25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7 EKİM 2000 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYF^T EKONOMI / ekonomi@cumhuriyetcom.tr 13 Ûtomotiv iiretimi arttı • ANKARA (AA)- Otomotiv üretüni bu yılın ocak- eylül döneminde 342 bin 936 adet olarak gerçekleşirken üretim geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 51 oranında artış gösterdi. Otomotiv Sanayii Derneği'ne göre, ilk 9 ayda üretim, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 47 artışla 222 bin 262 adete yükseldi. Otomobil ithalatı da aynı dönemde yüzde 124 artarak 79 bin 223 adetten 177 bin 537 adete yükseldi. GAPIa yeni projeter • GAZİANTEP(AA)- GAP bölgesindeki yoksullann sosyal ve ekonomik durumlannın; üretken istihdam olanaklan, sağlıklı çevre koşullan, eğitim ve beceri düzeylerinin yükseltilmesi yoluyla iyileştirilebileceği belirtildi. GAP Bölge Kalkınma tdaresı Başkanlığf nca hazırlık çalışmalan yürütülen Güneydoğu Anadolu Bölge Kalkınma Planı kapsamında, bölgeler arası ve bölge içi gelişmişlik farklılıklannın azaltılması amaçlanıyor. Merbolîn işçisi eylem yaptı • Ekonomi Servisi - Sabancı Center'da toplantı sürerken Sabancı Center'ın dışında işten atılan Merbolin Boya Fabrikası işçileri eylem yaptı. Aralannda DİSK Genel Sekreteri Murat Tokmak'ın da bulunduğu ve sayılan yaklaşık 100'ü bulan işçiJer iş gü vencesi yasasının bir an önce çıkanlmasını istedi. DISK Gaziantep Bölge Temsilcisi Muzaffer Subaşı da tş Güvencesi Yasa Taslağı'nın kanunlaşmasının Türkiye için "olmazsa olrnaz" koşul olduğunu savunarak "Hükümet, işverenlerin tepkisi karşısında geri adım atarsa dananın kuyruğu o zaman kopar, işçiler sokağa dökülür" dedi. TÜRMOB'un Genel Kurulu • ANKARA (AA)- Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odalan Birliği'nin (TÜRMOB) 11. Olağan Seçimli Genel Kurulu bugün başhyor." TÜRMOB 'dan yapılan açıklamaya göre, secim iki gün sürecek. TÜRMOB Genel Başkanı Mustafa Özyürek'in açış konuşmasıyla başlayacak genel kurulda, devlet bakanlan ile siyasi parti genel başkanlan katılacak. UND'den Ro-Ro köprüsü • İSTANBUL(AA)- Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Ro-Ro işletmeleri fılosunun geliştirilmesi projesinin ilk aşamasını oluşturan dunyanın en büyük Ro- Ro gemisi UND Akdeniz, bugün dûzenlenecek törenle UND filosuna katılacak. UND Ro-Ro filosundaki gemi sayısı UND Akdenizile 8'e yükselirken 2002 'nin nısan ayına kadar 5 Ro- Ro daha filoya katılacak. KHK çıkarma yetkisinin iptaliyle IMF endeksli hazırlanan program zora girecek Gözler Meclis'e çevrildiEkonomi Servisi- Anayasa Mahkeme- si'nin hükümetin kanun hükmünde karar- name (KHK) çıkarma yetkisini iptal et- mesinin ardından, Uluslararası Para Fo- nu (IMF) ve Dünya Bankası'na söz ver- diği düzenlemeler zora girdi. Bukuruluşlardan beklediği kredilere gö- re ekonomi programı yapanhükümetin büt- çe dışı fonlann kaldınlmasından KİT'le- re ilişkin KHK'nin değiştirilmesine, sos- yal güvenlik kurumlanna ilişkin düzen- lemelerden TEAŞ ve BOTAŞ'ın bölün- • Beklediği kredilere göre program yapan hükümet, bütçe dışı fonlann kaldınlmasından KİT'lere ilişkin KHK'nin değiştirilmesine, sosyal güvenlikten TEAŞ ve BOTAŞ'ın bölünmesine kadar, kararnameleri yasalaştırması için Meclis'e yüklenecek. mesine olanak tanıyan kararnamelere ka- dar, bunlan yasalaştırması için Meclis'e yüklenecek. Hükümet, kamu bankalarınm özelleş- tirilmesine olanak tanıyan KHK'nin Cum- hurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafin- dan veto edilmesinin ardından kararna- meyi TBMM'ye yasa olarakgetirmeye ha- zırlanırken Vakıfbank' ın ilk adımda yüz- de 19.75'lik hissesinin halka arzı da su- ya düştü. IMF ve Dünya Bankası'na verilen söz- Hak-lş. DİSK, Türk-İsve KESKyönetirileri, lş Güvencesi Yasa Tasansı'na sahipçıkaraksendikaiısendikasızhlmişcüerimücadekyeçağıniı. Sendikalar: Genelgrevegiderizİstanbul Haber Servisi - Türk-İş, DİSK ve Hak- İş, işverenlerin kısmi iş güvencesi ön- gören yasa taslağına karşı takındıldan tutu- mun asıl nedenınin işçilerin kazanılmış hak- lannı geri almak olduğunu belirterek, işve- renlerin bu yöndeki tutumunun sürmesi ha- linde genel greve gidecekleri uyansında bu- lunjhılar. _ , , ^ , Hak-tş Geneİ Başkanı Salim Uslu, işve- renlerin baskısına misliyle yanıt verecekle- rini söyledi. DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, sendikalı sendikasız tüm işçileri mü- cadeleye sahip çıkmaya çağırdı. DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, Hak-lş Genel Başkanı Salım Uslu ve Türk- lş Genel Sekreteri Hüseyin Karakoç, Petrol- Iş Genel Merkezi'nde düzendikleri ortak ba- sın topiantısında Sabancı Center'da toplanan işverenlerin iş güvencesi yasa taslağına iliş- kin açıklamalanna yanıt verdiler. KESK Yönetim Kurulu üyesi tsmail Hak- kıOrtaköy'ün de destek için hazır bulundu- • Sendikacılann ortak açıklamasmda, işveren kesiminin en masum bir demokratik adımı bile abartıh ve saldırgan bir üslupla reddetmesinin, oluşturulmaya çalışüan sosyal diyalog ortamını dinamitlediği bildirildi. ğu toplatıda, ortak açıklamayı okuyan Türk- lş Genel Sekreteri Hüseyin Karakoç, işveren kesiminin en masum bir demokratik adımı bi- le abartılı ve saldırgan bir üslupla reddetme- sinin, oluşturulmaya çalışılan sosyal diyalog ortamını dinamitlediğini söyledi. İş güvencesini düzenleyen 158 sayüı ILO sözleşmesinin Türkiye taranndan imzalanma- sına karşın bugüne dek iç hukuka uyarlan- madığmı ifade eden Karakoç, işverenlerin dilediği gibi işçi çıkarmaktan kaçınmadığı- nı anlattı. Çalışma Bakanı Yaşar Okuyan'ın da belirtiği gibi işten çıkarma nedenleri ara- smda sendikalaşmanın birinici sırada yer al- dığını ifade eden Karakoç, bakanlık tarafın- dan hazırlanan taslağın 158 sayılı sözleşme- nin tüm hükümlerini kapsamaktan uzak ol- duğunu, ancak ileriye doğru bir adım niteli- ği taşıdığı için desteklediklerini belirtti. tşverenlerin taslağı hazırlayan Çalışma Ba- kanı'nı ışletmelenn altına dinamit koymak- la suçladığını anımsatan Karakoç, " Bu gü- ne kadar yüzbinlerce insan uluslararası söz- leşmeier, anayasa veyasalardan kaynaklanan haklannı kuİlanmak istedikleri için işten aö- tırken evlerine dinamit konmadı mı* dedi. Pariamentoya uyan işveren kesiminin lobi faaliyeti yaparak bu taslağın yasallaşmamasına çalışacaklannı ifa- de ettiklerine dikkat çeken Karakoç, "Hiç khnsenin baskı vetehditle parlamentonun ira- desine ipotek koymaya hakkı yoktur. Kaldı Id işgüvencesinin yasallaşması, anayasanın par- tsunentoyayükfediği birgörmfir" diye konuştu. ler çerçevesinde KHK şeklinde hazırla- nan, henüz onaylanmamış düzenlemele- rin zora girmesiyle ekonominin yönünün değişmesi bekleniyor. Bu kararnameler "yasal dayanağı itaİmaHıgı için" tartışma- lı hale gelirken iptali istemiyle dava açı- lan KHK'ler iptal edilecek. Ekim ayının üçüncü haftasında halka arzının gerçekleştinlmesi planlanan ve hükümetin 500 milyon dolar beklediği Vakıfbank'm özelleştirilmesi ile ilgili ka- rarnamenin iptali bekleniyor. IMF'ye ve- rilen sözlerçerçevesinde bu bankanın ekimın ikınci ya- nsından sonra satışa çıîca- nlması, programın uygu- lanması açısından hükü- met için büyük önem taşı- yor. Bu arada Cumhurbaş- kanı Sezer'in veto ettiği 233 Sayılı KİT'lere iüşkin KHK'de ve Ziraat, Halk, Emlak bankalanmn yasa- lannda değişikJık yapıl- masına ilişkin kararname- nin TBMM'ye yasa ola- rak sunulması bekleniyor. Dünya Bankası'ndan ge- lecek 1.5 milyar dolarlık mali sektör kredisini ala- bilmek için kamu banka- lannm satışmı hızlandır- maya çalışan hükümetin bu konuda zorlanacağı be- lirtiliyor. Özelleştirmenin askıya alınmasıyla bu kre- diyle birlikte diğer dış kre- dilerin akışında da zorluk çıkacağı kaydediliyor. Sosyal güvenlik Önceki gün yürürlüğe giren sosyal güvenlikle il- gili KHK ve diğerleri de ayn bir dava açılıp bu da- vada yürütmeyi durdurma karan çıkana kadar işler- liğinı İcoruyacak. Dava açüması durumunda, Tür- kiye İş Kurumu kurulma- sı, SSK ve Bağ-Kur'un yapılandınlması, sosyal güvenlik kurumlannın tek çatı altmda toplanmasma ilişkin kararnamelerde ip- tal edilebilecek. Bu arada, Esnaf-Sanat' kârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigor- talar Kurumu Yasası, Ta- nmda Kendi Adına ve He- sabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Yasası'nda de- ğişiklik, Emekli Sandığı Yasası ile Nakdi Tazmi- nat ve Aylık Bağlanması Hakkında Yasa'da deği- şiklik yapılmasına ilişkin kararnameler için de aynı durum söz konusu. Konferans Sendikalar AB'yitartıştı tstanbulHaberServisi-Türkiye'de her kesimin Avnıpa Birliği'ne (AB) farklı anlamlar yüklediği belirtilerek birliğin sadece ekonomik değil, sos- yal, insan haklan ve hukuk boyutunun bulunduğuna dikkat çekildi. KESK ve Isveç Kamu Çalışanlan Konfederasyonu'nun (TCO) ortakla- şa düzenledikleri "AB ve Türkiye'de insan Haklan ve Sendikal Özgüıiük- ler" konulu konferans, Istanbul'da Ar- mada Otelfnde başladı. Konferansm açılışında konuşan KESK Genel Baş- kam Siyami Erdem, sermayenin Av- rupası yerine emeğin Avrupası'nuı yaraülması için emek örgütleri arasın- daki işbirliğinin ve dayanışmanın ge- liştirilmesi gerektiğıni söyledi. Er- dem, "Birlik perspektifi tüm Avru- pa'dave ûlkemizde dahaçokistihdam ve adil pa> laşım. daha