Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
6 ARAUK 2000 ÇARŞAMBA CUMHURfYET SAYFA
HABERLER
Veni Damştay
üyeteri belirlendi
• ANKARA (AA)-
Cumhurbaşkanı Ahmet
Necdet Sezer, yeni Damştay
üyelennı belırledi.
Cumhurbaşkanlığı Basın
Merkezi'nden yapılan
açıklamada, Sezer'in, boş
bulunan Damştay
üyehldenne Malıye
Bakanlığı Müşaviı Hazine
Avukatı Izge Nazhoglu,
Başbakanlık Gümrük
Müsteşarfığı Müsteşarlık
Müşaviri Nazlı Koçer ve
Maliye Bakanlığı Müşavır
Hazine Avukatı Aysel
Aydın Akdoğan'ı seçtiği
bÜdirildı.
tetefonfaı gürüşme
hakkı
• ANKARA (AA) - Adalet
Bakanlığı, kapalı
cezaevlenndeki tutuklu ve
hükürrdülere, ıdarenın
kontrolünde, yakınlanyla
telefonla görüşme olanağı
getıren bir tüzük taslagı
hazırladı. Buna göre,
yönetmelıkte gösterilecek
esaslar çerçevesinde
hükümlü ve tutuklular
ıdarenın kontrolünde
bulunan telefonlarla
yakınlanyla
görüşebilecekler. Her
hükümlü ve tutuklu, bu
hakkını haftada bir defa
kullanabilecek. Telefon
konuşması ıçin başvuru
sırasına ve yapılan
konuşmalara ilişkin kayıtlar
idare tarafindan titizlikle
tutulacak.
Anayasa
Mahkemesi
hojanacak
• ANKARA(AA)-
Anayasa Mahkemesi,
gerekçelı kararlann geç
yaaldığı eleştirilenni
ortadan kaldırmak ıçin
içtüzüğünde değışıklik
yaptı. Buna göre, davanın
raportörlen, esasa ılışkın
incelemelerinin sonuçlanm
kendı dûşüncelenni de
içeren bir raporla
Başkanlığa bıldirecekler.
Bu raporlann, esasın
incelemesıne karar verildiğı
tarihten ıtıbaren, ne kadar
süre içinde hazırlanacağı,
raportörün de görüşü
alınarak heyetçe
belirlenecek. Bu süre içinde
esasa üişkin raporlarmı
hazırlamayan raportörler,
gecikmenin nedenlerini,
incelemenin ne kadar süre
içinde tamamlanabileceğini
yazılı olarak Başkanlığa
bildirecekler. Gerekiyorsa
bu süre heyetçe yeteri kadar
uzatılabilecek.
Eraıenstan
armasnda Ajjn
• ANKARA (AA)-
Ermenistan'ın devlet
armasında, özgürlük
bildirgesinde ve
anayasasında, Türkıye'nın
toprak bütünlüğüne yönelik
ifadeler bulunduğu
bildinldı. Ermenıstan
Özgürlük Bildirgesi'nde ve
anayasasında,
Doğu Anadolu, Batı
Ermenistan olarak
tanımlanırken, Ağn
Dağı'na ise Ermenistan
devlet armasında yer
verildiği kaydedildi. Aynca,
23 Ağustos 1990 tarihinde
yayımlanan Bağımsızlık
Bildirgesi'nde "Ermenistan
Cumhuriyetı, Osmanlı
Türkiyesi ve Batı
Ermenistan'daki 1915
soykınmının uluslararası
olarak tanınmasımn
başanlması görevini
desteklemeye devam
etmektedir" denildiği ifade
edildi. Böylece Türkıye
Oımhuriyeti'nin, Batı
Ermenistan olarak söz
edılenDoğu Anadolu
Bölgesi ile "Osmanlı
Tütkiyesi" diye
adlandınlan iki ayn siyasi
ve coğrafı yer şeklinde
tanımlandığına işaret edildi.
Koalisyon ortaklan 1.5 yıl sonra af konusunda uzlaşmaya varabildi
Yöntem sarth sahvermeANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DSP
Genel Başkan Yardımcısı Rahşan Ece-
vit'ın "kader kurbanlan" ıçin gündeme
getırdiğı af konusunda ortaklar hüküme-
tın kurulmasından 1.5 yıl sonra uzlaşma-
ya varabildi ve tasan dün TBMM'ye gön-
denldi. Hükümet, şarth salıverilme yönte-
miyle on yıl ceza indinmı öngörülen tasa-
nyı cuma günü TBMM Genel Kuru-
lu'ndan geçirmeyı planlıyor. Ceza indin-
mınden, 72 bin cıvanndakı tutuklu ve hü-
kümlüden yaklaşık 40 bınının aşamah ola-
rak yararlanması bekleniyor. Kapatılan
RP'ninyasaklılidenNecmettinErbakaıı'ı
hapisten kurtaracak düzenleme de bu ta-
sanya eklendı. Tasanda, Rahşan Ecevit'in
Meclis'te soygun' kavgası
Gensoru
önergesi
reddedildiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TB-
MM Genel Kurulu'nda, FP'nın, Başba-
kan Bülent Ecevit ve Bakanlar Kurulu
hakkında batık bankalarla ilgili verdiği
gensoru önergesinin gündeme alınması,
142 kabule karşı 287 oyla reddedildi.
Ekonomiden sorumlu DSP'li Devlet Ba-
kanı Recep Önal ise bankacıhk sistemin-
de yaşanan sıkmtıtann ANA-YOL ve RE-
FAH-YOL hükümetlen dönemmde ya-
sal-finansal düzenlemelerin yapılmama-
smdan kaynaklandığını ileri sürdü.
TBMM Genel Kurulu'nda, dün FP'li
mületvekülerinin gensoru önergesinin
gündeme alınıp alınmaması konusunda-
ki görüşmeler yapıldı Başbakan Yardım-
cısı Hüsanıettin Ozkan'ın gensoru öner-
gesının geri çekilmesi yönündeki öneri-
sinin ardından FP'li mıllervekıllerinin ko-
nuşmalarda yumuşak bir üslup kullanma-
lan dikkat çektı Önerge sahibi olarak söz
alan Abdüİlatif Şener, banka soygunlan-
nın bürokrasi ve siyasetın kayırması ol-
madan yapılamayacağını vurguladı.
DYP grubu adına söz alan Oğuz Tez-
men, 1993 yılında batan 3 bankanın fa-
turasının halka çıkanlmadığmı, 10 mil-
yar dolann ise milletın cebinden alındı-
ğını söyledi. Tezmen'in söz konusu 3
bankanın da 1991 yılında kurulduğnnu
söylemesi üzerine, DSP'li Erol Al, "O
zaman sen ANAP'ın genel müdürüy-
dûn" diye konuştu
Hükümet adına eleştirileri yanıtlayan
Devlet Bakam Önal, bankacılık siste-
mindeki bozuhtıamn 1 gündeortayaçık-
madığını, 5 Nisan kararlan ile Türki-
ye'de bankacılık sıstemınin büyük dar-
be aldığını kaydetti.
• Hükümet ortaklan, uzun süredir anlaşmazlık konusu olan af
konusunda çözüme ulaştılar. Yaklaşık 40 bin tutuklu ve hükümlünün
faydalanacağı af tasansına Erbakan'ı kurtaracak düzenleme eklendi.
Ülkücü katil Kırcı konusunda özel bir formülün getirilmediği tasanda
banka batıranlar, suiistimalciler ve işkenceciler kapsam dışı tutuldu.
istemıne uygun olarak ülkücü katıl Hahık
Knu konusunda özel bir formül getirilme-
di. Eşber Yağmurdereii ise kapsam dışın-
da kaldı. TCY'nin yardım ve yatakhğı dü-
zenleyen 169. maddesı af kapsamına alı-
nırken; banka batıranlar, görevı suustimal
suçu işleyenler, tecavüzcüler ve işkence-
ciler kapsam dışı kaldı. Ancak işkenceden
sanık sandalyesine oturan polislenn ge-
nellikle mahkum olduklan TCY'nin "kfr-
rü muamele" düzenlemesi af kapsamına
alındı. Tasannın yann TBMM Adalet Ko-
mısvonu'nda görüşülmesı ve 8 Arahk cu-
ma günü TBMM Genel Kurulu'ndan ge-
çinlmesi planlanıyor. TBMM kulislennde,
genış ıstisnalar içeren tasannın kapsamı-
nın Anayasa Mahkemesi'nde genişletile-
bıleceği kaygısı dile getinldı.
