Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
7 MAYIS 1999 CUMA CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 15
Festivalden arta kalan 'Hilary and Jackie' müziksever seyirciye sürprizler sunuyor
Aüedeld Sırtüoz'ıııı öyküsü• Biten bir festivalden sonra yine baş başa kaldığı-
mız piyasada. şu günlerde ilk bakışta göze çarpan
• filmlerden biri de 'Paylaşılamayan Tutkular' adty-
la gösterimdeki, festivaldtn arta kalan 'Hilary and
Jackie' kuşkusuz. Nedense adını hep, org için bes-
teledıkleriyle barok çağa damgasını vurmuş Fran-
sız müzikçi Josquin Du Pres"yle kanştırdığım, yüz-
yıhmızın ilk büyük *dâhi çocuk'larından, belkı de
klasik müziğin ilk süper starı sayılan, ünlü lngiliz
çellocu Jacqueline Du Pre'nın dramatik yaşamı üs-
tüne odaklanan 'Hilary and Jackk', çekim aşama-
sından göstenmine kadar. müzik dünyasında bırta-
kım tartışmalara yol açmıştı geçen yıl, bilindıği gi-
bı.
Çalarken "bedeni müziğin akışına göre dalgala-
nan, san saçlan havada uçuşan ve çeUosuyia adeta
bütünleşerek benliğindeki tiim tutkulannı dinleyi-
cinin >üreğine akıtan" efsanevi çeilocuyla. vaktiy-
le bırlıkte calmış, çalışmış Meıuıhin. Rubinstein. Ferl-
man. Rostropovic. vb. gıbi vırtüozlarla. Llovd VVe-
ber vb. gibi bestecilerin, Jackie'yi yanlış tanitıyor
eleştirisiyle yönetmen Anand Tucker'a karşı tavır
aimalanna yol açmıştı bu "özel hayata burnunu so-
kan" fılm. Jackie'nin ölümünden 11 yıl sonra sine-
maya malzeme olan özel yaşamına vâkif, halen ha-
yattaki dul koca Danny Barenboim'ın tepkisiyse
malum: üstadın "Ben ölünceye kadar bik bekleme-
düer" dediği söylenıyor...
Başandan hastahğın pençesine
"Hilarj and Jackie'yı, Jackie'nin ablası ve karde-
şinin, Hiİarv ve Piers Du Pre'nın bırlikte yazdıgı 'A
Genius in the Family - Ailede Bir Deha" adlt bir ki-
taptan yola çıkarak, kimi ayrıntılan mecburen es ge-
çen ya da bazı gerçeklen değiştiren senarist Frank
CotreU Boyce'un senaryosundan çekmış Anand Tuc-
ker. BBC'den yetışerek televızyona çalışan, reklam
filmi çeken. 1963 Bangkok doğumlu yönetmen
Anand Tucker'ın. 'Küçük Prens' yazan. ünlü ede-
bıyatçı-pılot Antoine De Saint-Exup'ery'nin yaşa-
mını anlattığı ilk filmi 'Saint-Ex'ten sonra yaptığı
ikinci filmi 'HilarvandJadde'nın de bıyografik fılm
türünde kesinlikle ılgisiz kalınamayan, iç burkucu
bir örnek oluşturduğu rahatlıkla söylenebilir.
Başarının dorugundan hastahğın pençesine dü-
şen ve genç yaştakı ölümünden sonra hayranlann-
ca azizeleştırilen Jacqueline Du Pre'yi 'karalayip
karalamadığı' bir yana, efendi. sevecen, uygar ba-
balarına (Charles Dance) pek söz hakkı bırakma-
yan, müzikte iddiah, hırslı annelerinin (Celia Im-
rie) ıteklemesiyle küçük yaştan itibaren flüt ve çel-
lo çalmaya şartlandınlan. birbirlerinın aklından ge-
çeni anında bilecek kadar birbirlenne yakın, çok bağ-
Hilary and
Jackie/
Yönetmen: Anand
Tucker / Senaryo:
Frank Cotrell
Boyce / Kamera:
David Johnson /
Müzik: Barrington
Phetoung /
Oyuncular: Emily
VVatson, Rachely
Griffıths, James
Frain, David
Momssey,
Charles Dance,
Celia Imrie,
Rupert Perry
Jones/1998
ingiltere (WB).
