23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet tmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı. Orhan Erinç 'ayır "" Çetinkava • Yanışlen Müdürü. Ibra- Genel Yayın Koordınatoru Hikmet nim Yılciız # Sommlu Müdür Fik- ret Üldz • Haber Merkezı Müdürir HakanKara Isühbarat Cengiz Yıldınm • Ekonorru Özlem Yüzak#Kültür Handaa Şenköken • Spor Abdülkadir Yncelman • Makaleler Sami Karaören • Duzelttne Abdullah Yazıcı • Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu • Bılgı-Belge. EdibeBuğra«YuıtHaberlen MehmetFaraç Yayın Kurulu. tlhân Selçuk (Başkan), Orhan Erinç, Hikmet Çetinkaya, Şökran Soner.tbrakimYıkİB,Orhan Bnrsalı, Mustafa Balbay, HakanKara. Ankara Temsılcısı Mustafa Balbay Atatürk Bulvan No 125,Kat4,BakanLklar-AnkaraTel 4195020(7bat), Faks. 4195027 • Izmır Temsılcısı Serdar Kıak, H. Zıya Blv 1352 S 2/3 Tel-4411220, Faks- 4419117 •AdanaTemsüaa: Çetin Yiğenoğlıı, Inönü Cd. 119 S. No. 1 Kat: 1, Tel. 363 12 11, Faks-363 12 15 Müessese Müdürü Üstün Akmen • Koordınatör Ahmet Kornlsan • Muhasebe Böknt Vener • Idare Hüseyin Gürer • Satıs FazüetKuza MEDYA C: • Yönefım Kurulu Başkanı - Genel Mûdür Cilbin Erduran 9 Koordınatör Rek< Ifrtmjn 0 Genel MüdürYarduncısı: SevdaÇobu Tel 514 07 53 - 51395 80-5138460-61, Faks. 5138463 \a>ımla>aa te Basan: \em Gun Haber Ajansı, Basın ve Yayıncıltk A Ş TuÂocagı Cad 39 41 Cagaloglu 34334 istanbul PK 246 - Sırkecı 34435 Istanbul Tel (0712) 512 05 05 (20 hat) Faks (»212)513 85 95 www.cumhuriyet.com.tr 14 TEMMUZ 2000 Imsak:3.41 Güneş: 5.37 öğle: 13.17 Öcindi: 17.14 Akşam: 20.43 Yatsı: 22.31 Galada ünlüler geçidi • Haber Merkezi - New York'taki "X-Men" adlı fılmın galasında ünlüler geçıdı yaşandı. David Copperfıeld, Heidi KJumm, Stan Lee galaya katılan ısimler arasında yer aldı. Bugün göstenme gırecek olan fılmde rol alan Halle Berry de galada güzellığıyle göz kamaştırdı. Neştersiz ameliyat • ANKARA (AA) - Beyin tümörleri amelıyatlan neşter kullanılmadan yapılmaya başlandı. Brüksel'de yapılan Nöroloji Kongresı'nde konuşan uzmanlar, "Gamma bıçağı" isimli cıhaz yardımıyla, 3 santıme kadar olan beyin tümörlerinın, kafatası açılmadan yok edıldiğıni behrttiler. Normal koşullarda bır hastanın, beyin amelıyatı sonrası 6- 8 hafta arasında hastanede yatması gerekirken çoğu zaman bölgesel anestezı altında gamma bıçağıyla yapılan müdahaleden sonra hasta, ertesi gün taburcu edılebıyor. Okur-yazar kadn sayıa artnuyor • ANKARA (ANKA)- Devlet Istatıstik Enstitüsü'nün (DlE) işgücü ile ilgili yaptığı araştırmada, kadınlar arasındakı okur-yazar oranının 1990 yılına göre pek değişmediği kaydedıldi.l998nüfusve sağlık araştırması venlenne göre Türkiye'de yaşayan 12 ve yukan yaştaki 24 mılyon 800 bin kadından 5.5 milyonu halen okuyup yazamıyor. Daimi işçi smavı • ANKARA (AA) - Kamu kurum ve kurulnşlanna ilk defa daınu ışçı olarak alınacaklar için yapılacak seçme sınavı (DlS) başvurulan, Iş ve İşçi Bulma Kurumu şube ve bürolanna 17 Temmuz-4 Ağustos günlen arasmda yapılacak. ÖSYM Başkanı Fethı Toker, sınavm 1 Ekım 2000 tarihinde il merkezlen ve Lefkoşa'da yapılacağını bildirdi. Korunması gereken 13 deniz alanının 4'ü Türkiye'de 'Âkdeniz tehdit altında9 İstanbul Haber Servisi - Dünya Doğayı Koruma Vakfi (WWF), Ak- deniz'de koruma altına alınması ge- reken 13 önemli deniz alanını be- lirledi. Koruma altına alınması ge- reken alanlar arasında Ege Denizi ve Anadolu kryılan ile KiBkya ve Ku- Kıbns kıyılan da ver alıvor. şitliliğını, kirlilik tehdıtlerini, büyük limanlan ve gelışmiş kıyı kentleri- ni değerlendırdiğini belirttı. Akdenız'ın yüzde 14'ünün agır bu- şekilde zarar gördüğunü ifade eden Birsel, "WWFnin 'Akdeniz- Denız Boşluk Analızı' çahşmasıyla Akdeniz'i tehdit eden 3 unsur orta- WWF, hükümetleri gelecek 10 yıl içerisınde Akdeniz'in deniz ve kı- yı alanlarının en az yüzde 10'unun koruma altına alın- ması için uyardı. WWF'nin Türkıye tem- sılcısı Doğal Hayan Koruma Derneği (DHKD) ve Sualtı Araştırmalan Derneği Akdenız Fo- ku Araştırma Grubu (SAD-AFAG), DHKD'nin Sırkeci'deki merkezin- de "Türkiye Kıyılanndaki 4Önem- fi DenizAlanı" konulu bır toplanü dü- zenledı. DHKD Genel Müdür Yar- dımcısı AhmetBirsd, WWF'nin, 13 koruma öncelıklı deniz alanını be- lirlerken deniz dibinin bıyolojik çe- yaçıkn. Bunlar, layılarda kontroldı- şı yapılaşma, sanayi ve tanm kay- • WWF, hükümetleri gelecek 10 yıl içerisinde Akdeniz'in deniz ve kıyı alanlartnın en az yüzde 10'unım koruma altına alınması için uyardı. naklı idrliKk, petrol sranüsı ve aşın bahkçüık" dıye konuştu. Birsel, ko- ruma altına alınması ıstenen alanla- nn nesli tehlike altındaki türler açı- sından da önem taşıdığını belırte- rek şöyle devam ettı: "EgeDenizfndekiFoça,Karabu- run ve Kilikya kryüan. akdeniz fo- kununyaşama alanıdır. Antalya- Çı- rahdacarettacarettalarm üremeab- m. Yumurtahk Körfezi ise yeşil de- nizkaplumbağaiannın yuvalama, beslenme ve kışlama alanını oluştu- ruyor." DHKD Deniz ve Kıyı Programı Proje Sorumlusu Atila Uras, Akde- nız'de.heryaz lOOmilyona yakıntiK.. nstin, deniz ulaşımının ve doğal kay- naklann yasa dışı kullanımının bas- kı yarattığını belirttı. Dünya- da, Akdeniz kıyılannm "cen- net" olarak nıtelendiğini ifa- de eden Uras, "Kıyılan ko- rumaya yönetik çahşmalara işlertik kazandırümalT dedi. SAD-AFAG Ege Programı Bi- limsel Koordinatörü Harun Güçlü- soy da WWF'nin bu proje ile Ak- deniz'in MR'ını çektiğini belirte- rek "Ölmüş bir Akdeniz sonrası, araş&rmalanmpı tatlı su akvaryum- lannda sürdürmek istemiyoruz. Unutmayın ki, denizfcr devatan top- rağKJır" dedı. Dion, müziğeyine ara verdi Mûziğin kraliçesi CeKne Dion bugünlerde şarkılarından çok özel hayatıyia gündemde. Hem menajeri hem de kocası olan Rene Angefil ile mutlu bir evfiHk sfirdûren Dion hamileüğinin mutluluğunu yaşryor. Dion'un hanüleUğini öğrendiği an ağlamava başladığını befirten doktoru, hamile olduğuna bu kadar sevinen ilk kadınm o oMuğunu söylüyor. HamileÜği için "Bunun için uzun zamandtr bekUyordum" diyen Dion, "Bu bizim mudzemiz" diyor. Geçen yıl mart ayında eşine kanser teşhisi konmasıyla kötü günler geçiren Celine Dion müziğe ara vennişti. Eşinin iyileşmesiyle müzjğe dönmeyi planlayan Dion bu sefer de hanıileliği yüzünden müzikten uzak kahp hayranlannı üzecek. İlk uce giren öğrenciler Amerikan Robert Lisesi'ne girmeye hak kazandı Özel okullar birincisi Istanbul 9 dan İstanbul HaberServisi-Özel Okul- lara Guış Smavı sonuçlan açıklan- dı. 4 bin 728 öğrencinin girdiği sı- navda, İstanbul'dan FeyzaAva birin- ci, Izmır'den Onur Ertûrk ilanci, Bursa'dan Ekrem Kocagüneli ise üçüncü oldu. İstanbul H Suıav Yü- rütme Kurulu ve Özel Okullar Deraeğı Başka- nı Rüstem Eyüboğhı ta- rafindan düzenlenen ba- sın toplantısında sınav sonuçlan açıklandı. Smavda, Feyza Avcı (15) 825.879 puanlabı- rinci, Onur Ertürk (15) 825.550 puanla ikincı, Ekrem Kocagüneli (16) de 823.727 puanla 3. ol- du. Sınava Istanbul'dan katılan Mehmet Uluso> dördüncü, Görkem Şa- fakbeşinci, Ankara'dan Yunus Bora Oylu altın- cı, Izmir'den Gözde Özbal yedınci, BürgeGörtan sekızıncı, İstanbul'dan Duygu Üke Nartokdokuzuncu, An- talya'dan SinanImamoğlu da onun- cu oldu. Smav sonucu ilk üçe giren öğren- ciler Amerikan Robert Lisesi'ne gir- meye hak kazandı. İlk onda yeralan öteki 7 öğrenciden 5'i Amerikan Robert Lisesi'ni, 1 'i Izmir Ameri- kan Lısesi'ni, l'i de İstanbul özel Yıldızlar Lisesi'ni kazandı. ATTİLÂİLHAN 'Ecnebi Kültür Kuşatması'na Karşı! 'Küresel', besbelli 'ulusal'a düşman; peki, 'ulu- sa//#''pekiştirennedir? 'Yurtbilincr, 'dilbHinci', 'din bilinci', kısacası tarih birikiminin yoğunluğu; bu yo- ğunluğunyarattığı 'tarih bilinci' mi? 'Küresel', bun- lann aiayını hor görüp aşağılıyor; yerlerine, ya 'et- nik' ya da 'dinsel' -daha sevdikleri bir deyimle 'kûl- tûrel'- variığı ve özgürlüğü koyuyor. Gerçekte birıılu- sun kültürel birikimi, -ulusal kültür sentezini ger- —çekteşt»r»e cte, gerçekleştirmese de- ' i k ' ' d i l ' ' l k l k ç ç ş p 'etnik', 'dinsel', 'geleneksel ve göreneksel' vd. un- surun, iç içe geçmesinden oluşuyor ya, 'küresel' bu- nu görmezden gelir, onun istediği, hazır bölücülük reçetesi! Bir ulusal devtette, ulus yâni halkın tü- mü, ulusal kürtûr sentezini, yeni buluş ve katkı- laria güçlendirecek yerde; 'etnik' ya da 'dinsel' kaygılarta, 'yöreselliğin' dolayısıyla 'bağımsız- bğln' ardna dûşerse; ebette, hoş gekfn post/mo- dernizm; hoş geldin 'ulusal' düşmanlıgı! ömek, çok kolay 'Ulusal Türk Kültür Sentezi', türlü çeşitAnadolu, Rumei, hatta Ortadoğu ve Do- ğu Avrupa 'etnik' ve 'dinsel' katkılannı 'içerir', doğ- rusu da budur; bunlann arasında Laz, Çerkes, Kürt, Ermeni, Rum, hatta Arap ve Acem kökenlilere rast- larsınız: bu, bir zenginliktir, o 'ulusal kültûr'ün po- tansiyel gücüdür. Ama birden Kürtler, -Lazlar da olabilir- 'yöresel' ve 'etnik' bir Kürt -ya da Laz- 'kül- türü' peşine düşürülürse; dildi, dindi, türküydü, oyundu, gelenekti, görenekti derken; önce 'kültü- rel' bir 'bölücülüğün' yolu açılır; arkasından da iş, bin yılda duşmuş bir kültür, toplum ve kader bera- bertiğini bozmaya kadar götürülmek istenir. hyi de kimin ekmeğine yağ sürer bu? Türklerin mi, Kürüerin mi, Lazlann mı? Hiçbirinin değil, o yö- reye göz koymuş 'ecnebinin'! Yaşadıgımız day, yâni 'Küreseleşme' uygulama- sı, neresinden baksan, ctddi bir 'küreselleştirme'ope- rasyonu: 'yabancı dil', 'yabancı dille eğitim ve öğ- retimi' öne çıkanyor. Bir yerde 'dayatıyor'.. o kadar ki Ana Okullan'nda bile, ecnebi dil ögretimi karan alınmış; aynı türde ve düzeyde, hanl hanl, ulusal kül- tür sentezinde önemli rolü olan 'ulusal din küttürü' de, usturuplu yollardan 'parsellenryor': o Sünni'dir, bu Aleyi'din ya da o Nakşibendî olur, bu Nurcu der- ken, dinin 'ulus'a aitliği, bütünselliği parçalanıyon sonra da zayıf düşmüş bu parçalara, 'yabancı' bir 'din' öneriliyor: Mısyonerlık faalıyeti niçin hazırlan- mış ve yoğunlaşmıştır sanıyorsunuz? ryi de kimin ekmeğine yağ sürer bu? SünnilerMn mi, Aleviler'in mi? Elbette hiçbiri- nin, o yöreye göz koymuş olan 'ecnebi'nin! Bilmez değilsınız ya, 'Sistem'in gezegen çapın- da uygulamaya geçtigi bu 'operasyon'u her ulus/dev- lette, halka yedırmeye, daha doğrusu 'yutturma- ya' uğraşan işbirlikçi esnafı da çıkmıştır, çıkmak- tadır, çıkacaktır da! Türkiye'de bunlann eylem ko- yabilmesi zor, gerçekten çok zor; şu köşede bu so- runu deştim deşeli, halkın hemen her kesiminden gelen olumlu ve uyanık 'tepki'; ülkemizde, -ilk ba- kışta o hissi uyandırmasa da- 'uiusal bilincin' son derece gelişmiş olduğunu haber veriyor. Şimdi ister misiniz, bu 'gelişmişliğin' kanıtlanna şöyte bir göz gezdirelim: Sanatçılann ve aydınlann 'bildirisi'... Kim bunlar? Meselâ Burhan Günel? Ne yaman, ne sabırlı bir roman işçisidir, bilmeyen kaldı mı? Ya Şükran Kurdakul? Yanm yüzyıl ötesinden sür- dürüp getirdiği o edebiyat ve sosyalizm 'seren- cam'ından, ne_romanlar, ne filmler çıkardı bilir mi- siniz? Adnan Özyalçıner, gece gündüz demeksi- zin, kaç yıldır kalemini halkına adamıştır, hele bir dü- şünün! Kemal Özer'in şairiiği, hangi duraklardan han- gi konaklara yükseliyor? Ya Engin Ayça, Cengiz Bektaş, Egemen Berköz, Rutkay Azlz? Birde bi- lım adamı, aydın Prof. Dr. Izzettin Önder? Fikir ve sanat dünyamızda, her biri ayn bir dalda 'ağır3 bu isimler, bir araya gelip, geçenlerde bir bildiri yayım- ladılan bununla, halkı ve öteki aydın ve sanatçılan, kendilerine katılmaya çağırdılar; başlığı, bildirinin içenğini ne güzel açıklamıştı: "Emperyalist Kültür Kuşatmasına Karşıyızl" neden mi? Bakın neden- miş: "...birülkenin insanlannı köleleştirerek, tüm kay- nakianna efkoymanın en kestirme~yofu, onun kûl- tür ve sanat alanını ele geçirmektir. Içinde yaşadı- gımız koşullar, yıllardır sürdürülmekte olan kültürel saldınnın, yeni boyutlarda gündemde olduğunu göstenrnektedir..." "...eğitim alanında karşımıza çıkan saldın, yanlış bilgilendirme vb. gibibilginin niteliğiyle ilgili olmak- tan çıkmış; bigiyi aktarmakta kuttanılan aract, yâ- ni dili doğrudan hedef almışbr. Yabancı dil eği- timi hızla yabancı düde eğitim hâNne getirilmek- tedfr. ÇocuManmız gençterimiz, gitgide kendi di- Ih/te bHgilenemez, düşünemez duruma düşü- rülmekte; dil/düşünce, dil/kimlik bağlantsı or- tadan kakhnlmak istenmektedir..." "...ekonomik, siyasi bakımlardan dısa yapılan- mayı bağımlılık, ülke çıkahanna göre düzenlenecek her türlü yapılanmayı olanaksız kılarken; kültür te- mellndeki saldınlar, insanı kendi küttüründen, do- layısıyla kendi kimliğinden uzaklaştırmayı amaçla- maktadır..." "...bütün ülkelerin ulusal ve yerel renklerini orta- dan kaldırarak, tek ve aynı kültürün egemen kılın- dığı kültürel ortamda, ulusal diller gibi, ulusal sa- nat da yok edilmekle karşı karşıyadır..." 