Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 22 OCAK1999CUMA
OLAYLAR VE GORUŞLER
Kim Deniiş Avrupa İkiyüzlü Diye!
Prof. Dr. t. REŞAT ÖZKANTmekH Musteşar
% letışım ve bılgısayaralanlannda yalmzca Turkıye've yonelık bır durum
I
tanık olunan baş dondurucu ge- da değıldır Kalkınmasını tamamlav a-
lışme, bır yandan bılgı uretımı-
nı arttınrken, ote yandan da ure-
tılen gerçek bılgılerle, amaçlı ola-
rak oluşturulanlann çok hızla ya-ş ç y
yılmasına neden oluyor Insanlann ya-
şam duzeyını vııkseltecek \e ıçenğını
de genışletıp ıyıleştırecek olumlu (po-
zıtıO bılgılenn hızlı bır ıletışım surecı
ıçınde yayılmasından öturu. kuşkusuz
hıç kımsenın bır yakınması olamaz
Ama bu kanallann, uluslararası anlam
\ e boy urtakı çeşıtlı sıy asal \ e ekonomık
hedeflen yakalayabılmek amacıyla yan-
lışbılgılendırme.propagandavedayat-
ma amaçlan ıçın çok yoğun bır bıçım-
de kullanıldığını da kımse kolay kolay
yadsıyamaz "YeniDıinyaDıizeni" ma-
salı ıle "kureseUeşme" dayatması ışte
bu yanlış bılgılendırmelerden en yoğun
olarak yararlananlann başında gelmek-
tedır
Ancak ışm bır başka yonu daha var
Dunyada her şey o kadar goz onunde ger-
çekleşmeye başladı kı, artık maskelerçok
daha çabuk duşuyor Duşuyor duşme-
sıne de maskesı duşenler kendı art nı-
yetlennı, yalnızca kendı yararlanna ol-
duğu surece geçerlı olduklanna ınandık-
ları bazı kavramlan yozlaştırarak ve
çarpıtarak gızlemek ve bu maskelerı
yenıden takmak ısterken duşen maske-
lenn arkasındakı gerçek yuzlen gor-
mek ıstememekte dırenen bazı atgüama
ozurluler de bu dayatma gınşımlenne
çanak tutuyorlar Ancak asıl sorun, bu
dayatmalara çanak tutanlann aymazh-
ğıdır Çunku karşı tarafbu maskeler so-
rununu pek de fazla onemsememekte-
dır Çunku onlann goruşune gore konu,
bırhak hukuk tnsanhakJanveılkeso-
runudeğıl bır guç vekamuoyunun yan-
lış oluşturulabılmesı sorunudur Aslın-
da •Vvrupa, pek de oyle söylendığı ka-
dar ıkıyuzlu değıldır Nıyetlen bellıdır
Dundebellıydı Çunku teme! nedenle-
rınde herhangı bır değışıklık olmamış-
tır Turkıye'yı algılayışlanndan ote Tur-
kıye'ye bakışlan ve nasıl gormek ıste-
dıklendır onemlı olan Gerçekte bu
mamış, ancak kaynaklan ve coğrafya-
sının sağladığı olanaklan y uksek olan
v e ılende sesı daha guçlu çıkmaya aday
her ulkeye karşı aynı turden tezgâhlar
kurulmaya, onlemler alınmaya çalışıl-
maktadır Buışınbılıneneskıadı "em-
peryalizırrdır Şımdıkı karşıhğı da "Ye-
ni Dünva Duzeni", yanı "veni impara-
toriukduzeni". Çunku dunyayı kendı çı-
kar ımparatorluklan gıbı gormek ılle-
tınden bır turlu vazgeçmemektedırler
"Bakış" sorununun ıkj onemlı boyu-
tu daha var Bınncısı kendıne bakıştır
Bır başka deyışle, o ulkenın kendı ko-
şul v e olanaklanna. orneğın yaşam du-
zeyı. gelır dağılımı adaletı demokrası.
hukukun ustunluğu ve ınsan haklan ko-
nulanna nasıl baktığıdır Bunun ana ek-
senı de sıyaset olup, Turkıye nın bu
alanda cıddı sorunlan, tıkanıklıklan ve
darboğazlannın olduğu bır gerçektır
Son boyut ıse bulunulan yerden dışan-
ya bakış adı altında ıkı eksene aynlabı-
lır Bınncısı Turkrye'nın yakın çevre-
sıne ve ılışkılı olduğu dunyaya hangı
amaçla baktığıdır Turkıye'nın ulus ve
devlet olarak herhangı bır komşusuna
ya da bır başka ulkeye karşı bırtakım ko-
tu yadaduşmancaanlayış ıçınde oldu-
gunu kımse soyleyemez Ama Turkı-
ye'nın dışındakı dunyayı algılayış ve
yorumlayışında cıddı y anılgılan v e yan-
lışlan olduğu da bır gerçektır "Turk dos-
tu" ya da "Türk duşmanı" karşıt ta-
nımlamalan da bu yanılgıların v e yan-
lışlann en basıt yoldan anlatımına ılgınç
bırer omektır
Bolucu teror orgutunun başı ve otuz
bınden fazla ınsanın olumunden sorum-
lu olan Abdullah Öcalan'ın durumu ıle
ılgılı olarak, Alman ve ttalyan başba-
kanlannın yaptıklan goruşmeden son-
ra yaptıklan açıklamalarda yer alan
"Kurtsorununa uluslararası birçozum
getirmekve bu sorunun uluslararası bo-
yutta çözumlenmesi için bir programın
hazırlanması" sozlenne "Turkrye'nin
toprak butunliığunün asla sorgulana-
mayacağı"nı eklemek ıkıyuzluluğun
açık bır tescılıdır Ancak v ıllarca bolu-
cu terore v erdıklen destekle Turkjye'nın
dengeiennı bır ınstabı lıteye gorurmey e
çalışmanın ardından bu sorunu sıy asal-
laştırmay a çalışmak ıse bır ıkıyuzluluk
değıldır Ikıncısı oncekınındevamıdır
hepsı o kadar Abdullah Ocalan ın suç-
lan, Turkıye'nın sınırlan ıçınde Turk ulu-
suna karşı ınsanlıga karşı ışlenmışsuç-
lardır Bu suçlann ınsanlıga karşı ışlen-
mış suçlar olması. bunlann Turkıye'de
ve bu ulusa karşı ışlenmış suçlar oldu-
ğu gerçeğını değıştırmez, bu gerçekle
de çelışmez
O halde yargılanması gereken yer
Turkıyedır, onu yargılaması gereken
de Turk yargısıdır Hem hukukun usrun-
luğunu savunacaksıntz hem de bır ul-
kenın uluslararası hukuka dayanarak
yapacağı bırgen verme ıstemıne, daha
başvurudan once sıyasal açıklamalarla
karşı çıkacaksınız Bu teror yuzunden
yıllarca sıkıntılar çekmış ve çekmekte
olan ve çok buyuk parasal faturalar da
odeyen bır ulkenın yargılama hakkını
kendı sıyasal gerçeklennızle gasp et-
meye kalkacaksınız Işte bu cıddı bır
ıkıyuzluluk orneğıdır T
urkıye'de ıdam cezasının varlığı bu-
nun gerekçesı olarak ılen surulmekte-
dır Duşuncemıze gore ıdam cezasının
savunulacak hıçbır yanı v e demokratık
toplumsal y aşam ıçınde yen yoktur Bu-
nu her zaman savunduk (1) Kaldı kı
ıdam cezası bu ulkede on beş yıldan
ben uygulanmamaktadır ve anladığı-
mız kadanyla uygulanmayacağı konu-
sunda Turkıye guv ence v ermeye de ha-
zırdır Turkıye bu cezayı vasalanndan
çıkarmakta da kararlı gozukmektedır
Avrupa nın amacı, aynca Abdullah Oca-
lan'ı da kurtarmak falan değıldır Av-
rupa bır teronst ıçın bu kadar sıkıntıy ı
eleştınyı venskıgozonunealmaz On-
lan tanıyanlar ve dunyaya bakışlannı bı-
lenler bu dedığımızı çok ıyı anlayacak-
lardır
<\maçlan bu konuyu uluslararası bır
mahkemeye taşıyarak PK.K. terorunu
bır Kurt sorunu olarak tanımlamak yo-
luyla konuyu sıyasallaştırmak. bu sure-
ce ıvme kazandırmaktır Turkıye'de hu-
kumetler uzun vıllardır bolgedekı fe-
odal yapıya bağlı olarak çok yanlış bır
ıç sıyaset anlayışının temsılcılen v e uy-
gulayıcılan olmuşlar ve bu nedenle Do-
ğu v e Guney doğu bolgelennı goz ardı
etmışlerdır Bolgenm gen kalmışlığı-
nın asıl nedenı burada yatmaktadır Bu
sorun yalnızca bolgede yaşayan Kurt
kokenlı yurttaşlanmızın sorunu değıl.
bolgedekı herkesın sorunudur Bır baş-
ka deyışle, bu yoresel gen kalmışlığın
nedenı, bu bolgede yaşayan ınsanlann
Kurt kokenlı olmalan değıldır Durum
boyleyken, Turkıye ıçınde de bu soru-
nun bır bolgesel sorun, Doğu veya Gu-
ney doğu sorunu olarak tanımlanmak
yenne ısrarla bır "Kurt sorunu" gıbı
adlandınlmaya çalışılması. bızım ken-
dımıze bakışımızdakı temel bır yanlı-
şımızın eğer nıyetler ıyıyse, cıddı bır
yanılgımızıntıpıkbırorneğıdır Bırote-
kı yanılgı da Abdullah Ocalan'ın yar-
gılanması konusunda, bazı bılım adam-
lannın ve yazarlann ıçıne duştuklen çe-
lışık durumdur Bunlann goruşune go-
re Abdullah Ocalan'ın uluslararası bır
mahkemede yargılanması daha ıyı olur-
muş Pekı o zaman ınsana "Sizin Türk
vargısından endişeniz mi >ar" ya da
"Bır ulkenın ulusal ıstencinin avnlmaz
bir parçası olan yargılama erkinden na-
sıl bu kadar kolay vazgecebilivorsunuz"
dıye sormazlar mı7
Gorulduğu gıbı Av-
rupa nın bıze bakışındakı temel amaç-
larla bızım kendımıze ve onlara bakı-
şımızdakı cıddı yanılgılar bırbırlennı do-
laylı olarak destekleyen bır etkıleşım
surecı ıçınde ıçıçedırler Bu "bakış" so-
rununa ılışkın olarak venlebılecek olan
ornekler bu son durumla da sınırlı de-
ğıldır
Turkıye, Avrupa Bırlığı (AB) ıle yıl-
lardır bır ortaklık ılışkısı ıçındeyken ve
Gumruk Bırlığı (GB) surecı ıçınde ol-
masına karşın, AB tarafından dışlan-
maktadır Bu AB'nın ıkıyuzluluğüdur
Ama asıl yanılgı bızden kaynaklanmak-
tadır Cumhunyet donemımızın en onur
kıncı, ulusal çıkarlan goz ardı edıcı ve
Turkıye'yı AB'nın vesayetı altına sokan
belgeyı (6 Mart 1995 tanhlı Turkıye-AB
Ortaklık Konseyı Karan) ımzalayan,
bunu ımzalamak ıçın can atan bız de-
ğıl mıyız' Turkıye'yı tek taraflı bırba-
ğımlılık ıçıne sokarak, orneğın Yunanıs-
tan'ın bır karanna AB aracılığı ıle gel-
dığınde (orneğın Ortak Gumruk Tan-
fesı ve Ortak Tıcaret Polıtıkalan gıbı)
kabul etmeyı, Bruksel'e bızım yasama-
mız ve yurutmemız uzennde bır konum
tanımayı ıçıne sındıren bızler değıl mı-
yız9
Orneklemeyı surdurelım AB, 6
Mart 1995 oncesı Kıbns konusunda ta-
şeronluga soyunduğunu gızlememış v e
22 Şubat 1995 tanhlı Bruksel belgesı ıle
de bunu ılan etmıştır AB bu konuda ıkı-
yuzlulukle pek de suçlanmamalıdır On-
lann bu konudakı ıkıyuzluluğu daha te-
mel bır konuda ortaya çıkmaktadır Çun-
ku AB, bu tavnyla 1959 tanhlı Zunh An-
laşması'nı tanımamakta, uluslararası
hukuku açıkça ıhlal etmektedır Ancak
asıl yanlış, bızım bu konuya yaklaşımı-
mızda ortaya çıkmaktadır Turkıye, bu-
tun bu oldubıttıye zamanında karşı çık-
mamış. kendıne ve AB'ye bakışında
cıddı yanılgılarveyanlışlar ıçıne gumtş-
tır İtalya ve Almanya, Abdullah Oca-
lan olayında şımdı de AB kartını Tur-
kıye nın karşısında masaya surmeye ça-
lışmaktadır Orneklen daha da çoğalta-
bıhnz "Ortadofu".'*Boğazlar'daGü-
venlik" v e -Hazar BoJgesı Petrollen'" gı-
bı Evet, Avrupa bırçok konuda ıkıyuz-
ludur
Bazılannda da ışıne oyle geldığı, gu-
cu yettığı ve bu nedenle gereklı gorme-
dığı ıçın ıkıyuzluluk yapmamaktadır
Bunlann sonucu butun çıplaklığı ıle or-
tadadır Vrupa'nın Turkıye'ye bakışı,
yaklaşımı ve davranışı tam anlamıyla ıkı-
yûzluluktur Iletışım kanallannın sag-
ladığı olanaklarla bılgının çok çabuk
ve genışlemesme yayılması, olaylann da-
ha da çabuk duyulmasına ve gorunen
yuzlenn ardındakı gerçek nıyetlenn fo-
yasının ortaya çıkmasına yol açıyor
Açıyor açmasına da, bızım kendımıze,
dunyanın gen kalanına ve o gen kala-
nın da bıze bakışını ıyı değerlendıreme-
memız ve aymazlığımız surduğu, gere-
kenlen de zamanında yapmayı başara-
madığımız surece, sorunlanmızın uste-
sınden gelmek de o kadar kolay olma-
yacaktır
(l) Ozkan 1 Reşat Idam Cezası",
Fınansal Forum 6 Şubat 1998
ARADABİR
MUSASEYİRCİ AntahallKul Mud
BinCumhupiyetlötapçığı
Fethıye'nın, adını Arsadan Antık Kentı'nden al-
dığı Arsa koyu vardır 1998'ın Temmuzu'nda ora-
da halkbılım alanında bır araştırma ıçın bulun-
dum Yorgun duştuğum bır gün dınlenmek, bıraz"
da koylulerle soyleşmek ıçın koy kahvesıne gıt-
tım Halden hatırdan, ordan burdan derken, ko-
nu "Cumhurıyef'e dayandı
Gençlerden bınsı "Boyle gıderse bız ıçerden,
duşmanlanmız dışardan, canım Cumhunyetımız
elden gıdecek'" dedı
Kahvenın koşesınde o saate dek soze hıç ka-
nşmayan kır bıyıklı bır yaşlı, gur sesıyle Mustafa
Kemal'ın kurduğu Cumhunyet, bıryaz çardağı de-
ğıl kı, ılkguz hamasında (sonbahar ruzgânnda) yı-
kılsın Ancak, bıze düşen, çocuklara, gençlere, ka-
dına kıza, bılene bılmeyene, sozum ona okumuş
yazmışlara Cumhunyetı ve onun kuruluşunu an-
latmak gereklı'" dedı
Bu kır bıyıklı yaşlı delıkanlı koylunun sozlennı not
ettım, cuzdanıma yerleştırdım Öyle etkılendım kı,
her onume gelene anlattım Anlatmak yetmıyor-
du Duşunduk, taşındık
Cumhurıyetımızın kuruluşunun 75 yılını kutlar-
ken ozellıkle çocuklarımıza Cumhunyetımızın ku-
ruluşunun bır oykusunu kalıcı bır eser, bır krtap ola-
rak sunalım dedık Ama oyle sunalım kı, hem Ana-
dolu'nun, hem bızTurklenn tanhıyle butunleşerek
bugune ulaşalım
Pek haksız sayılmazdık, bugune kadar Cumhu-
nyet, Anadolu ve Turk Tarıhı uzerıne on bınlerce
eser yayımlandı Bu eserlerın hemen tamamı "ol-
gun" okuyucuyu, bır kısmı da "akademısyenlen"
hedef kıtle seçmıştır
Yazık kı okumaya, anlamaya, sormaya ve ya-
nrt aramaya çalışan çocuklarımıza yonelık bır ya-
yına rastlamak olanaksız
Antalya Valılığı bu eksığı gıdermede ozel bır
emekharcadı "Cumhunyetı'ınÖykusu"kıtabının
metınlerı eleştırmen-yazar-çevırmen Alı H.Ney-
zı tarafından hazıriandı, ressam-oğretmen Çjğdem
Oztürk tarafından resımlendı Yayının gerçekleş-
mesı ıçın Valı Yardımcımız Tahsin Çıftçıoğlu ve
ben gereklı gırışımlenmızı surdurduk Gurbuz Ay-
dın'ın edıtorluğuyle eser yaşama geçınldı
Oykunun kurgusu Anadolu'nuntanhıyleTurk-
lerın tarıhını butunleyerek gelışıyor ve Turkıye
Cumhurıyetı'nın doğuşuyla noktalanryor Eserde
dıdaktık yaklaşım ayrıntılardan uzak tutuluyor
Ozunde çocuklanmız çoğu ders kıtaplannda bı-
le, ayrıntılaria bır labırente sokuluyor Ögrenmek,
algılamak yorucu olurken, ışm kolayına, ezbere zor-
lanıyorlar Oysa bu eserde onlara Anadolu'nun, Turk
tarıhının ve Turkıye Cumhurıyetı'nın kuruluşunun
renklı hareketlı bır fotoğrafını çekme olanağı su-
nuluyor
Emeğı geçenlerı kutluyorum ve sozumu şu not-
la bıtırıyorum Bu kıtap Antalya'dakı okullanmıza
veTurkıye'dekı butun kutuphanelere ucretsız ulaş-
tınlmak uzere 10 000 adet basıldı
VİTRİN
Guzel sanatlara hazırhk kurslar
yetkın hoca cıddı eğıtım
Hafta ıçı 16 00-19 00 Hafta sonu 10 30-17 30
Tel 0 212 259 52 89 Faks 0 212 236 14 75
Not Sıgara ıçtlmez
Başka Türkiye Yok
Haydi Fidan Dikelim
ORMAN BAKANLIĞI
AĞAÇLANDIRMA VE EROZYON KONTROLÜ
GENEL MUDÜRLÜĞÜ
Üretim İyice Durdu...
TALIP APAYDIN
B
ır ay kadar once bır gazete manşet
atmış " l mut ihracatta." tvı ama
uretımsız nasıl dışsatım (ıhracat) ya-
pıhr
?
Yıüardır uygulanan yanlış
polınkalann uretımı ıyıce durdur-
duğuhu*ğormek ı'çin ıktısatçı olma-
ya gerek vok Her alanda uretımı arttırmak ven-
ne kazaıtda, nasıl kazanırsan kazan anlav ışı ege-
men olursa, bır yerde denızın bıteceğı bellı değıl
mı
1>
Bugûn, en az çalışarak (hatta hıç çalışmadan)
en çok kazanmak amaç durumuna getınldı Eğı-
tım de buna yoneldı Gençlenmız. ılende çok pa-
ra kazanacaklan bır mesleğı seçme yansındalar
Tum çabalan bunun ıçın Oğreneyim, yararfa bir
aydınobyun ısteğı kalmadı neredeyse Boylesı de-
ğerlennyuzunebakanyok Unutuldu çoktan
Obur yandan, turlu yollarla para kazanan kesı-
mın gorgusuz, ama panltılı yaşamı, yasalan ko-
layca çığneyebılme huylan. yonetımlenn doğru
durust uzerlenne gıtmemelen nedenıyle aynca-
lıklı bır sınıf oluşturmalan, urermeyı değıl ruket-
meyı korükluyor Medyanın buyuk bölumu para
gucunun elınde Onlar da hep kazanmayı, hep bol
keseden harcamayı kışkırtıyorlar Paralı kesımın
nasıl yaşadığını sergılıyorlar Bu ortamda kım
uretır, kım uretıme soyunur
9
Paradan para kazan-
mayoJu açünuş; hıç terlemeden. yatınm falan dü-
şünmeden mılyarlan kazanıyorlar Ekonomı bu-
nalıma (knze) gırmış, para babalannın kazancı azal-
mış Hemen seslennı vukselttıler Devlet onlann
denteo.ftlduguna gore sıkınnlan gıdenlmelı. Ban-
kalar kredı açmalı Daha haftasında ıkı yuztnl-
yonaltanldı YınedefaDİTkala'rdanı^i^ıkarma
laraldı vurudu Zaten on mılyon ınsan ışsız Bu-
na bır beş-altı yuz bın daha eklendı O ışçıler kı
ayda kırk-ellı mılyona boğaz tokluğuna çalışıyor
O bıle çok goruluyor Bunalım emekçı ınsana
yuklenıyor Adı demokrası olan bu ulkede ışçı-
nın koylunun sesı kısılmış Ne doğru dürust or-
gutlen var ne de gostermelık sendıkalann gucu
var Uretıcı kıtleler hıçbır zaman seslennı duyu-
ramıyorlar Her başa geçen yonetım onlan bıraz
daha ezıyor Ûzellıkle çıftçı kesımın medyada
hıçbır sozcusü yok Bır Sadullah l sumi. arada sı-
rada yazıyor Uretıcı çıftçılenn sorunlannı dıle ge-
tınyor, ama kım kulak verecek
9
Tutun ekıcısı,
pamuk-pancar üretıcısı, hayvan yetıştıncısı, ına-
nılmaz zorluklar ıçınde Şu tanm utkesı Turkıye,
yanlış polıtıkalar ve dışannın saldınsı ıle bıtık
dunjmda
Yoksulluk gıderek büyüyor, bıçak kemığe da-
yanıyor Bızım unlu polıtıkacılar nelerle uğraşı-
yorlar, donup bunlara bakan yok Uretıcı halk kıt-
lelennın böylesıne sahıpsız bırakılması başka
hangı demokrasıde bulunur, anlamak zor Sonuç
ANA MUHALEFET DEROISI
OCAK 1 9 9 9 F B B Ş B M B B . S A T I : 7 8 • 7 İ Y A T I : İSO.OOO TL
ÜKÜECEVİT HÜKÜMETİ'NİN
BAYRAM TASARRUFU!
»Tmlıt MİHrmırti.tT. ^h«t.m gc«7tt, -ffc«» •nbalUIjU İMflattljl ttUmf >»»•"'—•"'
brtıılıHınlıH Ukfoalın |ehirlanjtn n ılulanıası görifnlalero lupıttnk ttnlirdfl.
Bı .îı^hn.ıtıv, jji ıiyetü fitişi«İa, derletteki m | n l u ı 7e nntiye efemenlljtne kır^ı yokml halk
Ktleleriaia kaklınıı ÖM fifatns kanriı bt jinttim polltlkuuu dönöfip dönâımeyecegim ıımin |öft<neeki
•df Dlaoıor (U UMTTBJ |enel#e»4ne nyınk kauk kırikıtftrünfl kfifSlttBI BSrlsca i
karcaııuf oldok) TBm okajnenlınııuıın Ş«k»r Bıyraau'u tanUml
ılaha mm nSrftkkn
ne oluyor
9
Uretım gıttıkçe azalıyor, uretıcı kıtle-
ler yoİcsullaşıyor, halkın buyük bolumu mutsuz
bır yaşama suruklenıyor Gelır dağılımı çelışkısı
korkunç bıçımde buyuyor Oysa para babalanna
aktanlan devlet olanaklan uretıcı kesımlere yo-
neltılse hem ışsızlık azalacak, hem uretun arta-
cak hem de dışsatım olanaklan sagjanacak. Bu den^
lı basıt onlemler alınamıyor Çunku temelde çok
buyuk yanlışlaryatıyor Bızım halkımız tepkısız
Bızım halkımız kolay aldatılıyor Haklannın ay-
nmında değıl Demokrası ta baştan yanlış raya otur-
tulduğu ıçın halkın çıkarlan toza dumana burun-
du Bır alacakaranlık surup gıdıyor Bundan el-
bet kuçuk bırazınlık yararlanıyor Çalışmadan, uret-
meden paradan para kazanmak yollan sonuna ka-
dar kuilanılıyor Bu kolay para kazanmak, yanın-
da ahlak sorunlannı da bırlıkte getınyor tnsan bo-
zuluvor çuruyor, bencılleşıyor Turkıye'yı buçık-
mazlara maalesefpolıtıkacılar getırdı Kımı çev-
relerde bu kışıler hâlâ saygı ıle anılıyor Acıklı bır
durum Türk halkı temelde sağlam bır halk Yuz-
yıllardır çok gormuş, çok çekmış Başa geçen
yanlış yonetımler, yanlış yonetıcıler rûzgânn
onünde savrulup gıtmış Kok yennde duruyor
Onu ıyı anlayan, çağdaş bır yaşama ulaşabılece-
ğını ılkgören, bır Atatürkolmuş Onunyolunda
yürûnebılseydı Turkıye bugunkü durumda olma-
yacaktı
Uretımsız varsıllaşma, ûretımsız kalkınma, ner-
edebubolluk
9
GülÖmerGül...
MUHStNE H E L L M O Ğ L U YAVTJZ
Mımar Sınan Unıv Fen-Edeb Fak. Öğr Uve
Sekız yıllık eğıtımın, sekız vıldan ote bır anlam
taşıdığını ve çok onemlı bır ışlev yuklendığını gı-
derek daha ıyı anlıyorum Bu sekız yıllık eğıtım
ehıl ellerde hakkıyla değerlendınlırse, çocuklan-
mızın eğıtımlenndekı sekız yıllannı degıl, yaşam-
lanndakı seksen yıllannı da kurtanp onlann sağ-
lıklı duşunen, yaşavan bıreyler olmalannı sağla-
yabılır Imam-hatıp lıselen aracılığıyla, ınsanoğ-
lunun şekıllenıp bırey olma dönemı olan, ortaokul
ve lıse çağlannda venlen dınsel ağırlıklı eğıtım,
gorüyorum kı çocuklann ruhlanndan bır dozer gı-
bı geçmış Geçerken de bu dunyaya deggın ışık,
sevınç, gulüş ne varsa alıp gotürmuş Oncelen
ımam-hatıp çıkışlı kımı oğrencılenm hıç yuzume
bakmadan konuşuyorlarve dıkkatle gozlennı ben-
den kaçınyorlardı Kımılen ıse ven gelen bazı an-
larda, tum sınıf kahkahalara boğulurken, dudak-
lanna kadar gelen guluşlen dırençle bastınyorlar
vegûlmemek ıçın buvük bır çaba harcıyorlardı Oy-
sa bu yavTucaklar, denetleyemedıklen gozlenyle
gûlduİdennın farkında değıllerdı Ne yapsınlar
Gulmenın, hele hele agız dolusu gulmenın ayıp ve
gunah olduğu oğrehlrruştı onlara
Ruhbılımsel eğıtbılımsel (psıkolojık. pedago-
jık) tum bılgılenmı ve bunca yıllık hocalık dene-
yımlenmı kuşanarak, onlara ıstemlen dışmda kon-
muş bu guime yasağını kaldırmaya çalıştım gun-
lerce Nıhayet "halkanlanlanndaorrüktransak-
siyon" konusunu ışlerken basardım bu yasak çem-
bennı kırmayı Verdığım ornekler ınsan beynının
"gûldüşûn" bolumunü oylesıne harekete geçınyor-
lardı kı öyle bır an geldı, hıçbır dogmanın ve hıç-
bır "hasta nıhhı" vonetıcının, eğıtım kurumlann-
da estırdığı psıkoterorün kılıt vuramayacağı genç
yüreklerdekı bastınlmış yaşama sevıncı ve bunun
dışavurumu olan coşkulu kahkahalar, çepeçevre sa-
nldıklan zıncırlen kınp, gun ışıgına çıkıverdıler
Once A>şe çozuldu Çok ınsanca bıreylem olan
güluşun yarattığı ışıklarla aydınlanmış gozlennde
ve vuzunde nasıl da çocuksu bır yaşama sevıncı
oluştu Omer, bıraz daha dırendı Hanı erkektı ya,
ona da bu yakışırdı Önce elıyle ağzını kapattı,
guluşunu gızlemek ıçın yuzunu sıraya bıle sakla-
dı, sonra dayanamayarak gozlennı kaldınp yuzu-
me baktı Benım de onlarla bırlıkte yurek dolusu
gulduğumu gorûnce bırakıverdı kendını
Duşundum de galıba "halkbilimi"nden once,
bu gençlere yaşama sevıncmı, umudu ve gulmeyı
öğrermelıyım
Gul Omer gul, sana gulmek yakışır
PENCERE
Gezegensel Bilinç
Sonunda ınsanoğlu gezegenımızı yok ederek yer-
yuvariağında hayatı kurutacak mı?
Gıdış o gıdış
Kutsal kıtaplarda yazılı "kıyamet gunu'ne kaç
yıl kaldı? Insanlık 'Uçuncu Bınyıl'm sonunu gore-
bılecek mP Nedır bu çılgınlık? Doğayı kırletıp
bıtıren gıdışe kım 'dur' dıyebılecek7
Tuketımı de-
netım altına almadan bu ış nasıl yapılacak? Ka-
pıtalızm tam anlamıyla frensız tuketım ekonomı-
sıne donuştuğune gore bu korlemesıne gıdışın so-
nu ne olacak'? Yeryuzunde egemenleşen bır avuç
buyuk şırketı hangı guç denetleyebılecek?
Sorunun bın bu1
Ya ıkıncısı9
Ikıncı soru bınncıden daha az kaygı vencı de-
ğıl Kureselleşen kapıtalızmın hızlanmasıyla, bır
yandan uretım-tuketım sarmalına dolanan ınsan-
lık, ote yandan servet ıle sefalet çukurunun derın-
leşme surecını yaşıyor Zengınlık, gun geçtıkçe
azınlıklaşan belırlı ellerde bırıkıyor, yoksullar ço-
ğalıyor, bu tedırgın edıcı gıdış, dunyada genlımı
arttırıyor
Gıdışat nereye?
•
Her ıkı sorunun da şımdılık yanıtı yok, ıkısı de
boşlukta sallanıyor Çunku yeryuzunde egemen-
leşen guçler, ekonomık ıktıdarlarını sorgulayacak
fıkırlerın turetılmesıne şıddetle karşı çıkıyorlar
'Planlı ekonomı 'nın lafı bıle edılemıyor, Soğuk Sa-
vaş'ta yenılgıye uğrayan Sovyetler'ın yıkılması,
neolıberalızmın gemı azıya almasına yol açtı, sı-
nırtanımayan kaprtalızmın doruk noktalanndakı bu-
yuk şırketlerın tum gezegenımızde dedıklerı de-
dık, otturduklen duduk
•
Ancak insanlıkta ucundan kıyısından "gezegen-
sel bılınç" oluşmaya başladı
Ulusal sınırlan aşan, devlet ve şırket çıkarlann-
dan annmış, geçmışın onyargılarında kısırlaşma-
yan bır açıdan ınsanlığın sorunlanna yaklaşanla-
nn, Kureselleşme surecınde guçlerını arttırmaları
beklenıyor
Yenı bınyılın ınsanı, ne 19'uncu yuzyılın ne de
20'ncı yuzyılın kalıplarıyla duşunebılır Çunku so-
mut koşullar ınsanı uyarıyor, zorluyor tehlıkegos-
tergelerının kırmızı ışıklan yanıp sonuyor, gezege-
nımız sınırtanımayan kapıtalızmın tuketım ekono-
mısınde felakete doğru koşuyor
Gezegensel bılınç, ınsanlığın bır "Super Guç"
egemenlığınde yaşamasının hem dogayı yok et-
tığını, hem toplumlan yozlaştırdığını, hem de ın-
sanı çağdaş koleye donuşturduğunu gorenlerın
uyanmasıyla yayılıp pekışecek
Insan, gezegensel bılıncın kılavuzluğunda ne-
reye yonelecek"?
Yeryuvarlağında yaşayan tum ınsan toplumla-
nnda hakça duzene
'Hakça duzen' ne demek?
Nam-ı dığer sosyalızm
•
Sosyalızm uygarlığın bır aşamasında ınsanın
yarattığı kavramdır
* Turkçesi 'hakça dûzen 'dır, "toplumculuk" da dı-
yebılırsınız, sıyasada butun ınsanları ozgurveeşıt
sayan duşuncenın ekonomıde geçerlı sayılması ın-
sanlığın ıdealıdır Sosyalızm duşuncesı Sovyet-
ler'den once de vardı, sonra da var Bır ınsanın 'sos-
yalıst' olması ıçın devletı ariosına alması gerek-
mez, bu, ozgur ınsanın bılıncıyle ozdeşleşen bır
fikırdır yeryuvarlağında yaşayan ınsan enınde so-
nunda bu fıkre gelecektır
Insan, gezegenımızde kıyametı yaşamak ıs-
temıyorsa, kendıne gelecek
T&İFSAKİ. FOTO&UF VI slNau »«UIOBLEH OCKMCOI
İFSAK 97. DÖNEM FOTOĞRAF
SEMİNERLERİ BAŞLIYOR.
40 YILLIK DENEYİMÜ İFSAK'IN 97 DONEM FOTOĞRAF
SEMİNERLERİ 26 OCAK 1999 SALI - 30 OCAK 1999
CUMARTESIGUNLERİ BAŞLIYOR
Cumarlesi gûnlen saat 11.15-13 15, Salı gunlen 1915-2115 saatlen
arabinda vapılacak \e 8 hafta surecek olan semınerlerde
• Fotoğraf Makınesı • Işık ve Kullanımı • Filtreler ve
Yardımcı Araçlar • Kompozıs\on • Karanlık Oda
• Çekim Teknıklen • Fotoğrafçılığın E\nmı \e Geleceğı
derslerı ışlenecektır
Semınerier sırasmda çekım eezılen \e karanlık oda u\gulamalan vapılacaklır
Ayrıntılı bılgı ıçın 292 42 01 ve 292 18 07 no lu
telefonlardan saat 13,30'dan sonra bılgı alınabılır
MKK kat* CaL «yftaı Iş* SM. MK 14 K: t Önerta «pt BeyHh/İST
Cumhurfret
^ krtap kulubü |
IMZA GUNU
TAKSİM SERGİ SALONUIMDA
23 OCÂ Cumarî&l* )arın)
Saat.17 00-19.00
Konuklarımızla soyleşıp, kıtaplarını
ımzalayacak
Istiklal Cad. (Fransız Konsolosluğu yanı) Taksim Tel: 252 38 81/82