lı ıkı kız kardeşin ilişkısı \e duygusal gel-gitleri
oluşturuyor filmin omurgasını. Iki kız kardeşin ço-
cukluk. gençlık ve yetişkinlik dönemlerini ele alan
filmde, önce flüt çalan Hilary sivriliyor ailede. An-
cak en azından her gün şu kadar saat çalışmayı ge-
rektiren 'virtüoz'luğun zorluğunu, yıpratıcılığını
görüp kendine güvenini yitirince sıradan, notmal ve
düzenli bir hayat tarzını seçiyor Hilary (RachelGrif-
flths). ona körkütük âşık K.iffer'in (David Morris-
sey) evlilik önerisinı anında kabul ederek. Çello çal-
maktaki olağanüstü yeteneğini gittikçe geliştiren
Jackie'yse (Emily \Vatson) 1950'li yıllann sonun-
da, uluslararası müzik arenasının gencecik yeni yıl-
dızına dönüşüyor. Onun gibi müziği uğraş edinmiş.
Arjantin kökenli. Musevi piyanist ve orkestra şefi
Daniel Barenboim'la (James Frain) evleniyor Jac-
kie de. Kuşkusuz kendisınden çok şey vermeyı ge-
rektiren mesleğinde, (pek yaratıcıhğin sayılmazsa
da) 'icra'nın insanı törpüleyen, yıpratan gerilimine
katlanarak her virtüoz gıbi, adeta hem sevgıyi hem
de nefreti doyasıya yaşadığı çalgısıyla yatıp kalkı-
yor ve nerdeyse tüm yaşamını kaplayan konser tur-
neleri nedeniyle sinirleri bozuluyor giderek, özgür
ruhlu, delişmen ama bencil, sorunlu, tatminsiz, kap-
risli sanşın çellocunun. Kocası Danny de kendi mü-
zik işlerinden ötürü kansıyla yeterince ilgilenemi-
yor belki de. Derken iyice bunalımlı bir dönemin-
de, ablası Hilary'nin. kocası ve çocuğuyla memnun-
mutlu yaşadığı, kırlık-bahçelik evine çatkapı çıka-
geliyor bencil ve baştan çıkancı(!) Jackıe'miz. Ai-
lenin içinden çıkan 'deha', ailenın öteki bireyleri-
ne naz edip kapris yapmada ve duygusal çekişme-
lere yol açmada kendinde hak görürken mutlu aile
tablosu çızen ablasının durumunu da fena halde kıs-
kanıyor. Ve (sıkı durun şimdi) zaten bütün aklının-
fikrinin de düzüşmekte oldugunu bir kriz anında iti-
raf ettiği ablasından, kocası Kiffer'i bir geceliğine
ödünç istiyor. Hilary de sevgili kız kardeşi bunalı-
mını atlatabilsin dıye kocasını Jackie'yle yatmaya
ikna ediyor sonunda. (Filmde bir gecelik yansıtıl-
mış, oysa Hilary-Piers Du Pre'nin kitabınagöre 1.5
yıl kadar sürmüş. alanın-verenin razı olduğu btf
enişte-baldız ılişkisi.)
Iki lozkardeşin dayanışması - çaüşması
Ününün, kariyerinin doruğundayken 27 yaşında
yakalandığı doku sertleşmesi (multisklerosiz) has-
talığını 15 yıl çektikten sonra 1987'de 42 yaşında
ölen Jacqueline Du Pre'yi, turnelere çıktığında bi-
le. dünyanın dört bucağından kirli çamaşırlannı sü-
rekli evine göndermekte ısrar eden saplantılı, şeh-
vet düşkünü, 'sempatik bir canavar' gibi yorumla-
yıp sergileyen filmde, Hilary-Jackie Du Pre bacı-
lann yanı sıra erkek karakterlerin yeterince ele alı-
nıp işlendiğini söylebilmek çok zor. Hastalanınca,
değil çello çalmak ve kapris yapmak. yürüyemiyor
bile bahtsız Jackie'miz, yatağa çakılıyor, tüm çev-
resinin uzaklaştığı ve artık arayıp sormadığı karde-
şine Hilary bakıyor ölüm döşeğinde. Hilary'yle er-
kek kardeşı Pıers'in, radyodan Jackie'nin ölüm ha-
berini dinledikleri finaldekı duygu yüklü sahne gi-
bi bölümleriyle hatırlanan ve melodrama yakın du-
ran 'Hilary and Jackk'de özetle şunu demeye geti-
riyor yönetmen Anand Tucker: Genç denecek bir
yaşta ölen kadersiz Jackie, bütün kaprislerinin, ben-
cilliklerinın bedelini uzun yıllar boyunca acılar, ağ-
nlar çekerek, bedeni uyuşarak ödedi...
Hiperaktif çellocu Jackie Du Pre'nin melodrama-
tik yaşam öyküsünü karmaşık bir filme çeviren yö-
netmen Tucker'ın yine de vasat bir biyografik fil-
min ötesine geçtiği söylenebilir. Müziği ve duygu-
sal azabı göriintüye dökmesi bakımından birkaç yıl
öncesinin güzelim 'Shine' filmini çagnştıran, hem
hüzünlü hem kışkırtıcı olabilen bu duygu yüklü, do-
kunaklı ve etkileyici filmde Rachel Griffiths'le
Emily Watson'ın performanslan da yabana atılır
gibi değil; özellikle çipil gözleri, taşkın halleriyle
Jackie hayranlannı sinir eden, çilli lngiliz Emily VVat-
son'dan çok Avustralyalı Rachel Griffıths fedakâr,
anlayışlı, sessiz Hilary rolünde çok çok iyi. 'Hilary
and Jackie', sonuçta müziği, görüntüleri ve göz alı-
cı oyunculuklanyla akılda kalan bir fılm olarak bel-
leklerde yerini alıyor.
Bosnalı yönetmen Ademir Kenovic 'den Sırp mezalimine karşı bir sevgi ve dostlukfilmi
-O2
-uc<
r
ma'nın öksüzçocuklanna dairOldukça geç de olsa sonunda
seyrettiğimiz 'Kusursuz Çember',
bütün dünyanın gözü önünde,
Avrupa'nın göbeğindeki Sırp
boyunduruğu takılmış Saraybosna'da,
tüm 1990'h yıllara yayılmış o vahşet
ve dehşet dolu savaş halini yıllardır
yaşamak durumunda bırakılmış, o
çaresiz Bosnalılardan, kolu kanadı
kınk, umutsuz şaır Hamza'yla
(Mustafa Nadarevic). tüm yakınlan
öldürülmüş iki çocuğun. 7 yaşmdaki
Adis'le (Ahmedin Leleta) 9 yaşmdaki
dilsiz Kerim'in (Elmir Podgorica) ve
olana bitene karşı ellennden bir şey
gelmeyen komşulannın öyküsünü
anlatıyor.
Yeni ve etkili Saraybosna filmi
Sürüp giden savaş hali nedeniyle
sürekli içkisini başına kakan kansıyla
genç kızını, kent dışına, güvenli bir
yere gönderen, kan, ateş, ölüm ve
acının kol gezdiği, soğuktan
geçilmeyen Saraybosna'da sadece
hayatta kalmaya bakan 40'ına
merdiven dayamtş Hamza'nın, Sırp
mezaliminin yetim bıraktığı 2 çocuğa
kol kanat germesini anlatıyor
'Kusursuz Çember'de, 10 yıl önce
İstanbul festivalinde gösterilmiş.
ödüllü 'Kuduz' filmiyle anımsanan,
1950 Saraybosna doğumlu, okullu
yönetmen Ademir Kenovic.
Son derece sınırlı olanaklarla çektiği,
Savrseni Krug /
Yönetmen: Ademir
Kenovic / Senaryo:
A.Kenovic, Abdullah
Sidran, Pjer Zalica /
Kamera: Milenko
Uherka / Müzik: Esat
Arnautalic, Ranko
Rithman / Oyuncular:
Mustafa Nadarevic,
Ahmedin Leleta, Elmir
Podgorica, Josip
Pejakovic, Mirela
Lambic /1997 Boşnak-
Fransız ortak yapımı,
(Monad Film).
çağnldıği çeşitli festivallerden
ödüllerle dönüp Aralık 1998'de
Istanbul'da düzenlenen 1. Tanh-
Sinema Buluşması'nda da SlYAD
(Sinema Yazarlan Derneği) ödülünü
kazanan 'Kusursuz Çember'.
Saraybosna üstüne bir filmden daha
çok Sırp kuşatması aitındaki
Saraybosna'nın filmi izlenimini
uyandınyor.
Doğumundan beri çalışıp çabalayıp
tüm kazandıklannı yitirmiş, hayatı
duman olmuş, her an bir patlamaya
kurban gidecek ya da bir Sırp
Sniper'ının kurşununa hedef olacak
Boşnak şair. korkak, umutsuz,
intihardan bile medet umar hale
düşmüş, yazmaktan kesilmişken ona
güvenen bu iki yetim sayesinde
yeniden, sıkı sıkı sanlıyor. yıkık
dökük, hayalet kent Saraybosna'daki
hayatta kalma mücadelesine.
Arka ayağı yaralı köpekleriyle birlikte
sorumluluklannı üstlendiği bu iki
sığıntı, öksüz çocukla, kısır döngüye
mahkûm Hamza'nın onurlu
dayanışmasını abartısız, yalın ve
duyarh bir anlatımla hikâye eden
yönetmen Kenovic, ortaya
'Yağmurdan Sonra' kadar olmasa da
Yugoslav mozaiğinden arta kalana
olabildiğince gerçekçi bir tavıria el
atan, yüreğe dokunan gözlem ve
aynntılarla bezeli, duru, sevecen ve
insancıl bir fılm koymanın üstesinden
geliyor sonuçta.
'Savrseni Krug-Kusursuz Çember',
kuşkusuz benzeri Batı yapımlanndan
'içerden bakış'ıyla aynlan, daha içten
ve sıcak bir film. Emir Kusturica'nın
eski yakın arkadaşı ve ilk filmlerinin
senaristi, Saraybosnah şair Abdullah
Sidran'ın da senaryosuna katkıda
bulunduğu 'Kusursuz Çember', acı,
kasvet, gam, keder ve zorbalığın
yıllardır kamp kurduğu, Saraybosna
kâbusunu perdeye taşıyor, yer yer
sarsıcı bir biçimde.
Çocuk oyunculann masum ve
umulmadık performanslanyla
Hamza'yı oynayan deneyimli
Mustafa Nadarevic den rol çaldıği bu
gerçekçi gözlemlere dayanan,
alabildiğine insancıl ve yalın filme,
sinemaseverlerin ilgisiz kalmasıysa
üzücü ne yazık ki.
Barbarlığa karşı hümanizmin
bayTağını yücelten yönetmen Ademir
Kenovic'in Sırp mezalimine karşı
gündelik yaşamlannı sürdürmekten
başka pek bir şey yapamayan Bosna
sakinlerine adadığı bu 'Kusursuz
Çember', özetle her türlü eleştirinin
üstüne çıkan, özellikle son
bölümleriyle seyirciyi sarsan,
düşündüren bir 'festrvai filmi' olarak
izlenmeyi bekliyor Beyoğlu Akademi
Sineması'nda.
YENİ BAŞLAYANLAR... YENİ BAŞLAYANLAR... YENİ BAŞLAYANLAR
Live Flesh / çıpiak Ten
Polisiye yazan Ruth Rendel'in
romanından uyarlanan ve 1970 ts-
panyası'nda geçen "Çıp'ak Ten'
Pedro Ahnodovar'ın şimdilik son
esen. Filmde yönetmenin gözdesı
Javier Bardem. Francesca Neri, Li-
berto RabaL Angela Molina, Jose
Sancho rol alıyor.
Zor koşullarda yaşamış olması-
na rağmen insanlara olan güvenini
yitirmemiş Victor, filmin kahrama-
nı. Birdiplomat kızı olan Elena ile
ilk cinsel deneyımini yaşamış Vic-
tor, bu ilişkinin geçici oldugunu
düşünse de bir süre sonra yanıldı-
ğını anlar ve Elena'yı ziyaret eder.
Bu arada şehirde devriye gezen 2
polis memuru David ve Sancho.
Victor'la Elena'nın boğuşmakta ol-
dugunu görüp olaya müdahale eder.
ne \ar kı boğuşma sırasında David
yaralanır ve suçlu bulunan Victor
hapse tıkılır. Hapishanedeki günle-
rini lncil ve psikoloji okuyarak ge-
çiren Victor, bir gün televizyonda
tesadüfen bir basketbol takımının
yıldızı olan David'i görür ve Ele-
na ile evlenen David'den intikam
almaya karar verir. Hapisten çıktı-
ğında annesinin mezannı ziyarete
Francesca Neri, Liberto Rabal, Almodovar'ın 'Çıplak Ten'inde.
gider. Günümüz tspanyol sinema-
sının tanınmış yönetmenlerinden
Pedro Almodovar'ın 1997 yapımı
filmi "Live Flesh-Çıplak Ten' fes-
tival bitimini bekleyen doğru bir
zamanlamayla gösterimde.
Giderek beş kahramanının da
kendilenni henüz yeni başlayan bir
oyun ve entrikalar zinciri içinde bu-
lacağı 'Çıplak Ten' öncelikle Almo-
dovar tutkunu sinemaseverlere sa-
lık verilir.
Mighty Joe Young /
Koca Bebek
Yönetmenliğini Amerikalı Ron
Underwood''un üstlendiği Koca
Bebek, Disney yapımı. hayvanlı-
ormanlı, klasikleşmiş aksiyon-ma-
cera filmlerinin yeni bir örneği. Se-
naryosunu Mark Rosenthal ve Lavv-
renceKonner'ın yazdığı filmin ba§-
rollerini Hollyvvood'un yeni san-
şın dilberlerindenCharlizeTheron.
Bill Paxton, Rade Serbedjia. Peter
Rrth. David Paymerve ReginaKing
paylaşıyor.
Küçük bir Afrika köyünde yaşa-
yan yerlilerin koruyucusu dev bir
gorildir Joe. Annesi avcılar tarafın-
dan öldürülen Joe'nun en yakın ar-
kadaşı Jill'dır. Yıllar sonra bir zo-
olog olan Greg O'Hara, Orta Afri-
ka'daki Pangani dağlannda keşifler
yapmak üzere bu bölgeye geldığin-
de 5 metre boyundaki dev gorili
keşfeder. Jill ile birlikte bu çok güç-
lü ve masum yaratığı insanlann teh-
likesinden korumak amacıyla Ka-
liforniya'daki doğal hayatı koruma
bölgesine götürür. Joe'nun maddi
değerinin farkında olan bir avcı onu
kaçırarak hayvan karaborsasında
satmayı planlarken, Joe, kendisi
için bir hapishaneden farkı olmayan
bu yerden kaçar. Jill ile Gregg
Joe'nun peşine düşerek resmi yet-
kilılerin Joe'yu öldütmelerini ön-
lemeye çalışacaklardır. Charlize Theron ve artist goril Joe 'Koca Bebek'te.
tznik çinileniyle Paris haritası
• Kültür Servisi - Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel resmi bir ziyaret için gittiği Paris'te.
Fransız Devlet Başkanı Jacques Chirac'a. tznik
çinilerinden yapılan bir Paris haritası minyatürü
armağan etti. 74 x 90 cm boyutlannda 20 karodan
oluşan Iznik çinilerinin üzerine yapılan Paris
haritası, minyatür sanatçısı Nusret Çolpan
tarafından çizildi ve Iznik Vakfi atölyelerinde
üretildi. Minyatür günümüzdeki Paris haritasının
klasik minyatür kurallan içinde yeniden
yorumlanmasıyla gerçekleştirildı. Çinilerin
üretildiği tznik Eğitim ve Öğretim Vakfı. geleneksel
lznik çini sanatını canlandırmak ve gelecek
kuşaklara aktarmak amacıyla, 1995 yılından bu
yana faaliyetlerini sürdürüyor. Vakfın kurduğu lznik
Çini tşletmesi'nde , 16. yüzyıl çinilerine uygun
üretim yapan 50 kişi çalışıyor.
Fatih Akın'a Otto Sprenger ödülü
• BONN (AA)- Almanya'nın Hamburg kentinde
doğan Türk yazar ve yönetmen Fatih Akın'a Otto
Sprenger ödülünün verilmesi kararlaştınldı.
Sprenger Vakfi tarafından yapılan açıklamada
Akın'ın yönettiğı "Kısa ve Acısız" (Kurz und
Schmerzlos) adını taşıyan filminin, 20 bin mark
değerinde olan bu ödülüne değer bulunduğu
belirtildi. Akın'a ödül bugün düzenlenecek bir
törenle verilecek. Vakıftan yapılan açıklamada iki
kültür arasında yetışen Akın'ın Alman kültürünün
bir parçası haline gelen yabancı gençleri de temsil
ettiği belirtildi. Çok sayıda kısa metrajlı filmi
bulunan Akın, arkadaşlık, sevgi ve ihanet konulannı
işlediği ve memkketi olan Hamburg'daki Altona
semtinde çektiği Kısa va Acısız adlı filmiyle kısa
zamanda başanyı yakalamıştı. Otto Sprenger Ödülü
medyanın gelişmesıne katkıda bulunmak amacıyla
1985 yılında Sanat Sendikası'nın eski
başkanlanndan Otto Sprenger tarafından kurulan
vakıf tarafından veriliyor.
2. Uluslararası Akustik Gitar
Günleri'nde Arjantin müziği
• Kültür Servisi -
İstanbul Bilgi
Üniversitesi'nin
Müzik Bölümü
Başkanı, caz sanatçısı
Neşet Ruacan'ın
öncülüğünde
düzenlediği 2.
Uluslararası Akustik
Gitar Günleri'nin bu
akşam gerçekleşecek
olan son konserinde
Arjantinli sanatçılar
yer alacak. Çağdaş
Arjantinli bestecilerin en önemlileri arasında görülen
Pablo Marquez sunacağı solo konserde Abel Fleury,
Atanas Ourrkouzounov. Nuccino D'Angelo ve Arthur
Kampela'dan derlediği seçkiye yer verecek. Arjantin
modern folklorünün mimarlanndan biri olarak
gösterilen Quiqe Sinesi ise programında sadece kendi
bestelerini seslendirecek.
I Kültür Servisi - Şükran Kurdakul, Viyana
Türkiyeli Öğrenciler Derneği'nin davetlisi olarak
Viyana'da bir konferans verecek. Kurdakul,
cumartesı günü Viyana Kültür Merkezi'nde saat
17.00'de 'Türkiye'de DemokratikJeşme ve Edebiyat'
konulu bir konferans sunacak.
Savaş Çekirge anısına konser
• Kültür Servisi - Geçen yıl yaşamını yitiren
gitarist Savaş Çekirge, gitara gönül veren dostlan ve
öğrencilerinin vereceği konserle bugün saat !9.00'da
ITÜ Taşkışla mimarlık Fakültesi Salonu'nda
anılacak. Ahmet Kanneci, Mutlu Torun, Misak
Toros, Samih Rifat ve Emre Sabuncuoğlu'nun da
bulunduğu 31 sanatçının katılacaSı ve tüm
sanatseverlere açık olan gece, İTU Mimarlık
Fakültesi, HÜ Konservatuvan, Sevda-Cenap And
Müzik Vakfi, Farma Grup Şirketler Topluluğu ve
Kanneci Prodüksiyonun katkılanyla La Tucura
(Çekirge Müzik) tarafından gerçekleştirilecek.
Geçen yıl Sevda-Cenap And Müzik Vakfi tarafından
Ankara'da 'Savas Çekirge Anısına' Antonio Lauro
2. Gitar Bienali düzenlenmişti.
Sait Faik Öykü Ödülü Tosunen'in
• Kültür Servisi - Sait Faik Abasıyanık, hayatının bir
bölümünü geçirdiği ve öykülerine konu olan
Burgazada'da 16 Mayıs pazar günü anılacak. Ada
Dostlan Derneği, Türkiye Yazarlar Sendıkası ve PEN
Yazarlar Derneği tarafından düzenlenen anma
programı saat 12.00'de Sait Faik Meydanı'nda
yapılacak saygı duruşu ile başlayacak. Yazann müze
evinin ziyaret edilmesinin ardından Gülsen Tuncer'in
sunuculuğunu üstlendiği program Kalpazankaya'da
yapılacak. Perihan Ergün'ün açılış konuşmasınm
ardından Adnan Özyalçıner, Muzaffer Uyguner, Öner
Yağcı, Sait Faik'le birer konuşma gerçekleştirecek.
Bu yılki Sait Faik Öykü Ödülü'ne "Güneşe Giderken'
adlı kitabıyla Necati Tosuner değer bulundu. Sait
Faik Öykü Ödülü'nün seçici kurulu Fethi Naci, Şara
Sayın, Füsun Akatlı, Hilmi Yavuz, Ferit Edgü, Tank
Dursun K ve Umur Çekli'den oluştu.
BUGUN
• BORUSAN KÜLTÜR VE SANAT
MERKEZİ'nde saat 18.30'da FuatErman'ın
katılacağı 'Varese'den Günümüze Tekno Müzik
başhklı söyleşi izlenebilir.
• BABYLON'da Acid Trippin dinlenebilir.
(292 73 68)
ARKEOLOJIFILMLERI FESTİVALİNDE BUGUN
• tTALYAN KÜLTÜR MERKEZİ nde 16.00-
20.30 saatleri arasında Italya'dan Gizli Mozaik ve
Kuş Köşkleri, Türkiye'den Rüstem Paşa Camü Ateş
Çiçekkri ve Zaman Kapsülleri. Almanya, Amerika
ortak yapımı Tannlann Gemisi ve Fransa'dan
Muhteşem İskenderiye adlı filmler gösterilecek.