Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
13 KASJM 2000 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
EKONOM /[email protected] 13
Gelişmiş ülkeler DTÖ görüşmeleri için takvim saptamakta ısrarlı, gelişmekte olanlar öncealtyapı diyor
APEC'te zenguı-yoksııl farkıEkooomi Servisi - Asya Pa-
sifîk Ekonomik Işbirliği
(APEC) zirvesi öncesinde ge-
lişmiş ve gelişmekte olan üye
ülkeler arasmdaki görûş ayn-
lıklanmn giderek derinleştiği
örtaya çıkıyor.
ABD, Japonya ve Avustral-
ya başta olmak üzere gelişmiş
ülkeler Brunei Sultanlığı'nda,
15-16 Kasım günleri toplana-
cak olan devlet ve hükümet
başkanlan zirvesinde Dünya
Ticaret Örgütü bünyesindeki
ticaret görûşmelerinin yeniden
başlaması için bir tak\'im belir-
lenmesi konusundaki ısrarlan-
nı sürdürüyorlar.
Osaka 1995
Zirvenin hazırlıkları için
dün örgüt üyesi 21 ülkenirrdı-
şişleri ve iktisat bakanlan bir
araya geldi. Toplantı sonunda
yayımlanacak ortak bildirinin
taslağına ABD ve Avustral-
ya'nın talebiyle konulan
"müzakerelerin 2001 yıhnda
yeniden başlamasr tavsiyesi
daha sonra taslak metninden
çıkanldı.
• ABD, Japonya ve Avustralya başta olmak üzere gelişmiş ülkeler Brunei
Sultanlığı'nda, 15-16 Kasım günleri toplanacak olan devlet ve hükümet
başkanlan zirvesinde Dünya Ticaret Örgütü bünyesindeki ticaret görûşmelerinin
yeniden başlaması için bir takvim belirlenmesi konusundaki ısrarlannı
sürdürüyorlar. Gelişmekte olan ülkelerin önceliği ise altyapı reformlan.
Ekonomik ve mali politi- olacağı" gerekçesiyle ABD özellikle APEC'in en hızlı
kalar konusunda gelişmiş ül- ve Avustralya'ya karşı çıktı- büyüyen ekonomileri arasında
ğı bildirildi.kelere karşı bağımsız tutu-
muyla tanınan Malezya'nın,
"APEC'nin dünya ticaretinin
liberalleştirilmesine geçme-
den önce çözmesi gereken bir-
çok konunun bulıınduğu. bu
nedenle ticaret müzakeneleri-
nin başlangıcı için şu anda bir
süre belirlemenin anJamsız
Kurumsal reformlar
APEC üyesi gelişmekte olan
ülkelerin en çok üzerinde dur-
duklan konulann başında, ön-
celikle kurumsaJ altyapılannı
güçlendirecek reformlar ger-
çekleştirilmesi geliyor.
gösterilen Endonezya, Malez-
ya, Tayland ve Filipinler, "bö-
giyedâyataekonomi" statüsüne
geçebilmeleri için hukuki, ku-
rumsal ve fîziki altyapının ta-
mamlanmasının şart olduğunu
ve gelişmiş ülkelerin bu konu-
daki desteklerini bekledikleri-
ni vurguluyorlar.
Yeni ekonominin yanı sıra
APEC zirvesinde tartışmalı
geçmesi beklenen bir diğer ko-
nu da geçen yıllarda Asya böl-
gesini derinden sarsan mali
kriz. Dün yapılan hazırlık top-
lantılannda sunulan APEC
Konseyi raporunda sağlıksız
bir büyümenin önlenebilmesi
için siyasetçilerin doğru karar
alma hususunda hassas olma-
lannın gerekliliği vurgulandı.
Geleceğin poütikalannda
hükümetlerin öneminin sık sık
dile getirildiği raporda önce-
likler arasında girişimciliğin
desteklenmesinin ilk sıralarda
olduğu kaydedildi.
DUNYA EKONOMİSİNEBAKIŞ /ERGÎN YILDIZOĞLU LONDRA ergin.yildizoğlu(a btinternetcom
ABD başkanlık seçimleri çarpıcı ga-
ripliklerle doluydu. Üzerinden bir hafta
geçmiş olmasına rağmen, dünyanın bu
en güçlü devletini önümüzdeki dört yıl-
da kimin yöneteceği henüz belli değil,
17 Kasım'dan önce de belli olacağa
benzemiyor. Ama bir şey kesin: Baş-
kanlık kottuğuna kim oturursa otursun,
ABD tarihinin en zayrf ve istikrarsız hü-
kümetlerinden biriyle yönetilmekten
kurtulamayacak. Hem de, uluslararası
ekonomik ve siyasi konjonktürün çok
tehlikeli bir kavşaktan geçmekte oldu-
ğu bir dönemde...
Aslında seçimi kazanan belli
Seçim sonuçları belli değil dryoruz
ama, aslında 250 milyonluk, ABD halkı-
nın oy veren, yaklaşık 99 milyonunun
çoğunluğunun kimi tercih ettiği ortada.
En son duruma göre Demokratlar'ın
adayı AJ Gore ve Cumhuriyetçiler'in
adayı Bush'un oylan sırasıyla
49.222.339 ve 48.999.459. Aradaki far-
kın kapanması da artık olanaklı değil.
Gariplik şurada ki, 1787 yıhnda, özellik-
le beyazlan, mûlk sahiplerinin ve er-
kekJeıin yerel iktidarlannı kayırmak
üzere kabul edilen "electoral college"
sisteminden dolayı (1) Bush'un, Florida
Eyaleti'nde, yalnızca 961 (son sayıma
göre) oy farkıyla seçimleri kazandığı için
başkanlık koituğuna oturması mümkün
olacak. Üstelik, bu eyalette, seçim pu-
sulalanndaki kafa kanştıncı bir düzenle-
meden dolayı, çoğu Yahudi ve siyah,
yaklaşık 2500 oyun aşın sağcı ve ırkçı
Pat Buchanan'a gittigi ve aynı neden-
lerden dolayı da ytne çoğu Demokrat
19.000 oyun geçersiz sayıldığı iddia edi-
liyor. Cumhuriyetçiler ise büyük bir piş-
kinlikle seçimlerde 'olur böyle şeyler'
deyip başkanlık koituğuna oturmaya
hazırlanıyoriar. "Şefkatii muhafaza-
kâr" imâjı vermeye çalışan Bush'un da
bu cilasının hemen silindiği ve küstah,
egemen sınıf tavnnın, herkesi aşağı gö-
ren müstehzi bir sırrtmayla birlikte gen
geldiği görülüyor.
Diğer taraftan, seçim sonuçlannın ül-
keyi tam ortasından, cetvel ile çizilmiş
gibi böldüğünü söylemek mümkün. Ta-
bii bunu söylerken ABD seçmeninin gi-
derek bir yönde şekillenen sınrfsal pro-
filini ve bununla ilgili olarak da yaklaşık
yüzde 50'sinin seçimlere ilgi gösterme-
diğini göz önüne almak gerekiyor. Yıllık
Kritik Bir Dönemde Zayıf Bir Yönetim...
Başkanlık koituğuna kim oturursa otursun, ABD, tarihinin en istikrarsız hükümetlerinden biriyle yönetilecek.
geliri 50.000 doların altında olan ailele-
rin seçmenler içindeki oranı 1994'te
yüzde 63'ten, 2000'de yuzde 47'ye ge-
rilemiş. Buna karşılık gelir düzeyi
100.000 dolann üzerindeki ailelerin ora-
nı 1996'da yüzde 9'dan, 2000'de yüz-
de 15'e yükselmiş. Bugün her 10 seç-
menden dördünün aile geliri yıllık
100.000 dolann üzerinde (VVashington
Post 9/11). Kimi analistlere göre Gore
ve Bush'un toplam oylannın bırbirıne
yakınlığı, seçmenin tam ortadan bölün-
düğünü, böylece de, seçmenin ezici ço-
ğunluğunu bir tarafta toplamayı amaç-
layan III. Yol stratejisınin ıflas ettiğini
göstenyor. Bu bölünmüşlük, doğal ola-
rak Temsilciler Meclisi ve Senato'da is-
kemlelerin dağıhmına da yansıdı. Mec-
lis'te Demokratlar'ın 211, Cumhuriyet-
çiler'in 220 temsilcisi var. Iki temsilci de
bağımsız. Önemli kararlann geçmesi
için en az 60 oyun gerekli olduğu Sena-
to'da ise Demokrat ve Cumhuriyetçi
üyelerin sayısı sırasıyla 46 ve 54.
Bu koşullarda kim başkan olursa ol-
sun, sık sık kilitlenme tehlikesiyle karşı
karşıya olan bir parlamentoyla, çok za-
yrf birtoplumsal desteğe dayanarak ve
meşruiyetinin sürekli tartışılacağı bir or-
tamda yönetmek zorunda kalacak. Üs-
telik yenı başkanın işini zorlaştıracak bir
etken daha var:
ABD ekonomisinin 6 yıllık büyüme
dönemi artık yerini bir yavaşlamaya bı-
rakıyor, bir resesyon olasılığı dahi söz
konusu. Yeni başkanın verdiği sözleri
yerine getirmek, ya da ekonomik krize
karşı hızla almak isteyeceği tedbirleri
meclisten geçirmesi çok zor olacak.
Ancak üzerinde herkesin anlaştığı ko-
nu, askeri harcamalarda bir sorun çık-
mayacağı...
Bu açıdan bakınca seçim sonuçlann-
dan, süreklilikten yana olanlarla (mali pi-
yasalann-şimdilik!) savunma lobilerinin
memnun olduğunu söylemek mümkün.
Diğer taraftan bir Bush yönetiminin, ik-
tidan sırf teknik nedenlerie ele geçirmiş
olacağı için, ulusal düzeyde meşruiyeti
kuşkulu.. bu nedenle de, uluslararası
alanda, bir dönemlik başkan olarak
görüleceği için güvenılıriıği zayrf olacak.
Bir Gore yönetiminin istikrariı olma şan-
sı biraz daha yüksek. Ancak Gore'un da
son derecede partizan bir meclis ve par-
lamentoyla, keskinleşmiş bir Cumhuri-
yetçiçoğunluğa rağmen yönetmesi çok
zor. Özetle ABD açısından belirsizlikler-
le dolu bir dönem başlıyor. ABD, dün-
yanın ekonomik ve siyasi olarak belirie-
yici, diğer bir deyişle hegemonik ülkesi.
Bu yüzden, söz konusu belirsizliklerin
kolaylıkla küresel düzeyde belirsizlikle-
re, istikrasızlıklara.. hatta krizlere yol aç-
ması olasılığı var.
Ekonomik açıdan bakınca en önemli
sorunun, döviz piyasalannda ortaya çı-
kacağı söylenebilir. Geçen dönemde
dolann güçlü olmasının arkasındaki ne-
denlerden biri, ABD ekonomisinin güç-
lü büyüme oranıysa, diğeri de dolan
destekleyen güçlü ve karariı bir siyasi li-
deriiğin vaıiığıydı. Bu yüzden uluslara-
rası sermaye hareketlerinin yönü ABD
borsalanna doğruydu. Bu hareketler
borsayı destekledi, borsa da güçlü tü-
ketici talebini.. güçlü tüketici talebi de
ekonomik büyümeyi... Bu koşullarda
hem bir saadet zinciri oluştu hem de
muazzam çari açık sorunsuz finanse
edilebildi. Şjmdi, dolann arkasındaki bu
iki destek giderek zayıflıyor. ABD'dekı
ekonomik yavaşlamanın da, ABD-Avru-
pa arasmdaki (ABD lehine) büyüme far-
kını tersine çevirmesi halinde, sermaye
hareketlerinin yönünün ABD aleyhine
değışmesi olasılığı var. Bu ise ABD bor-
sasından başlayarak uluslararası döviz
ve sermaye piyasalannı allak bullak ede-
bilecek özelliklere sahip bir olasılık.
Siyasi açıdan bakınca, ABD'nin gide-
rek daha karmaşıklaşan ve dinamizmi
artan bir dünyaya zayrf bir lideriikle gir-
mekte olduğunu söyleyebilinz. South
Morning China Post yorumcusunun
deyimiyle "ABD gemisi şimdi, haritası
çıkanlmamış denizlere açılıyor." Ger-
çekten de dünya soğuk savaş sonrasın-
da oluşan tek kutuplu siyasi coğrafya-
dan çıkıyor, diğer büyük güçlerin ABD
iradesini kabul etme eğilimlerinin gide-
rek zayrftamasına bağlı olarak, çok ku-
tuplu bir coğrafyaya doğru ilerliyor. ABD
savunma stratejisi ise halen, Yıldız Sa-
vaşlan, Vısion 2020 gibi "fantastik"
savunma projeleriyle de desteklenerek,
tek kutuplu dünyayı korumaya yönelik
olarak şekillenmiş durumda.
Şimdi, zayrf ve istikrarsız bir ABD yö-
netiminin, hem ABD'ye direnme eğilim-
lerini hem de ABD'nin tavnndaki belir-
siziik olasılıklannı güçlendireceği; ABD
hegemonyasını daha da zayıflatarak kü-
resel dengeleri daha hassaslaştıracağı,
ani patlama olasılıklannı güçlendirece-
ği söylenebilir. Tüm bunlar, uzun erimli
yeni bir dönemin başlamış olduğuna iliş-
kin bir süredir yapmakta olduğumuz
saptamalaria da uyurn halinde.
(1) Bu sistem her eyalete belli saytda dele-
ge seçme olanağı veriyor. Sonra bu delegeler
bir gün loplamp devlet başkanım seçıyoriar.
Başlangıçta, yalnızcabeyazlann ve erkeklenn
oy hakh olan ABD'de Güney eyaletleri, seç-
menleri saptarken köleleri de sayıyorlar, böy-
lece kuzey eyaletlerine karşı bir avantaj elde
ediyorlardı. Bu yüzden ilk36yılm 30 yıhnda
başkanlık hep güney eyaletlerinde kabnış.
GÜLÇİN İLCİ
BOZKURT
2 Şubat 1959-13 Kasım 1998
Sevgili GÜLÇlN'imiz iki yıl önce sorumsuz
bir trafik canavarı seni bizden ayırdı.
Yokluğun içimizde her gün bir kat daha
büyüyor. 13 Kasım Pazartesi günü tüm
sevenlerinle birlikte yine başucunda
olacağız.
Seni özlüyoruz.
Hep özleyeceğiz.
ZEHRA - CEVAT İLCİ
SELİN - NURÇİN OSMAN GÖK
ARMAĞAN İLCİ
29 Eylül 1949 -13 Kasım 1998
Sevgili ARMAĞAN'ımız ağabeyimiz
iki yıl önce sorumsuz bir trafik canavarı
seni bizden ayırdı. Ama sen daima
bizimlesin, kalbimizdesin.
13 Kasım Pazartesi günü tüm sevenlerinle
birlikte başucunda olacağız. Seni
özlüyoruz.
Hep özleyeceğiz.
ZEHRA - CEVAT İLCİ
SELİN - NURÇİN OSMAN GÖK
KUMLUCA tCRA MÜDÜRLÜĞÜ
ADİ KtRA VE HASILAT KİRASINA AİT TAKİP
TALEPLERİNDE ÖDEME EMRİ
Dosya No: 2000/464 Es.
Alacaldının adı ve soyadı: Hakkı Özbaş'a vekâleten Vural Aka.
V'ekili: Av. Hatice Aka Sözeri, Kumluca.
Borçlunun adı ve soyadı: Çetin Balbay, Ozanlar Mahallesi Dip Sokak No: 24/A,
Adapazan. Borç miktan: (16.000.- DMasıl alacak, 144.- ışlemiş faizi)
16.144.- DM asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yüzde 5 banka döviz fa-
ızi ve icra masraflan, ücreti vekâletin tahsili. Ve kiralananın tahliyesi.
Sözleşme ve tarihi: 01.02.1998 Yukanda yazılı borcu iş bu ödeme emrinin tebliği ta-
nhinden itibaren ŞO günlük yasal süreye 15 gün ilavesi ile 45 gün içerisinde ödemeniz,
yine borcun bir kısmına veya tamamına veya alacakJının takibüıe karşı bir ıtırazınız var-
sa, yine bu ödeme emrinin tebliği taritunden itibaren 7 günlük yasal süreye 15 gün ila-
vesi ile 22 gün içerisinde açıkça ve sebepleri ile birlikte UK'nın 62. maddesi hükmü ge-
reğince dilekçe üe veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeniz, kira akdinı ve sözleşme-
deki imzanızı kesin ve açık olarak reddetmediğiniz takdirde akdi kabul etmiş sayılaca-
ğınız, yukarıdaki süreler içinde borcu ödemez veya itiraz etmezseniz alacaklının tetkik
merciinden tahliyenizi isteyebileceği ve kesinleşen kıra alacağından dolayı da haciz ta-
lep edebileceği ihtar olunur 26.10.2000. Basın: 64344
ı ui ı 0212) 293 89 78(3 HAT)
İLAN
TC
İNÖNÜ ASLİYE HUKÜK
MAHKEMESİ'NDEN
Dosya No: 2000/225
Davacı Botaş A.Ş. vekili Av. Şerafettin Gölkalp tarafından davahlar ölü Muhterem Öz-
kan mirasçılan aleyhine açılan irtifak kamulaştmnasının tescili davasının mahkememiz-
de yapılan duruşmasında:
Eskişehir ili. Inönü ilçesi, Oklubah köyünde parsel 749'da kayıth taşınmazın 375.69
m2'lık kısrrunın irtifak hakkının kamulaştuma kanunun 17. maddesıne göre tescili talep
edilmış olup, davahlardan Muhterem kızı Nurhan Özkan (înönü, Oklubah köyü), Muh-
terem kızı Nurhayat Özkan (Inönü Oklubah köyü), Haydar oğlu Metin Özel (Eskişehir,
Merkez. Musaözü köyü), Cafer oğlu Haydar Ozel (Eskişehir Merkez Musaözü köyü),
Haydar oğlu Gıyaseddin Özel (Eskişehir, Merkez, Musaözü köyü), Haydar oğlu Çetin
Tolga Özel (Eskişehir Merkez Musaözü köyü) ve Haydar oğlu Kadir Özel'in (Eskişehir
Merkez, Musaözü köyü) bilinen adreslerini terk ederek meçhule gittikleri, zabıtaca yap-
tınlan araştırmalarda adreslerinin tespit olunamadıgı anlaşıünakla, duruşma gününün
ilanen tebliğine karar verilmiştir. Yargılamanın yapılacağı 17 11.2000 tarihinde saat
11 .OO'de hazır bulunmanız veya bir vekil ile kendinizi temsil ettirmeniz, aksi takdirde
yargılamaya yokluğunuzda'devam olunarak hüküm tesis olunacağı ilanen tebliğ olunur.
Basın: 64561
tiycrtrooyunevi
0212 251 6060www.tiyatrooyunevi.com
Franz Kafka
Yöneten: Mahir Günşiray «««SH2
Sahne Tasarımi: Ctaude Leon ^.SS™
Işık: YukselAymaz
Oyuncular: Alper DevcUojlu, Ecc Erojtu, Evrtn Yuıcı,
Ayca Damgacı, Güven Inct, Mchmtt Polat, Mahir Günjiray
26 Kasım, Cuma 20.30/25Kasım,Cumartesi 18.30
Biletltr, Adam Kitabtvi İBtyo^lul vt gi*«d«.
Rezervasyon: 0212 254 9696
İSM2.KAT
I TırUbaşı Butvarı No: 120-122, Beyoğlu
16-19 Kasım ANKARA TURNESI
Şinasi Sahnesi (Ankara Tiyatro Festivali kapsamında)
16 Kasım Perşembe 19.00 /17 Kasım Cuma 19.00
Ankara Migros Alışveriş Merkezi Tiyatro Çisenti Salonu
18 Kasım C.tesi 20.00 /19 Kasım Pazar 18.00
Biletler, gişede ve Dost Kitabevi'nde
Rez: 0312 541 15 03
EFES Pilsen'in kültur re Sinatı kitküin aıtaıak siuecek.
HENDEK ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
Sayı: 1999/130
Davacı: Ayşe Kûçükel Emine Kûçükel, Mehmet Küçükel, Mev lüt Kû-
çûkel, Hatice Ata\-, Recep Küçükel, Kazım Küçükel. Mınıre Şahin Da\a
j
Gaiplik karan Hendek Hüseyınşeyh kö\ü nüfiısuna kayıtlı Ali Rıza oğlu
1954 doğumlu Remzı Küçükel'üı gaıplığı talep edildığinden gaıphğı ıste-
nılen Remzı Küçükel'ı gören ya da kendısmden haber alanlann I ay ıçen-
Hnde mahkememi2e başvurarak, mahkememızuı 1999 130 sayıb dos\ aja
bildtrimde bulunması hususu ılan olunuı. 2 10 2000 Basm: 56940
TUZLA SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN
1999/142
Davacı İSKİ Genel Müdürlüğü vekili tarafından davalı Metın Duru aleyhine mahke-
memize açılan tazminat davasında verilen ara karan gereğince,
Davalı Metin Duruun Postane Mah. Esentepe Cad. Esen Apt. No: 50, K: 2, D: 6 Tuz-
la olarak gösterilen adresinde dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilemediği, zabı-
taca yaptınlan tahkikattan adresi meçhul olduğu anlaşılmakla, adı geçen davalıya dava
dilekçesinin ve duruşma gününün ilanen tebliğine karar verilmiş ve duruşma 14.12.2000
günü saat 9.30'a bırakıhnıştır. Belirtilen gün ve saatte bizzat mahkememizde hazır bu-
lunmanız veya kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz, aksi takdirde hakkınızda
HMUK'nin 398 ve müteakip maddeleri gereğince duruşmaya yokluğunuzda devam olu-
narak karar verileceği hususu ilanen tebliğ olunur. Basın: 64674
ÜSKÜDAR 5. ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ HÂKİMLİĞİ'NDEN
Dosya No: 1999/100
Da\acı Gülseren Akdemır taranndan davalı Sebahattuı Akdemir
aleyhine açılan boşanma davası sebebiyle, Davalı Sebahattin Akde-
mir'ın Merkez mahailesı Güngören caddesı 8. Sokak No: 7 B Blok
Bağcılar adresıne göndenlen tebligatın bila tebliğ iade edilmiş ve
yaptınlan zabıta tahkikatında da adresi tespit edilememiş bulundu-
ğundan da\ a dılekçesinde muhtevı duruşma günûnü bildinr tebliga-
tın ilanen tebliğine karar venlmiş olmakla davalı Sebahattin Akde-
mır'ın duruşma günü olan 15.12.2000 günü, saat 10.30'da bizzat du-
ruşmada hazır bulunması veya kendisını bir vekjlle temsil etürmesı
HÛMK'nun değışık 213 \e 377. maddelen gereğince tebliğ edilen
gün ve saatte mahkememizde hazır bulunmadığı veya bir vekille
temsil ettırmedığı takdirde tahkjkat ve yargılamanın yokluğunda de-
vam edılıp hüküm verileceğinı ve tüm delillenni 10 gün içinde bildi-
np duruşma gününden evvel toplatması hususu dava dilekçesi ile du-
rusma gününü bıldınr teblıgat yerine gecerlı ohnak üzere ilanen teb-
liğ olunur 19 09.2000 Basm: 63047
"tÜlTF Döner Sermaye Saymanlığı'ndan alınan
910474 sayılı makbuz kayıptır."
NOVART1SSAĞLJK, GIDA ve TARIM ÜRÜNLERİ
SANAYÎveTtC.A.Ş.
ANKARAPAZARI
YAKUP KEPENEK
v
Chicago Boys'
Önce yazının başlığı için bağışlayın. Chicago Ço-
cuklan'nı Ingilizceyazmakgerekti. Chicago, ABD'nin
büyük kentlerinden; geçmişte mafyasıyla ünlüydü;
şimdilerde de basketbol takımıyla tanınıyor.
Chicago'nun bir özelliği daha var.
Chicago Üniversitesi'nin Ekonomi Bölümü, tutu-
culuğuyla ünlüdür. Chicago, aşın piyasacı ve özel
girişimci olarak bilinir; tutuculuğu çok katıdır. Bu
ekonomi politikalarını yoksul ülkelerde, büyük öl-
çüde de Latin Amerika ülkelerinde uygulayan ya da
uygulayanlan destekleyenlere, Chicago Üniversite-
si'ni bitirip brtirmediklerine bakılmaksızın, eko-
nomi yazınında "Chicago Çocuklan" denir.
Chicago Çocuklan, aşın piyasacı öğretiyi, hızla ve
kaskatı bir anlayışla uygulamayı tam bir görev sa-
yarlar. Ekonominin açıklanmasında yapısal değil
parasal etkenlere önem verilir.
Chicago Çocuklan için para kazanma özgürlü-
ğü sınırsızdır; ekonomi demek para kazanmak de-
mektir. Çocuklara göre para kazanma yollanyla; ah-
lak, hukuk, kural, kamu yaran, yurt ve ulus sevgisi
gibi kavramlarfa bir ilişki kurulamaz. Para kazanma-
nın ve giderek sermayenin kamu yararına denet-
lenmesini istemek, bunlara göre çağdışılıktır; gi-
derek özel mülkiyet düşmanlığı ya da vatan hainli-
ğidir.
Çocuklara göre, para kazanmak isteyenlere dev-
tetin tüm olanaklan tanınmalıdır; bu amaçla, top-
luma ya da halka ait ne varsa satılmalıdır. Kamuya
ait, ekonomik işletmeler, sanayi, maden, enerji giri-
şimleri ve bankalar, kayrtsız-koşulsuz, özelleştiril-
melidir. Yetmedi, halka ait ormanlar, kıyılar, akarsu-
lar, okullar, hastaneler de para hırsı ile gözü dönen-
lere sunulmalıdır. Bu sunuşta öyle kamu yaran, doğ-
ru fiyat, üretim ve yatınma katkı gibi konular gün-
deme gelmemeli; soru sorulmamalıdır. Satışlar, ge-
rekirse üste para verilerek yapılmalıdır.
Bu çok degişik çocuklann önerisiyle, kamu ban-
kalan sudan ucuza satılır ve bunlann içi boşaltılırsa
devlet bunlan, zaranna da olsa geri almalı, sonra da
trilyonlarca lira harcayarak yeniden satılabilir duru-
ma getirmelidir; tüm bu kayıplarda halkın vergilerin-
den karşılanmalıdır.
Bankalann özelleştirilmesi sırasında, pazarlıklara
giren, fiyat kıran ya da kırdıran, başbakan, bakan
gibi siyasetçileredokunulamaz; onlar eleştirilemez.
Çünkü eleştiri, çocuklann ya da bağlı olduklan para
babalannın çıkanna uygun olmaz. Çocuklaria siya-
setçileri bütünleştiren uygulama noktası budur. Ger-
çekte, çocuklann bir bölümü bakan yapılır; bir bölü-
mü üst düzey kamu görevlisi olur, kalanı da sırasını
bekler. Devlet bankasının elbiriiğryle sudan ucuza
satılmasından sonra, satışa katkı yapan çocuklar,
derecelerine göre ödüllendirilin bankada ya da or-
taklıklarda ek görev alır.
Bu bilinçli soygunun, hiç kuşkusuz, bilimsellikle
uzaktan-yakından bir bağı olamaz; burada, hırsız-
lan haklı çıkarmaya dayalı bir tutum egemendir.
Çocuklar, devletin yağmalanmasının ya uygulayı-
cılan ya da yağmalama sürecinin açık destekçite-
ridir. Bilimsellikten tümüyle uzak olan anlayışlannı,
kendisi de çürümüş olan siyasal gücün de katkısıy-
la ve gerekirse zorla uygulatırlar.
Çocuklara göre sosyal devlet çok sakıncaUdır
ondan kaçmak, kurtulmak gerekir; sendikal haklar
çok sakıncalıdır; giderek zaraıiıdır. Eğitim, sağlık gi-
bi kamu hizmetlerini özel kesim üstlenmelidir; sos-
yal güvenlik, iş bulma alanlarında kamunun yeri ola-
maz. Vergilerin haksız, eşitlikten uzak ve çok büyük
ölçüde emeğiyle geçinenlerin omuzlanna yıkılması
doğaldır; vergi adaletsizliği, yeraltı ekonomisi, işsiz-
lik, özellikle de eğitilmiş gençlerin işsizliği, gelir da-
ğılımının aşın bozukiuğu, tanmsal üretimin çökün-
tüye uğraması, sanayiin durması vb. Çocuklann
derdi degildir. Onlara göre aslında, işsizlik diye bir
sorun da yoktur; işsizler, düşük ücretle çalışmak
istemeyenlerdir. Çocuklar için IMF ne diyorsa o,
tartışmasız doğrudur. Daha da kötüsü, bunlar
IMF'yi haklı çıkarmak ve aklamak amacıyla özel ça-
balara girerler.
Chicago Çocuklan, ülkelerinin en saygın üniversi-
telerinde ders verir görünürler; bir bölümü gazete-
lerin köşe yazariandır; TV kanallan onlara ardına ka-
dar açıktır; aynı anda banka ve ortaklık yönetim
kurullannda görev alır ya da yüksek ücretlerle da-
nışmanlık yaparlar. Bilimsel araştırmaya zaman bu-
lamazlar; konumlan gereği, bilimsel nesnellik ve eleş-
tirel bakıştan çok uzaktıriar. Üniversite öğrenimlerini
parasız devlet üniversitelerinde, doktora eğitimle-
rini halkın parasıyla yani burslu yapmış olsalar da
toplumsal sonjmluluk, halka hizmet ve ülke sorun-
lan karşısında duyarlılık onlann sözlüğünde yoktur.
Attıklan her adımı, para için atarlar. Kendileri de da-
hil, para için satmayacaklan hiçbir değer yoktur.
Chicago Boys, görevini yapıyor. Ya siz?
e-posta: yakupxa metu.edu.tr
KONGRE İLANI
ONBİRAY SPOR DERNEĞİ
Kongremiz 17.12.2000 Pazar günü saat 13.00'te aşa-
ğıdaki adreste yapılacaktır.
Adres: Paşmakçı Çayır Cad. No: 20 Otakçılar-Eyüp.
Ertelenmesi halinde 24.12.200 Pazar günü aynı adres
ve aynı saatte yapılacaktır.
GUNDEM:
1) Açılış, 2) Saygı duruşu, 3) Yoklama, 4) Divan Başka-
nı seçimi, 5) Yönetim Kurulu faaliyet ve denetleme rapor-
lannın okunması, 6) Tahmini bütçenin görüşülerek onay-
lanması, 7) Yeni Yönetim Kurulu ve Denetleme Kuru-
lu'nun seçimi, 8) Dilekler ve temenniler, 9) Kapanış.
CANDAN ERURETEN
Üe
CENK ACAR
evlendiler.
KADIKÖY, 12.11.2000 PAZAR
KARAÖREN'ler kutlar, mutluluklar dilerler.
BAKIRKÖY 3. ASLİYE HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
Sayı: 1999,534
Davacı Ayşe Güven tarafından davalı Alı Fuat Güven aley-
hine açılan boşanma davasında verilen karar üzerine; Davalı
Alı Fuat Güven adına çıkartılan tebligat bila tebliğ iade edilmiş
olup, adresi zabıta kanalıyla da tespit edilemediğinden. davalı
adına ilanen teblıgat yapıhnasına karar venlmıştır Davalı Ali
Fuat Güven'ın mahkememızce tayın olunan 19 12.2000 günü,
saat 12.00'de mahkememizde hazır bulunması veya kendısini
bir vekille temsil ettirmesı. aksi takdırde HUMK'nın 213 ve
377. maddelen gereğınce yokluğunda yargılamaya devam edi-
leceği ve hüiaim verileceği davetiye yerine kaim olmak üzere
ilanen tebliğ olunur. Basın: 64565