11 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet İmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı: Orhan Erinç # Genel Yayın Koordinatörıı Hikmet Çetinka}a#YazıışIerıMüdürü Ibrahim Yıldız 0 Sorumlu Mudiır: Fikret İlkiz • Haber Merkezi Müdürü Hakan Kara # Görsel Yönetmen. Fikret Eser l.slıhhar.ıl: Cenjji/ Yıldırım • Ekonomi: Özlem Yiizak 0 Kültür: Handan Şenköken • Spor: Abdülkadir Vücelman • Makaleler: Sami Karaören 0 Du/eltnıc Abdullah Vazıcı # Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu • Bilgi-Belge Edibe Buğra 0 Yıırt Habcrlerı Mehmet Faraç Yayın Kurulu: llhan Selçuk (Ba^kan). Orh»n Eriırç. Oktay Kurthökc Hikmet Çetinka>a. Şükran Soner. İbrahim Yıldız. Orhan Bursah. M ustafa Balbaı. Hakan Kara. Ankara Temsilcisi Muslafa Balba> Atatürk BuKan No- 125. K.at:4. Bakanl'klar-Ankara Tel- 4195020 (7 hat). Fak> 41950270IzfnirTeiTisılcısi:SerdarKızık, H.ZivaBlv. 1352 S.2/3Tel.44i 1220, Faky 4419117 0Adana Temsilcisi: ÇetinYiğenoglu. tnönüCd. 119 S. No:l KatM.Tel- 363 \2 ll.Faks 363 12 15 Müessese Müdürii l stün Akmen • Koordınatör Ahmet Korulsan • Muhasebc: Bülent Ycner0lda- re" Höse>in Gıirer 0 Bılgı-lş- lem: Nail tnal 0 Satıv Fazilet Kuza MED\ A C: 0 Yonelım Kurulu Başkanı - (joncl Mudur Cûlbin Erduran 0 Koordınator Rebl Işıtman 0 Oenel MüdıirYardınıcısı SevdaÇoban Tel 514 07 53 - 515 95 80 - 513M6Ü-61. }•aks: 5138463 Yayımlavan \e Basan: ^ cnı Gün Haber Ajansı. Basın \e Vavıncıllk A Ş Türkocağ'ı Caci :-Q 41 Cağaloglu 34334 Istanbul PK: 246 - Si'rkeci 34435 Isıanbul Tel ı ( ) 2 i : ı 5 [ 2 i l l-ak» ı ( ) : i 05(20 han www.cumhurjyet.com.tr 31 EKİM 1999 tmsak:4.58 Güneş: 6.26 Öğle: 11.55 İkındi: 14.43 Akşam: 17.10 Yatsı: 18.32 Al Pacino'nun yeni filmî • ANKARA (AA) - Ünlü aktör Al Pacino. yeni filmi "Içerideki'nin Beverly Hills'de vapılan galasına sevgilisi Beverly de Angelo ile katıldı. ABDde 5 Kasım'da gösterime girecek olan film tütün endüstrisinde geçen güncel olavlar üzerine kurulu. kavşağa verildi • İZMİR (Cumhuriyet Bürosu) - G üzelbahçe Belediyesi, öncekı gün yaptığı meclis toplantısında, Çelebi Mahailesi ile tstikbal Caddesi üzerindeki kavşağa Kı^lalı nın adının verilmesini kararlaştınrken; Karşıyaka Belediye Meclisi de Atakent'te yapımı süren parka Kışlalı'nın adının verilmesi karannı aldı. Aliağa Belediye Meclısı de Aliaga'nın en büyük caddelerinden bıri olan Atatürk Caddesi üzerindeki parka, Kışlalf nın adının verilmesini oybirliğiyle kabul cttı. Kutupta gergedan fosili • EDMONTON(AA)- Kuzey Kutbu'nda gergedana benzeyen 40 milyon yıllık fosil bulundu. Kanada'da yayımlanan Edmonton gazetesi. A.\el Heıberg Adasf nda yazın vapılan kazılarda ortaya çıkanlan fosilin. Brontoterıdae gergedan ailesine nıensup bir gergedana ait olabileceğini bildirdi Âynı adada. 1985 yılında fosilleşmiş çok büyük bır ormanlık alanın ortaya çıkanldığına da işaret eden gazete. gergedan fosilinin de bulunmasıyla. bu bölgenin bir zamanlar yar:-tropikal iklime sahıp olduğu yolundaki tezin kanıtlandığını belirtti. Sarmısagm yararı tartışmalı H Çeviri Servisi - Londra'da Royal Free Hospital'dan Anthony \V'inder ve Oxford'daki Sağlık Biümleri Enstitüsü'nden Andrew Neil 120 denek üzerinde yaptıklan araştırmada sarmısağın kolesterol düzeyinde yalnızca yüzde 3 civannda bir düşüş yaptığını tespit ettı. Aynca. sarmısağm kandaki trombositlerin yapışkanlığını azalttıgı yolundaki inancın da doğru olmadığı ortaya çıktı. çünkü sarmısak yiyenlerin kanlanndaki trombositlerin yapişkanlığında herhangi bir değişiklik saptanmadı Organ nakHnin basarılı isimleri NKARA(AA)- Organ naklinin başanlı bilim adamlan, 'Doku ve Organ Transplantasyonunda Son Gelişmeler' konulu bilimsel toplantıva katılmak üzere Ankara'ya geliyorlar. Başkent Üniversitesi ve Türkiye Organ Nakli DerneğTnin işbirliğinde, 3- 6 Kasım tarihleri arasında Kızilcahamam'da gerçekleştirilecek toplantıva. 200'e yakın bilim adamı katılacak. Dayak • A.MKARA (ANKA)- Sosyal Hizmetler dergisinde yer alan 'Ergenlerin Suça Ycnelmelerinde Ailenin EtLisinin Incelenmesi" ba;lıklı çaiışmada. çocuğu ileiletışîm kuramayan ebtveynin dayağı tercih ettgı vurgulandı. Dayağın 'tırarsız disiplin yöntemi' ola^ak tanımlandığı çaişmada. "Dayak bazı ail:lerde zaman zaman. baalannda ise çok sık uyjulanan ve hiçbir yaran oînayan yöntemdir'' 'eııldi. Anne-Çocuk Eğitim Programı'na altı yaşında çocuğu olan tüm anneler ücretsiz olarak katılabilecek Çocıığun öğretmeııi anne olacak FİGENATALAV Önce anneler eğitilecek. Sonraço- cuklar. Ama çocukların öğretmeni anneleri olacak. Böylece hem okula daha hazır başlayacak, hem de anne- leriyle daha uyumlu bir ilişki kura- caklar. Bogaziçi Üniversitesi öğretim üye- lerince 1982 yılmdahazırlanmış olan Anne Çocuk Eğitim Progranıı (AÇEP), Milli Eğitim Bakanlığı Çı- raklık ve Yaygın Eğitim Genei Mü- dürlüğü ve Anne Çocuk Eğitim Vak- fı (AÇEV) işbirliğiyle uygulanıyor. Buyıl 1994 doğumlu çocuklann an- nelerinin katılacagı program, hafta- da yalnızca üç saat sürüyor. 25 haf- ta süren programa katılan anneler. hem kendilerinde hem de çocuklann- da önemlı ve olumlu değişiklikler yaşıyorlar. Program sırasında anne- lere. çocuklan ile çalışmalan için 25 çalışma formu ve sekiz hikaye kita- bı venliyor. u Her çocuğun vaşamaya ve potan- sivclini en iist noktasına kadar geliş- tirmeye hakkı vardır" diyen AÇE\' yetkililen. bu temel hakkın korunma- sı ve kullanılmasmın, tüm çocukla- nn nitelikli erken çocukluk gelişımi ve eğitimi programlarından yarar- lanmalanyla yakından ilgili olduğu- nuvurguluyorlar. Yapılanaraştırma- lara göre. sosyal ve ekonomik yön- den olumsuz koşullarda yetişen ço- cuklann zihinsel. sosyal. duygusal ve bedensel yönlerden gelişimleri eksik kalabilıvor. okulda basanlan dü- şük olabiliyor ve olumlu koşullarda yetişen çocuklardan geri kalabiliyor- 1ar. Ancak. çocuğun yakın çevresinin • Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyelerince 1982 yılında hazırlanmış olan Anne Çocuk Eğitim Programı. Milli Eğitim Bakanlığı Çıraklık ve Yaygın Eğitim Genel Müdürlüğü Anne Çocuk Eğitim Vakfı işbirliğiyle uygulanıyor. eğitim yoluyla desteklenmesiyle. olumsuz koşullann etkilen ortadan kaldınlabiliyor. eşit fırsat olanağı ya- ratılabiliyor. Okulöncesi programlardan yarar- lanan çocuklann oranının yalnızca yüzde dokuz olduğu Türkiye'deki er- ken çocukluk eğitimi sorununa bir çö- züm olarak geliştirilmiş bilimsel te- mellive bilimsel araştırmalaradaya- lı bir okulöncesi eğitim programı olan AÇEP'te yaygın eğitim mode- liyle doğrudan annelere ulaşılarak, an- nenin eğitici potansiyelinin geliştiril- mesi için çok yönlü eğitim destekle- n venliyor. Böylece. kadınınbirey ola- rak güçlenmesi ve anne olarak egi- tici rolünün gelişmesi mümkün olu- yor ve çocuğunun gelişim gereksinim- leri ev ortamında karşılanıyor. Programda neler var? Sosyal ve ekonomik yönden olum- suz koşullarda yaşayan altı yaşında- ki çocuklan ve annelerıni hedefkyen AÇEP, üç bölümden oluşuyor. Bun- lar, şöyle sıralanıyor: Anne Destek Programı: Her hafta annelerle sohbet şeklinde işlenen bu bölümde. anneler, çocuklann zihin- sel, sosyal ve bedensel gelişimi. bes- lertme. hastalıklar. tuvalet alışkanlı- ğı, disiplin yöntemleri, çocuğu din- lemfk, annenin kendini duyurması gi- bi koıiularda bilinçlendirilerek, çocuk- lannın gelişimini daha bilinçli ve ra- hat de'steklemeleri sağlanıyor. Zihinsel Eğitim Programı: 25 adet çalışma formu \ e sekiz hikaye kitabın- dan oluşan bu bölüm, çocuğun zihin- sel gelişimini desteklemeyi ve okula iyi hazıflanmasını amaçlıyor. Bu prog- ram. ço«^uğa anneler tarafından hergün ortalam^ ' 5 dakika uygulanır. Uygu- lamalar. ev ziyareti yapan öğretmen- ler tarafından desteklenir. İrem** Sağlıgı ve Aile Planlaması: Sohbet şeklinde işlenen bu bölümde. anneler,fcadınüreme sistemi, gebelik- ler ve etk<n doğum kontrol yöntemle- n konulannda bilınçlendirilirler. Tamamen ücretsiz olan AÇEP kurs- larına katılmak isteyen 1994 doğum- lu çocuğu olan anneler en yakın Halk Eğitimi Merkezi'ne başvurabilir yt da AÇEV'in (0212-225 00 63-64 )nu- maralıtelefonlanndanbilgialabilirler Sonuçlar AÇEP'in etkili olup olmadığınır anlaşılması amacıyla yapılan araş- tırmalardan elde edilen sonuçlar şöy- le: • Anneleri programa katılan çocuk- lar okula daha hazır başlıyorlar. • Okulda daha başanlı oluyorlar. • Öğretmenleri okula çok dar - uyumlu olduklannı söylüyor. • Anne-çocuk ilişkileri çok da olumlu oluyor. • Annelerin kendilerine güven ri artıyor. Şaıııpiyonluk kııtlaııutsı 1999 Dünya Şampyonu olan Nevv-York Yankees'in fanatik hayranları aşağı Broadvvay' in cadde ve sokaklannı kâğıt denizine çevirdiler. Şampiyonluk kutlamalanna, Atlanta Braves'i dört maçta da yenerek sampivonluga hak kazanan Nevv- Yorİv Yankees munculan da katıldı. Ancak oyuncuların bindikleri araç kalabalıktan adeta yürümiiyor. yü/iivordu. Kaldınmları kapla\nn binlerce taraftann ve çevredeki binalann pencerelerinden sarkarak kâğıt atan binlerce hayranın alkış sesleriyle devam eden kutlamalar gecenin geç saatlerine kadar sürdü. (Fotoğraflar: REUTERS) Çan santrahna büyük direniş Kıyı ülkelerin ekonomileri cokme noktasında Karadeniz'in kurtarüması anlaşmalanna uyulmuyor TURAN NARLER ÇANAKK.ALE - Enerji ve Ta- bii Kaynaklar Bakanlığı'nca iha- lesi yapılarak yapımı gerçekleşti- rilecek olan Çan Termik Santralı 'na kitle örgütlerinin tepkıleri sürü- yor. Çan'da inşa edilecek santra- lın gerçekleşmesi durumunda çev- redeki bitki örtüsünün yok olaca- ğını. kanser hastaiıklannın arta- cağını, KocabaşÇayrndaki balık- ların öleceğini, hava kirliliğinin en üst düzeye erişeceğıni vurgu- layan çevreciler. santral için veri- len ÇED raporunun iptali için gi- rişim başlatılacağını bıldirdıler. Çanakkale Çevre Gönüllüleri. dün kitle örgütlerinin de katılımıy- la bir protesto gösterisi düzenle- di. Çanakkale. Çan. Bayramiç ve Edremit'ten gelen kitle örgütleri üyeleriyle Bayramiç ilçesindetop- lanan protestocular. dünyanın en verimli ormanlan. bitki örtüsü ve doğal su kaynaklannın bulundu- ğu Kaz Dağları'nın eteğindeki Ayazma mevkiine gittiler. Burada gerçekleştirilen ve birçok TV ka- nalınında izlediği protesto göste- risinde, termik santralın bütün bu doğal güzelliği ortadan kaldıraca- ğı belirtildi. Kaz DağlarTnda yapılan toplu incelemenin ardından grup, Bay- ramiç"den Çan'a geçti. Katılımm giderek büyümesiyle santralın ku- rulacağı bölgeye geçen kitle ör- gütlerinin üyeleri. burada çevre halkıy la bütünleşti. Çanakkale Çev- re Gönüllüleri Derneği Başkanı Halil Dalmtş. kaplumbağalan. fok- ları ve batakhktaki böcekleri ko- ruma altına alan Çevre Bakanlı- ğı'nın, Çanakkale halkmı santra- lın zararlı etkilennden korumayı dü- şünmediğıni bildirdi. Dalmış, "Kanser hastalıkJan yüzde 14 ora- nındaartacakdiyesözedilirkea ha- vamızın kiriiliği son sımrdayken. ikinci bir kiriilik viikünü niçin bi- zün sırtımıza yüklüyorlar" dedi. Özlüce Deresi Karadeniz'i kirletiyor Bilinçsiz sanayileşme yaşamı tehdit ediyor YUSLFÖZKAN İZMtR- Kastamonu'nun Inebolu ilçe- sindeki Özlüce (Zabana) deresinin. Küre Eti Bakır lşletmeleri'nce yoğun olarak kir- letildiği belirtilerek. önceki yıllara oranla akan suyun değişime uğrayarak grı renk al- dığı bildırildi. Yapılan incelemelerde de- renin, Izmır Körfezi'nden 100 kat daha fazla kirli olduğunun belirlendiğini vur- gulayan uzmanlar, kirliliğin tanmsal çalış- malan ve başta kunduz olmak üzere böl- genin diğer canlılarını da büyük ölçüde tehdit etti- ğinı vurguladılar. Bilinçsiz sanayileşmev - lebirlikte ortaya çıkan çe\ - re kiriiliği. yaşam alanla- rını olumsuz yönde etki- lemeyi sürdürüyor. Me\ - cut yasalann öngördüğü yaptınmlan. çevTeye du- yarlı kesimlerin uzun uğ- raşları sonucu yaşama geçirmek zorunda kalan işletmeler. bu kez de kurdukları ant- ma tesislerini işletme maliyetlerini gerek- çe göstererek çalıştırmaktan kaçınıyorlar. Ozellikle Trakya ve Ege'deki zengin tanm alanlarının yok olmasıvla gündeme gelen sanayi atıkları sorunu. Karadeniz'de de kendini gösteriyor. Karadeniz'e kıyısı olan Kastamonu'nun Inebolu Ilçesi'ndekı Özlüce (Zabana) de- resinın de Etibank'a ait Küre Eti Bakır tş- letmeleri tarafından yoğun olarak kirletil- diği. yapılan incelemelerde atıklar sonucu akarsuyunkullanılamazhalegeldiğibildi- • Uzmanlar. tzmir Körfezi'nden 100 kat daha fazla kirli olan Özlüce deresinin canlılan büyük ölçüde tehdit ettiğini söylüyor. rildi. Dereden aldığı ömekleri Kanada'da- ki Memorial Üniversitesi ile Dokuz Eylül Üniversitesi Denız Biümleri ve Teknoloji- si Enstitüsü'nde incelettirdiğini belirten ÖmerÇubukadlı v urttaş, "Sularda.olağa- nüstü ağır metal bulunduğu beiirlendLAna- lizi yapılan bakır. çinko, arsenik ve kurşun yoğunluklannın. Izmir İç Körfezi'nin en yoğun kiriilikgösteren liman bölgesi dipça- murlanndan 10 ila 200 kat daha > üksek ol- duğu saptandı. Derevi besleven diğer su kol- lanndan da çamur ömekleri alındı, halen analizieri sürüyor*1 dedi. Bilim adamlannın. özel- likle arseniğin olduğu yer- de, doğal yaşamdan söz et- menin zor olduğunu vur- guladıklannı belirten Çu- buk. "Derede, adı nesli tü- kenmekte olan hayvanlar arasında savılan kunduz baştaolmak üzere kurbağa- larda yok oMıı. Balıklar ko- kuyor ve içleri simsiyah. İnekler dahi dere- den su içmiyor. Kiriilik, buğday, nıısır ve fa- suhe ekiminin olduğu tanmsal alanlan da etkiliyor" diye konuştu. Kırlenmenin. Ka- radeniz kıyılarını ne şekilde etkilediğini belirlemek için çalışmaların sürdüğünü kaydeden Çubuk. çevreye duyarlı kesim- lerin konuva dikkatini çekme amacını ta- şıdığını belirterek •sunlan söyledi: "Bilim adamlarıçevrenin inanılmavacakşekildeza- rar gördüğünü belirtiyorlar. Ben bir baş- langıç yaptım. Elimdeki verileri toparla- vıp. duyarlı kesimlerle birlikteörgütlü mü- cadele yapılması gerektiğine inanıyorum." İstanbulHabef Senisi- IEAE Ulusal Ka- radenız Çevresel Yönetım Proje Yöneticisı Gül Göktepe. Ki*radeniz'in rehabilitasyonu ve korunması iç»n hazırlanan "Karadeniz StratejikEylemPİanı"'nın31 Ekim 1996 ta- nhinde. Istanbul'Ja, 6 kıyı ülkesi çevre ba- kanlıklannca imzalannıış olduğu halde. ha- len uygulamayageçiı'rnemesini eleştirdi. Karadeniz TOrkiye LJusal Sivil Toplum Kuruluşları Forumu'nca, "31 F-kim Uluslara- rası Karadeniz Günü" nedeniyle. dün İstan- bul Çevre Konseyı Lokali'ndebirbaşın top- lantısı düzenlendi. Toplantıda, 30-40 y!İ ön- ce dünyanın ekolojik yönden en zengia,ta- lıkçılık yönünden en bereket- li denizlerinden bıri olan Ka- radeniz'in. bugün dünyanın en hızlı kirletilen denizi ko- numunda olduğu ve bu duru- mun da. geçimlerini balıkçılık ve turizmle sağlayan kıyı ül- kelerinin ekonomilerini çökme noktasına getirdiği kaydedil- dı. Karadeniz'in temizlenme- si için kabul cdilcn antaşnıa çerçevesinde 2 yil önce bitiril- mesi gereken eylem planının tamamlanmadığını belirten Göktepe. "Karadeniz ülkeie- ri hükümetlerince resmen onaylanan bu anlaşma ile Ka- radeniz'in, deniz ve deniz kı- yılan ile birlikte korunması ve ktaresine>öneGkortak birstra- teji üzerinde birieşilmişa'r. An- laşmanın Türkive'de uvgula- mava geçUmesi için İstanbul'da kurulnıası gereken sekretarvanın halen kurui- maması. hükümetin verdiği sözleri rutmadı- ğını gösteriyor" diyerek sivıl toplum kuruluş- lannın rolünün, alınan kararlan hükümete anımsatmak olduğunu kaydetti. Karadeniz'in temizlenmesini sağlayacak gerekli tesislerin kurulması için yatınmlann gerektiğıni belir- ten Göktepe. anlaşmaya imza koyan diğer 5 ülkenin ekonomik durumlarının bozuk ol- masının, bu ülkelerde eylem planının haya- ta geçirilmesini güçleştirdiğini ifade etti. Göktepe, Karadeniz'in kiriilik kaynakla- nnı. sadece 6 kıyı ülkenin lağım. katı atıkla- nnın oluşturmadığını, 17 ülkenin 13 başken- • Ulüsal Karadeniz Çevresel Yönetim Proje Yöneticisı Gül Göktepe, 17 ülkenin 13 başkentinden yaklaşık 160-170 milyon insanın .aHkiarmınjîehklerJe Karade'niz'e taşındığını belirtti. Analiz için 2-3 balık çeşidini bulmakta bile güçlük çektiğini anlatan Göktepe. göçmen deniz analannın ayn bir tehlike olduğunu söyledi. tinden yaklaşık 160-170 milyon insanın at: lannın da nehirlerle denize taşındığını bc- lirtti. Denızde analiz yapmak için 2-3 bal'. çeşidini bulmakta bile güçlük çektiğini an latan Göktepe. Karadeniz'e taşınan ve 900 mil- yon tona ulaşan göçmen deniz anası türünür de ayn bir tehlike oluşturduğunu söyledi. Karadeniz Bölgesi'ndekı çevre kirlilikle rini şöyle özetlendi: • Karadeniz'e akan nehirlerle birçok ze hirli madde. denize ulaşmaktadır. • Evsel ve endüstriyel atıklar insan sağ- lığı yanında bitki ve hayvan topluluklann tehdit etmeye devam ediyor. • Doğal afetler özeliikh sel. plansız yerleşmeleri teh- dit etmekte, can ve mal kay- bına neden olmaktadır. • Karadeniz Bölgesi deül- kemızin geneli gibı depren tehlikesı altındadır. Bu konı ile ilgili alınmış hiçbir önlen 1 voktur. • Do*u Karadeniz sahjUo- 1u ve kıyı yerleşvfnlerinin pıan- sız büyümesi sonucunda kıyı ekosistemini yok eden deni? dolgusu devam etmektedir. • Fırtına Vadisi'nde kurul- ması planlanan hidroelektrik santralı gibi projelerbölgenir hassas ekosistemini tehdit et- mektedir. • Çernobil benzeri nükle- er tehlikeler devam etmekte- dır. Karadeniz Ekonomik Iş Konseyi (KElK) Genel Sekreteri Mustafa Akşin de kapalı bir deniz olduğu için nazık birekosistemi olan Karadeniz'i kirleten asıl kaynağın Tuna Nehri olduğunu söyledi. Denizin temizlenmesi için gereken kayna- ğın yaklaşık 750 milyon dolar olduğunu be- lirten Akşin. şehırlere antma tesislerinin ku- rulması. çöplerin tasviyesi. atık suların an- tılması için gerekli 750 milyon dolarla. iş adamlannın da ilgileneceklerinı. yatınm ya- pacaklannı söyledi. Akşin. "Türkiye''rangün- demindeöyle vahim sorunfar var ki. Karadenb kiriiliği insanlara fantazi gibi gelivor n diyf konuştu. Ben de Yuhahyorumi 1ŞİLÖZGENTÜRK Ahmet Taner Kışlah'nın cenazesinde Mec- lis binasında ve kapısı önünde sloganlar atıldı ya.. herkeste bir telaş, bir telaş... Herkes bir- den demokrasi havarisi kesildi. Herkeste baba- lan azarlanmış toramanlar misali bir eleştiri, bireleştiri... Hani ellerinden gelse Ahmet Ta- ner Kışlah'nın bir ajan provokatör olduğunu söy- leyip kendi kendini bombaladığını bile iddia edecekler. Çünkü kaybedecek çok şeyleri var. Adı de- mokrasi ama. içi bir vurgun ve talan düzeni- nin dik alası olan bu düzenin sürmesi için ya- pamayacaklan şey yok. Onlann telev izyon ek- ranlannda boy gösterip vaaz v erir gibi demok- rasi dersi verdiklerine bakmayın, onlann anla- dıği demokrasi, içindebulunduğumuzhal. Ya- ni. devletin 700kuruluşa hergün 55 trilyon fa- iz borcu ödediği. bu nedenle devlet bütçesin- den Dışişlerine sadece 160 trilyon, yani 3 gün- lük faiz borcu, 1 milyon öğrencisi, 20 bin öğ- retim görevlisi olan üniversitelere I katrilyon yani 19 günlük faiz borcu tutannda para ayı- rabildiği birdüzen. Her türlü yatınmın durduğu.. sadece para- nın parayı kazandığı birdüzen. Bu nedenle Meclis'in yuhalanması bu kadar onurlanna, pardon.. çıkarlanna dokunuyor. Meclis'in yüksek iradesinin seçmen oylanyla oluştuğunu söyleyip duruyorlar. Öyle mi.. ben de seçmenım ve bu Meclis'i yuhalıyorum. Evet, yuhalıyorum! Ozellikle Türk hatkını koyun yerine koyan ANAP Milletvekili Yılmaz Karakoyunlu'nun telev izyonlardaki muhteşem demokrasi dersini de yuhalıyorum. Çünkü ben arkadaşlanmın ölümünü gördüm ve katillerinin ellerini kollarını sallayarak do- laştıklannı da! Çünkü ben deprem bölgesindeki ölü sayısı- nın gerçeği ifade etmediğini kendi deneyim- lerimle bıliyorum ve ölü sayısını saklayan bu Meclis'i yuhalıyorum! Dünv anın her yerinden gelen yardımlan hâ- lâ kalem kalem kamuoyuna açıklamayan bu hü- kümeti yuhalıyorum! Bütün dünya devietleri bir anda güzelim pre- fabrike evler kurarken, içi tarumar evleri mil- lete "bakm biz size ev yapük" diye dağıtmaya kalkanlan. gidip kurdele kesenleri. halkı selam- layanlan yuhalıyomm. Birileri bazılannın babası olabilir. Ama be- nim babam değil. Benim babam yaşamını dü- rüstçe sürdürmüş, her ölümde içi kan ağlayan bir Cumhuriyet öğretmeni.. benim babam ban- ka batınp sonra devlet tarafından kurtanlan biriyle hiç resimçektirmedi.. benim babam hiç yetim hakkı yemedi ve üç gencecik insan, De- niz, Yusuf ve Hüseyin sadece "Bağımstz Tür- kiye," dedikleri ve buna yürekten inandıklan için idam edilirken sadece utandı. Evet, ben bir yurttaşım ve seçimle başa ge- tirdiklerimi yuhalayarak götürme hakkına sa- hibim. Benim gibi binlerce insan da! Baylar de- mokrasi dersi vermeye kalkmayın. Artık he kes delege sisteminin ne olduğunu biliyor. Ne- den istenmeyen parti başkanlannın bir türıü düşürülemediğinı de. Çünkü delege olmakde- mek para demek, iş demek. Hangi demokrasi- den söz ediyorsunuz siz 9 Benim ve benim gibi düşünenlerin Medi yuhalama hakkını nasıl elinden alabilirsîiL Halk Meclis'i yuhaladığında ne olacak? Asker- ler mi gelecek? Yapmayın. Kırk yıldırbaşı- mızdasınız ve her seferinde şapkanızı başını- za takıp paşa paşa o Meclis'i terkettinz. Siz mi şimdi bize demokrasi dersi veriyonunuz? Yapmayın! Evet, birde Ecevit, Başbuğ Ecevit sloganı atıl- dığı için çok üzülmüş. Ya bizim üzüntüleri miz, hayal kınklıklarımız. Ecevit bunları hiç düşünüyor mu? Bir yurttaş olarak ben. bir za- manlar "Karaoğlan" diye dağları taşlara adı yazılan ve umut bağlanan bir siyaetçinin bu- gün geldiği durutn ve verdiği tavider karşısın- da ağırbir hayal kınklığı içindeyim. Bunun na- sıl bir hayal kınklığı olduğunu Ecevit asla bi- lemez. Bilse anında istifa eder ve vakur bir biçim- de elini kolunu bağlayan nedenleri. sorunlan anlatır ve tarihe Türk halkının en sevd ği siva- setçi olarak geçer. Ama yapmıy ar. Ve cendisi- ne Başbuğ Ecevit diyenlere b^iuluycr. Bun hiç hakkınızyok efendim. Hi<, -.. Yazının sonuna gelmişim. 1 ^\:t. ne demı tim.. şuyaşadığımızsözümon i<eraoırasi > dece bazı çıkar çevrelerinin i "\vaç aıydu bir demokrasi. Her şeyin bozl kaçakçıiığa. çetelere, rüşvete. ızni veren bir demokrasi. Bö; yuhalamak gerek. Yuh olsun!.. ısoz50(« hotmail.com jıanıkoldui »lsuzuğa g. >ıni virekte
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle