06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 23 ŞUBAT 1997 PAZAR 10 DIŞ HABERLER Yasak sokaklarJOHANNESBURC AYSl) ÖNEN Şu anda okuduklannız geç kalmış sözcükkr. Bir yıl önce yazılmalıydılar. Anlatacağım sokaklara bir yıl önce gıtmelıydim. Ama korktum. Yazmaktan degil. yanlış anlamayın. Yazmak, en etkılı otacıdır. Sokaklardan. beledıye binasından. müzeden korktum. Onun için gitmedim. Gıtmediğim ıçın yazmadım. Ona, dünyanın cinayet başkenti dediler. Dünyanın, savaş alanı dışında yer alan, en tehlikeli şehri damgasını koydular. Fahışelerin, uyuşturucu satıcılannın, kaçak göçmenlerinse eviydi. Bir yıldır Johannesburg'da yaşıyorum. Johannesburg'u hiç görmedim. . Johannesburg şehir merkezinin sokaklanndan geçmeye mecbur olduğıimda, terli ellerimle direksiyona yapışıp gözlerim kapalı kullandım , arabayı. SokakJannaysa hiç , ayak basmadın. Gerçek Johanesburg'u görmeyi hep erteledim, onunla arama hep mazaret duvarlan ördüm. Halbuki "şehre inmek". kentli insanın yaşamı boyunca defalarca yapacağı, kendine özgü bir kutsallığı olan, neredeyse törensel yolculuklardır. Şehir merkezine olan bu küçük umre zıyaretlerinin adı, kentine göre değışir. Istanbullular şehır merkezine Kadıköy'e inerek, Bağdat Caddesi'ne çıkarak, karşıya geçerek ulaşırlar. Beyoğlu, Taksim ve Bağdat Caddesı çıkılan yerlerdir; Kadıköy ve Boğaz, inilen yerler. Johannesburg şehir merkezi sokaklanna, kapılan kilitlı, binbir çeşit alarmlı arabamın içinde dönüşüm yine zorunluluktandı. Amerikan Konsolosluğu'nda işim vardı ve konsolosluk o yasak şehir sokaklanndan birinin köşesindeki binanın 12. katındaydı. Arabayla şehir merkezine, otoparktan yürüyerek konsolosluğun olduğu binava, binanın içinde asansörle on ikinci kata uzun bir yolculuk. Istanbul şehir inişlerine hiç benzemeyen bir erkeklik sınavı. Köprü trafıgi, belediye otobüsündeki fazla samımi pastırma kokulu adam, dolmuş kuyruklan, yağmurlu havada taksi kapmaca gibi çetin deneyimlerden geçtiğım halde korkuyorum. Yine de, yavaş ilerleyen trafikten yararlanıp ilk kez olarak, şehir raerkezinin sokakJanru dolduran siyahlarla göz göze gelmeye başladım. Anlatılan o kötü suçlardan, cinayetlerden, gasplardan, tecavüzlerden sorumlu olanlan sankı gözlerinden tanıyacaktım. Günde 14 araba silah zoruyla gasp edildiğine, günde 37 kadın tecavüze uğradığma göre en az 51 çift suçlu göz görmeliydim kafamdan yaptığım hesaba göre. Suçun gözleri yerine, balkonlardan sarkan renk renk çamaşırlar gördüm. Kaldınma meyvelerini sermiş satıcılan, soluk yeşil branda bir tentenin altını dükkân edinmiş oldukça popüler sokak berberini gördüm. Siyahlı sanlı üniformalan her anneyi gururlandıracak coplu güvenlık görevlileri, uzun adımlarla yürüyorlardı. Minıbüs durağında bekleşen insanlar ve fazla tanıdık Bond çantalı altın saat satıcısı natürmortu tamamladılar. Çiş kokulu apartman aralağında müşteri bekleyen parlak kırmızı etekli kadın ve yüz metre ötede duran ucuz ipek gömlekli pezevenk şehrin kirli griliğine zevksizce renk katıyorlardı. Kırmızı ışıkta durdum. Kalbim pıt pıt Gazetelere göre en çok kırmuı ışıkta duran arabalar, şoförün beynine bir silah dayanarak gasp ediliyor. tki bina arası gerilmiş ipe serili çamaşırlara bir kez daha baktım. Belki de şehirdeki en temiz aynntı olduklan için. Ölmek için güzel bir yer. Yürüyorum. Arabanın sahte emniyeti bile yok beni koruyacak. Aradığım 51 suçluyla göz göze gelmeyi artık istemıyorum. Doğrusunu söylemek gerekirse tek istediğım şey görünmek olmak. Onünden geçtiğım kasabın vıtrinindeki koyu kırmızı etler, kıyameti müjdeliyor. Can ölür, et olur. Olü ete yiimurtalannı bırakan kara sinekler şehri ele geçirirler. Milyarlarca beyaz kurtçuk, ölü ette can bulurlar. Zafer onlanndır. Ta ki, ete dönüşecek can kalmayıncaya kadar. Kara sıneklerin kanatlan, gidilecek nice şehir merkezleri var. Dünyanın sonu, kara sıneklerin bayram günü olacak. Asansörün içı et olmaya aday canlarla dolu. Altı ây et yememeye karar veriyorum. Tekrar arabadayım. Geri dönüş yolunda gözüm, pembe ışıklı tabelalara takılıyor. "Kızlar kızlar ve daha bol kudar" "KJüp Flamingo, giriş 15 rand" Arka planda Johannesburg kulesi, bulutlara ulaşan tatminsiz fallik bir uzantı. Çay saatıne doğru, şehir merkezine uzak banlıyölerden birindeki elektrikli tellerle çevTİli evime vanyorum. Içimde bir huzur var. Uzun süren bir küslükbitmiş gibi. Sait Faik'in 'Son Kuşlar'ı İsveç'teSevgili Sait Faik, her şeyi 'bir insanı sevmekk başlatan' güzel insan. Senin adanda nesli tükenen 'Son Knşlar'ın tsveç'e, hem de sonbaharda değil kvşın ortasında kondular. Nasıl sevindim onlan görünce. Herhalde bu ülkede doğaya sahip çıkıldığını, aynı adadaki öykünde yazdığının tersine 'kuşlann boğulmadığuu, çimenkrin sökülmediğinr bildikleri için geldıkienni düşündüm. Yaşamda güzel çok şey vardır; görmesini bilmek gerekir. Göremedikçe var olduklan da bilinmez. Burada kendi köşesinde kültür. sevgi üreten, ufak tefek, canlı ve görgülü bir kadın var. Kocası bizden; seninle meslektaş: Demir Ozhi. O da yaman tutkundur gönlünde asla öldürmediği o gerçek Istanbul'a. Hani benzer yerlere de dadanmışlığımz vardır geçmişte. Her neyse; kansı UUa Lundström yakalamış senin neslı tükenen son kuşlannı geçen yıl. Çalıştığı tsveç Merkez Radyosu'nda 'lizaktan ve Yakmdan' adı altında, çeşitli ülkelerin yazarlanmn öykülerinden oluşan bir dizi program yayımlanmıştı. Büyük ilgi gören programın tutkunlan, radyo yönetiminden öyküleri kitap haline getirmesini istemiş. Işte şimdi, en çok istenen 16 öykü aynı adla bir seçkide toplandı. Seni de seymişler sevgili Sait Faik Ulla'nın güzelim çevirisinden. "Sait'i çevirmek çok gûç" dedi bana az önce- bu mektubu bilmediği halde- ve seçkıye almışlar öykünü. Demek kı sıcak yüreğin, Isveçliler için çok farklı STOCKHOLM GÜRHAN UÇKAN bir dünyayı yansıttığın halde, okuyarak değil, dinleyerek sunulmasına karşın yakalamış onlan da en duyarlı yerlerinden. Daha 1952"deuyarmışsm "Dünya değişiyor dostlanm" diye. "Günün birinde gökyüzünde, güz mevsiminde artık esmer lekeler göreme>eceksiniz. Günün birinde yol kenarlannda, toprak anamızın koyu yeşil saçlannı da göremeyeceksiniz. Bizim için degiL ama çocukiar, sian için kötü olacak. Biz kuşlan ve yeşillikleri çok gördük. Sizin için kötü olacak. Benden hikâyesi" diye bitirmişsin öykünü. Yani aradan 45 yıl geçmiş. Kötü haben benden duymuş olma, ama ne yeşillıkler kaldı ne de senin kuşlar. Çocukiar asfaltta büyüyorlar, otoparklarda top oynuyorlar. Senin uyann, şımdi buradaki sanşm, mavi gözlü afacanlara. Sanınm bir yana not ederler dediklenni. Bak burada nükleer enerjiden doğal enerji kaynakJanna geçiş de söz konusu. Senin son kuşlar, kendilerinı yalnız hissetmeyecekler. Ancak biraz üşüyebilirler. Artık onlan gönlümüze sokarak ısıtınz. Ha, bir de şunu ekleyeyim. Kendıni burada pek yalnız hissetmeyeceksin. Orhan Veli de burada bir süredir, haberin ola. Onu da bir başka sıcak yürek, Anne-Marie Özkök tsveçceye kazandırmıştı: aynen MetihCevdet Anday'ı olduğu gibi Ulla Lindstrom. Burgazada'daki evinin bahçe kapısmın üzerine "Bu evde, basit ve doğal yaşamı seven bir yazar yaşadı" diye bir levha asılabileceğini belirtiyor kitapta seni tanıtırken. Türk düzyazısına, kısa öykü ustası olarak günlük yaşamı getirdiğini de ekliyor. Eninde sonunda bu ülkeye, peş peşe kıtaplannla da geleceksin, merak etme usta. Buradakıler İstariti'yı bile senden geç keşfettiler. Biraz gecikebilir. ama gönderdiğin sevgi oklann bir gün mutlaka hedefini bulacaktır; ya kuşlannın kanatlannda ya da bizlerin kalplerinde. Çin'in görkemli tarihi Küçük Çinli kız, görkemli Çin İmparatoıiuğu döneminin süslü ve çarpıcı giy sileri içinde. Çin'in tarihine adını yazdıran komünist lider Mao Zedung'un kaü yönetimi altında ülkenin feodal geçmişinden rünı geriye kalanlarla birlikte bu tür süslü giysiler de yasaklanmıştı. Ancak geçen çarşamba günü 92 yaşında yaşamını yitiren Çin'in bir numaralı lideri Deng Şiaoptng'in başlatOgı reformlar arasmda Çin tarihine eski itibannı kazandırmak da yatıyor. Kaçak misafirlerSon yıllarda Türkıye üzerinden Avnıpa'ya giden kaçaklann sayısmda görülen hızlı artış, bu işın ticaretini yapan çevrelerin ceplerini doldurmaya devam ediyor. Adam başına en az bın dolar olarak belirlenen para, Avrupa hayali ile yaşayan zavallı mültecılenn umut içindeki arayışlanyla tamamlanarak ödenıyor ve yollara çıkılıyor. Kimi zavallılar gemı ıle Avrupa'ya ulaşmak isterken kımıieri Meriç nehri, kimileri ise Yunan adalanna yakın Türk sahillerinden çaldıklan ya da kiraladıklan teknelerle dönüşü olmayan yolculuğa çıkıyorlar. Bu yolculuklann çoğu hüsranla noktalanıyor. Çoğunlukla Menç sınırlannda mayuı tarlalanna düşen kaçaklar, parçalanarak Avrupa hayallenni noktalıyorlar. Şanslı olanlar Yunanistan'a ya da Italya'ya kapağı atarken burada yenı bir çıkış için çalışıp para biriktirmek zorundalar. Geçen günlerde ttalya'ya geldik diyerek Girife çıkartılıp bırakılan onlarca Pakistanh, büyük rahatlık içinde dolaşırken durumlan anlaşıldı ve toplanarak çeşitli kamplara yerleştirildiler. Şeker Bayramı öncesi Rodos adasına çıkan Türkler ise, kayıtsızhğın ve umursamazlığın örneklerini vermeye çalışırken ele geçirildiler. Şeker Ba>Tamı olduğundan mı nedir? Bizim kaçaklar Rodos adasına ulaşıp başlamışlar dolaşmaya. Tabii kı bayTam, hem de şeker bayramı. Bizim kaçaklar ne yapmış. dolmuşlar şekerci dukkânına, başlamışlar dolarlan dökmeye. Ver o şekerden, ver bu çikolatadan derken ölü mevsimdekı bu tatlı müşterilerin önce paralannı alan esnaf sonra polise haber verip bizim ganpleri yakalahnış. Biraz işi sıkı tutup Rodos- Atina seferinı yapan gemiye kapağı atabilseler. işi bitirecekler. Ama ışte olmuyor, Şeker Bayramrnın dolmuşuna gelip şeker yemeye kalkınca soluğu mülteci kampında aldılar. Kaçak konusunda ise Amavutlan kimse geçemiyor. Bir seferde en az bin kişi ATİNA MURAT tLEM yürüyerek Yunanistan'dan ıçen girroeye çalışıyor. Geçen günlerde paralannı bankerlere kaptıran Arnavutlar soluğu yine Yunanistan'da almak istediler. Hem ne alma, bir gecede yaklaşık iki yüz bin Arnavut, Yunanistan sınınna dayandı. Asker, polis, sivil bölgede kim oturuyorsa sının beklemeye koyuldu. Zarzor Arnavutlann geçişi önlendi, ama şimdi Yunan-Arnavutluk sınınnda her kez tetikte, her an Allah Allah nidalan ile Arnavut hücumu olabılir ve bankerlere paralannı kaptıran Arna\ntlar, Yunan sınınnı yarma girişimmde bulunabilir. Bu Arnavutlar da gerçekten ilginç insanlar. Yunanistan'a geçer geçmez ılk yaptıklan hemen kendilerine bir haç alıp takmak, yakalanırlarsa "Biz Yunanlıyız, Kuzey Eptrüyiz* diyerek işı kurtarmanm çabası içindeler. Tabii çoğu Müslüman olan bu kişilerin yakalandıklannda çıkarttıklan haç ise polisleri \e rv izleyenlerinı kahkahaya boğuyor. Kimi sağ eliyle haç çıkartıp sağ ya da sol omuzundan haçı tamamlarken, kimisi bu işi sol eli ile başlatıp haçı nerede tamamlayacağını bilemıyor. Bu zavallılar da otobüslere doldunılup memleketlerine geri gönderiliyor. Uzun lafın kısası, bugünlerde Yunanistan'ın sınırlan hareketli. Türkiye'den gelecek üç beş kişiden vazgeçen muhafızlar bütün dikkati Arnavutluk sınınna verdiler. Adamlar haklı, kaçak gelen misafirler hem sayıca fazla hem insanlıkdan pek fazla nasip almamışlar, hem de her kötülüğü gözlerim kırpmadan yapmaktan çekinmiyorlar. Parlamento cinsel devrime dur dedi"Sovyeder Büiiğfnde seks yoktur, aşk vardır." Bunu kimisi şaka, kimisi ciddı söylerdi. Seks, aşkın duygusuz ve sömürüye dayanan biçimi olarak algılanırdı. Seks fılmi, seks kitabı vb. emperyalizmin tuzaklanydı. Varsın insanlar bu kirli bılgileri edinmesindı. Cinsel ilişkide pek fazla yaratıcılık gerektirmeyen en yaygın yönteme işçi- köytü pozu' derlerdi... Sovyetler yıkıldı. Buna 'devrim' ya da 'karşıdevrim' dendi. Bu arada bir devrim daha başladı: 'Cınsd devrim.' Ortalık pomografik yayından geçilmez oldu. Gençlerde cinsel yaşama başlama yaşı hızla düştü. Cinsel hastalıklaıda patlama gerçekleşti. Genç ve yaşlı kuşaklar belki de en fazla seks üzenne birbirine girdi. Sonunda Rusya Parlamentosu Duma, geçen günlerde duruma el attı ve sıkı bir yasa çıkararak cinsel devrime 'Dur!' dedi. Yasayı hazırlayan ve ülkede 'pornografîk bir çügınlık' yaş.andığını söyleyen milletvekili, yalnızca Moskova'da ayda 5 milyon dolarlık pornografık mal satıldığı saptadı. Yaklaşık bin kadar yayın organında 'cinsel malzeme' kullanıldığını açıkladı Televizyonlann seks filmleri göstererek ailelenn mutluluğunu sarstığını vurguladı. Pek çok gazetenin para karşılığı fuhuş duyurulannı yayımlayarak 'garip bir arabuluculuk' işlevini üstlenmesini kmadı... Malum. yasalar, konu aldıklar eylemleri iyice tanımlamak zorunda. Söz konusu yasal düzenleme girişiminde de pomografik yayın tanımlanmaya çalışıldı: "Cinsel etkinliğin anatomik veya fizyolojik ajnnülannı sergileyen cinsel nhetikte özel bir ürün çeşidi" Yaşamın bazı bölümlerini sözcüklere MOSKOVA HAKAN AKSAY dökmeyi denerken ınsan nasıl gülünçleşiyor, değil mi? Duma'da saatlerce heyecanlı tartışmalar yapıldı. "Ahlak pofci kurulsun" dendi. 'Duma seks komitesi* oluşturulması talep edildi. Kavga-gürültü eksik olmadı. Yasayı savunan bir kadın milletvekilinin yerli prezervatifin pek üretemediği koşullarda yabancı ürünlere çamur atılmasını eleştirmesi "Sen hem yerhyi hem de yabancıyı denedin galiba" diye ona saldıran yaşlı bir komünist milletvekilini oldukça sinirlendirdi. Jirinovsld, bir kez daha tutucu komünistlere destek oldu ve "Uhısal prezervatif, en güzeii değBse bile en iyisidir'" dedi. Ama hakkını yemeyelim, Jirinovski, yine de oldukça 'çağdaş' yaklaşımlan sa%-undu. Örneğin, giderek artan ırza geçme suçlannı, cinsel yaşantısı olmayan gençlerin işlediğini ve onlara cinsel sorunlannı çözme konusunda yardımcı olmak gerektiğini söyleyerek sağduyusunu kanıtladı. Ama bir dızi yasak ve sınırlama hükmü taşıyan yasa, fahişelik kurumuyla ilgili herhangi birönlem getirmedi. Getiremezdi de. Çünkü eskiden beri yasalara göre Rusya'da fuhuş diye bir şey yok. Bunu kabul edip 'sansasyon yaratmak' yerine kafalan kuma sokmak daha kolay gelıyor. Oysa parlamento binasından çıkıp 20-30 metre yürüdüğünüzde karşınıza öbek öbek genç kızlar çıkıyor. Çoğu 'taşra güzet' Yaşlan 20'yı geçmiyor. Fiyatlan genellikle 200 dolar. Pazarhkla 100'e düştükleri oluyor. Fahişelerin en yoğun bulunduklan yer, parlamento ve belediye binalannın arası. Kremlin de fazla uzak değil buralara. Açık havada kapkara bir et satış merkezi... Herhalde milletvekilleri, belediye yetkilıleri. Kremlin sakinleri gece 11 'den sonra buralarda hiç gezmezler ve gezen hiç kımseyi tanımazlar. Başkentin göbeğinin geceleri ne hale geldiğini bilmezler. Gündüz ülke yaranna çok çahştıklan için, hava karannca başka hiçbir şeyle ilgilenmezler. Sabah olup onlar uyanınca da ortada fahişe falan kalmaz zaten. Fuhuş keyfi aydınlıkta yaşanmaz. Bazı tatlı suçlar yalnızca geceleri işlenir. GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANIANKARA GAYRİMENKUL SATIŞ (22) İCRA DAİRESİ'NDEN DosyaNo: 1996/265 Satılmasına karar verilen gaynmenkulün cinsi, kıymeti, adedi. evsafi: 1 Gayrimenkul: Ankara ıli, Altındağ ilçesi, Yıldınmbeyazıt Mah.. Bendderesi Cad. 1. sokak 22 kapı nolu binanın bulunduğu yere rastlayan imann 8582 ada, 8 parselini teşkil eden 221 m2 miktanndaki arsa ve üzerinde 2 kattan müteşekkil her katta brüt 99 m2.1ik 1 'er daireden toplam iki daire bulunan sobalı kargir ev ve arsanm tamamı bir borçtan dolayı Ankara Adliye Sarayı K blok zemın kat 59 nolu odada açık arttırma suretiyle satılacaktır. Geniş evsafi dosyada mevcut şartnameye ilişik bilirkışi raporunda açıklanmıştır. Takdır olunan değeri: 6. 9O0.589.952.-TL 1. Satış günü ve saati: 31.03. 1997 günü saat 10.30-10.45 2. Gayrimenkul' Ankara ili. Çankaya ilçesi, Imrahor Mahallesi'nde bulunan imann lmhahor Mah, Güldalı önü mevkii 3482 ada, 10 parselini teşkil eden 4116 m2 miktanndaki ve halen herhangi bir imar çahşması bulunmadığı bildirilen bağın tamamı bir borçtan dolayı Ankara Adliye Sarayı K blok zemin kat 59 nolu odada açık arttırma suretiyle satılacaktır. Genış evsafi dosyada mevcut şartnameye ilişik bilırkişi raporunda açıklanmıştır. Takdir olunan deSeri: 1. 029.000.000.-TL 1. Satış günü \e sâati: 31.03. 1997günüsaat 10.45-11.00 3 Gayrimenkul: Ankara ili. Mamak ilçesi, lmrahor köyü smırlan içerisinde bulunan imann Imrahor köyü 307 parselini teşkil eden 504 m2 miktanndaki tarla vasıflı ve halen imarsız kadastro parsel olan tarlanm tamamı bir borçtan dolayı Ankara Adliye Sarayı K blok zemin kat 59 nolu odada açık arttırma suretiyle satılacaktır. Genış evsafi dosyada mevcut şartnameye ilişik bılirkişi raporunda açıklanmıştır. Takdır olunan değen: 252. 000.000.-TL 1. Satış günü ve saati: 31.03. 1997 günü saat 11.00-11.15 4. Gayrimenkul: Ankara ıli. Mamak ilçesi, lmrahor köyü sınırlan içerisinde imann Imrahor köyü 312 paıselini teşkil eden 5260 m2 miktanndaki tarla vasıflı ve halen imarsız ka- dastro parsel olan tarlanm tamamı bir borçtan dolayı Ankara Adliye Sarayı K blok zemin kat 59 nolu odada açık arttırma suretiyle satıılacaknr. Geniş evsafi dosyada mevcut şartnameye ilişik bilirkışi raporunda açıklanmıştır. Takdir olunan değen: 263. 000.000.-TL 1. Satış günü ve saati: 31.03. 1997 günü saat 11.15-11.30 -'- - • Satış şartlan. 1 - Satış yukanda yazılı yer, gün ve saatte açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edilen kıymetin yüzde 75'ini ve rüçhanlı alacaklılar varsa ala- caklan mecmuunu ve satış masraflannı geçmek şartı ıle ihale olunur. Böyle birbedelle alıcı çıkmazsa, en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla 10.04. 1997 günü aynı yerde aynı saatte ikinci arttırmaya çıkanlacaktır. Bu arttırmada da bu miktar elde edilememişse gayrimenkul en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak üze- re, arttırma ılanmda göstenlen müddet sonunda en çok antırana ihale edılecektir. Şu kadar kı arttırma bedelinin malın tahrnin edilen kıymetinın yüzde 40'mı bul- ması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacaklann toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflannı geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle ahcı çıkmazsa satış talebı düşecektir. 2- Atttırmava ıştırak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin yüzde 20'si nispetinde pey akçesi veya bu mık- tar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış, peşin para iledir, alıcı istediginde 20 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi, ihale pulu, tapu harç ve masraflan alıcıya aıttir. Birikmiş vergıler satış bedelinden ödenir. (KDV alıcıya aittir) 3- lpotek sahibi alacaklılarla diğer ılgılilerin (*) bu gayrimenkul üzenndeki haklannı hususıyle faiz ve masrafa dair olan iddialannı dayanağı belgelen ile on beş gün içinde dairemıze bildirmeleri lazımdır. Ak- si takdirde haklan tapu sıcili ıle sabit olmadıkça paylaşmadan hanç bırakılacaklardır. 4- Ihaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin fes- hine sebep olan tüm alıcılar ve kefıllen, teklif ettiklen bedel ıle son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve aynca tememit faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacak- tır. 5- Şanname, ilan tarihınden itıbaren herkesin görebilmesı ıçın daırede açık olup masrafı verildıği takdirde isteyen alıcıya bir örneği göndenlebilır 6- Satışa iş- tırak edenlenn şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacaklan, başkacabilgı almak isteyenlerin 1996/265 sayılı dosya numarasıyla müdurlüğümüze başvurmalan ılan olunur. 31/M997(*) llgililer tabınne ırtifakhakkı sahiplen de dahildir. Basm: 6300 GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANI ANKARA GAYRİMENKUL SATIŞ (22) İCRA DAİRESİ'NDEN DosyaNo: 1996/617 Satıhnasma karar verilen gaynmenkulün cinsı, kıymeti. adedi, evsafi: 1. Gayrimenkul: Ankara ili, Yenımahalle ilçesi, Çayyolu Konutkent (1) A-3 blokta bulunan, imann 16801 ada, 1 parselini teşkil eden 52524 m2 miktanndaki arsa üzerinde inşa edilen 81 52524 arsa payına tekabül eden 3 oda, salon, antre ve müş- temılatından ibaret 130 m2 kullanım alanlı merkezi kaloriferli, 1 adet gömme balkonlu, A-3 blok 13. kat 53 nolu da- ire bir borçtan dolayı Ankara Adliye Sarayı K blok zemin kat 59 nolu odada açık arttırma suretiyle satılacaktır. Geniş evsafi dosyada mevcut şartnameye ilişik bilirkışi raporunda açıklanmıştır Takdir olunan değeri: 4. 950.000.000.-TL 1. Satış günü ve saati: 01.04. 1997 günü saat 10.15-10.30 2. Gaynmenkul: Ankara ıli, Yenimahalle ilçesi, Çayyolu Mah., Mesa Koru Sitesi. Orkide Blok'ta bulunan, imann 15576 ada, 1 par- setini teşkil eden 11057 m2 miktanndaki arsa üzerinde ınşa edilen 84/33171 arsa payına tekabül eden 3 oda, salon, antre ve müştemilatmdan ibaret 120 m2 kullanım alanlı merkezi kaloriferli, 1 adet gömme balkonlu E Blok, 2. kat 11 nolu daire bir borçtan dolayı Ankara Adliye Sarayı K blok zemın kat 59 nolu odada açık arttırma suretiyle satıla- caktır. Geniş evsafi dosyada mevcut şartnameye ilişik bilirkışi raporunda açıklanmıştır. Takdır olunan değeri: 6. 600.000.000 -TL 1. Satış günü ve saati: 01.04. 1997 günü saat 10.30-10.45 Satış şartlan: 1 - Satış yukanda yazılı yer, gün ve saatte açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edilen kıyme- tin yüzde 75'ini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacaklan mecmuunu ve satış masraflannı geçmek şartı ile ihale olu- nur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa. en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla 11.04. 1997 günü aynı yerde aynı saatte 2. arttırmaya çıkanlacaktır. Bu arttırmada da bu miktar elde edilememişse gaynmenkul en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak üzere arttırma ilanında göstenlen müddet sonunda en çok arttırana ihale edılecektir. Şu ka- dar kı arttırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin yüzde 40'ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacaklann toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflannı geçmesi la- zımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2- Arttırmaya iştırak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin yüzde 20'si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır Satış, peşin para iledir. alıcı istediginde 20 günü geçme- mek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi, ihale pulu. tapu harç ve masraflan alıcıya aıttir. Birikmiş vergiler satış bedelınden ödenir 3- lpotek sahıbı alacaklılarla diğer ilgililenn (*)bu gaynmenkul üzenndeki haklannı hususiyle faiz ve masrafa da- ir olan iddialannı dayanağı belgelen ıle 15 gün içinde dairemıze bıldırmelen lazımdır. Aksi takdırde haklan tapu si- cili ile sabıt olmadıkça, paylaşmadan hanç bırakılacaklardır 4- thaleye katılıp daha sonra ihale bedeünı yatırmamak suretiyle ihalenin feshıne sebep olan tüm alıcılar ve kefıl- leri, teklifettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve aynca temerrüt faızinden mütesel- silen mesul olacaklardır. İhalefarkı \e temerrüt faizi aynca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5- Şartname, ilan tarihınden itibaren herkesin görebılmesi için dairede açık olup masrafı verildiği takdırde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6- Satışa iştirak edenlenn şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacaklan, başkaca bilgi almak is- teyenlerin 1996/617 sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmalan ilan olunur. 4/2/1997 (*) llgililer tabırine irtıfak hakkı sahiplen de dahildir. Basın: 6299
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle