18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyel tmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yonetmenı Orhan Erinç • Genel YayınKoordınatoru Hikmet Çetinka\a#YazıışlenMuduru İbra- him Yıldız 9 SorumJu Mudur Fik- ret tlkiz O Haber Merkezı Muduru. Hakan Kara Istıhbarat CengizVıl<lınnı#Ekononıı Özlem \ uzak # Kultur Handan Şenkökeıı • Spor Abdulkadır V ucelman 0 Makaleler Sami Karaören # Duzeltme AbduJlab Yazıcı 0 Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu • Bılgı-Belge Edibe Buğra • Yurt Haberlen Mehmet Faraç Yaytn Kurulu tlhan Selçnk (Başkan) Orhan Erinç, Hikmet Çetinkaya, Şûkrao Soner, tbrahım Y ildız. Orhan Barsalı, Mustafa Balbav, Hakan Kara. Ankara Temsılcısı Mustafa Balbav Ataturk Bulvan No 125,Kat4,Bakanlıklar-AnkaraTel 419502017 hat), Faks 4195027* tznur Temsılcısı Serdar Kıak. H Zıya Bh 1352S 2/3Td 4411220. Faks 44I9II7#AdanaTemsılcısı Çetin Y iğenoğlu, tnonu Cd 119 S No 1 Kat 1, Tel 363 12 11, Faks 363 12 15 Muessese Mudunı Üstfln Akmen • Koordınator Ahmet Korulsan • Muhasebe Böleot Yener Oldare Hâsevin Gurer • Satış FazUetKuza MEDV4 C: • \onetım Kunılu Başkanı Genel Mudur Gülbın Erduran 0 koordınatur Reha Işıtman • Genel MûdürYardımcıS] ScvdaÇoban Tel 514 07 53 - 5139580-513846O-61.Faks 5138463 Ya>ımlataD ve Basaır Yem Gun Haber ^jansı, Basın ve Yayıncılık A Ş Turkocagı Cad 39 4) Cagaloglu W34 Istanbul PK. 246 - Sırkecı 34435 Istanbul Tel (0 212)^]2 0i 05 120 hal) Faks (0 212) ^13 8S 9^ www cumhunyet com tr 27 EKİM 2000 Îmsak5 55 Güneş. 7 22 Ögle. 12.55 Ikındı: 15.46 Akşam. 18.14 Yatsr 19.36 Resmen boşandılar • NEWYORK(AA)- Sınema sanatçılan Demı Moore ve Bruce Wıllıs resmen boşandı. Çıftın, boşanma gerekçesı olarak 'şıddetlı geçımsızlığı' gösterdıklen bıldınldı. Son ıkı yıldır ayn yaşayan çıftın Rumer (12), Scout (9) ve Tallulah (6) adlı 3 çocuklan bulunuyor Demı Moore ve Bruce Wılhs, 1987yıhndaLas Vegas'ta evlemışlerdı Az uyku zararh • ANKARA (AA) - Az uyku, yaşlıhktakı metabohk sürece benzeyen bıyolojık etkılere sebep oluyor ABD'de Chıcago Ünıversıtesı bılım adamlan, yaptıklan araştırmada, az uyuyan ınsanlarda yaşlılıİc belırtılenne rastladılar Araştırma ılk 3 gece 8 saat, daha sonra 6 gece 4 saat ve son olarak 7 gece 12 saat uyuyan denekler üzennde yapıldı SÖYLEŞİ ATTİLÂİLHAN Cemil Koçak'ın Tanıklığı' Kiera Chaplin, sadece Charlie Chapiin'in torunu olarak anılmamayı akhna koymuş. Dedesi 1977 kışında öMüğunde Kiera daha doğmamış. Kiera'nın babası Eugene. Charlie Chaplin'in 4. e\liligjnden dünyaya gelmiş. Eugene Chaplin, Bernadette McCreadv çifti, Kiera 1982? de doğar doğmaz tsviçre'ye taşınmışlar. 14yaşındayken model fotoğrafçısı kuzeni ailevi znarete gelince Kiera'nın birkaç fotoğrafinı çekjmeden edememiş. Fotoğraflar başanh bulununca da ailevi ikna etmek gerekmiş. Daha sonra da kariverinin ilk durağı olan Paris'e taşınnnj. "Modellik eğlencelL ama bu işte hiç doğallıkyok~ diyen Kiera'nın amacı iyi bir oyuncu olmak. Sanatçı adayı. önümüzdeki bahar Paris'te, dedesinin hayannın ve o dönemin canlandınlacağı 'Smfle' adh bir müzikalde Anlaücf yı cnnayacak. TuRlZMDE 2001 BEKLENTtStBÜYÜK Türltiye'yi 'beyazpetmV kalkuulmıcak BÜLENTECEVfT e-posta : tan @ prizma. net tr ANTALYA -Alman tur operatöru Öger Tours'un Yönetım Kurulu Başkanı Viı- ral Öger. tunzm sektörünü "beyaz pet- rol" olarak nıteledı. Türkıye'nın 10 yıl ıçınde yılda 25 mılyon tunst çeken ülke durumuna geleceğını savunan Öger, "2001 yıhnın çok iyi olacağını hissediyorum" dıyerek Antalyalı otelcılere moral verdı. Öger Tours'un Türk kökenlı bır Alman fırması olduğunu anımsatan Vural Öger, Talya Hotel'de düzenlendığı toplanüda, be- raber çalıştığı otellerın yetkılılenne te- şekkür plaketı verdı Bu yıl, 2 mılyon 300 bın Alman'ın Türkıye'ye tatıle geldığını söyleyen Vural Öger, "1999 yıh felaketler nedeniyle istatistiklere bile abnmamalı" dedı. İtalya, Ispanya gıbı ülkelenn 1950'h yıllarda tunzm hareketıyle kalkındığını behrten Öger, şöyle konuştu: "Türkiye'de de aynı şey olacakür. Tür- kiye'ye her yıl 25 mih/ar dolar dövizin girdiğini diişündüğümüzde. çok şey de- ğişecektir ûlkede. Bugün 500 mihyon do- lariçin35yaşmdaki ekooomistierin önün- de eğiliyoruz. Beyaz petrol dediğimiz tu- rizmfleTûrkiyebüyûk bir kaflonmayı ger- cekfcştirecektir." 199O'lı yıllardakı olumsuzluklar ve zincırleme sorunlara karşın Türkıye'nın dünya tunzminde belli bir yere geldıği- nı anlatan Vural Öger, "Düıya bunu hay- retle karşılamıştır. Bu yıl Almanya'dan kalkan uçak, tspan^a'dan sonra en fazla Türkiye'ye gelmiştir" dedı Türbye'de tunzmj>olıtıkalannın olmayışından ya- kınan Oger, en kısa zamanda çahşmalar yaparak master planlann hazırlanması- nı, Tunzm Bakanlığı'nın da 3. sınıf ba- kanlık olarak görülmemesını ve etkın ha- le getınlmesı gereküğını dıle getırdı. Odönem uzenne, kapsamlı ve ayrıntılı bır çalış- ması ofan Cemil Koçak, Gâzi'vle Ismet Paşa arasındakı 'uyuşmazlığı' nasıl değertendınyordu, ona göre, CHP, o Tek Parti, Tek Şef, Tek Millet' yıtla- nrtda, nasıl bır partiydi; şimdı ıster misınız, ona bır bakalım? Boyle bır çaba, en çok Gâzi'yte Inönü yu bolunmez bır bütun sayıp, CHP'yı, oldum bıttım, DP'nki hasm-ı bj-amanı, halkçı ve demokratik 'mu- halefet partısı' zanneden, gençler ıçın, son derece yararlı olacaktır. Doğal ve normal bir gellşme 'defill' "..^tatürk donemının son onemlı sıyasalgelişme- sı, Ismet Inönü 'nun bızzat Atatürk ıle çatışması so- nucunda, Başvekıllıkten aynlmakzomnda kalmasıdtr. Bu çatışmada bırçok etken rol oynamıştır AncakAta- türk/lnönü aynlığına, inönü'nün başında bulundu- ğu ve siyasal sorumluluğunu taşıdığı hükümete (Atatürk tarafından) dışardan müdahalelerde bu- lunulmasının, bazı dış politika konulannda ve so- runlarında aynı görüşte olmamalarının, hüküme- tin izledığı (ya da izlemesi gereken) devletçi eko- nomik politikanın yorum ve uygulamasında fark- lı görüşler taşımalarının ve nıhayet yönetımın ge- nel nrtelik taşıyan bazı günlük sorunlarındakı an- laşmazlıklarınm neden olduğu anlaşılmaktadır. Bununla bıriıkte, Celâl Bayar'/n monu hukumetıne on- ce Iktısat vekılı olarak katılması, daha sonra da (hem ekonomık, hem sıyasal program bakımından) Inö- nü'ye seçenek olarak ve onun yerıne Başvekıl olma- sı, Atatürk/lnönü çatışmasında ve aynlığında, dev- letçi uygulamalarla ilgılı sorunlann temel önem- de rol oynadığını göstermektedir..." "..^tatürk'un öKımü ardından Inönü'nün Cumhur- başkanı seçılmesı üzennde ıse onemle durutmalıdır; çünkü bu seçim -alışılageldiği biçimde- doğal ve normal bir gelişme olarak yorumlanamaz..." "...Celâl Bayar Hukumetı donemınde, her ne ka- dar bazı sıyasal gruplar Inönü 'yu sıyasal alandan ta- mamıyla tasüye edebılmek amacıyla bazı gırışımler- de bulunmuşlarsa da, bunlardan bırsonuç alamamış- lardır. Söz konusu gelışmede Başvekıl Bayar'ın aldı- ğı tutum özellıkle vurgulanmalıdır. Bu gelışmede, ay- nca, Inönü'ye karşı olan grup ve kışılenn, Inonü'ye se- çenek olabılecek bırbaşka aday bulamamış olmala- nnın da payı vardır Bu dönemde siyasal kadrolar- da (TBMM, hükümet ve CHP) önemlı değişiklik ya- pılmamış olması ve ordunun da tutumu sayesin- de Inönü cumhurbaşkanı seçilmiştir..." (Turk/ye'de Mıllî Şef Donemı, (1938-1945), s.389 Yurt Yayınları 1986 Ankara) 'Merkezlyetçillk' ve bürokratlzm "...CHP'nın yapısında ılkgoze çarpan ozellık, par- tide yukardan aşağıya bır otonte ve dısıplın olduğu- dur. Alt kademe partı ve taşra orgutunun merkeze ke- sın bağımlılığı vardır ve merkezın taşra uzenndekı de- netımı tamdır. Merkezde ıse 'Şei'ın otontesı mutlak- tır. Partide her düzeyde yüksek bir Merkeziyetçı- lik (ve o oranda yüksek bır Burokratizm) göze çarpmaktadır. CHP'de partı uyelığı, ılke olarak her- kese açıktır, ancak uyelık cıddı bırışleve sahıp değıl- dır. Zaten partı ıçı faalıyetlenn de asgan duzeyde kal- dığı görulmektedır CHP'n/n orgutselyapısının genış bir manzara arz etmesı yalnızca görünüştedır; aslın- da -merkezın dışında- önemlı ve etkın bır taşra örgût- lenmesınden soz etmek hemalde çokzordur..." "...CHP'nınyönetımı tamamen meb 'uslardan oluş- maktadır. Partının pehamento kanadının partı örgu- tü karşısında mutlak ustunluğu vardır. Partı kurultay- lannda dahı meb'us sayısı, delege sayısından herza- man daha fazladır Partının ust düzeyyonetım organ- lannda da yalnızca meb'uslar vardır. Partı kongrelen tartışma forumlan değil, aksıne yönetımce karaıiaş- tınlmış konulann meşrulaştınlmayeriendir; bu bakım- dan partı kongrelen pahamentonun ışlevını andır- maktadır. Partı ıçı seçımlenn otekı genel seçımlerden daha serbest olduğunu gosteren bır belırtı yoktur..." "...Genelseçımlerde de, part ıg segmlerde de, aday- larCHP ust yönetımı tarafından saptanmakta ve teb- lığ edılmektedır CHP 'nın ust dûzeyyonebcılen de bız- zat Değişmez Genel Başkan tarafından atanmak- tadır. Hatta partı ıçınde hemen tüm onemlı yönetım makamlan ıçın atama mekanızması bulunmaktadır CHP Değişmez Genel Başkanı ve onun tarafından ata- nan CHP Genel Başkanvekili ıle CHP Genel Sek- reteri'nden oluşan bırkurul, adaylan saptamakta ve ılân etmektedır CHP'nin merkez karar alma orga- nı, partinin en üst organı olan Kurultay değil, ade- ta parlamentodur..." (a.g.e. s.391) •Yönetmlyor, yönetlllyor... "...öfe yandan, hükümet faalıyetlennın denetımı görevı ıle ilgılı olarak, CHP'nin bu işlevı yenne geti- remedığı ortaya çıkmaktadır.." "...CHP bu dönemde de, hükümetten ve devletbû- rokrasısınden bağımsız bır partı olamamıştır; yöneti- mın, herzaman, kayıtsız şartsız destekçısı olmuştur. Bu anlamda CHP'nin bağımsız bir siyasal kuruluş olduğunu belirtmek çok zordur. Parti olarak, yö- netmekten çok, yönetilmektedır. Dolayısıyla bir siyasal parti kimlik ve işlevıne sahip değildir..." "...CHP'nin ideolojisi, programında resmen ve açıklıkla belirtildiği gibi 'Kemalizm'dir. Ancak 'Ke- malizm' CHP tarafından resmı bir doktrin olarak işlenmemiş ve açıklanmamıştır. CHP ideolojik ba- kımdan son derece zayıf bir partıdir. CHP, hıç kuş- kusuz, otonterbır tek-partıdır; ancak otonten'ığın de- recesının ne olduğu da sorulmalıdır Bu anlamda CHP'nin 'vesayetçı' bırtek partı olduğu savunulmak- tadır. Ancak belırtılmelıdır kı, CHP'nin 'vesayetçı' tek/partı olduğunu savunan göruşlenn, ortaya koy- duğu (vesayetçı) tek-partı 'modelı' ıle ortaya çıkan tanhsel ve sıyasal olaylann yarattığı model arasında bır benzeriık bulmak kolay değıldır..." "...hıç olmazsa Inönü dönemi ıçın şu yargıda bu- lunmakyanlış olmayacaktır. bu dönemde yönetım ve CHP, kendini topluma tek-parti olarak sunmuş ve bunun 'geçici' bir durum olduğu yolunda, herhan- gi bir açıklama yapmamıştır. Yönetimin tek-parti iktidannın, aslında geçici bir dönem olduğunu dü- şündüğü yönünde, herhangi bir yazılı belge bul- mak kolay değildir. Buna karşılık, tek-parti yöne- timinin meşrulaştınlmak istendiği yolunda, bir- çok resmi açıklama ortaya konabilir..." (a.g.e. s.392) Nasıl, iyi mı? http://wvwv.prizma.net.tr/AILHAN http://www.bilgiyayinevi.com.tr/ailhan Faks: 0-212/26019 88 Benzersiz avantajlarla, hayatınızın fırsatım kaçırmayın ister naKit „ BRAVA ister kredılı "**• •*•«**** alimlarda rakİpsİZ .4 %0'dan başlayan faiz oranlan ;- < availtajlar * 48 aya kadar vade seçenekleri Tofaş-Fiat bayilerine gelmeden Takasta çok özel avantajlar CaZİp ftrsatlanmiZl Öğrenmeden Kısa bir süre için tüm otomobil modellerimizde sakın karar vermeyin! geçerli benzersiz avantajları kaçırmayın! Koc TÖFAŞ FIAT
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle