Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
9 ARAJLJK 2000 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
DISHABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr 11
Teksas'ta
4O.idam
• NEWYORK(AA)-
ABD'nin Teksas eyaleti
bir yıl içinde 40.
hükümlüyü de idam etti.
Zehirli iğneyle önceki
gün yaşamına son verilen
hükümlünün, 11 yıl önce
bir içki mağazası sahibini
öldüren 60 yaşındaki
Claude Howard Jones
olduğu bildirildi. Jones
1989'da, 37 yaşındakı
Allen Hilzendager'i
öldürdüğü için idama
mahkûm edilmişti. Jones,
Hilzendager'i vurduktan
sonra kasadakı 900 dolan
alarak kaçmıştı. Jones
cezaevinde de bir
mahkûmu üzerine gaz
dökerek yakmıştı.
SSCBMarşı
katıul edildi
• MOSKOVA(AA)-
Rusya Parlamentosu alt
kanadı Duma, SSCB'nin
ulusal marşmın
melodisinin Rusya Ulusal
Marşı melodisi olarak
kabul edilmesiyle ilgılı
dün yaptığı oylamada,
tasanyı 378 oyla kabul
etti. 450 kişilik Duma'da
tasanya 53 milletvekili
olumsuz oy verirken 1
milletvekili de çekimser
kaldı.
Rtfimori üftesiıe
dönmeyecek
• TOKYO(AA)-Eski
Peru Devlet Başkanı
Alberto Fujimori, siyasi
rakiplerinin
"zulümlerinden
kurtulmak" için
Japonya'da kalmayı
düşündüğünü söyledi.
Japon vatandaşı da olan
Fujimon, "Karanm kesin
değıl, ancak Japon
vatandaşlığımı kullanmak
istiyorum" dedi.
Rusya'da
patlamalar
• MOSKOVA(AA)-
Rusya"nın Pyatigorsk
kentindeki bir
pazaryerinde dün
meydana gelen iki
patlamada, 6 kişi öldü, 8
kişi de yaralandı. Ilk
patlama pazaryeri
yakınlanndakı bir araca
yerleştirilen patlayıcüann
infilak etmesi sonucu
meydana geldı, ikincisi
ise pazann ıçindeki
dükkânlardan
birinde oldu.
Gözlem Merkezi'nin 1999 raporuna göre çalışma yaşamında yabancı düşmanlığı yoğun olarak gözleniyor
Avrupa, ırkçıhğı yenemiyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Irkçılık ve Yabancı Düşmanlığı Avru-
pa Gözlem Merkezi (EUMC) 1999
yılı raporunu açıkladı.
Almanya'da 1999 yılı içinde ırkçı te-
mellere dayanan 10 bin 37, Ispanya'da
2 bin 363, Ingiltere'de ise sadece 5
aylık dönemde 10 bin 982 suçun iş-
lendığı belirtilen raporda, Kosova ve
Arnavutluk'tan gelen mültecilerin de
ırkçı saldınlann hedefı olduğu vurgu-
landı. Avusturya'daki Öz-
gürlükçüler Partisi'nin
yükselişinde medyarun ro-
lüne de dikkat çekilen ra-
porda, 1995 yılında sade-
ce 1 olan ırkçı içerikli in-
ternet sitesi sayısı da 1999
yılı için 2 bin 100 olarak
verildi.
Eşcinseller de hedef
Avrupa Birliği'ne bağlı
bir birim olan Irkçıhk ve
Yabancı Düşmanlığı Av-
rupa Gözlem Merkezi'nin
(EUMC) geçen günlerde
Brüksel'deaçıklanan 1999
yılı raporunda ırkçı eği-
limlerin tüm Avrupa'da
yükselişte olduğu uyan-
sında bulunuldu. Raporda
bu tür saldınlara hedefolan
göçmenler, yabancı köken-
liler ve Yahudi azınbğa son
yıüarda gazetecilerin, eş-
cinsellerin ve politik açı-
dan muhalıf gruplann da
eklendiği belirtildi. Irkçı-
lık ve yabancı düşmanlığı
ile mücadelenin Avrupa
Birliği üyesi ülkelerde çok
yönlü olarak sürdürüldüğü-
ne dikkat çekilen raporda
şu tespitler yer aldı:
• Italya ve Yunanistan'da
Kosova ve Arnavutluk'tan
gelen mülteciler, Danımar-
ka, Hollanda ve Isveç'te
de Afrikalı göçmenler ırk-
çı saldınlar ve aynmcılığm
başlıca hedefı oldular.
• Almanya'da 1999 yı-
lı içinde kayıtlara geçen
• EUMC'nin Brüksel'de açıklanan 1999 yılı
raporunda, ırkçı eğilimlerin tüm Avrupa'da yükselişte
olduğu uyansında bulunuldu.
ırkçı nitelikteki suç sayısı 10 bin 37
oldu. Bu sayı tngiltere'de aynı yılın 6
aylık dönemi için 10 bin 982, Isveç için
de 2 bin 363 olarak belirlendi.
• Göçmenlere ve yabancılara kar-
şı gelıştirilen olumsuz tavırlarda med-
yanın da rol oynadığı gözlemlendi.
Ozellikle Italya ve Yunanistan'da Ar-
navutluk ve Kosova'dan kaçan mülte-
cilere yönelik ırkçı saldınlarda, Avus-
turya'da Özgürlükçüler Partisi'nin ik-
tidara taşınmasında medyanın tutu-
mu belirleyici etken oldu.
• Genış kitlelere herhangi bir cezai
KARAR OYBIRLICIYLE ALINAMADI
NPD'ye yasak meclisten geçti
FRANKFURT (Cumhuri-
yetBörosu)-Almanya'daki aşı-
n sağcı Ulusal Demokratık Par-
ti'nin (NPD) kapatılması için
parlamentonun (federal meclis)
Anayasa Mahkemesi'ne baş-
vuruda bulunması. hükümeti
oluşturan Sosyal Demokraî Par-
ti (SPD) ve Yeşiller Partisi ile
muhalefettekı Demokratik Sos-
yalizm Partisi'nin (PDS) oy-
lanyla kabul edildi.
SPD Meclis üyesi Michad
Bürsch, "Hukuk devtetinin aş*-
n sağcılann çizmeieri alünda
ezümesinc izin vermemeBviz*'
dedi. Ancak NPD'nin yasak-
lanması için Anayasa Mahke-
mesi'ne başvurulması karan
alınırken oybirliğine ulaşıla-
madı. Ana muhalefet partisi
CDU Meclis Grubu Başkan-
vekıli VVbtfgang Bosbach, par-
tisinin eyaletler meclısı ve hü-
lcümet taranndan verilen kapa-
tılma başvurulannı destekle-
diğini, ama parlamentonun
basvuruda bulunmasının huku-
ki ve siyasi anlamı olmadığı-
nı açıkladı. Bosbach, yalnız-
ca federal hükümet ve eyalet
hükümetlerinin aşırı sağcı
NPD hakkında bilgilere sahip
olduğuna dikkat çekerek sade-
ce bu kurumların parti kapa-
tılması için kanıtlann yeterli
olup olmadığına karar verebi-
leceğini söyledi. Hür Liberal
Parti'nm (FDP) genel sekrete-
ri Guido VVestenveUe, partisi-
nin kapatma çabalanmn ba-
şarılı olacağmdan kuşku duy-
duğunu belirtti.
NPD'nin kapatılmasına kar-
şı olan FDP, oylamada da bu
tutumunu değiştinnedi. FDP
NPD'nin kapatılmasına karşı
çıktığım yineledi.
yaptınm kaygısı taşımadan ulaşma
firsatı sunması nedeniyle internet, ırk-
çı gruplann başlıca silahlanndan bi-
ri haline geldi. Bu nedenle 1995 yı-
lında sadece bir olan ırkçı içerikli si-
te sayısı 1999 yılında 2 bin 100 ola-
rak belirlendi.
tşverenler ırkçı
• Irkçıhk ve yabancı düşmanlığının
etkılerinın en fazla hıssedüdığı alan ça-
lışma yaşamı oldu. Belçi-
ka'da 1999 yılında yapılan
bir çalışma, işverenlerin
bakış açısının ırkçı olduğu-
nu doğrularken, Avustur-
ya'daki göçmenlerin Avus-
turyalı meslektaşlanndan
çok daha kötü koşullarda,
daha düşük ücretlerle çalış-
tığı tespıt edildi. Isveç Om-
budsmanına 1999 yılı için-
de gelen 184 aynmcılık şi-
kâyetinin 142'si de çalışma
yaşamı kaynaklı oldu. Ital-
ya, Ispanya, Portekiz ve
Yunanistan'da insan hak-
lan örgütlerinin yaptığı bi-
limsel çalışmalar göçmen-
lerin bu ülkelerin kayıtdı-
şı ekonomilerinde sağlık-
sız ve zor koşullarda istih-
dam edildiğını gösterdi.
• AB üyesi pek çok ül-
kede eğitım alanında yaşa-
nan ırkçıhk da 1999 yılı
içinde raporlarayansıdı. Ai-
lelenn sıyahlarm çoğunluk-
ta olduğu okullara çocukla-
nnı göndermediği gözlem-
lenen Hollanda da dahil ol-
mak üzere pek çok ülkede
ilköğretime devam etme-
yen azınlık veya göçmen
çocuğu sayısı da bu olgu-
yu doğrular nitelikte oldu.
• Bazı üye ülkelerde po-
lisin, ırkçı nitelikteki tu-
tum ve davranışlan benim-
sediği de belirlendi. Avus-
turya, Belçika, Yunanistan
ve Fransa'da polislenn ırk-
çı davranışlan yıl içinde
raporlara yansıdı.
b
Solingenfaciası belleklerde
Almanya'mn Solingen
kentinde, 29 Mayıs 1993'te
bir Türk aiksinin evi, Neo
Nazi gençier tarafindan
kundaklanmıştı.
Sakfanda üç küçük çocuk
ve iki kadın yaşamını
jitirmişti. Oİay, hem
Türkiye'de
hem de Almanya'da
büyük üzünrii ve
dehşetk karşüanmışü.
ı r;., a.'«;J«fTı)O n.nifrtaı. cfc
ÖRÜŞ/Prot Dr. t. Reşat ÖZKAN (E. Müsteşar)
Avrupa Birliği (AB) Genel Işler Konseyi, 8
Kasım'da Avrupa Komisyonu (AK) tarafindan
açıklanan Katılım Ortaklığı Belgesi'ne (KOB)
yeni birşekil verdi. Buna göre daha önce, kı-
sa vadeli siyasal öncelikler -ki gerçekte si-
yasal bir ön koşul idi- arasında belirtilen "Kıb-
ns" sorunu, bu kez "Genişletilmiş Siyasi Di-
yalog ve Siyasi Kriter" başlığı altında ele alı-
nıyor. "Ege" deaynı başlık altına alındı; Kıb-
ns, kısa vadede çözümlenmesı öngörülen bir
sorun olarak tanrtılırken, "SınırAnlaşmaziık-
ian ve Dtğerieri" adı ile tanımlanan Ege ko-
nulan ise "Orta Vadeli" başlığının altında yer
alıyor. KOB, bu haliyle 8 Kasım tanhli ıçeri-
ğinden önemli bir farklılık göstermekte.
Genel anlatıma göre Türkiye ile AB arasın-
da tam üyelik müzakerelennin başlatılabilme-
si için, görünüşte Kıbns bir ön koşul olmak-
tan çıkmıştır. Belgenin, bu yanı itibanyla, 8
Kasım'a kıyasla daha olumlu olduğu ileri sü-
rülebilirse de pürüzlerin tam anlamıyla gide-
rilmiş olduğunu söylemek mümkün değildir.
Aynca, bu belge ile AB'nin, Türkiye karşısın-
da Helsinki'deki noktadan daha geniş ve
kullanılabilir bir zemin kazandığı da açıktır.
AB'nin, bu zemini, pazarlıklar aşamasın-
da kendi lehine kullanmayacağını kimse ıd-
dia edemez. AB'nin Türkiye'yi tam üye yap-
mak konusundaki isteksizlığı ise gözden ka-
çınlmaması gereken bır gerçektır. Daha bir-
kaç hafta önce, 15 Kasım'da Türkiye'yi söz-
de bir "Ermeni Soykınmını tanımaya" davet
eden bir karar almış olan Avrupa Parlamen-
tosu'nun Türkiye'ye yönelik önyargılı tutumu
da bu işin cabasıdır.
AB ite Türkiye arasında tam üyelik müza-
kereterinin hernen başlatılmayacağı bir ger-
Son AB Belgesini İyi Anlamalıyız
çektir. Müzakerelerin ne zaman ve hangi ko-
şullarda başlatılacağı hakkında da bir belir-
sizlik vardır. Kıbns ve Ege konulannın -eğer
bu konularda tam bir çözüme ulaşılamamış-
sa ki, en azından bu da güçlü, belkı de bu
konudaki olasılıklann en güçlüsüdür- bu aşa-
mada AB tarafindan hangi bakış açısı ile de-
ğerlendirme altına alınacağı konusundatam
bir belirsizlik vardır. Dolayısıyla, Kıbns'ın me-
tindeki mevcut haliyle bile, müzakerelerin
gelecekte başlatılmasını ve de sürdürülme-
sini engellemek amacıyla kullanılmayacağı-
nı, hiç kimse ıddia edemez.
Aynı düşüncemiz, daha
uzun vadeli bir açılım için-
de "Ege" konusu için de
geçerlidir. Çünkü, KOB Tür-
kiye'nin AB üyeliğine ilişkin
biryol haritası olarak adlan-
dınldığına göre gerek AB ve
gerek Türkiye açısından bir
işlevselliğe sahip olduğu ortada ve AB bu bel-
geyle, bu işlevselliğin, ilk kez söz sahibi ta-
raflarından birisi durumuna gelmektedir, öy-
le ki; bu aşamadan sonra AB'nin bu mese-
lelere taraf olmadığını ileri sürebilmek, eski-
si gibi, pek kolay olmayacaktır. Bu durumun
gelecekte, Türkiye-AB ilişkileri bakımından
ne türden yorumlara ve sonuçlara yol aça-
bileceği Türkiyetarafindan sürekli göz önün-
de tutulmalı, etraflıca değertendirilmeli ve de
her olanakta sınanmalıdır. Konu, bu aşama-
ya değin yalnızca Yunanistan'ın AB tarafin-
dan ikaz edilmesi biçiminde ortaya atıldı. AB
kendi gerçek amaç ve planlannı Yunanis-
tan'ın talepleri arkasına saklamayı başardı ya
da bazılan böyle anlamakta ısrar ettiler.
Olup bitenleri bu biçimde algılamak ve
açıklamakla yetinmek eksik bir değerlendir-
me olacaktır, çünkü böyle sınıriı birtanımla-
ma içinde, birtüzel kişilik olarak AB'nin, Tür-
kiye'ye ve Türkiye'nin üyeliğine yaklaşımı
göz ardı edilmiş olur. Bir başka önemli nok-
taya değinmek de kaçınılmazdır. Kıbns ve Ege
konulannın değinildiği paragrafın başlığın-
KOB, Türkiye'nin AB üyeliği için bir yol
haritası olarak adlandınldığına göre gerek AB
gerek Türkiye açısından bir işlevselliğe sahiptir
ve AB bu belgeyle, bu işlevselliğin, ilk kez söz
sahibi taraflanndan biri durumuna gelmektedir.
da, hem "GenişJetilmış SiyasiDiyalog've hem
de "Siyasi Kriter" ifadeleri yer almaktadır.
Gerçi, metnin içinde "...siyasaldiyalogkap-
samında..." ifadesi kullanılmaktadırama, bu,
paragrafın başlığında "SiyasalKriter" ifade-
sinin de kullanılmakta olduğu gerçeğini or-
tadan kaldırmaz. Bu rfadenin, süreç içinde
Türkiye'nin üzerinde bir "DemcMes Kılıcı" gi-
bi asılı durmayacağını kimse öne süremeye-
cegi gibi Yunanistan ve AB'nin, bunu kullan-
mayacaklannı da kimse garanti edemez. Ay-
nca "Genişletilmiş" sözcüğü ile bu tartışma-
nın taraflannın arasına AB'nin de resmen ka-
tılmış olduğunun altı bir kez daha çizilmek-
tedir. 7 Aralık'takı Nice Doruğu ile bu aşama
noktalandı. Şımdi Türkiye'nin kendi ulusal
programını hazırlaması beklenıyor.
Türkiye bu hazırlığı yaparken, öte yandan
damüzakeretakviminin belirlenmesini, Kıb-
ns ve Ege'deki gelişmelere bağlı olmaksızın,
kararlılık içinde talep etmelı ve bunun takip-
çisi olmalıdır. Aksi takdirde, Türkiye'nin bir ulu-
sal mutabakat ile hazıriaması gerektiğini dü-
şündüğümüz ulusal programın tüm öteki
yanlan ile başanlması du-
rumunda bıle bu iki konu, bir
ön koşul olarak, AB tarafin-
dan Türkiye'nin önüne ge-
tirilecektir. Bir konu yanlış
anlaşılmamalıdır. Biz, Tür-
kiye ile Yunanistan arasın-
daki sorunlann çözümsüz-
lük aşamasına taşınmasın-
dan yana değiliz, sorunlann iki ülke arasın-
daki sağlam diyalog ve iyi niyetle çözülebi-
leceğine ınanıyoruz. Bunun iki ülkenin de ya-
ranna olduğunu düşünüyoruz. Ancak Yuna-
nistan bugüne değin çözümü 3. taraflara art
zemınlerde kotararak Türkiye'ye uygulana-
cak dayatmalarta halletme yoluna gitti. Bu po-
litikayanltşftrve Yunanistan ve Avrupalılar, Tür-
kiye'nin ne AB ve ne de başka bir şeyin ca-
zibesi ile bu tür dayatmalara boyun eğme-
yeceğini anlamalıdııiar. AB'ye dahil olmak,
AB'nin bu konudaki niyet ve tutumundan
çok Türkiye'nin inisiyatrfi ve yapacaklan ile
belirlenecek olan bir sürecın adıdır. Çünkü
AB'nin "6Kasım -4Aralık2000"tarih\eri ara-
sında sergıtediği değişim, Türkiye'nin AB açı-
sından rfade ettiği vazgeçilmez önemin de
bir işaretıdir. Aksi söz konusu olsaydı bir de-
ğişiklik otmaz, Genel Işler Konseyi, AK'nin ka-
rannı değiştirmezdi. Tüm bu olumsuzlukla-
ra karşın, olumlu yanlan da olan ve gelecek-
te değerlendinlecek çalışma olanaklan sun-
mayeteneğine sahip bir aşama olduğunu dü-
şündüğümüz bu son nokta, artık geride bı-
rakılmaktadır. Bu sürecı lehimize geliştirmek
bızim elimizde. Bunun için kararlı, kendi ek-
sikliklerini bilmekle birlikte kendi gücünün
ve elindeki kozlann bilıncinde olan bir ülke
izlenimini her an vermeliyiz.
Biz ne olduğumuzu ve neleri yapmarnız
gerektiğini bileceğiz ve onun da gerekJeri-
ni yapacağız, hem içeride hem de dışanda;
hem demokraside, hem hukukta ve hem de
ekonomide ve de toplumun kanını emmek-
te olan vurguncular ve soyguncular konu-
sunda. Karşımızdakılenn de, bıze üyelik kis-
vesi altında bir şey yutturamayacaklannı,
Ege ve Kıbns'takı haklanmızdan vazgeç-
meyeceğimizi, Cumhuriyetımizin siyasal te-
mellerini zorlamaya yönelik girişimlere izin
vermeyeceğimizı ve bunlan amaçlayan bir
girişim ile karşı karşrya kaldığımızda gere-
ğini yapmaktan çekinmeyeceğimizi anla-
malannı sağlamalıyız. Böyle bir politıkayı iz-
lemekte ısrar ederlerse Türkiye'yi bütünüy-
le kaybetme rtsklerinin var olduğunu hep akıl-
lannda tutmak, bir başka deyışle biz bu ger-
• çeğin onlann akıllannda iyıce yer etmesini
sağlamak zorundayız.
Nüfiıs cüzdanımı ve SSK
kartımı kaybettım
Hûkûmsüzdür.
GÖNÜL TALAYOĞLU
^Cumhuriyet
Ajandası
S e r g l S a l o n l a n n d a
ve Temsilciliklerinde
4.000.000 TL
(Üyelere % 25 özel indirim)
^ krtap k u l ü b û
Çağ Pazariama A.Ş Türkocağı Caddesı No.39/41 (34334)
Cağaloğlu/tstanbul Tel: (0212)514 019€Faks.(0212)514 01 95
Romanlannız ve
ansiklopedileriniz
yerinizden alınır.
Tel: 554 08 04
Sevdiklerinizı fıdanla yaşatın
T B V M ÇELENK HATTI
Tel .-(0 212)284 8000
Fıks:(0 212)284 8009
Cumhuriyet
k ı t a p 1 a r ı
Ergin Yıldızoğlu
KOTU ŞONSUZDA
GEZİNTİLER
Ergin Yıldızoğlu, bu kıtabında, bir cerrah titızliğıyle lıberal
demokrası ve kapitalizmın, esasında cerahat kaplı zafen olarak
nıtelendınlen yarasına neşteri batınyor, kuçıik bir azınlık
yaranna kurulmuş bu ekonomık modelden kaynaldanan
cerahatı ortaya çıkanyor. Hem de, "Kötü Sonsuz"un, ABD
kapıtalızmımn \e egemenlığının ıphğını pazara çıkararak..
* Cumhurtrel Çağ Pazariama A.Ş. Türkocağı Cad. No.39/41
«. kitap kulübû (34334/Cağaloğlu-lstanbul Tei- (212)514 01 96
9 Arvıhk 7000
Bugün depremin
II .gunu
Profesyonel
gönüllulerimiz hâlâ
depremzedelerln
yan ı nda!,
ÇYDD, kadınlarımızın el becerılerıni
geliştirip üretime katkı sağlamaları ve bu
yolla para kazanmaları için elden gelenı
yapıyor ve bu çalışmalarda, depremzede
kadınlara öncelik tanıyor.
Çağdaş El markasıyla Denizli ipeğine
üretilen nakışlı oda takımları ve çeyiz
malzemesini, Yalova Çağdaş Yaşam IYG
Merkezindeki tezgâhlarda üretilen pata
yottuklart, depremzedelerin ürettiğt Kocaeli
Çağdaş Yaşam Paşabahçe Reçellenni ilgi
ve bilginize sunarız.
Yardımtonnu Içm
(0212) 292 87 27 - 292 08 01
(I? flünlen saal 10 00/17.00 arası)
TEŞEKKÜR
Istanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi
Göz Hastalıklan Anabilım Dalı Servısi'nde
başanlı bir ameliyatla benı sağlığıma kavuşturan
değeıii insan,
Prof. Dr.
MURAT KARAÇORLU'ya
ve Anestezi uzmanı Dr. TARIK ATAOĞLU
ile ekibine teşekkürü bir borç bilırim.
FJKRET KIZILOK
031 a) 293 •• 7« 13 HAT)
K Ü L T Ü R M E R K E Z İ
Çevırmen: Esın BAKLA
"notaların kanatlarmda"
Yonesmen: Mehmet GURHAN
MGZIK Yonetmeni: Payam KORYAK
OyuncularFiliz KUTLAR
MahperiMERTOĞLU
Mesrutıyel Cad. No 161 TepobasıTel:(0 212) 293 98 48
HerCuma:19.00
I Hefaımanesi:15JX}
Antonina rTurizm
HAFTA SONU KÜLTÜR GEZtLERİ
BIRSA. Sanat Tarihçisi Atilla Tuna. 10 Aralık (Pazar)
Rezenas\on:
0 212 292 28 74-75