Hükümet ortağı parti liderleri dün sabah
gerçekleştirdikleri 35 dakıkalık zirvede
CtZMEDEN YUKARI MUSAKART
KlM PEMIB
"ÖL.ÜM '
ORUCLA&l
m.kart(a superonline.com.tr
uzun süredir anlaşmazlık konusu olan af
konusunda çözüme ulaştılar. Tasan, ak-
şam saatlennde TBMM Başkanlığı'na su-
nuldu. Başbakan Bülent Ecevit, tasannm
içinde "halkırahatscedebilecekhiçbirşey
hnhınmmhgmı" söyledi.
Zirvede, MHP Genel Başkanı ve Baş-
bakan Yardımcısı Devlet Bahceti, ölüm ce-
zası infazlannın durdurulması konusun-
dakı kaygüannı dıle getinrken, Adalet
Bakam Hikmet Sami Türk, bu konuda
gerekli tedbirlerin ahndığını söyledi.
23 Nisan 1999 tarihıne dek işlenen suç-
lardan dolayı şartlı salıverilme, dava ve
cezalann ertelenmesıne ilişkin tasanyla
getirilen bazı düzenlemeler şöyle:
• Venlen ölüm cezalan
yerine getirümeyecek. Bu
düzenleme MHP'de Öca-
lan'uı da kapsama alınabı-
leceğj kaygısı yarattı.
• Ömür boyu ağır hapis
cezasınahükümlü olanlann
çekmeleri gereken toplam
cezalanndan, şahsi hürriye-
ti baglayıcı cezaya mahkûm
edılenler ile aldıklan ceza
herhangi bir nedenle şahsi
hürnyeti baglayıcı cezaya
dönüştürülenlerin toplam
hükümJülük sürestnden 10
yıl ındınlecek. HalukKır-
a aldığı her ölüm cezası
için ayn ayn 10'ar yıl ındi-
rimden yararlanamayacak.
• Trâfik suçlan da af
kapsamına alındı.
Tasanda kapsam dışında
bırakılan bazı suçlar şöyle:
• Yafaya Murat Demirel
gibi banka batıranlar, kap-
sam dışında bırakıldı.
• Daha önce şartlı salıve-
rilme hükümlennden ya-
raıianandıklan halde yeni-
den hüküm giyenler ve da-
ha önce bir aftan yararla-
nanJarkapsam dışındabıra-
kıldı. Buna göre, Eşber
Yağmurdereli aftan yarar-
lanamıyor.
• Kapatılan RP'nin ya-
saldı lideri, 14 Ocak 2000
tarihinde cezaevine girme-
si gereken Erbakan, hapse
girmekten kurtulacak. An-
cak siyasi yasağı sürecek.
Tasanda basın yayınyoluy-
la işlenen suçlara ceza erte-
lemesi getiren düzenleme-
ye "miting, kongre, konfe-
rans,sempozyum,açıkoru-
rum veya panel gibi toptan-
ülarda yapılan konuşma-
hr" eklendi. Bu düzenle-
meden Hasan Mezara,Ha-
san Celal Güzel,Abdurrah-
man Diüpak'ın yarariana-
cağı bildirildi.
Af yasa tasansnnn taııı ıııetııi
23 Nisan 1999 tarihine kadar işlenen
suçlardan dolayı şartla sahverilmeye,
dava ve cezalann ertelenmesıne dair
TBMM'ye sunulan yasa tasansı şöyle:
Madde 1-23 Nisan 1999 tarihine ka-
dar işlenen suçlar nedeniyle; 1. Verilen
ölüm cezalan yenne getirilemez. Bu
durumda olanlar hakkında tabi olduk-
lan kanunlardaki infaz hükümleri ay-
nen uygulanır.
On yrt Indlrlm
2. Müebbet ağır hapis cezasına hü-
kümlü olanlann çekmeleri gereken top-
lam cezalardan; şahsi hürriyeri bagla-
yıcı cezaya mahkum edilenler ile aldık-
lan ceza herhangi bir nedenle şahsi hür-
riyeti baglayıcı cezaya dönüştürülenle-
rin toplam hükümlülük süresinden on
yıl indirilir. îndirim, verilen her bir ce-
za için ayn ayn değil, toplam ceza üze-
nnden bir defaya mahsus yapıkr. An-
cak bir kişinin muhtelif suçlanndan do-
layı cezalan ayn ayn tarihlerde verilmiş
olsa bile. bu cezalann toplamı üzerin-
den yapılacak indinm on yılı geçemez.
Tabi olduklan infaz hükümlerine
göre çekmeleri gereken toplam ceza-
lanndan veya toplam hükümlülük sü-
relerinden on yıllık indirimi yapıldık-
tan sonra ceza süresi veya hükümlü-
lük süresi dolmuş olanlar, iyi halli
olup olmadıklanna bakılmaksızın ve-
ya istemleri olmaksızm derhal, top-
lam cezalan on yıldan fazla olanlar
ise tabi olduklan infaz hükümlerine
göre fazla olan cezalannı çektikten
sonra şartla sahverilirler.
Tutuklu olan santklar
3.23 Nisan 1999 tarihine kadar işle-
nen suçlar nedeniyle tutuklu olan sanık-
lardan;
a) Hazırhk soruşturmasında, iddi-
anameye esas olan suçun niteliğine,
b) Son soruşturmada, iddianamede
yazılı suça veya değişen suçun niteliği-
ne göre kanunda belirtilen cezanın as-
gari haddi esas alınmak suretiyle, tabi
olduklan infaz hükümlerine göre on
yıllık ındırim göz önüne alınarak, bu
kanunun yürürlüğe ginnesinden itiba-
ren otuz gün içinde, kamu davası açıl-
mamıslar için savcıhklarca, kamu da-
vası açılan tutuklu sanıklar için mahke-
melerce, dosyalan Yargıtay'da veya As-
keri Yargıtay'da bulunanlar ilgili daire-
since veya başsavcılıklannca bu kanu-
na göre hesaplamalar yapılarak, tutuk-
luluk halinin devamı veya kaldınbnası
hakkında karar verilir.
23 Nisan 1999 tarihine kadar işlen-
miş ve ilgili kanun maddesinde ölüm,
müebbet ağır hapis ve üst sının on yıh
aşan şahsi hürriyeti baglayıcı ceza ön-
görülen suçlardan dolayı haklannda he-
nüz takibata geçilmemiş veya hazırlık
soruşturmasına girilmiş olmakla bera-
berdava açılmamış olan samklann yar-
gılanmalan yapılır. Yapılan yargılama
sonunda mahkûmiyetine karar verilen-
lere de hükmün kesinleşmesinden son-
ra bu maddedeki şartla salıverilme hü-
kümleri uygulanır.
10 yılı geçmeyen cezalar
4.23 Nisan 1999 tarihine kadar işlen-
miş ve ilgili kanun maddesinde öngö-
rülen şahsi hürriyeti baglayıcı cezanın
üst sının on yılı geçmeyen suçlardan
dolayı haklannda henüz takibata geçil-
memiş veya hazırük soruşturmasına gi-
rişibniş ohnakla beraber dava açılma-
mış veya son soruşturma aşamasına ge-
çümiş olmakla beraber henüz hüküm
verilmemiş veya venlen hüküm kesin-
leşmemiş ise davanın açılması veya ke-
sin hükme bağlanması ertelenir, varsa
turukluluk halinin kaldınlmasına karar
verilir. Bu suçlarla ilgili dosya ve delil-
ler, bu bentte öngörülen sürelerin sonu-
na kadar muhafaza edilir.
Erteleme konusu suç kabahat ise bir
yıl, cürüm ise beş yıl içinde bu kabahat
veyacürüm ile aynı cins veya daha ağır
şahsi hürriyeti baglayıcı cezayı gerek-
tiren bir suç işlendiğinde, erteleme ko-
nusu suçtan dolayı da dava açılır veya
daha önce açılmış bulunan davaya de-
vam edilerek hüküm verilir. Öngörülen
süreler, erteleme konusu kabahat veya
cürüm ile aynı cins veya daha ağır şah-
si hürriyeri baglayıcı cezayı gerektiren
bir suç işlenmeksizin geçirildiğinde, er-
telemeden yararlanan hakkında kamu
davası açılmaz. açılmış olan davanın
ortadan kaldınlmasma karar verilir.
Kapsam dtşında olan suçlar
S. Ancak,
a) Türk Ceza Kanunu'nun 125 ila
157,161,162,168,171,172,188,191,
192, 202, 205, 208, 209, 211 ila 214,
216 ila 219,240,243,264,298,301 i-
la 303,305'inci maddelerinde, 312'in-
ci madderün ikincı fıkrasuıda, 313'un-
cü maddesinde, 314'üncü maddesinin
birincifikrasında,339 ila 349,366,367,
383, 394, 403 üa 408, 414 ila 418 ve
503 ila 506'ıncı maddelerinde,
b) Askeri Ceza Kanunu'nun 54 ila
62,69,76,78,79 ila 82,85,87 ila 102,
118, 121 ila 129, 131, 134, 135, 140,
149,153,159 ve 160'ıncı maddelerin-
de,
c) Kaçakçılığın Men ve Takıbıne Da-
ir Kanun'un 26 ila 30, 33 ve 36'ncı
maddelerinde,
d) Atatürk Aleyhine îşlenen suçlar
Hakkında Kanun'da,
c) Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Di-
ğer Aletler Hakkında Kanun'un 12'n-
ci maddesinde,
OOrman Kanunu'nun 91 ila 94,104
ila 114'üncü maddelerinde,
g) Kültür ve Tabiat Varlıklannı Ko-
ruma Kanunu'nun 68'inci maddesin-
de,
h) Mal Bildiriminde Bulunulması,
Rüşvet ve Yolsuzlukla Mücadele Kanu-
nu'nda,
ı) Karaparanın Aklanmasının Önlen-
mesine, 2313 Sayılı Uyuşturucu Mad-
delerin Murakabesi Hakkında Ka-
nun'da, 657 Sayılı Devlet Memurlan
Kanunu'nda ve 178 Şayıh Maliye Ba-
kanlığı'nm Teşkilat ve Görevleri Hak-
kında Kanun Hükmünde Karamamede
Değişiklik Yapıhnasına Daır Kanun'un
7'nci maddesinde,
i) Bankalar Kanunu'nda,
j) Vergi, resim ve harçlara ilişkin ka-
nunlarda yeralan suçlan işleyenler hak-
kmda bu madde hükümleri uygulan-
maz.
6. Daha önce şartla salıverilme hü-
kümlennden yararlandığı halde yeni-
den suç işleyerek hüküm giyenler ile
daha önce çakanlmış bir aftan yararla-
nanlar, bu madde hükümiennden ya-
rarlanamazlar.
7. Bu maddeden yararlanacaklar hak-
kında 647 sayılı Cezalann Infazı Hak-
kında Kanun'un ek 2. maddesındeki in-
dinm hükümlen uygulanamaz.
8. Bu kanunun yayım tarihinden son-
ra cezaeviıun disiplinini bozucu hare-
ketlerinden dolayı disiplin cezası alan-
lar, Ceza tnfaz Kunımlan ile Tevkifev-
lerinin Yönetimine Dair Tüzük hüküm-
lerine göre disiplin cezalan kaldmbna-
dığı sürece, bu madde hükümlennden
yararianamazlar.
9. Haklannda yakalama, tutuklama
veyamahkûmiyetkaran bulunup da fı-
rar halınde olanlar, bu kanunun yürür-
lüğe gırmesmden ıtibaren bir ay içinde
resmi mercilere başvurup teslim olma-
dıklan takdırde bu madde hükümlerin-
den yararianamazlar.
Basın yoluyla İşlenen suçlar
Madde2-28 Ağustos 1999 tarihli ve
4454 sayılı Basın ve Yayın Yoluyla iş-
lenen Suçlara ilişkin Dava ve Cezala-
nn Erteienmesine Dair Kanun'un 1.
maddesinin Anayasa Mahkemesi 'nce
bir bölümü iptal edilen 1. fıkrası asağı-
daki şekilde yeniden düzenJemniştir.
