Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET '2ARALJK2000SALI
10 İJI.İŞ JxA-Dİl<lvLlLİ\ [email protected]
KAVŞAK
OZGEN ACAR
Rahşan'a Değil IMF'ye Teşekkür!
Türkiye'nin nüfusu 65 milyonu aş-
tı. 70 milyona yaklaştığı da söyleni-
yor. Ülkede ceza ve tutukevlerinde-
ki insan sayısı 72 bin. Bir başka de-
yişle nüfusun her bin kişisinden bi-
ri, hatta fazlası, cezaevinde! Acaba
bu oran öteki ülkelerde de böylesi-
ne yüksek mi?
Cezalardan onaryıl düşülerek uy-
guianan "aF yaklaşık 40 bin kişiye
özgürtük sağlayacak. Affın gerçek
nedeni ne Ranşan Ecevit'in ço-
cuklara acıması ne de parlamen-
terlerin insancıl duygulandır. 40 bin
suçlu ve tutuklunun serbest bıra-
kılmasının ardındaki gerçek neden,
IMF'nin reçetesinin bütçede öngör-
düğü tasarruf ilkesidir. 40 bin kişi-
lik mahkûmlar orclusu, Türk ordusun-
daki erat sayısının yaklaşık yüzde
10'udur. Cezaevlerinde, her gün
devtet bütçesinden yiyip içip, yan ge-
lip yatan bu kadar insanın salıveril-
mesi ile önemli bir ekonomik tasar-
ruf sağlanacaktır. Adalet Bakanı Hik-
met Sami Türk 'Cezaevlerindekiyı-
ğılma önlenecektir" diyor.
Kuşkusuz 40 bin rakamı, yasa-
nın kapsamına giren marıkûm ve
tutuklu sayısını gösteriyor. Kamu
vicdanında hükümetin daha da gü-
ven yitirmemesi için bazı suçlar bir
"siyasal taktik" gereği kapsam dı-
şında bırakıldı. Anayasanın 10. rrtad-
desinin ilk fıkrası şöyle: "Herkes,
dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşün-
ce, felsefi inanç, din, mezhep ve
benzeri sebeplerie ayınm gözetil-
meksizin kanun önünde eşittir."
Avukatlann, "eşitlik" ilkesine da-
yanarak, kapsam dışında kalan suç-
lular için yapacakları başvurulan
Anayasa Mahkemesi'nin geçmiş yıl-
lardaki gibi kabul etmesi kaçınılmaz
olacaktır. 2001 'in başlannda 15 bin
kişi daha salıverilince, politikacılar
kamu vicdanının tepkisinden kur-
tulacak, bütçede günde 40-50 mil-
yar liralık tasarruf da gerçekleşe-
cektir.
N'OIUP Cumhuriyef dinlenseydi!
Son dakikada bir değışiklik olmaz-
sa "koalisyon liderieri", bazı bakan ve
diplomatlann da katılımıyla Nice Do-
rugu sonrasında AB ile ilişkıleri görüş-
mek üzere bugün Ankara'da bir ara-
ya getecekler. Gündemin temel mad-
delerinden birini Ulusal Program (UP)
oluşturacak. DPT'nin uzun bir süre-
dir hazırladığı UP ile AB'nin katılım of-
taklıgı belgesi (KOB) arasında yüzde
95'e varan bir uyumun varlığından
söz ediliyor. UP ve KOB'nin listeleri,
yargı reformu, CMUK maddelerinde
düzenleme, kadın-erkek eşitliği, ka-
ra para ile mücadele, ombudsman
yasası, RTÜK Yasası'nda değişiklik,
yabancılara çalışma izni gibi madde-
lerde örtüşüyor. Her iki belgede insan
haklan konusunda öngörülenler açı-
sından da büyük ölçüde uyum söz ko-
nusu.
Yıllardır bu gazetede Nadir Nadi,
llhan Selçuk, Hrfzı VekJet Velktede-
oğlu, Bahri Savcı, Muammer Ak-
soy, Uğur Mumcu, Ahmet Taner
Kıştalı ve daha nice yazann yaza ya-
za bitiremedikleri, insan haklarında
iyileştirme ve demokratikleşme öne-
rilerine "komünist" damgası basıl-
mıştı. UP'ye aynen giren bu öneriler,
yazılann yayımlandığı yıllarda gerçek-
leşseydi, bugün AB'nin elinden önem-
li bir silah alınmış olmaz mıydı? Yıne
de önemli bir aşama! Yazarlara "ko-
münist" damgasını vurmakla kalma-
yıp adam da vuran ülkücülerin karar-
gâh kurduğu MHP bile AB'nın bas-
kısıyla insan haklanndan söz ediyoıi
Hükümet adına, AB ileTürk bürok-
rasisi arasında eşgüdümü sağlayan
AB Sekreterliği, UP konusunun önem-
li bölümünü aşamalı açıklamayı he-
defliyor. Hatta bu konuya öteki üye-
lerden daha çok özen gösteren Is-
veç'in yılbaşında başlayacak olan AB
başkanlık döneminde açıklanacağı
inancı bugünkü toplantıda somutla-
şacak.
Bununla birtikte, MGK ve DGM'le-
rin yapısında, Genelkurmay Başkan-
lığı'nın devlet protokolündeki yerinde
değişıkliğe gkJilmesi, Kürtçenin res-
mı dil ilkesini bozmadan serbest kul-
lanımı gibi AB beklentilerindeki "siya-
sal karariar"\n zaman alacağı anlaşı-
lıyor.
Nice Doruğu'nda yine inişli çıkışlı
anlar yaşandı. Kıbns konusunda de-
ğişiklik sağlandı, ancak Türkiye 2010
tarihine kadar "bekleme salonuna" bi-
le alınmadı. Başbakan Bülent Ece-
vtt, Nice Doruğu sonrası ve bugün ya-
pılacaktoplantı öncesinde "7997'cte
Lüksemburg'da aday bile sayma-
mışlardı. Sonra kendileri geldiler. Yi-
ne öyle olur. Yeter ki biz hazıriıklan-
mızı tamamlayalım" diyor. Kahlmamak
eldedegil! .
40 yılda IMF'ye 18 niyet mektubu
Gazeteciliğe başlayışı-
mın ikinci ayında Maliye
Bakanlığı'nda görevlı bir
arkadaşım, 38 sayfalık
gizli bir ekonomik rapor
vermişti. Rapor, 1960 ih-
tilali ile işbaşına geçen ya-
n askeri hükümetin eko-
nomi ve mali siyasasını,
alışılmışın dışında, bazı
önemli kurallara bağlıyor-
du.
Başbakan Adnan
Menderes, Maliye Bakanı Hasan
Polatkan ve Dışişleri Bakanı Fatin
Rûştü Zortu üçlüsü, 1960 ihtilalinden
önce Türk ekonomisinde önlemler
alınmasını isteyen IMF ve Dünya Ban-
kası ile tüm köprüleri atmışlardı. IMF
ve Dünya Bankası'nın "tavsiye kart-
vizitinden" yoksun, tüm kredi mus-
luklan tıkanan Türkiye, "yoklar ülke-
sine" dönmüştü. Hatta ünlü Türk kah-
vesi bile kavrulmuş nohutla içilir ol-
muştu. 27 Mayıs ihtilalinden sonra
Menderes-Polatkan-Zorlu üçlüsü bu
hatalannın bedelini idam edilerek öde-
mişlerdi.
1960 yılı Aralık ayında "arkadaşlık
hatınna" dayanarak bu raporu aîdı-
ğımda, Maliye Bakanlığı'na Dünya
Bankası'nda uzman olan Kemal Kur-
daş VVashington'dan getirilmişti. Ha-
zine Genel Müdürü ve Milletlerarası
Iktisadi tlişkilerTeşkilatı Genel Sekre-
teri Ziya Müezzinoğlu, yardımctsı
Kemal Siber idi. Aralarında 4 Ağus-
tos 1958 devalüasyonunun miman,
günümüzün ünlü romancısı Erhan
Bener de vardı.
Bu ekibin kaleme aldığı rapor, Cum-
huriyet gazetesinin tepesine "Hükü-
metin yeni yıl ekonomi politikasını
açıklıyonız" gibi bir başlıkla oturdu.
Ortalık kanştı. Meğerse rapor Türki-
ye'nin IMF ve Dünya Bankası ile ba-
rışıp kredi musluklannı açmak için
hazırtedıgı 'niyet mektubu" mş. Mek-
tup, Cumhuriyet'te açıklanınca Milli
Birlik Kom'ıtesi'nde büyük olay ol-
muş. Yan askeri bir hükümet olma-
sına karşın Türkiye, bu ilk niyet mek-
tubundan sonra IMF ve Dünya Ban-
kası ile banşmış; Menderes'in ala-
madığı, yanılmıyorsam 300 milyon
dolariık krediyi sağlamıştı. O günden
bu yana 40 yıl geçti. Türkiye o gün-
den bugüne IMF'ye 17 kez niyet mek-
tubu verdi, kredi musluklannı açtırdı.
87 bankanın butunduğu bir ülkede
11 bankanın batması ilginçtir. 75 mil-
yar dolariık borsadan bir iki gün için-
de 7.5 milyar dolar çekilmesi ise ga-
riptir. Birkaç gözü dönmüş bankacı-
nın yapay olarak yarattığı likidite so-
runuyla ortaya çıkan deprem, Türk
ekonomisinin gerçek boyutunu da
ortaya koymuştur.
İlk sarsıntılannın yaşandığı günler-
Adnan Menderes
de Merkez Bankası'nın
döviz birikimi ile depre-
min öntenecegi sanılmış-
tı. TC, bir günde Merkez
Bankası'nın piyasaya
sunduğu 2 milyon dola-
rın ardından, uçuruma
düşerken bir ağaç dalı-
na tutunan adamın yar-
dımına giden bir insanın
da uçuruma çekilmesi
gibi bir tehlikeyle karşı
karşıya kalmıştır. Türki-
ye 17 Ağustos'ta 6.5 Richter ölçeğin-
deki depremin benzerini, ekonomide
17 Kasım'da başlayan sarsıntılaria
7.5 milyar dolariık bir depremle yaşa-
mıştır.
IMF, bu bunalımdaTürkiye'nin ka-
ra kaşı kara gözü için yardıma gelme-
miştir. Dünyaya örnek olması için
özen gösterdiği Türkiye operasyo-
nunda çuvallaması ile yitireceği pres-
tiji kurtarmayı, aynca öteden beri göz
koyduğu Türk Telekom, THY ve ba-
zı kamu bankalannın özelleştirilmesi
ödününü koparmayı amaçlamıştır.
Bu ödünü de 18. niyet mektubu ile ko-
parmıştır. Borsadan çekilen 7.5 mil-
yar dolara karşılık 7.5 milyar dolariık
ivedi kredi kullanım olanağı ile TC,
Nasrettin Hoca gibi önce eşegini
kaybetmiş, yeniden bularak sevin-
miştir.
Siyasal alanda Türkiye'nin "de-
mokratikleşmesi" nasıl zorunluysa,
ekonomide de "saydamlaşması" ka-
çınılmazdır. Kendi iradesi dışında, yer-
den bitme dünkü çocuklann ayak
oyunlanyla Türkiye Hazinesi'nin lîfla-
sa sürüklenmesi önlenmelidir. Hükü-
met, bir an önce "oyuncak bankalar"
yerine "kurumsal bankacılığı" yarat-
mak, holdingleri denetim altına ala-
cak uluslararası ekonomi dünyasına
egemen olan "saydamlığa" kavuş-
turmak zorundadır. --.,
TSK silahtenamıyor
Döviz rezervlerinin eridiği,
IMF'nin koltuk değneklerine
stğınıldığı bir ortamda
askerlerin canının sıkkın
olduğu da gözden kaçmıyor.
Türk Silahlı Kuvvetleri,
enflasyonun düşürülmesi
amacıyla IMF'nin öngördügü
kemer sıkma siyasasına
uygun oiarak geçen yıl bazı
önemli silah ahmlannı
ertelemişti. Bu son olaydan
sonra TSK'nin 10 yıilık bir
planlama ile hedefiediği
çağdaş silahlanma projelerinin
de büyük darbe yediği
anlaşrtıyor.
Elmek: oacar(âsuperonline.com Faks: 0312. 46815 79
Başkanlık kördüğümünü Federal Yüksek Mahkeme'nin kararının çözmesi umuluyor
Gore ve Bıısh'un kader anıDışHaberterServisi-ABD'de haftalar-
dır süren başkanlık yanşında dün Demok-
rat Parti adayı Al Gore ve Cumhuriyetçi
Parti adayı G«orge W. Bush'un avukatla-
nnı dinleyen Federal Yüksek Mahke-
me'nin vereceği karann ûlkeyi içine gir-
diği çıkmazdan kuıtarması umuluyor.
ABD'nin en yüksek yargı makamı olan
Federal Yüksek Mahkeme, Cumhuriyet-
çi Partili George W. Bush kampanyasının
savunduğu gibi, Florida'da tartışmalı ilçe-
lerde elle sayımların iptali yönünde karar
verirse, Demokrat Partili Al Gore kampı-
nın elinde yasal anlamda ^azlabanrtkJal-
mayacak". Mahkeme dün TSÎ17.00'de ta-
raflan dinlemeye başlayacak.
Federal Yüksek Mahkeme'den Bush le-
hine bir karar çıkarsa, Gore'un hemen
• îki tarafı dinleyen Federal Yüksek Mahkeme, Florida
eyaletinde oyların elle sayımının iptaline karar verirse
Gore'un başkanlık için fazla umudu kalmayacak.
Bush'a tebrik mesajı göndermek yerine,
Martin ve Seminole ilçelerinde, postadan
gelen yaklaşık 25 bin oyun geçersiz sayıl-
masına ilişkin davada Florida Yüksek Mah-
kemesi'nden çıkacak karan beklemeyi ter-
cih edebileceği belirtiliyor. Gore'un avu-
katlan, bu ilçelerde postadan gelen oylar
için, seçmenlerin seçimden önce başvuru-
da bulunmadığını ve bu yüzden de oyla-
nn geçersiz sayıhnasını ıstiyor.
Postadan gelen oylann büyük çoğun-
luğu Bush'a geldiği için, oylann tama-
mının iptali, Gore'a barizbir üstünlük sağ-
layabilir. Florida mahkemesi, geçen haf-
ta Martin ve Seminole ilçelerinde posta-
dan gelen oylann geçersiz sayılmâsı yö-
nündeki talebi reddetmiş, Gore'un avu-
katlan bunun üzerine Florida Yüksek
Mahkemesi'ne temyiz davası açmıştı.
Yedisi de Demokrat yargıçlardan olu-
şan bu mahkemenin vereceği karar Go-
re lehine olursa, bu kez Bush'un avukat-
lannın, karan yine Federal Yüksek Mah-
keme'ye götürmesi bekleniyor. Bush ve
Gore'un avukatlan, elle sayımlara ilişkin
görüşlerini belirten savunma metinleri-
Mayısta imzalanacak
Zehirli
maddeler
yasaklanıyor
DışHaberter Servia -Güney Afrika'nın
Johannesburg kentınde düzenlenen kon-
feransa katılan 122 ülkenin temsilcisi,
dünyanın en zehirli 12 maddesinin tama-
men yasaklanması ya da kullanımlannın
sınırlanması konusunda anlaşmaya vardı.
Yoğun biçımde çevre kirliliği yaratan bu
12 kımyasal madde, endüstnyel kımyasal-
lardan haşarat ılaçlannaçeşitlilik gösterir-
ken çocuklarda gelişim bozukluklanndan
kansere varan ciddi problemlere neden
olabiliyorvegıdadagılimıyoluylatümdün-
yayı etkileyebilecek güçte. iki buçuk yıl
süren görüşmelerin bir sonucu olan bu
toplanoda alınankarar, 22 Mayıs'ta Stock-
holm'de imzalanacak ve 4 sene içerisinde
50 ülkenin de onaylamasıyla resmen bağ-
layıcı özelliğıni kazanmış olacak.
Bu süreçte zehirli maddeler listesine
yenilerinın de eklenmesi düşünülüyor, an-
cak yılda birmilyonu aşkın kışınin ölümü-
ne sebep olan sıtmanm tedavısınde kulla-
nılan DDI maddesinin listede bulunması-
na rağmen kullanımına izin veriliyor.
ABD ve Greenpeace desteküyor
Alınan kararlar bu maddelerin üretimi,
ithal ve ihraç edihnesi ve ekfcn çıkanlma-
sı durumlannı kapsıyoT. BM Çevre Prog-
ramı'nın açıklamasında, "Hükümederbu
zehirli maddelerin yerine geçecek yeni
maddekri üretebflecekgerekKteknoİojik
donanuna ulaşabOmeii ve bu eytenüerini
yasallaştırmahlar" denıldı. Taslaktaki lis-
tede adı geçen 12 madde şunlardan olu-
şuyor: Haşarat ilaçlan (aldrin, klordin,
DDI, dieldrin, endrin, heptaklor, mireks
ve toksafen), iki endrüstriyel kimyasal
(PCB ve heksakîorobenzin) ve iki isten-
meyen yan üriin (dioksin ve ruran gazla-
n). Anlaşma taslağı şimdilik Greenpeace
ve ABD tarafuıdan da destekleniyor.
Gore-Bush yanşmın rvice içinden çüalmaz bir hal alması en çok halkı etküiyor.
ABD'Klerin protestolan bitmek bilmiyor. (Fotoğraf: REUTERS)
ni pazar günü Federal Yüksek Mahke-
me'ye sundular. Bush kampı, Florida
Yüksek Mahkemesi'nin elle sayımlara
izin vererek eyalet yasalannı ihlal ettiği-
ni, Gore kampı ise seçmenlerin kullan-
dığı oylann sayıbnasma hakkı olduğunu
savundu.
'Meşruiyet sıkmdsı'
ABD'de haftalardır süren başkanlık
yanşında Beyaz Saray-'ı kazaıacak ada-
yın, sürecin mahkemeük olması ve seçım-
de yolsuzluk suçlamalanyla üzerine göl-
ge düşmesi ve Kongre'nin de Cumhuri-
yetçiler ve Demokratlar arasnı<!a hemen
hemen ortadan bölündüğü bir ortamda,
gelecek 4 yıl boyunca "meşruijet sıkın-
tta" yaşayacağı belirtiliyor. Seçim san-
dığında belirlenemeyen ABD'nin
43 'üncü başkanını ortaya çıkarma gö-
revini üstlenen yargı makamı da ay-
nı konuda değişik mahkemelerin zıt
yönde kararlar verdiği ve kararlara
partizanlığın kanştığı ABD'de ağır
eleştirilere hedef oluyor.
Washington'daki siyasi gözlem-
ciler, yeni başkanın, ister Bush, is-
ter Gore olsun, seçimi sandıkta de-
ğil mahkeme karanyla ve özellikle
kilit Florida eyaletinde seçim ve sa-
yım işlemlerine çok yoğun hile ka-
nştınldığı iddialannın ortasında gö-
revine başlayacağına dikkati çeki-
yorlar. Gözlemciler, 435 üyeli Tem-
silciler Meclisi'nde, 7 Kasım'daki
seçimde Cumhuriyetçi çoğunluğun
sadece birkaç sandalye Demokratla-
ra üstünlük sağladığına, 100 üyeli Se-
nato'nun ise tam ortadan bölündü-
ğüne işaret ediyorlar.
Siyasi gözlemcilere göre, bu du-
rumda başkanlık seçımini kaybeden
tarafıster Cumhuriyetçi, ister Demok-
rat olsun, karşı partiden başkanlığı
kazanan kişiye 4 yıl boyunca Beyaz
Saray'ı "zehir" edecek.
EskL sağcı Başbakan Netanyahuyeniden iktidara dönmeye hazırlanıyor
İsraiVde başbakanlıkyarışı
Dış Haberier Servisi - Isra-
il Başbakanı Ehud Barak'ın
önceki gün sürpriz bir biçim-
de istifasım vermesinin ar-
dından ülkede siyasi belirsiz-
lik hüküm sürmeye başladı.
Barak, 60 gün ıçınde yapılma-
sı planlanan erken seçimler-
de yeniden Işçi Partisi'nden
başbakanhğa aday olmaya ha-
zırlamrken, son dönemlerde
yıldızı parlamaya başlayan
eski başbakan Benyamin Ne-
tanyahu ise önündeki yasal
engelleri aşarsa başbakanlık
koltuğuna dönmeyi planlıyor.
Barak'ın sürpriz istifasmın
ardmdan, eski başbakan Ne-
tanyahu sağcı Likud Parti-
si 'nden başbakanlığa aday ol-
duğunu açıkladı. Netanyahu,
düzenlediği basın toplantı-
smda, parlamentoya, bu gö-
reve gelebilmesini sağlaya-
nsında bulundu. Netanyahu,
1999'daki seçimleri Barak
karşısında kaybedınce Israıl
parlamentosu Knesset'teki
sandalyesini de bu-akmıştı.
Israil'de ülkenin üçüncü bü-
• Başbakan Barak'ın sürpriz istifasının ardından
eski başbakan Netanyahu yeniden liderliğe aday
olmak için yasal engelleri aşmaya çalışıyor.
cak gerekli yasal düzenleme-
yi yapması çağnsında bulun-
du. Milletvekih olmadığı için
adaylığa yasal engeli bulu-
nan Netanyahu, bu engelin
aşılması için parlamentoya
da kendisini feshetmesi çağ-
yük partisi konumundaki kök-
tendinci Şas Partisi, Ehud Ba-
rak'ınistifasının ardındanbaş-
layan başbakanlık yanşında,
Netanyahu'yu destekleyece-
ğini açıkladı. Barak'ın pazar
günü istifa etmesinin ardın-
dan, kamuoyu araşörmalanna
göre başbakanlık makamı için
en güçlü addy gosterikm Nfr
1
'
tanyahu'nun aday olabilme-
si, seçim kanununda yapılacak
değişikliğe bağlı bulunuyor.
Israil-Fihstin çatışmalan-
nı araştırmak için kurulan
Uluslararası Araştırma Ko-
misyonu, Israil'de çalışmala-
nna başladı.
Aralannda 9. Cumhurbaşka-
nı Süleyman Demirel'in de bu-
lunduğu, Amenkalı senatörGe-
orge Mitcbefl başkanlığındaki
komisyonun üyeleri, ilk olarak,
tsraü'in isofaeden başbakanıBa-
rak ile bir araya geldi.
AÜATEŞ
12 ARALIK 1996
Güzel insan;
seni yitireli
4 koca yıl oldu.
özlemin büyüyor...
Seni unutmadık,
unutmayacağız.
Rezzan, AJi Rıza
ÇETECİOĞLU ALİ ATEŞ
şafakları bekleyemedik hiç.
hep gün batımlarına hüziin
yazdırdık,
bir bakmışız yokuz.
Kasım YETER
VEFAT
Refik ve Seniha Ertüm'ün kızı, Peride Celal-Atıf Yonsel'in gelini, Işıl Olgay,
Üstün-Silke Olgay ve Meltem-Nur Altınörs'ün kuzini, Leyla^-Mustafa Pınar,
Zeynep-Fikri Karaesmen, Defne-Oben Akyol'un teyzesi, Ömer Ertüm'ün
halası, Yunus, Irem ve Sinan'ın büyük teyzesi, Zeynep-Alpar ve Mehmet
Ergun'un yengesi, Dilek-Mustafa Akşin ve Mehmet Ertüm'ün kardeşi,
Refet Yonsel'in sevgili eşi
BİRANT YONSEL
11.12.2000 tarihinde Paris'te vefat etmiştir.
AİLESİ
ALİ ATEŞ
1959-1996
Sevgisi ve Sıcaklığıyla Aramızda...
Eşi ve Kızı
ANKARA 28. ASIİYE HUKUK
HÂKtVHJĞl'NDEN
DosyaNo:2000/530
Mahkememizden verilen 19.10.2000 gün ve
2000/530-611 esas karar sayıh ilamı ile davacı Cem Öş-
me'nin nüfus kayıtlannda yazılı bulunan Öşme soyadı-
nın Tekiner olarak düzeltilmesine karar venlmiş olup iş-
bu ilan mahkeme karan yerine kaım olmak üzere ilan
olunur. 24.11.2000 Basın. 74579
Nüfus cüzdanımı, Açık
Öğretün öğrenci belgemi,
pasomu, Akbank Tekaüt
Sandığı kartımı, SSK
kartımı ve tasarrufu teşvik
kartımı kaybettim.
Hükümsüzdür.
NEZİHA FEZA UYAR
Nüfus cüzdanımı
kaybettim. Hükümsüzdür.
NURAY DİLLİBURUN
ŞİŞLÎ 4. ASLİYE HUKUK
HÂKtVILİĞİ'NDEN
Dosya N«v 2000/35
Davacı Berna Şımşek tarafuıdan davalı Abdullah
Şimşek aleyhine açılan boşanma davası sebebi ile:
Davalı Abdullah Şimşek adına, Kartaltepe Mah. Yeni
cad. No: 6 Meıt Ap. Bakırköy Istanbul adresine çıkan-
lan tebligatlar tebliğ edilememiş. zabıta tahkikatı ile ad-
resinın tespiti de mümkün olmadığından duruşma günü-
nün ve dava dilekçesinin ılanen teblığıne karar verilmiş
olup, duruşmanın bırakıldığı 6.2.2001 günü saat
11 30'da duruşmada hazır bulunmalan veya kendilerini
bir vekille temsil ettinnelen hususu yerine kaim olmak
üzere ilanen tebliğ olunur. 1.12.2000 Basın 74923
İSTANBUL1. İFLAS DAİRESİ
MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN
İFLASIN KALDIRILDIĞINI
BİLDİRENİLAN
Dosya No: 1984/28
Istanbul Ticaret Sicil Memurlugu'nun 200601/148137
sayısında kayıtlı Nihal Sare İnanç'ın ıflası, Istanbul Asli-
ye 6. Ticaret Mahkemesi'nin4.2.1999 gün ve 1998/1472
E., 1999/40 K. sayısı ile ÖK'nin 182. maddesi gereği kal-
dmlmıştır. Keyfıyet ÜK'nin 166/2 maddesi gereği ilan
olunur. 7.12.2000 Basın: 74985
Nüfus cüzdanımı
kaybettim. Geçersızdır.
BANUAKGÜL
SATILIK VW
74 Big Orijinal
2.000.000.000 TL Tel: 512 44 98
BAKIRKÖY 5. SULH HUKUK
HÂKİMLİĞ^NDEN
2000/868 Esas 2000/1452 Karar
Ikame olunan vasi tayini davasının yapılan duruşma-
sı sonunda,
Davanın kabulü ile, Hüseyin ve Nazile kızı 1928 do-
ğumlu, Zonguldak, Devrek, Sabunlar köyü nüfusuna ka-
yıtlı Hatice Ince'nin mevcut bunama hastalığı nedeni ile
mümeyyiz olmadığı anlaşıldıgından hacir altına alınma-
sına, kendisıne aym yerde nüfusa kayıtlı oğlu Cemil In-
ce'nin vasi olarak atanmasına 30.11.2000 tarihinde ka-
rar verilmiş olup üan olunur. 4.12.2000.
Basın: 74174