Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
22 OCAK 1999 CUMA CUMHURİYET SAYFA
EKONOMt 13
ŞİRKETLERDEN
• LE\TS,tüketicilerin
aksesuvar seçiminde dc
vazgeçilmezliğini
korumaya devam ederken,
spor gi\imin tamamlayıcısı
olarak dizavn edilen Levi's
aksesuvar koleksiyonu. çok
sayıda seçenek sunuyor.
• İPRAGAZ. Motorola
telsiz ve telsiz sistemleri
ile yurt çapında faaliyet
gösteren yaklaşık 1800
bayisine, abonelerine daha
hızh ve kaliteli hizmet
vermek amacıyla kapsamlı
bir iletişim ağı kurma
projesi başlattı.
• PtLSA Otomoth,
koşulsuz müşteri
memnuniyetini sağiamak
amacıyla hizmcte soktnğu
"Mitsubishi Carisma
Merkez Klinik"i
kamuo>ıına tanıtn. Ktinik.
satış sonrası hizmette kalite
standardı ve geniş
yelpazesiyle müşterttere
seslenecek.
• BEYAZ Yaymlan
tarafından yayımlatıan
Tartışma Sanatı, tartışma
sürecinde yapılması ve
yapılmatnası gerekenleri
ele alıyor. Prof. V A.
Howard ve J. H. Barton
tarafından kaleme alman
eserde, "tartışma sürecinın
toplantıdan önce
başladığına ve toplantı
biterken de devam
ettiğine" değiniliyor.
YAŞAMKAYNAĞIARAZİOLANKARADENİZLİKÖYLÜ, 2. BİRBERGAMA DÎRENİŞÎNEHAZIRLANIYOR
• OPET'in müşterilerine
daha iyi hizmet verebilmek
amacıyla uuygulamaya
koyduğu "ücretsiz müşteri
hatü" bu ay itibanyla
hizmet vermeye başladı.
Tiiketiciler, istasyonlar ve
tankericr üzerinde de
bulunan 0800 219 80 10
numaraJı telefonu
arayarak şikâyet ve
steklerini iletebikcek.
• MASTERCARD ve
banka kartı olan Maestro
ile ATM'lerden yapılan
işlemler ve ışyerlerinden
mal ve hizmet alımlan,
Türk bankalanna 800
milyon dolar kazandırdı.
• BONAIR, 1992 yıhnda
Türkhc'nin ilk özel pilot
okulu olarak kurulurken
okul hava taksiciliğinin
yanı sıra uçak alım-saüm
ve işletmesi konusunda
daıuşmanlık hizmeti
verivor.
• TELSİM, gerek tatıl
gerek iş için Mısır'a giden
abonelerine cep
telefonlannı da yanında
götürme avantajmı
sağlıyor. Firma, S.
Arabistan'dan sonra
Mısır'ı kapsama
içine aldı.
• TIME Communications
& Telsoft. Avrupa ve
Asya'dan sonra Afrika'ya
teknoloji ihraç etmeye
başladı. Türk
mühendislerden oluşan
konsorsiyum. KişnePte
kurulan sistemin
ardından,
Madagaskar'ın
başkenti Antananarivo'da
sistem kuruyor.
• SUPERÖNLINE
Shopping'de model uçak,
otomobil, helikopter, tren.
:ekne satışı ve montajı
^apan "Viva Model
-iobby" ve akvaryum
nalzemeleri satan "Bılyap
^quaristic" mağazalan
atışa başladı.
I KİNESİS, Boğaziçi
'azıhm'ın Ankara
fîsinden sonra
lozyatagı genel müdürlük
Hsinin de yerieşim
rojesini üstlendi.
inesis, bugünekadar
lişim sektöründe pek
»k fîrmaya hizmet
itürdü.
B a k a n l a r k u r u l u
»"»ranyia *r
-
f best bölge Uan edilen alanda, 32
bin dönümlük orman arazisi ve çevrede 6 köyün yaşam kaynağı olan binlerce dönüm-
lük fuıdik tarlalan bulunuyor. Baü Karadentdiler. burada, ancak pasaportia girip çı-
kabüecekleri serbest şehir kumlmasma tepki duyuvor. Köylüler, evleri dışanda bıra-
karak arazilerini kapsayan projeve tepki duyuvor. (Fotoğraflar: FATMA KOŞAR)
Serbest şehîr talanıFATMA KOŞAR
SAKARYA - EGS Grubu" nun hayata ge-
çirmeye hazırlandığı Ipekyolu Vadisi Ser-
best Şehir Projesi. 32 bın dönümlük ağaç-
h-ağaçsız orman arazisi ve büyük bir tanm
alanını yok edecek. Toplam 80 bin dönüm-
lük arazi üzerine kurulması planlanan ser-
best şehir projesine tepkiler gıderek bü-
yürken. projenın hayata geçmesi durumun-
da toplumun yararlandığı binlerce dönüm-
lük arazi bir fîrmaya tahsis edılmiş olacak.
Sadece 30 kilometrelik sahıl şeridini ka-
muya kapataeağı açıklanan proje. aslında
burada kıyı kenar çızgısi \e sahil şeridi
700 metre olarak belirlendiği için 21 bin
dönümlük biralanı kamuya kapatacak. Ay-
nca ağaçlı ve agaçsız olmak üzere 32 bın
dönümlük orman arazisinı de yok edecek.
Bunun sonucunda toplam 53 bın dönüm-
lük arazının toplumun yaranna kapanma-
sına yol açacak.
Öte yandao, Resmi Gazete'de 15 Aralık
1998 tarihınde yayımlanan Bakanlar Ku-
rulu karanyla serbest bölge ılan edilen ve
işletme haİckı EGS Grubu"na venlen söz
konusu alanda Batı Karadeniz'ın 6 köyü-
nün yaşam kaynagi olan binlerce dönüm-
lük fındık tarlalan da bulunuyor.
EGS'nin projeyi tanıtmasının ardından,
söz konusu bölgeyi Türk Mühendis ve Mi-
mar Odalan Birliği (TMMOB) heyeti in-
celedi Karasu'dan Kefken'e yüzde 9O'ı
EGS'nin serbest şehir projesi, 32 bini orman alanı, 21 bini sahil
şeridi olmak üzere 53 bin dönümlük araziyi halka kapatacak.
Aynca 6 köyün yaşam kaynağı olan arazileri serbest şehir içinde
kahyor. Buna karşın köylünün onayı alınmadı.
Sakarya ilinde, yüzde 10'u Izmit ılinde ka-
lan alanda, çeşitlı toplumsal varlıklann bu-
lunduğu saptandı. Projenin durdurulması-
na ılişkın da\a açmaya hazırlanan
TMMOB'nin 2. Başkanı Celal Beşiktepe,
8 Haziran 1998 tarihli Bakanlar Kurulu
Kararı'yla SEKA Orman Fidanlıgı'nın
Ford-Koç Ortaklığı'na devredıldığını anım-
satarak "Sakarya ve Kocaeli sınırian için-
de yer alan İpekyolu Vadisi Serbest Şehir
Projesi bu sürecin devamı niteüğinde. Ba-
kanlar Kurulu'nun çeşitli tarihlerde aldığı
kararlar ve yannm tercihleri bir bütünün
parçalan. Yabancı ve yerii sermayenin bu
coğrafyayı küreselleşmenin mannğına uy-
gun olarak dizavn etme faaliyeti sürüyor"
dedı.
Halkın onayı alınmadı
Bakanlar Kurulu'nun söz konusu alanı
serbest bölge ilan etmesiyle ılk adımı atı-
lan serbest şehir projesi, Batı Karadeniz'de
geçimini çoğunlukla fındık tanmından sağ-
layan 6 köyün arazisinı de kapsıyor.
Geçen günlerde EGS tarafından proje
alanı içinde sadece 140 hanenin bulundu-
ğu ve kamulaştırmanın yerieşim alanlan-
nı "pek" etkilemeyeceği açıklanırken, söz
konusu bölge çevresinde bulunan köylerin
geçım kaynaklan olan arazilerinin bölge sı-
nırian içinde kaldığı ortaya çıktı Çevrede
bulunan "Başoğlu, Arifaga. thsaniye, Hür-
riyet, Gölköprü ve ManavpınarT adlann-
daki köylerin arazilerinin büyük bir kısmı
serbest bölgede kaldığından. proje söz ko-
nusu yerieşim alaniannın tümünü ilgilen-
diriyor.
Bakanlar Kurulu Karan'yla onaylanan ve
3 Ekım 1992 tarihli Resmi Gazetede ya-
yımlanarak yürürlüğe gıren Avrupa Yerel
Yönetimler Özerklik Şartı gereğı, serbest
şehir projesinden etkilenecek halkın ona-
ymın alınması gerekırken. Batı Karadeniz
köylülerine herhangi birduyuru yapılma-
dığı ortaya çıktı.
Yaşamlannı sürdürdüklen alanda ancak
pasaportia girip çıkabilecekleri bir serbest
şehir kurulacağını soruşturarak öğrenen
halk tepki duyarken, arazi sahipleri "kamu
yarannıgözettipoden şüphe ettikieri" pro-
jenin kapsadığı alanlan satmayı düşünme-
diklerini belirttiler. Kövlüler. "Tûrkive'nin
Hong Kong'u" olarak tanıtılan serbest şe-
hir projesinde, "evierinin sınırlar drçında bı-
rakıkügıru. ancakyaşam kaynaklan olan ara-
zilerinin, Sakarya NehrTnin onemli bir
uzanbsı ve Karadeniz sahilrylc birlikte pro-
jede kaldığınu kentlerinden göç etmeyi dü-
şüniDediklerini" ifade ettıler. Köylüler, pro-
je dayatılırsa. Batı Karadeniz'in ıkınci bir
Bergama direnişine tantklık edeceğinı kay-
dertiler.
Istanbul'un 6 ilçesi kadar büyük
Bu arada, 1997 sayımlanna 1 milyon
600 bin kişinin yaşadığı tstanbul'un Bakır-
köy, Bahçelievler. Güngören. Zeytinburnu.
Fatih ve Eminönü ilçelennın büyüklüğü-
ne eşit olan serbest şehir projesinde kalan
arazilerin kamulaştmlması ıçın Malıye Ba-
kanlığı Milli Emlaklar Genel Müdürlüğü
görevlendirildi.
Ancak henüz çalışmalara başlanmadığı
belirlendi. Alanda Hazine'ye ait olan var-
lıklann ise değer tespitinm yapîrrnadığı
ifade edilırken, EGS Grubu yetkilileri ge-
çen günlerde düzenlediklen tanıtınpoplan-
tısında herhangi bir ödeme yapmadıklan-
nı açıklamışlardı. EGS Grubu yetkilileri,
doğal varlıklann ve toplumsal değerlerin
yok edileceği eleştirilerinı de -Kamu >a-
rannın gözetildigl projelerde Hazine'nin
arazisi kiralanabilir. Özel mülkiyet alanla-
n da kamulaşünlabilir. Bu devtetİD görevi"
şeklınde yanıtlamışlardı.
îpekyolu Vadisi Serbest Bölgesi 'nde 'Bahreyn' ve 'Dubai
}
yaratılmak isteniyor
Karadeniz'de 'koloni' çağına dönüş
OKTAY EKTJVCİ
Insanhk tarihinde l.Ö. 7 yüz-
yılın özel bir önemı var. Tarihe
"koloni çağı" olarak geçen bu
yüzyılda gemiciliğin de ilerle-
mesi sayesinde çok sayıda "ko-
toni kenti" kuruluyor.
Birçoğu şımdiki tarihi kentle-
rimizin de ilk çekirdeklerinı oluş-
turan bu koloni yerleşmelen ara-
smda, ömegin Foçahlann Anado-
lu"nun Ege kıyılanndan Akde-
niz'in batısına açılıp bugünkü
MarsiKa'yı kurmalan ne kadar
ünlü örnekse. benzer şekilde Mi-
letlilerin de aynı kıyılardan yola
çıkıp Marmara Denızi ve Boğaz-
lar"ı geçerek Karadeniz'deki Si-
nop,Samsun,Giresun,gibi kent-
lerin temellerini atmalan o kadar
ünlüdür.
Istanbul bile, yine aynı yüz-
yılda, aynı çağın Egeli kolonici-
lerince kurulan Kalkedon (Ka-
dıköy) ile hemen ardından Me-
gara Kralı Byzas'ın Yunanis-
tan'dan yola çıkarak gelip bugün-
kü Sarayburnu ve çevresinde
Byzantion'u kurmasıyla doğma-
mış midır°..
Bu nedenle denılebılir ki l.Ö.
7. yüzyıl. dünya ticaret tarihinin
ilk "denizaşui sömürgecüik'" atı-
lımlannın da onemli kentlerin
yaratılmasıyla sonuçlanan baş-
İangıç dönemlerini kapsar. Za-
manımıza kadar geçen yaklaşık
2600 yıl boyunca da kimı kent-
ler büyük ve kalıcı uygarlıklann
merkezi olurken. hatta tarihe dam-
gasını vuran yeni dev letlere \ e ım-
paratorluklara başkenti ik yapar-
larken. kimilen de antik çağlara
tanıklık etmekle yetınmiş. ilerle-
yen çağlarda güçlennı yitırerek
silınip gıtmişlerdir...
Günümüzde ise "koloni** kav-
ramı artık resmen kalmamış gi-
bi görünüyor olsa bile "sömür-
gekentter*1
varlığını sürdürüyor.
Özellikle "küreseUeşme" sü-
recinde. tarihsel kimlıği ve ulu-
sal bağlantılan nedeniyle henüz
"sömürge ekonomisine" tutsak
edilemeyen kimı onemli kentle-
"Serbest Şehir", ızmit Körfezi-Sakarya Nehri kanal projesryie de
Istanbul, Izmit, Bursa metropoilerirte baölanmak isteniyor...
îpekyolu Vadisi
Serbest Bölgesi
• ADAPAZARI
Sapanca Göiü
Kanal Projesi (45 Km.)
Sakarya Nehri
rin çevrelennde ">«nikoloniler'*
oluşrurulmak isteniyor.
"Serbest şehirler" denılen bu
uluslararası finans ve ticaret mer-
kezlerinin, ülke çıkarlannı koru-
yan "ulusal hukuk" engelinı aşa-
bilmesi içinde "kuruluş^planla-
ma veyaunm" süreçlerinde özel-
likle imar. çevre, koruma. vergi.
vb. alanlardaki yasalardan "ba-
ğunsız" davranabilmeleri ve > a-
pekyolu Vadisi Serbest
Bölgesi girişimi,
Karadeniz kıyısında dev
bir "serbest şehrin"
kurulması ile imar ve
çevre mevzuatmm
koruma hukukundan
"kurtanlmış" bir
uluslararası finans ve
ticaret metropolü
yaratılmasını
hedefliyor...
pılaşma kararlanndan işletme ku-
rallanna kadar hemen her konu-
da "ayncalıklı bir konumda" ol-
malan yönünde "shasal kararlarr
üretiliyor...
lşte, 55. hükümetin 15 Aralık
1998 tarihli Resmi Gazete'de ya-
yımlanan ve Sakarya-Kocaeliil-
lerinin Karadeniz kiyılanndaki
"30 km'Kk" bir kuşakta "İpeltvo-
lu Vadisi Serbest Bölgesi'' kurul-
masını onaylayan 9/ 12'1998 ta-
rih ve 98/12125 sayılı Bakanlar
Kurulu Karan, tarihteki koloni
kentleruı kuruluşunu anımsatan
ve günümüzdeki yenı sömürge-
ciliğin "ayncaJıklı hukuk" da-
yatmasına da yeşil ışık yakan bir
siyasal karar...
Bu siyasetin temelinde ise ha-
ni şu anti-sömürgeci tepkiler ne-
deniyle bir türlü açıkça yürürlü-
ğe sokulamayan MAI (Çok Ta-
raflı Yatınm Anlaşması) huku-
kunun hiç değilse "projeler ba-
zuıda" yaşama geçirilmeye baş-
lanması karan var...
Nitekim, "tpekyohı Vadisi'' de-
nilerek de sanki dünya ticaret ta-
rihinin "krtalar arası ilişkilerin-
den" esinlenıldiğı vurgulanan
Kefken-Karasu arasındaki (ne-
redeyse küçük bir "ülke" büyük-
lüğünde) serbest bölge karann-
da Bakanlar Kurulu açıkça şu
"hükmü" getiriyor:
"tpekyolu Vadisi Serbest Böl-
gesi'ni kurup işletmekle İpekyx>-
lu Vadisi Serbest Bölge Kurucu ve
İşlericisi Anonim Şirketi yetkili
kılınmıştır."
1
(Madde 2)
Hong Kong, Bahreyn,
Dubai...
Böylesi bir büyük yetkiyle 30
knTlikkıyı kuşağında "serbest şe-
hir" kurmak üzere kollan sıva-
yan EGS Holding lcra Komitesi
Başkanı Hasan Turhan da Ba-
kanlar Kurulu'nun "bir-iki hafta"
gibi kısa bir sürede karar almış
olmasından övgüyle söz ederken
"hedefleri" konusunda da özet-
le şu açıklamalan yapıyor: "Böl-
ge ikinci bir Hong Kong olacak.
ABD'li, Uzakdoğulu ve Avrupa-
lı dünya de% leri ortak olarak ge-
lecek. l luslararası finans merke-
zi niteliğiyle Bahreyn'e, turizm
ve hizmet alanında da Dubai've
.örfezdeki "SEKA
fidanlığını" yok eden
Koç-Ford ortakhğımn
fabrikasında üretilen
otomobiller ve diğer
araçlar, bu "kanal ve
nehir" yoluyla
îpekyolu Vadisi
Serbest Şehri'ne
ulaşarak "Karadeniz
ülkelerine" gemilerle
pazarlanacak.
benzeyecekJ'(Sabah-l 9.12.1998)
Peki, bir yandan Hong Kong gi-
bi, öbür yandan da Bahreyn ve
Dubai türü bir açık şehir kurulur-
ken, bu dev uluslararası limana
"ticari ulaşım" acaba nasıl sağ-
lanacak?..
Bu sorunun yanıtmı da bir sü-
redirSakaryaVaBliğiveriyor. Va-
liliğin önderhğınde hazırlanan
Sakarya Nehri Llaşun Projesi'ne
göre Izmit Körfezı 'nden bu nehre
demiryolu güzergâhına paralel
45 km'lik bir "kanal" açilacak.
Böylece, ömegin körfezdeki "SE>
KÂ fidanlığınr yok eden Koç-
Ford ortaklığının fabrikasında
üretilen otomobiller ve diğer araç-
lar. bu "kanal ve nehir" yoluyla
Îpekyolu Vadisı Serbest Şehri'ne
ulaşarak "Karadeniz ülkeierine"
gemilerle pazarlanacak.
Benzer örneklerie de birlikte ts-
tanbul-Bıu-sa-lzmitmetropolleri-
nin oluşturduğu "ekonomi hav-
zası'* yine aynı serbet şehirle bağ-
lanarak bu merropollerin "küre-
sdsömürgeciBk'' ilişkileri de Ka-
radeniz kıyısında "organizeedil-
miş" olacak..
'Çevre' yine unutuldu
Acaba. böylesine bir büyük
"operasyonel proje" devreye so-
kulurken. Türkiye'nin "enbere-
kety tanm topraklannın bulun-
duğu ve özellikle "SapancaGö-
lü-Sakarya havzası. Karadeniz
kıyi kuşağı" gibi doğa ve orman
değerleri bakımından yıllardır
"koruma" gündeminde ön sıra-
larda bulunan bir bölgede "ÇED
süreci" de başlatıldı mı?
Bu sorunun yanıtı da yine Ba-
kanlar Kurulu karannda gizle-
nıyor. Serbest Bölgenin kurul-
ması için sadece DtşTicaret Müs-
teşarüğı'nın bağlı olduğu "Dev-
let Bakanlığı" sorumlu ve ilgili
kılmırken, Orman, Çevre, Ba-
yındırlık, Ulaştırma ve Kültür
bakanhklannın kararda adlan
bile geçmiyor. Onlara ait sadece
karann altmdaki "bakanimzala-
n" var...
Evet. 20. yüzyıl sona ererken.
t.Ö. 7. yüzyıldaki "koloniçağı"
sanki yeniden başlıyor. Hem de
aynı çağın gözbebeği olan Kara-
deniz kıyılanmtzda...
Bakalım 56. hükümet ve "se-
çimsonuçlan" Cumhuriyetin 75.
yılında sadece *paneUerde"anım-
sanan "bağımsızlık coşkusunu"
yeniden siyasete de taşımaya
yarayacakmı?..
ÇtFTÇİ DOSTU
SADULLAH USUMİ
Tütün Üreticiteri
Kurtarıcı Bekliyor
Milyonlarca tütün üreticisinin kaderi yenı hükü-
metin tutumuna bağlı. Eğer, kısa süre içinde acil
önlemler alınamazsa 'soygun düzeni' gene de-
vam edip gidecek... Binbir emekle tütün yetiştiren-
ler hakkının karşılığını alamayacak... Ticaretini ya-
panlar ise kasalarını tıka basa doldurmaya devam
edecekler.
Türkiye'de holdingler göz kamaştırıyor. Sanayi
gelişiyor. Modern sigara fabrikalan kuruluyor. An-
cak, tütünde pazariama sistemi hâlâ 'faş devri'ni
yaşıyor.
Tütün alım-satımlannda 12 Eylül'den sonra ge-
liştirilen utanç verici uygulamalar, üreticilerden ge-
len sert tepkilere rağmen önlenemedi. Tütün pa-
zarlarımız tamamen çokuluslu yabancı şirketlerin
eline geçti. Yerli ihracatçılarımız Amerikan, Ingiliz
ve Fransız şirketlerınin denetimı altına girdi. Türk
çiftçisinin sırtından kazanılan paralar, yabancı şir-
ketlerin kasalanna akmaya başladı.
Milli tütün komitesi, aylarca uğraşarak milyon-
larca tütün üreticisini sömürülmekten kurtaracak
yeni bir tütün yasa taslağı hazırlamıştı. Taslak, çok
beğenildiği halde kısa süre içinde yok oldu. Ba-
kanlık arşivlerine mi saklandı, yoksa Tekel Genel
Müdürlüğü'nün raflanna mı kaldırıldı, bilen yok.
Milli Tütün Komitesi'nin hazırladığı taslak yeni bir
pazariama sistemi getirecekti. Tütün alım-satım-
lan 'açık arttırma' yöntemi ile yapılacaktı. Böyle-
ce, köylerde kapı aralannda, dere boylannda ya-
pılan pazarlıklar sona erecek, tütünler herkesin
gözü önünde fiyat verilerek satılacaktı. Üstelik, tü-
tünü satılan üretici, kapıdan çıkarken parasını pe-
şin olarak alacaktı...
• • •
1980 yılından önce Ege Ekici Tütün Piyasası
aralık veya ocak ayı başlannda büyük törenlerie
açılırdı. Tütün bedelleri de en son şubat ayı için-
de ödenirdi.
12 Eylül darbesinden sonra işbaşına gelen yö-
netimler, tüccann isteği üzerine açılış tarihlerini bir
veya iki ay geciktirmeye başladılar. Kısa bir süre
sonra da piyasalann şubat veya mart aylannda açıl-
ması alışkanlık haline geldi. Yapılan hazırlıklara ba-
kılırsa, bu yıl da Ege tütün piyasasının mart ayın-
dan önce açılması imkânsız gibi görülüyor.
Tekel eksperteri, tütün ekim alanlannı dolaşarak
kalite ve rekolte tespıtlerini yaptılar. Ancak, tüccar
her yıl olduğu gibi bu yıl da tespit çalışmalanna çok
geç başladı. Verilen bilgiye göre çalışmalar en
azından 20 ila 30 gün daha sürecek...
Piyasalann geç açılması tüccann işine geliyor.
Zira ürün bedellerinı geç ödüyor ve bu süre için-
de bankalarda bekleyen paralan da faiz getiriyor.
Üreticiler ise ürün bedellerini geç aldığı zaman, ban-
kalara olan borçlannı vadelerinde kapatamadıkla-
n için katmerii faiz ödemek zorunda kalıyoriar. Ay-
nca, diğer işlerini görebilmek için de yüksek faiz-
li krediler peşinde koşuyorlar... ... . . . .
. , . ,. . ,. •••• /.w,mcUw r,.;,-,,.r,r
Ege Bölgesi'nde tütün ekımi yapan aite sayısı 345
bin. Bu yıl beklenen tütün rekoltesi ise 145 miiyon
kilo civarında. Kalite de oldukça iyi. Eğer, Tekel ye-
terli bir baş fiyat ilan eder ve destekleme alımlan-
nı da sürdürürse. tütün üreticisi biraz para kaza-
nabilir. Aksi olursa, milyonlarca üretici bu yıl da hüs-
rana uğrar...
Geçen yıl Ege'de tütün baş fıyatı 950 bin liray-
dı. Maliyet 900 bin lıranın üstünde olduğu için üre-
tici para kazanamamıştı. Bu yıl ise maliyet bir mil-
yon 500 bin lira civarında. Eğer, hükümet bir mil-
yon 500 bin liranın altında fiyat ilan ederse üretici
zarar eder. Bu nedenle Ege Bölgesi ziraat odala-
nnın ve üreticilerin beklentisi bir milyon 750 bin li-
ra baş fiyat...
• • •
56. hükümette, Tekel Genel Müdürlüğü, Sana-
yi Bakanlığı'na bağlandı. Bundan sonra, tütün ve
sigara ile ilgili tüm işlere Sanayi Bakanlığı baka-
cak.
Sanayi Bakanlığı'na getirilen Metin Şahin, ta-
nm kesiminin yakından tanıdığı ve güven duydu-
ğu birsiyasetçi... Bu nedenle. Metin Şahin'den, es-
ki Tekel bakanlanndan Mahmut Türkmenoğlu
gibi, üreticiden yana politika izlemesi bekleniyor.
SEKA işçisi huzursuz
Bayramdan
sonra eylem
SABİTÖZKESER
.\DANA-Özelleştirme
kapsamına ahnan SEKA
fabrikalannda huzursuz-
luk sürerken Akdeniz Mü-
essesesi ile birlikte Gire-
sun'dadaüretimın 1 Ocak
1999 tarihinden itibaren
durduğu öğrenıldi.
Balıkesir dışındaki di-
ğer fabrikalarda üretim
düşük kapasiteyle sürer-
ken Akdeniz Müessese-
si'ndeki işçiler ise bay-
ram sonrası eyleme ha-
zırlanıyor.
Selüloz-lşSendikasıSi-
lifke Şube
Başkanı Halil
Demirel. Ak-
deniz Müesse-
sesi'nde 2
Ocak 1999 tarihinden iti-
baren üretimin durduğunu
ve 800 işçiden 350'sinin
zorunlu izne gönderildi-
ğini anımsatarak "Fabri-
kadaki durum her geçen
gün daha kötüye gidiyor.
Bu bir aylık üretime ara
vcrme bekleniyordu. Şubat
ayında da bir gram kâğıt
talebiyok. Dolayısıy la üre-
tim bu ay da da duracak
gibi gözüküyor. İşçilerin
izni sürecek. Şu anda yıl-
lık Lanlcrini kullananlar
geldikten sonra bu ay içe-
risinde 100 kişi daha zo-
runlu olarak izne gönde-
rilecek. Kışta kıyamette
insanlann izne gönderU-
mesine seyirci kalmayaca-
ğız. Bayram biter bitmez
işçiletie oturup bir durum
değerlendirmesinin yanı
sırd yapacağımız eylemle-
ri görüşeceğiz" dedi.
SEKA Akdeniz Fabri-
kası'nda ilk kez ışçilerin
izne çıkanldığına dikkat
çeken Demirel, "Bundan
dolay ı da işçilerde ister is-
temez bir moral bozuk-
luğu %ar. Ekmeğirnizin eli-
mizden alınmasına izin
vermeyecegiz. Mhing, iş-
yerine yaya
gkiip-gelme
v«basınaçık-
laması gibi
eyiemlerger-
çekleştireceğiz" diye ko-
nuştu. 385 işçinin görev
yaptığı Giresun SEKA
Fabrikası'nda 1998 yılı
içerisinde toplam 4.5 ay
çalışıldığını ve üretimin 1
Ocak 1999 tarihinden iti-
baren mart ayına kadar
durduğunu da vurgulayan
Demirel, kapatılma kara-
n ahnan lzmit'te 1800.
Çaycuma'da 400, Af-
yon'da 600 ve Dalaman'da
ise 687 işçinin bulundu-
ğu fabrikalann düşük ka-
pasiteyle çalıştığını söy-
ledi.