"23 Nisan 1999 tarihine kadar so-
rumiu müdür sıfatıyla işlenmiş suçlar
dahü, basın yoluyla vieyasöziü veya gö-
rüntülü yajin antçlanyla yahut miting,
kongre, konferans, seminer, sempoz-
yum, açık orurum veya panel gibi her
rüriü topiannlarda yapılan konoşmB-
iaria işlenıniş olup; i^Ui kanun madde-
sinde öogörülen şahsi hürrh et bağiayı-
a cezanın üstsının 12 yılı geçmc^'en suç-
lardan doiayı 12 yıl veya daha az şahsi
hürriyeti baglayıcı bir cezaya mahkûm
edUmiş bulunan kiınseterin cezalaruun
infazı ertelenmiştir."
POLİTtKA GÜM.ÜĞÜ
HİKMET ÇETtNKAYA
İnsana Saygı
Ekonominin freni tutmuyor...
Borsa başaşağıya gidiyor, repo tırmanıyor...
Bankalann önunde kuyruklar...
Altınını, markını, dolannı bozduranlar bir gece-
lik reponun peşinde...
Bu işin sonu nereye varacak?
Memura yüzde 5.1'lik ek zam, IMF'nin Türki-
ye'ye batoşı gündemin başlıca konulan...
Bir başka önemli konu daha var ama ne yazık ki
gazetelerimizi, polıtikacılan, hükümeti pek fazla il-
gilendirmiyor: "48. gününe giren ölüm orvçlan..."
2001 yılına yirmi altı gün kaldı...
Dünya değişırken elbette Türkıye de değışıyor...
Peki Türkiye'de insanlann kafası değışıyor mu?
Çağ atlama, özelleştırme, köşe dönmecilik 1980
sonrası Türkiye'nin gerçek yüzüdür...
Ben güzel, güneşlı bir Istanbul sabahında Pen-
dikte denizi seyrederken on bir yıl öncesini dü-
şünüyordum...
Elimde birkaç baskı yapan 'Kanlı Sürgûn' adlı ki-
tabım vardı. Aydın Cezaevi dırenişini anlatan bu ki-
tap on bir yıl öncesinden sanki bugüne bakıyor gi-
biydi...
Kitabın önsözünü yazan sevgili Uğur Mumcu
şöyle demiş on bir yıl önce:
"Silahlı eşkıya düşman sayılır."
Bu tanım Askeri Ceza Yasası'nda yer alıyor. Dev-
lete karşı silah kullanan 'eşkıya', yasaya göre 'düş-
man'sayılır.
Devlete karşı silah kullanan kişi yakalanırsa, artık
odevtetingözünde 'düşman'değildır; 'düşmaniık',
silahlı çatışma sürecinde geçerlidir. Devlet, ele ge-
çirdiği kişiye 'sanık' gözü ile bakar.
Bu noktada 'sanığın' haklan başlar. Devlet ele ge-
çirdigi terönste 'sanık' değil de 'düşman' ya da 'hü-
kümlü' gözü ile bakarsa, o zaman yargılamanın
önemi kalmaz.
Hukuk devleti ile polıs devletini ayırt edici ölçü bu-
dur.
Aydın Cezaevi'ndeki açlık grevleri sürerken bir
köşe yazanmız "Bunlar PKK'li, Dev-Yol'cu, Dev-
Sol'cu, öyleyse bunlar düşman, bunlan destekle-
mek gaflettir, hıyanettir" demeye getiren bir yazı
yazdı. Bu satırlan yazan hukuk fakültesi mezunu, uy-
gar ve kibar bir insandır. Demek ki, bu ınsanlar bile
'düşman' ya da 'sanık' aynmı nedir, henüz bu ay-
nmı bile algılamamışlar. O zaman işimız güç. Hem
de çok güç.
Devleti çeteden ayıran, hukuk kurallanna bağlılı-
ğıdır. PKK çetesı ile devlet güçlen çarpışır, PKK, eli-
ne geçırdığı insanlara işkence yapar, onlan acı-
masızca öldürür.
Niçin?
Çetedir de ondan. Çetenin bağlı bulunduğu bir
kural yoktur. Devletin ise vardır. Devlet, başta ana-
yasa ve evrensel bildirgeter oimak üzere bir sürü
kayda bağlıdır.
Devlet, eline geçirdiği teröristi öldürmez. Ne ya-
par? Yargılar. Bu sanık hakkındaki hükmü, ne polis
verir, ne jandarma ne de gardiyan!
Suçun cezasını verecek olan ancak ve ancak ba-
ğımsız yargıdır.
Cezanın amacı da yalnızca cezalandırmak değıl
aynı zamanda sanığı topluma kazandırmaktır. Dev-
let eğer devtetse en kanlı katilleri bile topluma ka-
zandıracak yol ve yöntemleri arar, bulur ve dener.
Bunda başarılı olunur ya da olunmaz, o ayn bir
konudur. Sanık bir kez tutuklandı mı artık o andan
itibaren devletin güvencesı altındadır. Bir devlet bü-
yüğünün bir zamanlar dedığı gibi 'Asmayalım da
besleyelim mi?' sözleri çağın insancıl hukuk devle-
ti ile bağdaşmaz.
Devlet devletse, samklann birer insan olduklannı
aklından çıkarmayacaktır.
Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk'ün düzenledi-
ği basın toplantısını izlerken de dünü ve bugünü
düşündüm...
AJi Sirmen yazdı, ben de değineyim:
Cezaevi gerçeğini bilmeyenler, hükümlünün üze-
rine kapanan kapının, özgür ve uygar dünyayla ara-
sında duvar ördüğünü bilmez!..
Hele sıyasal görüş ve eylemlerden dolayı yargıla-
nıyorsanız bu duvar daha da kalınlaşır...
Eğer kaçakçıysan, çeteysen, hayali ihracatçıysan
sana lüks sağlanır...
Bu düzen askeri dönemde de yaşanır, sivil dö-
nemde de!..
Oysa kural aynıdır. Devlet de değişmemiştir, ce-
zaevi yönetimleri de!..
öyleyse siyasal suç sanıklanyla akçeli suç sanık-
lanna neden aynı kurallar uygulanmaz?
Yazımı insan olan herkese, geçmişten ders alma-
lan için, 1989'da yazılan bir mektubu özetleyerek
noktalıyorum:
"Gelişmelersizce de aynntılı olarakbiliniyor ve iz-
leniyor. Ancak son dunımda bakanlığın çarpıtma ve
demagojileri üzerine bunu yazıyorum:
Ikıcinayetişlendi. Olay, sorumlulan Adalet Baka-
nı Sunguriu ve Müsteşan A. Yüksel olan siyasalbir
cinayettir.
2 Ağustos'taki bu siyasal cinayetle, işkenceyle
Eskişehir Cezaevi'ndeki insanca yaşama mücade-
lesi boğulmak istendl.
Foiki olarakdünyanın en savunmasızinsanlan, 35
günlük açlığın ve 40 derecede 15 saatlik ölüm
sevkinin ardından vahşi bir işkenceyle karşılaştılar.
Yıllardıryaşanan en olumsuz koşullann, işkence-
nin sınavından geçenler dahi böyle bir cinayet kar-
şısında şaşırmadan edemediler. Son yıllarda yoğun
bir biçimde tanık olunan işkence, katliam, yol-
suzluk, rüşvet ve soygunlar, buna karşı yetersiz bir
tepkiyle birleşince bir 'kanıksama', 'hayret etme sı-
nırlan'nda bir daralma olmuştu sanki. Ama olay en
geri sınırian dahi zoriayacak kadar pervasızdı."
hikmet.cetinkaya@ cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Erbokon'aaf,
FP'yitatmin etrnedi
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu)-FP Genel
Başkanı Recai Kutan,
düşünce suçlannın af-
fıyla ilgili düzeıüemeye
destek verirken bunun
yeterli ohnadığını söy-
ledi. Kutan, "Asü
TCY'nin 312. maddesi-
nin 2. nkrasınuı tadil
edilmesi zarureti vartür.
Bu talebimizde ısrarh
obnaya devam edece-
ğfe" dedi.
Kutan, affı kendileri-
nin değil hükümetin
gündeme getirdiğine
dikkat çekerek "Düşün-
ce suçlusu gazeteci veya-
zarlann hapse girmesi
erteleme yohrylaönfcne-
cektir. Bu yeterli değil.
Türldye bu 312 avıbın-
dan mutlaka kurtanl-
malıdır. FP olarak eli-
mizden gelen her rûrtü
desteği venneye hazı-
nz" dedi.