25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 11 ŞUBAT 1998 ÇARŞAMBA HABERLER Müteahhit siyasetçüen • ANKARA (ANKA) - İş dünyasına atılan siyasetçiler arasına, halen Adalet Bakanlığı görevini sûrdûren Oltan Sungurlu ile Devlet Bakanı Rıfat Serdaroğlu da katıldı. Sungurlu ve Serdaroğlu, aralannda eski ve yeni milletveküleriyle çok sayıda siyasetçi ve gazetecinin yer aldığı 70'e yakın kişiyle ortak müteahhitlik şirketi kurdu. Ankara'da kurulan "Beysutaş Inşaat Turizm Taahhüt Yatırım Emlak Ticaret AŞ"nin sermayesi 5.9 milyar lira olarak belirlendi. Şirkette ortaklar 25 milyon lirayla 1 milyar 250 milyon lira arasında değişen oranda pay edindi. Rektöplük seçimtePi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kınkkale ve Abant îzzet Baysal Üniversitesi 'ndeki rektörlük seçimjeri tamamlandı. YÖK tarafından 3'e indirilecek aday listesi Cumhurbaşkanlığı'na sunulacak. Abant Izzet Baysal Üniversitesi'ndeki rektörlük seçimlerini 47 oy alarak Iktisadi ve îdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Karaca kazandı. Kınkkale Üniversitesi'nde "tarikatçi kadrolaşmaya" gittiği gerekçesiyle YOK tarafından görevinden alınan Rektör Prof. Dr. Beşir Atalay'ın yerine vekâleten getirilen Prof. Dr. Tahsin Nuri Durlu, seçimlerde 78 oy alarak birinci oldu. Diyanefte operasyon •I ANKARA (UBA)- Diyanet Işleri Başkanlığı'ndan sorumlu Devlet Bakanı Hüsamettin Özkan, 55. hükümetin kuruluşundan bu yana geçen 7 ay süresince teftiş ve rnahafl'l'soruşturrna .'" sonucunda, 149 personeli görev yerinden alarak başka birimlere atadı. Bakan Özkan. Kilis RP Milletvekili Mustafa Kemal Ateş'in soru önergesine verdiği yanıtta, bakanlık görevine geldiği günden itibaren soruşturma sonucu 102 imam-hatip, 24 müezzin ve kayyım, 2 Kuran kursu öğreticisi, 4 il müftüsü, 4 il müftü yardımcısı, 6 ilçe müftüsü, 3 vaiz, 1 şube müdürü, 2 murakıp ve 1 memur olmak üzere toplam 149personelin naklen atamasının yapıldığını açıkladı. Susurluk paporu yoruımı • BURSA (Cumhurryet) • Bursa Akademik Odalar Birliği, "Susurluk Raporu'nun, Türkiye'nin hukuka dayalı olarak yönetilmediğinin bir belgesi olarak tarihteki yerini alacağını" açıkladı. Birlik adma TMMOB Bursa İl Sekreteri Mustafa Özçelik'le birlikte düzenlediği basın toplantısında konuşan Bursa Barosu Başkanı Ali Arabacı, Susurluk Raporu'nu eleştirdi. Raporla çetelerin sılahlı kesiminin ortaya konulduğunu, ancak Türkiye yönetimini ele geçirmeye çalışan kara para sahipleriyle bunlann siyasetteki ve bürokrasideki işbirlikçilerinin teşhir edilme cesaretinin gösterilemedığini savundu. İHD'ıtensuç duyurusu • İstanbul Haber Servisi - Insan Haklan Derneği İstanbul Şube üyelerinden oluşan bir gnıp, Bakırköy Kadın ve Çocuk Tutukevi'nde çocuklara yönelik işkence yapıldığı gerekçesiyle yetkililer hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu. Tutukevi Müdürü Özen Korkmaz ile başgardiyan olarak görevli Islam Özbek'in görevlerini kötüye kullandığını ve çocuklara işkence, kötü muamele yapıldığını söyleyen üyeler, "Şiddetin insan haklanna değil, suça hizmet ettiğini her zaman belirtiyoruz" dedıler. îstanbul Barosu Başkan Yardımcısı Osman Ergin ve TGC Başkanı Nail Güreli'den, ceza yasası tasansma eleştiri 'Idamın kakknlması aıııbalaf DEVRİM SEVtMAY • Osman Ergin, hazırlanan ceza yasası tasansıru "polis devleti anlayışmın bir izdüşümü" olarak değerlendirirken Nail Güreli, tasannın iletişim özgürlüğü, halkın bilgi edinme ve gerçekleri öğrenme hakkı bakımından sakıncalı hükümler içerdiğini vurguladı. me ve gerçekleri öğrenme hakkı ba- kımından sakıncalı hükümler içerdi- ğini vurguladı. Adalet Bakanlığı'nca 1984 yılın- da Prof. Dr. Sulhi Dönmezer'in baş- kanhğında oluşturulan Türk Ceza Kanunu (TCK) Komisyonu'nun ha- zırladığı ve geçen hafta Bakanlar Ku- rulu'nda imzalanan TCK tasansıyla ilgili sert eleştiriler devam ediyor. Ta- sarı üzerine bir çalışma yapan Os- man Ergin, hazırlanan yasa tasansı- Istanbul Barosu Başkan Yardım- cısı Osman Ergin, Bakanlar Kuru- lu'nda imzalanan ceza yasası tasan- sının kesinlikle yasalaşmaması ge- rektiğini belirterek tasanda hukuk devleti adına çok tehlikeli maddele- rin bulunduğunu kaydetti. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başka- nı Nail GürelL ceza yasası tasansının iletişim özgürlüğü. halkın bilgi edin- nı "polis devleti anlayısuıın bir izdü- şümü'' olarak değerlendırdi. Ergin, Avrupa Birliği ülkelennın "Cezaka- nununu nasıl daha özgüriükçü bir ha- lesokanz" diye çalışmalaryapfiğı bir dönemde, Türkiye'de böyle bir ceza kanunu hazırlanmasının büyük talih- sizlik olduğunu vurguladı. TCK ta- sansında radikal birdeğişiklik olarak tanıtılan "idam cezasının kakhnlma- s " hakkında ise Ergin, "İdamı kal- dınyor, onun yerine müebbet hapis cezasını artönyonar. Oysa Avrupa'da şu anda müebbet hapsin. insan hak- lanna ne kadar u\gun olduğu tartı- şıbyor. Bu nedenle idam cezasının kal- dınlmasının önerilmesi tasannın am- balajıdır" dcdi Ergin. tasandaki "Dev- ietin bağımsızlığını azaltmaya teşeb- büs", "Milli yaraıiara karşı hareket" ve "Anayasanın müsaade etmediği usullerle teşebbüs edenler" tanımla- nnın ilk kez kullanıldığını ve çok be- lirsiz olduğunu anlatarak, her türlü fi- ilin bu tanımlann içine sokulabi lece- ğini vurguladı. Ergin, mevcutTCK'deki 159. mad- denin aynen korunduğu 427. madde- ye bir de "Devletin askeri veya emni- yet ve muhafaza kuvvetlerinin tiimü- nü temsil editi bir kısmınuı tahkiri ve tezyifı halinde de birinci ûkra hükmü uygulanır" ekinin yapılmasının ise JlTEM, MİT, çevik kuvvet ve özel ti- min bundan sonra asla eleştirileme- yeceği anlamına geldiğini kaydetti. 'îletişim ağır darbe ahr' TGC Başkanı Nail Güreli, TCK tasansının iletişim özgürlüğü, halkın bilgi edinme ve gerçekleri öğrenme hakkı bakımından sakıncalı hüküm- ler içerdiğini vurgulayarak konuyla il- gili görüşlerini başta Başbakan Me- sut Yıbnaz olmak üzere tüm bakan- lara yazılı olarak iletiklerini kaydet- ti. Güreli, özellikle kimi hükümlerin iletişim ve düşünceyi ifade özgürlü- ğüne ağır bir darbe vuracağını belir- terek şu maddelere dikkat çekri: "Tasandaki 288. maddede tanımı açıkça yapılmayan suç işlemeye tah- rik suçunun kMe iletişim araçlanyla işlenmesi halinde hapis cezasuu bir kat artüran hükümieri yeniden ele ahnmalıdır. 289. maddede yer alan muğlak. her türlü yoruma açık ifade- ler, düşünce açıklama özgürlüğünün ve eleştiri hakianın önünde ciddi bir tehlike oluşturmaktadır. Aynı şekil- de 290,318 ve 319. maddeler de ileti- şim özgürlüğü bakunından yeniden düzenlenmetidir. Aynca tasannın 442. maddesinin ikinci fikrası da son za- manlarda 'Susurluk çetesi' diye anı- lan suç örgutierini kurtannayı sağia- vacak izlenimi verivor." Oscar adayları açMandu Eşkıya 'nın umutları suya düştü Sulhi Dönmezer 80 yaşında 'Adliyelere gereken önem verflmeli' Tîtanic, başından beri Oscar hevkelcikfcrini silipsüpürecek fttmolarakgösteriliyordu. Eleştirmenter, Titanic'in tüm zamanlann en çokOscar ödülü kazanan filmi olacağını Önc süriiyorlar. Kim Basinger (sağda)L^ConfKfentialfllrrûrKfeldrolüviee^ Titanic 14 dalda adaygösterildiKültür Servfci - Amerikan Sinema Sa- natian ve Bilimleri Akademisi'nin 5 bi- ni aşkın üyesüün verdiği oylar sonucu geleneksel Oscarödüüerinin adaylan be- lirlendi. 1951 yıhnda 14 dalda Oscar'a aday olan ve yönetmenliğini Joseph L. Man- kiewicz'in yaptığı AU About Ivy (Perde Açılıyor) filminden sonra ilk lcez bir film daha 70 yaşındaki heykelciğe 14 dalda aday gösterildi. HolryiTOod'unen pahalı yapımı olan Ti- tanic; en iyi film, en iyi yönetmen (Ja- mesCameron), en iyi kadın oyuncu (Ka- te Windet) ve en iyi yardımcı kadm oyun- cu (GloriaStuart) dallannda Oscar'a aday oldu. Titanic'le birlikte en iyi film dalın- da As Good As It Gets, The Full Monry, Kundun ve The Wings of The Dove adJı filmler de Oscar adayı olarak gösterildi- ler. Titanic'i, 9 daldaaday gösteriien L.A. Confıdential ve Good Will Hunting fiim- leri izledi. Amistad, Full Monty, Kundun ve The Wings of The Dove adlı filmler de dörder dalda Oscar'a aday gösterildi. En iyi film dalında Oscar'a aday göste- riien birdiğer film de As Good As It Gets oldu. Oscar adaylaruun açıklanmasıyla bü- yük tarnşmalardan sonra Kültür Bakan- lığı'nın önerdiği Eşkıya'nm umutlan su- ya düştü. Cameron'la birlikte en iyi yö- 1 9 9 8 S a d o u l Ö d ü l ü , z e k i D e m i r k u b u z u n f i l m i n e v e r i l d i 6 Masumiyet'in yeni zaferi netmen dalında Oscar'a aday gösteriien isimler FeterCattaneo(The Full Monty), Gus VanSant(Good Wîll Hunting), Cur- tis Haoson (L.A. Confidentıai) ve Atom Egoyaa (The Sweet Hereafter) oldu. En iyi erkek oyuncu dalında Matt Da- mon(Good W11! Hunting), RobertDuvaH (The Apostle), Pfeter Fonda (Ulee s Gold), Dustin Hoffman (Wag The Dog), Jack Ntcholsoo (As Good As It Gets) Oscar'a aday gösterildi. En iyi kadm oyuncu da- hndaysa Winslet'la birlik- te Hetena Bonham Carter (Wings of the Dove), Ja- Be Christie (Afterglow), Judi Dench (Mrs. Brown) veHeteıHBnt(AsGood As It Gets) ödüle aday ol- dular. İstanbul Haber Servisi - Emekli Öğretim Cyesi Ord. Prof. Dr. Sulhi Dönmezer'in 80. doğumgünü onuruna dü- zenlenen "Türk CezaKanu- nu 1997 ÖntasansT konulu panel dün Marmara Üniver- sitesi Rektörlüğü'nde başla- dı. Marmara Üniversitesi İn- san Haklan Ceza Hukuku ve Kriminoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi'nce dü- zenlenen ve iki gün sürecek sempozj'umda konuşan Dön- mezer, toplumun değişen ko- şullanna yanıt verebılecek nitelikte yeni bir ceza kanu- nu hazırlamak gerektiğını söyleyerek bunun için, kök- lü değışıklikJer yapılan Fran- sa, Italya, Ispanya ve lsvıç- re ceza hukuklannın örnek alınmasını teklif etti. Adliye aleyhine işlenen suçlann yasada özel bir ye- ri olması gerektiğini vurgu- la>an Prof. Sulhi Dönmezer, "Âdliyelere gereken önem mutlaka verilmelidir. Aksi takdirde Türkiye'nin maf\a- lann eline geçmesi kaçınıl- ma/oJur" dedi. MÜ Rektörü Prof. Dr Ömer FanıkBaürelde cumhurıyet ve Atatürk ılkeleri- ne bağlı Ord. Prof. Dönme- zer'in ilerlemiş yaşına karşın fı- ılı katkılanyla yeni normlarla hazırlanmış bir ceza yasa tasan- sının sıyasal er- kesunulduğunu; tasarının, cum- • Prof. Dr. Sulhi Dönraezer'in 80. doğumgünü onuruna düzenlenen panelde Türk Ceza Kanunu tasansının olumlu ve olumsuz yanlan tartışıldı. VECDİSAYAR PARİS - Türk sinemastnın bu yıl art ar- da kazandığı başanlara bir yenisi eklendi. Dün gece yapılan ödül töreninde, yabancı film dahndakı 1998 'Sadoul Ödülü'nü Ze- ki Demirbukuz'un 'Masumiyet' adlı yapı- tının kazandıgı açıklandı. İlk ya da ikinci yapıtlardan oluşan on film, 4-10 Şubat tarihleri arasında Paris'te " 14Juillet- sur Seine" sinemasında sergilen- di. 13 sinemacıdan oluşan jüri, aday film- ler arasından ikısini Sadoul Ödülleri'ne de- ğer buldu: Yabancı film dalında Demirku- buz'un "Masumıyet"i, Fransız fılmleri da- lında da Jacques Nolot'nun "Uarriere pays" adlı ilk filmine verilen ödüllerin en önemli yanı, filmlerin Fransa'da tıcari gösterime girebilmesi için sağladığı destekler. Otuz yıl önce, Ruta Sadoul ve Joris Ivens tarafından, ünlü sinema tarihçisi Georges Sadoul'un (1904-1967) anısına oluşturulan "Georges ve Ruta Sadoul Ödüfleri", Fran- sa'da her yıl verilen en önemli ödüller ara- sında yer alıyor. Sadoul Ödülleri'nin en önemli yanı, dünya sinemasından yeni ye- teneklerin keşfedildiği ortam olması. Bu otuz yıl içinde, ilk ya da ikinci filmlenyle yabancı film dalında Sadoul Ödülü'nü ka- zanan ustalararasındakımleryokki: 1%8'de Otar Joseiiani ve Robert Kramer, 1969'da JorgeSanjines. 1973'teMigudLittin. 1997'de AledGuerman. 1983 te Michael Radford, 1989'da JaneCampion... Türk sineması da, bir kez bu ödülü kazanma başansını elde et- 10 kişi ile 20 günde çekOen 'Masumivet' başandan başanya koşuyor. miş: 1991 de "Camdan Kalp"le Fehmi Ya- şar • ödüllerin otuzuncu yılında, aday olarak beş yabancı ülkeden film seçilmiş: Iran'dan A. Ramezan Zadeh'in "Bashir"i Belçi- ka'dan Zaleski ve Waletet'in "Ecole 27"si, Japonya'dan Taku Oshima'nın "Kana Ka- na"sı, Tayvan'dan LöıCheng-Sheng'in "Mur- mur ofYouth" ve Türkiye'den de "Masumi- yet". Jüri, kararı oybirliği ile verdiğini açık- larken salondaki yoğun alkışlar, izleyicinin de bu karara katıldığmı gösteriyordu. Sadoul Ödülleri, üç önemli sponsordes- teği ile gerçekleştiriliyor. Metrobus firma- sı, fılmin Fransa'daki tanıtımına 150 bin franklık reklamla katkıda bulunuyor, sine- ma reklamlannın en önemli şirketi Medya- vision, 100 bin franklık reklam garantı edi- yor; GTC laboratuvarlan da, 30 bin frank kar- şılığı kopya basımını üstleniyor. "Masumiyet''in Angers'ta kazandığı Bü- yük Ödül'ün getirdiği altyazı desteği de he- saba katılırsa filmin Fransa'da gösterime çıkması için önemli bir destek sağlanmış oluyor. Nitekim, şu anda Fransa'da bulunan Zeki Demirkubuz'a üç önemli dağıtım fir- masından teklif gelmiş durumda. RobertForster (Jackie Brown), Anthony Hop- kins (Titanic), GregKin- near(As Good As It Gets), Burt Revnoids (Boogie Nights) ve Robin WilB- ams (Good Will Hunting) en iyi yardımcı erkek oyuncu, Stuaıfla birlikte Kim Basinger (L.A Con- fıdential), Joan Cusack (In and Out). Minnie Dri- ver (Good Will Hunting) ve Juüanne Moore (Good Will Hunting) da en iyi yardımcı kadın oyuncu dallannda Oscar'a aday gösterildiler. Eşkıya'nın aday göste- rilmedjği en iyi yabancı film dalında Beyond Si- lence (Almanya), Charac- ter(Hollanda), Four Days in September (Brezilya), Secret of The Heart (ls- panya) veThe Thief (Rus- ya) adlı filmler Oscariçin yansacak. huriyetin niteliklerine uygun suç ve ceza anlayışı içerdiği- ni söyledi. Sempozyumun dün öğle- den sonra oturum başkanlı- ğını Prof. Dr. Erdener Yurt- can'ın yaptığı bölümünde ilk konuşmacı Prof. Dr. liğur Alacakaptan, tasandaki "ku- sur \e objektif sorumluluk" hakkındakı eleştinlennı dı- le getırdı. Alacakaptan, artık kanunda yer alan anlamsız suçlann ve kabahatlerin çı- kanlması gerektiğini, tasa- nda yer alan "Anayasayı İh- lal Suçu" başiığı altındakı suç tanımını da eleştirdi. Ala- cakaptan aynca, "milli ya- rarlara karşı hareket" ka\Ta- mıyla ne anlatılmak istendı- ğinın açık olmadığını \e bu yönüyletasannm dilinde, ce- za hukuku ilkelen bakımın- dan iyileştirmenin şart oldu- ğunu dile getirdi. Adalet Bakanlığı temsilci- sı sıfatıyla toplantıya katılan hâkim doktor Mustafa Tö- ren Yücel de, Bakan Sungur- lu'nun Dönmezer'i kutlama mesajmı ilettikten sonra Ada- let Bakanlığı Adli Sicil ve Istanstik Genel Müdürü ola- rak yapmış olduğu araştır- malan özetledi. Tören Yücel, karşılaştırmalı olarak Japon- ya, Almanya ve Türkiye ile ilgili istatistikı bilgiler vere- rek ceza yargüaması ilkele- rinin önemini vurguladı. Yü- cel. "ttfaam artnkça beraat arnyor"dedı. Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi"nden Prof. Dr. Bahri Oztürk, sempoz- yumda, "Özel Hayata Karp Suçlar" başhklı teblığini su- narken özel yaşamla ilgili ta- sanya konulan bazı madde- leri "devrim'' olarak nitele- di. İnsan haysiyetinin odak alınması gerektiğini ifade eden Öztürk, "kişilerarasın- daki konuşmalann dinlen- mesi ve ka>da ahnması'' ile "resim çekici veya kaydedici bir aletie özel havatın ihlali" suçlannm tasanya alınm»-. sıyla bir devrim gerçekleşti- nldığıni anlattı. Kışılenn özel yaşamlanna kanşmasını ve ıhlalini de eleş- tiren Öztürk, medyanın yargı- layıcı değil, yar- dımcı olması ge- rektiğini ve gö- re\inin yargının önünde olmadı- ğını açıkladı. Konuşmasında, 6785 kışıyle yüz yüze yapılan ka- muoyu araştır- masında, soru sorulanlann yüz- de 71'inin, özel yaşamın kesinlikle korun- madığına inandığının orta- ya çıktığını bildiren Öztürk, tasanda özel yaşamın ve ki- şilik haklannın korunduğu- nu savundu. tşkence suçuyla ilgili ola- rak görüşlerini açıklayan Prof. Dr. Tımur Demirbaş ise "tşkence ye Diğer Zali- mane, Gayn İnsani ve Kü- çültücü Muamele veya Ce- zaya Karşı BM Sözleşme- si'nin esas ahnmasının gerek- liliğinı vurguladı. Demirbaş, tasanyla sadece sorgulama sırasında işkence suçu işle- yen kamu görevlilerinın de- ğil, bundan böyle bu suçu iş- leyen her kişinın cezalandı- nlabileceğıne dikkat çekti. Sempozyumun bugünkü bölümüne Adalet Bakanı Ol- tan Sungurlu'nun da katıl- ması bekleniyor. Bugün ya- pılacak 3. oturumda "Adüye- ye Karşı Suçlar". "Hayata Karşı Suçlar" ,"Hürriyete Karşı Suçlar","Hürriyeti BağlaMcı Cezalar", "Ölüm Ceasf konulan ele aluıacak. Y a s a t a s a r ı s ı T B M M l c i ş l e r i K o m i s y o n u ' n d a k a b u l e d i l d i Kaçakçıhkla mücadelede rekor ikramiye ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kaçakçılığı ihbar edenlerin ödenekleriyle operasyonlarda görev alan polis ve jandarmanın ikramiyeleri. en yüksek memur maaşının 80 katına çıkanlıyor. Uyuşturucu ve silah kaçakçılığıyla mücadeleyi özendirmek amacıyla yeni önlemler getiren yasa tasansı, TBMM içişleri Komisyonu'nda görüşülerek kabul edildi. ANAP milletvekili Akın Gönen'in başkanlığında dün toplanan komisyonda kabul edilen Kaçakçılığın Men ve Takibine llişkın Yasa'nın birinci maddesinde değişiklik öngören tasanya göre güvenlik birimlerinin ikramiyeleri arttınlıyor. Bu miktar, halen en yüksek memur maaşının 20 katı olarak uygulanıyor. Muhbirlere ödenecek bedellerin de geciktirilmemesi amacıyla bu konudaki bürokratik engellerin azaltılması da öngörülüyor. Tasan, yasanın yayımını izleyen ilk mali yılbaşından itibaren geçerli olmasını hükme bağlıyor. Tasan yasalaşırsa, uyuşturucu, silah ve tarihi eser yakalayan güvenlik görevlilerine 698'şer milyon lira ikramiye ödenecek. Bu miktar şu anda 174 milyon lirayı geçemiyor. İçişleri Komisyonu'nda dün daha sonra, Dernekler Yasası'nın bazı maddelerinin değiştirilmesini öngören yasa tasansı ele ahndı. Tasannın tümü üzenndeki görüşmelere geçilmeden önce, hükümet temsilcisi tarafından üyelere bilgi verildi. Akın Gönen'in önerisi doğrultusunda tasannın görüşülmesi ertelendi. Tasanyla. derneklerin kapatılma yetkisi polisten alınarak adliyeye devrediliyor. Tasanya göre suçlanan dernek hakkında önce polis savcıya bilgi verecek. Savcı, kapatma istemiyle yargıca başvuracak. Yargıç 48 saat içinde konuyu değerlendirdikten sonra karannı bıldirecek. Yargıç 48 saat içinde karar bildirmezse dernek kapatılmamış sayılacak. Ankara'daki aramada 3 kişi gözaltına alındı HADEP Genel Merkezi'ne baskın ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Müca- dele Şubesi ekiplen, dün HA- DEP Genel Merkezi'nde yaptığı aramada 3 kişiyi gö- zaltına aldı. Alınan bilgiye göre, Anka- ra DGM Başsavcılığı, 2 No'Iu DGM Ba^kanhğı'na başvurarak HADEP Genel Merkezi'nde PKK ile bağlan- tılı kişilerin fotograflannın bulunduğu ve partinin bölü- cülük yaptığı savıyla arama yapılmasını istedi. Istemi in- celeyen Ankara 2 No'lu DGM Yedek Yargıcı Ülkü Coşkun. önceki gün verdiği kararda arama işlemınin bir kez olmak üzere yapılması- na izin verdi. Emniyet görevlileri elle- rindeki arama izniyle saat 11.00'de partinin Balgat'ta- ki genel merkezine gıderek arşivden tek nüsha olan bel- gelerle çeşitli dergi ve parti- nin basürdığı takvimi aldılar. Aramada Suzan ÖnceL, Ni- hat Doğaner ile Mehmet Kurt adlı parti üyeleri gö- zaltına alındı. HADEP yet- kilileri, polisin partinin arşi- vinı dagıttığını iddia ettiler. Savcı TalatŞallc HADEP Genel Merkezi'ncebastınlan ve örgütlere gönderilen tak- vimde, kendi üyeleri olduk- lan belirtilen 80-90 kişinin adlannın bulunduğunu ve bu adlann yanına "Katledikli- ler" diye yazıldığını belirt- ti. Savcı Şalk, "Biz bu isim- leri araştırdık. Araştırdığı- mız bütün isimler PKK'Kçık- ü" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle