19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 TEMMUZ 2000 CUMA • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI T U R K I Y E Istanbul PB 30 Sinop Edirne A 32 Samsun Y 26 Adana A 36 Y 26 Kocaeli Y 33 Trabzon Y 27 Çanakkale A 31 Giresun Y 26 Izmir  33 Ankara A 33 Manisa A 34 Eskişehir A 33 A 35Aydın A 34 Konya Denizli A 36 Sıvas A 33 Zonguldak Y 25 Antalya A 38 Kars Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van A A A A A A A 32 43 43 40 42 33 32 A 32 / ^ Parçalı bulutlu Yurdun kuzey kesımle- n parçalı buluflu, Mar- mara'ran doğusu ıle Ka- radenız kıyılan sağanak yagışiı; otekı yefier açik ve az bulutlu geçecek Hava scaklığı batı böl- gelenmtzde bıraz azala- cak. Ötekj yerterde de- ğışmeyecek Ruzgâr güney ve batı yönlerden hafif, ara sıra orta kuv- vetteesecek D I S M E R K E Z L E R Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Bruksel Paris Bonn PB PB PB PB Y Y PB Y 21 24 20 20 16 17 20 17 Münih Y 15 Zürih Beriin Budapeşte Madrid Vıyana Belgrad Sofya Roma Atina Y Y B Y PB A PB A 16 27 17 21 28 34 28 30 Moskova PB 27 Y 19 Şam Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire A B Y B Y A A 42 29 35 33 34 33 36 A 35 > Çok bulutfu • Yağmuriu •J&MJ Karlı Sulu kar , Gok guruttulu GUNCELCÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada ci yansı zamlannı? Dün büyük bir gazetede gördüğümüz gibi; ha- hari, hıiyıık pnntolarla şöyle sunarsınızı_ "En düşük memur maaşı 141 milyon lirayı aşti." Gerçeği bilmeyen -tabii içimizde böyle biri var- sa- bu başlığa bakıp zammın hayli yükseklere tır- mandığı kanısına varabilir. Böylece, sihirbazlara özgü marifetle doyuaıcu olmayan zammı büyükçe gösterebilirsiniz. "Hokus pokus", gözleri bir an gerçeğe kapatır, ama bir iki dakika geçmeden gerçek kendiliğinden ortaya çıkar. Tıpkı, en düşük memur maaşının 141 milyonu aştığını söyleyerek çalışanlann maddi olanağının yükseldiğini topluma sindirtmeye çalışmak gibi... Oiayın bir "fakatı'var ki.. derin yarayı bir kez da- ha kanatıyor. örneğin, 15 Temmuz'dan itibaren en düşük ma- aşlı kamu çalışanının aslında ancak 3 miiyon zam gördüğü anlaşılıyor. 3 milyonla neler alınabilir? İki örnek: 800-900 gram et, bir buçuk kalıp beyazpeynir! Oysa araştırmalann sergılediği acı gerçek, 11 milyon 036 kişinin aylık harcamasının 266 dolar (yaklaşık 164 milyon lira) olduğunu gösteriyor. Toplumda 2 milyon 790 kişi ise, ayda 5 bin 200 dolar (yaklaşık 3.5 milyar lira) harcıyor. Yılda 62 bin 750 dolar! Toplum katmanlan arasındayıllardırsürüp gelen ve büyüyen uçurum ne IMF'nin umurunda ne de IMF'den izinsiz parmağını oynatmayan hüküme- tin... Enflasyonu düşürelim, elbette! Ancak toplumda- ki derin çelişkiyi nasıl ortadan kaldıracağız? önle- mek bir yana, bir avuç insanın yaşamı ile büyük ço- ğunluk arasındaki yaşamsal korkunç farkı en azın- dan alt düzeye indirebilecek miyiz? Yoksa; suskun toplumlara özgü teselli bulduk, "Bindik IMF adındaki alamete, gidiyorvz kıyame- te" demekle yetinecek miyiz? Bireylere ekonomik ve mali uygulamalan duyu- ran haberlergenelde "IMF'ye verilen taahhütdoğ- rultusunda" diye başlryor. Maaşlara yapılan zammın geniş tepkilerle karşı- landığı gün, bir başka haber ekonomi sayfalann- da arz-ı endam eyledi. Sıcak mı böyle yapıyor? Hükümet, tatile giden Meclis'ten aldığı yetkiyle kamu personel rejimi reformu için hazıriıklara gi- rtşrniş. Yüksek nitelikJİ personel istihdamını arttıracak, hizmet kalitesini yükseltecek, sjyasal etkileri azal- tacak bir "reform". Üstelik özel ücret rejimi de ge- tiriyor. Bir başka müjde ise kamu çalışanlanna yılda en az iki ikramiye. Hükümetlerin gönlünden koparsa -oysa IMF izin verirse demek gerekiyor- ikramiye sayısı artabilecek. Bu pınttılı, renkli, yıllardır düşlerde yaşayan ola- naklann; kamu çalışanlannı artık isyanın eşigine getiren zam karanndan sonra açıklanmastnı garip- semiyor musunuz? Doğrusu ben, güdük zamlardan sonra bal tadın- daki bu ve benzeri haberierin kamu çalışanlannı ya- tıştırmaya yönelik olduğunu sanıyorum. Acaba yanılıyor muyum? En düşük maaşın 141, en yükseğinin 862 milyon olduğu bir ülkede son zam karanyla milletvekili maaşlannın, 167 milyon artışla 1 milyar 837 milyon liraya ulaşmasını içime sindiremiyorum.. Kimine göre öldürücü, kimine göre cehennem sı- caklan; ola ki, ölçümleme (muhakeme) yeteneği- mi etkiledi.. Belki de bu durum; 3 milyon zam gören maaş- tan, 164 milyon daha fazla zam alan milletvekille- rini eleştimneme yol açıyor. Ya da "rejimin kalbini" oluşturanlara 167 milyon- cuk zam azdır mı deseydim? Bir türlü karar veremiyorum. Ne ki; suçlu sıcak sıcak sıcak! Suçlu, sıcak mı acaba? Ücret uçurtımu büyüyorANKARA (Cumhuriyet Büro- 10'luk zamla en düşük maaş olan kate alındıgında 141 milyon liray- destek daha atılmış oldu. Maliye su) - 57. hükümet, ayncalıklı emeklilik, üst kurul yönetimleri- ne yüksek maaş düzenlemeleri ve hedef enflasyonla ücretlerin geri- letilmesi uygulamalanyla kamu- daki ücret dengesizliğini arttırdı. Bu çarpık uygulamalar sonucun- da kurullar dışanda tutulduğunda en yüksek memur maaşıyla en dü- şük memur maaşı arasında Aralık 1999'da 5 kat olan uçurum, tem- muz ayında 7 kata ulaştı. Aynca- lıklı emeklilik düzenlemesinin de etkisıyle bir genel müdürün maaşı aralık ayından bu tarafa yüzde 94 artış gösterirken doktorlann, öğ- retmenlerin, memurlann maaşı yalnızca yüzde 31 oranında art- mış oldu. Hükümet, kamu çalışanlarmm tepkisine karşın ikinci yanyıl zammını yüzde 10'la sınırlı tuta- rak IMF'ye verdiği sözü yerine getirdi. Çalışanlara verilen yüzde 141 milyon lira, 4 kişilik bir aile için belirlenen 433 milyon liralık yoksulluk sınınnm oldukça altın- dakaldı. En düşük memur maaşı, Türk- Iş'ın haziran ayı gıda harcaması hesabına göre, 142 milyon lira 4 kişilik bir ailenin yahıızca beslen- mesi için gerekli tutan bile karşı- lamıyor. 4 kişilik bir aileyi tek ba- şına geçindıren kamu çahşanla- nndan genel müdür, vali, hâkim, profesör dışmdakılerin hepsi yok- sulluk sınınnın altında kalıyor. En düşük memur maaşmda temmuz ayında yapılan yüzde 10'luk artışla gerçekleşen 14mil- yon liralık zamla, günlük 5 ekmek almabiliyor. Böylece en düşük memur maaşını alan bir hizmetli- nin eline geçen parayla günlük yahıızca 52 ekmek alım gücü olu- şuyor. Kentlerde ev kiralannın 100 milyon liradan başladığı dik- la 4 kişilik aileyi geçindiren bir kamu çalışanının yiyecek, giye- cek, eğitim ve sağlıİc gibi temel gereksinimler için yalnızca 41 milyon lirası kalıyor. Batan 5 banka için 6-7 milyar dolan gözden çıkaran hükümetin kamu çalışanlanna yaptığı yüzde 10'luk zamdan dolayı oluşan ek yük, aylık yalnızca 70 trilyon lira. Siyasal iktidarlar, asker ve polıs- lerin maaşlannı diğer kamu gö- revlilerinden farklı olarak yüksel- tirken sayılan giderek çoğalan üst kurullann yöneticilerine de ya- sayla yapılan düzenlemeler nede- niyle çok yüksek maaş ödeniyor. Tüm bunlann sonucunda kamu- daki ücret uçurumu giderek bü- yüyor. Son olarak, milletvekilleri- ne yapılan "kryakemeklflik'" ola- rak bilinen kıdem tazminatı dü- zenlemesiyle de kamu çalışanlan maaşlan arasındaki uçuruma bir Bakanlığı'nın rakamlanna göre, aralık ayına göre memurlann ma- aşlan temmuz ayında yapılan yüz- de 10'luk zamla birlikte yüzde 34 artmış oldu. Ancak, milletvekille- rinin ayncalıklı emekliliği çerçe- vesinde "rüşvet" olarak nitelendi- rilen düzenlemeyle genel müdür statüsündeki çalışanlann maaşla- nnın aralık ayına göre yüzde 93.8 artış gösterdiği, valilerin maaşla- nnın yüzde 81 arttığı, 1. suııf hâ- kimlerin aylıldannın da yüzde 83 oranında artış kaydettiği görülü- yor. Başbakan Bülent Ecevit, maaş artışlanna gelen tepkılenn anım- satılması üzenne, "Bu yıl ki me- mur maaşlanna toplam zam yüz- de 31 düzeyindedir. O bakundan kamugörcvhlerinin enflasyona ez- dirilmemesi aynca üstüne bir re- fah payı eklenmesi yönündeki sö- zümüz yerine getirilmiştir"' dedi. T î i n r * » r V OC>\M> öHiİİİİ l^Yın Doğa Savasçüanfc Çevre Ödûmrrdûn J. U l i c e r C ^ C V r e U U U I U t ö r e n ı e sahiplerine verildi Doğa Savaşçdan Çev- re örgfitû Başkanı Zafer Murat ÇetinUş, çevre sorunlânnı göz ardı etmeyen, çözüm ve pro- je üreten kurum, kişi ve kuruluşlan, çevreciliği teşvfk amacryla ödüBendirdiklerini söyledi Kuruçeşme Prestij Restaurant'da düzenlenen törende, gazetemizfotomuhabiri Hatice Tün- cer'e ödülünü DSP tstanbul MilletvekiK Ahmet Güzel verdL Doğa Savaşçüan 6. Çevre Ödül- leri'ne değer görûkn gazetecüer ve kurumJar şöyie: Radikal gazetesi muhabiri tbrahim Gü- nel, Hürriyet gazetesi muhabiri Hüsnü Savaş, Arena progratnı muhabiri Hasan Cebeci, BRT muhabiri Murat Yancı, Kanal D muhabiri Umut Çor, Gözcfi gazetesi muhabiri Celal Top- rak, Anadolu Ajansı muhabiri Kudret Topçu, TGRT muhabiri Erhan Yıbnaz, işadamı Sa- UmTaşçıDeDemirbankLeventŞubesiadınaSerpflLmmaz. "Vedizlerden 4'ü öldü Istanbul Haber Servisi • Erzurum SSK Hastane- si'nde kjsn-lık tedavisi gö- rürken yediz çocuğa hami- le kalan Nur Sema Karaba- cak'ın bebeklerinden 4'ünün öldüğü belirlendi. tstanbul Memorial Hasta- nesi Kadm-Doğum Bölüm Şefı Dr. Cihangir Yılanhoğ- hı, anne kamında ölen be- beklerin anneye ya da sağ- lıklı 3 bebeğe zarar verme- yeceğini belirtti. Yılanlıoğ- lu, önceki gün Erzurum 'dan tstanbul'a getirilen Karaba- cak'm muayenesinde be- beklerden 4'ünün ölü oldu- ğunun anlaşıldığını söyledi. Yılanlıoğlu, bebeklerin 2- 3 hafta önce hayati fonksi- yonlannın durmuş olduğu- nu ifade etti. Yılanlıoğlu, şöyie devam etti: "BeDd annede küçük bir kanamaya yol açabUir, başka zaraıian obnaz. Bebekler hayatta olsalanh, zaten aik- ye, diğer bebeklerin yaşama şansımn artnrmak için baa- lannın yaşamsal fonkshon- lanmn durdurulması öneri- lecekti. Üçüz gebeliklerde ise ortalama her 100 gebelikten birinde, bebeklerde anoma- h' riski vardır." Akay'dan dava hazırlığı Yüzde10y tepkisürüyor Haber Merkezi - Hükümetin memur ma- aşlanna yaptığı yüzde 10'luk zamma tepki- ler sürüyor. Türkiye Kamu-Sen Genel Baş- kanı Resul Akay, memur maaş zamlanna ha- ziran ayı tüketici enflasyonu olan yüzde 0.7'nin de yansıtılmaması nedeniyle Bakan- lar Kurulu ve Maliye Bakanlığı işlemlerinin iptali için pazartesi günü Danıştay'da dava açacağını bildirdi. Akay, 2000 yıh Bütce Ya- sası'nm 46'ncı maddesine göre haziran ayı enflasyon oranının ayın 15'inde maaşlara yansıtılması gerektiğini ammsattı. Resul Akay, ayuı 15'inin cumartesi gününe rastla- ması nedeniyle davayı 17 Temmuz 2000 Pa- zartesi günü açacaklannı kaydetti. Kamu Emekçileri Sendikalan Konfede- rasyonu (KESK) Kocaeli Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü ve Tüm Bel-Sen Şube Baş- kanı Bedriye YüdızeB, yüzde 10'luk maaş zammının, yıllardır verdikleri mücadelenin hakhhğını kanıtladığım bildn-di. Petrol-tş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Oztaşkm, iki çocuklu bır kamu çalışanının maaşının, asgari geçimi için gerekli tutann ancak yüz- de 45'im karşılayabildiğini ifade etti. Memur Sendikalan Konfederasyonu'na bağlı kamu çalışanlan, dün Konya'da düzen- ledikleri mitingle maaşlanna yapılan zam oranını protesto ettiler. Atatürk Kız Lisesi önünde toplanan kamu çalışanlan, "Umu- dumuz Cottarelli", "Memur komada, hükü- met uykuda" gibi dövizler taşıyarak çeşitli sloganlar attılar. FP Genel Başkan Yardımcısı Teoman Rı- za Guneri ise "Bütün halk kesimleri sokak- lardadır. IMF'den gelen direktiflerle hükü- met enflasyonun faturasını dar geliıüye kes- mektedir. Enflasyona ezdirmeyeceğiz denme- sine rağmen memura 1 yıl içüıde toplam yüz- de 36 zam yapıunıştu-. Halbuki, enflasyona ezdirmemek için en az yüzde 58 oranmda zam verümeüydi" diye konuştu. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada Merkez sağdaki iki partinin bu haliyle yeniden umut haline gelemeyecegini herkesten sonra genel baş- -kanlar dagörmüş olrnaüL Çiller'le Yılmaz arasındaki son elektriklenmenin özünde yeni bir taraf yok. ANAP ve DYP'nin ne za- man birleşelim, ne zaman hırlaşalım diyeceği belli olmuyor, ama her iki hale de sık rastlanıyor. Konunun güncel ve önümüzdeki döneme ilişkin yanına girmeden önce gelinen noktayı anımsatalım. 1983-1999 çızgısıne bakıldığında, merkez sağın is-' tikrarlı biçimde, adım adım oy kaybettiği ortaya çı- kıyor. 1983te merkez sağ adına seçime giren ANAP ve MDP'nin toplamı yüzde 68.4'tü. 1987 genel seçimleri öncesi "ara dönem" partisi MDP tasfiye oldu. Bu seçimde ANAP ve DYP toplam 55.4 oy aldı ve siyasetteki merkez sağın ağıriığı de- vam etti. 1991 'de iki partinin oyu yüzde 51 oldu. Bu seçim- de ilk kez DYP, ANAP'ı geçti. Merkez sağın yanı sı- ra her kesimden ödünç oy isteyen Demirel, yüzde 27 ile partisıni ilk sıraya taşıdı. 1995'te ANAP 19.7, DYP 19.2 oyla kafa kafaya geldi. Toplamı yüzde 39.8 idi. Bu seçimde artık en büyük parti merkez sağın sağındandı. RP yüzde 22.2 ile gücünü ikiye katladı. Merkez sağ 1995'ten ders almadan, 99 seçimine girdi. ANAP 13.2, DYP 12 ile başlannı barajın üze- rinde tutup Meclis'e girdi. Ama gövde artık başka yerlerdeydi. MHP ve FP'nin toplamı 43.4 oldu. Bu akış devam ederse önümüzdeki seçimde ANAP ve DYP'nin sonu iyi görünmüyor. Istatistikler ortada, görünen rakam kılavuz istemez... Yukandakj rakamlara bakan Çıller ve Yılmaz, fark- lı odalarda aynı şeyleri düşünüyor olmahlar: - Nasıl yeniden umut oluruz? Sorunun yanıtını "biheşmede" aramalan, tükeni- şin de itirafı olarak kabul edilebilir. Haydi demokrasim.. ileri... Çiller'in önerisinin özeti şu: "Gevşek federasyon kuralım. Seçime iki ayn par- ti olarak gidelım. En yüksek oyu alan, genel başkan olsun!" Gevşek federasyonun gevşeğini anladık, ama fe- derasyon kısmı nasıl olacak? Seçimden birinci çı- kacak partinin başındaki kişi merkez sağın lideri ola- cak ve bu seçim centilmence geçecek! Bu öneriyi ciddiye alıp tartışan, gülünç duruma dü- şer! Çarşamba günü öğle saatlerinde Başbakan Bö- lent Ecevit ANAP lıden Mesut Yılmaz'ı konutunda ziyaret etti. Akşam saatlerinde de Tansu Çiller, eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'i Güniz So- kak'taki makamında ziyaret etti. Ecevit'i kıramayan Yılmaz, çok istediği AB'den sorumlu Başbakan Yardımcılığı'nı kabul etti. Yıl- maz'ın girişiyle ANAP hükümette "daha güçlü" bir konuma yükselmiş oldu. Bu gidiş, ANAP- DYP çe- kişmesinde ANAP'ı bir milim öne çekebilir, ama alt- lanndaki zemin adım adım kaydığı için öne geçişin de bir anlamı yok. Görünüm, yürüyen merdivenin i- niş bölümünden yukan çıkmaya benziyor! Çiller'in, Demirel'i ziyareti sonrasında yaptığı açık- lama tarihsel bir önem taşıyor: "İkinci demokrasiden yola çıkarak yeni bir mani- festo hazııiıyoruz!" Cumhuriyetin ikincisı olmadı, demokrasinin ikin- cisini verelim! Çiller, Demirel'e ikinci demokrasiyı kim bilir ne ka- dar güzel anlatmıştır: "Demokrasinin gereği vardır, bundan iki tane ol- ması birden iyidir..." Slogan çoktan hazır: "Haydi demokrasim ileri, dolsun yalının kileri!" Yazının başında vurguladığımız istatistiksel düşü- şü yorumlarken şu tümceyi geçmişte sık kullandık: Çiller ve Yılmaz birbirlerine tutuna tutuna düşüyor- lari İki liderin bir araya gelelim arayışını da şöyie yo- rumlayabiliriz: Bırbırlenne sanlarak düşme yolundalar! [email protected] TZOB'den Tanm Yasası için iptalistenti Bakan Durınuş'ıın sürgün gösterisi A1SKARA (Cumhuri- yetBürosu) - Türkiye Zi- raat Odalan Birliği (TZOB) Başkam Faruk Yücel, Cumhurbaşkanı Ahmet NecdetSezer'den Tanm Satış Kooperatif ve Birlikleri Hakkmda Yasa'nın bazı maddele- rinin iptali istemiyle Anayasa Mahkeraesi'ne başvurmasını istedi. Cumhurbaşkanı Se- zer, dün TZOB Yöne- tim Kurulu Başkanı Yü- cel ve beraberindeki yö- netim kurulu üyeleriyle görüştü. Yücel, Se- zer'den Tanm Saöş Ko- operatif ve Birlikleri Ya- sası'nın anayasaya aykı- n olduğunu beürttiği 3 maddesinin iptali için Anayasa Mahkeme-~ si'ne başvurmasını iste- di. Birliklerin "müda- haJe kunüuşu obna" yetkisinin yeniden veril- mesi konusunda hükü- mete öneride bulunul- ması gerektiğini anlatan Yücel, "Tanm saoş ko- operatifkrinin işlemete- sisterinin kapatünuş oi- ması ve devkt destekle- rinden yararianılama- masma Uişkin hükümle- rin iptali için Anayasa Mahkemesi'ne gitmesi- ni talep ettik" diye ko- nuştu. Yücel, Tanm ve Kö- yişleri Bakanlığı 'nın uygulamalanna tepki gösterirken "Toplanü, mhingvapacağmıız oda- lan görevden aldı. Yurt- dışı gezilerimize sansür kondu. Tunus Cumhur- başkanı beni davet etti. Tanm Bakanı uygun görmedL Böyle bir bas- kı unsuru_ Butipuygu- lamalan uygun buhnu- yoruz" dedi. Yücel Cumhurbaşka- m'ndan bu konuda da uyanda bulunmasmı is- terken aynca sınır tica- retine yönelik şikâyetle- rini dile getirdi. Yûcel, Sezeı'uı, Dev- let Denetleme Kuru- lu'nca tarıma yönelik bir rapor hazırlanması istemlerini özellikle not ettirdiğini, Tanm Ba- kanlığı'na karşı ise mahkemelere gitmeleri- ni önerdiğini söyledi. Yücel, Sezer'in Tanm Saöş Birlik ve Koopera- tifleri Yasası'm onaylar- ken hükümete ricada bulunduğunu da amm- sattı. • Baştarafı 1. Sayfada içeri girdi ve resmi tatil olmasma karşın kendisinin Kocaeli Devlet Hastanesi'ne doktor olarak 2 ay süreyle gönderildiğine ilişkin teb- ligatı verdi. Usta, bunun üzerine yerine bakacak arkadaşıyla birlik- te bakanı karşılamak istediğini söyledi. Göreve vekâlet edecek ki- şi beklenirken aniden bakan, baş- hekimin odasına girdi ve "Sen devktin bakanuu böyle mi karşıb- yorsun. Protokol böyle mi karşüa- nn-" dedi. Başhekim Usta da, ye- ni aldığı tebligatı göstererek "Siz bu kâğrtiara bakm, cevabuu verin. Bunlarla uğraşıjorum" karşılığı- nı verdi. Bakanın "Çık dışan ter- biyeaz" sözleri üzerine Usta, u Dt- şanya çıkmryorum. Burası benim makamun" dedi. Bakan Durmuş daha da sertleşerek "Burası senin makamın değiL Babanın da mah değJL Görevdeyken karsıbyorsun, görevden ahıunca aşağı inme neza- ketini göstermiyorsun. Karşuıda bir bakan var" diye bağırdı. Daha PSAKD Başkanı Balkız, iç hukuk yollarının tükendiğini söyledi Din dersleri AİHM yolunda ANKARA (AA) - Pir Sultan Abdal Kültür Der- neği Genel Başkanı AM Balkız, zonmlu din ders- lerikonusundaiçhukukyollanrun tamamen tüken- diğini belirterek konunun Avrupa Insan Haklan Mahkemesi'ne (AİHM) götürühnesinden başka seçenek kalmadığını söyledi. Alevi ve Bektaşi der- neklerinin temsilcilerinden oluşan bir grup, Dışiş- leri Bakanı İsmail Cem ile görüşme talep eden di- lekçeyi sunmak üzere Dışişleri Bakanlığı'na gel- di. îdari tatil olması nedeniyle gruptakiler dilek- çeyi nöbetçi görevliye teslim ettikten sonra, Bal- kız bir açıklama yaptı. Alevi ve Bektaşi demekleriyle AB'nin Ankara temsilciliği arasmda 22 Haziran'da yapılan görüş- menın, Dışişleri Bakanlığı 'nca tepkiyle karşdan- masına anlamveremediklerini belirten Balkız şöy- ie konuştu: "Dışişkri Bakanhğnmzın tepkilerini basından izledik ve şu anlamı çıkannk: Niçin AB yetkiliteriyle görüsülüyor da Türkiye Cumhuriye- ti Devleti'nm yetkiM kurul ve kurumlan ile görii- şühnüyor? Bize göre Dışişleri Bakanhğu tepki gös- termesi sonucu konuya müdahil olmustun Yıllar- dır devietin her kademesi ile yapûğımız görfişme- teri yok sayarak Türkiye AB'ye üye olnıa yolunda îlffn bu W«»y sOTUUİannUZl hakantığımıy. i\p gnriîc- mek üzere randevu talep ediyoruz." Balkız, randevu talepleri kabul edildiği takdir- de, Cem'e okullardaki zorunlu din dersleri ve Di- yanet Işleri'ne ilişkin rahatsızlıklannı aktaracak- lanm belirterek sorunlann ülke içinde çözülece- ğini umut ettiğini kaydetti. AB Komisyonu Türki- ye Temsilciliği'nin 22 Haziran'da Alevi dernekle- rinin temsilcileriyle görüşmesi öncesinde Cem Vakfı'mn, "AB Kopenhag kriterlerine yeni mad- deekledi'' şeklinde yaptığı açıklama, Dışişleri Ba- kanlığı'nda rahatsızlık yaratmış ve bakanlığın tep- ldsi sonucunda görüşmelerin yeri ve katılım düze- yinde değişiklikler yapılmıştı. sonra Usta'nın kolundan tutarak ve hakaret ederek iteledi. Bakanın korumalan da Usta'yı dışan çıkar- dılar. Daha sonra açıklamalarda bulunan Numune Hastanesi Baş- hekimi Mehmet Usta, karşısında- ki kişiyi devietin bir bakanı olarak gördüğünü, karşılamamasının söz konusu olmadığını söyledi. Sabah saat 8.30'da bakanı bekledikleri- ni, ancak 9.00'da kendisine tebli- gat yapıldığmı behrten Usta, aya- ğa kalkarak hoş geldiniz dediğıni, bakanın ise kendisine bağırmaya başladığuu söyledi. Hastanede bü- yük hizmetler yaptığuu, 2.5 tril- yonluk işi hastane olanaklan ile 250 milyar liraya bitirdiklerini, ül- ke çapında örnek bir hastane oluş- turduklannı beürten Usta şunlan söyledi: "Benionkerede görevden alsalar bakanı karşılarun. Benim terbiyeme \akismaz. Ama bu bir Eski işsiz hükümlü: Biri topluma kazandırsınlar gün önce ya da sonra ahnh. Ama kendisi gehneden hemen önceteb- tigaün gehnesi ne yönetim ahlakı- na, ne de siyasi ahlaka uyar. Her şe- ye karşm ben karşılanm. Sayın ba- kanm siyasigücünüötctüğünü zan- nediyorum." Olaya ilişkin açıklamalarda bu- lunan Sağlık Bakanı Osman Dur- muş, "Hayatnnda ilk kez böyle bir şeyle karşüaşıyonun. Meslek- te hiçbirzaman aynm vapmadım. Bu olayı ounamış kabul ediyo- rum"dedi. HATİCE TUNCER Kamu kurum ve kuru- luşlannda işçi olarak ça- hştınlacak özürlü ve es- ki hükümlülere uygula- nacak sınava başvurusu kabul edihneyen eski hükümlü Ercan Hamdi Çakn- sorunlannın ba- sında yer bubnası için kendini yakmak istedi. Gazetecilerin engelle- diği Ercan Hamdi Çakır, cezaevine gen dönme- mek için iş bulmak iste- diğini söyledi. Müebbet ağır hapis cezasına hü- kümlü olan ve 8 yıl ha- pis yattıktan sonra 1997 yılında şartlı tahliye olan Ercan Hamdi Çakır (29), ekim ayuıda gerçekleşti- rilecek olan Özürlü ve Eski Hükümlü İşçi Sına- vı'na girmek için İş ve işçi Bulma Kurumu'na başvurusu, temlik hakla- n olmadığı gerekçesiyle •reddedilince derdini ga- zetecilere anlatmaya başladı. Cezaevine 18 yaşında girdiğini, ortaokul ve li- seyi cezaevinde bitirip Açıköğretim Fakülte- si'ni kazandığmı anlatan Çalor, topluma geri dö- nebilmek için iş aradığı- nı söyledi. Eski hüküm- lü olduğu için ış bulama- ması üzerine Özürlü ve Eski Hükümlü Sınavı'na başvuran Çakır'a sınava girme hakkı olmadığı belirtilmiş. Sınava girme hakkı bulunduğunu savunan Çakır, güncel haber izle- mekte olan gazeteci ve televizyon muhabirleri- nin kendisiyle röportaj yapmasını istedi. Önceki gün saat 23.00 sıralannda Taksim'de başından aşağıya bir şi- şe benzin döküp, çakma- ğını çıkanp yakmak iste- yen, basın mensuplan- nın müdahale ederek çakmağını aldığı Çakır, "Bia topluma kazandır- sınlar. Af çıkaracaklar a- ma iş bulamadıklan in- sanlar yeniden cezaevine dönecekler. Ben cezaevi- ne dönmekistemiyorum. Sokaklarda yatıyorum, çahşmam lazun" dedi. Olay yerinde bulunan polis ekipleri, Çakır'ın üzerindeki benzinli giy- sileri çıkartarak gözaltı- na aldılar. Çakır dün ge- ce sabaha karşı serbest bırakıldı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle