt^
hatmiyi ve lâvantalan sulamaya baş-
layalım.
Saat 19. Araba vapuru Tekir-
dağ'dan geldi. Akşam yemeği.
Uzun bir akşam yemeği. Zamanın
yavaş akışı üstüne ada fılozofileriyle
süslenmiş bir akşam yemeği.
Karanlık bastı. Büyükayı, Küçüka-
yı, Kutupyıldızı, Venüs ve Jüpiter...
Haydi yatalım.
Marmara'da zaman mutluluk ver-
mecesine yavaş akıyor...
POLİTİKA GLHNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Cumhurbaşkanı
ve YÖK.!••• . « ' - /"•'
YÖK, 12 Eylül 1980 sürecini sürdürmekte direnen
bir kurum olarak, üniversitelerin önünde 'çağdışı en-
gel konumunu' başkanı Kemal Gürüz öncülüğün-
desürdürüyor...
Acaba Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer,
YÖK'ün bu çağdışı ve antidemokratik tutumunu iz-
liyor mu?
Demokratik görüşlerini bir yurttaş olarak destek-
lediğimiz Sayın Sezer, YÖK'ün, çağdışı davranışla-
nnı, yasa kılrfıyla örtmeye çalıştığını biliyor...
Peki, Prof. Dr. Kemal Gürüz, tek seçiciliği' ken-
dinceyasalargereği uyguladığını söylerken, demok-
ratik seçimlerden çıkan rektör adaylarını, hangi öl-
çüler içinde değerlendirip en çok oyu almış iki bi-
lim insanını yok sayıyor, onlann yerine üçüncü sıra-
ya yerleşmiş kişiyi "Benim adayım " diyerek Cumhur-
başkanı'na gönderebiliyor...
YÖK Başkanı Gürüz'ün öteden beri tavn şu:
"Yasalar bana bu hakkı veriyor; ben de bunu va~
tanın bölünmez bütünlüğü için yapıyorum..."
Sıkıştığı zaman da diğer YÖK üyelen'ni devreye
sokuyor:
"Askerierböyle istiyor... Filancaaday gerici, filan-
cası sol örgütleri destekliyor..."
Kemal Gürüz, bununla da kalmayıp üniversitele-
re korku salıyor:
"Atatürkçü diye geçinen ıkı adayı araştırdık; ikisi
de Kemalist solcu, ikısi de ûniversiteyı kanştırdılar..."
İki aday da 9 Eylül Üniversitesi'nden...
llk sıraya 449 oyla gelen Prof. Dr. Emin Alıcı, 9 Ey-
lül Üniversitesi Tıp Fakültesi'nin eski dekanı; ikinci sı-
raya 389 oyla gelen Prof. Dr. Fethi idiman 9 Eylül
Üniversitesi'nin bugünkü rektörudür...
Üçüncü sıraya 142 oyla Faik Sanalioğlu yerleş-
miştir. Birer oy alan üç aday Prof. Dr. Orhan Uslu,
Prof. Dr. Özcan Gökçe, Prof. Dr. Güzin Gök-
men'dir...
YÖK Başkanı, 449 ve 389 oy alan Alıcı ve Idiman'ı
elinin tersiyle itmiş, MHP ve ANAP sempatizanı öğ-
retim üyelerinin desteklediğı üçüncü sıradaki Faik
Sanalioğlu'nu birinci sıraya, birer oy alan Orhan Us-
lu ve özcan Gökçe'yi ikinci ve üçüncü sıraya koy-
muştur...
Gardrop Atatürkçüsü YÖK Başkanı, bu tavnyla da
siyasal kimliğini apaçık sergilemiştir...
Anadolu üniversitelenni medreseye çevirenlere göz
yuman, Fettiullahçı örgütlenmeye destek veren
Gürüz, bu keyfi tutumunu nasıl açıklayacaktır?
• • •
YÖK Başkanı Gürüz'ün ilginç bir kişiliği vaıi..
1999 sonunda ikinci kez YÖK Başkanlığı koltuğu-
na otururken, hem Süleyman Demirel'den hem de
Bülent Ecevit'ten destek aldı; MHP lideri ve Başba-
kan Yardımcısı Devlet Bahçeli'ye meydan okumuş,
yanrtını da almıştı...
20 Aralık 1999'da Hürriyet'ten Yener Süsoy'a ne
diyordu Gürüz:
"Benim siyasi görüşüm hep sağ olmuştur. Ailem
yıllarca Demokrat Parti'ye oy vermiştir. Ondan son-
ra ben Adalet Partisi'ne, daha sonra da ANAP'a oy
verdim..."
Kendisinin 'su katılmamış Türk milliyetçisi olduğu-
nu ' söyleyen Gürüz, bir soru üzerine de şöyle dem*ş-
ti:
"Bahçeli'yle bir saat oturup konuşsak yanlış anla-
malar gidehlecek..."
Kemal Gürüz Izmirtidir...
YÖK Başkanı şimdi Izmir'de keyfi tutum sergiliyor,
siyasal geleceğini, Bahçeli'yle arasını düzeltirse
MHP'den, düzeltemezse ANAP'tan arama mücade-
lesine giriyor...
Üniversitelerde demokratik seçimleri yok sayıyor;
yurtsever, demokrat, Kemalist sol bilim adamlannı
'düşman' olarak görüyor...
Emin Alıcı ve Fethi İdiman...
Sosyal demokrat iki aday...
Birisi 449 oy, diğeri 389 oy almış...
Ama YÖK Başkanı Gürüz bu iki kişiyi düşman ola-
rak görüyor...
Bugün verdiği kararın yann tersini verebiliyor...
örnekleri çok!..
• • •
Dokuz Eylül Üniversitesi Türkiye'nin en saygın yük-
seköğretim kurumlanndan biridir...
Seçimle ilk sıraya gelen bilim insanlannı Gürüz eli-
nin tersiyle bir kenara itemez!..
Eğer üniversiteleri Gürüz "Hakkı Bey'in çiftliği" gi-
bi görüyorsa, başta Sayın Cumhurbaşkanı Sezer
kendisini uyarmalıdır!..
YÖK Yasası'na sığınarak, üniversitelerin 'medre-
selere çevrilmesi'ne göz yuman, kendi atadığı rek-
törleri "Beğenmedim, görevden aldım" diyen birdü-
şüncenin temsilcisine "artık dur" demenin zamanı
gelip geçmiştir...
Her yaptığı keyfiliği "Askerier böyle istiyor" al-
datmacasıyla örtmeye çalışan Gürüz'e 'keyfiliğin'ta--
turası çıkanlmalıdır...
9 Eylül Üniversitesi'nde yapılan demokratik se-
çimlerde çıkan sonuç ortadadır
1- Emin Alıcı (449), 2- Fethi İdiman (389), 3- Fa-
ik Sanalioğlu (142).
Alıcı ve İdiman demokrat, yurtsever, Atatürkçü iki
bilim insanı... Sağcı-Atatürkçü Gürüz onlara düş-
man...
Ali Sirmen'in deyişiyle, Tûrkiye ne çekiyorsa din
tacirieriyle Atatürk tacirlerinden çekiyor!..
hikmet.cetinkayaCacumhuriyeLcom.tr
Faks numaramız: 0212/513 90 98
Cumhuriyet
^ . kitap kulübü
lıılıı (niıım
BASI
TANIĞI ÜÇ YAZAR
KUBİULY OLAYI VE TARİKAT
SANCILI YILLAR KUJATILMIJ
SOKAKLAR
4 BASI
KUZU POSTUNDA KURT
ZAMBAK SAMA DA BULAfTI KAN
2. BASt — - ^
DİNBUONUNUNKAIURI
2 BASI
A$IK KADINLAR SOKAĞI
2 BASI
ŞERİAT PAZARI
SEVDANIN ADRESİ BELLİ DEĞİL
TÜRKİYE'NİN $EYTAN ÜÇ6ENİ
ZLERİN POYRAZ
Cumhunyet Kitap Kulubu Çağ Pazartama A Ş Türkocağı Cad.
No 39/41 (34334)Cağaloğlu-lstanbul Tel 514 01 96