25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CumhuriyeC İrativaz Sahibi: Berin Nadi Genel Va\ın Yönetmenı. Orhan Erinç 0 Genel Yayın Koordinatörü Hikmet Çetinkaya 0 Yazıışleri Müdürü İbrahim Yrldız # Sonımlu Müdür: Fikret llkiz 0 Haber Merkezı Mudürü Hakan Kara # Görsel Yonetmen Fikret Escr İstıhbarat Cengiz Yıldınm A Ekonomı: Özlern V üzak 0 Kültiir Handan Şenköken 0 Spor: Abdülkadir Yücelman 0 Makaleler. Sami Karaören 0 Duzeltme: Abdullah Yazıcı 0 Fotograf Erdoğan Köseoğlu 0 Bılgı-Belge. Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen Mehmet Faraç Yavın Kurulu. İlhan Seli.uk (Başkan). Orban Erinç. Okta\ Kurtböke Hikmet Çetjnkav a, Şûkran Soner. Ergun Balcı, Ibnttum V üdız. Orhan Bursali, Mustaf» Balba\. Hakan Kara. Ankara TemMİcısı Mustafa Balbay AtatûrkBuhan No: 125. Kat:4, Bakanlıklar-Ankarâ Tel: 4195020 (7 hat). Faks: 4195027 0 tzmır Temsılcısı: Serdar Kızık, H.ZıyaBlv. 1352S 2 3Tel 4411220. Faks-4419117 0 Adana Temsücısı. Çetin Yiğenoğlu, inonüCd. 119 S No:l Kat:l,Tel 363 12 11. Faks 363 12 15 Muessese Mtkiuru Üstûn \kmen 0 Koorduıaior Ahmet Kondsan O Muha- sebe Bölent Vener • tdare Hüseyin Gürer* Bılgı-tşlem \«il lnai»Bılgı- sayarSıstem. Mürihet Çikr^Saüş FazOctKuza MEDYA C: • Yonet.m Kurulu Başkanı - Genel Mudur Gölbin Erdnran • Koordınatör Reha I$ıtnwn • Genei MudürYaıduneısı SevdaÇoban Tel. 514 07 53 - 5139580-5l384«Wl,Fsfcs 5138463 \ a>ıoıU>an \e Basan: Yenı Gım Haber Ajansı. Basm \e Yaymcıhk A Ş TurkocağıCad. J9 41 Cajaloglu 34334 Isl PK 246 Sırkecı lstanbul Tel (0/2121 512 05 05 (20 hall Fak> 10 212)513 85 95 7MAYIS 1999 lmsak:4.05 Güneş: 5.49 Öğle: 13.0.8 îkindi: 16.59 Akşam: 20.13 Yatsı: 21.49 www.cumhuriyet.com.tr Mısır'da sıcaklar • Haber Merkezi - Mısır'da 38 dereceye yükselen sıcaklar hayvanlan da etkiliyor. Hayvanat bahçesindeki kaplan aşın sıcaklardan çok bunalmış olacak ki. çarcyı su tankına atlamakta buldu. PETKİM'e kirlilik cezası • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Çevre Bakanlığı. Kocaeli'nde faaliyet gösteren Petkim Petrokimya Holding AŞ'ye İzmit Körfezi'nde kirliliğe neden olduğu gerekçesiyle 5 milyar 700 milyon lira para cezası kesti. Çevre Bakanı Fevzi Aytekin. yaptığı açıklamada, kirlıliğin fabrika filtrelenndeki anzadan kaynaklandığını belirterek "Geçmiş yıllarda Petkim Petrokimya Holding AŞ'den kaynaklanan karbon siyahı kirlenmesı nedeniyle bu tesis 1 Ocak 1995 tarihinde gerekli önlemleri alması için uyanlmıştır. Fakat. buna rağmen önlem alınmadığı ve kirliliğe sebebiyet verdıği ıçin idan para cezası uygulanmıştır" dedi. Güzel sanatlar fakültesi • ANTALYA (AA) - Akdeniz Üniversıtesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yüksel Bingöl. "Antalya'daTürk kültürünü dünyaya taşıyan uluslararası bir güzel sanatlar fakültesi oluşturmayı hedefliyoruz" dedi Ilenki yıllarda güzel sanatlar fakültesi bünyesinde çocuklar, emekliler ve hatta tatıl ıçin Türkiye "yegelen turistlerin yararlanabıleceği yaz okuilan açmayı düşündüklerini bildiren Prof. Dr. Bingöl. ülkeler arasındaki kültür alışverişini de yoğunlaştırmayı hedeflediklerini söyledi. Gece uykusuduğu • İZMİR(AA)-Gündüz düzensiz uyuyan çocuklarda. gece uykusuzluklannın görülebileceği. bu nedenle çocuklann kısa süreli ve sık aralıklarla uyutulmalan gerektiği bildinldi. Çocuk ve ruh sağlığı uzmanı Prof. Dr. Oya Tuncer. annelerin veya bakıcılann gündüz rahat etmeleri için çocuklan uzun süreli uyutarak yanlış bir davranış ıçine girdiklerini belirtti. Ağlayan bir çocuğu, annesinin ayağında sallayarak susturmaya çalışmasının da "'zoraki uyku" getireceğıni, bunun gece uykusuzluklanna yol açacağını dıle getiren Tuncer. annelerden. bebeklennı ayaklannda sallamamalannı istedi. Ulu Camii'den çalınan eserler • SIVAS (AA) - Sıvas Vakıflar Bolge Müdürü Yakup Gülmez. Divriği Ulu Camii'den çalınan eserler yerine konulmadan önce güvenlik tedbiri alınması gerektiğini söyledi. Vakıflar Bölge Müdürü Yakup Gülmez, Divriği ilcesinde birçok tarihı eser bulunduğunu, bunlann da aynı akıbete uğramaması için ilçede Vakıflar veya Kültür Müdürlüğü'ne bağlı bir şube açılmasının gerekli olduğunu kaydetti. Bilgisayarlarda yaşanacak soruna gerekli önlemleri almayan görevliler 'ihmal' suçuyla cezalandınlacak 2000'in sonmılıılıığıı bürokratlara• DPT, "2000 yıh problemi hakkında endişe edilmiyorsa problem anlaşılmamış demektir" uyansıyla hazırladığı "2000 Yılı Problemi Ulusal Eylem Planı"nda, Türkiye için oluşabilecek zarann 11 milyar dolara kadar çıkabileceği belirtildi. BANU SALMAN ANKARA - 2000 yılı sorununun çö- zülememesi durumunda Türkiye için olu- şabilecek zarann 11 milyar dolara kadar çıkabileceği belirtılirken kamu kuruluş- lannda çalışan bürokratlann gerekli dü- zenlemeleri yapmamalan durumunda "görevi ihmaT suçuyla sorumlu tutula- cakfan bildinldi. De\letPlanlamaTeşkilatı'nın(DPT). "2000yılı problemi hakkında endişe edil- miyorsa problem anlaşılmamış demeköV uyansıyla hazırladığı "2000 Yılı ProMe- mi l lusal E>1em Plaıu"nda, Ikinci Dün- ya Sa\ aşı'ndan sonra dünyanın karşı kar- şıya kalacağı ikinci büyük bunahm ola- rak değerlendirilen 2000 yılı sorununun dünyada yaratacağı 1.6 trilyon dolarlık mali zarartahminineyer verildi. "Birül- ke kendi içinde 2000 yılı probtemi u\iun çahşmalannı tamamlamış. olsa da ticari ve siyasi îljşldde bulunduğu diğer bir İU- kedeki problemden olumsuz etküenebi- lecektir" uyansı yapılan raporda şöyle de- nildi: "DİE'nin anket sonuçlanna göre. savunma. fınans, ulaşbrma alanlannda faaliyetgösteren kuruluşiaruı konuya ge- rekli hassasiyeti