Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
11 ŞUBAT 1998 ÇARŞAMBA • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAM 17
TURKIYE
Istanbul PB 8 Sinop PB 8 Adana
Edirne PB 9 Samsun PB 8 Mersin B
Kocaeli PB 9 Trabzon PB 9 Diyarbakır B
Çanakkale PB 10 Giresun
Izmir B 12 Ankara
PB 8 Şanlıurfa B
PB 5 Mardin B
Manisa B 10 Eskışehir PB 5 Siirt
Aydın B 1 3 Konya PB 4 Hakkâri PB -2
Denizli B Sıvas PB -1 Van PB -4
Zonguldak PB 6 Antalya B 15 Kars PB -4
Yurdun doğu kesim-
leri parçalı az bulutlu,
öteki yerier az bulutlu
ve açık geçecek. H e t s ı n k j
AVRUPA
7 Bertin B
K 0 Budapeşte B 11
MarrnaraNe yurdun iç s t o c k h o | m K ~~4 Madrid B "ÎÖ
B 20 B 12
sıcaklığ. bıraz arta- Amsterdam PB 11 Belgrad
cak.Rüzgârkuzeyve Brüksel _PJ^J2 Sofya
doğu yönlerden hafif Pans
B 12
B
PB 13 Roma B 16
ara sıra orta kuvvette Bonn
esecek. Münih
B 14 Atina B 13
B 14 Zürih B 11
ASYA
Moskova
Aşkabat
Akmola
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflis
Kahire
K
K
K
K
PB
K
PB
Y
3
2
2
2
8
-2
21
17
Şam
A ç ı k Parçalı bulutlu | Srsfi BolutKi k Çok bulutiu ı Yağmurlu Kariı Sulu kar , Gok güruftulü
G Ü N C E L CÜNEYTARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
men hepsi meğer "fıkirjimnastiği" imiş.
Oysa biz ne kadar yanılmışız? Ne denli bühtan-
da bulunmuşuz. Uyum içinde, ülkenin hersorunu-
nu serinkanlılıkla ele alıp bir bir çözmeye çalışan
hükümetimize!
Haklı olarak diyeceksiniz ki; peki ama, Ecevit'in
ABD'yi yerden yere vuran, Saddam'a da hoşgö-
rüyle bakan, ABD krtle imha silahlarını vurursa, çı-
kan zehirli gazlardan Türkiye'nin de etkileneceği gi-
bi yeni tür bilimsellik içeren demeçlerini.. vesaire
vesaire nasıl açıklayacağız?
Başbakan Yılmaz'ın hükümetteki uyum adına
Ecevit'in yadırganan kimi sözlerine hak ve onay ve-
ren son demecini okumadınız galiba. Ne diyor Baş-
bakanımız: Müttefikimiz olan ABD'nin Irak politi-
kası konusunda bizimle daha verimli, daha sıkı bir
diyalog kurmasını beklediklerini, ancak bunun ger-
çekleşmediğini söylüyor ve:
"Diyalog eksikliği de Sayın Ecevit'in seslendir-
diği gibi endişeler yaratıyor" diyor.
Nasıl, iyi mi?
Fakat bu açıklamadan çıkan anlam ortada:
Amerikalılann Irak konusunda Türkiye ile "sıkı di-
yalog içine girmemeleri" Ecevit'te kaygılar, kuşku-
lar yaratıyor, eskimiş ama yeniden piyasaya sürü-
len Kuzey Irak senaryolannı düşlemesine olanak
tanıyor.
DSP lideri srfatıyla bu kaygılan söylese hükü-
metteki bölünmüşlük bir ölçüde akla gelmeyecek.
Ne çare Ecevrt, Başbakan Yardımcısı srfatıyla
konuşuyor.
ABD Dışişleri Bakanı'nın Israil'e kadar gelip An-
kara'ya uğramaması, Dışişleri Bakanımızın Bağ-
dat'daki temaslanndan sonra Albright'ın telefonu
açıp Cem'den bilgi almaması, Ecevit'te tepkiler
uyandınyor.
Olabilir. Ancak aynı mantıkla yola çıkarsak baş-
ka "olabilirier" kendiliğinden gündeme girecek ve
sadece Amerika'yı değil, örneğin BM Genel Sek-
reteri Kofi Annan'ı da aynı sertlikle eleştirmemiz
gerekecek.
Iki soru var ki...
Zira iptal edilmesine edildi, ama Kofi Annan'a 21
Şubat'a kadar sürecek bir Ortadoğu gezisi düzen-
lendi. BM Genel Sekreteri gezide Irak, Mısır, Ür-
dün, Lübnan, Israil ve Filistin'de görüşmeleryapa-
caktı.
Cem'i Bağdat'a gitmeye kışkırtan Annan, Ece;
vit'in Albright için dediği gibi "burnumuzun dibi-
ne" kadar gelmesine karşın Ankara'ya uğramaya-
caktı. Bu tutumu diyalog eksikliğine bağlayıp BM'yi
ve genel sekreterini de alabildiğine eleştirecek miy-
dik acaba?
Ya da Cem'in götürdüğü banş planımızı "olum-
lu" karşıladığı söylenen Saddam'ın Dışişleri Baka-
nı El Sahafın "komşulanziyaretplanında"Anka-
ra'nın yer almamasına ne demeli?
Başbakan Yılmaz'la Ecevit'in mantığına uyar-
sak, BM ile Irak'ın da bizden hiçbir istekte bulun-
mayan tıpkı Amerika gibi Türkiye'yi "cepte keklik"
gördükleri kanısına mı varacağız?
Ne ki Başbakan Yardtmcısı Ecevit'in bugüne ka-
dar değinmediği iki konudan çıkan iki soru var ki
gerçekten önemsenecek nitelikte:
1) 1991 savaşından sonra PKK'nin yuvalandığı
Kuzey Irak'a sayısız sınırötesi askeri harekât yap-
tı, yapıyor Türkiye. Saddam ya da herhangi bir I-
rak hükümeti ülkenin hemen hertarafına, tabii Ku-
zey Irak'a da tam anlamıyla egemen olursa, bugü-
ne kadar kimseye sorup danışmadan girip çıktığı-
mız Kuzey Irak'a "Bağdat'tan izin almadan" sını-
rötesi harekâtlar yapabilecek miyiz?
2) Planlandığı gibi Kürt göçünü önlemek için ya
da başka bir nedenle Kuzey Irak'a girecek olan as-
keri güçlerimize Irak'ın 36. paralelden ateş açma-
sı halinde, Bağdat'a savaş ilan etmemiz gerekme-
yecek mi?
Irak'la savaşmamız çeşitli nedenlere bağlı. Ama
"sınırötesi harekâtlaria" bağlantılı uluslararası bir
gelişme var ki çok dikkati çekici.
Ingiltere ve Almanya'nın güney sınırlanmızdaki
"belirsizliği" vurgulamalanndan sonra, son olarak
Rusya'dan da "bir" uyan geldi:
"Türkiye'nin Kuzey Irak'a asker gönderdiği ha-
beheri doğru çıkarsa biz Türkiye'yi uluslararası ya-
salan çiğneyen ve Irak'ın toprak bütünlüğünü ih-
lal eden ülke ilan ederiz" diyor.
Londra ve Bonn'dan sonra Rusya'dan da Irak'ın
toprak bütünlüğünü ihlal ettiğimize değinen resmi
açıklamalar geliyor.
Ya bu türden gelişmelere ne dersiniz?
Sendikalar Irak'a askeri müdahaleye karşıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Avrupa Sendikalar Konfederasyonu
(ETUC) Genel Sekreteri Emflk) Gabag-
lio. Irakbunalımımn diplomatik girişim-
lerle çözümlenmesini istedi. Türk-lş
Başkanı Bayram MeraL, banşın korun-
ması için Irak'ın Birleşmiş Milletler
(BM) kararlanna uyması ve Irak'a uy-
gulanan yaptınmlann kaldınlması ge-
rektiğini söyledi.
Türk-lş, DİSK. KESK ve Hak-tş'in
de üyesi bulunduğu ve 50 milyon işçiyi
temsil eden ETUC'un Genel Sekreteri
Gabaglio, dün Türk-lş'i ziyaret ederek
Başkan Meral'le göriiştû.
Gabaglio, Irak'ın BM kararlanna uy-
masını isteyerek "Sorun politikgirişim-
lerie çözülmeli, askeri müdahaJeden ka-
çınılmalıdır. Sendikalar banş gücüdür.
Kimyusal silahlann kullanılacağı bir sa-
vaşı kabul edemeyiz" dedi.
Bayram Meral, Türkıye'nin 1991 'de-
ki savaş nedeniyle 36 milyar dolar zara-
nnın oluştuğunu kaydederek, olası bir
savaşm en çok Irak ve bölge halkma za-
rarvereceğinibelirtti. Irak'ın yeni silah-
lann denendiği topraklar olmaması ge-
rektiğini kaydeden Meral. "tnsan hak-
lan konusunda büyük duyarnhk göste-
renler, binlerce savunmasız sKilin ölme-
sine seyirci kabnamabdır" dıye konuş-
tu.
Meral, Irak'ın toprak bütünlüğünün
korunması gerektiğini vurgulayarak
"Banşın korunması BM karanıun uy-
gulanmasından geçmektedir. Irak'ın
BM kararlanna uyması durumunda, I-
rak'ı uluslararası alanda dışlayan yapü-
nmlar yumuşatılmalıdır* dedi. Irak'ın,
Kuveyt'i işgal etmesi nedeniyle kabul
etmek zorunda kaldığı koşullara uyma-
sı gerektiğini kaydeden Meral, "Irak'ın
Halepçe'de yaptığı katliam unutulma-
nuşOr. Ancak, biyolojik ve kimyasal si-
lahlar sadece Irak'ta yoktur, bu silahlar
başka ülkelerin elinde de vardır. Bu si-
lahlar konusundakihassasiyet Irak'la st-
nıriı kalmamahdır" diye konuştu.
ETUC Genel Sekreteri Gabaglio, sen-
dikal bakış açısından Türkiye'nin, Av-
rupa Birliği'nin (AB) bir parçası oldu-
ğunu söyledi. Lüksemburg zirvesinde
Türkiye'nin dışlanmasını eleştiren Ga-
baglio, Türkiye'nin tam üyelik göriiş-
meleri yapılan ülkeler arasına alınması
ve Türkiye'ye tam üyelik stratejisi su-
nulması gerektiğini belirtti.
Türkiye'nin AB'ye üyeliğinin önün-
deki en önemli engelin demokrasi eksik-
leri olduğunu kaydeden Gabaglio, "Hü-
kümetleriniz bu konularda birçok söz
verdi, ama bunlann çok azı gerçekleşti-
rildLTürkiye, sendikal haklar konusun-
da da Avrupa standartlannın gerisinde-
dir. Sendikalannızla, bu konulardaki
mücadeleterinde dayanısma içindeviz"
diye konuştu. Gabaglio. AB'nin de Tür-
kiye'ye karşı gümrük birliğinden kay-
naklanan yükümlülüklerini yerine getir-
mesi gerektiğini söyledi.
TSK: Dııruma hâkiıııiz
• Baştarafı 1. Sayfada
ceği konusunda Türkiye ile ABD arasın-
da henüz bir uzlaşma sağlanamadığına işa-
ret ederken "Asİında böyle bir uzlaşma
ABD ile dünyada hiçbir ülke arasında sağ-
lanamadı henüz" dedi. Askeri yetkililer,
Sabah gazetesinin dünkü sayısında yayım-
lanan göç hareketine ilişkin haber ve fo-
toğraflan yalanladılar. "BirtekTürkaske-
rinin sının geçmediğüıi" kaydeden yetki-
liler, sınır dışına birlik kaydınlmasmın da
söz konusu olmadığını belirttiler. Yetkili-
ler, Irak'tan kuzeye doğru herhangi bir göç
hareketinin de henüz saptanmadığını be-
lirttiler.
Hükümet yetkilileriyle görüşmelerinı
sürdüren ABD'nin Ankara Büyükelçisi
Marc Parris, dün de DTP Genel Başkanı
Hüsameran Cindoruk'u TBMM'de ziyaret
etti. Bir saatlik görüşmenin sonunda bir
açıklama yapan Parris, Cindoruk'la Irak bu-
nalıtnı konusunu da değerlendirdiklerini
söyledi. Parris, "Ben kendflerine ABD'nin
Irak politikasında bir değişiklik olmadığını,
dün de bugün de Irak'ın toprak bütünlüğü-
nün \anında olduğunu sö>ledim. Bunun
böyle devam edeceğini de kaydetnm" dedi.
Görüşmenin son on dakıkasına Istanbul Mil-
letvekili Jefı Kamhi de katıldı.
BJr-Parris görüşmesi
ABD'nin Ankara Büyükelçi Marc Par-
ris, dün Genelkurmay Ikinci Başkanı Or-
general Çevik Bir tarafindan kabul edildi.
Parris, aynca CHP Genel Başkanı Deniz
Baykal'ı da ziyaret ederek bir süre görüş-
tü. Parris görüşmeyle ilgili olarak son ge-
lişmeleri değerlendirdiklerini söyledi.
Başbakan Yardımcısı ve Milli Savunma
Bakanı İsmet Sezgin, gazetecilerin sorula-
n üzerine sınırlarda hareketlilik olabilece-
ğini, ancak göç olayının yaşanmadığını
söyledi. Sezgin, "ABD'liler Ecoit'in ver-
diğidemeçlerdenrahatsızmr sorusu üze-
rine, bugün sabah ABD Büyükelçisi'ni ka-
bul edeceğini anımsatarak "Bir öğrene-
yim, size söyterim" dedi.
Sezgin, Irak konusunda Türkiye'nin net
bir tavrının bulunmadığına ilişkin bir so-
ruyu, "Hükümet bir karar aldı ve bu ka-
rannı sözcüsü aracıhğıyla açıkladı. Hiçbi-
rimiz savaş olsun istemiyoruz. Ama bir tek
koşul var: Irak'ın BM kararlanna uyma-
sı >« kimyasal silahlan üretmemesi'" diye
yanıtladı.
Oltan Sungurlu. gazetecilerin sorulannı
yanıtlarken, "Istemediğimizbirsavaşınsonu-
cunudakesnremeyiz" dedi. Türkiye'nin, ar-
tık ICörfez Savaşı'nda oldugu kadar zarar
görmeyeceğinı savunan Sungurlu, şunlan
dedi: "Ama Iraktaki göçier, ambargoveböl-
gedeki huzursuzluk nedeniyle Türkiye yine
en çokzarar göreceklerden biriolacakûr. Sa-
MIŞI önlemeye bizim gücümüz yetmez. Çün-
kü sa> aş bizim irademiz dışındaki bir şey. Sa-
vaşı önlemeye çahşıyoruz. Çıkmasını istemi-
yoruz. Bütün bu güriiltülerden sonra böige-
de savaşuı çıkmamaanı temenni ediyoruz."
Kürtler ittifak peşinde
• Baştarafı 1. Sayfada
n Mesut Barzani ile P-
KK arasmdaki yakınlaşma
Talabani'nin tepkisine ne-
den olmuş ve Ankara süre-
ci rafa kaldmlmıştı. Türki-
ye'nin buzlan eritmek için
geçen aylarda IKYB'den bir
heyetle Ankara'da görüş-
meler yapmasının ardından
lran sınınna yakın bölgele-
ri kontrol altında tutan Tala-
bani, PKJC'ye ait bürolan
kapatmaya başladı. Ancak
IKYB'nin PKK'ye ait
kamplan kapatmadığı belir-
tiliyor.
Abdullah Öcalan, Talaba-
ni'ye yazdığı bir mektupla
bölgede PKK bürolannın
kapatılmasma tepki göster-
di. Talabani de Öcalan'a
yazdığı yanıtta, Türkiye ve
ABD'nin baskısı altında bu-
lundugunu, ekonomik so-
runlar yaşadığını belirterek,
"PKK bürolannı kapatma
yönündeld karanmm nede-
nini kardeşûı Osman sana
acıkla\acak- Bürolan kapat-
mamın arkasındaki planla-
nn deta> lannı da sana izah
edecek" dedi.
Talabani'nin, şu anda Ku-
zey Irak'taki Süleymaniye
kentinde bulunan Osman
Ctealan'ın aynntılannı bildi-
ini söylediği plana göre.
ran'ın desteğindeki IKYB
kendi bölgesındekı PKK
bürolannı kapatarak Türki-
ye'ye görünürde "jest" ya-
pıyor. fran ve IKYB'nin asıl
amacının ise Ankara ve
IKDP arasındaki ittifakın
bozulmasını sağlamak oldu-
ğu savlanıyor.
Bu ittifakın bozulması
yolundaki planın aynntıla-
nnın, Tahran'da bulunan Ta-
labani ve lran yetkilileri ara-
sında görüşüldüğü belirtıl-
di. Osman Öcalan'ın da ya-
kında Tahran'a gitmesi bek-
leniyor.
IKYB bölgesinde halen
yaklaşık 3 bin kadar PKK
militanının banndığı belir-
tiliyor. IKYB ve lran,
PKK'nin Türkiye'ye sızma-
sında kritik bir konumda bu-
lunan K. Irak'taki Hakurk
üçgeninde TSK'nin operas-
yon düzenlemesini uzun bir
süre önlemişti.
Ancak TSK ile IKDP
peşmergeleri, geçen aylarda
İran ve Türkiye sınınnı oluş-
turan Hakurk üçgenıne ge-
niş çaplı bir operasyon dü-
zenlemişti. *
Türkiye'nin yoğun çaba-
lan sonunda K. Irak'ta ayn
bir devlet kurma planlan za-
yıflayan IKYB ve IKDP ile
Irak Devlet Başkanı Sad-
dam Hüseyin arasındaki di-
yalog yeniden canlandı. Bu
amaçla Irak'ın Türkiye Bü-
yükelçisı'yken geçen yıl
Bağdat'a dönen ve Irak ıs-
tihbarat örgütü Muhaba-
rat'ın başına geçen Mijvelel
Tıkriti yaklaşık üç hafta ön-
ce Süleymaniye'de IKYB
ile görüştü.
IKDP'nin, Bağdat ile te-
masmda IKYB'ye göre da-
ha üst düzey Irak heyeti ile
görüşmesi ise dikkat çeki-
yor. Kendi deyimleriyle
ABD ve Bağdat arasındaki
"kedi fare" oyununda sıkı-
şan Kürt gruplann, merkezi
yönetime daha da yaklaştı-
ğına işaret ediliyor.
Bağdat ile diyaloğun özü-
nü, henüz anlaşma sağlana-
mayan "özerkliğin'' aynntı-
lan oluşturuyor. Türkiye,
Kürt gruplan ile Bağdat ara-
sındaki diyaloğa engel ol-
mamakla beraber. pazarlı-
ğın temelini oluşturan geliş-
meleri yakından izliyor.
TSK Irak'a giriş için hazır Baykab H*—' -* 3
• Baştarafı 1. Savfada
ENVERSEVtŞ
DİYARBAKIR - Irak krizi nedeniyle
Türkiye-Irak sının boyunca konuşlandın-
lan TSK birlikleri tüm hazu-lıklannı ta-
mamladı. Birlikler, Irak'a giriş için hazır
bekletiliyor. Kuzey Irak'tan Türkiye'ye
göç başladığı şeklindeki haberler, bölge-
deki askeri ve OHAL yetkilileri tarafindan
yalanlanırken Irak Kürdistan Demokrat
Partisi lideri Mesut Barzani, Kuzey Irak'ta
halkın tedirginliği dışında olağanüstü bir
olay yaşanmadığını söyledi.
Onceki gün Malatya'dan Diyarbakır'a
gelen 2. Ordu Komutanı Rasûn Betir, iki
gün boyunca Türkiye-Irak smınnda aske-
ri birlikleri denetledi. Bölgedeki üst düzey
bir askeri yetkili, TSK birliklerinin tüm
hazırlıklannın tamamlanarak alarmda
bekletildiğini ve Irak'a girişleri için An-
kara'dan emir beklediklerini söyledi.
TSK birlikleri, yaşanabilecek bir göçün
yanı sıra, bu göçten faydalanarak Türki-
ye'ye girmeye çalışacak olan PKK'Iiler
için de ek önlemler aldı.
Olası bir göç nedeniyle Irak sınınna gi-
den Kızılay'a da Silopi yakmlanndaki Hac
Konaklama Tesisleri tahsis edildi. Tesis-
lerde 300'e yakın çadır kuruldu. Anka-
ra'dan gönderilen sağlık ve ilaç gibi mal-
zemeler de çadırlarda depolanırken. diğer
bölgelerden gönderilen sağlık ekipleri de
tesislerde hazır bekletiliyor. Kızılay'm
bölgeye gönderilecek yardımlan Hac Ko-
naklama Tesisleri'nde toplayacağı ve da-
ha sonra Irak'a ulaştıracağı belirtildi.
Kuzey Irak'ın Zaho kentinde Türk yet-
kililer ile KDP'lilerin birlikte oluşturduğu
kriz masası ekipleri de çalışmalannı sür-
dürüyor. Kriz masasına günün her saati
Irak içlerinde bulunan KDP'liler tarafin-
dan yaşanan gelişmelerle ilgili bilgi akta-
nhyor.
Ote yandan Kuzey Irak'tan göç başladı-
ğına ilişkin dün bir gazetede yayımlanan
haber bölgedeki askeri yetkililer ile Ola-
ğanüstü Hal Bölge Valiligi tarafindan ya-
lanlandı. Şımak Vali Yardımcısı ve Habur
Mülki Idare Amiri Orhan Güldibi de. Ku-
zey Irak'tan Türkiye'ye göç olmadığını
belirterek" Şu ana kadar bir tek kişi dahi
sıgınmak için Türkiye'ye gelmedi. Sımrla-
ra doğru bir göç de yok. Suuriannuzda ve
suur ötemizde her şey normal" dedi. Gül-
dibi, Habur Sınır Kapısı'ndaki mazot tica-
retinin de normal olarak devam ettiğini,
önümüzdeki günlerde Irak'a giriş-çıkış
yapan araç sayısının da 3 bine yükseltile-
ceğini kaydetti. Bu arada. Kuzey Irak'a
geçişleri bir haftadan bu yana yasaklanan
gazetecilere de dünden itibaren yeniden
izin verildi. Cizre'de bekleyen yüze yakın
yerli ve yabancı basın mensubu Kuzey
Irak'a geçiş yaptı.
Baştarafı 1. Sayfada
edildi, Dışişleri Bakanı'nın
Bağdat'a komşu ülkeler
adına gideceği söylendi,
bunlar olmadı. Türkiye bir
iyiniyet girişimi noktasına
sürüklendL Yapılanlar bir
nafile misyona dönüştü.
Türkiye sadece Irak'a mo-
ral verme, bir anlamda sa-
hip çıkma görüntüsüne ge-
tirildi. Bunun askeri müda-
haleden cay dırmaya dönük
bir sonucu olmadı. tlk aşa-
mada tncuük'in kullandı-
rümayacağı ilan edildi.
Şimdi Patriot füzesavaıian
Türkiye'ye taşmıyor. İncir-
lik'te pist geüştirme çalış-
ması niçin yapılıyor? 'Kul-
landırmayız' noktasmdan
'inşallah ıstemezler" nok-
tasına gelindi. Bunun için
resmen bir şey istenmesine
gerekyok.''
CHP Genel Başkanı D-
eniz Baykal aynca, "Başba-
kan Yardımcısı'nın eleştiri-
lerinin hedefi kim? Türldye
hükümet içindeki tarnşma-
yı kamuoyu önünde yapar
hale geidi. Hükümet kont-
rolü kaybetti" dedi. Başba-
kan Yılmaz ile Başbakan
Yardımcısı Bülent Ecevit'in
anlaştıklan bırtemel nokta-
nın "\BD bize damşmıyor,
bilgi vernuyor" şıkâyeti ol-
duğunu vurgulayan Baykal.
"Hükümet yonım yapma,
şikâyet etme, birbirini uyar-
ma görevi yapıyor. Hükü-
metin görevi, ulusal çıkarla-
ra en uygun polhikayı ide-
mesidû-'' diye konuştu.
Kapatılan Refah Par-
tisi'nin Genel Başkanı Nec-
mettin Erbakan da yıllardan
ben Irak'a uygulanan am-
bargo ve her türlü denetime
karşın ABD'nin bir kez da-
ha kitlesel imha silahlan ge-
rekçesiyle Irak'ı vurmayı
planladığını söyledi.
ADD Genel Başkanı M.
Suphi Gürsoytrak, Türki-
ye'nin savaştan kaçınması-
nı, geleceği açısından
önemli gördüklerini belir-
terek "Komşulanyla banş-
çı bir politika uygulayagel-
miş Türkiye'nin, bundan
sonra da bunu de> am ettir-
mesi, ulusal çıkarlan açı-
sından vararlıdır" dedi.
D e m i r e l : T ü r k i y e k i m s e n i n c e b i n e s ı ğ m a z
i
Kıiz, savasagümeden çözümlensin'
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Cumhurbaşkanı
Suleyman Demirel. ABD'-
nin, Körfez bunalımındaki
destek konusunda Türki-
ye'yi "çantada keklik" gibi
gördüğüne ilişkin yorumla-
n değerlendırirken "Kimse
Türkiye'yi birisinin cebinde
görmeye kalkmasın, Türki-
ye kimsenin cebine sığmaz"
dedi.
Demirel, dün Çankaya
Köşkü'nde gazetecilerin
ABD-lrak gerginliğine iliş-
kin sorulannı yanıtladı.
ABD'nin Türkiye'yi 'çan-
tada keklik" olarak gördü-
ğüne ilişkin yorumlannın
sorulması üzerine Demirel,
"CMur mu öyle şey— Türki-
ye, kimsenin cebine sığmaz.
Türkiye, çok büyük bir
memleket cebe falan sığ-
maz. Hiç kimse, Türkiye'yi
birisinin cebinde falan gör-
meye kalkmasın" dedi.
ÂBD Askeri Yardım Ku-
rumu'ndan kendısine zıya-
rete gelen 2 kişinin asker de-
ğil, sivil olduğunu kaydeden
Demirel, bunun tamamen
nezaket ziyareti olduğunu
belirtti. Demirel. ABD Baş-
kanı Bill Clinton'a bir yanıt
mektubu gönderip gönder-
mediğine ilişkin soruya,
"Daha hadiseler gelişme ha-
linde" yanıtını verdi.
ABD Büyükelçisi Marc
Parris'in Bülent Ecevit'e
verdiği yanıtla ilgili soruyu
w m
Onlenıler eksik kalacakANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kuzey
Irak'ta olâsı göçe karşı hükümetın planladı-
ğı "tnsani Destek Programı" hazırlıklan son
aşamasına geldi. Bölgede çalışacak görev-
liler için bile gaz maskeleri yetersiz kalırken.
depodakilerin de kullanım süresinin doldu-
ğu belirtildi. Türkiye'de sadece Ankara-Ma-
mak'ta bulunan gaz maskesi fabrikasının şu
anda üretim yapmadığı öğjenildi. Sağlık Ba-
kanlığı Müsteşan Sedat Unal, ne kadar ön-
lem alınırsa alınsın tüm sorunlann giderile-
meyeceğini söyledi.
Sedat Ünal, konuya ilişkin sonılar üzeri-
ne, genel bir sıkıntının varlığının yadsına-
mayacağını kaydetti. Bu sıkıntının, her şe-
yin olasılıklar üzerine kurulmasından ve be-
lirsizlikten kaynaklandığını belirten Ünal,
göçe "kesta" gözüyle baktıklannı belirtti.
fnsani yardım operasyonunun, gelenlerin
sağlık, bannma, yemek gibi gereksinimle-
rinı karşılamayavönelık bir hızmet olduğu-
nu kaydeden Unal, "Her türlü önlem ahiKÜ.
Ancak ne yaparsanızyapın, bazı şey lerin ek-
sik kalmasının önüne geçemezsiniz. Biz o böl-
gedeki insanlanmıza yetişemezken, bir de
gelenlerin sıkıntılannı önlemeye çahşacağız.
Bu nedenle de her şeyi tam olarak karşıla-
mak olanaksız" dıye konuştu. Gaz maske-
lerinin yetersizlığini doğrulayan Ünal, yal-
nızca gaz maskesinin bir önlem olarak dü-
şünülmesinin doğru olmadığını kaydetti.
Ünal, kimyasal silahlann etkisini azalt-
mak amacıyla hazırlanan özel elbiseler ol-
duğunu belirterek, herkes için bunlan sağ-
lamanın olanaksız olduğunu söyledi. Ünal,
ellerinde zehirli gazlann zararlı etkilerine
karşı panzehirde bulunduğunu, bunlann da
bölgeye gönderildiğini kaydetti.
Bölgedeki personel açığının kapatıldığı-
nı belirten Ünal; hekim, ilaç, ambulans ve
sağlık personeli takviyesi yapıldığını, olağa-
nüstü durumda bölge halkının nasıl davran-
ması, ne yapması gerektiğine yönelik bilgi
verilmesi amacıyla broşürdağıtıldığını kay-
detti.
Devlet Bakanı Şükrii Sina GüreL başkan-
lığında toplanan Insanı Destek Koordinas-
yon Kurulu çıkışında gazetecilerin sorula-
nnı yanıtladı. Gürel, insani destek progra-
mının Irak'tan Türkiye'ye olası bir göçe yö-
nelik olduğunu belirterek "Yardımlar, eğer
yerinden edilen insanlar olursa yerinde \a-
pılacak" dedi. Toplantıya OHAL Valisı Ay-
dın Aslan'm da katıldiğını bildiren Gürel.
alınacak önlemlerle ilgili görev dağılımı ya-
pıldığını ve çalışma gruplan oluşturulduğu-
nu kaydetti. Yapılacak insani yardımlann
Kızılay eliyle gerçekleştırileceğini belirten
Gürel, yardımlardan. bölgede yaşayan Türk
yurttaşlannın da yararlanacağını belirtti.
yanıtlayan Demirel, "Be-
nim işim değil o" derken
Ecevit'in Irak'ın bombalan-
ması durumunda bıyolojik
silahlann patlamasıyla du-
rumun Halepçe'den kötü
olabileceği yönündeki kay-
gısının anunsatıhnası üzeri-
ne, "Teknikmeseteteronlar.
Gazetelerden görüyorsu-
nuz. İlgililer 'Olmaz" djyor"
dıye konuştu.
Demirel, Ecevit'in "Tür-
Idye'nin savaşa çekilebilece-
ği" yolundaki değerlendır-
mesine ilişkin düşüncesini
soran gazeteciye, "Beni
EcevKile tarnşmaya sokma.
Benim fikirkrim bellL Ben
istiyorum ki bu kriz savaşa
graneden hallolsun. Her şey
elimizde değildir. Bizim dışı-
mızdaki pek çok hadiseyi,
sanki bizim idaremizdeymiş
gibi görmeye ve kendi ken-
dimize buradan kusur çı-
karmaya hiç katumam" ya-
nıtını verdi.
Demirel, hükümette gö-
rüş aynlığı bulunduğu yö-
nündeki haberierin anımsa-
tılması üzerine de şöyle de-
di : "Cumartesi sabaha doğ-
ru saat03.00te hükümet bir
açıklama yapb. 5 maddeden
ibaret Hükümet adına açık-
lama yapıkhğına göre, Tür-
kiye Cumhurryen' hüküme-
tinin resmi görüşü odur.
Onu alınm. Ben de o açıkla-
mayi pazar akşamı devletin
televizyonundan halkıma
büdirdim. Şöyle böyle deni-
yor, aman zilıinleriniz kanş-
masın. İşte hükümetin tavn
budur. Ben de bu ta\ ırla mu-
tabıkım."
o öıım m\H
O TARKAN
KMHOM