Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
21 EKİM 2000 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
H J J V U i ı V-PlfJX / ekonomifa cumhuriyet.com.tr 13
Puroluk tütün
üretimi azabyor
• RtZE(AA)-
Türkıye'de puroluk tütün
üretiminin yapıldığı
Rize'nin Pazar ilçesinde
üretim 50 yıl içınde 110
tondan 388 kilograma
kadar düştü. Türkıye'de
sadece Pazar ilçesinde
üretilen sarma puroluk
tütün 50 yıl önce 110 ton
civannda rekolteye
sahipti. Yetkililer, bu yıl
sadece 3 köyde 9
ûreticinin 388 kilogram
puroluk tütün ürettiğine
dikkat çektiler.
Yapı Kredi ve
Boyasan anlaştı
• İSTANBUL(AA)-
Boyasan Tekstil Sanayi
ve Ticaret AŞ, borçlan
nedeniyle şirket aleyhine
icra takıbi başlatan Yapı
ve Kredi Bankası ile
anlaştığını bildirdi.
Boyasan Tekstil'den
borsaya gönderilen
açıklamaya göre, alacaklı
bankalardan Yapı Kredi,
şirketin asıl ve kefalet
borçlan toplanu 63
milyon 274 bin 458 dolar
için önceki gün icra
takibine geçti.
Emlakbdnk'tan
işyeH satışı
• İSTANBUL(AA)-
Emlak Bankası, Ataşehir
Projesi'nde üçüncü etap
kapsamında yer alan 72
adet işyerini, 6 Kasım
Pazartesi günü ıhale
yöntemi ile satacak. Brüt
31.4Ometrekareile
1377.82 metrekare
arasındaki dükkânlann
satış fıyatlannın, 65
milyar 400 milyon lira ile
1 trilyon 160 milyar 850
milyon lira arasında
olacağı bildirildi.
EMD, mternet
sitesi
okışturdu
• ANKARA(AA)-
Ekonomi Muhabirlen
Derneği (EMD) web
sitesi oluşturdu.
EMD'den yapılan
açıklamada, Internet'te
"emd.org.tr"
adresınden ulaşılacak
siteyle üyeler ve ilgili
tüm kesimler ile
dernek yöneümi
arasındaki iletişimin
arttınlmasının
amaçlandığı ifade edildi.
EMD'nin web sitesinde
"duyurular",
"faaliyetler", dernek
organlannı ve üyelerini
gösteren "EMD
kurullan", "EMD etik
ilkeleri" gibi bölümlenn
yer aldığı kaydedildi.
Cetrçjans'tan
açridama
Ekonomi Servisi -
Cenajans Grey dün
ekonomi sayfasında
çıkan "Mal varlıklan
kaybolmaya başladı"
haberine ilişkin olarak
açıklama yaptı.
Açıklamada, Cenajans
Grey Yönetim Kurulu
Başkanı Nail Keçili'nin
Egebank'a 2.5 trilyon lira
borçlu olmasının teknik
olarak mümkün olmadığı
kaydedilerek şöyle
denildi: "Keçeli'ye bu
krediden tek kuruş bile
intikal etmemiştir. Bu
kredinin sanki Keçili
tarafından alınmış gibi
gösterilerek hayaÛ
hesaplar ve mahsup
işlemleri yapmak
insafsızlıktır. Bu konu
yargıya intikal etmiş
durumdadır. Cenajans
Grey ile Cenaır'ın hiçbir
ortaklığı yoktur ve icra
takibi söz konusu
değildir. Gerek kurumun
gerekse yönetim kurulu
başkanının mal varlıklan
ve nakitleri her zaman
olduğu gibi hazır
bulunmaktadır."
Bakanlar Kurulu'nun netleştireceği vergilerle halkın geliri kısılacak, tüketim frenlenecek
Mal ve hizmetlere yeııi vergiler
• Taşıt Alım Vergisi
ve Motorlu Taşıtlar
Vergisi en az yüzde 55
arttınlacak. Emlak
Vergisi en az yüzde
27.5 artacak. Damga ve
harç vergileri yüzde 55
artacak. Geçici Vergi
2001'dede3'erayhk
dönemler halinde
alınmaya devam
edecek, oranı yüzde
20'den yüzde 25'e
çıkanlacak. Ücretlilerin
vergidışı tutulan özel
indirim tutan yüzde
55'tendahaküçük
oranda belirlenecek.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Hü-
kümet, özel işlem ve özel iletişim ver-
gisini devam ettirirken ek gelir, ek ku-
rumlar ve faiz vergisini kaldınyor. Kal-
dınlan vergilerin yarattığı boşluk ise
mal ve hizmetlerden alınan vergiler yük-
seltilerek karşılanacak. Böylece 2001
yılında "düşük ücret poütikasryla" hal-
kın harcanabilir geliri kısıhrken tüketim
frenlenmeye çahşılacak. Bakanlar Ku-
rulu'nun yetkısındeki ek önlemlerin ge-
lecek hafta netleştırileceğı açıklaması
ise çeşıtli vergi kalemlerinde arhş bek-
lentisine neden oldu.
Ancak, yeniden değerleme oranının en
az yüzde 55 düzeyinde olacağı belirti-
liyor. Buna koşut olarak taşıt, emlak gi-
bi mal ve damga, harçlar gibi hizmet-
lerden alınan vergilerde ciddi artışlar
olacak.
2000 yılında yüzde 52.1 oranmda be-
lirlenen yeniden değerleme oranı, gele-
cek yıl en az yüzde 55 olacak. Vergi uz-
manlan, bu rakamın yüzde 60'ın da üze-
DEĞERLEME ORANINA BAĞLI
Arüş beklenen kolemler
• Usulsüzlük cezalannın
da yeniden değerleme
oranında arttınlması.
• Tüm ürûnler üzerinde
KDV'nin 3-4 puan
arttıniması. Beyaz eşyalan
içeren dayanıklı tüketim
mallannda KDV artışına
gidilmesi.
• 2001 yılında da geçici
verginin (Kurumlar
Vergisi'nde) 3'er ayhk
dönemler itibanyla devam
etmesi ve oranın yüzde
20'den yüzde 25'e
çıkanlması.
# Stopaj oranının
arttınlması.
# Yatınm indirim
stopajının getirihnesi.
• RTÜK, SPK, IMKB ve
Rekabet Kurulu'ndan
alınan vergilerin devam
etmesi.
# Ücretlilerin özel indirim
tutarının yeniden
değerlemenin altında
belirlenmesi.
MEHMET YILDIRIM VE FUAT MİRAS
Işverendenfarklı tepkiler
BERLİN/İSE\NBIJL(AA)
- Türkiye Odalar ve Borsalar
Birliği (TOBB) Başkanı Fu-
at Miras, ek gelir, ek kurum-
lar, ek motorlu taşıtlar ve ek
emlak vergilerinin kaldınl-
masının, kendileri için mem-
nuniyet verici olduğunu bil-
dirdi.
tstanbul Ticaret Odaa (İTO)
Yönetim Kurulu Başkanı
MefametVıktanm, yüksek ver-
gilerle üretim ve yatınmda
bûyfik sorunlar yaşandığını
belirtti.
TOBB Başkanı Miras, Oda-
lar Birliği 'nin Almanya gezi-
sinde yaptığı açıklamada, de-
vam eden özel iletişim, özel
işlem vergileri ile eğitimekat-
kı payının, sanayinin üzerine
bir yük getirmeyeceğini kay-
dettı.
Miras, gecikme zammırun
yüzde 6'dan 5 'e, tecil faizinin
ise yüzde 4'ten 3'e düşürülme-
si karanru da memnuniyet ve-
rici olarak nitelendirdi.
rine çıkabileceğini belirtiyorlar. Yemin-
li mali müşavirlerin saptamalanna gö-
re, bu yeniden değerleme oranına bağ-
lı olarak artacak olan vergi kalemleri
şöyle:
Taşrt Vergisi: Motorlu Taşıtlar Vergi-
si, yeniden değerleme oranında artış
gösterecek. Bakanlar Kurulu isterse bu
oranı yarısı düzeyinde de arttırabiliyor.
Böylece eğer yeniden değerleme oranı
yüzde 55 olarak belirlenirse yüzde 82
düzeyine kadar çıkartılabılir. Aynı şekil-
de Taşıt AJım Vergisi'nin de yeniden
değerleme oranı artacak ve bu rakamın
da yansı kadar arttınlma yetkisi Bakan-
lar Kurulu'nda bulunuyor.
EmlakVergisi: Bına, arazi ve arsa ver-
gisi matrahlan yeniden değerleme ora-
nının yansı kadar artnnhyor. Yani yüz-
de 55 belirlendiğınde Emlak Vergisi de
yüzde 27.5 düzeyinde arüş göstermiş ola-
cak.
Damga Vergisi: Mukavelenameler, şir-
ket mukavelenameleri, bilançolar, kâr-
zarar cetvelleri, bankalar, ticarethaneler
arasında münakale, tediye, irsai, teslim
ve tahsil emirleri, Gelir Vergisi beyan-
nameleri, Kurumlar Vergisi beyanna-
meleri, muhtasar beyannameler, diğerbe-
yannameler yüzde 55 orarunda artacak.
Bakanlar Kurulu'nun aynca bu artışın
üzerine 1 kat daha arttırma yetkisi bu-
lunuyor. Böylece mukavelenamelerden
alınan makfu Damga Vergisi 1 milyon
230 bin liradan 1 milyon 906 bin 500 li-
raya çıkacak. Şirket mukavelenamele-
rindeki en üst tutar 8 milyar 561 milyon
liradan 13 milyar 269 milyon liraya, Ge-
lir Vergisi beyannamelerinde 600 bin
lıradan 930 bin liraya, Kurumlar Vergi-
si beyannamelerinde 1 milyon 230 bin
liradan 1 milyon 906 bin liraya yükse-
lecek.
Harçlar: Yeniden değerleme oranın-
da ya da daha yukanda belırlenebilecek.
Böylece yalnızca finans işlemlerinde
bıle 16'ya ulaşan kalemde harçlar arta-
cak. Bunun dışinda pek çok yerde de harç
uygulaması bulunuyor.
ÇevreTemiztikVergisi: Yeniden değer-
leme oranının yansı kadar arttınhyor. Bu
durumda en düşük Cöp Vergisi 49 mil-
yon 152 bin liraya ulaşacak.
Yeniden değerleme oranı vergi artış-
lan yanında, başka konularda da belir-
leyici oluyor. Örneğin 2001 yılı yatınm
indırimi uygulamasında esas alınacak as-
gan yatınm tutan yüzde 55 'lik yeniden
değerleme oranında arttınlarak 117 mil-
yar üraya çıkanlabilecek. Yıne gayrimen-
kul sennaye iratlannda uygulanacak is-
risna tutan, Veraset ve İntikal Vergisi ta-
nfeleri ile istisna tutarlan da yeniden
değerleme oranına göre belirleniyor.
LiderlerZirvesi'nde, özel işlem, özel
iletişim ile eğitime katkı payının 2001
ve 2002 yıllannda da alınmaya devam
etmesi kararlaştınlırken Bakanlar Ku-
rulu'nun yetkisinde olan ek önlemlere
ilişkin net açıklama yapılmaması çeşit-
lı vergi kalemleri üzerinde artış beklen-
tısine neden oldu.
Srvil toplum kuruluşlan, sendikalar ve öğrencüer, ASEM doruğuna karşı Seul'de alternatif donık dûzenlediler.
ASEM doruğu küreselleşme karşıtlannın gösterilerine sahne oldu
'Küresefleşmeyi istemiyoruz'
• Küreselleşme
karşıtlannın
düzenlediği
"Halkın Doruğu"
adlı alternatif
toplantıda, serbest
ticaret için yürütülen
görüşmelerin
durdurulması
gerektiği belirtilerek
"Küreselleşme emek
kesimine zarar
veriyor" denildi.
Ekonomi Servisi-Seattle, Davos
ve Prag'dan sonra Seul'da da küre-
selleşme karşıtlan sokaklara dö-
küldü. Asyaülkeleri ve Avrupa Bir-
liği liderlerinin bir araya geldikle-
ri Asya-Avrupa doruğu (ASEM)
dün başlarken, binlerce küreselleş-
me karşıtı toplantıyı protesto etti.
3 binden fazla polis, doruğun ya-
pıldığı konferans merkezine gös-
tericilerin yaklaşmasını engeller-
ken, sivil toplum kuruluşlan, sen-
dikalar ve öğrenciler ASEM doru-
ğuna karşı Seul'de alternatif doruk
dûzenlediler.
"Küresefleşmeye ve neo-fiberal-
leşmeye muhakfef, "KüreseUeş-
meyi istemiyoruz" gibi sloganlar
atan göstericiler, Dünya Bankası ve
IMF'nin yoksul ülkeleri daha da fa-
kirleştirdiğine işaret ettiler. Küresel-
leşme karşıtlannın düzenlediği "Hal-
km Doruğu" adlı alternatif toplan-
nda, serbest ncaret için yürütülen gö-
rüşmelerin durdurulması gerektiği
belirtilerek "KüreseOeşmeemek ke-
simine zarar veriyor" denildi.
Öte yandan, ASEM doruğunda
Güney Kore Devlet Başkanı Kim
Dae-Jung, toplantının açılışında
yaptığı konuşmada, ASEM'in 3.
toplannsının, yeni binyılda ıstıkrar,
refah ve kalkınma çerçevesinde As-
ya-Avrupa ışbirliğinde sağlam bir
temel oluşturacağmı ileri sürdü.
Fransa Cumhurbaşkanı Jacques
Chirac ise "Karşıhkhgüven ve say-
gı temeünde aramızdaki diyalog,
hem sflahsrdanma vegüvenlik, hem
de hukuk devleti. ekonomik ve sos-
yal kalkınma gibi ortak kaygüan-
mızı ele almamıza olanak tanınıa-
bdır. Bu diyalog, demokrasi ve in-
san haklan gibi ortak dilekler çer-
çevesinde olmahdu-" dedı.
Ingıltere Dışışlen Bakanı Robin
Cook da "Kuzey Kore ile doğru-
dan diplomarik ilişkiler sayesinde,
özeilikle bu ülkedeki insan haklan
ihlafleriyle ilgili endişelerimiz ko-
nusunda doğrudan diyaloga gire-
bfleceğiz'' dıye konuştu. ASEM do-
ruğunda, iki Kore arasındaki uz-
laşma sürecinı güçlendirme amacı-
nı taşıyan, Kore Yanmadasf nda
banş konusunda bir deklarasyonun
onaylanması bekleniyor.
Bakkullar
boykota
havrlantyor
ERDOĞAN ERİŞEN
ORDU-Türkiye Bak-
kallar ve Bayiler Federas-
yonuGenel Başkanı Ben-
devi Palandöken, kendı-
lerine rakip olan sanayi-
cilerin ve mahalle arala-
nna kadar giren hipermar-
ketlere mal verenlerin
ürünlerini satmayacakla-
nru söyledi.
Türkiye Bakkallar ve
Bayiler Federasyonu'nun
Ordu'dayapılan bölge top-
lantısında konuşan Palan-
döken, küçük işletmele-
rin açılma yetkisinin mes-
lek kuruluşlanna verilme-
sini önererek esnafin be-
lediye ve vergi daireleri
arasında koşuşturmasına
gerek kalmayacağını söy-
ledi.
Avrupa ülkelerinde kü-
çük esnafin desteklendi-
ğini, Türkiye'de ise batı-
nldığını kaydeden Palan-
döken, "Tûm ekonomik
paketlerde küçük esnaf
sürekü göz ardı edUiyor.
Uhıslararası alanda reka-
bet ermesini ve dışsatım
için mal ürermesini bekle-
diğimiz sözde büyük sa-
nayicilerimiz ise küçük iş-
leünedBğesoyunuyor. Ma-
halle aralanna kadar gi-
rip küçük esnafi kendOe-
rine rakip büiyorlar" di-
ye konuştu.
Deprem vergileri
Palandöken, deprem fe-
laketi nedeniyle getirilen
geçici vergilerin kahcı ha-
le getirilmesi konusunda
da "Çabşanı ücretij'le ge-
çinemez,çiftçisi üretemez,
esnafi yok olmuş bir ülke-
denasMekooomiohır? Ar-
nk sabnmızui sonuna geJ-
dik" dıye konuştu.
Türkiye'degelir uçurumu kathmarak büyüyorEkonomi Servisi - Dünyanın en kö-
tü gehr dağılımına sahip 5 ülkesinden
biri olan Türkiye'nin 2000 yılının ilk
yansına ait bölüşüm göstergeleri, ge-
lirden "aslan payı"nı alan tstanbul'un
söper zengin gruplanyla diğer coğra-
fî bölgeler ve büyük illeri arasında de-
rin uçurumlar olduğunu ortaya koy-
du. Araştırmacı Mustafa Sönnıez'ın
"Geür Dağüunı 2000" çalışmasına gö-
re, 2000 yıiının ilk yansında kuüanı-
labilir gelir olarak açıklanan 39 katril-
yon 96 trilyon liranınpaylaşımında Is-
tanbul'un yüzde 1 'lik azınlığının ay-
• Araştırmacı Mustafa Sönmez, "Gelir Dağüımı 2000'
çalışmasında, Istanbul'un süper zengin gruplanyla
Anadolu'daki gelir gruplannı karşılaştırdı.
da hanesine 27.5 milyar TL girerken,
yaklaşık 19 bin hanelik bu grubun ge-
liri, Anadolu'nun birçokbölgesine ye
büyük kentlerine giren tüm geliri ge-
çiyor. Sözmez'in çahşmasından dikkat
çeken saptamalardan bazılan şöyle:
- tstanbul'un yüzde 1lik azmhğmjn
gdfaiTürkiye'mn sanayi kentterilzmir,
AdanaveBursa'ya giren tüm gefirinüs-
tünde. Bu fiç kentteki aile toplamı 1
milyon 33 bin.
- îstanbul'un yüzde 4'lük zengin
grubu (yaklaşık 75 bin aile), 1 milyon
836 bin aile bulan Karadeniz Bölge-
si'nin toplam gelirlerine yakın bir ge-
lir elde ediyorlar.
- Türkiye'nin en üretken bölgelerin-
den Ege Bölgea'nde 2 milyon 253 bin
aile vaşıyor, ama Ege"de bu ailelerin ay-
hkgetiri İstanbul'dakiyüzde 9'Iukzen-
gin aiiegefiri ofan906 trflyon TUde ka-
lryor.
- Türkiye'nin Marmara'dan sonra
en kalabahk bölgesi olan Iç Anadolu
Bölgesi'ndeki bütün ailelerin ayhk ge-
liri ancak Istanbul'un en varlıldı yüz-
de 12'sinin geliri düzeyinde.
- Akdeniz Bölgesi'nde nüfusun yüz-
de 125'ini otuşturan 1 mflyon S00 bi-
neyaktnaâeyaşıyor. Akdeniz Bölgea'nin
bu afleleri, 72 bin aileden oluşan İstan-
bul'unyüzde4'Kk zengingrubunun ha-
nesine giren gelir kadar bir geürle ge-
çiniyorlar.
ŞÜKRAN SONER
Havalar Değişiyor
Önceki gün Türk Metal Sendikası'nın şube başkan-
lan görüşmeye geldiler. Durmadan degışen günde-
min kargaşasında atlamıştım, görüşmek için telefon
ettiklerinde, önemli gelışmelenn olduğunun ayınmı-
na vardım.
Türk Metal, Türk-lş'in üye sayısı ve işkolu niteliği ile
en büyük, aynı zamanda eylemlerden en uzak sen-
dikalannın başında. Şube başkanlarının da gelişme-
len özetlerken vurguladıklan gibi en son 1990'da 25
gün süren grev yapmışlardı. Işkolunda dönem dönem
önemli krizler yaşanmış, önemli sayılarda işçi çıkar-
ması, ücretsiz izinler uygulanmış, Türk Metal işveren-
ler ve sendikalan MESS ile uzlaşarak sorunlannı çöz-
meyi yeğleyerek kamuoyunayönelik sessiz kalmış ey-
lemlerle hak aramadan uzak durmuşru.
Görünen yeni gelişme, 90 bin işçiyi kapsayan söz-
leşme görüşmelerinde uyuşmazlığa gıdilmiş olması.
Türkiye'deki toplupazarlık düzenı içınde, uyuşmazlı-
ğa gidilmeden, dahası grev aşamasına gelınmeden
anlaşma sağlanabılmesı zaten olağan değıl. Sıradan
bir sözleşme prosedürü sayılabilecek bir uyuşmazlı-
ğa, Türkiye'nin bu gündem yoğunluğu ıçinde neden
mi dikkatınızı çekmek istiyorum?
Türk Metal'ın çok fazla sözleşme geçirmiş, dene-
yimli şubetıaşkanlan da işte tam da bu soruya yanıt
olmak üzere, "Sözleşme prosedürünün bitmesini,
grevaşamasına gelinmesini beklemeyeceğiz. Birşey-
lerianlatabilmek üzere o zaman çok geç olacak. 0ya-
n niteliğinde genişletilmiş taban toplantılannı başla-
tıyoruz" diye söze ginyofiar.
Dün, bu sözü edilen taban toplantılannın ilki Geb-
ze'de bir yürüyüşle başlatılarak kapalı salonda ger-
çekleştirildi. Aynntılan haber sayfalanmızda olacak.
Önemli olanı bir toplusözleşmenin takvimi işlerken
anlaşmaya yatkın bir sendikanın "bu işin olağan ge-
lişmesi aşamasında yürümeyeceği" sonucuna vara-
rak önceden tabanını farklı bir dinamiğe hazırlamak
gereğinı duyması.
Tofaş, Renault, Ford, BMC, Boch, Alarko.. otomo-
bil, metal sanayiinin bilinen bütün markalannı kapsa-
yan uyuşmazlığın sendikayı sarsan dinamiği, ekono-
mik kriz, ışletmelerin sıkışıklığı, enflasyonu denetle-
me gerekçesıyle işverenlerin düşük ücret artışı eği-
limleri ile sınırfı değil. Tam tersi sektörde çok anlamlı
bir canlanma söz konusu. Stoksuz çalışılıyor. Daha-
sı krizler bahane, atılan büyük işçi gruplannın yerine
düşük ücretli işçi alınması ile yeniden kapasite artımı
yaşanmış, ancak ücret ortalamalan da önemli ölçü-
lerde aşağı çekilmiş durumda.
Sendikayı sarsan, iyice aşağı çekilmiş ücretlerin
düzettümesi eğiliminin bileotmaması yanında, MESSten,
işverenlerden gelen yeni dayatma. Adı "esnek çalış-
ma". Hani şu küresel saldın ile birlıkte sermayenin ağ-
zına doladığı, "sosyal güvenlik reformu" gibi ilk du-
yulduğunda kulağa hoş, mantıklı gelen sözcükler-
den. MESS metal ışkolu sözleşmesine esnek çalış-
ma adı altında ıstenıldiğınde kısa sürelı, ıstenildiğin-
de daha uzun çalışmanın fazla mesaısız yerleştirilme-
sini istiyor. Buna göre iş yasası hükümleri çığnenerek
işçiler dönem dönem haftada 35'li saatler, dönem
dönem 45'li saatler çalıştınlacaklar.
Anımsayacaksınız ışverenler iş güvencesi yasa tas-
lağında gürültü kopanrlarken de bu kavramlardan, iş
yasasının değiştirilmesinden söz ettiler. Sözleşme
masasında da sendikanın "iş yasasına bile aykın" iti-
razına yanrttan, "Biz sözleşmeye koyup uygulayalım,
yol olur, sıyasi irade de yasayı değiştirmek zorunda
kalır" oluyormuş.
Toplusözleşmelerin varlık nedeni yasalar üstünde
hak almak iken, işverenlerin her şeyi ters yüz yapma-
sı ile yasalar altına inmek, yasalan çiğnemek, işçi hak-
kında geriye gidiş için araç olacak.
Dünkü toplantıda Türk Metal Sendikası Başkanı
Mustafa Özbek'in yaptığı hükümeti, partı başkanla-
nnı da doğrudan, kişisel hedef alan konuşmasının
içeriği üzerinde söz söylemek ıstemiyorum. Bugüne
kadar pek çok konuda sesini çıkarmamış, krizler dö-
neminde ücretsiz izinlere, toptan çıkarmalara "evet"
demiş bir sendikanın, daha sözleşme uyuşmazlığı
aşamasında böytesine sert çıkış yaprnak gereğinin an-
lamı üzennde durmak rstıyorum.
Bugün yine siyasi iktidara çizgisi ile yakın olmuş,
eylemlerde KESK'in yanında, ikinci planda, pasif kal-
mış Kamu-Sen'in 29 gün sürecek uzun yüruyüşü baş-
lıyor. "Memuriar her düşük zamlı ücret artışı belirie-
mesinin ardından kendilerinizaten sokaklara atıyor-
lar" diye geçiştirebilir miyiz?
Yoksa "nasılsa sonunda siniyorlar, eziliyoriar" di-
yerek, tepkilere aldırmayarak emek cephesine ardı ar-
kası kesilmeyen saldınlarda hükümet-sermaye cep-
hesi ipin ucunu mu kaçırdı? Kişisel kanımı sorarsa-
nc, havalar değişiyor, "sosyalpatlamanın" kokusu ge-
liyor. Kamu-Sen 29 gün sürecek kesıntısız yürüyüşle
tarihe geçmek istiyorsa, Türk Metal, en önemli işko-
lunda uzun süre sessiz kalmış, ortalıkta görülmemiş
bir sendıka, birdenbire "savaş //an;" sayılabilecek bir
üslupla ortalığa çıkıyorsa..
1200 işçinin birden sokağa, pervasız atılabildiği
POAŞ'ta Petrol-lş, kamu çalışanlannda KESK, her
örgütlenmeye kalkılan yerde üyelerini sokakta bulan
DlSK'e bağlı sendikalar, beledıyelerde sözleşme im-
zalayamadıkları için sıkışmış üç konfederasyonun
sendikalan..farklı sorunlan ile işçi-emekçi haklannın
genye püskürtülmesi sürecine karşı ortak gündem-
de, elbette işin sonuna kadar gidecekler.
sukransoner@yahoo.com
Tüzmen: AB'ye
îhraç yetersiz
Ekonomi Servisi- Dış
Ticaret Müsteşan Kûr-
şadTûzmen, 1995-1999
yıllan arasında Türki-
ye 'den Avrupa Birliği
(AB) ülkelerine yapılan
tekstil ithalatınınyüzde 66
oranında artış gösterme-
sine karşın ihracatta sa-
dece yüzde 20 oranında
yükselme olduğuna dik-
kat çekti. Tüzmen,
"Gümrük birliği anlaş-
ması bize yetmiyor. Av-
rupa Birliği pazannda
hak etriğimiz yeri alann-
yoruz" dedi.
Türkiye Giyim Sanayi-
cileri Derneği'nce
(TGSD) düzenlenen
"TürkEkonomisminDu-
rumu ve AB ile Gümrük
Birliği'' konulu toplantı-
da konuşan Tüzmen, Eu-
ro'nun dolar karşısında
değerinindüşmesiyle ih-
racatta 1.1 milyardolaryi-
tirildiğinı dile getirdi. Üre-
tim aşamasında sorun ol-
madığını, ancak AB pa-
zarlanna satışta istenen
verime ulaşılamadığını
behrten Tüzmen, AB'den
de Türkiye'ye yatınmcı
gehnediğıni söyledi. Tüz-
men, 2005 yılında kota-
lann kalkmasıyla Türki-
ye'nin DünyaTicaretOr-
gütü'nün kurallanna gö-
re hareket edeceğini kay-
dederek "2005 yıhna ha-
zırük yapmamız lazun"
diye konuştu.
TGSD'nin de üyesi bu-
lunduğu Avrupa Tekstil ve
Hazır Giyim Organizas-
yonu'nun (EURATEX)
Yönetim Kurulu Başka-
nı Jean de Jaegher, Tür-
kiye'nin AB ıçın önem-
li bir partner olduğunu
vurguladı.