Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
AYFA CUMHURİYET 31 EKİM 1999 PAZAR
s HABERLERIN DEVAMI
URKIYE
İ£anbul PB 19
Bime
Kıcaeli
Cınakkale
Imir
hanisa
A'dın
ftnizli
PB
PB
PB
A
A
A
A
22
20
21
25
24
28
23
Zmguldak PB 18 Antalya
Sinop
Samsun
Trabzon
Giresun
Ankara
Eskişerıir
Konya
Sıvas
PB
PB
Y
Y
PB
PB
PB
PB
1/
17
16
16
18
17
18
16
A 29 Kars
Adana
Mersin
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardin
Siirt
Hakkân
Van
A
A
PB
PB
PB
PB
Y
Y
28
27
20
20
18
17
14
12
^f
Yurdun doğu kesimleri
parçaiı bulutlu, doğu Ka-
radeniz ıte doğu Anado-
lu'rcun doğusu yağışlı,
öteta yerter az bulutiu ve
açık geçecek Marmara
ile yurdun ıç kesmlenn-
de sabah saatlerinde y-
er yer sıs görülecek. Ha-
va sıcaklıgı doğuda aza-
tacaK, ötekı yerierde de-
ğışmeyecek. Rüzgâr.
kuzey ve batı yonlerden
hafif kuvvette esecek.
DIS MERKEZLER
Oslo
Helsinki
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Paris
Bonn
PB
PB
PB
Y
PB
PB
Y
PB
9
11
14
17
15
19
18
19
Münih PB 17 Zürih
Berlin
Budapeşte
Madrid
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
PB
PB
PB
PB
PB
PB
PB
A
19
17
21
19
18
19
26
25
PB 19 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflis
Kahire
Pb
PB
PB
Y
Y
PB
Y
A
8
27
8
21
16
18
14
29
A 28
Bulutkj k Çok bulutiu ı Yağmurtu Sulu kar , Gök gûruttulü
GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK
B Baştarafı 1. Sayfada
Turk vatandaşlığından çıkaıma çalışmalan boşa
grmiş.
"Siyasal evlilik" Merve'nin son numarası.
Hatun çift dikiş çalışıyor. Bir yandan Fazilet'le bir-
lilce laik cumhuriyetin başınatürban sorunundaye-
ni0\r dert çıksın diye ateşe körükle gidiyor. Bir yan-
dsn da Amerikan vatandaşı Merve, ABD Büyükel-
çilği'nden hukuksal yardım alıyor.
Türkiye'deki insan haklanyla özgürlükçü demok-
rasinin variığını türbana bağlayan savsata ile ekran
ekran gezen başı açık Nazlı Hanım'dan grup baş-
kan vekili Abdüllatif Şener'e kadar her kesimden
FF'li hareket halinde..
Peki ama, Türbanlı Merve konusunda ilk günler-
deyağız ve yiğit delikanlı rolü kesen böyyük siyaset
adamlanmız nerede?
Tabii ki efendim; Ankara'da. Uyur gezer durum-
da
Bir zamanlar Türbanlı Merve'nin örtülü başının
TBMM'ye girmesini Cumhurbaşkanı Demirel şöy-
le yorumladı: "Ajan provokatör."
Ya Başbakanımız Ecevit? Malum nezaketiyte ön-
ce "Lütfen"dedi ve... "Bu hanıma haddinibildirin"
diye kükredi.
Sonra? ABD vatandaşı Türk vatandaşlığından çı-
kanldı.
Milletvekilliğini yitirmeyi engellemenin tek çıkış
yolu bir Türk'le evlenmek mi? Türbanlı Merve, Be-
kir'e şipşak âşık oldu!
Şok
Merve tarikatı, Türbanlı'nın artık Meclis'te ant iç-
mesine yasal engel tanımıyor.
Kamuoyunu bir yerinden yakalamışlar, TBMM'yi
kendi doğrultulannda işlem yapmaya zorluyorlar.
Türbanlı Merve olayındaki gelişmeler karşısında
devlet adamlarımız ne yaptı. ne yapıyor?
Tam anlamıyla dökülüyor.
Önce Meclis içtüzüğü'nde kadınların Meclis Ge-
nel Kurulu'na başlan açık girmelerini zorunlu kılan
değişikliğin komisyonda yozlaşmasına seyirci kaJ-
dılar.
Ardından kamuoyu hukukçu TBMM Başkanı'nın
Türbanlı Merve'nin önce milletvekili olmadığı anla-
mına gelen, sonra milletvekili olduğunu savunan
resmi yazılanyla şaşkına döndü.
Kamuoyu şimdi öğreniyor ki; hükümet, Merve bir
Türk'le evlense de Türk vatandaşı olmak için 3 yıl
beklemesini sağlayacak birtasanyı Meclis'egönder-
niiş.
Yeni Şafak haklı. Türbanlı Merve'nin evliliği öyle
bir şok yarattı ki devlet kademelerinde; Türbanlı'nın
milletvekilliğini yeniden kazanma olasılığmı sorarHa-
ra "bu hanıma haddinın bildirilmesinde" önayak
olan Başbakan Ecevit şimdi:
"O konulara beni kanştırmayın. Beni ilgilendirmi-
yor" diye karşı demeç verdi.
Öyle bir izlenim doğdu ki kamuoyunda, Meclis'te-
ki cesur yürek, sankı yılgınlık içinde.
Hukuk adamları, Türbanlı Merve'nin yeniden va-
tandaşlık kazanabilmesi için yeni bir Bakanlar Ku-
rulu kararına gereksinildiğini söylüyorlar.
Kamuoyu olayla bir numaralı ılgili olanlann -uya-
nlar sonucu- bugünlerde uyanacağını umut ediyor.
Kaçınılmaz şu gerçek ise ortada: Başbakan, "Bi-
lemiyorum, bu konuda bilgimyok" diye konuşuyor.
TBMM Başkanı Akbulut, Türbanlı Merve'nin ev-
liliğiyle ortaya çıkan durumla ilgili sorulan özetle "Bil-
miyorum" diye yanıtlıyor.
Kuşkusuz kamuoyunda bir kanı biçimleniyor
TBMM Başkanı ile Başbakan bir zahmet hukuk-
sal durumu öğrenmezler ve böylesi sorulan "bilmi-
yorvm" diye karşılamayı sürdürürlerse...
Elbette sormak gerekir:
Yasama ve yürütme organı ne biliyor?
'Karabağ barışuıa darbe vuraldif'
• Dı$ Haberler Senisi - Ermenistan'dakikanlı
parlamento baskınının ardından ABD, olay
yüzünden Dağlık Karabağ banş girişiminin yara
aldığını bildirdi. Dışişleri Bakanhğı Sözcüsü James
Rubin, "Saldınnın uzun dönemde Karabağ banş
girişimine etkisini şimdiden bilemeyiz. Ancak belli
ki Ermenistan'ın kısa dönemde yeni bir hükümet
kurmak gibi başka öncelikleri olacak" dedi.
Cumhurryet
k i t a p I a r ı UMye Aipay
Bu kitap "1999 Yunus Nadı Öykü Ödülü"nü paylaştı.Yüceyi
bulma çabasında bir yazarla tamşmak isterseniz okuyun bu
kitabı. Yepyeni bir öykü biçemi, pınl pınl bir dil, insanı sarsan
kahramanlar... Yazınımıza kutlu olsun.
»*• Cumhuriyet Çağ Pazarlama A.Ş.Türkocağı Cad. No:39/41
^ kitap kulûbü (34334)Cagalo§!u-lstanbul Tel: (212)51401 96
Iıısaıı haklanna 2000 paketi• Baştarafı 1. Sayfada
Insan Haklan Derneği'nin görüşle-
n doğrultusunda "Insan Haklan
Gfindem 2000" başlıklı bir rapor
hazırladı. Bakanlıklara ve TB-
MM'deki komisyonlaragönderilen
raporda şu önerilere yer verildi:
Anayasa değiştklikleri: Anayasa-
da özgürlükler esas alınmali. genel
sınırlama hükümleri yerine. genel
koruma hükümlerine yer verilmeli.
Konınan devletdeğil, özgürlükler ol-
malı. Bu amaçla, kişi temel hak ve
özgürlüklerini smırlandıran hüküm-
ler ayıklanmalı. toplantı ve gösteri
yürüyüşü düzenleme hakkının özü-
nü ortadan kaldıran ve adeta bu hak-
kı kullanılamaz hale getıren hüküm-
ler değiştirilmeli.
Örgütlenme hakkı üzerindeki kı-
sıtlama ve yasaklamalara son veril-
meli. serbest toplu pazarlık ilkesine
aykm, grev hakkının özünü ortadan
kaldıncı nitelikteki hükümler ve lo-
kavt, hukuk sisteminden çıkanlma-
lı. Adil bir seçim sistemi getirilmeli,
tüm siyasal düşüncelerin parlamen-
toya yansıması saglanmalı. Yargı ba-
ğımsızlığını sınırlayan hükümler
ayıklanmalı. hâkimlerin atama ve öz-
lük işleri. doğrudan kendi aralannda
seçecekleri bir kurum tarafından ya-
pılmalı. Yargı organlannı ve hâkim-
leri dolaylı da olsa idarenın denetimi-
ne sokan hükümler ayıklanmalı.
DGM'ler kaldınlmalı. Idarenin ey-
lem ve işlemlerine karşı yargı yolu
açılmalı.
Yasal önerikr: Düşünce ve ifade
özgürlüfünü kısıtlayıcı başta Terör-
le Mücadele Yasası ve Siyasal Parti-
ler Yasası olmak üzere ilgili mevzu-
attaki hükümler. ülkenin bütünlüğü-
nü koruyan cumhuriyel ilkeleri çer-
çevesinde yeniden düzenlenmeiı. Ya-
şama hakkı ve ölüm cezası, kolluk
aşmlıkları, işkence. güvenlik soruş-
turması. gözaltı. turukluluk ve ben-
zeri konularda ilgili mevzuatta ge-
rekli düzenlemeleryapılmalı. Kolek-
tif özgürlükler kapsamında özellikle
dernek özgürlüğü, toplantı ve göste-
ri yürüyüşleri. sendikal özgürlükle-
re ilişkin ilgili mevzuatta demokra-
tik toplumlarda olması gereken dü-
zenlemeler gerçekleştirilmeli. Ulu-
sal mevzuat, uluslararası sözleşme-
lere uygun duruma getirilmeli, bu
bağlamda işkence. kötü muamele ve
diger nedenlerle AİHM'ce Türkiye
aleyhinde verilen kararlar geregince
devletin ödemek zorunda kaldığı taz-
minatlar sorumlusu olan idari perso-
nelden alınmalı.
Türkiye'nin henüz taraf olmadığı
insan haklannı koruyucu sözleşme-
leronaylanmalı. ölüm cezasının yal-
nızca savaş zamanında verilmesini
öngören yasa değişiklikleri yapılma-
lı. Adli kolluk kuvvetleri kurulmalı.
kanayan bir yara görünümündeki ce-
zaevleri sorununa eğilinerek ivedi-
likle daha güvenli, ama daha insan-
cıl ve çağdaş bir infaz sistemine ge-
çilmeli. OHAL mev zuatmda demok-
ratik hukuk devletinin gerektirdigi
değişiklikler yapılmalı.
Idari ve diğer öneriler: Çağdaş ve
modern içeriğine uygun bir insan
haklan egitimi verebilecek personel
yetiştirilmeli. Yasa uygulayıcılara
sistemli olarak insan haklan konu-
sunda meslek içi eğitim programla-
n uygulanmalı. Bünyelerinde insan
hakları merkezi bulunan üniversite-
lerde insan haklan anabilim dalı ku-
rulmalı. İnsan haklan konusunda de-
neyimli uluslararası örgütler ve sivil
toplum kuruluşlanyla işbirliği ola-
naklan araştınlmalı.
Beş terörist Türldye'de
• Baştarafı 1. Sayfada
douni. Türkiye'ye Bükreş'ten gelmiş ve 'kınmzı
bülten" ile arandığı için yakalanmıştı. 1999 yılm-
da 'mihardtr terörist' Ladin'in uçağinın İstanbul
Atatürk Havaalam'na 2 kez indigi de saptanmıştı.
Emniyet yetkilileri, 11 Temmuz'daLadin'ebağlıbir
teröristgrubunun AGlTzirvesi öncesinde eylem yap-
mak için Türkiye'ye girdiklerini açıklamıştı. Istihba-
rat kaynaklan, Ladin'in liderliğini yaptığı El- Kayda
adlı silahlı grubun 6 üyesinın Türkiye'deki yabancı
misyonlara karşı eylem hazırlığı içinde olduklannı
kaydetmişlerdi.
Rusya İçişleri Bakan Yardımcısı Korgeneral Igor
Zubov ise 22 Eylül 'de basında çıkan açıklamalarında.
Usame bin Ladin'den 30 milyon dolar alan aynlıkçı
milislerin Türkiye. Yugoslavya va Afganistan'dan pa-
ralı asker kaydetmeye başladığını öne sürmüştü. La-
din'in paraları Basayev ve Hartab'a gönderdiğıni kay-
deden Rus bakan yardımcısı, teröristlerin Türkiye"de
eğitildiği ıddiasmı da ortaya atmış, köktendinci örgüt-
lerin eylül ayı içinde Pakistan'ın başkenti Karaçi'de
bir toplantı düzenleyerek Kuzey Kafkasya'yı tartıştık-
lannı belirtmişti. ABD'nin bir numaralı uluslararası
terörist ilan ettiği Suudi Arabistanlı işadamt Usame
bin Ladin'in, Rusya'ya karşı savaşaçan Dagıstanh ay-
nlıkçılara para yardımı yaptığı ve hatta bölgeye gitti-
ği de öne sürülmüştü. Amerikan istihbarat kaynakla-
n. Ladin"in bölgeye kendi savaşçılannı yolladiğını
saptamışlardı. ABD'liier Ladin'in, Çeçen genllala-
nyla da yakın ılişki içinde olduğunu savunmuşlardı.
4
Kemalist kâGr ortadan kalkb9
METtNGÜR
KÖLN - Avrupa'nın merkezi
Köln kenrinde bulunan ve "Hiiafet
Devfcti" adı altında. Türkiye'de şe-
riata dayalı bir tslam devleti kurmak
için çalışan Kaplancılar. gazetemiz
yazan Prof. Dr. AhmetTanerKışU-
ü'ya saldırdı. Kaplancıların yayın
organı "Ümmet-i Muhammed" ga-
zetesinde yayımlanan haberde,
bombalı bir suikast sonucu yitirdi-
ğimiz gazetemiz yazan Kışlalı için
"Bir Kemalist kâfır daha ortadan
kalktı'- denildi.
Kaplancılann Köln'de basılan ve
Almanya'da neredeyse tüm camiler-
de ücretsiz olarak dağıtılan haftalık
gazetelerinde verdikleri haberde
şöyle denildi: "Laik ve demokrat
kafa yapısn la kâfırlikte en uç nok-
tada bir yerde, kâfırtiğin en olgunlaş-
mış döneminde. her fanide olduğu
gibi Allah'ın takdir ettiği ö>te ya da
böyle bir çeşit öiümle bir Kemalist
kâfir daha ortadan kalktı.dhannlü-
lillah. AdL Ahmet Taner Kışlalı. Bu
herif. laik dinsiz kafa >apısı> la görev
yaptığı ünhersitede ders \erdiği şu
kadar genci kârırteştirivor."
1
Celal bin Sefer imzalı haberde,
"Düzenin kendi yetiştirdiği kâfir
adam" denilen Ahmet Taner Kışla-
lı'nın aynen Uğur Mumcu gibi öl-
dürüldüğü belirtilerek "Uğursuz
mumsuz gibi bir usuUe gebertilip.
kendilerinin de dediği gibi atasının
yanına gönderikiP denildi.
Almanya Federal Savcılığf nın.
belirli aralıklarla kendi içlerinde üç
kişinin vurularak öldürülmesi sonu-
cu Kaplancılar hakkında başlattığı
soruşturma sürdürülüyor. Bu arada
Kaplancılar da Müsiümanlan hila-
fet devleti için ayaklanmaya ya da
bu uğurda ölmeye teşvik eden gaze-
teleri aracılığıyla Atatürkçü, laik
kimliğe sahip kışilere yönelık saldı-
nlannı sürdürüyorlar. Gazetede da-
ha önce de (295. sayısında) Mu-
hammed Furkan imzalı yazıda.
Gülhane Askeri TıpAkademisi'nin
eğitim-öğretim yılının açılış töre-
ninde konuşan Tuğgeneral Yaiçın
Işımer'in şeriata karşı savaş açtığı
belirtilerek şöyledenilmişti: "Malu-
munuz, tarih tekerriirden ibarettir.
Merhum Imam Humeyni, tran İv
lam devrimi öncesi Fransa'dan me-
saj gönderhor ve diyor ki:
"Bu hareket Islami bir harekettir.
Kim bu hareketin karşısına geçerse
birbiridamedileceklerdir
1
' Busöz-
den sonra alay edenler oldu. Ama
kader onlara gülüyordu ve İmam
Hume> ni"nin sözünü gercekleştirdi.
Zaman geldi. İslami harekete karşı
çıkan şah ordusunun omzu kalaba-
hk paşalan bir bir idam edildi. Ke-
malist ordunun dinsiz generalleri de
bu tarih le\ hasından örnek alsınlar
da zaman geçmeden, ecel kaj)i\ ı çal-
madantövbeetsinler.^bksa lran'da-
ki generalkrin başlanna gelen, bu
Kemalist generallerin de er veya geç
başlanna gelectktir."
16 yaşındaki C.G. tutuklandı
• Baştarafı 1. Sayfada
lanan C.G. dün Ankara DGM Başsavcılığı'na
sevk edildi.
Soruşturmayı yürüten DGM Savcısı Hamza
Keieş tarafından 3 saat süreyle sorgulanan C.G..
Türk Ceza Yasası'nın 168. maddesi geregince tu-
tuklanması istemiyle DGM Yedek Hâkimliği'ne
gönderildi. DGM yedek hâkimi Rüstem Çiloğlu
tarafından ifadesi alınan genç kız, Ceza Muha-
kemeleri Usulü Kanunu'nun (CMUK) "Suçlu-
luğu hakkında kuvvetli beürti bulunan kişilerin
tutuklanma hallerini açıkiayan" 104. maddesi
geregince tutuklandı.
Akli dengesinin yerinde olduğuna ilişkin dev-
let hastanesinden alınmış rapor bulunduğu be-
lirtilen C.G'nin ifadesinde, "yasadısı TKP/ML
örgütüne yardım ve vataklık yaptığınr anlattığı
ögrenildi. Yetkililer. genç kızm suikastı kendisi-
nin de aralannda bulunduğu bir grubun gerçek-
leştirdiğini öne sürdüğünü. ancak daha sonra
Ankara, Polatlı ve Çorum'da ifadelerini doğru-
layıcı yer göstermeler yapamadığını bildirdiler.
Savcınm genç kızın rutuklanmasını istediği
TCK'nin 168. maddesinde "Devfctin şahsheti-
ne karşı cürümler. devlet kuvvetleri aleyhine cü-
rümter"i açıklayan 125. 131, 146. 147. 149 ve
156. maddelerine gönderme yapilarak "cürüm-
leri işlemek için silahlı cemiyet ve çete teşkil eder
yahut böyle bir cemiyet ve çetede amirliği ve ku-
mandayı ve hususi bir vazifeyi haiz olursa 15 se-
neden aşağı olmamak üzere ağır hapis cezasına
mahkûm olur. Cemiyet ve çetenin sair efradı on
yüdan on beş yıla kadar ağır hapisle cezalandın-
hr" deniliyor.
Suçluluğu hakkında kuvvetli belirti bulunan
kişilerin tutuklanma hallerini açıklayan
CMUK'un 104. maddesi. "Kaçma şüphesini
uyandıracak vakıalar bulunması. Delillerin yok
edilmesi,değiştirilmesL,gizlenmesL şeriklerin uv-
durma beyana veya tanıkların > alan tanıklığa ve-
ya tanıklıktan kaçmaya se\ k edildiğini. bilirkişi-
lerin etki altına alınmasına çalışıldığını gösteren
hal ve dav ranışlann bulunması" hükmünü içeri-
yor. Başbakan Ecevit. Başbakanlıkçıkışındaga-
zetecilerin sorulannı yanıtladı. Ecevit. Kışlalı
suikastı ile ilgili somut bir gelişme olmadığını
belirterek "Ama çok titizlikle ve aynntılı olarak
inceleme ve soruşturmalar sürdürülüyor'" dedi.
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
Yaşamı yeni yeni algılamaya başlamış bir çocu-
ğun ölümü böyle öğrenmesi, ne büyük toplumsal
acı!
Ahmet Taner Kışlalı'nın birileri tarafından öldü-
rülmesinin ardından toplumun pek çok kesiminden
mesajlar alıyoruz. Gazetemize uğrayan kişilerin,
örgüt temsilcilerinin, parti yöneticilerinin adlannı
tek tek vermemiz olanaksız. Açtığımız deftere ya-
zılanları okurla paylaşmaya çalışıyoruz...
Bir de mektuplar var... 21 Ekim'in ertesinde zar-
fa konulmuş onlarca mektubun tümünü okuyabil-
miş degilim... Kimileri var ki; kalemle yazılmış de-
meye bin tanık ister, sanki yüreğini koyup posta-
lamış. Kimileri var ki; hersözcük, içimde nasıl aça-
cağını bilmediğim kurşun tomurcukları olup bağ-
nmasaplandı...
Bir lise öğrencisinin mektubundan:
"... Keşke Ahmet Taner Kışlalı ölmeseydi de ben
ölseydim. Böylelikle bu ülke, yetişecek bir Kışla-
lı'yı beklemek zorunda kalmayacak, hatta O'nun
soluduğu havadan etkilenip gerçekleri daha ça-
buk görebilecekti. Çok üzgünüm. Artık hiçbir şey
eskisigibi değil... Sizlerden bir isteğim var. Ben ar-
tık gerçek bir şeyler bilmek istiyorum. Karşıma bir
zıt fikir çıktığında onun nerede yanlış yaptığını
gösterebilecek bilgiye sahip olmak istiyorum.
Kendimi yetiştinmek ve bilgi gücüne sahip olmak
istiyorum. Bana öyle bir çizgi çizin, öyle yollar se-
rinki, ilkkarşılaştığımız gün, emeklerinizin boşa git-
mediğini, bu ülkede nice kıymetli insanlann, Ah-
met Taner Kışlalılar'ın yetişebileceğini kanıtlaya-
yım..."
Mektup uzayıp gidiyor...
Bozcaada'dan bir mektup:
"... Altı yıl evvel Uğur Mumcu'nun acısıyla baş-
layan derin sızı artık biliyorum ki, daha da derin-
leşti. Dün Kışlalı 'yı siz Ankara 'da toprağa verirken
ben, O'nun için buradaki bağımıza güzel renkler-
le açacak bir sardunya diktim..."
Kışlalı'nın eski bir öğrencisinden:
"... Kaybetmenin acısı, sadece sevgili bir insa-
nı değil, umudu kaybetmenin acısı... Sonra diyo-
rum, bir anne olarak, bir yurttaş, bir aydın adayı,
Kışlalı'nın eski bir öğrencisi olarak umudumu yi-
tirme lüksüm yok. Yeniden başlayacağım. Bilgilen-
meye, öğrenmeye her zamankinden daha fazla
ihtiyaç duyuyorum..."
Bekleye bekleye...
Acıyla umudun iç içe örüldüğü mektuplar... Tür-
kiye'de çağdaş, Atatürk devrimlerinin korunması-
na ve 21. yüzyıla taşınmasına gönül vermiş, bunup
için sağlambır devlet yapısının kaçolmaz oldu-
ğuna inanan kişilerin çabalan bende şu görünü-
mü çağnştınyor:
Her biri çok sağlam, kendi içinde uyumlu, düz-
gün dönen çarklar... Ama bu çarkların üretim ya-
pabilmesi için birbiriyle bağlantı kayışının olması
gerekli...
Işte o zaman iki kere iki 16 edecek, 36 edecek,
çoğalacak, çoğalacak...
Bu durumda ne yazık ki, iki kere iki bir ediyor.
Herkes kendisiyle var.
Ne yapıp edip bunu aşmak gerekiyor.
Ara başlığın altında saydığımız degerlerdeki in-
sanlann cenazede. kutlamada, anmada bir araya
gelmesi, inanç tazelemesi güzel... "Birlikteyiz ve
çoğuz" duygusu güzel...
Ancak bu yetmiyor. Bir araya gelip "çok" oldu-
ğunu düşünen insanlann, toplumun arasına dağı-
lıp "derin" olduğunu da görebilmesi, değilse bu-
nun zeminini yaratabilmesi gerekiyor.
Bunu yaparken bir şeyi daha gözden kaçırma-
mak gerekiyor; devlet. Bugün devlet organlarının
birçoğunda olumsuzluklar yaşanabilir. Çözüm
devlete sırtını dönmek değil, olumsuzluklann gide-
rilmesi için baskı yapmak. Bin kişi bir araya gelip
bir okul yapar. Bin kişi toplumu da arkasına alıp
devleti göreve zorlarsa, 100 okul yapılmasını sağ-
lar. Birini ötekine yeğlemiyorum. ikisi de gerekli...
Bir araya gelemeyişimiz bende Cahit Külebi'nin
"Çürüyen Otlar" şiirini çağnştınyor:
Sen orada, ben burada / Birbirimizden haber-
siz I Ayn yaylalarda yeşeren otlar gibi I Bekleye
bekleye çürüyeceğiz...
"Edebiyatımızın
Ça*tef Klasiği"
Selim İleri
Ay Hâlâ Güzel
Biten (İki) Yüzyıl
4. s
B-103 ntflu
standdadır.
• uyap Imza Gunıerı:
6.11.99 Cumartesi 17.00-19.00
13.11.99 Cumartesi 15.00-17.00
ERDEMLİ ASLİYE HUKUK HÂKİVILİĞrNDEN
Dosya No: 1997/547 Davacı SSK Genel Müdürlugü vekili larafından davalılar Cemıl Akcığer aleyhine açılan ışbu tazmınat dava-
smda: Davahlardan Cemil Akciğer. Fatıh Mah. Babil Cad. Özden Apt. 4/11 Mezıtlı Mersin adresine çıkartılan tebligat bila ıkmal iade
edilmiş ve C. savcılığı tahkikatı neticesinde de tebligata yarar açık adresine rastlanmadıguıdan: Davalı Cemıl Akciger'in 1.12.1999 ta-
rihinde yapılacak duruşmaya bizzat katılması veya bir kanuni vekilli temsil ettırmesi, aksi takdirde davanın yokluğunda devam edip
karar verileceği hususu tebliğ yerine kaim olmak üzere ilan olunur. 6.10.1999 Basın: 48988
PENDtKBİRİNCİ
ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
EsasNo: 1997/652
Karar No: 1998/742
Hâkim: Ismet Yıldı-
nm 18570
Kâtip: Yüksel Ayde-
mir
Davacı Ramazan Er-
mek tarafından davalı
Ordu, Korgan Cifthce.
C: 017'04. S: 82. K:
67'de nüfusa kayıtlı bu-
lunan ve Aşağı Kozapı-
nar kKyü Korgaa'Ordu
adresinde olduğu bildiri-
len davalı Songül Ermek
aleyhine mahkememizde
açılan şiddetlı geçimsiz-
lik sebebiyle boşanma
davasının yapilan duruş-
malan sonunda MK'nin
değişik 134/1. maddesi
uyannca boşanmalanna
karar verilmiştir. Tebliğ-
den 7 gün sonra başla-
mak üzere diyeceğiniz
ya da itirazınız \arsa ve-
ya temyiz talebinde bu-
lunacaksınız, ilanen teb-
liğden sonra, 15 gün
içinde bir dilekçeyle
mahkememize müracaat
etmeniz ya da kendinizi
bir vekille temsil ettire-
rek aynı ışlemleri yaptır-
manız hususu ve verilen
karann davalıya tebligat
yerine kaım olmak üzere
ilanen tebliğ olunur.
19.10.1999
Basın: 50686
~ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜGÜ'NDEN
Üniversitemiz birimlennde istıhdam edilmek üzere. 2547 sayılı kanun ve ilgili yönetmelık esaslan ile devlet hizme-
tine girmede aranılan şartlara haiz öğretım elemanı alınacaktır.
MÜRACAATLARDA ARANACAK ŞARTLAR:
PROFESÖRLER İÇİN
• Profesörler daimi statüde görev yapacaklardır.
• 2547 sayılı kanunun değişik 26. maddesinde belirtilen şartlan taşımak.
• Dilekçe. özgeçmiş. doçentlık belgesi, nüfus cüzdan sureti ve 2 adet fotoğraf.
• Bilimsel çalışma ve yaymlannı kapsayan 6 adet dosya ve yayın listesi.
DOÇENTİÇİN
• Eİoçentler daimi statüde görev yapacaklardır.
• 2547 sayılı kanunun 25. maddesinde belirtilen şartları taşımak.
• Dilekçe, özgeçmiş, doçentlik belgesi, nüfus cüzdan sureti ve 2 adet fotoğraf.
• Bilimsel çalışma ve yaymlannı kapsayan 4 adet dosya ve yayın listesi.
YARDIMCI DOÇENT İÇİN
• 2547 sayılı kanunun 23. maddesinde belirtilen şartlan taşımak.
• Dilekçe. (Yabancı dil belirtilecek). özgeçmiş, nüfus cüzdan suretı, doktora belgesi, 6 adet fotoğraf.
• Bilimsel çalışma ve yayınlannı kapsayan 4 adet dosya \e yayın listesi.
UZMANLARİÇİN
• 2547 sayılı kanunun 33. maddesinde belirtilen şartlan taşımak.
• ilgili dalda lisans, yüksek lisans veya doktora mezunu olmak.
•Erkek adaylann askerlik hizmetini yapmış olması.
~~\ Dilekçe, özgeçmiş, nüfus cüzdan sureti. askerlik belgesi, noterden tasdikli öğrerim belgesi ve 6 adet fotoğraf.
" " ADEDİ AÇIKLAMAFAKILTESI
T1PFAKÜLTESİ
TIPFAKÜLTESİ
ECfTlMFAKÜLTES!
ECtTİ.M FAKLLTESİ
mak
REKTÖRLÜK
ANABlLİM DALI
Dermatoloji
Hıstolo. ve Embnyolojı
Rehb. ve Psık. Danı$m.
Resim-lj Ögretmenlifı
Kayısı Anj. Merkezı
IINVANI
Prof.
Doçent
Prof
Yrd/Doç
Uzman
DRC.
1
1
I
3
4
1
1
1
Seramık ve Cam Anasanat Dalında doktora yapmıj ol-
Ziraaı fakülleleriıun Bıtkı Koruma boiûmu rnezunu olup.
kaviM yeti;iıncılığı konusunda çaltjnıalan olmak.
* ilan edılen Ijdroiara Yüksekögreunı Kurulu Başkaniığı'ndan aktarmaonayı geldığındeatama yapıiacaktır. Ba>m 52284
BAYBURT ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN
EsasNo: 1999/173
Davacı DSİ Genel Müdürlüğü vekili Av. Hikmet Bekar tarafından davalılar Kamil Okur ve iki müştereği aleyhine mahke-
memize açılmış bulunan tescil davasının yapılan açık duruşması sırasında \erilen ara karan geregince,
Davacı vekili dilekçesınde Bayburt ılı merkez Çiğdemtepe köyünde kaın 968 parsel nolu ve istımlak evrakında 16 parsel
numarası ile gösterilen taşınmazda 1200 m2"lık kısmın davacı idare adına tescilıni talep etmiş olup, Bayburt ili merkez Taş-
kesen köyünden Kamil Okur. Tahir Öksüz ve Dursun Okur'un tüm aramalara ragmen adresinın tespitı yapılamayıp davetiye
tebliğ edilemediğinden iianen tebliğine karar verilmış olup. duruşmanın bırakıldığı 25.11.1999 günü saat 09.00"da mahke-
memizde hazır bulunmalan veya kendisini bir vekille temsil ettirmelerı, duruşmada hazır bulunmadığı ve kendisini de bir ve-
kille temsil ettırmediği takdirde duruşmalann yokluğunda yapılıp karara bağlanacağı hususu HUMK'nun 213 ve müteakip
maddeleri geregince davetiye yenne kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Basın: 50226