Katalog

Cumhuriyet Imtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmeni: Orhan Erinç • Genel Yavın Koordinatörü Hikmet Çetinkava # Yazıışlen Mudurü Ibra- him Yıldız 9 Sorumlu Müdur Fik- ret îüaz • Haber Merkezı Müdürü. HakanKara Istıhbarat Cengiz Yüdırım • Ekonomı: Özlenı Yüzak • Kultur Handan Şenköken • Spor Abdiilkadir Yücelman • Makaleler: Sami karaöreo • Duzeltmc Abdnilah Yazıcı • Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu # Bılgı-Belge. Edib«Buğr«#YurtHaberlen Mehmet Faraç Yayın Kunılu tlhan Selçuk (Başkan). Orhan Erinç, Hikmet Çetinkava. Şükran Soner, Ibrahim YİIdız, Orhan BnrsaİL, Mustafa Balbay, HakanKara. Ankara Temsılcısı Mustafa Balbay Atatürk Bulvan No 125,Kat4,Bakanlık]ar-AnkaraTel 4195020(7hat), Faks. 4195027 • Izmır Temsıkısı SercUr Kmk, H Zıya Blv 1352 S.2/3Tel.4411220, Faks 4419117*AdanaTsnsücısı Çetin Yiğenoğlu, Inönü Cd. 119 S. No:l Kafcl, Tel: 363 12 11, Faks. 363 12 15 Müessese Müdürü: Üstân Akmen 9 Koordinatör Ahmet Korulsan • Muhasebe Bûlent Yener • îdare Hüseyin Gûrer • Satış Fazilet Koza MEDYA C: • Yönetım Kunılı Baijkanı - Genel Mûdûr: Gilbiı Erdarao # Koordinatör Reha IşHman 0 Genel MüdürYanbmcısı SevdıÇotnn Tel. 514 07 53 - 51395 80-5138460-61,Faks-5138463 \ J>ım|g>an >e Basan > em Gün Haber Ajansı, Basın ve Yayıncılık A Ş 1 ürkocagı Cad 39 41 Cağaloglu 34334 tstanbui PK 246 - Sırkecı 34435 Istanbul Tel (0212)51205 05(20 hat) Faks. (0/2121513 85 95 www.cumhuriyet.com.tr 21EKIM20O0 lmsak:5.49 Güneş:7.15 Öğle: 12.56 Ücindi: 15.52 Akşam: 18.22 Yatsı: 19.44 liselilere öğnetntenlik şansı • ANKARA (ANKA)- Milli Eğitim Bakanhğı, kız meslek liselerinin çocuk gelişimı mezunlannı, 60 saatlik eğitim programının ardından okul öncesi eğitim kurumlannda usta öğretici olarak görevlendirecek. Usta öğreticilere ders karşılığı , ücret ödenecek. Usta öğreticiler, okul öncesi eğitim kurumlannda, öğretmenlik görev ve sorumluluğunda, diğer kurumlarda ise beceri öğretimi ve uygulamalannda "iş ve teknık eğitim, seçmeli dersler ve branşlanndaki atölye ve meslek derslerinin" okutulmasında görevlendirilebilecek. Dil ve Tarih Kupumu 17 yaşında • ANKXRA(AA)- Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu'nun kuruluşunun 17. yıldönümü dolayısıyla Devlet Bakanı ve Başbakan Yarduncısı Devlet Bahçeli başkanlığmdaki heyet, Anıtkabir'i zıyaret etti. Atatürk'ün mozolesine çelenk koyarak saygı duruşunda bulunan Bahçeli, Anıtkabir özel Deften'ne, "Kurumumuz Tüık kültür, tarih ve sanatının araştınlması, geliştirilmesi ve tarutılmasında önemli görevler ifa etmiştir. Bundan sonra da milli ve tarihi sorumluluklanrun idraki içinde yeni çağın zorluklannı aşarak hizmetlenne devam edecektir" diye yazdı. Atatürk kttabı yayımlandı • PARİS(AA)- Atatürk'ün yaşam öyküsünün ve devrimlerinın kronolojik bir biçimde anlatıldığı, "Atatürk, Türkiye Hakkında Belirli Bir Fikir" isimli kitap Fransa'da yayımlandı. Coşkun Tunçtan tarafından kaleme alınan Fransızca kitap, L'Harmattan Yayınevi tarafından basıldı. Kitapta olaylan tarafsız bir biçimde yonımlamadan aktardığını belirten Tunçtan, "Sadece açıklamalann bile, ülkesinın kaderini değiştiren, dünya tarihinde önemli yer tutan, önemli bir şahsiyetin okuyucular üzerinde hayranlık uyandıracağını biliyorum" dedi. Koç Vakfı'ndan saglık hizmeti • tstanbui Haber Senisi-VehbiKoç Vakfı, Haydarpaşa Numune Hastanesi'ndeki poliklinığini yeniliyor. Polikliniğin yeniden inşa edilerek Vehbi Koç Acil Merkezi'ne dönüştürülmesine ilişkin imzalanan protokole, Sağlık Bakanı Osman Durmuş da katıldı. Üçmflyommcu turist • ANTALVA(AA)- Antalya'ya gelen turist sayısı bugün 3 milyona ulaşıyor. Antalya Valisi Ertuğrul Dokuzoğlu, 3 milyonuncu turistin havalimanında törenle karşılanacagını ve kendisine çiçek verileceğini belirterek iyi sezon olarak bilinen 1997 yılında gelen turist sayısının şımdıden geçıldiğini kaydetti. Antalya'ya, 1997 yılında havayoluyla 2 milyon 862bin719tunst gelmıştı. Grip ohındnğunda hastabğı çabuk atlatabilmek için mutiaka 2- 3 gün dinlenip düzenli olarak ateş düşürücü Uaçlar abnmata. Kronik gtip öldürehflir tstanbui Haber Servisi - tstanbui Üniversıtesi Tıp Fakültesi Infeksiyon Hastalıklan ve Klinık Mikrobiyoloji Ana Bilim Dah öğretim Üyesi Doç. Dr. HantOzsüt, Türk toplumunun yüzde 30'unun grip infeksiyonuyla karşılaştığını söyledi. özsüt, kronik bir hastalık olması halinde gribuı ölümlere yol açabıleceğini vurguladı. . •". Türk Infeksiyon Valcfi'nca "2. -, :.' Infeksiyon Günleri" etkinlikleri " . çerçevesınde "Infeksiyon Hastahklannm ve Hijyenin Tophun Sağiığuıa Etkisin konulu toplatıda konuşan Doç. Dr. Halit Özsüt, gribin de içinde bulunduğu infeksiyon hastalıklanndan korunabilmek için hijyen koşullanna çok dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Özsüt, hastanelere yatan hastalann yüzde birinın infeksiyona bağh nedenlerle yaşamını yitirdiğıni vurguladı. Özsüt, sağlık personelinin temizlik kurallanna uymaması ve antibiyotik tedavileri nedeniyle 1997 yılında hastane infeksiyonlan için 25 trılyon lira harcandığma dikkat çekti. Özsüt, grip olunduğu takdirde mutlaka 2- 3 gün yatak istirihati gerektiğini ifade ederek düzenli olarak ateş düşürücü ilaçlann alnmasını önerdi. Haseki Eğitim ve Araştjrma Hastanesi Infeksiyon Hastalıklan ve Mikrobiyoloji Klınıği'nden Uzman Dr. Servet Alan ise işgücü kaybına ve okullarda devamsızhğa neden olan gribin çok kolay bulaştığına dikkat çekti. Eylül- ekim ayİarının grip aşılan için en ideal zaman olduğunu belirten Alan, aşmın koruyuculuğunun 7 ila 10 gün ıçensinde başladığını ve 1 yıl boyunca sürdüğünü ıfade etti. TKB VE OSTEOPOROZ DEKNEGİ Kadınlar temel sağlık konusunda eğitilecek e-posta : tan @ prizma. net. tr tstanbui Haber Servisi - Türk Kadınlar Bırhğı (TKB) ve Osteopo- roz Derneğı 1 yıl boyunca çeşitli illerde kadınlann temel sağlık ko- nulannda bilgilendirilmeleri için çahşmalara başladı. TKB Genel Başkanı Sema Kendirci, toplumun sağlıklı bıreyler yetıştırmesinde kadınlann rolünün çok önemli ol- duğunu söyleyerek "Sağbğımzsiz- den sorukJuğunda biçbirşeyiçingeç kahnmış olmasın" dedi. TKB ve Osteoporoz Derneği, kadınlann temel sağlık konulann- dabilgilendirilmesi amacıyla "Sağ- hğuıız Sizden Sorulur" projesini başlatu. Projenin Beşiktaş Kültür Merkezi'nde yapılan tanıtım top- lantısında konuşan TKB Genel Başkanı Sema Kendircı, projenin içeriğinin toplumda sağlık bilin- cinin yükseltilmesi, hedef kitlesi- nin ise toplumun yansmı teşkil eden kadınlar olduğunu belirtti. 20 Ekim Dünya Osteoporoz Gü- nü nedeniyle yapılan toplanüya Prof. Dr. Nurten Eskiyurt, Prof Dr. Me- rih Eremız, Prof Dr Fıkret Tfl- zün, Prof. Dr. Ulkü Akannnak ve Prof. Dr. Güberen Akyüz katılarak vücutta kemik kaybı anlamına ge- len osteoporozun tedavısi ve korun- ma yollan hakkında bilgı verdiler. Osteoporozun 50 yaş üzerinde- ki beyaz kadınlann yaklaşık yüz- de 30'unu etkiledigini söyleyen hekimler, kemiklerin gelişımi için • 25yaşınakadarolandönemdebol kalsiyum alınması gerektiğini an- lattdar. . ., . . . . . A "0" peşinat/ o/o 0 fa\zl Hemen teslim! Garant/// ]nd . MESELA DEDIK ERDAL ATABEK Lafonten'in bugünkü öyküsü... LafoDten'in klasik kannca- ağustosböcegı öyküsünü bilir- siniz. Hani kannca yaz tatili nedir bilmez de çalışır çaba- lar, ambannı buğdayla dol- durur, kışın soğuk aylan ge- lip de rüzgâr esipkarlar yağın- ca da aç kalmaz ya, o hıkâye. Ama ağustosböceği ne yapar? Yazm cır cır öterdurur, kışı hiç düşünmez. Soğuk bir kış gü- nünde kanncanm kapısı çab- nır, kannca arahktan şöyle bir bakar ki ağustosböceği kapı- da tınl tınl titriyor, aç kalmış. 'Ne olur kannca kardeş', der, 'bir parça ekmek ver'. Ama kannca ne yapar? 'Yazın çok çaidın beyim, kışın da oyna' der, kapıyı kapanr. Klasik öy- kü buydu da ikinci versiyonu değişen koşullan gösteriyor- du. Şimdi yeni bir öykü daha bu Lafonten klasiğine eklen- di. Şimdi baştan görelim. Kannca, kaderln kara... jT^anncanın durumu Lafon- ^ V ten'den beri çok daha kö- tüleşti. Zavallı kanncalar du- ruma ayak uyduramadılar, de- ğişimi yakalayamadılar, sa- bahın köründen akşam karan- lıklanna kadar buğday taşı- maya devam ettiler. Ambarla- rı buğday doldu. Artık du- rumlannı garantiye almışlar- dı. Hem kendi yiyeceklerini çı- kanrlardı hem de fazlasını sa- tıp çocuklannın yıyecek, gi- yecek giderlerinı karşılar, eği- timleri için gereken parayı ayınr, taksitli ev araba kam- panyalanna katılıp ele güne karşı ıtibarsız durumda kal- mazlardı. Ne çare, evdeki he- sap çarşıya uymadı. Televiz- yon diye bir şey çıktı, cep te- lefonu icat olundu, bütün dün- yanın birbirinden haberi oldu. Kanncalar da 'aman bizinı iş- fer arük dünya çapuıda bü- yüyor, ne güzel küreseUeştik' derken başlanna ummadıkla- n bir iş geldi. Buğdayın şiş- manlattığı, ekmek yememek gerektiği, onun yerine doma- tes, salatalık, yeşil salata yen- mesinin doğru olacağı yayıl- maya başladı. Kimsecikler buğday almaz oldu, alıp yiyen- ler de fakir olduklan içın pa- ra ödeyemediler. Kanncalar 'nderoluyoçemeğinhiçrnide- ğeri kahnadı?' diye ağlayıp sızlansalar da kimsecikler ora- lı olmadı. Bu durumda ço- cuklan yuvadan aynlıp başka işler aramaya başladı, Lafon- ten de şaştı kaldı. Ağustosböceği de zlrveden yuvarlandı... T/illar boyu çalıp söylemek 1 kolay değil. Başlarda iş- ler çok iyi gidiyordu. Hatta bir kış günü ağustosböceği Paris konserine gidiyordu da kendini kapıdan kovan kann- caya bir ders vcrmek istemiş- tı. Gene gıdip kanncanm ka- pısmı çalmıştı, kannca açıp 'gene buğday mı istiyorsun' deyince, 'yok canım, Paris'e gidryonım da bir şey istiyor- san alayım' diyerek kannca- nm ağzım birkanş açık bırak- mıştı. Ama ağustosböceğinin o parlak günleri de geride kal- mıştı. Arök müzik dünyasma konser salonlannın sahiple- riyle, plak-CD yapımcılan egemen olmuştu. Tekno-mü- zık diyebirnumara çıkmış, is- tedikleri kişiyi zirveye çıka- nrolmuşlardı. Ağustosböcek- lerinin dallarüzerindeki özgür halk konserleri verdiği günler geride kalmıştı. Artık onlar da müzik dünyasımn patron- lanna hizmet eden kişiler du- rumuna gelmışlerdı. Peki bü- tün bunlar oluyor, emekçüer, sanatçılarbütün güclenru kay- bediyorlardı da paralan kim kazamyordu? Gûn, bokböceklerinln günüydû... jT^anncayla dertleşen ağus- A tosböceği ne yapacakla- rmı bilmediklerini konuşur- ken gümüş renkli büyük bir Mersedes zınk diye önlerin- de durdu. Camlan simsiyah ol- duğundan içerisi görülmüyor- du. Şoförün aceleyle açtığı kapıdan yavaş yavaş inen sı- yah talom giysili bokböceği, parmağını bükerek onlan ya- nınaçağırdı. Kanncaya 'artık hıtğrlayInphmamiKin^ yıılnn- da kendi yanmda çahşıp bok topladıldan zaman refaha ka- vuşacaJdannı' söyledi. Agus- tosböceğine de 'orava buraya koşmamasuu, kendi bayi top- lanülannda çalıp söylemesi içm angajman yapacağn' söy- ledi. Sonra da arabasma bin- di, uçtu gitti. Arkasından ba- kakalan kannca, ağustosböce- ğıne dönüp sordu: 'Bu ne bok- tan işyahu?' dedi, 'şu haMmi- ze bak, dün kimselerin yüzü- ne bakmadığı bokböceği bize işveriyor'. Ağustosböceği ıçi- ni çekti, 'Şaşacak bir şey yok' dedi. 'Baksana herkesinduru- mu bokasank Ortahğıbokgö- türüyor. En boktan herifler zirvelere çıkmış, boktan kan- lar el üsfünde tutuhıyor, bok- böceği elbette zengin olacak. Biz gözûmuzû açanm da şu boklann icinden payumzı al- maya bakahm.' Senın de ruhun şad olsun Lafonten. RENAULT Renault Açık Kapı Festivali'nde • Bedelsiz ekspertiz • Deneme sürüşleri • Özel takas avantajları • Bir yıl süre ve sımrsız kilometre garantili 2.EL otomobil satışları • 2.EL'de en yaygın satış ağı BİLGİ RENAULT-MAİS: (0212) 293 26 26 Bütün Renault satış noktalarmda. JiEı^JJL. 5. AÇTK \?\ Renault otomobıllerinin taksitiı ve kampanyalı satışları MAİS A.Ş. tarafından düzenlenmekte ve MAİS A.S. Yetkılı Satırıları kan.ılı ılc uyqul.~ırım.ıl<f;ı(fır. Kampanya koşullan modele göre değismektedir. Kampanya sınırlı sayıda otomobili kapsamaktadır. Garantili 2. EL otomobil s.ılışl.ırı '.tnH.ır kapsamında yapılmakta, Renault ve diğer marka otomobillerı kapsamaktadır. Garanti 5 yaş ve 100 bin km. ;ıltı otomobıllır uın rjrı;rıiuhr. www.renaultxom.tr