Katalog

SAYFA CUMHURİYET 10 ŞUBAT 2000 PERŞEMBE 8 HABERLER Cumhuriyet Mahallesi'ne bir Cumhuriyet Mahallesi daha ekleniyor: CUMHURİYET KlNALI MAHALLESİ (2. BÖLÜM!) JİIİMI'!- 'umhuriyet mahallesi I. Bölüm'dekı 565 parsel sahıplerini buldu ve proje çalışmaları hızla ilerliyor. Ancak, mahallemize henüz katılamayan okurlarımızın, dostlarımızın ısteklerı de suruyor. Şu anda bu istekleri de karşılayabildığimiz içın mutluyuz. I. Bölümün yaklaşık 1 km güney doğusunda, denize yaklaşık 800 metre uzakhktaki yeni bir arazi üzerinde Cumhuriyet Kınalı Mahallesi'ni kurmak ıçın çalışmalara başladık. 122.450 m2 büyükluğünde olan bu arazidekı 140 parselı okurlanmıza jeolojık zemın raporları hazırlanarak duzenlenmış depreme dayanıklı projeleriyle birlikte sunuyoruz. Aynca, ağaçlandırmaya olabildiğınce geniş alan ayrılabılmesi için de parsel sayısı 140'la sınırlanmış ve parsel buyukluğü en az 500 m 2 olarak belırlenmiştir. Parsellerde inşaat izni oranı, tabanda %20 olup projeler tek ve ikiz villa olarak tasarlanmıştır. Denize daha yakın olan ve I. Bolum'de oturan dostlarımızın da yararlanacağı sosyal tesislerin de yer alacağı Cumhuriyet Kınalı Mahallesi'nde parsellerin metre kare fiyatı 14 milyon TL'dir. Peşinat 1,5 mılyar TL olup kalanı 6 eşit ve sabit taksitle ödenecektir. Okurlarımızla, dostlarımızla birlikte yaşayacağımız Cumhuriyet Mahallesi adım adım gerçekleşıyor. Mahallemızle ilgili her yeni gelişmeyi size bıldireceğız. Bazıları bakımsızlığa terk ediliyor, bazılarıysayatırım alanına dönüştür CumhuriYelmahallesi "Doğayla uygarlık buluşuyor" YINE DENIZ ÛORUNUMLU IMARLI İFRAZLI BAĞIMSIZTAPUIU C u m h u r i y e t M a h a l l e s i nerede k u r u l u y o r ? •Cumhunyet Mahallesi Istanbul un batısında, Tekırdağ-Çorlu yolu Kınalı kavşağı uçgenınde, Çanta Köyu beledıye sınıriarı ıçınde kuruluyor. Istanbul'a uzaklığı TEM yolundan 45 dakıka, E5 yolundan 55 dakıkadır. «1. Bölumün hemen guneyınde yer alan Kınalı Bolumu arazısının de stabılıze yollan vardır. •Bu arazının de yalnızca % 14'ü evlere aynldı Kalan % 86'nın kuçuk bir bolumü yol ve otopark, çok buyuk bir bolumu ıse bahçe ve park olacak. Başvuru: ÇAĞ PAZARLAMA ' ' Basın Sarayı Kat 4 {Gazetecıler Cemıyetı Ustu) Cağaloğlu - ISTANBUL Tel. (0212) 520 21 91 - 92, Faks: (0212) 520 50 23 Satış yapılan Cumhuriyet Kitap Kulübü bürolan: Ankara: Ataturk Bulvan No. 125 Kat'4 Bakanlıklar - ANKARA Tel 419 50 20 pbx, Faks' 417 19 57 izmin Halıt zıya Bulvan 1352 Sok. No 2/3 Alsancak - İZMİR Tel 441 12 20 pbx, Faks: 441 91 17 Kayseri Pazarören Köy Enstitüsü'nün "metruk bir şekilde bakımsızlığa terk edilen "ana bina girişi (solda) ve aynı enstitüdeki yine metruk ve bakımsız "lazlar için el sanat- larT binası (sağda). Köy Enstitüleri korunsunOKTAY EKtNCİ Kamu arazilerine tarihsel ya da toplum- sal değerlerinı önemsemeden sadece "be- dava arsa" olarak bakan anlayış, sonunda "Köy Enstitüleri"ne bile göz dikti. Kültür BakanhgTnca geçen yıl başlatı- lan "Cumhuriyet'in kültür mirası" olarak tescıli ve koruma çalışmalanyla birlikte "kıymete bindiği" de gözlenen Köy Ensti- tüleri, değışık kurumlarca "inşaat ve yaü- nm" alanına dönüştürülmek isteniyor. Bunlararasında Trabzon ılındekı Beşik- düzii Köy Enstitüsü arazisinde "Sağük MesfekOkulu" inşaatınabaşlanırken, Kas- tamonu ilindekı Gölköy Kö\ Enstitüsü de tüm binalanyla birlikte "askeri kışla" ya- pılmak üzere. Yine bu sûreçte Kayseri ilindeki Pazarö- ren Köy Enstitüsü'ne ait bazı binalann da yıkılarak "yokedfldiğini" saptayan Mimar- lar Odası Kayseri Şubesı yöneticileri. An- kara ilindeki Hasanoğlan Köy Enstitü- sü'nü oluşturan bazı binalann ıse boşaltı- larak "metruk" bir şekilde yıpranmaya terk edıldıklerinı bildiriyorlar. Projeleri 'yanşmayla' çizilmişti Cumhuriyet dönemınin "kaülımcı \e üretken" temel eğıtim politikasında "ay- dınianmacı ve devrünci" kuşaklann yetış- mesi için en önemli "uygarlık projelerin- den" biri olan Köy Enstitüleri'ne ait kalı- cı binalar, 194O'lı yıllarda "ulusal mimar- lıkyanşmalanyla" elde edüenözgün pro- jelerle ınşa edılmişlerdi. Yanşma şartnamesinde de mimarlann projesini yapacaklan enstitülerde "bir sü- re kalmalan" koşulu getirilmiş, böylece "yöresel koşullara ve çevreye uyumlu tasa- rimlann" elde edilmesi hedeflenmişti... Ünlü ABD'li eğitimci John Dewey'ın Türkiye'yi ziyaretinin ardından "Hayalim- deki okullan gördüm" dediği; lÎNES- CO'nun da gelişmekte olan ülkelere "ide- al kalkınma okullan" şeklinde önerdığı Köy Enstitüleri için İsmet Inönü de I941'de şu vurgulamayı yapmıştı: "Cum- huriyet'in eserleri içinde en kıymetlisi ve en sevgüisi..." Jşte bu "eserierin" hem mimari ve kül- türel özelliklerini, hem de eğitim tarihimiz içindekı sosyolojik yerini tüm boyutlany- la irdelemek üzere Köy Enstitüleri hakkın- da bir "doktora tezi" hazırlayan Y. Mimar Yıldız Keskin'ın çalışmaları, önemli bir "vefa" ginşimınin de ilk dayanağını oluş- turdu. MimarlarOdası,25 Mayıs 1999'da Kül- tür Bakanlığı'na başvurarak, Keskin'in saptamalanndan hareketle Türkiye'dekı 21 Köy Enstitüsü'nün ilgili Koruma Kurul- lan'nca da irdelenmesini ve bunlann mev- cut yapı ve arazileriyle birlikte gelecek ku- şaklara da aktanlması için, "Cumhuriyet devrimi kültür mirası" kimlikleriyle ko- nımaya alınmasını önerdi. Kültür Bakanhğı'nın da uygun gördüğü ve destek verdiği bu çalışma için Türki- ye'deki tüm Koruma Kurullan kendi böl- gelerindebulunan Köy Enstitüleri'ni "tes- pitve tescil" kapsamına alarak, gereklı bel- gelemelerin ardından binalannı "kültür • Kültür Bakanlığı tarafından "Cumhuriyet mirası" olarak kültür varlığı şeklinde korunmalan için çalışma başlatılan Köy Enstitülerine ait bina ve araziler, Koruma Kurullan'nda "tescil aşamasındayken" farklı kullanımlara açılmaya başlandı. Eğer Milli Eğitim Bakanlığı'nca "hemen" önlem alınmazsa, bu anlamlı ve tarihsel çaba sonuçlanmadan bazı Köy Enstitülerini işgal etmiş olacaklar. eski "tanm ve bahçecilik alanı" 29 Aralık 1999'da yapılan ihaleyle "inşaat arsası" haline getirildi. Kastamonu-Gölköy'de 1936'daki ılk "eğitmen kursuyla" hiz- mete başlayan, Köy Enstitüleri kapatıldık- tan sonra da Öğretmen Okulu, Öğretmen Lisesi ve Anadolu Öğretmen Lisesi olarak etkinliğini sürdüren Kastamonu-Gölköy Köy Enstitüsü ıse "askeri kışlaya" dönûş- türülmek isteniyor. 280.000 metrekarelik alan üzerinde, in- li ufaklı 84 bınadan oluşan enstitüde bir "Gölköy Öğretmen Akademisi" kurmak içın yıllardır çaba gösteren "Kastamonu varlığı'', arazilerini de bunlann "koruma alanian" olarak belırlemeye başladılar... Tehlikeü gelişmeler Işte böylesi bir coşkulu süreçte "aniden laymete binen" Köy Enstitülen'ne ait bu- güne dek gelen ve çoğu da yine eğitim amaçlı olarak değerlendirilmekte olan bi- nalar \e araziler, "kimi yatmmlar" ve "başka amaçlı kullanımlar" için hızla gün- deme getınlir oldular... Son birkaç ay ıçerisindeki gelişmeler ise eğer kültür varlığı olarak tespit ve tescil iş- lemlennde "daha hızlı" davranılmazsa, Türkıye'de kamu mallanna bedava arsa gö- züyle bakan anlayışın, taşıdıklan tarihsel zı binalann tahrip edildiği ve hatta "yüal- dığmı" saptamış durumda. 6 adet işliklı öğretmen lojmanının, ayn- ca hastane bınasının, sağlık okulunun ve revirin. 2 adet farklı tip lojman binasıyla yönetim merkezi ve lokal binalannın artık "yerlerinde olmadığını" eskı planlar ve fo- toğraflarla ortaya çıkartan Ali Salman di- yor kı: "tki av arayla gittiğimde, okulun ana bi- nasımn da yıktınldığuu gördüm. Koruma Kurulu elini çabuk tutmazsa, Pazarören Köy Enstitüsü'nü bitirecekler..." Ankara-Hasanoğlan'da Yine mimar Alı Salman'a göre "Köy Enstitüleri'nin başkenti" denılebilecek Ankara'ya bağlı Hasanoğlu Köy Ensritü- sü'nde de Kültür Bakanhğı'nın koruma çalışmalannın ardından "tahribat süreci- nin" hızlandığı gözleniyor. 12 Ekim 1999'da mimarlar grubunca ya- pılan ıncelemede, 3 büyük binanın "boşal- nldığı'', onanmı yapılan 1000 kişilik am- fitiyatroda ıse ana yapının camlan kınk Kaysen Malatya T Diyarbakır ve toplumsal değere bakmaksızın Köy Enstitüleri arazilerini ve binalannı da yağ- ma pohtikasına kurban edeceğinı gösteri- yor. Işte. Mimarlar Odası birimlennce sapta- nan Beşikdüzü, Gölköy, Pazarören ve Ha- sanoğlan'dakı kaygı vencı gelişmeler: Trabzon-Beşikdüzü'nde Köy Enstitüsü'nün önemli bınalanndan bın 1999 yılı sonbahannda "faiü meçhul" bir şekilde yandıktan hemen sonra, bura- ya bir "Sağhk Meslek Lisesi" inşa edilme- si için Trabzon Valiliği'nde "ihale haarlık- lan" hızlandınldı. Trabzon Koruma Kurulu'nun "tespit ve tescil" çalışmasıyla "eşzamanta" başlatı- lan ihale hazırlığı, kurulun karar alma sü- reci de beklenmeden "ilan aşamasına" ge- tirildi. Sonunda Beşikdüzü Köy Enstitüsü'nün ancak binalannın bulunduğu kesim koru- ma altına alınabilirken, bina bulunmayan Gölköylüler V'akfi" yönetıcılennden Ra- mazan Çavdar, böylesi bir kültürel komp- leksin jandanna birliklerine tahsisi için "oy peşindeki siyasetçilerin ön ayak olduğunu" vurguluyor. Oysa komutanlann bıle "geçici bir aske- ri kullanım" için aynı tahsısı çok da uygun bulmadıklannı belırten Gölköylüler Vak- fı yönetimi, ilgili tüm bakanhklara başvu- rarak "kültür mirası olarak koruma kara- ndaahnmak üzere olan" Gölköy Köy Ens- titüsü'nün "kurtanlmasmı" istediler. Eğer koruma karan daha gecikirse. yö- re halkını "askeriyenin getireceği ekono- mik canlıhk" ile kandıran sıyasıler, Cum- hunyet kültürüne karşı onanlmaz bir zarar vermeye neden olacaklar... Kayseri-Pazarören'de Bina sayısı 30 kadar olan bu Köy Ensti- tüsü'nü ise adeta "yakın takibe" alarak sü- rekli denetleyen Kaysen Mimarlar Odası Şubesi yöneticilerinden Ali Salman da ba- olarak "doğanın tahribatına" terk edildiği saptanmıştı... Sözün kısası, Cumhuriyet tarihimizin "yüz akı" olan Köy Enstitüleri, Kültür Ba- kanlığı'nca yasal koruma altına alınmaya çalışılırken, Milli Eğitim Bakanlığı kendi- sıne "ulusal emanet" olan bu uygarlık mi- rasırruzı ve "aydınlanma belleğimizi'' aynı koruma çabasına "karşı" olan güçlere kar- şı yeterince ve "sevgiyle" kucaJdamıyor. Bütün sorun da zaten bu ülkeyi kuranla- ra ve çağdaş atılımlarla yüceltenlere karşı işte bu "duyguyoksuniuğundan" kaynak- lanıyor. Eğer Kültür Bakanlığı ve Koruma Ku- rullan gerçekten ellerini çabuk tutmazlar- sa, yüksek mimar Yıldız Keskin'in dokto- ra çalışmasıyla başlayan ve çok anlamlı bir sürece ka\oışan "Cumhuriyet'in en kıymet- li ve sevgili eserine" karşı bu yurt düzeyın- deki tarihsel çabalar da "Türkiye'vi onur- lu geçmişinden hızla koparmaya çahşan" yağma politikalanna yenik düşecek... Vakıf yöneticileri yardım çağrısı yaptı Mor Çatı Kadın Sığınma Evi parasızlıktan kapandı tstanbul Haber Servisi - Mor Catı Kadın Sığınağı Vakfı'na başvuran her yüz kadından seksen üçünün fiziksel şiddet yaşadığı. her yüz kadmdan kırk ikısinin ölümle ve sokaga atılmakla tehdıt edildiği, her yüz kadından elli birinin ıse acil sığınak taiebi bulunduğu Türkiye'de, vakfın sığınağı, maddı engeller nedeniyle bir süre önce kapatıldı. Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı, merkezin ayakta kalabılmesi ve sığınağın tekrar açılabilmesi için tüm duyarlı kesimleri katkı ve bağış yapmaya çağırdı. Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı tarafından kurulan sığınma evi, maddi engeller nedeniyle bir süredır kadınlara sığınak desteği sağlayamıyor. Ancak vakıf merkezi, şiddete ugrayan kadınlara psikolojik, hukuki, iş danışmanlığı vermeye devam ediyor. Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı'ndan yapılan açıklamada, 1986'da Avrupa Parlamentosu'nun "her on bin kadın ve • Vakıf merkezi, şiddete uğrayan kadınlara başvxırmalan durumunda psikolojik ve hukuki damşmanlık yapıyor. kız çocuğu için bir sığınak açılması" karannı aldığı. Türkıye'nın de bu karan onaylayan devletler arasında yer aldığı belirtıldi. Açıklamada, "AB'yeada>r olduğumuz şu günlerde ülkemiz kadın nüfusuna göre 3 binden fazla sığınak açılması gerekirken var olan iki bağımsız kadın sığınağının ekonomik nedenlerden kapandığına tanık oluyoruz" denildi. Şiddete uğrayan kadınlann ne sığınak taleplerine yanıt bulabıldiklen ne de şiddet uygulayan eşlerini yasaya karşın evden uzaldaştırabildiklerine dikkat çekılen açıklamada, var olan bağımsız kadın sığınaklanna ve kadın gruplannca açılacak sığınaklara koşulsuz finansman desteği sağlanması gerektığı bıldinldi. Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı'na bağışta bulunmak ısteyenler için numarası ve telefon numarası şöyle: Vakıflar Bankası Harbıye Şubesi: 2004166. Telefon: 0 212 248 16 80 M i m a r l a r O d a s ı t e p k i g ö s t e r d i TMMOB: MHP'nin tutumu büyük talihsizlik ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TMMOB Mimarlar Odası, SlT kararlan için koruma karşıtı tavır alan MHP'li milletvekillerine tepkı göstererek "Deviet Bakanı Ramazan Mırzaoğlu, MHP'li ve diğer pardlerden milletvekilleriui Türkiye'ııin tarihsel ve doğal güzeDiklerini konımaya da\et ediyoruz" dedi. Mımarlar Odası'ndan yapılan açıklamada, son günlerde bazı MHP'li milletvekillerinin, özellikle tzmir ve çe\Tesindeki SlT kararlan ıçın başlattıklan 'koruma karşın' girişimlere MHP'li Deviet Bakanı Ramazan Mirzaoğlu'nun da destek verdiği belirtilerek, mılliyetçiliğın savunuculuğunu üstlenen bir partinin üst düzey temsilcilerinin bu tutumunun büyük talihsizlik oldugu ıfade edildi. SlT alanlannın. başta'tarihsel, kühürel doğal miras olmak üzere bu ülkeye evrensel ölçekte a\ ncalıklar kazandıran ulusal Idmlik ve onur • Mimarlar Odası, MHP'nin SlT kararlan için başlattığı koruma karşıtı girişimlerin talihsizlik olduğunu vurguladı. kaynaklannı banndırdığuıın' vurgulandığı açıklamada, bu alanlann korunmasından olumsuz etkilenenin, genel anlamda bir ulusal kalkınmaya hızmet eden ekonomi değil, arsa ve arazi yağmasından elde edilen haksız ve spekülatif ranta tutsak eden yağma ekonomisi olduğu savunuldu. Açıklamada şu ıfadeler yer aldı: "Bugüne dek StT alanlanndaki tarihi ve doğal çevrevi koruma amaçlı imar kisıtiamalanna tepki gösterenler de hep arsa ve arazi spekülatörleri ounuş, ekonominin imar ranü yerine üretime, sana>11eşmeye ve geüşldn tarunsal sektöre dayanmasını savunan yiırtsever ve duyarlı çevrekr ise StT'lerin düşmanı değil, dostlan olarak çaba göstermişlerdir. Milletvekillerine \e bakanlara düşen göre\, imar >ağması \erine. üretimi temel alan bir ekonomiyi güçlendirerek StT'lerin üzerindeki çıkarcı niyetleri etkisiz kümaknr."