Katalog

Cumhuriyet tmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmem. Orhan Erinç # Genel Yayın Koordınatöriı Hikmet ÇetinkayaOYazıişlenMüdürü Ibrahim Yıldız • Sorumlu Müdür Fikret îlkiz 9 Haber Merkezı Müdürü: Hakan Kara 0 Görsel Yönetmen: Fikret Eser Isühbarat CengizYıldınm#Ekonomı Özlem Yüzak 0 Kulrür Handan Şenköken # Spor Abdülkadir Yücelman 0 Makaleler Sami Karaören • Düzeltme: Abduüah Yazıcı # Fotograf Erdoğan Köseoğlu 9 Bılgı-Belge Edibe Buğra • Yurt Haberlen Mehmet Faraç Yayın Kurulu. llhan Selçuk (Başkan), Orhan Erinç, Oktay Kurtböke. Hikmet Çeönkaya, Şûkmn Soner, lbrahim Y ddız, Orhan Bursah, Mustafa Balbay, Hakan Kara. Ankara Temsilcısr. Mustafa Balbay Atatürk Bulvan No: 125, Kaf4, Bakanlıklar-Ankara Tel: 4195020 (7 hat), Faks:4195027 •îzrmıTemsılcısı SerdarKmk, H ZiyaBlv 1352 S 2/3Tel:4411220, Faks.4419117 • AdanaTemsılcısu ÇetinYiğenoğlu, lnönüCd. 119 S No:l Kat l.Tel. 363 12 11,Faks 363 12 15 Müessese Müduru Üstnn AknKn • Koordmalor Ahmrt Koruhan # Muha- sehe Büknt Yeoer#t<jare Hûseyin Gûrer* Bıigı-îşkm Nafl lnal • Bılgı- sayarSıstem Mflrüvet V FazüetKnza MEDYA C: • Yönetım Kunılu Başkanı - Genel Müdur Gfilbin Erduran 0 Koordınator Reha Işıtman # Genel MûdurYarchmcısı SevdaÇoban Tel 514 07 53 - 5139580-5138460-6l.Faks 5138463 V »ımlıtln »e Basan: Y enı Gun Haber Ajansı. Basın ve Yaymcılık A Ş Turkocagı Cad 39 41 Cagaloglu 34334 lstanbul PK 246 - Sırkecı 34435 tslanbul Tel IO212I512O5 05 (20 hat) Faks (0 212)513 85 95 www.cumhuriyet.com.tr 22TEMMUZ1999 lmsak:3.51 Güneş: 5.43 Öğle: 13.18 Ikindi: 17.13 Akşam 20.38 Yatsı: 22.22 Paris'te moda günleri • Haber Merkezi-Yves Saint-Laurent'in 1999- 2000 sonbahar-kış kreasyonlan sunduğu defile Fransa'nm başkenti Paris'te yapıldı. Birbirinden ilginç tasanmlann yer aldığı defılede, top-model Jodie Kidd'ın üstünde taşıdığı orta uzunluktaki den elbise ve giysıyi tamamlayan botlar modaseverlerin büyük ılgisini çekti. Venedik Karşıtı Venedik Içiıt' • Haber Merkezi- Benetton'un iletişim araştırmaları merkezi Fabrica ve marjinal dergisi Colors. Venedik'in çevre kirliliği sorununu dünya kamuoyunun gözleri önüne sermek amacıyla "Venedik Karşıtı/Venedik lçin" kampanyasmı başlattı. Yaz mevsimi boyunca devam edecek kampanya, "güzellik ve çırkinlikleri aynı anda üreten şehir" olarak tanımlanan Venedik'in problemlerini gözler önüne serecek. Colors dergisi de son sayısını "Venedik K.aça?" sloganıyla Venedik'e ayırdı. Diş uekimlerine İnternet • İSTANBUL (ANKA) - Yoğun iş tempolan nedeniyle günlerinin büyük kısmmı tnuayenehanelerinde geçirmek zorunda kalan diş hekımlenne kredı kartı ile İnternet üzerinden alışveriş olanağı tanıyan sanal malzeme marketi aç\ldı. Tıp-Teks Diş Ticaret tarafından www.tip-teks.com.tr adresinde açılan sitede, 4 ana grupta 250'den fazla ürün sergileniyor. Ağaçtan inmeyen kedi • VVASHINGTON (AA) - ABD'nin Mıssissippi eyaletinde ıki yıl önce köpeklerden kaçarak bir ağaca tırmanan kedi yavrusu, aradan geçen zarnan içinde büyüyerek yetişkin bir hayvan olmasuıa karşın ağaçtan yere hiç inmedi. Treecat isimli siyah-beyaz kedinin sahibi Charles McLain, her sabah ağaç üzerinde inşa ettiği yuvaya kedisinin su, süt ve mamasını bıraktığını söyledi. Ay'a ayak basan astronotlap • VVASHINGTON (AA) - Ay'a bundan 30 yıl önce insanlık tarihinde ilk defa ayak basan üç Amerikalı astronota, ABD Başkan Yardımcısı Al Gore tarafından "kahramanhk ve üstün hizmet" madalyası takıldı. Apollo 11 uzay aracının üç astronotu Ay yüzeyine indirdıği tarih olan 20 Temmuzl969'un30. yıldönümünde astronot Neil Armstrong ile aracın dığer personeli Buzz Aldrin ve Michael Collins, ABD'nin en yüksek madalyasıyla ödüllendirildi. Pek çok çalışanın evi, hızla gelişen teknoloji sayesinde işyerine dönüştü Işyerleri evlere taşmdı• ABD'liler, bilgisayar çağmın sunduğu olanaklar yardımıyla artık işlerini evlerinden de yürütebiliyorlar. DışHaberterServisi - ABD'de artık gitgıde daha fazla sayıda kişi, hızla gelişen teknoloji sayesinde, işyerinden- se evinde çahşmayı ter- cih ediyor. Yıllardır evlenyle iş- yerleri arasında mekik dokumak zorunda ka- lan ABD'liler, bilgisa- yar çağının sunduğu olanaklar yardımıyla, artık işlerini evlerin- den de yürütebiliyor- lar. Bilgisayarlar, Inter- net, cep telefonlan, faks makineleri ve benzeri cihazlar, insanlann yol- da boşu boşuna vakit harcamadan. işlerini evlerinden halledebıl- melerini sağlayan baş- lıca gelişmeler arasın- da. ABD'de evlerinde çalışanlann sayısı yüz- de 43'eyükseldi. 1900'lü yıllann ba- şında şehirlerde yaşa- yan Amerikalı aileler, genellikle dükkânlan- nın üst katlanndaki da- irelerde yaşamayı ter- cih ediyorlardı. Ancak 1920'li yıllarda toplu taşımacılığın yaygın- lasmasıyla birlikte, iş ile ev arasındaki aynm belirginleşmeye başla- mıştı. Hızla gelişen tekno- loji, hem zamandan ta- sarruf edilmesini sağ- lıyor, hem de insanla- nn trafikte yorucu ve stresli saatlergeçirme- sını önlenmiş oluyor. Işyerlerinden ev ofislerine Amerikalılar artık işlerini evlerine taştyor. Halı gelişen teknoloji sayesinde evler isyeherine dönüşürken, ev menVez/ı işlerin sayısı da artmaya başladı. • . - . - . • . Ev merkezJi iş pazan ABD'deki 103 milyon evın yûzde 43'ünde en az bir kışı evde çalışıyor. Işyerlennde çalışan Amenkaiılann sayısı yüzde 57 ıken Yüzyıl döngüsü 1 Evde çalışma 20. yüzytfm başmda tanmla geçınen aileler genelde tarlalanrHn yakınlamda, şehirientekı Amenkalı aileler ıse dükkânlannn ûstundekı daırelemde yajaKlı. evde çalışanlam sayısı yüzde 43'e yüksefclı £ Bilgisayar çağı (1990lı yıllar) Taşınabfir btlgısayariar, cep telefonlan ve faks makınelen gıbı teknok)|ik cihazlar, msanlann 19001u yiarda olduğu gibi yenıden evde çalışmalanna ımkân tanıdı ve döngü tamamlanmış oldu. Işyeftermde Evde çaitşaniar çalışanlar 5?% 43% p Fabrikalar ( Ûretımdekj gelışmeter ve monta) hattmm 1913'te cat e<fflmesıyle ışçıtere duyulan ıhtiyaç arttı. 1910 yılında 16 yaşın ûzerindeki Kadmlarm yüzde 20'den fazlası çahşıyordu. 19.6% 12.5% c; Çalışan anneler ^ (1980'h yıllar) 1950'lerde bebeklenn yûzde 6O'ı babann çaJtştsğı. annenın ıse evde oturduğu btr aıle ortamında büyüdu Anrıesı çaltşan çcx;uklann oranı 1950'de yuzde 16 ıken, bu oran 1998'de yûzde 68'e yüksetdı. Teknoloji araçlan üretiyor « a m w 1900Ortalama 1913 Morttaı haflı toplu ûrefimı sağbd 1929 Boreadakı düşûşter çakşma surea, HenryFord, oncelen bir arabayı 12.5 mekanıK donanmdar daha haftada 6 gun ve saatte urelırken, bu sune 1.5 saate çağdaş donanıma geçtşin gunde 10 saattı. duştû. gereklı olduğunu göstefdt. ^ OflS (197O'lı yıllar) 1970'lerde kadınlar ışgûcûnün yüzde 38'ını oluştururken sekreterlenn yuzde 98'ıkadmdı 1999da kadmlann yûzde 58'ı çaltşıyof. 3 UlaŞim (1920'li yıllar) Toplu taşımacıhğrı yaygrteştmlması, insanlam dükkârJanr» braiap şehnn diğer kesımlennde bulunan fabrikalarda çalışabHmelenne olanak sağladı "İş" ve "ev" arasmdakı aynm belirginleşmeye Eve ış gebrenter j_ Ev ile ış araanda r metak dokuyanlarL Tsnmesaı yapaniar Yanmmesaı yapaniar Bıışyapanlar Tanımlar Eve i? getrtnler Işrı bıttemeyıp eve getrenler. Ev is iş araanda mefc* dokuyanlar Iş saatten esnasında evde haftada en az 8 saat çahşartar Tam mesai yapaniar. Evmde haftada en az 30 saat çalısanlar Yanm mesaı yapantar Evmde haftada 30 saatten az çabşanlar Ek if yapaniar. Iş saatten cişında gece çakşanlar Ban evterte çatşan tmı sayısı br*n teta olduğu ıçn ev* çadfatnan gtstetnr, MBraienn tpphmı, ç yspıien ev Ofsme eşttteğıktr Koc üniversitesi tartısması Bakan Çağan'a tutarsızlık suçlaması • Koç Üniversitesi'ne verilen Mavramoloz Devlet Ormanı tahsisini kaldırmasına karşın, Danıştay 8. Dairesi nihai karan 13 aydır veremedi. Devlet ormanlarmın kımseye peşkeş çekilemeyeceği vurgulandı. ANKARA (Cumhuriyet nm kimseye peşkeş çekile- "" * " ' ?A 1961 Satışa sunulan ilk «can 19MARMNET, MgBayar olan UNNAC 1'ın Intemefın yapmn tamatrtandı ve Nüfus Saynn Daresî'ne teslım edMı. 1974 F*s 1979 Cep tetefonlaı ıçm * Hcan ağ makinelenyie bir Japonya'da kunldu. Cep tetefonu aayfayı 6 dakikada pazan bugun y«a en az 30 milyarj gormek mOmkun geiır sağhyor oldu. J 1910ABDde 1915 San Franssco ve 1M1 Tûmuyle 1946 Cep telefonu 1962 Ik kşseJ UgEayar çoğuAT&T NewYon\Cıtyar3Sinda, programiaıablen ilk teknotqtsı getiştmkji otan UNC ürettdı abone», 7 ilk Kuzey Amenka kıta- eletrtroniK bilgisayar ancak yaygınlaşması Maiiyetı 43.000 ddanl ralyonteteforı aşın tetefon gömşmea Aknanya'da zamanatdı. kıilanasıvarck. gerçekleştmldı. gehştirâdl. 1987 Senato att kunâm sunuian kan8ar, teknotojınr AnvtaMann çatjma yertenm değışiırecağını savundu. Bunun yam ara 1966 yiitfcenytacakşmasûreiernnfBrladB yıkJa 27 haftaya dûşeoeği öngörûlda tSe3TancVşirt(eti rfkoızüstu Diigısayannı (laptop) tarattı. [IRS-80, model 100) 19941981 yıknda 213 olan Intemet kulantctennm sayısı 1994yıhnda2S m(yona utaşb. Bürosu) - Koç Üniversite- si'ne Sanyer Mavramo- loz'daki devlet ormanının tahsıs edilmesıne karşı, Da- nıştay Genel Kurulu"nun verdiğı bozma karan, Da- nıştay 8. Daıresf nde onay- lanmayı bekliyor. Alt daire "nihai" karar için 13 aydır beklerken Şehir Plancılan Odası Başkanı NecatiUyar. Orman Bakanı Nami Ça- ğan'ı tutarsızhkla suçladı Anayasa Mahkemesi'nın 1992 yılında vakıf üniver- sitelerine Hazine arazisi tah- sisini öngören yasa madde- sini iptal etmesine ve Danış- tay ldari Dava Daireleri Ge- nel Kurulu'nun bu karara dayanarak Koç Üniversite- si'ne verilen Mavramoloz Dev let Ormanı 'nm tahsisi- ni kaldırmasına karşın, Da- nıştay 8. Dairesi nihai ka- ran 13 aydır veremedi. Ge- nel kurul karanna uymak zorunda olan Danıştay 8. Dairesı'ndeki görüşmeler uzadı. Danıştay 8. Dairesi Başkanı Ahmet Nuri Çola- koğlu, Danıştay 6. ve 8. da- ireleri ortak heyetinin dava- yı eyKil ayında yeniden de- ğerlendireceğini belırtti. 'Yargı süreci bitti' Orman Mühendislerı Odası Genel Başkanı Salih Sönmezışık, aslında yargı sûrecinin bittiğini, nihai ka- rann Danıştay'm temyiz ku- rumu tarafından verildiği- ni, 6. ve 8. dairelerin de bu- na uymak zorunda olduğu- nu kaydetti. Orman Baka- nı'nın yasayı uygulaması gerektiğini söyleyen Sön- mezışık, devlet ormanlan- meyeceğini vurguladı. Şehir Plancılan Odası Genel Başkanı Necati Uyar, önce yargı kararlannı uygu- layacağını söyleyen Orman Bakanı Nami Çagan'ın, da- ha sonra 180 derece dönüş yaptığını belirterek yargı denetiminin ulusal bir sorun haline dönüştürülmek is- tenmesini eleştirdi. Orman Yasası'nın ve devlet orman- lannın. anayasa tarafından güvence altına alındığını anlatan Uyar, Koç Ünıver- sitesfnin "Hazine arazile- rini gecekondu istüasından koruyoruz" savunmasına da tepkı gösterdi. 'Styasi baskı var' Orman Bakanı Nami Ça- ğan ile Müsteşar Muzaifer Karakaş'ın siyasi baskı al- rmda bırakıldığını kayde- den Uyar, ormanlık alanla- nn tahsisinin yangınlardan bile tehlikeli olduğunu söy- ledi. Uyar, yanan ormanlık alanlann yeniden ağaçlan- dınlabıldiğinı. ancak tah- sis edilen alanlann, yapı- laşmalann kalıcı hale gel- mesı nedeniyle tamamen elden çıktığını anlattı. Koç Oniversitesi'nin iş- galci kaçak yapılanna kar- şılık Şehir