çok örgütten- me vedûşünceözgüriüğü.daha çok de- mokrasi ve doğal olarak daha çok sen- dikal hak ve özgüriükler ve sosyal hak- lar üzerinden yürütühnelidir. Bunla- ruı partnerierimizin talebi değil, ken- di toplumsal ihtiyacınuzolduğu bilin- melidir" dedi. TCO Genel Başkanı StureNordh da sendikal haklann demoksanin te- meli olduğunu belirterek "Özgür sendikal örgütienmedemokratik ol- mayan birhükümetteyaşayamaz" de- di. Nordh, AB üyeliğine aday ülke- lerin Kopenhag kriterlerini yerine getirmek zorunda olduklannm altı- mçizdi. DtSK Genel Başkam Süleyman Çelebi de sendikalar olarak AB'ye net bir yakJaşımlan olması gerekti- ğini vurguladı. Hak-lş Genel Başka- nı Salim Uslu da Türkiye'de her ke- simin AB'ye farklı anlamlar yükle- diğine dikkat çekti. Türk-lş Genel Sekreteri Hüseyin Karakoç, tam üyelık peşinde koşma- dan önce kendimizi çok iyi değerlen- dirmemiz gerektiğıni belirtti. TlSK Başkanı Baydur: Hükümete verilen destek gözden geçirilmeli Isverenden örtiflü tehditEkonomiServisi- Türkiye İşveren Sen- dikalan Konfederasyonu (TlSK) tarafindan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlıgı'nca hazırlanan İş Güvencesi Yasa Tasansı eleş- tınlerek "Bu yasa taslağı gündemde kal- dığı sürece bûtün kuruhışlanmızın prog- rama verdiği destek ve Ekonomik ve Sos- yalKonsev'e kaoümı konulan yeniden göz- den geçirUmehdir" görüşü dile getirildi. TlSK Başkanı Refik Baydur, Bakanh- ğın hazırladığı yasaya alternatif olarak hazırladıklan "Yeni veÇağdaşİş Kanunu Taslağı''nın tartışüması amacıyla düzen- lenen toplantmm açılış konuşmasının ar- dından, TlSK'in görüşlerini içeren 44 say- falık bir sunuş yaptı. Sunuşta, dünya çalışma hayatmdaki ge- lişmelerin Türkiye'ye örnek olması iste- nerek hızlı kalkmmamn yeni formülünün çalışma hayannda "esnekfik" ve özel sek- törün iş ve gelir yaratma girişimlerini en- gellememek olduğu belirtildi. Sosyal gü- Patronlar, iş güvencesi taslağımn, uzlaşma zeminini ortadan kaldıracağmı vurgulandı. Okuyan:Işçiden destekahyoruz ANKARA (CumhuriyetBürosu)- İş- veren ile ışçi sendikalan ve Çalışma Bakanlığı arasında başlayan gerginlik, TlSK Genel Başkam Re&Baydur'un, TlSK'in düzenlediği İş Güvencesi Ya- sa Tasansı ile ilgili toplantımn basma kapalı bölümünde yaptığı açıklama ile yeni bir noktaya geldi. İş Güvencesi Yasa Tasansı 'nın yasalaşması duru- munda, Baydur'un, işverenin enflas- yonla mücadele programına verdiği desteği keseceğini söylediğini açıkla- yan Çalışma Bakanı Yaşar Okuyan, "Enflasyonla mücadele, kövlüsü ile, iş- çisi ile, işvereni ile 65 milyonun dileğive hakkıdır. Şimdi siz bu sözü iş güvence- si getiriyoruz diye sarf ediyorsantz, bu büyük bir talihsizliktir"' dedi. Türkiye Sağhk işçileri Sendikası ta- rafindan düzenlenen "Iş Güvencesi'' konulu toplantıya kaolan Okuyan, İş Gü- vencesi Yasa Tasansı konusunda işçi sı- nıfimn kendisine yüzde 100 destek ver- diğini belirterek "Isverenden de yüzde 50 destek akfam. Heyecanlanmızı bir kenaraatarakbttimiveaklıönplanaç> karacağız ve bir noktada anlaşacağE" dedi. Okuyan, işçilerin sırf sendıkaya üye olduğu için işten atılmasını "çağuı ayıbı'' olarak nitelendirdi. venliğin istihdamı zorlaşürarak ve mali- yetleri arttoarak özel sektörün yatınm ve üretim kabiüyetini sakatlayacak nitelikte olduğunu söyleyen TlSK Başkam Refik Baydur, "Butaslak işçi dostu bir taslakol- mak yerine sendika dostu ve sendikalan konıyan biroportünizm ve gösteri eylemi- dir.Türkiye"de sendikalar zaten yasalarla yeter derecede korunmaktadu-" diye ko- nuştu. Ekonomik istikrar prograrmnın ba- şansı için işçi - işveren uzlaşmasının zo- runlu olduğu kaydedüen sunuşta, hükümet programında bulunmayan iş güvencesi taslağmın, uzlaşma zeminini ve mevcutba- nş ortamım ortadan kaldıracağı vurgulan- dı. Baydur, "Hiçbir zaman ağlayan işçi görmek istemivorum ama ağlayan işletine de görmemeöyimn dedi. Basma kapalı olarak sürdürülen toplan- tıya Rahmi Koç, Sakıp Sabancı gibi iş ha- yatının önde gelen işadamlan, TÜSİAD Başkam Erkut Yücaoğiu, Istanbul Sana- yi Odası (İSO) Başkam Hüsamettin Ka- vi, tktisadi Kalkınma Vakfi (İKV) Başka- nı Meral Gezgin Eriş, Türkiye Giyim Sa- nayicileri Derneği (TGSD) Başkam Gûn- gör Keşçi, Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan ve Türkiye Oda- lar ve Borsalar Birliği'nden (TOBB) Ya- vuz Ze>1ino^u'nun da aralannda bulun- duğu geniş bir katılım gerçekleşti. Yeni bir iş yasası Toplantıda bir araya gelen işverenler, "TûrkHürTeşebbüsü Ortak Deklarasyo- nu" adıyla bir bildiri yayımladılar. Buna göre işveren, enflasyonla mücadele ve is- tikrar programını bugünden sonra da des- tekleyecek. Bildiride şu görüşler yer aldı: "Işsizüği azaltmanın, yaünm, üretim ve ihracaüartürmanmöndegelenkoşulu,ça- ğın gereklerine uygun bir iş yasasının bir an önce yürürlüge konulmasıdır." Uluslararası normlara ve ILO'nun 158 sayılı sözleşmesine ve AB'ye uygunluk ile değişen ihtiyaçlara cevap verebilme nite- lıği taşıyan "Çağdaş İş Kanunu Taslağı" hazırlandığı belirtildi. tŞÇİMN EVREMNDETt ŞUKRAN SONER Belgrad-Bağdat fj Yıllardır birinci dereceden canı yanan akrabalanrtf! dan, hakkında küfür ve beddua dinledığim, Sırp katliam- iannın, ırkçılığının simgesı lider Miloşevjç. bizimkılerin deyimi ile "Sırp kasabı"bır gecede, hem de krtlelerin pro- testosu ile gidiyor. Yabancı ve yerii televizyon ekranla- nnda krtlelerin meclis binasını basmalanndan görüntÇh; ler. İnsanlar keyifli bir gösteriye çıkmış gibiler. -; Bu kadar acının, korkunun simgesi iktidar, yağdan kıf çeker gibi, bu kadar kolay gidecek miydi? Bu kadar ko- lay ve krtlelerin ayaklanması ile insancıl olabilmesıne ina- namadığımdan mı keyfine varamıyorum? Doğu blokım- dan pek çok diktatör, iktidar da benzer yollardan gittiler. CHabiliriiğini kendi yaşamımız içinde tanıklık ederek öğ-; rendik. i-. | Bosna'da en aalı, en sıcak günler yaşanırken de as £ ! lında Sırbistan içinde krtleter sokağa dökülmüştü. O ta- ] rihlerde bugünkü kadar anlamlı Batı, ABD desteği, eko- nomik ambargosu, vs. olsaydı Bosna'da, sonra KOSOÎ va'da bu kadar çok can yanmayacak, birlikte yaşarruş , insanlar bir birlerine bu kadar düşman olmayacaklanj, Sırptar başlanna bu kadar çok bomba yağmadan, ekç-, nomik çöküşü, yoksullaşmayı böylesine ağır yaşamar | dan kendilerini çıkmaza, ırkçılığın girdabına sürükley^î liderden kurtulamazlar mıydı? ^ ABD, AB planlannın geçerii olması, onlann deyimi iie 1 "zamanlama"n\n uygun düşmesi için, insanlara bu kfâ | darçok kötülükyaşatılması kaçınılmazmıydı? >* | Kitleierin ayaklanması, protesto göstenlen ile barış içinde, en kanlı iktidarlardan birinin düşmesi ne büyük ! bir çeJişki. ^ j Belgrad'da, protesto gosterilerini ekranlardan izled> ' ğimiz mekânlarda, insanlar arasında en son turiamala- nmı, Ecevrt'in 1977 iktidannda ilk dış gezisi sırasında yap- mıştım. Tıto'lu son yıllannda Yugoslavya, üçüncü dün- yanın dağılması ile bağlantılı ekonomik krizi yaşamaya i başlamıştı. Ama bugünle kıyaslanmayacak yüksek b» ; yaşam düzeyi, sokaklara taşan mutluluk, özgüriük s$z, konusuydu. ; Türkiye'yetetefonla ulaşabilmek için boğuşurken sanf- ral görevlisinin şehirierarasındaki arkadaşına, "Lütfen öncelik ver, bizim ihtiyann (Tıto'yu böyle çağınyortanA) konuklannın telefonu" diye uyanda bulunmasına, çev-, remizdekilerin aynı ölçülerle bize yardımcı olabilmek üzere koşuşturmalanna tanık olmuştum. Kendi adıma , Yugoslavya'da güzel günlerin sonuna yaklaşılmakta ol- duğunu hissetmiş, içim sıziayarak, buruk dönmüştüm. \ Çünkü her yerde, özgüriük paravanasında ekılmiş olan . aynmcılık tohumlannın nasıl kök saldığını, Tito sonraa- , nın beklenmekte olduğunu çok fazla örnekle gözlemle- yebilmiştim. Yine de kardeşlik şarkılan ile büyümüş, dünya ortal»- masının çok üstünde eğitim almış insanlann birbirierine' bu kadar ilkel, kanlı zarar verebileceklerini, hayvani dür- tüleri ile hareket edebileceklerini düşümde görsem kâ- bus göımüş olarak haykırarak uyanırdım. Sözü uzatmadan, önceki gece televizyonda gördü- ğüm güzel görüntülerden etkilenerek insanlık için, barrş için yeterince coşkuya, umuda kapılamadığımın altını çte- mek istiyorum. Bilmeden, olaylann patlak verdiği önce- ki gün yazdığırn yazıda, Kosova ve Sırbistan'ı ıçine ala- rak, Israil ve Rlistin'den yola çıkarak banş ıçın yapılan^ \ lann "çokaz ve çokgeç olduğu" yolundakı Israil Banş,' örgütü Başkanı'nın yaptığı saptamayı anımsatmıştırrt; i NefBden bakılırsa bakılsın, Sırbistan, Belgrad, çok pöi I zrtif bir patlama ile sıcak gündeme gırdi. Ama gerçekt«i I devamı bu kadar güzel gelebilir mi? -t j Teoelerine yağan bombalann, ambargo üzerine birv I mesı ile ekonomıleri tümden çöken, yoksulluğun dibiö6) doğru sürüklenen Sırplann, can acısıflepatlamalan, Qf-' keyi ne ölçüde bir gelişmeye sürükleyebılir? Yakın geç-1 mişlerinde refahın en üst düzeylerinı yaşamış. yaşamş- ] yı bilen, kürtüriü insanlann hızlı ve büyük bir yoksunlu- ] ğa krttesel tepkı' gösterebilmelen çok anlaşılır, herhalde i sosyal bilimcilerin kolaycaaçıklayabılecekleri birdururri I olsagerek. j Bilindiği gibi Belgrad'da insanlar çok acı çektıkted ' sonra sağlanan sonuç, ABD, AB eksenli proje, ambar- i go ile ekonomik baskı ile btr diktatöriüğün içten, topluro ' sal patlama ile çökertilmesi planlan her yerde tutmuydK ömeğin çok daha acımasız zoriamalar, bırakınız kitl^ sel, toplumsal, sivil, güzel, banşçı bir patlamayı, diktaa bir darbeyı bile Saddama karşı, Bağdat'ta sağlayann- yor. Irak'ın sivıl halkı, çocuklan acımasız ambargo yüzun- den açlıktan, hastalıktan öldüğü, acı çektığı ile kalıyor, Zaman içinde sanki Saddam iktidan gücüne güç kaö- yor. Iraklılar dış baskıya bir tepki olarak onun etrafında kenetleniyor. ', Ne dersiniz, orada sadece "zamanlama" mı henüz târ mamlanmadı? Insanlann daha da çok acı çekmeleri mi gerekiyor? Yoksa Iraklılann daha önce Sırplardan farklı olarak daha yoksul, kadercı. eğitimsiz olmalannın da önemli etkisi, kültür farklılıklannın farklı tepkileri mi belift leyici oluyor? Dunyanın, CMketerin kaderferiyle böylesine oynamak hak mı? ! Bu saatten sonra ABD, AB planlan eski Yugoslavya | topraklannda geçerii olsa da Sırplar, Amavutlar, Hırvafc. | lar, Slovenler, Boşnaklar, Karadağlılar, Makedonlar or^ ı cacinayet, kan, yara, acı, düşmanlık, yoksullaşmanın ar- j dından ortak bir yaşamı, ekonomiyi nasıl topariayacak-1 lar. Siz ayn ülke kurma umdu ile işbiriiği yaptığınız Ar-; navutlan Kosova'da, "Artık Miloşeviç, Sırp kasabı gittt.! Sırplaria aynı ülke statüsünde, onlara bağlı özerk bir bölge olacaksınız" tezine razı edebilir misiniz? Bir çırpıda benzer sayısız yeni duruma göre yeni so- ru gündemde. Iş Belgrad-Bağdat çırkin planlan olmâ- dan dünyaya banşı getrmek üzere kafa patlatmakta. SupâC güçlerin çıkarian. dünya silah tekellen ızın venrse... ;;. e-posta: sukransoner(rt yahoo.com $ Sakıp Sabancı 'Herşey oy için Ekonomi Servisi- Saban- cı Holding Yönetim Kuru- lu Başkanı Sakıp Sabancı. Iş Güvencesi Yasa Tasan- sı'mn oy kaygısıyla hazır- landığını söyledi. Toputacaatmayaahşmı- ŞE. Bodm işimiz, anayı bırak dana ile uğraş olmuş" dı- yen Sabancı, tş Kanunu'nun tümüyle gündeme getiril- mesi gerektiğini söyledi. Iş Kanunu'nun işçi ve işveren ile bir bütün olduğunu be- lirten Sabancı, sadece bir kesimin çıkanna iş yapıhr- sa yanlış olacağım dile ge- tirdi. Sabancı, hükümetin hazırladığı yasa tasansuı- da politik kaygılann olup olmadığı yönündeki bir so- ruya ise "Her şeyoyiçinya- püryor" diye yanıt verdi. Ankara Sanayi Odası Baş- kanı Zafer Çağlayan da sa- nayici ve işverenin sendi- kacıhğa karşıymış gibi gös- terildiğini ifade ederek ya- pılan çahşmalann tek taraf- h olduğunu söyledi. "Diya- tog"\ın öneminı \ urgııla\ an • Çağlayan, "Biz işçüerimiz- • le sorunlannua çöziiyoruz, > kimsenin araya girmesine gerekyok"dedi Çağlayan,! yasanın çalışma banşını bo^ ı zarak kayıt dışı ekonomiyi, getireceğini ileri sürdü. , TÜSİAD Başkanı Erkut' Yücaoğiu da hiçbir ülkede uygulanmayan ve bizim ya- • salanmızda uygulanıp diğer i ülkelerde uygulanmayan I yüklerin bir ara> a getiril- diğinde istihdam yaratmak isteyenlerin anahtarlan ka- patıp devlete "Al, sen bura- yı devletleştir istijorsan" demesi gerektiğini ifade et- ti. Yücaoğiu, AB'dededü- zenli bir iş yasası olmadı- ğını, sadece ILO'nun 15§. maddesine uyulduğun^j belirtti. ğ[]
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle