Katalog

SAYFA CUMHURİYET 14TEMMUZ 2000 CUMA 8 HABERLER Hoftan'm yargrianması I İstanbul Haber Servisi - Susurluk ve Ömer Lütfü Topal'ın öldürülmesi davalannın sanıklanndan Sami Hoştan'ın uluslararası uyuşturucu kaçakçıhğı yaptığı gerekçesiyle yargılanmasına başlandı. Mahkeme heyeti, dava dosyasının, yine aynı mahkemede görülen uyuşturucu davasıyla aralannda fiili ve hukuki irtibat olduğu gerekçesiyle birleştirilmesine karar verdı. Gencay Çakıcı davası • tstanbul Haber Servisi-Uludağ'da öldürülen Uğur Kılıç'ın oğlu O. Ö. ile Dündar Kıhç'ın şoförü Adil Cesur'un, Alaattin Çakıcı'nın kardeşi Gencay Çakıcı'ya sılahlı saldın düzenledikleri iddıasıyla yargılanmalanna dün istanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Oturuma sanıklar katılmazken mahkeme heyeti mağdur Gönül Özyürek'in duruşmada hazır bulundurulması ve yurtdışında olup olmadığının belirlenmesi için ilgili yerlere yazı yazdmasını kararlaştırdı. Erdoğan'ın hakaret davası • tstanbul Haber Servisi-Sıırt'teki konuşması nedeniyle çarptınldığı 10 ayhk hapis cezasının Yargıtay'ca onanmasını eleştirirken "Hizmet ve görevleri nedeniyle mahkeme heyetine gıyaben hakaret ettiği" öne sürülen eski tstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yargılanmasına dün devam edildi. istanbul 13. AsliyeCeza Mahkemesi 'ndekı oturuma sanık Erdoğan katılmadı. Ergin'in kardeşi gözaltına alındı • tstanbul Haber Servisi - Karagümrük çetesi'nin lideri Nuri Ergin'in üvey kardeşi Nurettin Ergin ile adamlan olduğu bildirilen 2 kişi, Fatih'te polis tarafından gözaltına alındı. Yakalanan kişilerin çok sayıda sılahla yaralama olayına karıştıklan ve üzerlerinde 3 adet ruhsatsız silah çıktığı bildirildi. Denktaş Türkiye'de • tstanbul Haber Servisi - tsvıçre'de gerçekleştirilen üçüncü tur dolaylı Kıbns görüşmelenne katılan KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş dûn akşam rürkıye'ye geidt Atatürk Havalimanr Devlet Konukevi'nde KKTC'dekison gelişmeleri değerlendiren Denktaş, ûlkede yaşanan casusluk olayının adli makamlara sevk edildiğini belirterek "Bizim açımızdan Tiirk askerinin adadan çıkmasını öngören insanlar, vatana hizmet eder durumda değildirler" dedi. Ankara Barosu'nun raporunda, af tasansının siyasal yatırım niteliğinde olduğu vurgulandı 'Amaç çeteleri kurtarmak'ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Ankara Barosu'nun "Türkiye'de Dünden Bugûne AF* raporunda, siyasi suçlulan da kapsayan genel af çıkanlma- sı gerektiğı, ancak son af tasan- sının, çetelerin yargının elinden kurtanlması amacı taşıdığı ve siyasal yatırım niteliğinde oldu- ğu vurgulandı. 1974 yılında çı- kanlan genel aftan yararlanan- lann Türkiye siyasetinde üst dü- zeylere yükseldiğine işaret edi- len raporda, "Sayın Adalet Ba- kanı'nın 1974 amndan yaraıia- nanlann beşte birinin daha son- ra suç işledikleri saptaması, sap- ürmacadır" denildı Ankara Barosu avukatlann- dan Mehmet Cengiz ve Özden Gazialem tarafından hazırlanan raporda, genel affin önemine Kırklareli Cezaevi • Ankara Barosu raporunda, 1974 yılında çıkanlan genel aftan yararlananlann Türkiye siyasetinde üst düzeylere yükseldiğine işaret edildi. Raporda, "Sayın Ada- let Bakanı'nın 1974 afFından yararlananlann beşte birinin daha sonra suç işledikleri saptaması, saptırmacadır" denildi. işaret edilerek Bettiol'un şu gö- rüşlerine yer verildi: "Demokratik düzenlerde, af- fi takp hakkuıdan vatandaş mahnım edilemez. Ceza huku- kunun gerçekten insancıl olma- sını istiyorsak, affi kullanmak olanağuu kaldıramayız. Suç ve cezayı düşûren nedenlerde bir çeşit enflasyon yaratmak doğru olmaz. Özeİlikle genel afta özen- li olmak gerekmektedir. Genel af, ceza hukukunun ciddiyet ve dürüstlüğünün ölçüsüdür." Bu gerekçelerle son af yasa- sının 9. Cumhurbaşkanı Süley- man Demirel tarafından iade edilmesinin yerinde olduğu kay- dedilen raporda, affın çıkanl- mak istenışinın altında yatan ne- deni "kamuoyunda infıale va- ran tepkflere yol acan suçlulann, çetelerin yargmın elinden kurta- nlmasıvesiyasal yannm" olarak açıklandı. Genel affın olağanüs- tü yasama çalışması olduğu be- lirtilen çalışmada, "Oysa, iade edilen yasaya bakuğımızda buna uygun bir siyaset göremiyoruz. Genel af, iç banşı, toplumsal uz- laşmayı, bir dönemi kapanp ye- ni bir dönem açma iddiasını ta- şımahdır. Genel affin feisefesin- de bu yatar" denildı. Türkiye'nin "Güneydoğu so- rununa" demokratık bir çözüm bulma olanağı yakaladığı belir- tilen raporda, doğru biçimde ele alınması durumunda genel aflfin bu olanağın değerlendinlmesi- ne de hizmet edeceğine dikkat çekıldi. 1974 yılında çıkanlan genel aftan yararlanan siyasi tutuklu ve hükümlülerden büyük çoğun- luğunun daha sonra terör olayla- nna kanşmadığı vurgulanan ra- porda, tersine bu kişilerin Türki- ye siyasetinin en üst düzeyleri- ne dek yükseldiği, edebıyat ve sanat yaşamının önemli isimle- Açhkgrevinde 58. gün doldu • Kırklareli Cezaevi'ndeki uygulamalann insanlık dışı olduğunu söyleyen tutuklu yakınlan, 5 günden bu yana Adalet Bakanı ve Tevkif Evleri Genel Müdürü ile görüşmeye çalışıyor ANKARA / tSTAN- BUL (Cumhuriyet ) - TtKB-'Bolşevik ve Dev- rimcı Kıvılcım davası nedeniyle tutuklu bulu- nan 4 sanığın aileleri, beş günden bu yana Adalet Bakanı ve Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürü ile görüşmeye çalışıyor. Ramazan Şevket Yü- maz, Fikret Eski, Seiçuk Güngör, Şemizer Obay isimlı tutuklulann Kırk- lareli Cezaevi'nden Gebze Cezaevi'ne gön- derilmeleri istemiyle başlattıklan açlık grevi 58. gününü doldurdu. Cezaevi yönetimi, tu- tuklulan zorla tedavı et- tirmeye hazırlanıyor. Tutuklu yakını Türan Obay, "Çocuklanmızm durumu düzeltihnezse kendimi yakacağım" dedı. İHD Genel Başkanı Hüsnü Öndül, Adalet Bakanı'nı 5 kez arama- Janna karşın görüşeme- diklerini söyleyerek "Adalet Bakanhğı yetld- lileri bizimle görüşme- mektedirler. Bu işler, ben yaptım oldu, manh- ğı ile çözülecek işler de- ğüdir" dedi. Obay'ın annesı Türan Obay, Kırklareli Ceza- evi'ndeki uygulamala- nn insanlık dışı olduğu- nu belirtti. Obay. tutuk- lulann tek hücrede 7 ay boyunca fare ve su içın- de kaldıklannı belirte- rek şunlan söyledi: "Güvenük görevüleri bizlere hakaret ediyor. Çocuklar hücrede fare- leryüzünden sabaha ka- dar tek ayak üstünde duruyorlar. Bunlar4 ço- cuk, itirafçı olmalan için baskı görüyorlar. Pazar- tesi gûnü çocuklanmrn döverek hastaneye çı- kartular, ancak hakaret gördükleri için hastane- ye gitmek istenıiyorlar." Kırklareli Cezaevi Müdürü'nün kendileri- ne baskı yaptığını da ile- ri süren Obay, olayı protesto etmek amacıy- la Kirklareli'nde intihar girişiminde bulunduğu- nu anımsattı. Obay, "6 gündür biz burada sü- rünüyoruz. Tek isteği- miz çocuklarunızın Gebze Cezaevi'ne nakil- lerinin sağlanmasıdır. Bizim hiçbir suçumuz yok. Oğlum adanı mı öl- dürmüş? Hırsızhk mı yapmış? O sadece siyasi birtutuklu" diye konuş- tu. Tutuklu ve hükümlü yakınlan ve Insan Hak- lan Derneği Cezaevi Komisyonu üyeleri, Kırklareli Cezaevi'nde 4 tutuklunun başlattığı açlık grevinın ölüm sı- nınna gelmesi nedeniy- le Galatasaray Postane- si'nden Adalet Bakam Hikmet Sami Türk'e telgraf çekti. Tutuklu ve hükümlü yakınlan adı- na açıklama yapan Bed- ri Vatansever, tutuklula- nn Gebze Cezaevi'ne sevk edilmeleri için baş- lattıklan açlık grevinin 60. gününe girdiğini be- lirterek ölümlere seyir- ci kalınmaması gerekti- ğini söyledi. Vatansever. "Selçuk Güngöradbtutuklunun saghk durumu çok ağır. Sorunun çözümü için acüen güişimlerde bulu- nıılmalifhr" dedi. Duruşmaya ild avukaüyla birfikte katuan Çakıcı, suçlamaian kabul etmedL Hıncal Uluç'un vurulması davası sonuçlandı Çakıcı'ya 3 yıl hapis tstanbul Haber Ser- visi - Ülkücü mafya li- deri Alaattin ÇaJaa, gazeteci Hıncal U- hıç'un vurulmasını az- mettirdiği gerekçesiy- le 3 yıl 4 ay hapis ceza- sına çarphnldı. Hâkim TevfJkGüngören "Ça- kıcı için yeteıü olmaya- cağı** sonucuna vararak cezanın asgari snıınnı uygulamadı. İstanbul 6. Asliye Ceza Mahkemesi'nde- ki oturuma davanın tu- tuklu sanığı Alaattin Çakıcı ile avukatlan Şevket Küçük ve Ata- tay Cebesoy katıldılar. Avukat Atalay Cebe- soy savunmasında, yar- gılamanın "sıra dışı" olduğunu savunarak savcının esas hakkın- daki görüşünün de ta- raflı olduğunu savun- du. Avukat Şevket Kü- çük de Hıncal Uluç'un vurulmasma neden olan yazıda Uğur Kı- hç'ın eleştirildiğini sa- vunarak müvekkilinin Uluç'u vurdurmak için bir nedeni olmadığmı söyledi. Avukat Kü- çük, davada daha önce yargılanan ve ceza alan Barbaros Gökalan'ın Uğur Kılıç'm babası Dündar Kıhç' ın adamı olduğu, başka bir suç- tan yargılandığı mah- keme karanyla da bu- nun belgelendiğini sa- vundu. Hmcal Uluç'un 16 Haziran 2000 tarihinde kaleme aldığı yazıda Çakıcı'nın olayla ilgisi bulunmadığını ifade ettiğini söyleyen Kü- çük, müvekkilinin be- raatını istedi. Sanık Alaattin Çakı- cı da olay tarihinde tn- giltere'de bulunduğunu belirterek "Daha sonra Dünya Kupaa için ABDye,LosAngefcs'a gıdHn" dedi. Hâkim Tevfik Gün- gören, Çakıcı 'yı TCY'nin 456/2 mad- desi uyannca 3 yıl ha- pis cezasına çarptırdı. Hâkim Güngören, su- çun silah ile işlenmesi nedeniyle Çakıcı'nın cezasını TCY'nin 457/1 maddesi uyann- ca 1II oranmda arttıra- rak 4 yıl hapis cezasına çıkardı. Hâİdm Güngö- ren, Çakıcı'nın duruş- malardaki iyi halini göz önüne alarâk cezasını TCY'nin 59/2 maddesi uyannca 1/6 oranında düşürerek 3 yıl 4 ay hapis cezasına indirdi. ri olduğu kaydedildi. Raporda, "Sayın Adalet Bakanı'nın 1974 affindan yararlananlann beşte birinin daha sonra suç işledikle- ri saptaması bir saptırmacadır. Daha sonra yeniden suç işledik- leri söylenen beşte bir oranında- kihükümlülerin tamanu bugün affedilmek istenen suçlan işle- yenlerdir, kapsam dışı bırakılan siyasal tutuklu ve hükümlüler değfldü-" denildi. Genel affın dü- şünce suçu ayıbından kurtulmak için gerekli ve zorunlu olduğu vurgulanan çalışmada, "Ancak geri çevrüen yasada, affedihne- mesi gerekenler affedilirken esas affina gereksinim duyulması ge- reken siyasitutuklu vehükümlü- ler, özeUikle düşünce suçlulan kapsam dışı bırakılnustır" görü- şüne yer verildi. İstanbul îmamiy hastahğı kurtardı İstanbul Haber Servisi- Sekiz yıllık egitime katkı payuıı ödememek için okul müdürü Fevzi Pblat'ı bıçaklayarak öldürdüğü gerekçesiyle çarptınldığı ömür boyu ağır hapis ce- zası Yargıtay'ca bozul- duktan sonra yeniden yar- gılanan ımam Haa Ömer Arayıa'ya akıl hastası ol- duğü gerekçesiyle ceza verilmedi. istanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruş- mada, sanık hakkında Adlı Tıp Kurumu 4. thti- sas Kurulu tarafından 12 Nisan 2000 tarihinde ha- zırlanan raporun mahke- nleyf •ulaştığmr 'KdiHc^ 1 mahkeme heyeti başkanı, raporda, sanığın 25 Şubat 2000 tarihinde yapılan muayenesinde, kişide ira- de, şuur ve hareİcet ser- bestisi ile olaylan değer- lendirip onlardan sağlıkJı sonuçlara varabilme yete- neğini ortadan kaldıracak derece "paranoid send- rom" denilen akıl hastalı- ğının saptandığının anla- tıldığım kaydetti. Rapor hakkındaki gö- rüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı, TCK'nin 46. maddesinde düzenlenen "Akıl hastahğı olan kimse- ye ceza verilmez" hükmü çerçevesinde samk hak- kında ceza düzenlenme- mesini istedi. Hacı Ömer Arayıcı hakkında, TCK'nin 46. maddesi uyannca ceza düzenlenmesine yer ol- madığına karar veren mahkeme heyeti, sanığın 1 yıldan az olmamak üze- re Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıklan Hastane- si'nde tedavi göraıesini karara bağladı. Samğm tahliyesine de karar veren mahkeme heyeti, Arayı- cı'nın serbest buakılma- dan Bakırköy Ruh ve Si- nir Hastahklan Hastane- si'ne sevk edilmesini kararlaştırdı. ÎHD'nin Kopenhag raporunda toplam 126 yasada değişiklik yapılması gerektiği kaydedildi w Iıısaıı haidaıi iç sorunumuz değil9 • "Kürt sorununu azınlık sorunu olarak gören bakış açısını reddediyoruz" denilen raporda, Türkiye'de siyasal ve hukuksal sisternin etnik kimlik vurgusuna dayandığı savunuldu. Insan Haklan Derneği tarafından düzenlenen basuı toplanusında, raporun sonuçlanna göre birçokyasa- da değişiklik yapılması gerektiği behrtildL ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - însan Haklan Derneği (İHD), AB Komisyonu'nun genişlemeden so- rumlu üyesi Günther Verheugen'e vereceği "Kopenhag Siyasi Kriterk- ri ve Türkiye" konulu raporu açıkla- Ttt. — — İHD Genel Başkanı Hüsnü Öndül dün düzenlediği basın toplantısında, demokrasi, hukukun üstünlüğü, in- san haklan ve azınlık haklan başlık- lı 4 bölümü kapsayan raporun sonuç- lanna göre,insan haklan alanında 17, hukukun üstünlüğü alanında 33, de- mokrasi alanında 55, azınlık haklan alanında 21 yasada değişiklik yapıl- ması gerektiğini söyledi. İHD'nin in- san haklanna iç sorun olarak bakma- dığını belirten Öndül, bu durumun evrensellik tezini savunmanın doğal bir sonucu olduğunu, insan haklan- nın evrensel ölçekte ilgi ve gözetimi gerektirdiğini söyledi. İHD'nin AB süreci ne şekilde işlerse işlesin, insan haklannın korunması ve geliştirüme- si doğrultusundaki mücadelesine de- vam edeceğıni beiırten Öndül, bu çer- çevgae TûTEye-AB^ ÎGşkflerİnîn İHD'nin ilgi alanına girdiğini söyle- di. İHD'nin raporunda, "Kürt soru- nunu azınlık sorunu olarak gören ba- kış açısını reddediyoruz** denildi. Raporda, Türk yargı sisteminde askeri yargıya yer verilmesi eleştiri- lerek askeri mahkemelerin yahıızca sıkıyönetim ve savaş dönemlerinde değil, olağan rejim koşullannda da sivilleri yargıladığı, askeri yargının yapısı gereği bağımsız olamayacağı, bu nedenlerle de askeri yargının bü- tünüyle ortadan kaldınlması gerekti- ği savunuldu Türkiye'de siyasal ve hukuksal sistemin etnik kimlik vur- gusuna dayandığı savunulan rapor- da, "anayasal yurttaşhk** kavramı önerildi. Raporda, "Türkiye Cumhuriyeti, reei olarak tek bir etnik kökenedaya- h insan topluluğundan meydana gel- memiş ohnasına karşın Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlan, yurttaşhk haklan söz konusu olduğunda, Türk etnikkimliğine bağh olarak, 'Türk va- tandaşı' olarak nhetendirümektedir'* denildi. Öndül, yurttaşlann temel hak ve öz- gürlüklerinin ancak yasayla sınırlana- bileceğini vurgulayarak Türkiye'de yayımlanan kanun hükmünde karar- namelerle en temel insan haklannın sımrlanabildiğini söyledi. Öndül, ''devletsnn'' kavramını da eleştirerek Türkiye'de, ulusal çıkar gibi kavram- lann arkasına sığınılarak gizlenecek bilgilerin oknaması gerektiğini, bu uygulamanın hukuk devleti anlayışıy- la örtüşmediğini ileri sürdü. Türk, Fatih Adliye Sarayı'mn açıhşını yapü. Adalet Bakanı F tipini savundu 'Cezaevleriın oda sistemine dönüştüreceğiz' İstanbul Haber Servi- si - Adalet Bakanı Hik- met Sami Türk, tüm ce- zaevlerinı koğuş siste- minden oda sistemine dönüştünnek ıstedikle- rini belirterek "Bu oda- lar 2,4,6,8 kişilik odalar oiabüir. Ama herhalde, cezaevlerinde belirli ör- gütlerin egemenliğine son verüecektir** dedı. Farıh Hükümet Kona- ğı ve Adliye Sarayı'mn açılışını yapan Türk, F tipi cezaevleri konusun- da kamuoyunun ikiye aynlmadığını, bazı çev- relerin F tipi cezaevine karşı asılsız, gerçeklerle bağdaşmayan söylenti- ler çıkardıklannı, bu ce- zaevlerinı karaladıklan- m savundu. F tipi ceza- evlerinin yasa gereğince kurulduklanna dikkat çeken Türk, bu tip ceza- evlerinin BMnin ceza- evlerine ilişkin mini- mum kurallanna uygun olarak inşa edildiğini vurguladı. Türk, F tipi cçzaevinin Avrupa stan- ' 'dartt'ârtiidâ olduğunu, hükümlü ve tutuklular için en iyı koşullan taşı- dığını söyledi. Türk, "Halen F tipi olarak ca- hşancezaeviyok.Bazı es- ki tip cezaevleri oda sis- temine dönüstürübnek- te. A\nıpa ışkencenin Önlenmesi Komitesi ko- ğuş sistenıinin insan haklanna aykın olduğu- nu kabul etmiştir" diye konuştu. Türk, ağır ceza mahkemelennın bulun- duğu merkezlerde, adli- ye komisyonlannca ye- rel halk arasmda saygın- lıklan ile tanınmış, emeklı hâkim, avukat, doktor, eczacı gibi mes- lek sahiplerinden oluş- turulacak, izleme ya da denetleme komiteleri kurulacağını ifade etti ve "Bu komiteler sürek- li olarak cezaevlerinde inceleme yapabilecek, hükümlü vetutuklulann şikâyetlerini dinleyecek ve vardıklan sonuçlan Adalet Bakanhğı'na ile- tecekler" dedi. Bakan Türk, Türk Ce- za Yasası konusunda, bakanlık olarak halen sürmekte olan bir tasan çalışması yürüttüklerini söyledi. TCY'nin 312. maddesinin yerini ala- cak düzenlemenin, bu tasan çalışmasında yer alacağmı ve hükümet ta- rafından gündeme geti- rileceğini vurgulayan Türk, "312. madde ko- nusunda daha önce bir mutabakat sağlanırsa ayn bir konu olarak ge- lebttîr''dedi. 312. mad- denin, bugün birilerini kurtarmak için tekrarele alınmak istendiğini, bu- nun sağlıklı bir durum olmadığmı ifade eden Türk, "TCK'nin 312. maddesüü, bir taraftan demokratikleşmeyolun- da ilerlemek, bir taraf- tan temel hak ve özgûr- Kikleri genişletmek, ama aynı zamanda halkumzı hiçbir biçimde ırk, din, mezhep \e>a sosyal smıf farkı gözeterek birbirle- rine karşı kin ve düş- manhğa tahrikedihnesi- ne fneydan vermeyecek şekilde düzenlemek isti- yoruz" diye konuştu. Af konusundaki dü- zenlemelerin yeni yasa- ma yılının başında yeni- den gündeme gelebile- ceğini, o zamana kadar da af yasasınm gecikme- sine neden olan görüş aynlığının giderileceği- ni umduğunu anlatan Türk, adalet hizmetleri- nin en hızlı şekilde sağ- lanması için yeni uygu- lamalara başvurduklan- m söyledi. Burdur Cezaevi'nde- ki isyana müdahale sıra- suıda bir tutuklunun ko- lunun kopmasını "ûzö- cü bir olay" olarak nite- leyen ve olayda önemli bir ihmal olduğunu vur- gulayan Türk, Burdur ve Isparta savcıhklanna, olayda ihmal ve sorum- luluğu olan herkes hak- kında gerekli yasal işle- min yapılması yönünde talımat verdiğini söyle- di. (0212) 293 89 78 (3 H»T) Erkan OÖUR ve İsmail H. DEMİRCİOĞUJ dınleyicileri ve sevenlenyle 15 Temrouz 2000 Saat: 17.00'de — ARKADAŞ KÜLTÜR MERKEZİ'nde ' buluşacaklardır. ARKADAS KULTUR MEHKE2I Istlklal Cd. No: 79,91 Beyoğlu.iST. - Tel: 292 95 18 Gcrpck Turk Mttztğı mt?\ ETel: 0 212 252 47 67 244 53 52-Beyoğlu llanlarınız için: 0212.293 89 78