Plancılan Oda- sı olarak ağaç dikme gü- vencesi verdiklenni söyle- yen Uyar, "Danıştay kara- nnın tûm kaçak \apilai-a, usulsüz oteüereve diğer özel üniversiteterv ve kamuya ah fidantaklarda vapımına baş- lanan Ford Ötomobil Fab- rikası ve benzeri sanayi te- sislerine ders oimasuu diH- yoruz" dedi. Turizm Bakanı Erkan Mumcu turizmde bir hareketlenmenin yaşandığmı söyledi beklentîlerden ıızak 9 İZMİR(AA)-Turizm Bakanı Erkan Mumcu, yılın ilk 6 ayına oranla turizmde bir 'canlanma" yaşandığmı, ancak bunun 1998,1997yıllanndan ve Türkiye'nin beklentilerinden uzak olduğunu söyledi. Bakan Mumcu, canlanmanın devam edeceği- ni, ağustos ayında, eylül-ekim ve kasım aylan ıçin satışa dönük kampanya başlatılacağını bildirdi. Mumcu, haziran ayuun ortasından sonra Ak- deniz ve Ege kıyılannda 'gözie görülür bir can- lanma' yaşandığmı, bunun önümüzdeki aylarda sürecegıni anlattı. Erkan Mumcu, tt En iyimser ihtimalk,bu yü tu- rizmi, 1998'e oranla yûzde 20 daralma ile kapat- ma ihtimaM yüksek... Ancak mümkün olanın en rvisini j'apacağu" dedi. 'Turizmde işler yolunda' gibi bir iyimserhğe kapılmamak gerektiğini, başlayan canlanmanın temmuz ve ağustosun 'yüksek sezon' olmasından kaynaklanan bir hareketlenme olduğunu belirten • 'Turizmde işler yolunda' gibi bir iyimserliğe kapılmamak gerektiğini hatırlatan Turizm Bakanı Erkan Mumcu, "En iyimser yaklaşımla, bu yıl turizmi, 1998'e oranla yüzde 20 daralma ile kapatma ihtimali yüksek... Ancak mümkün olanın en iyisini yapacağız" dedi. Mumcu, turist gönderen pazarlarda ilk şokun at- latılmasının çok daha önemli olduğunu söyledi. Canlanmanın eylül ve ekim aylannda sürme- sinin önemine dikkati çeken Mumcu, bu amaç- la ağustos ayında "saüşa dönük" kampanya baş- latılacağını, bununla eylül-ekim ve kasım ayla- nnda turist sayısınm artışının hedeflendiğini bil- dirdi. 2000 yıh kampanvalan Eylül ayından itibaren 2000 yıhna dönük kam- panyalara başlayacaklannı belirten Erkan Mum- cu, "Şokun da atiablmasıyla 2000 yıh kampan- yalannm çok daha pariak sonuç vereceğini umu- yornz"dedi. '"- : • Türkiye'nin, kendi potansıyeline bakarak tu- rizmdeki hedefinde çıtayı daha yüksek tutabile- cegini savunan Bakan Erkan Mumcu, "Türkive, 30 milyar dolar gelirin çok yüksek olmadı^nı görmek zorunda. Ancak bu, bugünden >> anna gerçekleşebilir bir şey değU" diye konuştu. Mumcu, "2000 yıli için iyimser misinjz" soru- suna, "Ben, Turizm Bakanryun. tyimser obnadan Türkrurizmine ve Türk müteşebbislerine güven- meden Turizm Bakanlığı yapüamaz. tyimserim ve iyimserBğimi koruyacağım'' yanıtını verdi. İyimser obnantn, rasyonel olmayı ortadankal- dırinadığuıa dikkati çeken Erkan Mumcu, "Önü- mü kış tutacağun ki, herhangi bir sürpriz, yakı- cı etki \aratniasin" dedi Tanıtımda yaşanan 'kaos ve dagınıküğı" orta- dan kaldırmak amacıyla ortak konseptlerle ge- nel tanıtım kampanyası yürüteceklenni anlatan Mumcu, bu amaçla 'Tanrtma Konseyi' oluştura- caklannı, ancak bunun zaman alıcı bir proje ol- duğunu söyledi. Ağustos aymda başlayacak satışa dönük kam- panya ve daha sonra başlayacak 2000 yıh kam- panyalannda uygulanacak tanıtım stratejilerinin gözden geçirileceğini bildiren Mumcu, Türki- ye'nin imajının yeniden ele alınacağını kaydet- ti. Tanıtım bütçesinin yeterli olup olmadığından çok, bütçe ödeneklerinin serbest bırakılmasmda bürokratik mekanizmalann yavaş işlemesinin neden olduğu sıkıntılann bulunduğuna işaret eden Mumcu, bunu hızlandıracak girişimlerde bu- lunduklannı sözlerine ekledi. RASGELE / RAÎFERTEM Miiletvekillerimizden Yanıt Bekliyoruz Işçiyle işveren anlaşıyor. Emeklilikyaşı 50 ile 55. Prim günü olarak da 5 bin 360. Di- ğer yan koşullanyla birlikte. Olgu, bir pa- ket olarak Başbakan Bülerrt Ecevit'e su- nuloyor. Sunulmasına sunuluyor da! Başbakan kabul etmiyor. Çalışan kesim, kazanılmış haklannın bir kısmından feragat ederek çözüm getirdi- ği halde. Başbakanımız sanki çözümü benimse- miyor... Memura yapılması düşünülen zamlar. O da ayrı mesele... Sanki ülkemizde üretenler, çalısanlar de- ğil de... Bu düşünce nerden kaynaklanıyor? Düşündüm de: Osmanlı Imparatorlu- ğu'nun 700'üncüyılı kuttandı. Osmanlı Im- paratorluğu'nu sokaklarda, salonlarda kut- lamak, anmak yeter mi? Biraz olsun benzetmek gerekli. lşte "tah- kim" konusu gündeme getirildi. Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, Dev- let Bakanı Yüksel Yalova, Sanayi ve Ti- caret Bakanı AhmetTamkuiu öneriyi sun- dular. Anayasa değişiklik önerisini, DSP Genel Başkant Başbakan Bülent Ecevit, MHP Genel Başkanı Başbakan Yardımcısı Dev- let Bahçeli, ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz imzaladılar. S'ıyasi iktidar... Uluslararası tahkim, özelleştirme ana- yasamıza giriyor. Bundan dahaetkili 700'üncüyıl kutlama- sı olur mu? Osmanlı'nın... Eğitim tarikatların eline. Işletmeler ya- bancı sermayenin egemenliğine. Sağlıksi- gorta yaşamı da özel teşebbüsün tekeli- ne! Geçti, geçmek üzere. Kuruluşlarla olan ihtilaflan da yargı de- ğil, komisyonlar çözecek. Devletin ana görevleri: Sağlık, savunma, eğitim, üretim, yargı değil mi? Bu gidişle devletin görevi olarak ne ka- lıyor? Hükümette bakanımız, Meclis'te vekili- miz olarak karar vereceklerden yanrt bek- liyoruz. Verecekler mi? Verebilecekler mi? Bekliyoruz. Bir konuyu da belirlemek istıyoruz. Mil- letvekillerinin maaşlan, emeklilik, sağlık gi- derteri işlemleri de: Işçilerin, memurlann ücret, maaş miktanna düşebilir mi? Bizim haklanmız "kazanılmış haklardır" düşüncesine saplanılmasın. Işçilerin kazanılmış haklan nasıl kısıtla- nıyor?.. Günümüzde. Sürekli yazıyoruz. Geçen haftaki yazı- mızda da değindik. Bir milyonu bulmayan TC bütçesiyle. Osmanlı borçlannı nasıl ödedik? Kendi ola- naklarıyla doyunan dünyanın yedi ülkesin- den biri haline geldik. Nasıl? TC devieti, yukanda belirttiğimiz ana gö- revlerini kendisi yaptığı için. Şimdi trilyonlaria, katrilyonlarla konuşu- lan bütçemizle! Neden borç içindeyiz? Borç peşindeyiz? Devlet ana görevierini özelleştirme adı al- tında başkalanna verdiği için. İlk borçlanma! Özelleştirme olgusuyla birlikte başladı. Bugünlere gelindi. Yarınlar?.. Yannlar da bizim. Yaşayacağız. Göster- diğimiz tutarlılık, kararlılıkla! Şeklini, olanaklannı saptayacağız. Bu sorunlar yalnızca Türkiye'nin sorun- lan da değil. Tüm Ortadoğu ile Balkan- lar'ın ortak sorunu. Borç içindeyiz, borç peşindeyiz. Bu borçlar nasıl ödenecek? özelleştirme adı altında satılarak mı? Bitince ne olacak? Rasgele... Cotherine'den yenifilm Sinemaoyuncusu CatherineZeta-Jones,yeni fB- mi 'The Haunting' in Los Angelestadüzenlenen gEdasınakaüldı. Film \arın ABD'de gösterilme- yebaşlanacak.(Fotoğraf: REUTERS) Ankara'da bilim politikası tartışıldı tstanbul Haber Servi» - Bılim ve Teknoloji Politika- ları Araştırmalan Derne- ği'nin (BlTED), TÜBÎTAK temsilcileri ve Bılim Sana- yi Teknoloji Platformu ku- ruculannm da katıldığı *Kîe- nişletümiş Kurucular Kuru- lu Toplanûsı". Ankara'da ODTU Konferans Merke- zi'nde yapıldı. BlTED adına yazılı bir açıklama yapan Doç. Şükran Şahin toplantıda yeni kuru- lan derneğin 2 ana amacının tartışıldığını bildirdi. Bl- TED'ın amaçlannın "kanu- oyunu si\ asi otorite tarafin- dan belirlenen bilim ve tek- noloji poütikalan konusun- da bUgaendirmek' ve "büim veteknolojipotitikalan üret- mek" olduğunu belirtti. Doç. Şahin"in açıklamasında, ka- muoyunu bilgilendirme ko- nusunda toplantıda tam bir görüş birliğı saölandıöı ifa- de edilerek "BİTED'in ildn- ci hedefi olan bilim ve tekno- loji politikalan üretmek ko- nusunda ise siyasal otorite- nin hanrlamrş olduğu poli- tikalara eleştiri ve katkı ya- pacak biçünde politika üret- mek,bunu öneriler şeklinde sunmak a> nca benimsendi. Bu amaca yönelik olarak derneğin toplumdaki çeşrtti kurum \e kuruluşlann tem- sücilerini gruplar haünde bir araya getirerek' Türkiye' nin bılim ve teknoloji politika- sı ne olmair sorusununtar- tışılması ve bu görüşlerin bir potada toplanarakörtüşen ve avnşan taraflann saptanma- sı ve burdan çıkan sonuçla- ruı Türkfve'nin büimve tek- noloji poĞtikası üretmek ve uygulamakla yükümiü bü- rokratik kurumlanna ra- poıiar halindesunulması bi- çiminde çakşması da büyük Ölçüde kabul gördü" denil- dı. Şahin, derneğin bu anlam- da ilk sivil toplum lcuruluşu olduğunu ve demokratikleş- me sürecine katkıda bulu- nacağım da belirtti.