gösterdikkri görülmüş- tür. Kurum ve kuruluşiaruı yüzde 84.6'sı- nın bekknmedik dunım planlarının ot- madığı anlaşılmıştır." Raporda. Türkıyenin özellikle enerjı alanında yoğun ılışkide bulunduğu Rus- ya, Cezayir, Libya ve Iran gıbi ülkeler- deki 2000 yılı sorunuyla ılgili aynntıh bil- gı alınması gerektiği vurgulandı. Rapor- da. "Enerji sağlama konusunda yaşana- bilecek probiemlere karşı alternaü'fteda- rik kaynaklannı içerecek beklenmedik dunım planlan >apılması gerekmekte- dir. Elektriksizkaiacakolan bölgelerde ve- ya doğalgazalamayacakolan büyükşehir- lerimiy.de karşı karşıya kalınabilecek probtemler hiç de küçümsenecek boyut- ta olmavacaktır"" denildi. Bürokratlara. -2000 yıiı problemi bilin- mesine karşuı gerekli önlemleri almayan kamu görevlileri hakkında Türk Ceza Kanunu uyannca görevi ihmal suçu olu- şabilecek ve ceza açısından da sonımlu- luksöz konusu olabüecektirr uyansı ya- pılırken 2000 yılı sorununun çözümü- nün etkilenecek kuruluşlann kendisine ait olduğu ve herhangi bir hizmet aksamın- dan dolayı kuruluşun en üst düzey yöne- ticisinin sonımlu olacağı kaydedildi. Raporda, bankalann 1999 yılı sonla- nna doğru paniğe kapılan ya da önlem almak isteyen mudilerin paralannı çek- me talepleriyle karşı karşıya kalabile- cekleri ve bankamatiklerde kuyruklar oluşabileceği uyansında bulunuldu. DPT'nin yaptırdığı anket sonuçlanna göre kamu kurum ve kuruluşlannın Şu- bat 1999 itibanyla yüzde 21.2'sinin 2000 sorunuyla ilgili hiçbir çalışma yapmadık- lan, sağlık sektöründe bu oranın yüzde 37.5. üretim sektöründe ise yüzde 35.7 olduğu bıldirildi. ÜZDE 21 'İEYLEMLERE HİÇ KATILMIYOR Oğretmenlerin çoğunluğu sendikadan memnun değil ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Öğret- menler arasında yapılan araştırmada. sen- dikaya üye eğitimcilerin çoğunluğunun sen- dikadan memnun olmadığı belırlendi. Sen- dika üyesi olmayan ögretmenler ise bu yol- la hak elde edeceklerine ınarunıyor. Öğretmen Dünyası dergisince Ankara, Adana ve Gaziantep'te 854 öğretmen ara- sında anket yöntemiyle yapılan araştırma- da, oğretmenlerin yüzde 87'sinin Eğitim- Sen'e, >Tİzde 1 l'inin Türk Eğitim-Sen'e. yüzde 1 'inin Eğitim-Bir'e üye olduğu be- lirlendi. Araştırma sonucuna göre. sendi- kalı oğretmenlerin yüzde 22'si eyleme her zaman. yüzde 53'ü ara sıra katılıyor. Sen- dikalı öğretmenlerin yüzde 2 l'i de hiç ey- leme katılmamış. Eyleme katılmayan öğ- retmenler zaman yokluğundan veya sendi- kalan fazla siyasi bulduklanndan yakını- yor. Oğretmenlerin yüzde 24'ü sendikaya ma- aş ve özlük haklan konusunda mücadele et- mek için üye oluyor. Yüzde 22.7'si "öğret- menliğin yüceltilmesi ve say gırüığının arttı- nlması için". yüzde 22.2'sı de "cumhuri- yet devrimi kazanımlanna sahip çıkmak" amacıyla sendiya üye oluyor. Bir sendika- ya "din ve vicdan özgüıiügunü" savunmak için üye olanlann oranı ise yüzde 16. Sendikalı öğretmenlenn sendikaya çok az gittiği ortaya çıkarken öğretmenlerin yüzde 23"ü sendikaya hiç uğramıyor, yüz- de 54'ü de ara sıra gidiyor. Öğretmenlerin çoğu "sendikaya neden gitmedikleri'' soru- sunu yanıtlamazken yanıtlayanlar da sen- dikalardakı "kisır tartışmalann kendileri- ni rahatsızettiğinr dile getirdiler. Bir sen- dikaya üye olmayan öğretmenlerin yüzde 3 l'i. "bu yolla herhangi bir hak elde edile- bileceğine'' ınanmıyor. Yüzde 17"si sendı- kalann kendi görüşünü yansırmadığını be- lirtirken yüzde 15'isendikalarayasal olma- dığı için üye olmadığını bildirdi. Araştırmanın sonuçlannı değerlendiren Öğretmen Dünyası dergisınin sahibi, emek- li öğretmen Zeki Sanhan. "sendikalann kendisine çeki düzen vermesi" gerektiğini sövledi. Şımarık Sarah Holyvvood'un genç yıldizlanndan Sarah Micheüe Gellar, Roger Kumble'm son filmi Cruel Intentions'da (\ahşi Epmler) başrolde oynuyor. Toplumun üst tabakasına ait insanlann yaşanunı konu alan filmde Gellar, tek bir insancıl yönü olmayan, çok variıklı bir ailenin şımank kızı Kathryn'i canlandınyor. Filmin konusu gereği bir kadını öpmek zorunda kalan genç yildız, "O sahne boyunca inanılmaz derecede tedirgindim, öyle bir an geldi ki bütün filmden vazgeçip çekip gitmey i düşündüm" diyor. Sınav kitapçığının çalınması ÖSS sanıklan serbest bırakıldı Alemdaroğlu'na tepki • •• IU'deki operasyon huzursuzluk yarattı e-posta : tan (a prizma. net. tr tstanbul Haber Servisi - ts- tanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kemal Alemdarog- lu"nun, siyasal bilgiler. iktı- sat ve işletme fakültelerinin bazı bölümlenni aynı adlı fa- kültelere bağlama operasyo- nu öğretim üyelerini çileden çıkardı. Operasyon kapsa- mındaki fakülte ve bölüm- lenn öğretim üyeleri, Alem- daroğlu'nun üniversite sena- tosunda "çekimser oylann çoğunluğunu evet" sayarak "antidemokran'k ve tepeden inme" bir karar aldığını söy- ledi. tstanbul Üniversitesi Rektörlüğü ise üniversitenin yeniden yapılanması kapsa- mında ilgili fakültelerdeki yükü hafıfletip daha kaliteli bir eğitim vermek amacıyla getırilen bu önerinin oyçok- luğuyla kabul edildiğini be- lirtti. Edinilen bilgiye göre ts- tanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kemal Alemdaroğ- lu, lstanbul Üniversitesi Se- nato toplantısının gündem ve ek gündeminde yer verilme- mesine karşın toplantı so- nunda senato üyelerine işlet- me. iktisat ve siyasal bilgiler fakültelerine bağlı işletme, maliye, kamu yönetimı, ulus- lararası ilişkılerveturizm ış- letmecilıği bölümlerinin, ay- nı adlı bölümlerin yer aldığı fakültelere bağlanmasını önerdi. Önerisini, Yükseköğretim Kanunu'nun, üniversiteler- de aynı adlı yalmzca bir bö- lüm olabileceği hükmünü da- yandıran Alemdaroğlu'nun, 55 üyeli senatoda operasyon kapsamındakı fakülte dekan ve senatörlerinin 5 ret oyuna karşılık 35 senato üyesinin çekimser oylannı kabul oyu sayarak önerisini gerçekleş- tiren karan çıkarttığı belirtil- di. eKonfor İstanbul Haber Servisi - Öğrenci Seçme Sınavı'nın (ÖSS) ertelenmesine neden olan 2 soru kitapçığının ça- lınmasıyla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında gö- zaltına alınan 6 kişi dün çı- kanldıklan Üsküdar Cum- huriyet Başsavcılığı tarafin- dan serbest bırakıldı. ÖSS'nin ertelenmesine ne- den olan soru kitapçığı hır- sızlığı nedeniyle başlatılan soruşturma kapsamında ts- tanbul Asayiş Şube Müdür- lüğü ekıplerınce gözaltına alınan Marmara Üniversite- si tlahiyat Fakültesi kampus amiri Mustafa Polat. bekçi tsmetŞahin. fakültede ve ki- tapçıklann taşınmasında gö- revii Mustafa Karaçoban, Gökmen Bata ve babası ABm Bafcı ile Yüksel Apaydın'ın sorgulan tamamlandı. lstan- bul Hırsızlık Büro Amırli- ği"nden ÜsküdarCumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilen 6 kışi Cumhuriyet Savcısı Ha- a Hüseyin Gükcyüz tarafın- dan ifadeleri alındıktan son- ra serbest bırakıldı. ÖSS soru kitapçıklannın çalındığı MÜ Ilahiyat Fakül- tesi yetkılilerinin, kayıtlı 2 bin 210 öğrencinin tümünün kan örneklerinın ahnacağı- nı belırtmesine karşın bazı emniyet yetkililerince yal- nızca hırsızlığın gerçekleş- tiği binada vıze sınavına gi- ren 820'sinin kan ve parmak ızi örneğinın alınacağının kaydedilmesı, hırsızlann fa- külte yönetimince korundu- ğu kuşkusunu yaratıyor. SÖYLEŞİ ATTİLÂ İLHAN CHP, Nerede Olmalıydı? oğu CHP sözcüsü, 'Atatürkçülük bir doktrin değildir' demeye bayılır; CHP karşrtlan da, öy- leT 'doktrin'. Ya da 'ideoloji' bir 'kalıp'rmş; oysa ha- yat, kalıplara uymazmış! Kafamın kızdığı birgünde- miştim ki:"-... bu oportünistliğin ta kendisidir: Gâ- zi, metodu da, ideolojisi de belli bir inkılâpçı; o, 'hayatta en hakiki mürşit ilimdir' dediği zaman, metodunu (rasyonalizm); 'bu memleketin sahi- bi ve efendisi (buraya dikkat) 'hakiki müstahsil olan köylüdür' dediği zaman, 'ideolojisini' belirlemiş- tir 'aydınlanma' ve 'Emek/Üretim!' Işine gelme- yen, hertürden 'liberal' oportünistliği, üçkâğıt- çı bir pragmatistliğe dönüştürüp, bu arada 'ma- lı götürüyor.'..." Hadı, gerçek bu değıldi deyiniz! Gerçek bu olma- saydı, acaba CHP nerede olurdu, hiç düşündünüz mü? Biz -Sosyalist Sol- bunu yıllardır söylüyoruz: a/dış polrtika ağırlığını, 'Mazlum Milletler' ke- fesine koyan; bloklar arasında, dengeli ve tutar- lı 'tarafsız'; b/ 'kamu öncülüğünde hızlı sanayileşme' ile 'kalkınma'dan yana; c/ lâik ve demokratik; ÛJ öğretim ve eğitimde, 'seciye-i millet'e uy- gun bir 'model'i geliştirmiş; e/ halkevleri ve köy enstitüleriyie, haikı, 'halk- çı' bir yönetime yetiştirmiş; f/ 'cumhuriyet'çi, yâni halkın egemenliğinden asla ödün vermez; g/ inkılâpçı, yâni kendini diyalektik gelişme- ye göre yenileyebilen; W milliyetçi, yâni kesinlikle ant/emperyalist bir kröe örgütü; bir bakıma, Müdafaa-i Hukuk Dokt- rini'nin, çağdaş yorumu ve uygulaması! 'llericiliği' kimselere vermeyen, 'seçkinci'tanzimat 'alafrangası'run, dudak büküşünü görür gibiyim: 'Halk bundan anlamaz ki!' Acaba? Ya son seçim- de, oylann en az yüzde ellisini, benzer bir siyasi platformun arkasına yığmışsa? Yüzyılın son seçimin- de, Anadolu ahalisi, sağda ve solda iki 'milliyetçi' partinin arkasına dizilmişse; gerçekte, Kemalist/Ga- liyevist (potansiyel) bir polıtikaya, önceden desteR vermiş olmuyor mu? Hele biraz düşününüz! 'Kemalist 1 olması gereken parti... Kemalizm'in iki temel sloganı nedir? 'Hüm'yet' ve 'Istiklal'l yıllardır, bu iki kilit kavramı, hangi CHP sözcüsünün ağzından duyabildik? Kemalizm'in ana hedefi, 'çağdaş uygarlık düzey/'dir; hangi CHP lideri, bu amacın 'gelişmiş sanayi ve gelişmiş sana- yisonrası toplumu'olduğunu vurguladı; 'temcitpi- /aw'nın adı şapka ve kıyafet inkılâbı, alfabe inkılâbı, pek pek laiklik, fakat asıl 'alafrangalık'hr. 'kompra- dor' şıklığı ve taklitçiliği! Ismet Paşa, 'Gâzi taklidi ve kopyayı sevmezdi' denniş; sonradan acaba, CHP, neden o kadar çok sevdi? Birtarihte, Afrika'lı solcu/ milliyetçilerin otelinde söyleşiyorduk; gündem, 'siyasi ipotek'; biz, birkaç marksist, anti/emperyalist mücadelenin, 'küçü- ğü', 'büyüğün' ipoteğine sokmayacağını savun- maktayız; aslında bu, dolaylı bir Sovyet Rusya eleştirisi; çünku anti/ emperyalist 'halk demok- rasileri'ne, Moskova, 'Sovyet Modeli'ni dayatı- yor: bu bir 'ipotek'! Bu 'dayatmayı' zaruret sa- yan çoktu, gerekçe belli: madem ki aynı cephe- deyiz... Bu mantığın, üçüncü ülkeler için, emper- yalizm'in ('Sistem'in) 'ipoteğine' kapı açtığını söytemiştim: zaten ABD'nin yaptğı da buydu; 'Hür Dünya' etiketi altında, karşılıklı bağımlılığı' pi- yasaya sürüyor; ufak ufak, bağımsız ülkelerde uygulamaya koyuyordu. Türkiye'de de! 'Karşılıklı bağımlılık', eski yutturmaca! Moskova bunu anti/emperyalist dostu ve komşusu Anka- ra'ya, 1920'li yıllarda önermiş, kabul ettirememiş- tir: Türkiye Cumhurtyeti, Sovyet 'uydusu' olmadı; olanlann akıbetine de uğramadı; ama aynı cumhu- riyeti, Washington'la 'karşılıklı bağımlılık' çarkına so- kan iktidar, savaş sonrası CHP iktidan değil midir? Benimsenen siyasetin adı 'karşılıklı bağımlılık' -ye- ni adı biliyorsunuz, 'küreselleşme'- olunca, Ke- malizm'in iki temel sloganına, CHP'deyerkalırmıy- dı? Asıl 'Kemalist' olması gereken parti, 'uyduluk' kapısını açınca; 'muhaliflerinin', işi 'gizli sömürge- cilik' düzeyine taşıması, şaşılacak şey midir? Afrika'lı, o gözleri ve dişleri beyaz, yürekleri kırmızı çocuklar; 'isterse anti/ emperyalist mü- cadele olsun, uluslararası ilişkinin 'modeli' Ke- malizm/Sovyetizm modeli olmalıdır' fikrini be- nimsemişlerdi; bireyler arasında olduğu kadar, uluslar arasında da eşitlik ve özgüıiük! Hatrlar mısınız, bunu söyleyen iki büyük liderden biri- nin adı Kemal'dir, öbürünün Mirseyit! CHP yainız tarihini değil, coğrafyasını da unutmuş- tur. İjçi'yi ve köylü'yü unutmak! Gâzi'nin 'fırka's\, ne halkı unuturdu, ne halkın ol- duğunu! Ankara meb'usu Sab Kadın'ı bilirmi- siniz? Ankara köylüğünden, yoksul bir muhtardı. Namzetler'in tespitinde, şöyle bir şart koşulmuştur: '... mumaileyh, hiçbir suretle mütegallibeden mâdûtolmayacakfjr'; yâni, 'toprakağası', 'âyan', 'derebeyi artığı' istenmiyor. llk gençlik yıllanmın Anadolu sunda, yaşadığım her ilçede, CHP ilçe Başkanı -Kaymakam değilse- yörenin 'eşrafı'ndan biriydi. Adında 'Halk' olan bir partinin, halkın 'gayr- ı kaabil-i tecezzi' -birbirinden aynlamaz- iki unsuru olan 'amele've 'köylü'den, bu kadar 'kopabilmesi' nasıl mümkün olmuştur? Sorulmamalı mı? Üstelik, Gâzi'nin vasf ettiği gibi, her ikisi de, 'hakiki müstah- sil'.'. Inönü Cumhurfyet'inde uç veren 'kopma sü- reci', nihayetinde CHP'yi; 'kifâyetsiz muhteris' küçük burjuvazi ile, kendini bir hart zanneden bü- rokrasinin ve lâf değirmeni aydınlar'ın, 'seçkin- ci' ve 'alafranga' partisine dönüştürmedi mi? Özal'cı 'köşedönücülük', bunlann yansını 'ABD Doları' 'muhipliği'ne, yansını Mafia suçortaklı- ğına alıp götürünce; sel gitti kum kalmış oldu; o kalan kum da 'barajı' tıkadı, geçemedi. Bir Gâ- zi'yi, etrafındaki 'Solcu Kemalist' hâlesini; o Ya- kup Kadri'leri, Falih Rıfkı'lan, Hakkı Behiç'leri, Şevket Süreyya'lan, Yunus Nadi'leri, Necati'le- ri, Mahmut Esat'lan düşününüz; bir de bugün, uğradığı hezimete rağmen, *yengeç sepeti'nden farksız CHP takımını! Eyvah ki, eyvah! Meraklısı için not Içinizden bazı meraklılar, 'Ke- malist' zaten 'solcu' ise, 'Solcu Kemalist' ne de- mek oluyordiye sordu. Çok basit, Kemalist, anti/em- peryalist, laik ve demokrat (bir burjuva) olmakla ye- tiriebilir; yine de Kemalist'tir; 'Solcu Kemalist', an- ti/emperyalist, laik ve demokratik bircumhuriyette; kendisine, mevcut ya da oluşan Burjuvazi'den yana değil; daha Halktan (emekten) yana bir yer ayıran, Kemalist'tir kı. Gâzinin 'Dokuz Umde' ile oluşturmaya uğraştığı, ilk Halk Fırkası projeksi- yonu, buna daha yakındır: 'Imtiyazsızsınıfsız', 'bur- juvaziVproletarya' çelişkisinden ziyade; 'sömürge- cil sömürülen' çelişkisini yaşayan, toplumun 'par- f/'si. http:// www. prizma.net tr/ A İLHAN http://vwvw.ete.fr/-bilgiyay/yazar/ailhan.rrtlm
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle