Katalog

SAYFA CUMHURİYET 6ARALIK1998PAZAR HABERLER DUNYADA BUGUN ALİ SİRMEN Acıyı Ezgiyle Damıtmak Sevgili, Yazılarını büyük keyifle okuduğum dostum De- niz Kavukçuoğlu çarşamba günkü Cumhuri- yet'te Mood Indigo'nun öyküsünü anlatıyordu. Meğer Duke Ellington'ın hemen hemen herke- sin, adını bilmese de, ezgilerini duyduğu bu par- çası, iki çocuğun aşkını anlatırmış. Boyut Yayın- lan'nda çıkan Duke Ellington kitabından aiıntı ya- parak şöyle anlatıyor Deniz öyküyü: "Sadece küçük birkızla oğlanın öyküsü bu" di- yordu Ellington, "Oğlan kızı seviyordu ve çocuk- laryedi sekiz yaşlarında. Bu aşk hakkmda hiç ko- nuşmuyoriar. Kız oğlanın şapkasını takışına hay- ran, oğlansa her gün kızın evinin önüne gelip, pencerenin altında bekliyor. Birgün gelmiyorço- cuk. Mood Indigo, kızın bugüne dair duygulannı anlatıyor." Deniz, "Bu müzik parçasının küçük bir kızın çocuksu duygulannı yansıttığı aklımın ucu- na bile gelmezdi" diyor, ama o parçayı dinlerken neler düşündüğünü veya ona nasıl bir öykü biçti- ğini anlatmıyor. Hep düşünmüşümdür, acaba dinlediğimiz, oku- duğumuz, baktığımız sanat yapıtlarına yüklediği- miz anlamlar, öyküler ne derece sanatçının düşün- düöüyle, yapmak istediğiyle çakışır? Örneğın Ravel'ın 'Bolero'su bende, çokahenk- li bir cinsel birleşmenin öyküsü izlenimini uyandır- mıştır. Kimilerinin biteviye buldukları, ama hertek- rarda yenı unsurların içine girdiği ve sonunda bir kreşendonun ardından, aniden bıçak gibi kesilen bu parça kadar erotik hiçbir şey görmedim ve duymadım. Ama acaba sanatçı da bunlan düşünmüştü, bu amacı mı güdüyordu? Mussorgski'nin "Bir resim sergisinde tablo- lar" adlı parçasının, adı böyle olmasa, bir sergiyi anlattığını kaç kişı düşünebilir? Melih Cevdet Anday, "bu şiirin anlamı ne" di- ye- sorulduğunda, kızar ve şiirde bu tür aramala- rın anlamsız, gereksız olduğunu söyler. Peki Sevgili, "bir şiirin anlamını bulmaya çalış- mak, nasıl öttüğünü anlamak için hahkulade ses- li bir kuşu öldürmeye benzer" diyen kimdi anım- sıyor musun? Anlama ile sevme çelişkisini, sanat bağlamında değil. ama kadın bağlamında Shakespeare şöy- le dile getirir: "Kadmları ya sevin, ya da anlamaya çalışın, ama boşuna ikisini birarada denemeyin" Bazen de, Sevgili, garip acı-komik olaylar olu- yor. Kımi ağıtlar, kimi acıları anlatan yapıtlar, öyle- sine değişik biçimlerde kullanılıyor ki. Bir gün, dünyadan bihaber, ama afili, hoş bir de- likanlının kelebek kadar hafif bir kıza şöyle söylen- diğini duymuştum: "- Nerelerdesin darling, vallahi hasretinden prangalar eskittim " lyi mi? Ânımsamıyor musun Sevgili? Sabahattin AJi'nin Sinop hapishanesindeki isyanını anlatan şüri besteleninçe, diskolarda dans müziğine dö- nüştü. "Aldırma gönül, aldırma!" ile kıvırttp, keyif edıyordu insanlar, o acıyı düşünmeden. Aynı şekilde ûuantanamera hazin bir devrimci türküdür ki, bütün dünyada insanlar onunla keyif- le dans ediyorlar. anlamını, ardındaki öyküyü bil- meden. Önceleri biraz bozulur, dans edenleri acılar üs- tünde tepinen, umursamaz, bencil yaratıklar ola- rak görurdüm. Sonra yanıldığımı anladım ve böy- le düşünmekten vazgeçtim. Gerçekten belki de böylesi daha iyiydi Sevgili. Sanatçılar, acıyı ezgide damıtıp bal eylemişlerdi. Pek de iyi etmişlerdi. Merkez sağa yarayacak SolaMturhi seçbnuyonsı BARIŞ DOSTER Yerel yönetım seçimlen- nin 2 turlu olması duru- munda, merkez solun çok büyük ölçüde güç yitırece- ği belirtilerek. iki turlu se- çimın en çok merkez sağ partılere yarayacağı belir- tildı. Kısa adı TESAV olan Toplumsal Ekonomik Si- yasal Araştırmalar Vak- fı'nca. 27 Mart 1994 yerel seçimlerindeki oy oranlan veri almarak yapılan çalış- ma. \erel yönetimlerin es- ki hükümet tasansında ön- göruldüğü şekliyle iki tur- lu \apılması durumunda, merkez solun çok büyük ölçüde güç yitireceğini or- taya koydu. Son günlerde sıkça tartışılan iki turlu ye- rel seçimin gerçekleşmesi durumunda ise merkez sa- ğrn büyük avantaj yakala- yacafı saptandı. Yerel yö- neünı seçimleri iki turlu ya- pılnsa, ilk turda geçerli oy- lann yansmdan fazlasını alan aday, başkan seçiliyor. tlk turda hiçbir adayın ye- terlı oy alamaması duru- munda ise ikinci tura en çokoy alan iki adaykalıyor ve seçimler sonucunda en çok cy alan aday başkanlık koltuSuna oturuyor. 27"Mart 1994 yerel se- çimlerinde, büyükşehir be- ledıy; başkanlanndan 6 sı yiizd; 20.1-y_üzde 30, 8'i yüzde 30.1-yûzde 40 ve 1 'i de yi-zde 40.1 ile yüzde 50 arasnda oy aldılarjl bele- diye laşkanlanndan da 2 si yiizde 15.1-yüzde20,18'i yüafc 20.1-yüzde 30. 31 'I ytizd; 30.1-yüzde 40, 8'i vüzd; 40.1-yüzde 50 ara- sında oy alırken 2 'si de yüz- de 50.1 'den çok oy aldılar. Ilçe belediye başkanla- nndan ise 5'i yüzde 15.1- yüzde 20, 177'si yüzde 20.1-yüzde 30.3O8"i yüzde 30.1-yüzde 40,213'ü yüz- de 40.1 -yüzde 50 arasında ve I40*ı da yüzde 50.1 'den fazla oy elde ettiler. Bu so- nuçlarla, seçimlerin iki tur- lu olması durumunda ilk turda geçerli oylann yan- sından fazlasını alan bü- yükşehir belediye başkanı çıkmıyor. Yani büyükşehir- lerde başkanlık seçimleri mutlaka ikinci tura kalıyor. ilk turda seçilebilecek baş- kan sayısı illerde 2, ilçeler- deise 140'aulaşıyor. 27 Mart'taki oy oranlan baz alınınca, 919 belediye- nin 59'unda ANAP, 41'in- de DYP, 14'ünde SHP, 11'indeRP, 3'ünde CHP, l'inde MHP adaylan ve 13' ünde de bağımsız aday- lar ilk turda oylann yüzde 50'den fazlasını alarakbaş- kan seçiliyorlar. Geriye ka- lan 777 belediye başkanı- nın belirlenmesi ikinci tura kalıyor. tkinci tura kalabil- me açısından merkez sag partiler birinci, merkez sol partiler ikinci ve RP üçün- cü sırada yeralıyor. Buçer- çevede ANAP-DYP 848, SHP-CHP-DSP 350, RP ise 206 yerde ikinci tura ka- lıyoıiar. ANAP-DYP aday- lan 185 belediye başkanh- ğında ikinci turda aralann- da yanşıyorlar. Yani 185 belediyede başkanhğı ke- sinhkle merkez sağdan bir aday kazanıyor. SHP-CHP- DSP adaylanndan ise yal- nızca 6'sı aynı anda ikinci tura kalabiliyorlar. Kadmlann seçme ve seçilme hakkınm 64. yıldönümüride parti liderlerinin tutumu eleştirildi 'Kacbna değeri Atatürk verdTANKARA (Cumhumet Bürosu) - Cumhurbaşkanı SiUeyman DemireL kadı- nın seçme ve seçilme hakkı kazanması- nın 64. yıldönümü nedeniyle yayımladı- ğı açıklamada, kadın haklan eksikliğinin insan haklan eksikliği anlamına gelece- ğini bildirdi. TBMM Başkanı Hikmet Çetia, Türk kadınının Atatürk ilke ve devrimJerinin açtığı uygarlık yolunda daha da bilinçle- nerek. saygın ve başanlı konumunu yük- selteceğini söyledi. Devlet Bakanı Işılay Saygın da, TBMM'de 13 kadın milletve- kilınin bulunmasını "ayıp" olarak değer- lendirirken. "Atatûrk'ten sonra kadına değer veren siyasi parti lideri çıkmadı" dedı. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ta- rafindan yapılan yazılı açıklamada, Tür- kiye'nin, kadını ve erkeğiyle eşit haklara • Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, kadınlann seçme ve seçilme hakkı kazanmasının 64. yıldönümünde yaptığı açıklamada, kadın haklan eksikliğinin insan haklan eksikliği anlamına geleceğini söyledi. Devlet Bakanı Işılay Saygın ise "Atatûrk'ten başka, kadını seven siyasi parti lideri olmadı" dedi. sahip, çağdaş- demokratik bir ülke oldu- ğunu belirterek. "Kadın haklannın ek- sikliği, insan haklannın eksikliğidir" de- di. 1934 yılında Atatürk'ün, çağını aşan ileri görüşlülüğü ile kabul edilen yasa so- nucunda kadınlann seçme ve seçilme hakkına sahip olduğunu anlatan Demi- rel, "Kadınlanmız, toplumsal yaşamımj- nn her alamnda büyük bir başanyla y«r almjş durumdadıriar" görüşünü dile ge- tinü. TBMM Başkanı Hikmet Çetin, yaptı- ğı açıklamada "Cumhuriyetimizin kuru- cusu Atatürk'ün önderfiginde Ismel Inö- nü ve 191 millervekilinin serdiği yasa öne- risüıin,5Arahkl934tarihitMfc TBMM'de kabul edilmesiileTürkkadınlan,gefişmiş pekçokülkeden önce millet\«kili seçmeve seçilme hakkını kazannuşbr'' dedi. Türk kadınının tarihsel süreçte özellikle Kur- tuluş Savaşı'nda gösterdiği özverili sa- vaşımına dikkat çeken Çetin, Türk kadı- nııun Atatürk ilke ve devrimleri doğrul- tusunda daha da yükseleceğini vurgula- dı. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ta- raftndan yayımlanan açıklamada da, ka- dm-erkek eşitliğinin yalnızca yasalarla sağlanamayacağı vurgulanarak, "Kadm- lara karşı her türiü ayruncıükönlenmeli- dir" denildi. Baykal, kadmlann geleneklerinden. yerieşik değer yargılanndan ve düzenin işleyişinden kaynaklanan olumsuzlukla- nn giderilmesi gerektiğini vurgulayarak, "pozitif a>Twncıhk" yöntemine başvurul- masını ve ek önlemler alınmasını istedi. Baykal, CHP'nin en çok kadınlarla ilgili yasa değişikliği önergesi veren parti ol- duğuna da dikkat çekti. Cumhuriyet KadmJan Derneği Genel Başkanı Şenal Sanhan, kadınlann seçme ve seçilme hakkına sahip olmasma kar- şın, "jnrttaş olarak fazla sorunüuhık" yüklenmediğini anlattı. Sanhan. birçok karar organnıdakadın- lara engeller çıkanldığını belirterek, TBMM'deki temsil eşitsizliklerine vur- gu yaptı. Siyasi partilerin laik, demokrat ve kadın duyarlılığı taşıyan kadın aday- lara seçilme olanağı tanımasını isteyen Sanhan, ^Kadınlar,yönotmedehâlâ ikin- ci smrfkonumdadıriar. Bu durumu aşma- nm birinciyotu,aydmlanmadan\ana olan siyasi partilerin, kadmlar lehine potttika- lar üretmeleridir" dedi. Etkinlikier çerçevesinde Erzurum'daki kutlamalara katılan Devlet Bakanı Işılay Saygın, 62 ilden gelen Kadınlar Birliği şube başkanlanyla görüştü. Dünyada ilk seçme ve seçilme hakkı verilen kadınla- nn Türk kadını olduğunu vurgulayan Saygın, hiçbir parti liderinin kadınlara değer vermediğini söyledi. Kodınlar eşitiik îçinyürüdü Kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmesinin 64 yıMönümü nedeniyle CHP tstanbul tl Kadın Kollan dün bir >ıirü) üş düzenledi Fındıkzade'deki CHP Fatih Ilçe Başkanhğı önünde toplanan CHP'li kadmlar. "Türkiye iaiktir, laik kalacak"," Kadın erkek el ele demokratik Türkiye" sioganiarı atarak yürüdüler. Fatih Belediyesi önündeki Atatürk büstüne çelenk ko\an CHP'li kadmlar, İstiklal Marşı'nın okunmasından sonra eyleralerini sona erdirdiler. Kadınlar Izmir'de de çeşitli etkinlikier düzenledi CHP İl Kadın Kollan Başkanı Emel Karadan, 5 Arahk tarihinin kadmlar için son derece önemli bir dönüm noktası olduğunu behrttL Özgüriük ve Dayanışma Partisi Karşı\aka tlce Başkanı Erol Çırak da, "Bu uzun yürüyüşte son olarak 13 kadın millervekDi Mecüste>se. onlar da kadınlan temsil edebilmekten çok uzaktaysa. bunlar Türki>¥'nin ve Türkiydi kadınlann durumunun hiç de i>1ye gttmediğini gösteren göstergeterdir" dedi. (Fotoğraf: HATİCE TUNCER) 'Kadınlanmız' kitabı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Mil- li SavunmaBakanlığı (MSB). "MflBMü- cadele'de ve Cumhuriyetin İlk Yülannda Kadınlanmız'' adlı bir albüm-kitap ya- yunladı. Albüm-kitapta. Kurtuluş Savaşı'nda yararlılık gösteren, yaşamını yitiren ka- dınlara yer venldi. Kurtuluş Savaşı'na ka- dmlann katkılannı belgeleyen fotoğraf- lann yer aldığı albüm-kitapta, şehit ve gazi olan kadınlann arşıvlerden derlenen bilgılen de aktanldı. Kitabın bu bölümünde. "Türkiye Cumburiyeti'nin esas duşöncesi kadınla- n değil, erkekleri bile. savaş mcydanına götürmemekn'r. Fakat Türk ulusunun, yüksekvarüğına. hangitaraftan olursa ol- sun. ilişildiği /aman. işte o \ akit I'ürk ka- dınlan Türkerkeklerinin bulunduğuyer- de hazır ve gözleyici ve faal olacaklardır" görüşü yer alıyor. SAMSUN'DAKİ TOPLANTIDA ADİL SEÇİM YASASIÎSTEYENKURULTAYDAN ÇIKANSONUÇ TürkiyeDemokmsiKundtıtyı topkmcıcak CEMİL CfĞERİM /MEHMET ÖZDE.MtR SAMSUN-DlSK Karadeniz Bölge Tem- silciliği'nin koordinatörlüğünde Samsun, Sinop, Amasya ve Ordu'dan DİSIC KESK, TMMOB, TTB. ADD, TEB, ÇYDD ve Pir Sultan Abdal Kültür Derneği başkanlan ve üyelerinin katılımıyla düzelenen"Demok- rasi Kurultayı" Samsun'da yapıldı. Kurul- tayda ülkenin \t toplumun içınde bulundu- ğu kriz ve sorunlann insan haklanna saygı- lı demokratik laik hukuk devleti anlayışı içinde çözülebileceğıne dikkat çeküdi. Dün saat 13.00'te Samsun Set Düğün Sa- lonu'nda yapılan kurultayda. demokratik is- • DlSK, KESK, TMMOB, TTB, ADD, TEB, ÇYDD ve Pir Sultan Abdal Kültür Derneği başkanlan ve üyelerinin katüırmyla düzelenen "D&nokrasi « ••—• Kurultayf'nda, genel kurultay karan alındı. teklerin gerçekleşmesi için adil ve eşit tem- sil olanağı sağlayacak olan bir seçim siste- mi, Siyasi Partiler Yasası'nın demokrarik- leşmesive 1999 bütçesi ile özelleştirmeler ele alındı. Kurultayda, 22 ilde yapılacak "Yerd Demokrasi Kunıltajlan"nda seçile- cek delegelerle de "Türkiye Demokrasi Ku- rultayı"nın toplanması da kararlaştınldı. DlSK Karadeniz Bölge Temsilcisi Bekir Betovacıkh, yaptığı konuşmada. Türkiye'de demokrasinin tüm kunım ve kurallanyla ya- şama geçmesinin bütün demokratik örgüt- lerin genel isteği olduğunu belirterek şun- lan söyledi: "Bunakarşındemokrasiyiiçle- rine sindiremeyen güçlerin ekonomik, siya- saL toplumsal ve kültürel alanlar üzerinde kurduklan hegemoma kıniamamışnr. Cumhuriyet tarihinin >aşanılan en sorunlu döneminde. demokratik değerleri savun- mak. korumak. toplumda demokratik bir ortam v« giderek en geniş demokratik, sos- vaL kültürel ortamı varatmak ertelenemez önceliklibirgöre> halinegelmiştir. Llkemiz- de »lahlar \e şiddet değil, banş, hoşgörü ve diyalog ile insan haklanna saygılı drcnokra- tik, laik sosyal hukuk devleti aniayışının ege- men olması. ülkenin, insanlannuzın ve tüm demokratik örgütierin gündcminin ilk sıra- sını oluşturmaktadır." Divan başkanlığmı Genel Iş Sendikası Örgütlenme Daire Başkanı Aşur Yürü- yen'in yaptığı kurultayda, Ankara Cniver- sitesi Siyasal BılgilerFakültesi ögretim üye- leri Doç Dr TüKn Özgen, Prof. Taner Tı- mur da birer konuşma yaptılar. Kurultaya katılan tüm kuruluşlann temsılcileri de bi- rer bildiri sundular. Belediye Paralar ı-ft,tl eyı P t n i n v * > v i n i r l ^ o i & t î t v l i Galatasaray^^ Lisesi'nin önünde 15haftadırpohsinbaskısıylakarşılaşanCumartesi Anne- Gözahmda kaybolan yakınlannın resimlerini taşıyan Cumartesi \nneleri. u Se\dikkrimizin akibeti açıklansın, sorumlular ortaya çıkanlsın. yargılansuı. Bu ülkede kimse kayt>edilmesüı" dîye ha> kırdılar. Hasan Ocak'ın kız kardeşi Maside Ocak. üzerierine biber gazı sıkıldığu yerierde sürüklendikleri ve coplandıklan için Galatasaray yerine, IHD tstanbul Şubesi'nin önün- de acıklanıa> ı yaptıklannı sö\ ledL Ocak. e>*lemi 187. haftadan başlayarak tekrar Galatasaray'a tasrvacaklannı sözferine ekledL Cumartesi Anneleri adma yapdan açıklamada. 1991 'de O- HAL bölgesinde başlayan gözaltmda kayıplann 1994'te 299'a ulaştığı belirtilerek "Bu; Galatasaray 'da ohnaya devam ettiğüniz için 1995'te kayıp sayısı azahnaya başladL 1998'de 8 kişi go- zaltmda kayboldu" denildL Cumartesi Anneleri'nin açıklaması sırasmda güvenlik gückri, İstiklal Caddesfnde yoğun güvenfik önlenüeri alarak şüphdi buldiıklan kişileri gözaltına akü. LJç GÜNDÜR ÎSTANBUL ASAYİŞ ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ'NDE SORGULANIYORDU Sibel Can, DGMtarafindan serbestbırakıldı Sibel Can, eşi Hakan Ural'la DGM'den aynkü. tstanbul HaberServisi-Kamu- oyunda Karagümrük çetesiyle il- gili olarak gözaltına alınan şarkı- cı Sibel Can, çıkanldığı tstanbul DGM Savcılığı'nca serbest bıra- kıldı. Istanbul Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği'nde sor- gulanan, kamuoyunda Karagümrük çetesi olarak bilinen organize suç örgütünün lideri Nuri Ergin'in, ifade- sinde, Sibel Can'ın kendisine "porno ka- setle tehdit edildiğini" belirterek başvurduğu- nu söylemesi üzerine harekete geçen polis; Ergin'in suçladığı Can, eşi Hakan Ural, eski man- ken Can Kuzu, Mr. Turkey Erkek Güzeli Yanşması birincisi Kara- han Çantay ve manken Yaşar Alptekini 3 gün önce gözaltına almıştı. Asayiş Şube Müdürlüğü Cina- yet Büro Amirliği'nde sorgulan sürdürülen şarkıcı Sibel Can, Ha- kan Ural, Alptekin, Çantay, Ku- • Karagümrük çetesinin lideri Nuri Ergin'in, ifadesinde, Sibel Can'ın kendisine 'porno kasetle tehdit edildiğini' belirterek başvurduğunu söylemesi ûzerine gözaltına aJman sanatçı Sibel Can, eski manken Can Kuzu, Mr. Turkey Erkek Güzeli birincisi Karahan Çantay ve manken Yaşar Alptekin, ifadelerinin ahnmasmdan sonra serbest bırakıldılar. zu ile aynı olaya ilişkin gözaltın- da bulunan Murat ÇeKk, parmak izleri alındıktan ve işlemleri ta- mamlandıktan sonra saat 14.00 sıralannda şubeden çıkanldılar. Can ve Ural aynı araçla, diğer 4 kişi de ayn bir polis otomobiliy- le önce sağlık kontrolü için Şişli Etfal Hastanesi'ne götürüldü. Sağlık kontrolünün ardından 6 ki- şi tstanbul DGM'ye getirildi. Grubun DGM'ye sevki sırasında polisin geniş güvenlik önlemleri alması dik- kat çekti. Can ve bera- berindekilerin içinde bulunduğu konvoya motosikletli polisler eş- lik etti. tstanbul DGM Cumhuriyet Savcısı AB Yıhnaz tarafindan Can Kuzu'nun kaçınlması- nı azmettirdikleri ge- rekçesiyle sorgulanan Sibel Can ve eşi Hakan Ural ile tanık olarak dinlenen Karahan Çantay, Yaşar Alptekin. Can Ku- zu ve Murat Çelik, ifadelerinin alınmasının ardından saat 19.15 'te serbest bırakıldılar. basmatstanbul Haber Servisi - FP'li lstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin yan kurulu- şu şırketler, ilan yoluyla hal- kın parasını şeriatçı basma akıtıyor. Şirketler, özellikle Miraç ve Berat Kandili'ni kutlama bahanesiyle şeriat- çı Akit gazetesi ve Cuma dergisine sa^alarca "kutia- ma ilanlan" verdi. tstanbul Büyükşehir Belediye Mecli- si CHP Grup Başkanvekili Özkal Ylci."Şirketler hem vandaşlanna kaj nak aktan- yor, hem de FP'U zihniyetin propagandasmı >apı>orlar" dedi. lstanbul Büyükşehir Be- lediyesi'ne bağlı Ulaşım A.Ş., tstanbul ÇevTe Koru- ma ve Atık Maddeleri De- ğerlendüme Sanayii ve Tic. A.Ş. (tSTAÇ), lstanbul De- niz Otobüsleri (ÎDO), lstan- bul Halk Ekmek, tGDAŞ, tSTON. tSFALT, tSBAK ve Beltur. şeriatçı Akit gazete- si ve Cuma dergisine verdik- leri "Kandil kutlama üanla- n"yla şeriatçı basuıa kaynak yaratıyorlar. Özkal Yici, belediyenin reklama hiç gereksinimi ol- madığı halde şeriatçı basına bu tür ılanlar vermesinin, FP'lilerin medyada kendi yandaşı bir grup yaratma ça- basından kaynaklandığını söyledi. Yici, FP'li beledi- yenin yönetime geldiği 1994 yılından bu yana belediye- nin sosyal tesislerinde içki yasağı gibi uygulamalarla halkın yaşam tarzını kendi anlayışlanna uygun hale ge- tirmeye çalıştığuıa dikkat çekti. Yici, şöyle konuştu: "Belediye, 'Tanıtma gide- ri' olarak su kesintisi ve ben- zeri konularda ilan veya rek- lamla halka bilgi verebilir. ancak bu, beledivenin rekla- mını \apma\a dönüşmeme- İL Ancak bunlar bu şekilde hem vandaşlanna kaynak aktanyor hem de FPTizihni- yetin propagandasmı yapı- yorlar." FP'lilerin yandaşla- nna kaynak aktanmıyla il- gili CHP'nin belediye mec- lisine bugüne dek 100'ü aş- kın önerge verdiğini belirten Yici, bugüne dekbunlarla il- gili hiçbir yaptınm olmadı- ğını vurguladı. DSP Grup Başkanvekili Hasan Karaoğiu da beledi- yenin yan kuruluşu olan şir- ketlerin hiçbir denetım ol- madan belediyenin bütçesi- ni kullandıklannı söyledi.