Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
15EKİM2000PAZAR CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Yılmaz: İstiknarı
kopumaya
mecburuz
• istanbuJ Haber Servisi -
Devlet Bakanı ve
Başbakan Yardımcısı
Mesut Yılmaz,
Türkiye'nin içinden
geçtiğı dönemde iç ve dış
beklentilerin siyasi
istikrann önemli
olduğunu vurgulayarak
"Istikran bütün
unsurlanyla ayakta
tutmaya mecburuz" dedi.
Yılmaz, Yenibosna'da
yapımı tamamlanan Dış
Ticaret Kompleksı'nin
açıhşını yaptı.
Soykınmı
tasamsı
protesto edildi
• BERLtN (AA) - Sözde
"Ermeni soykınmı"
tasansını protesto
amacıyla Almanya'nın
başkenti Berlin'de 5 bin
kişinin katıldığı bir
yürüyûş yapıldı. Türk
Federasyonu Temsilcisi
Mehmet Kars, yürüyüşten
önce Almanya'daki Türk
sivil toplum
kuruluşlannın hazırladığı
bir bildiriyi okudu.
Bildiride, Bizanslılar
zamamnda tstanbul'a
ginnelerine bile izın
verilmeyen Ermeniler için
îstanbul'un fethinden
sonra Ermeni Patrikhanesi
kurulduğu ve Türkler ile
Ermenilerin Osmanlı
devleti döneminde 600 yıl
boyunca banş içinde
birlikte yaşadıklan
belirtildi.
Ortadoğu, Ege'yi
etkiledi
• ANKARA
(Cıunhuriyet Bûrosu) -
Ortadoğu'da gerilimin
tırmanması Ege sonınuna
ilişkın görüşmeleri de
etkiledi. Türk ve Yunan
dışişleri bakanlannın
Marmaris ve Rodos'ta
bugün için öngöriilen
buluşması ertelendi.
Bakanlığın
açıklamasında,
"Ortadoğu'da gerilimin
devam etmesi,
gelişmelerin hızlanması
ve bu bağlamda Sayın
Bakan'ın yoğun temas ve
girişımleri nedeniyle
Marmaris ve Rodos'ta
gerçekleştirilecek söz
konusu görüşmenin ileri
bir tarihte yapılmasının
daha doğru olacagı
düşünülmüştür" denildi.
Sözde soykınmı
tasarısına tepki
• tstanbul Haber Servisi -
tşçı Partısi (IP) îstanbul ll
Örgütü, ABD Temsilciler
Meclisi Genel Kurulu'nda
görüşülecek sözde Ermeni
soykınmı yasa tasansını
protesto etmek amacıyla
dün Fransız Konsolosluğu
önünde basın açıklaması
düzenledi. İP îstanbul II
Başkanı Kâmil Dede,
tasannın, Atatürk'ü suçlu,
Kurtuluş Savaşı'nı da
haksız göstermeye
yönelik olduğunu
vurguladı.
'BOPU hattı için
tedbiPHtıizi aldık'
• ÇEŞME (AA) - Enerji
ve Tabii Kaynaklar
Bakanı Cumhur Ersümer,
Çeşme Altınyunus
Tesisleri'nde düzenlenen
Rüzgâr Enerjisi
Sempozyumu'nun açılış
konuşmasını yaptıktan
sonra gazetecilerin
sorulannı yanıtladı.
Ersümer, bir soru üzerine
"Biz Kerkük-Yumurtalık
petrol boru hattının ful
kapasite 24 saat çalışması
ile ilgili tedbirlerimizi
aldık, alıyoruz" dedi.
4
Bitlis kazası soruşturulsun9
1993'te Jandarma Genel Komutanı Bitlis'in de içinde bulunduğu uçağın düşmesiyle yaşamını
yitiren Tuğrul Sezginler'in yakınlan, soruşturmanın yenilenmesi için Genelkurmay'a başvurdu
"Sontştunnanın devamı ya da yüksek güç üretmekte olduk- za Kınm Heyeti 'nden bazı şa-
yenilenmesi için Ugüilere emir lan yargısına rağmen uçağın
verilmesini. yenilenmesinc ka- düşmüş olması, sadece motor-
MUSIAFAÇAKIR
ANKARA - Jandarma Ge-
nel Komutanı EşrefBittts'ın de
yaşamını yitirdiği kuşkulu
uçak kazasmm yeniden soruş-
turulması için Genelkurmay
Başkanlığı'nabaşvuruldu. tki
ayn bilirkişi raporunun kanıt
olarak gösterildiği başvuruda,
"ClkemizDi bağunscdığı ve gü-
venliği açısından, faillerin tes-
pitive cezalandınlması görevi-
ni yerine getirmek sorumlulu-
ğundayız" denildi.
1993 yılında meydana gelen
uçak kazasında yaşammı yiti-
ren 2. Pilot Yüzbaşı Tuğrul
Sezginler'in yakınlan Hasan
Sezgmkr, Kübra Sezginkr ile
Saime Sezginkr adına avukat-
lan Nusret Senem taranndan
yapılan başvuruda, hâkirn ta-
rafindan belirlenmiş ÎTÜ ve
ODTÜ/TAl öğretim üyelerin-
den oluşan bilirkişi raporlan
kanıt olarak gösterildi. Bu ra-
porlann ilki, ITÜ Uçak ve
Uzay Bilimleri Fakültesi öğ-
retim üyelerinden Prof. Nuri
YükseL, Prof. Oğuz Borat ve
Doç. Dr. ZahitMecitoğlutara-
fmdan 4 Ekim 1996 yılında
hazırlandı. Diğer bilirkişi ra-
poru da ODTU Havacılık Mü-
hendisliği Bölümü öğretim
üyeleri Prof. Yalçm Göğüş,
Doç. Dr. Mehmet Ş. Kavsaoğ-
lu ve TUSAŞ Havacılık ve
Uzay Sanayii AŞ'de görevli
Prof. Ünver Kaynak'tan olu-
şan heyet taranndan 10 Mart
1998 tarihinde tamamlandı.
20 Mart 1998'deKaraKuvvet-
leri Komutanhğı Askeri Savcı-
lığı ile Kara Kuvvetleri Komu-
tanlığı'na yapılan soruşturma-
yı yenileme istemlerine yanıt
alınamadığı belirtilen başvu-
ru yazısınm son bölümünde,
rar verilecek soruşturma sonu-
cunda, ortaya çıkacak sabotaj
sanıklannın ve olayın kapaül-
masma yol açan yetküi kişüerin
cezalandınlınasi için kamu da-
vaa açümasının sağlanmasuu
arz ve talep ederim" denildi.
Başvuru yazısında yer alan id-
dialar ve istemler şöyle:
• Kara Kuvvetleri raporla-
nnda vanlan sonuç, esas itiba-
nyla buzlanma ve pilotaj hata-
sı şeklindedir. Uçakta, kaza-
mn gerçek sebebinin doğru-
dan ispatına yardımcı olabile-
cek kara kutu olmadığı için ve
kaza sonucunda buzlanmayı
ispat edecek "mübim bir ipu-
cu" da bulunmadığı içm buz-
lanma iddiası doğrudan ispat-
lanamamaktadır.
• Motorlann çarpma anmda
lar olmasa dahi, motor sistem-
leri, buzlanma sistemleri ve
diğer hayati bir sistem üzerine
sabotaj yapılmış olabileceği
ihtimalini de gündeme getir-
mektedir. Bu ihtimalin ilgili
makamlar taranndan yeniden
değerlendirmeye alınmasında
yarar görülmektedir.
• Anket Heyeti Müşterek
Kanaat Raporu'na göre uça-
ğm kalktıktan sonra meydan
üzerinde bir tur atıp kuzeye
doğru yönelerek meydandan
uzaklaşması 2-3 dakika içeri-
sinde olmuştur. Bu sırada mo-
torlarda bariz bir anormallik
yoktur (Pilotlann anormalliği
bildirmeleri 4. dakikada ol-
muştur). Radar verilerine gö-
re uçak meydan üzerinden bir
daha geçmemiştir. Bu da Ka-
Muhaliflerde
kenedenme
arayışı
BÜLENTSARIOĞLU
ANKARA-TBMM Baş-
kanlığı seçıminde DYP Ge-
nel Başkanı Tansu Çiller'ın
taktiklen parti içı muhale-
feti hareketlendirdi. "Yö-
netimin tavrmdan rahatsız
olan" milletvekili sayısı
20'yi aştıi.
TBMM Başkanlığı yan-
şından çekılen Çorurn Mil-
letvekili Bekir Aksoy'un
yanı sıra tstanbul Milletve-
kili Meral Akşener, Deniz-
li Milletvekili Mehmet
GözJükaya, Ordu Milletve-
kili Yener Yıldırun, Smop
Milletvekili KadirBozkurt
Manisa Milletvekili Rıza
Akçalı Çiller yönetimını
eleştiriyor. Antalya Millet-
vekili Mehmet Baysarı ile
Izmir Milletvekili Yıldırun
Ulupınar'ın da teşkılat so-
runlanyla ügilı rahatsızlık-
lan bilınıyor. Parti ıçi de-
mokrası isteğıne karşılık ıh-
raç tehdidiyle Yüksek Hay-
siyet Divanı'na göndenlen
Yener Yıldınm, savunma
yapmak için "parti disipii-
nini bozduğnna yönelik so-
mut bdge" istedi
ÇİZMEDEN YUKAR1 MUSAKART
Ilhan Selçuk'un dünkü yazısından: Köşecilerin içinde köşe dönmecilerin
ağır basması, yapısal bir sorundur. Sorun kişisel değil... Yapısal.
m.kart@superonline.com.tr
Genel Sekreter Sav, Merkez Yönetim Kurulu üyelerinin görev alanlannı belirledi
CHP'de görev dağdııııı yapıldı
hitlerin uçak meydan üzerin-
den geçerken (3-4-5. dakika)
pilotlann pervane hatvesini
değiştirdiklerini işittikleri yo-
lundaki ifadeleri ile çelişmek-
tedir.
• Kullanılan BEEC B 200
Super King Air uçak, FAR 23
sertifıkasına sahip olup ilave
olarak bundan daha sıkı şart-
lar gerektiren ve aslında daha
büyük yolcu uçaklan için kul-
lanılan FAR 25'in buzlanma
şartlannı da sağlamaktadır.
Sonuç olarak, uçağm elkita-
bında belirtilen prosedürler
doğru uygulandıgı takdirde,
bu uçak problemsiz olarak, o-
lay günü karşılaşılan meteoro-
lojik şartlan aşma yeteneğine
sahiptir. Bu bakımdan olayda
yapımcı firmanın uçak yapım
hatası tespit edılmemıştir.
• Olay günü Güvercinlik
Havaalam'nda görevli
Pilot Binbaşı Zamir
Ahıska, "Kazagününde-
ki meteorolojik şarüann
daha ahındaki bazı du-
nunlarda Güvercinlik
Meydanı'ndan kalkarak
uçuş görevi yapıimaktay-
dı" demektedır. Nıtekim
olay günü, kaza öncesin-
de ve sonrasında Güver-
cinlik Havaalam'ndan,
teknik özelliklen daha
düşük 20 civannda uçak
kalkış ve iniş görevi yap-
mıştır.
• Olay tarihinde Ge-
nelkurmay Başkanı olan
Orgeneral Doğan Güreş
ile Kara Kuvvetleri Ko-
mutanı Orgeneral Muhit-
tin Fisunoğtu, yaptıklan
açıklamalarda, uçağı o-
lay günü sabahı son anda
tahsis ettiklerini, tahsis
işini bilenlerin 3 kişi ol-
duğunu, bu nedenle sa-
botaj yapılmasının ola-
naksız bulundugunu be-
yan etmişlerdir. Kara
Kuvvetleri Komutanhğı
Askeri Savcılığı hazırlık
dosyasındaki "Hizmete
Özd Ivedi" başlıkh iki
adet teleks yazısı, uçağın
16 Şubat 1993 günü tah-
sis edildiğini kesin olarak
kanıtlamaktadır.
• Olay günü nöbetçi
olan askerin, pilot bereli,
kolunda nöbetçi kolluğu
bulunmayan birini han-
gar civannda olağandışı
şekilde görmesi, hangar
civanmn yaklaşmaya ve
hangara girmeye müsait
ohnası, hangar civannm
ve hangann içinin yeter-
li ışıklandırmasının ol-
maması son derece
ANKARA (Cumhoriyet Büro-
su)-CHP'de Merkez Yönetim Ku-
rulu (MYK)üyelerinin görev alan-
lan belirlendi. CHP Genel Sekre-
teri Önder Sav taranndan yapılan
açıklamaya göre. tüzük değişikli-
ği çalışmalan ile hukuk çalışmala-
nnm genel sekreter gözetiminde
yürütülmesi kararlaştınldı.
Sav"ın verdiği bilgiye göre,
CHP MYK üyelerinin görev dağı-
hmı şöyle:
Eşref Erdem: Örgüt ışlen, üye
yazımı, basınla ılişkiler. Cevdet
Sehi: Sendikalar, sivil toplum ör-
gütleri. Inal Baru: Dış polırika,
uluslararası ilışkıler. Oya Arash:
Seçım ve hukuk ışlen, parti ıçı egi-
tim. Mehmet Sevigen: Örgüt işle-
ri, yazı ışleri, haberleşme.Algan
Hacaioğlu: Üye yazım işlen,
MYK raporu koordinasyonu. Bü-
lent Baratah: MYK sekretaryası,
kooperan'flerleibşkıler YakupKe-
penek: Parti meclısı sekretaryası,
halkla birlikte çözüm birimi. Mah-
mnt Yıkhz: 1dan işler, personel u-
laştırma. Sinan Yerlikâya: Halkla
ilişkıler. Yıhnaz Ateş: Medya ile
ilişküer, çe\Te sorunlan, siyasetin
izlenmesi. VeK Aksov: TBMM ile
ilışkıler. GüktalOkuducu: Kütüp-
hane, parti arşıvi, kadın örgütlen
ile ilişkıler Aigan Hacaioğlu - Fu-
at Çay: Yurtdışı CHP bürolan ile
ilişkıler tzzet Çetin: Çalışma ha-
yatı ve sendikalar ile ilışkiler. Al-
gan Hacaioğlu Mesut Değer - tz-
zetÇetin: Sivil toplum örgütlen ile
ilışkıler. Sinan YerHkaya-VdiAk-
soy: Esnaf örgütlen ile ilışkiler. Ya-
kup Kepenek - Hahık Koç: Genç-
lik örgütlen ile ilışkiler. Hahık
Koç: Sağhk sorunlan. Bfilent
Baratah - AG Dinçen Yerel
yönetimlerle ilışkıler. M. AK Öz-
pobt- Mesut Değer - Yıhnaz Ateş:
Etik Kurulu, Yolsuzluklan tzleme
Birimi. Veti Aksoy - Fnat Çay:
Bürokrasiyi Izleme Birimi. Algan
Hacalo^n - M. AB Özpobt: Insan
Haklan Izleme Birimi.
Aybar anısına küreselleşme paneli
L J
tstanbul HaberServisi- Küreselleşme-
nin emperyalızm anlamına geldiği ve bu-
na karşı hareketlerin artacağı vurgulana-
rak, Türk solunun küreselleşmeye karşı
mücadele yollan araması istendi. TtP ku-
rucusu ve Genel Başkanı MehmetAB Ay-
bar anısına BlLSAK'ta "KüreseDeşme
Karşısmda ÖrgürJenme ve Mücadele
Yöntemleri" konulu panel düzenlendi.
Ege Üniversitesi Sosyoloji Bölümü
Öğretim Üyesi Doç. Dr. NeşeÖzgen, bu-
gün solun küreselleşmeye karşı ne yapı-
labileceğını tartışması gerektığinı söyle-
dı. Küreselleşme kavramının 9O'lı yıllar-
dan sonra yayüdığını, oluşan yenı süre-
ce IMF ve Dünya Bankası'nın yaptınm-
lannın etken olduğunu belirten Özgen,
bu süreçte zenginin daha zengin, yoksu-
lun ise daha da yoksullaştığını bıldırdi.
Seattle ve Prag'dakı eylemlerden son-
ra "küreseüeşmenin sarsıldığuıa" ilişkın
yeni söylem oluştuğunu anımsatan Öz-
gen, "Ancakben küresefleşmenin gerfle-
tfldiğine inanmıyorum" diye konuştu.
son
önemlidir. Bilirkişi heye-
tinin bu durumu saptayıp
önemıne vurgu yapması
yerindedir. Ancak ceza
soruşturmasını yürüten
makamlann bu bulgulara
hiçbir değer vermediği,
görmezden geldiği de
açıktır.
• Ceza Muhakemeleri
Usulü Yasası'nın 167.
maddesine göre, Askeri
Mahkemeler Kuruluşu
ve Yargılama Yasası'mn
109-111. maddeleri uya-
nnca, yeni deliller ortaya
çıkması halinde savcı ko-
vuşturmaya yer olmadığı
karannı geri alabilir ya da
itiraz sonucu kesinleşmiş
bir takipsizlık karan söz
konusu ise yeni delil or-
taya çıkması durumunda
yeni bir soruşturma baş-
latabilir.
IRMIKIAYDIN ENGtN aengin®doruk.net.tr.
Lütfen, lütfen... Yapmayın.
"Bari bir pazar günü uçan,
şakacı, hafifbir yazı okuyalım.
Ne bu böyle? Daha başlığın-
dan belli. Içimizi karartacak-
sın" diye dudak büküp bir de
siz başlamayın.
Pazarı, pazartesisi, per-
şembesi mi kaldı bu işin?
MlT'çi gazeteci(ler) derken
1 milyon dolartık köşe yazan
çöktü tepemize. Tam onunla
hesaplaşmaya çabalarken "Iş
ilişkisi dışında bir tanışıklığım
yoktur" dediği Demirel'ler-
den biriyle sarmaş dolaş fo-
toğrafı çekilmiş; "Zaten ben o
Egebank binasından saat
21.00 sulannda aynldım" de-
yip güvenlik kameralannın sa-
at 23.17'de saptadığı görün-
tülerden bize sıntan reklamcı-
lann omuz darbesiyle savrul-
duk.
Bıraksak mı Bu Mesleği?..
Sağdansoldan, tepeden,
sırttan gelen darbelerle ser-
semlemişken Yaiçın Pekşen
arkadaşımız açık arttırmada
çrtayı yükseltti, "7 milyon do-
lartık" gazeteciden söz edi-
verdi.
Fukara Cumhuriyet amele-
si dolarcahili oldugundan ka-
lemi-kâğıdı alıp "7 milyon do-
larlık gazeteci"ri\n değerini
TL cinsinden bulmaya soyun-
du. Ortaya çıkan on sıfıriı, on
üç basamaklı sayıyı okuya-
mayıp kepaze oldular. Biri 4
katrilyon 760 milyar okudu.
Öteki "Milyardan sonra trilyon
gelir oğlum" diye itiraz edip
ortaya çıkanın "476 trilyon"
olduğunayemin billahetti. Bir
başkası "Yokyok, tam 47 tril-
yon 600 milyar, bilemedin 4
trilyon 760 milyar" diyerek
tartışmaya matematik bir "ke-
sinlik" kazandırdı.
Biz işi gücü bırakmış, taşra
baskısının gecikmesini bile
göze alıp sayılarla boğuşur-
ken anlı şanü televizyon ka-
nallannın "büyüklere masal-
lar" saati gelip çattı ve masal
başladı:
- Ben akşam yemeğine...
Yokhayır, kahvaltıya davetliy-
dim de... Biraz erken mi...
Yoksa geç miydi... Şimdi
anımsamıyorum. Ama işte
saat 5 sulannda köşe yazan
arkadaşımın evine gittim de...
O evde yoktu da... Ama ol-
sundu da... Ben tam arkada-
şımın evinde akşam yemeği
için arkadaşımı beklerken bir
de ne göreyim... Egebank
patronu bana çanta içinde
650 bin dolar yollamamış
mı?.. Hay Allah, şimdi sırası
mıydı dedimse de dinleteme-
dim... Zaten biz işadamlan,
aramızdaki yûz bin dolariık,
milyon dolariık alışverişlerde
paralan hep böyle çanta içi-
ne koyup elden yollanz...
Neyse, efendicağzıma söyle-
yeyim, parayı getiren şoför
kardeşim ille de alacaksın di-
ye diretiyor. Eadam hem şo-
för, hem koruma. Kızarsa çe-
ker vurur. Baktım olacak gibi
değil, mecburen çantayı alıp
arabanın bagajına koydum
da... Sonra da köşe olmuş...
Yaniköşeyazmış... Yaniköşe
yazarmış arkadaşımı onun
evinde beklemeye devam et-
tim de... O geldi ama para-
dan hiç haberi olmadı da...
Zaten ben o parayı sonra
Egebank patronuna iade et-
tim de... Makbuzu yok da...
Canım o kadarcıkpara için bir
de makbuz mu alacağız yani
de...
TV'nin karşısında "masafa
dalıp gitmişim. Kanm dürttü
de uyandım...
Uyanmaz olaydım. Ondan
sonra bir daha uyku tutmadı.
Nasıl tutsun?
O hertfter de gazeteci; bize
de gazeteci deniyor.
O herifler de sarı basın kar-
tı taşıyor; biz de.
Acep mesleği bırakıp, na-
musumla eroin satıp evimin
ekmeğini çıkarmaya mı çalış-
sam...
POLMKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Irmağın Suyu...
Sessizlik bize göre değil...
Yıldızlar bize uzanan, içimizi ısıtan sevgililer
olamadı uzun zamandır...
Aramıza aynlık girmeden önce belki yitik zaman-
lann ortak bir dayanışmasrydı yüreklerimizin çar-
pıntısı...
O son gece, fırbnadan önceki buluşma, ayn-
lışın gizemli hüznünü çiçeklere bırakıp kaçmıştı. Bir
sevda seni ve beni, kıskançlığımıza benzeyen vah-
şi ormanlar gibı soluyup karanlığın ortasına bırak-
mıştı...
Hep sormuş ve yanıt aramıştık:
"Sevdamtz bıraktığımızyerde hâlâ duruyormuy-
du?.. O her zaman olduğu gibi yine gülümsüyor
muydu bize?.."
Her şeyi unuttuk...
Seven, sevişen her şeyi, yıldızlara inat; orman-
lardaki ağaçlara inat; kuşlara, böceklere inat; do-
ğan güneşe, yağmura, fırtınaya inat unuttuk...
Kıpırdamayıp aynı yerde kaldık...
Oysa yeryüzünde aşka karşı gelenlere amansız
bir savaş açmış, sevdanın resimlerini çoğaltıp
çocuklanmızın gözlerindeki acılann dinmesi için
"devrime" bile inanmıştık...
Şimdi bir koşede eskı mevsimlerin bize dönme-
sini, kanadı kınk kuşlann yanm kalmış aşklardan
haber getirmesini bekliyoruz...
Saçlanmız kırtaşmış, omuzlanmız çökmüş. Diz
kapaklanmızda başlayan ağnlar tüm bedenimizi
sarmış...
Tüm bunlara karşın sevdadan vazgeçmiyor, öz-
güriük destanlannın sayfalannı kanştırmayı sürdü-
rüyoruz... Arjantinli şair Jorge Luis Borges'i oku-
yor, o kaçan yıldızlarda aşkı yeniden öğrenmeye
çalışıyoruz. Mavi evlerde, tutuşan bahçelerde alev-
ler gibi tftreyerek bize yansımayan sevinçleri bir
sonbahar bahçesinden topluyoruz... O mavi ev-
lerde kararmış kirli köşelere, eli kanlı çetelere gü-
cümüz yettiğinde meydan okuyoruz... Aşka sım-
sıkı sanlıp haykınyoruz:
"Sana sen diyorum diye de bana kızmal Sen di-
yorum bütün sevdiklerime/ Ancak bir kez gör-
müşsem bile/ Sen diyorum bütün sevişenlere..."
•••
Sessizlik bize göre değil...
Bak sen siyah, sen lacivert, sen gri gözlü kız!
Otlan dağlayan alevlergibi birçıplaklık değil aşk,
sakın aldanma. Biraz Vicente oku, köpürüp akan
ırmağın kıyısında gizlı, el değmemiş çimenlerin
üzerinde yat. Kuşlann özgür kanatlannı okşayi-
şını sev yürekten. Aydınlık bir coşkunun türküsü-
nü söyle...
Esmer yüzlere konan kış güneşinde Jose Go-
rostiza'yı sev, onu tanı. Bir öpüşün bitkin tadında
Carlos'un kapısını çalıp bağır:
"Sarnoşfu şair, tramvaya binmişti.
Bahçeler arkasında söküyordu şafak.
Neşeli pansiyonlar huzuriu uyuyordu.
Geçen evler de sarhoştu ne olacak!"
özgürlüğün durmadan kucaklaştığı eski mev-
simleri aramaya gerek yok artık. En güzel ve yeni
giysilerimizi giyip meydanlara toplanalım... Son-
ra çığlık çığlığa koşarken tüm ağaçlara, kuşlara,
denizlere seslenelim:
"Sanki kendi kendilerine
Sıra sıra doğuyor çocuklar.
Dünyanın en güzel şeyidir aşk
(aşkın ve aşkın sonuçlan)
Dans edin kardeşlerim, dans edin!
ölüm arkadan gelsin!"
• • •
Sessizlik bize göre değil!..
Alevlerin alacakaranlığında yitik zamanların
sevdalannı toplamakla oyalanıyoruz artık. Gizem-
li hüzünleri, bizi kışkırtan bakışlan kendi kıskanç-
lığımızın içinde saklıyoruz...
O son fırtınayı, yağmurlan, gök gürültüsünü
sen anımsıyor musun?
Annen kollannı açmış, başını göğsüne yasla-
mıştı. Mavi evlerin kiremitleri uçuyordu. Şimşeğin
çakışı odanın içinde kırmızı bir alev kuşağını
oluşturuyordu...
Her sevda bir özgürlük getirir yaşama. Her sev-
da okyanuslann mavisinde hesaplaşır...
Biz her şeyi, sevgiyi, sevişmeyi unuttuk. Gözle-
rimiz kirli sabahlara alışır oldu. Ellerimiz uğursuz
sokaklarda, karanlık bedenlerde buluştu...
Esmer yüzlere konan kış güneşi, vahşi orman-
lar gibi soluyan bencilliğimiz bize her şeyi unuttur-
du...
Karanlıkta yürümek güçtür, güçtür sevdanın yü-
reğin içindeki coşkusunu anlamak. Zordur Pablo
Nenıda'lı akşamlarda kaçak dalgalan bir kıyıda iz-
lemek.
Bizi anlayamayanlara, sevdanın bir özgürlük ol-
duğuna inanmayanlara seslenmeliyiz birlikte;
sonra çoğalmalıyız, meydanları doldururken de
tüm gücümüzle haykırmalıyız:
"Koşarak burada ağaç gemiler/ ateşin lacivert
anlanyla çevrili/ kireçleşen kalbime atılmaya ge-
len/ bir ırmağın suyudur adının harfleri."
hikmet.cetinkaya(a cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Cumhuriyrt
•^ krtap kulübü
H&avmi Ç&tinkeıysi
ÇAÖININ TANIĞI Ö( YAZAR
2 BASI
KUBİLAY OLAYI VE TARİKAT
SANCIU YILLAR
SOKAKUUt
4 BASI
KUZM POSTUNDA KURT
ZAMBAK SANA DA BULAJTI KAN
2 BASI
DİN BARONUNUN KAZLARI
2 BASl
A$IK KADINLAR SOKAĞI
2 BASI
SERİAT PAZARI
SEVDANIN ADRESİ BELLİ DEĞİL
TÜRKİYE'NİN SEYTAN ÜÇGENİ
6ÖZLERİN POYRAZ
Cumhunyet Kıtap Kulubu Çağ Pazarlama A Ş Turkocağt Cad.
No:39/41 (34334) Cağaioğlu-lstanbul Te( 514 01 96