Katalog

7 EKfM 2000 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Istanbul'da olası depremlere yönelik tüm hazırlıklar felaket sonrasına göre tasarlandı Enkazlıazır Yerel yonetimler Olece/der için yer aramyor CANERÖZTÜRK Büyük Marmara depremlerinden sonra Istanbul'da alınan önlemlerin sadece "enkaz amnda sağ kalanlan kurtarmaya yönefik" olması şaşkın- lıkla izleniyor. Meslek odalan yöne- ticileri, belediyelerin ve tstanbul Va- liliği'nin depreme yeterince hazırlan- madığım vurgularken üniversiteler arasında da bir türlü "diyalog kurul- maması n ndan yakındılar. tnşaat Mühendisleri Odası Istanbul Şube Başkanı Cemal Gökçe, Gölcük depremi sonrasında oluşan duyarlüı- ğın, zaman geçtikçe azalacağından endişe ettiğini söyledi. lstanbul'u "rant kenti" olarak tanımlayan Gök- çe, yapılann geçen sûre boyunca tas- nif edümediğini bildirerek hükümetın yapılann takviye edilmesi için ulusla- rarası düzeyde kredi bulması gerekti- ğini anlattı. Gökçe, Istanbul'un 2 yıl içinde yapı envanterinin çıkanlabile- ceğini ifade etti. Şehir Plancılan Odası tstanbul Şu- be Başkanı Ahmet Turgut, kentte ka- çak yapı anlayışının değişmediğini, deprem bahane edilerek kuzeyin yağ- malanmasına göz yumulduğunu be- lirtti. Istanbul'da Büyûkşehir Beledi- yesi'nin dışında 32 ilçe, 41 belde be- ledıyesi bulunduğunu anlatan Turgut, rantçılann, belediyeler arasında koor- dınasyon kurulamamasından yarar- landıİdanna dıkkat çekti. Turgut, planlama açısından önemli eksiklik- ler bulundugunu, bir an önce 1/1000 ölçekli mikro bölgeleme planlanmn,; yapılma» gerektîfmi vürguladı. Mimarlar Odası îstanbul Böyük- kent Şubesi Yonetim Kurulu Uyesi Hasan Kmrcık, valiliğin, belediyele- rin ve ûniversitelerin başına buyruk çahşmalar yaptığını anlatarak elde edilen bilgilerin paylaşılmadığını söy- ledi. Hazırhklann, "karayoflannıaçık tutma", "mezarhk tespttT gibi depre- min sonrasına yönelik olduguna dik- kat çeken Kıvırcık, oysa yapılması ge- rekenin bir an önce yapılann sağlam- laştuılması olduğunu vurguladı. Jeofızik Mühendisleri Odası Genel Başkanı Prof. Dr. Ahmet Ercan da, özellikle tstanbul Valiliği'nin deprem hazırlıklannın yeterli olmadığını söy- ledi. Valiliğin, büimsel araştırmalan teşvik etmediğinı bildiren Ercan, ken- dilerinin Afet Yönetim Merkezi'ne bir kez büe olsun davet edilmediğini ifade etti. Jeofızik Mühendisleri Odası tstan- bul Şube Başkanı Oğuz Gdndoğdu, mühendislik hizmeti kalitesinin 17 Ağustos'tan daha geri bir duruma gel- diğinibelirtti. Deprem konusunda ça- hşmalar yapan kurumlar arasında bir türlü diyalog kurulamadığına dıkkat çeken Gündoğdu, geçen süre boyun- ca ûniversitelerin ön plana çıkmaya çalıştıklannı savundu. CEMULUTAŞ Devletin ve yerel yönetimlerin olası bir depreme karşı bütün hazır- lığının, binalann yıkılmasını önle- mek, insanların yaşamını sağlamak yerine enkaz altında kalanlann kur- tanlmasına yönelik olduğu belirtil- di. Mevcut binalann ve zeminlerin etüt edilmesi, gerekiyorsa binalann sağlamlaştınlması konusunda halk kaderiyle başbaşa bırakıldı. Bayın- dırlık ve tskân Bakanlığı yetkilile- ri ise bu çalışmalann yerel yöne- timlerin görevi olduğunu savundu. Kocaeli ve Düzce merkezli 1999'de gerçekleşen yıkıcı deprem- lerin ardından Marmara Bölge- si'nde başka yıkıcı depremler ola- cağuım büimsel olarak ortaya ko- nulmasına karşın, merkezi hükümet ile yerel yönetimlerin tüm hazırlık- lannın "binalann yıkmunı önleme- ye ve insanlann olası depremden en azzarargörmesinisağlamaya yöne- fik'' değil, felaket sonrası kurtarma ve cesetleri toplamaya yönehk ol- duğu ortaya çıîctı. Bayındırlık ve tskân Bakanlı- ğı'ndan Cumhuriyet'e yapılan de- ğerlendirmede, bundan sonra olabi- lecek depremler için hükümetin "Zorunlu Deprem Sigortas" ve "Yapı Denetimi SistemPni getırdı- ği, bunun dışmda yapılacak bir şey ohnadığı bildirildi. Söz konusu ön- lemler ise sadece yeni yapılacak bi- nalann inşaat kalitesini arttırmaya yönelik. Oysa asıl sorun olan "mevcut binalann olası bir deprem için test edilip hazuianması" konu- sunda ise bakanlık yetkilileri, "O yerel yönetimlerin işi" yanıtını ver- mekle yetiniyorlar. Binalann yeni depremlere hazır- lanması konusunda önceliğin dep- rem bölgesinde az, orta hasar gören veya tamamenyıkılanlarda olduğu- nu ifade eden yetkililer, orta hasar- lı binalara faizsiz 2 milyar liralık kredi verildiğini, az hasarh binalar için de 600 milyon liralık karşılık- sız yardım yapıldığını anunsattı. Binalannda hasar olmamakla birlikte yeni bir deprem için bina- lannı test ettirmek, sağlamlaştır- mak için inşaat projesi yaptırmak isteyen, ancak gerekli maddi ola- naktan yoksun olan yurttaşlar ise ne yapacağını bilemiyor; çaresiz- lik içinde bekliyor. Bakanlık yet- kilileri, bu durumda olan yurttaş- lar için şu aşamada "faizsiz kredi, karşıhksız yardım ya da başka ya- pılacak herhangi bir şey ohnadığı- nı" yineliyor. Japonya'da deprem korkuttu Japonya'da dün Richter ölceğine göre 7.1 bûyükhiğünde bir deprem meydana gektL 2 işcinin göçük ahında kakhğı depremin. 1995 yıhndald Kobe depreminden sonra Japonya'da meydana gelen en büvük deprem olduğu bikürildL Meteoroloji Kurumu'ndan yapüan açıklamada, dün yerel saatie 13JO'da meydana gelen depremin merkez üssûnün başkent Tokyo'nun 505 küometre gûneybatısındaki Tottori bölgesinde yerin 10 kflometre altı olduğu beBrtfldi. Sezer, Ulusal Deprem Konseyi'nin yetkilendirilmesini istedi Denîzli^de araştnrna yapılacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) •-, ~ Ulusal Depıem Konseyi'ni kabul • eden Cumhurbaşkanı Ahmet Nee- det Sezer, konseyin bir yönetmelîk- le yasal dayanağa kavuşturularak yetkilendirilmesini istedi. Ulusal Deprem Konseyi Başkanı Prof. Dr. Tüğrul Tankut, Fransız araştırma gemisinin Marmara Denizi'ne iliş- kin araşurmalannın önemli olduğu- nu, ancak araştırma sonuçlan bek- lenmeden yapı denetimi ve zemin araştırmasına yönelik çalışmalann yapılması gerektiğini söyledi. Cumhurbaşkanı Sezer, dün 20 ki- şiderroluşan Ulusal DepremKonse- yi üyelerini kabul etti. Konsey üye- îerinin görüşlerini alan Sezer, Mar- mara fayına ilişkin araştırma sonuç- lan hakkında da bilgi edindi. Sezer, çıkanlacak bir yönetmelikle konse- yin yasal dayanağa kavuşturulması- nı ve yetkilendirilmesini önerdi. Ka- bulden sonra gazetecilerin Fransız araştırma gemisinin araştırmasıyla ilgili sorulan üzerine konsey üyesi Prof. Dr Aykut Barka, deniz içinde her zaman bir deprem tehlikesinin Türkiye capında gerceklestirilecek proje ihaleye cıkacak Deprem istasyonlan kurulacak tstanbul Haber Servisi- Boğaziçi Üniversitesi (BÛ) Kandilli Rasathane- si ve Deprem Araştırma Enstitüsü Mü- dürüProf.Dr.AhmetMeteIşıkara,20- 22 istasyondan oluşan "Türkiye Geniş Banth Deprem tstasvonu ŞebekesTnı ihaleye çıkaracaklannı söyledi. Işıkara, "Proje \S mflyon dolara mal otacak, knş ucurtmayacağız'' dedi. BÜ Kandilli Rasathanesı ve Deprem Araştırma Enstitüsü'nce, dün medya mensuplanna deprem bilgilendirme semineri düzenlendi. Prof. Dr. Işıka- var olduğunu arumsattı. Konseyin dün gerçekleşrirdiği toplathtısında alman kararlan açık- lamak üzere daha sonra TÜBÎ- TAK'tabasın toplantısı düzenlendi. Konsey başkanı Prof. Dr. Tüğrul Tankut, IFRAMER araştirma gemi- si Le Suroit'in teknik olanaklann- dan yararlanılarak 12 Eylül-3 Ekim döneminde yapılan araştırma so- nuçlannın önemine işaret etti. Tankut, araştırma sonuçlannın uzun sürebileceğine de dıkkat çeke- rek depreme hazu-lıklı ohnak için hemen harekete geçil- mesi gerektiğini kaydet- ti. Tankut, varolanve ye- ni yapüan tüm yapılann ivedilikle deprem gü- venliğine kavuşturuhna- smı istedi. ra, batıda bir deprem olduğu zaman, şıddetinın yüzey dalgalan ve mornen- tumuna göre doğru verilebilmesi için Van'a, doğudaki bir deprem için de Edime'ye istasyon kurulduğunu söyle- di. Deprem Araştırma Enstitüsü Sis- moloji Laboratuvan Şefi Dr. Doğan Kah&ıtda, 17 Ağustos depremininşid- det haritasını hazırladıklannı kaydetti. Dr. Kalafat "17 Ağustos depremi kay- nağuıda 10, Adapazan'nda 9, tstan- bul'da ortalama 7, Avcdar'da da 9 şid- detinde bissedadi" diye konuştu. Tankut, Denizli Valüi- ği'nin başvurusu üzeri- ne Denizli çevresinde yaklaşık 50-60 kilomet- re boyutlannda bir alan- da 25 tane sayısal sismo- loji istasyonu kuruldu- ğunukaydederken, "Ey- lûlayıiçindeafanankayıt- lar ve 260 deprem içeren veriler değeriendirflecek. 1 ay sürecek çahşma ta- mamlandığında, sonuç- lar açıldanacak" dedi. Valilikten öneri Hkyardım kursuna katılın YEŞİMGÜL Istanbul Vali Yardımcısı ve Afet Yö- netim Merkezi Başkanı Cafer Akyüz, 5, 7 ya da 9 şiddetindeki olası bir tstanbul depremiyle ilgili afet senaryolan hazır- ladıklannı belirterek yapılan tatbikat- larda görülen eksiklikleri giderdikleri- ni söyledi. tstanbul Büyûkşehir Beledi- yesi Genel Sekreter Yardımcısı Mah- mut Koş ise Japonya'yla işbirliği yapı- larak hazırlanacak olan, tstanbul'daki binalann hangisinin onanlması, hangi- sinin yıkılması gerektiğini ortaya koya- cak deprem senaryolannın geliştirilme- sini ve afet planlannın doğru üretilme- sini sağlayacak "Stsmik Bölgeleme Ça- hşmas" projesine Dışişlen Bakanlı- ğTtun onay verdiğini belirtti. tstanburdaki 10 bin kamu binasın- dan bin 561' inin Marmara depremınde zarar gördüğünü anımsatan Cafer Ak- yüz, "Bütün kamu binalan incelendL Binalar genel olarak depreme dayanık- h. Bazı binalan güçkndinnek için 65 trflyon Bra gerekiyor'' dedi. Kamu binalannın 237'sinin ağır ve orta hasarh olduğunu belirten Akyüz, "Ağır hasarh binalann büyük böJümü okuL 131 okul ağır hasarh. 70 okul yeni öğretim yüma yetiştirikü, 20 okulda ona- nm sürüyor, 12 okuhın>ıkımya da ona- nm çahşmalan var" dıye konuştu. Yurttaşlann evlerini takviye etmele- rini, arsalannın zemin etüt çalışmalan- nıyapnrmalannı isteyen Akyüz, "Yiırt- taşbn binalannın kat sayısryiaflgüidn- yarh obnaya çağınyonun. 3 kath bina için ruhsatalan yıırftaş, yanhşhğm Mar- mara depreminde görünmesüıe karşın hâlâ fazladan kat cıkmayı wrdürüyor" dedi. Akyüz, bugüne kadar yapılan çahş- malan ise şöyle özetledi: # Depremin ardından haberleşme- nin sağlanması için "Taşınabflir Uydu Yer Tenninati" cihazı almdı. Yaklaşık 30 milyar lira değerindeki bu cihaz, depremin ardından haberleşmeyi kesin- likle sağlayacak. # Olası bir depremin ardından ön hasar tespit çalışmalannın yürütülmesi için 200 kişilik ekip oluşturuldu. # tlçelerin coğrafi bilgi sisteminin işlendiği haritalarbilgisayara işleniyor, işlemlenn bitmesınin ardından bunlar kaymakamlıklara dağıülacak. Kayma- kamlar, olası bir depremin ardından za- rar gören yerleri, Valüik'te de aynısı bu- lunan haritadan buraya bildirecekler. Henüz ihale aşamasında. # Bayındırlık tl Müdürlüğü bünye- sinde Beton tnceleme Laboratuvan ku- ruldu, yurttaşlar sembolik ücretle bina- lannın yapısuu mceletebilirler. # 5 bin 600 kişilik arama- kurtarma ekibi oluşturuldu. # 420 ambulans, 14 bin kişilik mi- safirhane, bin 227 ekmekfinnı,498 ça- dır alanı, 17 bin 476 çadır, 20 kontey- ner, 237 jeneratör, 4 bin 400 büyük iş makinesi mevcut ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Fıknalar ve Gençekler Bizim üniversitenin Sayın Rektörüyle, Sayın Tu- rizm Bakanımız arastndaki "polemik" bir süre da- ha devam edecek gibi görünüyor. Zira Sayın Ba- kanın, artık bu işi kapatmak istemesine karşın din- ci basın ve Sayın Rektörümüz galiba biraz daha sürdürmek niyetinde. Perşembe günkü yazımı buna ayırmış ve rektö- rümüzün (bence) doğru bir düşünceyi, çoğu k«fez yaptığı gibi, kötü dile getirdiğini ve Bakanımızin buna (gene bence), spekülasyona açık, fakat doğ- ru bir yanrt verdiğini yazmıştım. Kimi arkadaşlanm bu tutumumu eleştirdi. "Sempatimin", Sayın Mumcu'ya yönelik olduğu- nun "hissedilmesine" karşın, net birtavıralmama- mı "korkaklık" olarak isimlendirenler de oldu. Doğ- rusunu isterseniz, akademik yaşamımla ilgili kor- kacak pek bir şeyim kalmadı. Sayın rektörümyz yapabileceği her şeyi yaptı. Artık nesinden kork^- yım? Fakat anlaşılan kendimi iyi ifade edememişim.' Ben bu polemikte kusuru, Sayın Alemdaroğ- lu'nda görüyorum. Zira aşağıdaki cümleyle yanı- ta "çanak tutan" kendileri: "...Atatürk Türkiyesi'ni konımakta ve cumhuti- yetin değerierine sahip çıkmakta karariı olan k\ı- rumlanmtz, başta TSK olmak üzere üniversiteler ve çağdaş kurumlanmız; ülkeyi, aklı ve vicdapı körteşmiş bir grubun çağdtşı emellerine terk et- meyeceğini, bu konularda asla ödün vermeyece- ğini göstermiştir.." (Bu metni, Yılmaz Çetiner'în 5 Ekim tarihli 'Haberiniz Varmı?' köşesinden al- dım. Muhtemelen bir yanlışlık var, ama önemli de- ğil.) TSK'nin, ülkeyi, "aklı ve vicdanı körteşmiş bir grubun çağdışı emellerine terk etmeyeceği" açik- tır ve bunu, en geri zekâlılar bile bilir. Fakat TSK'nin "sözcülüğü", bir üniversite rektörüne düşmez. Hele, o üniversitenin ders yılı açılış ko- nuşmasında bunlan dile getirmenin, hiç gereği yoktur. Ve eğer böyle konuşulursa; "...Ûniversitelerin duyariılığı TSK'ninkiile birolamaz. Ontolojik var- lıklanna aykındır. Abartılmış duyartılık bizi taassu- ba, yobazlığa götürmemelidir..." yanıtı gelir. Temel noktayı yinelemek istiyorum. Hiçbir de- mokraside demokrasıyi yok etme özgüriüğü bu- lunamaz. Fakat bunu dile getirirken "Biz de TSK gibi duyariıyız" vb. gibi ifadeler hiç yakışık almı- yor... •*• Bu olaylar, aklıma çok bilinen üç fıkrayı getirdi. Bunlan sizinle paylaşmak istiyorum. Adamın biri, bir kahveye girmiş. Şöyle etrafını bir süzmüş ve "Kim ulan buralann efesi?" diye naralanmış. Arkada oturanlardan biri ayağa kalk- mış ki "Aman AHahım",.. Iki metreye yakın boyu olan, kocaman bıyıklı bir "dev"... Kahveye giren adam, hemen yanına koşmuş, tatlı birtebessümle elini omzuna atmış ve kahve- de diğer oturanlara dönerek sormuş: "Var mı ty- ze yan bakan?" Ikinci fıkra da yukandakine benziyor. Adarrtın biri kahveye gelmiş ve etrafa pis pis bakarak eli- ni masalardan birine vurmuş. "Kim ulan buralagn daytsı?" diye bir nara patlatmış. Once kimse ilgilenmemiş. Oyun oynayanlar oyunlannı sürdürmüş, sohbet edenler sohbetleri- ni. Ama adamın vazgeçmeye niyeti yokmuş. Ay- nı narayı bir kez daha patlatınca dev gibi adamın biri kalkmış, almış bunu ayağının altına, evire çe- vire dövmüş. ; Adamakıllı sopa yiyen adam bir yandan kaçar, biryandan da "Yahu birsoru sorduk, bu kadar fe- zacak ne vardı?.." diye söylenirmiş. • • • Sizlerle paylaşmak istediğim üçüncü fıkra da ilk ikisine çok benziyor. Gene bir kahve ve gene dı- şandan gelen bir yabancı söz konusu. Bu kez kahveye gelen adam elini masalardan birini vurmuş ve "Allah birdir!" diye naralanmış. Kimse bir şey dememiş doğal olarak. Ama adam elini bir kez daha vurmuş masaya ve "Allah birdir ulan!" diye, eskisinden daha gür sesle bir nara da- ha atmış. Ardından bir daha, bir daha... Sonunda, oturanlardan biri kalkmış ve bunu ayağıntn altına almış. Bir yandan döver, bir yan- dan da, "Allah bir değil ulan!" diye bağnnırmış... "Allah bir değil!"... • • • ! Bu fıkralan neden anlartım? ' !- Anlayan anlamıştır umarım. Ve gene umanm, doğru yorumlanmıştır. Kimileri, öküz altında buzağı anyor da... İLAN T.C ADIYAMAN AS1İYE HUKÜK MAHKEMESİ'NDEN 1996/959 E. 1999/841 K. Davacı Hasan Taşar vekili Av. trfan Yıldınm tarafin- dan tpekli köyünden davaya sonradan dahili olarak gös- terilen bir kısım davalılar olan Ali çocuklan Hanım. Fat- ma, Derviş ve Ah Dolaş yine Hasan çocuklan Fatma ve Rabia Dolaş aleyhlerine açılan tapu iptali ve tescil dava- sının yargılaması sonucunda davanın kabulüne karar ve- rildiği, karann şahıslara tebliği için bütün aramalara rağmen bulunamamasmdan "hayali bir isim olduklann- dan" tebliğ yapılamamış. bu nedenle ılanen tebliğ yolu- na gıdilmış olmakla; Karannuzın ilan tarihinden itibaren davahlann kara- ra karşı 15 gün süre içensinde itiraz etmesi, itiraz etme- diği takdirde karann kesmleşeceği hususu ilanen tebliğ olunur. 14.09.2000 Basın: 53741 T.C. SİVAS 3. ASLtYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 2000/377 Davacılaı N»ıran Erçakmak ve müşterekleri vekili Av. Yüksel Köse tarafından hasımsız olarak açılan gaiplik karan verilmesi davasına esas olmak üzere, Tüm aramalara rağmen adresi tespit edilemeyen Si- vas ili, Merkez, Kızılırmak mahallesi, Cilt: 000/01, Kü- tûk Sıra No: 0024'te nüfusa kayıtlı bulunan Hasan ve Zekiye'den olma 15.9.1939 doğumlu davacılann murisi Cafer Erçakmak'ın ve kendisini bilen ve tanıyanlann mahkememızın yukanda dosya numarası yazılı dosya- ya bir yıl içerisinde müracaat etmeleri aksi takdirde Ca- fer Erçakmak'ın gaıpliğine karar verileceği hususu ila- nen tebliğ olunur. Basın: 55016 tLAN T.C. ANKARA 1. SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 2000/364 Davacı Başak Sigorta A.Ş. vekili Av. Murat Şanlı ta- rafından davalılar Celal Yalçın, Mehmet Feshi Yazıcı, Halk Sigorta A.Ş. aleyhine açılan alacak davasınuı ya- pılan yargılamasında verilen ara karar gereğince, Mehmet Feshi Yazıcı (davah), Sokullu Mehmet Pa- şa Cad. No: 161/7 Dikmen-Ankara, davah Celal Yal- çın, aynı adreste adına gönderilen davetiye ve dava di- lekçesi adreslerinde bulunamadığından tebliğ edüeme- diği, zabıtaca tebhgata yarar açık adreslen tespit edi- lemediğinden yukandaki özeti yazıh davaya karşı var- sa savunmalannızı veya dehllerinizi duruşmanın bıra- kıldığı 25.10.2000 günü saat 09.30'da mahkememize gelerek beyanda bulunmanız veya kendinizi bir vekil- le temsil ettirmenız, aksi takdirde gıyabınızda karar verileceği hususu HMUK'nun 509 ve 510. maddeleri gereğince davetiye yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Basm: 54219 ADIYAMAN ASLÎYE HUKUK HÂKÎMLİĞİ'NDEN 1999/813 Esas Davacılar Hüseyin Ağca ve arkadaşlan tarafından davalılar tpekli köyünden Hasan Dolaş ve arkadaşlan aleyhine açtıklan tapu iptali ve tescil davası gereği bir kısım davalılar olan Ali oğlu Derviş Dolaş, Mulla Do- laş, Ali Dolaş, Zeliha Dolaş, Fatma Dolaş ve Hanım Dolaş isimli şahıslann köyde bulunmadıklan, "hayali bir isım olduklan" tüm aramalara rağmen de buluna- mamalanndan dolayı dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilememesinden dolayı, dava dilekçesinin ve duruşma gününün davalılara ilanen tebliği yoluna gidil- miş olmakla; Mahkememızın yukanda dosya numarası yazılı dava dosyasrnın 22.11.2000 tarihli duruşmaya bizzat gehne- niz veya kendinizi bir vekil ile temsil ettirmeniz aksi halde yokluğunuzda duruşmaya devam edilip karara bağlanacağı hususu ilanen tebliğ olunur. 13.09.2000 Basın: 53742 KIRIKKALE 2. ASIİYE HUKUK " " \ HÂKİMLİĞİ'NDEN ı Dosya No: 2000/18 Davacı Cafer Çakırca vekili Av. Murat Çakırca tarafından davalı Bekır Bozkurt aley-\ hine mahkememize açılan 4.750.000.000 TL. çek iptali ve menfı tespit, istirdat dava-, sının yapılan açık dunışmasında verilen karar uyannca; Davamızm davahsı ve halen Yozgat Belediye Mezbahası Deri ve Bağırsakçı Hayat Kasabı Belediye Hali, Yozgat adresinde ikamet eden Bekır Bozkurt'un yapılan tebli- gata rağmen bu adreste bulunamadıği, mahkememızce yapılan zabıta tahkikatında da- va dilekçesi ve duruşma gününü bildirir davetiye tebüğ edılemediğınden ilanen tebli- ğine karar verilmiştir. Davalı Bekir Bozkurt'un duruşma günü olan 6.12.2000 günü saat 09.15"te mahke-: memiz duruşma salonunda hazır olması veya bir vekille kendisini temsil ettirmesi, be-: rabennde varsa delillerini ibraz etmesi, aksi takdirde yargılamanın yokluğmıda yapıla- cağından HUMK'nun 213. maddesi gereğince dava dilekçesi ve duruşma gününü bil- dirir davetiye yerine kaim ohnak üzere ilanen tebliğ olunur. 19.09.2000 Basın: 53733 T.C. ELAZIĞ1. ASLtYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Dosya No: 2000/453 Davacı TEDAŞ Genel Müdürlüğü vekili tarafından davah Ahmet Barut ve 5 arkadaşı hakkında açılan tes- cil davasında davalılar Duriye Turgut ve Dudu Ser- han'ın duruşma günü olan 19.12.2000 günü saat 10.00'da mahkememızde hazır bulunmalan veya vekil göndermeleri, HUMK 213 ve 377. maddeleri gereğin- ce belirtilen gün ve saatte mahkemede hazu bulunul- madığı veya vekille temsil edihnediği takdirde yargı- lamaya yokluklannda devam edileceği ve hüküm veri- leceği dava dilekçesine kaim ohnak üzere tebliğ olu- nur. Basın: 55032 PINARRAŞI ASIİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Dosya No: 1999/241 Davacı Payaslı köyünden Osman Bozkurt ve Gülser llhan ile davalılar aynı köyden Havuz Yavuz, Melek Yavuz ve arkadaşlan arasında devam etmekte olan ta- pu iptali ve tescil davasınuı yapılan açık yargılaması sı- rasında; Davahlardan Lütfiye Yavuz'un Payaslı Köyti, Pınarbaşı adresine tebligat yapılamadığı gibi adresi de tespit edılemediğınden dava dilekçesi ve duruşma gü- nünü bildirir davetiyenin ilanen tebligıne karar verihniş olup, Davalı Lütfiye Yavuz'un duruşma günü olan 02.11.2000 günü saat 09.00'da mahkememizde yapıla- cak duruşmada bizzat hazır bulunması ya da kendisini bir vekille temsil ettirmesi aksi takdirde duruşmanın yoklugunda yapıhp karar verileceği hususu dava dilek- çesi ekli duruşma gününü bildirir davetiye yerine kaim ohnak üzere ilan olunur. Basın: 53145 İLAN T.C. FATİH1. ASIİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN 1998/275 Davacı Nügün Keçilli tarafından davah Ferman Keçüli aleyhine açılan boşanma da-' vasında: Hâkimhğimizn 1998/275 esas, 1998/871 karar sayıh ve 08.12.1998 günlü karan ile Istanbul ili, Beşiktaş ilçesi, Sinanpaşa Mah. cilt 018/05, sayfa 70, kütük soa480de nü- fusa kayıth bulunan Mehmet Ali ve Fatma'dan olma 10.06.1975 doğumlu davacı Nil- gün Keçilh ile Türker ve Zeynep Ruhsan'dan olma 31.08.1972 doğumlu Ferman Ke- çilli'nin M.K.'nun 134/3. maddesi gereğince boşanmalanna, müşterek çocuk 28.03.1993 doğumlu Ceyhun Ferman'm velayetinın davacı anneye verilmesine, dava- h babanın çocuğu ile cumartesi günleri ile dini bayramlann 2. günü sabah saat 9.00'dan ertesi gün aynı saate kadar görüşmesine, şahsi ihşkileri bu şekilde düzenlenmesine, yol masraflannın dahi kendisinin temin etmesine, harç peşin alındığından yeniden aluıma- sına gerek olmadığına, yapılmış yargılama giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasma, istenmediğinden nafaka. tazminat takdirine yer ohnadığına dair temyizi kabil olmak i üzere karar edilmiş olup adresi tespit edilemeyen Ferman Keçilli'ye tebligat yerine geç-' mek üzere ilan yolu ile tebliğ olunur. 29.06.2000 Basın: 542331