'Direniş' gittikçe büyüyor... Böytece ne okjyor? Daha önce yedi kuruluşun cduş- turdugu 'Eğttim Hakkını Savunma Komitesi', hatriayacağınız gibi 'yabancı dille eğitimden vaz- geçilmesini isteyen birbildiri'y) yayımlamış ve im- zaya açmış; üstelik, çeşitii alanlarda faal, sekse- ne yakm kuruluş, blkfiriyi imzalayarak o 'dire- nis'e katimıştı ya; (Cumhuriyet, 19 Mayıs 2000); bu sefer, sanatçılar ve aydınlarseslerini yükseltiyor, aynı 'd/ren/ş'ekatılmışoluyorlar; bu da, ülkemizde- ki l Ulusal KOttür' dolayısıyla, 'Ulusal Dil', 'Ulusal Sanat', 'Ulusal Bilim' vb. bilincinin, ne kadar kök- lü, bir hayli yoğun ve yüksek olduğunu gösteriyor. Bubir'eytem', dahasj toplumsal' bir'eylem'! Az şey mkjir? Şu söylediklerine kulak venn, sız olsa- nız imzayı basmaz mıydınız? "...toplumsal yaşama kültürümüz ve emeğin yaratcılığı; köşe dönmecilik, bencillik ve birey- ciliğin özendiriİmesiyle yok edHmek istenilmek- tecür. Bu koşullarda, tüm yaşamamız kuşatma altmdadH-. Hertürlü özgür yaratm engedenmek- tedir. Doiayistyla, bağımsızlığımız yok edilmek istenmektedir. Bu durumda, bütün aydın, sanat- çı ve yazarlan, emperyalist kültürün zincihehni kır- maya çağınyoruz..." Analar ne oğullar doğuruyormuşL Hepsi bu kadar mı? Yooo, hayıri 'Birey'm, 'yurt- taş' olarak 'ınfiâlini' gösterdiğı, 'bireysel' 'eylem- ler' de, az değil! Onlann bazılannı, sizinle paylaş- mak istiyorum; göreceksiniz, analar ne oğullar do- ğuruyormuş!. MeraMısı için not imza koyarak "bildiri'ye katl- mayı arzu edenlerin, 0.212 / 59 74 74 'no'lu Tür- kiye Yazarlar Sendikası telefonuna, ya da birim- za@twtmalxom adreslne başvurmalan gerekiyor- muş. http^/www.prizrna.nettr/AlLHAN http-7/www.bilgiyayınevi.com.tr7ailhan Faks/0-212/2601988 Büyük hediye! Arçelik bilgi ijlem üssü şimdi, son teknotejiye sahip Sony CMD-CO 5 — ceptelefonu hedıyeli. Intel Pentium III550 Mhz bilgisayar, yazıcı, tarayKi, 1 yıl sınırsız intemet, joystick ve sehpa... Heps bir araöa, cep telefonu bedava. Üstelık, Telsım pratık hat ile birlikte... Bilgisayar 3 yıl, aksesuarlar 1 yıl, Sony cep telefonu ise Başarı Elektronik tarafından 1 yıl gararrtili. Bu mükemmel fırsat 77.300.000.- TL'den başlayan taksitlerte. Sakın kaçrmayia üstün teknolojiye çok uygun fiyatlarla sahip olun. Bilgi işlem üssü alana, cep telefonu hediye... e-posta : tan @ prizma. net tr Sony CepteMonunun&zelBden •DuafcandGSM900naHhto*Standafdpilile1»sastevaran5tandbY^ MRattMavi G û i ^ M â l k h O t ^ â 6 kbs • Jog <» O bcyutkı menO • Manrw k« tjtregııniı a ^ Hesapmalunes*KurDena$tûr(MOa)nnik^ www arce p teMonunun&zelBden Duafca ve Meâlk ayah • Oata^axâ 6 kbps l k i i S a t / t a i h T k H a y a t a
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle