19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
31 AĞUSTOS1999SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Cumhurbaşkanı, danışmanlanna af yasasının anayasaya aykın olup olmadığını inceleme talimatı verdi Gözler DemireFe çevrfldi• DSP Ankara Milletvekili Uluç Gürkan, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'den af yasasını veto etmesini istedi. Gürkan, "Yasanın içine sinmeyen kısımlannı Cumhurbaşkam veto ederse parlamento yasayı yeniden değerlendirme şansı bulur" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- valardaAnayasaMahkemesı'ne Cumhurbaşkanı af yasasının anaya- saya uygunluğunu incelettiriyor. Hukukcuların tepkileri rosu) - Işkenceciye, çeteciye, adam öldürene af getiren yasay- la ilgili olarak gözler Cumhur- başkanı Süleyman Demird'e çevrildi. Demirel'in, hukuk danışmanlanna Af Yasası'nın anayasaya aykın olup almadı- ğmı inceleme talimatı verdiği ögrenildi. DSP Ankara Milletvekili U- luç Gürkan. "Dilerim yasamn içe sinmeyen kfiimlannı Cum- hurbaşkanı veto eder. Böylece parlamento yeniden değerien- dirrae şansını bulur" dedi. Hü- kümet ortaklan yasayı savun- makta güçlük çekerken, bazı da- yapüacak itiıazlarla afkapsamı- nın genişletilebileceği kaygısı yaygın olarak dile getirilmeye başlandı. Çeteciye, işkenceciye, adam öldürene af getiren yasa hükü- meti zor durumda bıraktı. MHP kanadının ısranyla çeteciler, iş- kenceciler af kapsamında tutu- lurken; bu düzenlemeler DSP kanadında sıkıntı yarattı. Baş- bakan Bülent Ecevit de "içine sindiremediği baa noktalar ot- duğumT söylemekten kaçınma- dı. Hükümetüı MHP ve ANAP kanatlan ise tûrbanh öğrencile- re smavlara türbanını çıkararak girme koşuluyla af getirilmesi nedeniyle sıkmtıya girdi. Muhalefet partilerinm yasa- nın iptali için Anayasa Mahke- mesi'ne gitmeye cesaret edeme- yecegi, ancak bazı davalarda iti- razlar yoluyla konunun Yüksek Mahkeme'ye götürülebileceği- ne dikkat çekildi. TBMM Ada- let Komisyonu'nun DSP'li üye- lerinden Ali Arabaa, bazı dava- lar sırasında anayasanın eşitlik kuralının ihlal edildi|i gerekçe- sıyle konunun Anayasa Mahke- mesi'ne götürülebileceğıni söy- ledi. DSP'li Uluç Gürkan da ya- sanın "içesinmeyen ktsunlannui Cumhurbaşkanı Demird tara- findan veto edihnesi'' dileğinde bulundu. Hükümet ortaklan, sorumlu- luğu tek başına paylaşmamak için kamuoyunun itiraz etttiği noktalarda, "Bu bir uzlaşma metnidir. Buna tek başunıza ka- rar vermedik" savunmasını ya- pıyor. ANAP'lılar da genel ku- ruldaki görüşmeler sırasında verdikleri "yarthmyatakhksuç- lannın" da af kapsamına alın- masına ilişkin önergenin redde- dilmesinden rahatsız oldu. ANAP yöneticileri. "Eğer yar- dım yatakhk suçlanna af gelsey- di. işte o zaman toplumsal banş için gerçekten bir adım anlmış olurdu. Biz de bunu rahathkla savunurduk" dediler. ANAP'lı bazı hukukçular da affın, Anayasa Mahkemesi'ne götürülecek davalar sonucunda anayasanın yasakladığı devlete karşı işlenen suçlar ile orman suçlan dışında kalan tüm suçlar için genel affa dönüşebileceği- ni söylediler. FP'nin de af yasasının iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvurmayacağı. ancak yönlen- dirme ile bazı davalan Anayasa Mahkemesi'ne kadar götürerek kapsamını eski Istanbul Beledi- ye Başkanı Tayyip Erdoğan ile siyasi yasakh Necmettin Erba- kan'ı da içerecek şekilde geniş- letmeye çalışacağı belirtildi. FP Grup Başkanvekili Abdül- latif Şener, düzenlediği basın toplantısında. "hükümeti oluş- turan partilerin kendilerine ait baa dosyalardan rahatsızokhık- laruu ve bu dosyalan temize çı- karmak için affi gündeme getir- dikkrini" söyledı. 'Yasa ldşüeregöre hazırlandı' Haber Merkezi - Hükü- metin alelacele çıkardığı "Af Yasası''na tepkiler yo- ğun biçimde sürüyor. Af- fı "adü" bulmayan hukuk- çular, işkencecileri. çete- lerı ve mafyayı kurtarma- ya yönelık yasa olduğunu savunuyorlar. Türkiye Barolar Birliğı Başkanı Prof. Dr. Eralp Özgen, affa gündeme gel- diği geçen yıldan berı kar- şı çıktıklarını, yanhşlıgım dile getirdiklennı belirte- rek "Cezanın etkinliğini yok eder dedik, mağduru bir kez daha mağdur eder dedik. Bunlardinlenmedi. Şimdi yanm yamalak bir afçıkanldı" dedi. Özgen. işkence yapan kamu gö- revlilerine verilecek ceza- lann arttınlmasını içeren yasanm kabul edilmesine karşın Manisalı gençlere işkence yapanlann da af kapsamına alınmasının çelişki olduğunu söyledi. Basın yoluyla suç ışle- yenlerin cezalannın erte- İenmesıne karşın bu suçu basit şekilde ışleyenlerin kapsam dış_ı tutulduğunu kaydeden Ozgen, Anaya- sa Mahkemesi'ne gidil- mesi durumunda hüküm- deki "basın" sözcüğünün iptal edilerek kapsamın genişletilebileceğini söy- ledi. Özgen, çetelerin ve mafyanın af kapsamına alınmasının. bu örgütleri cesaretlendireceğini, yeni örgütlü suç birimlerinin oluşmasına yol açabilece- ğini belirtti. 'Suç işle hayatını sürdür Ankara Barosu Başkanı Hakkı Süha Okay. alty apı olmadan çıkanlan affm "suç işle. hayannı sürdür'' demek anlamına geidığini belirtti. Okay. aftan yarar- lananlann büyük çoğun- luğunun suç işleyerek ye- niden cezaevine girdiğini belirterek, 1974 yılında getirilen affın bu biçimde sonuçlandığını söyledı. Okay, "Mesele yahuzca yasal bir düzenleme değiL Eğer altyapısını hazaria- mazsanız, af. bıraknğınız insanlara yeniden suç işle >e hayannı sürdür demek olur" dıye konuştu. Okay, affın toplumun gereksın- mesini karşılamadığını belirterek, "Yasayı bu ha- B üe içimize sindiremiyo- nız* dedi. Çağdaş demokrasilerde affın sadece siyasi suçlar için çıkanldığını, bunun temelinde toplumsal uz- laşmanın sağlanması, kır- gınlıklann kaldınlması amacı bulunduğunu kay- deden Okay, 1950. 1960 ve 1974 aflannın da bu- nun için çıkanldığını bıl- dirdi. tstanbul Barosu Başka- nı Yücel Sayman. affın toplumsal gerginlikleri arttıracağını savundu. Ati- na Barosu Yönetim Kuru- lu üyelerinın Istanbul Ba- rosu'nu ziyaretinde gaze- tecilerin af ile ilgili soru- lannı yanıtlayan Sayman, affın toplumsal banşı, uz- laşmayı gerçekleştıreme- yeceğini vurguladı. Say- man. "Manisa'da gençle- re işkence yaptığı Yargıtay tarafından belirlenen kişi- ler af kapsamında. ancak işkence görenler af kapsa- mının dışında. Bu bir ayıp- hr. Türk ulusuna karşı ya- pılan bir ayıptır" dedi. Sayman, Başbakan Bü- lent Ecevit'in "içine sin- meyeni'* açıklaması ge- rektiğıni belirterek "Ece- vit kendileri açısından hangisuçlann afkapsamı- na girdiğini acıklasın Id biz de uzlaşma vapıldı diye- lim. Başbakan içine sindi- remediği tasannın Mec- lis'e inmesini engelleyebi- lirdi" dıye konuştu. Hukuk slrtemlne darbe' tzmir Barosu Başkan Yardımcısı AhmetOkyay, "Mevcut Af Yasası, gerek hukuk. gerekse vargılama sistemimize ciddi bir dar- be indirnüştir. Her yönüile çok acele ve adil olmayan bir tarzda hazırlanmıştır. Yasa metnini okuduğu- muzda birtoplumsal ban- şı amaçlamaktan ziyade, kamuoyundaçeteveişken- ce suçlanna yönetik af oJ- duğu anlaşdmaktadır" dedi. Ordınaryüs Prof. Dr. Sulhi Dönmezer ise 17 Ağustos'ta meydana gelen depremde yaptıklan ko- nutlar vıkılan müteahhit- lerin aftan yararlanamaya- caklannı söyledi. Konut- lann 17 Ağustos'ta yıkıl- ması nedeniyle. suçlann da bu tarıhte işlenmiş sa- yılacağını belirten Dön- mezer. "Bu suçlar netke- ye bağh suçlardır. Netke, yani ölüm 17 Ağustos'ta gerçekleşmiştir. Yasa 23 Nisan 1999'dan önceki suçlara af veya ceza indiri- mi getiriyor. Neticede 17 Ağustos'ta meydana gekli- ği için suç o tarihte işlenmiş sayıür. Zamanaşııruna gir- mesi bile söz konusu değil" dedi. Eski Çağdaş Hukukçu- lar Derneği Ankara Şube- si Başkanı Avukat Kâzım Genç, yasanın tamamen kişilere göre düzenlendi- ğini vurgulayarak "Bura- da belli kişiler affedilmek istenmiyor. Bunlar Nec- mettin Erbakan, Tayyip Erdoğan, HADEP'üler" dedi. TtP'li 7 genci öldür- mekten hükümlü Haluk Kırcı için özellıkle tanım yapıldığını dile getiren Genç. "Vasada 'işlediği suçlardan birini çekmişse diğerlerini de çekmiş sayı- lır' maddesi tamamen Kırcı için. Oysa 70 yıl yat- ması gereJdyor" dedi. Yasanın hukuk sistema- tiğine uygun olmadığını dile getiren Genç, "Mani- salı gençlere işkence ya- panlan kapsam içine alı- yorsun. Bunlann yaptığı işkenceyle yargüanan in- sanlan kapsam dışında tu- tuyorsun" görüşünü dile getirdi. ÎĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇtN ÎKİ RESÎM ARASINDAKİ FARKI BULUN!. Birinciresimaftan öncesini, Udndsi aftan sonrasını gösteriyor™ Kısacası, iki resim arasında hiçbir fark yok da denebüir™ CHP Genel Başkanı Öymen, kamu vicdanının rahat olmadığını söyledi 6 Af pazarbk affi oldu9 Haber Merkeri - TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilen Af Yasa- sı'na siyasi partiler ve demokratik kitle örgütleri de tepki gösterdi. CHP Genel Başkanı Altan Öymen, yasa kapsamına kimlerin gireceği konusunda sık sık fıkir değiştirildi- ğini anımsatarak "Meclisteki son tabtogöstermiştir kiçıkan af, bir pa- zariık affi obnuştur" dedi. CHP Genel Başkanı Altan Öy- men, af konusunun hazırlıksız bir şekilde ortaya çıktığım anlahnaya çalıştıklannı anımsatarak "Öyle ki bundan 1 yd önce af sözünü ilk or- taya atan DSP yönetiminin bunun- la neyi amaçladığ] uzunsürebeDiol- mamışür. Bir süre bunun bir genel af olduğu söyknmiş. sonra kısmi af sözü söylenmeye başlamış. sonra özel af denilmiştir. Bunun kapsamı- na kimlerin gireceği konusunda sık sık fıkir değiştirilmiştir. Sonuçta ise Meclisteki son tabio göstermiştir Id çıkan af bir pazaıtk affi olmuştur" diye konuştu. Oymen, affın pazarlık affi oldu- ğunu Başbakan Bülent Ecevit'in "Hükümet partilerinin her birinin farkh beklentileri vank Bir uzlaşma yapıkh" sözleriyle bizzat açıkladı- ğım kaydetti. Demokrasilerde, gö- rüş aynlığı bulunan konularda uz- laşma için pazarlık yapılabileceği- ni vurgulayan Altan Öymen, sözle- rini şöyle sürdürdü: "Ama affm da pazarhk konusu haline getirilmesi, herhakie gfizel bir şey değfldir. Pa- zarhkbeUiki •Bizimkileraffedilsüı. ötekiler affedilmesın' gibi talepler- leyapümıştır. Böyieşey affın anlanu- na sığmaz. Affin nedeniolanveya ol- ması gereken duy gularla bağdaş- maz. tnsanlann haklan ve hürrivet- leri ile UgJi olarak "seninkiler. be- nimkiler' gibi bir anlayışla pazarhk yapdmaz.'' Oymen, dün Numune Hastane- si'nde tedavi gören depremzedele- ri ziyareti sırasında gazetecilerin af- la ilgili sorulannı yanıtladı. Af ya- sasının pazarlıklar sonucu çıkanldı- ğını belirten Öymen şunlan söyle- di: "Af yasası, pazarhk konusu ola- rak ortaya çıkmaktadır v« birçok çeüşkiy ledoludur. Zaten Sav ın Baş- bakan'ın açıklamalanndan da an- laşıbyor. Bu bir pazarhk affi olmuş- tur. Yani koaiisyonu oluşturan par- tflerin ayn beklentileri arasında ya- pılan pazarhksonucunda bir uzlaş- maya vanlmıştır. tzlaşmak iyi bir şey, ancak insanların hayahnda önem taşıyan afla ilgili pazarlık ya- pıbnası hoş değiL Kamu vicdam, bu afla tatmin ohnuş değildir. Müteah- hitler de af kapsamına giriyor. Bu- na mukabil fikir suçlan af kapsamı içine girmiyor. Sayın Cumhurbaş- kanı'nın af yasasmı ciddi bir şekil- de incelemesinde fayda vardır." 'Kararı Anayasa Mahkemesi verecek 1 Bazı partilerin yasayı Anayasa Mahkemesi'ne götüreceklerinin anımsatüması üzerine de Oymen, "Karan .Anayasa Mahkemesi vere- cek. Ama birçok hukukçu. bunun Anayasa Mahkemesi'ne gönderil- mesinde sayüamayacak kadar fay- da olduğunu söylüyor" Ecevh'in istifası için eylem birliği yapması gerektiğini söyledi. ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras, 12 Eylül zıhniyetini devam ettiren bir af yasasının kabul edildiğini be- lirtti. Hükümetin halkla alay ettiğı- ni söyleyen Uras. "Aylar boyunca Susuriuk çetecilerine karşı müca- deleeden. kaüiamcüann cezalandı- nlmasını isteyen halkuı tepkisi hiçe say ümaktadır. Hükümet ve MeclLs bu af yasasıyla depremde bhılerce insammızın ölümüne yol açan mü- teahhitlere yola devam demektedir. Daha depremde ölen vatandaşlan- ımzuı cenazeleri gömülmeden yol- sudukveusulsüzlük yapan müteah- hitlere seçim borcu ödenmektedir" dedi. tP Istanbul 11 Başkanı SadıkUs- ta da işkenceciyi, çeteciyi, vurgun- cuyu, kamu malını çalan büyük hır- sızı affeden hükümetin, sadece dü- şünce suçlulannı kapsam dışı bıra- • Af yasasına sivil toplum kuruluşlan ve partilerin tepkileri sürüyor. CHP lideri Öymen, müteahhitlerin af kapsamına girdiğini belirterek Cumhurbaşkanı'ndan yasayı incelemesini istedi. CHP tstanbul U Başkanı Bölük ise hükümetin çıkardığı af yasasıyla 3. MC nitelemesini hak ettiğini gösterdiğini söyledi. CHP lstanbul tl Başkanı Meb- met Böiük. hükümetin çıkardığı af yasasının, bu hükümetin "3. M C nitelemesini ne kadar hak ettiğini bir kez daha gösterdiğini belirtti. Bölük yaptığı yazıh açıklamada, Ecevit'in önce tahkim konusunda şeriatçılarla pazarlığa oturarak Er- bakan'ı affettiğini, şimdi ise işken- ceciler, katiller, çete sanıklan ye Susurluk'ta isimleri öne çıkan si- yasileri ve soygunculan affettiğini öne sürdü. Bölük, "Örneğin Mani- sah öğrenci gençler aftan yararla- nanuyor ama işkenceciler affediU- yor. MecBs'te pankart açan çocuk- lar affedilmiyor ama gazeteci Gök- tepe'yi katfcdenler affediliyor. Bu i- ki örnek bile af yasasının felsefesi hakkında yeteri kadar fıkir veri- yor" dedi. Bölük, CHP olarak. Su- suriuk sonrası ışıklannı söndüren milyonlan bir kez daha taleplerine sahip çıkmaya çağırdıklannı belir- terek, aynı kamuoyunun bu kez de karak bütün milletle alay ettiğini öne sürdü. Usta, hükümetin işledi- ği suçlann hesabını Yüce Divan'da vereceğini savundu. LDP Genel Başkaru Besün Ti- buk da Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e bir mektup yazarak af ta- sansını veto etmesini istedi. Tibuk mektubunda, "Afkişiveyazümreye suç işleroe üntiyazı tanmmasından başka bir şey değildir" dedi. Türk Diş Hekimleri Genel Baş- kanı Celal Yıkhnm da affın ancak devletin kendisine karşı işlenmiş suçlan kapsayabıleceğini söyledi. 'Toplumsal barıştan uzaklaşıldı* tnsan Haklan Derneği (tHD) Başkanı Hüsnü Öndül, hükümetin çıkardığı yasayla toplumsal banş- tan uzaklaştığına işaret ederek iş- kencecilerin ve devlet içindeki çe- telerin affedilmesini eleştırdi. Ön- dül ise yasayla birlikte imara aykın eylem ve işlemlerle ilgili idari yar- gı organlannın iptal kararlannı uy- gulamayan kamu görevlilerine af geldiğinı belirtti. Basın yoluyla iş- lenen suçlann erteleme kapsamına alındığını belirten Öndül, buna kar- şılık bir toplantıda görüşlerinı açık- layan Akm Birdal ve Tayyip Erdo- ğan'ın kapsam dışı tutulmasının anayasanın eşitlik ilkesine aykın ol- duğunu kaydetti. Öndül, hükümetin çıkardığı Af Yasası'yla toplumsal banştan uzak- laştığını söyledi. HADEP Parti Meclisi'nden (PM) yapılan açıkla- mada. vasanın "adil bir banş orta- mının doğmasına yardımcı olabile- cek nteükte" olmadığı belirtilerek "Af Yasası ağır suçlar işleyen politik kişi ve çevreleri kurtaran, öte yaa- dan demokratik tepki ve mücadete- lerini yüriiten kesimkri adeta bir kez daha infaz eden bir rçeriktedir" denildı. İHD lstanbul Şubesi'nce yapılan açıklamada. devletin af ya- sası ile kendi vatandaşlan arasında ayınm yaptığını belirtilerek "Bu yasa ile tHD Genel Başkanı Akın Birdal. avukat Eşber Yağmurdere- IL işkence mağduru gençler içerde kahrken. kontra çetelere, katliam sanıklanna dışarıya kapıaçıkh" de- nildı. DlSK'e bağh Limter-lş Sendika- sı Genel Başkanı Kaznn Bakış da yaptığı yazıh açıklamada, "Siyasi iktkiar çıkardığı af yasasıyla çetele- ri. katilleri. mafya elemanlannı, iş- kencecileri sahvererek gerçek yflzü- nü bir kez daha ortaya çıkarmışür. Açıkça çetelere. işkencecilere yeni cinayeder işlemeleri konusunda ce- saret ve olanak tanunıştır'' denildi. tP Adana ll Başkanı Emilhan Guçlü ise şunlan söyledi: "Susur- iuk çeteterini unutturmaya çabşan, tşkencecilere prim veren, tetikçileri, vurgunculan, uyuştumcu kaçakç*- lannı adeta koruyan hükümet, tah- kim. sosyal güvenUk ve özelleştirme yasaiany ia halkın etindekini de al- maya kalkışırken onlan yasalana kurtanyor veyine masum halkın ba- şına bela ediyor. Şu anda cezaevle- rinde3 bin tetikçi var. Bunlann han- gisiyasigörüşteolduklanda herkes- çe bilkımektedir. Şimdi bunlar dışa- n çıkınca iş arayacaklar. Bunlann eline kan değmiştir." ŞIFIRNOKTASIIORAL ÇALIŞLAR Ecevifin İki Affi Mayıs 1974 yılında, 12 Mart askeri darbesinin ardından CHP-MSP koalisyon hükümeti döne- minde bir genel af çıkarılmıştı. Ancak mayıs ayın- daki Meclis görüşmeleri sırasında Ecevit'in Ge- nel Başkanhğı'nı yaptığı Cumhuriyet Halk Parti- si'ne, Necmettin Ertıakan ın Genel Başkanhğı'nı yaptığı MSP'liler bir oyun oynamışlardı. Koalisyon hükümeti 12 yıllık Genel Af Kanunu'nu istisnasız bütün suçlara uygulama karan almıştı. Bu anlaş- ma koalisyon protokolüne de geçirilmişti. Bu ne- denle Af Kanunu ilgili komisyonlardan muhalefet- teki Süleyman Demirel başkanhğındaki Adalet Partililenn karşı koymasına rağmen hızla geçiril- mişti. Demirel'in önderliğindeki AP'ltler, MSP'lileri "Ko- münistleri affediyorsunuz, bölücüleri affediyorsu- nuz" diyerek köşeye sıkıştınyorlardı. Uzun tanşma- lannın sonunda mayıs ayı içinde Af Kanunu Mec- lis'in gündemine geldi ve görüşülmeye başlandı. Affi aralıksız görüşen Meclis, kanun maddelerini tek tek ele alıyor ve kabul ediyordu. Gece 24'e ka- dar birçok madde kanunlaştı. Bu arada MSP'li- lerin istediği TCK'nin 163. maddesi de af kapsa- mına alındı. Gece 24'ü biraz geçe sıra, düşüncenin o dö- nemde önündeki en büyük engellerden birisi olan ve birçok aydının tutuklanıp mahkûm olmasına y- ol açan TCK'nin 141 ve 142. maddesine gelince MSP sıralarında bir hareketlenme başladı. M- SP'nin yansına yakın milletvekili 141. ve 142. mad- deyle ilgili oylamada AP'lilerle birlikte hareket et- tiler ve bu iki madde af kapsamı dışında kaldı. So- nuçta solcular ve demokratlar bu kanundan ya- rarlanamadılar. Bu kanundan yararlanamayanlan kısaca hatır- latmakta yarar var: Mümtaz Soysal, Uluç Gür- kan, Uğur Mumcu, Can Yücel, Sevgi Soysal, Uğur Alacakaptan, Prof. Bülent Tanör, Hasan Cemal, Yücel Sayman, Nuri Çolakoğlu, Ali Kır- ca, Cemal Madanoğlu, Şahin Alpay, Ferai Tınç, Gülay Göktürk, Kerem Çalışkan, Doğu Perin- çek, Fakir Baykurt, Sadun Aren, Behice Boran, Celal Doğan, Murat Belge, Osman Saffet Aro- lat, Çetin Altan, Doğan Koloğlu, Prof. Pars Esin, Prof. Oğuz Onaran yanında yüzlerce aydın Af Ka- nunu'ndan yararlanamadılar. Tasannın bu şekilde yasalaşması kamuoyunda yoğun tepkilere neden oldu. Dönemin başbaka- nı, bugünkü gibi yine Ecevit'ti. Ecevit başkanlığın- daki CHP, kanun önünde eşitsiz bir uygulama ol- duğu gerekçesiyle, kanunun iptali amacıyla Ana- yasa Mahkemesi'ne başvurdu. Anayasa Mahke- mesi, iki ay sonra CHP'nin başvurusunu yerinde buldu ve TCK'nin 141. ve 142. maddelerinin de Af Kanunu kapsamı içine alınmc^ını sağladı. Böyle- ce çok sayıda aydın, aftan yararlandılar. Bir kısmı tutukluydu, serbest bırakıldı, bir kısmı yurtdışından Türkiye'ye döndü. Bir kısmı ise aldıkları ceza ne- deniyle kaybettikleri işlerine kavuştular. ••• 25 yıl arayla çıkanlan iki Af Kanunu'nun çıkarıl- masında Bülent Ecevit'in etkisi büyüktü. Her iki ka- nun da Ecevit'in özel gayretleriyle gündeme gel- mişti. Ancak Ecevit 1974 affında ortaya çıkan den- gesizlik ve haksızlığa karşı daha etkili bir tutum al- mıştı. Koalisyon ortağının tavrına rağmen Anaya- sa Mahkemesi'ne başvurmuştu. Bu kez Ecevit "Içime sindiremiyorum" diyerek, toplumun çete- lerin, hırsızlann, katillerin çıkarılmasını içine sindir- mesini istiyor. Ecevit'in 1974'teki tavnnı şimdi almamast için bir neden var mı? Olmaması gerekir. Çünkü bu kez daha yoğun bir kamuoyu tepkisiyle yüz yüze. Ay- nca ortaya çıkan haksızlık ise vicdanları yaralaya- cak düzeyde. 7 kişiyi siyasi amaçlarla öldürdüğü mahkeme karanyla kesinleşen Haluk Kırcı affa uğruyor, Eşber Yağmurdereli'nin ise bir konuş- ması yüzünden 22.5 yıl daha hapiste yatması ge- rekiyor. Ortaya çıkan tablo bu. "Içimize sindiremi- yoruz" diyerek geçiştirilemeyecek büyük bir reza- letle karşı karşıyayız. ••• 1974 affından Anayasa Mahkemesi'nin karan nedeniyle yararlananların aklımıza gelen onlarca- sı bile bu karann Türkiye'nin ne kadar lehine ol- duğunu, toplumun önünü açıcı özellikler taşıdığı- nı gözler önüne seriyor. Bugün ülkemizin önde gelen birçok bilim insanı bu af nedeniyle bilimşel kariyerlerine devam etme olanağı bulmuşlardı. Ül- kemizin önde gelen birçok gazetecisi de bu karar sayesinde mesleklerini yapabildiler. Bugün siyasi yaşamda etkili olan, ağıriığı olan birçok politikacı da "düşünceleri" nedeniyle hapishanede veya mahkeme karşısındaydı. O çok tartışmalı 1974 af- fının Anayasa Mahkemesi'nce düzeltilmesi saye- sinde siyasi yaşamlarını sürdürüp Türkiye'ye hiz- met ettiler. Ecevit'in iki affi arasındaki fark, Ecevit'in ikinci afta karşılaştığı olağanüstü haksızlık karşısında, "hükümet koruma" endişesiyle hareketsiz kalma- sıdır. 1974 yılında da hükümetin bozulması gün- demdeydi. "Karaoğlan" o zaman atak bir şekilde bu haksızlığın üstüne yürümüştü. Şimdi neden yü- rümüyor? Yürümesini beklemek toplumun hakkı değil mi? [email protected] Anayasa Mahkemesi Düşünce suçlan 1974'te de kapsam dışı bırakddı tstanbul Haber Senisi- BülentEcevit başkanhğın- daki CHP-MSP koalisyon hükümeti döneminde bü- yük taruşmalar sonrasında 1974 yılında kabul edilen af yasasında, örgütlenme ve düşünce suçlannı içe- ren 141 ve 142'nci mad- deler kapsam dışı bırakıl- mıştı. CHP, bu maddelerin af kapsamına alınması için Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu. Mahkeme, ana- yasaya aykın olduğu ge- rekçesiyle 5'ınci madde- nin 'a' fıkrası. 141. 142, 146 ve 149'uncu madde- leri af kapsamına aldı. 15 Mayıs 1974tarihinde kabul edilen affın kapsamı şu şekildeydi:"146'3 beş yühk ceza indirimine so- kuldu. kaçakçıhk suçlan ise baa koşuüarda 5 ve 12 yılhk indirimlerden yarar- landınldı. 15 yaşından kü- çüklerin suçlan ise sınırsız olarak affedildi. Anayasal düzeni şiddet yoluyla yık- maya teşebbüste bulunan- larta ilgili düzenlemeyi içe- ren 146/1 ve halkı isyana teşvik suçunu içeren 149'uncu maddeleraf kap- samı dışında bırakıhrken, maddeler aynı zamanda ölüm cezasuu öngördükle- ri için birinci maddeye gö- re ölüm cezalan 30 vılhk hapse çevrildiğinden bu maddelerdolay lı olarakaf- tan vararlandüar."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle