Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 21 ARALIK1997PAZAR
HABERLERM-M-L LLFUJ.lXJXJJ.l.
TÜGlK'in hazırlattığı raporda, özgürlüklerin yalnızca yasalarla sağlanamayacağı belirtildi
4
Düşünceye sınır konıılmaz'
Bakanlığa
su davası
• İstanbul Haber Servisi
- Sağlık Bakanlığı"nca bir
yıl içinde kapatılması
istenen su satış,
ıstasyonlannın sahıpleri,
düzenlemenin iptali ve
yürütmenin durdurulması
talebiyle Danıştay"a dava
açtı. Dava başvurusu, 202
ıstasyon sahibi adına
avukatlar Vahit Genç ve
Hülya Kudun tarafmdan
yapıldı. 3 bini lstanbul'da
olmak üzere Türkiye
genelinde 6 bin dolayında
su istasyonu bulunduğu,
birçoğunun gerekli
şartlara uymadığı
belirtildi.
'Drejan' filminm
müzikleri
• Haber Merkezi -
Gösterime girdıği zaman
büyük ilgi gören ve 'kan
davasına karşı'
mesajlanyla ilgi çeken
'Drejan' filmınin müziği
kaset oldu. Horasan'dan
11. yüzyılın başında
Anadolu'ya göçen
Drejanlann çabasıyla
çekilen filmin muzikleri,
Metin Karataş tarafından
düzenlenmişti. Kasedin
yapımcılığıni üstlenen
Anadolu Müzik
fiTmasının yetkilileri.
'Drejan' kasedinin
otantik bir yapım
olduğuna dikkat çektıler.
Koltuklar dana
derisr
• ANKARA
(Cumhuriyet Biirosu) -
Türkiye Büyük Millet
Meclisı'nin yenılenen
genel kurul salonunun
koltuklan için "ceylan
densi" sipariş edüdiğine
ilişkin haberler
yalanlandı. Türkiye
Büyük Millet Meclisi
Basın ve Halkla llişkiler
Daire Başkanlığı
tarafından yapılan
açıklamada. yenilenen
genel kurul salonundaki
koltuklann. basında çikan
bazı haberlerin tersıne
ceylan derisi değil,
Italyan firması Patrona
Frav tarafından ürerilen
dana derisi okiuğu
belirtildı.
Basın
sempozyumu
• ANKARA (AA)-
Devlet Bakanı Cavit
Kavak, "Geleneksel
Basın Sempozyumu"
dolayısıyla Antalya
Gazeteciler Cemiyeti
Başkanı Erdoğan
Kahya'ya bir kutlama
mesajı gönderdi.
Yurtdışında bulunması
nedenıyle sempozyuma
katılamadığını ifade eden
Kavak. "'basının, yeni
yüzyıla teknolojiyı
yakalamış. çağa ayak
uydurmuş, iyı yetişmiş
bir kadroyla gireceğine"
inancını dıle getirdi.
Kavak, "21. yüzyılın en
önemli sermayesinin bilgi
olacağından arnk
kimsenin kuşkusu yok.
Bilgi,, gyç demektir. Bu
güç mücadelesinin en
önemli odak noktası da
basın ve enformasyon
olacaktir" dedi.
Sayıştay'da
seçımI ANKARA (AA)-
Sayıştay Birinci
Başkanlığı ve Sayıştay'da
boşbulunan 15 üyelik
için TBMM'de seçim
yapılacak. Sayıştay
Başkanlığı ve üyelikleri
için adaylık başvurusu,
31 Aralık'a kadar TBMM
Başkanlığı'na
yapılabilecek. TBMM
Genel Kurulu'nda
yapılacak Sayıştay
Başkanlığı ve üyelik
seçımlen için gerekli
değeriendirmeleri
yapmak ve aday
belirlemek üzere Plan ve
Bütçe Komisyonu üyeleri
arasından 15 kişilik
"Sayıştay Başkanı ve
Üyeleri Onseçim Geçici
Komisyonu" kurulacak.
Egitim-Sen'den
kınama
• İstanbul Haber Servisi
- Eğitim-Sen İstanbul 7
No'lu Şubesi. yaptığı
yazılı açıklamada,
polislerin gösteri yapan
öğrencileri dövmesi
kınandı. Açıklamada
gözaltmda tutulan tüm
öğrencilerin hemen
serbest bırakılması
istendi.
• 'Türkiye'de Düşünce Özgürlüğü Raporu'nda,
kanunlardaki 'yasalar dizisi'nin bir kısmı tümden
yenilenerek düşünce. kanaat, fikir, dil ve din
özgürlükleriyle ifade olanaklannı dogrudan doğruya
kısıtlayan. sınırlayan ve yasaklayan hükümlerin
ayıklanması gerektiği belirtildi.
İstanbul Haber Servisi - Mar-
mara Üniversıtesı Hukuk Fakül-
tesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İb-
rahinı Kaboğlu Türkiye Genç Işa-
damlan Dernekleri Yüksek Ku-
rulu (TÜGİK) için hazırladığı
*Türkiye'de Düşünce Özgürlüğü
Raporu"nu kamuoyuna açıkladı.
Kaboğlu, Türkjye'nin Avrupa
Bırliği'ne kabul edilebilmesi için
düşünce özgürlüğünün güvence-
ye almması gerektığini belirtti.
TÜGlK'in 4. kurultayı dün
gerçekleştirildi. Ataköy Olimpi-
yatevi'nde yapılan kurultayda
Prof. Dr. îbrahim Kaboğlu kurul
için hazırladığı "Türkiye'de dü-
şünce özgürlüğü" konulu raporu-
nu açıkladı. Raporun amacının
Türkiye'deki düşünce özgürlüğü
sorununu sergilemek olduğunu
belirten tbrahim Kaboğlu, bunun
yalnızca anayasal ve yasal düz-
lemde yapılacak ıyileştirmelerle
mümkün olmayabileceğini ifade
etti. lnsan hakkının kışi özgürlü-
ğü ve güvenliği ile düşünce öz-
gürlüğü olmak üzere iki temel
kavrama dayandığına dikkat çeki-
len raporda, bu iki alanın bütün
hak ve özgürlüklenn temeli ola-
rak insan haklannm dokunulmaz
alanlan şeklinde güvence altına
alındığı ifade edildi. "Demokra-
si, insan haklan ve gelişme"nın
birlikte var olabıleceği gerçeğin-
den yola çıkarak Türkiye'de dü-
şünce özgürlüğü için anayasal ve
yasal bağlamda gerçekleştirilme-
si gereken maddeler şöyle sıra-
landı:
İlk aşamada başta Anayasa,
Dernekler kanunu. Si>asal Parti-
ler Kanunu, Basın Kanunu. Rad-
yo ve Televizyon Yayınlan Hak-
kında Kanun. Nüfus Kanunu, İl
İdaresi Kanunu gibi'yasalar dizi-
si'nin bir kısnu tümden yenilene-
rek düşünce. kanaat,fikir.dil ve
din özgürlükleriyle ifade olanak-
lannı dogrudan doğruya kısıtla-
yan, sınırtayan ve yasaklavan hü-
kümlerayıklanmahdır. İkinci aşa-
mada, "bılgilenme hakkı' ve 'yö-
netim sav damlığı' nın sağlanması
amacıyla yeniyasal düzenkmekr
yapılmaJıdır."
Raporda. Türkiye'de genel ola-
rak hak ve özgürlüklenn ilerletil-
mesi ve korunması amacıyla gü-
vence mekanızmalannın da oluş-
turulması gerektiği ifade edildi.
1982 Anayasasf nda hak arama
özgürlüğünü engelleyen ve hu-
kuk devletini zedeleyen hükümle-
rin ciddi boyutlarda olduğunun
vurgulandığı raporda, Anavasa
Mahkemesi'nin Olağanüstü Hal
Kanun Hükmünde Kararnamele-
ri'ni denetleyemediği belirtildi.
"Halkın avukatı. savunucusu
ya da idari belge ve bilgilere giriş,
komisyonu" gibi farklı adlarla
anılan yeni mekanizmalann da
sisteme dahil edilmesi gerektiğı-
nin savunulduğu raporda. " Dü-
şünce özgürlükkri çerçevesinde
farkhuklan bastırmaya yönelik
dü/enlemeler Türkiye Cumhuri-
yeti'nin ulus-devlet çaosını zedete-
yici boyutiardadır. Cnher devle-
tin birieştiriciliği. ancak bu çan ko-
runarak işlev görebilir. Birleştiri-
ciKk her yerde av nı hukuk kural-
lannın konmasıy la münıkündür"
denildi.
YENİ DÜZENLEMELER
Cezaevlerinde hücre
sistemine ilk adım
Cumartesi Anneleri'nin 136. haftası
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Adalet Ba-
kanlığı'nca "tnsan Hakla-
n Çalışma Programr
başlığı ıle hazırlanan pa-
kette. Türk Ceza Yasa-
sı'nda bir dizı değışiklik
öngörüldü. Bakanlık. de-
mokratikleşme paketi
kapsamında. tutuklu ve
hükümlülerin "hücre sis-
temi" gerekçesıyle karşı
çıktığı cezaevlerinde "o-
da" uygulamasına geç-
meyı planlıyor.
Adalet Bakanlığfnın
hazırladığı öntasanda.
"anavasa değişiklikkri. ya-
sa çalışmalaru vapısal ivi-
leştirmeler. eğitim çalışma-
laru hazıruk soruşturma-
lannagetirilecekstandart-
lar ve gözalb. savcüığın
güçlendirilmesL adli tıp
konulan, çocuk haklan.
kayıp kişikrvefaili meçhul
cinayetter, Türk Ceza Ya-
sasının (TCY) 243 ve 245.
maddelerine aykınlık suç-
lannın takibi, cezaevlerin-
de hükümlü ve tutuklula-
nn haklan" konulan ve
"iyileştirmeler ile Avrupa
İnsan Haklan Komisyonu
ve Divanı'ndaki davalann
iztenmesini" ıçeren başlık-
lar yer alıyor.
Modern cezaevlerinin
yapımı ve mevcut cezaev-
lerinin revizyonu ıle kü-
çük ve harap cezaevleri-
nin kapatılması, mevcut
cezaevlerinin ortak yaşam
mekânlanna açılan \e
"hücre tipi olmadığı" sa-
vunulan oda sistemine ge-
çiş düşünülüyor. Bakan-
lık, daha önce de açıkladı-
ğı bu u> gulamanın "hüc-
retipinegeçiş"olduğu ge-
rekçesiyk tutuklularve aı-
lelerinden yoğun tepki al-
mıştı.
İnsan haklan konusun-
da eğitim çalışmalanna
ağırlık verildiğı belırtılir-
ken. yargıç ve savcılann
eğitim programlanna in-
san haklan konulan da ek-
leniyor. Cezae% i yönetici-
leri ve personelı de insan
haklan konusunda eğıtili-
yor.
Pakete göre. kışı güven-
liğini sağlayacak biçimde
yakalama, gözaltına alma
ve gözaltından çıkarma
formlan hazırlanarak sor-
gulamaya standart getiri-
lecek. Savcılara yeni yet-
kilersağlanacak. Nezaret-
hanelerin durumunu ve tu-
tulan kayıtlan cumhuriyet
savcılannın denetlemesi
için genelge yayımlanaca-
ğı: soruşturmalann doğru-
dan doğruya cumhuriyet
savcılannca yürütülmesi
ve sorgulamada cumhuri-
yet savcısının hazır bulun-
ması uygulamasına. savcı
sayısını arttırdıktan sonra
başlanacağı bildinldı
Hasta haklan \e yargı-
da iyileştirmeler yapmak
amacıyla, açlık grevinde-
kı kişilenn ıstekleri olma-
sa bıle, tedavilerinın yapı-
labilmesini uygun gören
uluslararası raporlar top-
lanıyor.
Kayıp kişiler konusun-
dakı sıkıntılan ortadan
kaldırmak için. mağdur
yakınlannın, savcılıklar-
dan gözaltına alınan ya-
kınlannı araştırma olana-
ğı sağlayan bir sisteme ge-
çilmesı de öngörülüyor.
Cezaev lerindeki tutuk-
lu ve hükümlülerin her
türlü gereksinimlerinin
karşılanması, insanlık
onurunun korunması, eği-
tim ve el becenlennin ge-
liştırilmesi için çalışmalar
yapılırken ınfaz ve koru-
ma memurlannm ünifor-
malannın çağdaş bir şek-
le getirilmesi için de ha-
zırlıklar yapılıyor.
Raporda, AIHK ve Av-
rupa insan Haklan Diva-
nı'nda, Türkiye aleyhine
açılan davalann savunul-
masında bakanlık bünye-
sinde bir daıre başkanlığı-
nın kurulacağı belirtildi.
NAZIM GULMEZ
15 Ekim 1994
Kayıp YakaranüdıCumartesi Anneleri'nin eyleminde
bu hafta, 19% yıhnda İstanbul'da bo-
V'acılık vaparken gözaltına alınan ve
bir daha haber alınamayan Doğube-
yazıüı Orhan Yakar (16) anıldı. Avu-
kat Eren Keskin, Yakar olavının Av-
rupa tnsan Haklan Mahkemesi'nde
görüldüğünü belirterek "Güvenlik
güçlerinin iddiasına göre, yer göster-
mek için Bingöl'e götüriilen Orhan
Yakar mavına basarak parçalanmış.
Bizkr, gözaltmda kaybediten her in-
san gibi Yakar'ın da faiOerini istiyo-
nız'"dedL
İsci önderi Abdullah Bastürk'e mezarı basında saygı
DISK, eski başkaııııu amyor
İstanbul Haber Servisi - Eski
DİSK Genel Başkanı Abdullah
Baştürk. ölümünün 6. yılmda me-
zan basında anılıyor. Tarihe geç-
miş pek çok işçi eylemine önder-
lik yapan Baştürk'ün sendikal hak
ve özgürlük mücadelesi ıçerde gö-
zaltılar ve yıllar süren tutuklan-
malarla karşılık bulurken. yurtdı-
şından özgürlük ve onur ödülle-
riyle taçlandınldı.
DlSK'in faaliyetine yenıden
izinverildiği 1991 yılında^DlSK'i
8. Genel Kurul'a hazırlarken ge-
çirdiği beyin kanaması sonucu ya-
şama veda eden Abdullah Baştürk
bugün Zincirlıkuyu'daki mezan
basında anılıyor.
DİSK'ten yapılan açıklamada
saat 11.00'deki anma törenine
DtSK ve bağlı sendikalann yöne-
tim kurulu üyeleri. işyeri temsilci-
leri ve üyelerinin katılacağı belir-
tildi. DtSK'e bağlı Tekstil-Iş Sen-
dıkası Genel Sekreteri Süleyman
Çelebi, Baştürk'ün 1980 askeri
darbe dönemınde idamla yargılan-
dığı sıkıyönetim mahkemesinde,
mücadele çızgisinden en ufak bir
ödün vermeyen savunmasıy la hep
hatırlanacağını vurguladı.
Abudulah Baştürk, işçi haklan-
na çok önemli kazanımlar sağla-
yan mücadelesıyle tüm işçi sendi-
kalannca ülkemizin sendikal mü-
cadele tanhinin en saygın isimle-
rinden biri olarak anılır.
Abdullah Baştürk. 4 yılı aşkın
süren cezaevi yaşamı süresince
uluslararası sendikal hareketin bü-
yük desteğini gördü, 1987 yılmda
daha önce NeLson MandeUa'ya ve-
nlen "İsyeç Sendikal Hareketi Öz-
gürlük Ödülü"ne layık görüldü.
1991 'de DtSK' in faaliyetuıe yeni-
den izin verilmesi üzenne genel
başkan olarak DlSK'in başına
geçti.
Eralp özgen
'Herkes
yargtya
güvensin'
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Türkıye Barolar
Bırliği (TBB) Başkanı
Prof. Dr. Eralp Özgen,
"Bütün vatandaşlarunız
için güvendiğimiz yargıya,
millervekili söz konusu
olunca güvenmemek için
bir neden yokrur" dedı.
Avukatlık yasa taslağını
görüşmek üzere düzenle-
nen baro başkan lan top-
lantısının açılışında konu-
şan Prof. Özgen, yürürlük-
tekı yasanın eskidiğıni, ba-
zı aksaklıklann yaşandığı-
nı belirterek yeni bir yasa-
nın gecikmeksizin çıkanl-
ması gerektığıni söyledi.
Milletvekili dokunulmaz-
lığının sınırlandınlması
tartışmalanna da değinen
Özgen sözlenni şöyle sür-
dürdü:
"MiUetvekili dokunul-
mazltğını hükme bağlayan
anavasanın 83. maddesin-
deki değişiklik önerisi, iki
milletvekilinin dokunıu-
mazlığı kaldınlınca. unu-
tutanuş,öneri bir yana bıra-
kılmıştır. Tüm vatandaşla-
runız açıstndan güvendiği-
miz yargıya, milletveküisöz
konusu olunca güvenme-
mek için bir neden yoktur
ve böyle bir anlayış çelişki
yaranr."
Radyo Televizyon Yasa-
sı'ndaki değişiklık hazır-
lıklanna değinen Özgen,
yayının durdurulması gibi
ağır bir yaptınmın uygu-
lanmasının hemen ikinci
ihlal için öngörülmemesi-
ni sağlayan değişikliği
olumlu bulduklannı belir-
tirken para cezalannın her
yıl arttınlmasına ilişkin
hükmü hatalı bulduklannı
belirtti. Özgen. "Enflasyon
daha yüksek seyrederse gi-
derek öngörülen para ce-
zası anlamsız hale dönüşe-
bilir. Hükümetin vaaüeri
yerine gelir de enflasyon
yüzde 25'in altma düşerse,
bu takdirde para cezası ku-
ruluşu yok edecek bir düze-
ye ulaşabilirr
dedi.
Özgen, yasada gerekli
olan esas değişikliğın üst
kurulun yapılanmasında
olduğunu belirterek kurul
üyelerinin özerk kurumlar-
dan gelmesi gerektiğini
vurguladı.
SIFIRNOKTASI/ ORAL ÇALIŞLAR oral.calıslarta raksnet.com
Sağlık-lş Sendikası Genel
Başkanı Mustafa Başoğ-
lu'nun Avrupa Birliğı karan üze-
rine yaptığı açıklamayı oku-
dum. Ülkücü kesime yakınlığıy-
latanınan Başoğlu'nun açıkla-
ması, ülkemizdeki genel-geçer
düşünceleri derii-toplu ifade et-
tiği için bir anlam kazanıyor.
Ne diyor ülkücü Başoğlu bir
bakalım: "Yıliardan beri Avrupa
Biriiği'ne girerek, Avrupa ile
bütünleşme isteğimize karşı
olumlu cevap alamadığımız bi-
linmektedir. Bunun kendi poli-
tikamızdan, tutum ve davranış-
lanmızdan, siyasi partilerimizin
iktidar ve muhalefet dönemte-
rindeki açıklamalanndan, ya da
medyamızda zaman zaman çı-
kan ve kendimizi kusuriu gören
politikalanmızdan kaynaklandı-
ğı, bazı çevreler tarafından id-
dia edilegelmiştir. Bu iddiala-
nn, AB'nin Türkiye'yi Batı'dan
dışlama politikasına dayandığı
sürekli olarak gözden kaçınl-
mıştır."
Başoğlu, tepkilerini şöyle
Kof Milliyetçilikle ABD Kapısmda...
sürdürüyor: "Batı, güçlü, istik-
rariı, kalkınan ve toplumu bü-
tünleştirerek huzur içinde var-
lığını sürdürmek isteyen bir
Türkiye'yi bir türiü içine sindi-
rememiştir... Batı, güçlü Türki-
ye yerine, hasta Türkiye özlemi
içinde olduğunu değişik vesile-
lerle belirtmiştir..."
"Bu aşamada ben Türk'üm
diyen herkes, Batı'ya karşı ken-
dimizi suçlamak, bu olumsuz-
luklann kendi tutumuzdan kay-
naklandığını iddia etmek, AB 'yi
haklı görmek, kendimizi suçlu
görmekten vazgeçmeliyiz..."
"Bu karan reddediyor, alan-
lan kınıyor, hükümet, bütün si-
yasi partiler, medya ile ilgili bü-
tün kurum ve kuruluşlan karar
karşısında tutartı tavır almaya
çağınyoruz."
"Yaşasın Güçlü Türkiye."
Bu fikirleri özetlersek ne de-
niyor: "Kendimizeyönelik eleş-
tirilerden vazgeçmeliyiz. Batılı-
lar, 'Türkiye'de işkence yapılı-
yor1
dedikçe, biz 'Hayır zinhar
Türkiye'de işkence yapılmryor'
diye bağınp durmalıyız. Batı,
insan haklanndan söz ettiği za-
man, lafını ağzına tıkamalıyız.
Kürt sorunu dedikleri an, yapı-
lan her şeyi reddetmeliyiz, bir-
lik ve bütünlük üzenne nutuk-
lar atmalıyız. Onlar, güçlü ve
büyük Türkiye istemiyoriar, de-
meliyiz. 'Şimdi biz güçlü vebü-
yüğüz, bundan korkuyorlar.
Herkes, hep birlikte hizaya gir-
meli ve Batı'ya haddini bildir-
meli' diye haykırmalıyız."
Bu, basit milliyetçi tavnn Ba-
tı ile ilişkilerimizi çözemeyece-
ğini herkes bilir. O çok keskin ilk
nutuklann ardından Yılmaz'ın
ABD gezisini izliyoruz. ABD yö-
netimi de Avrupa'nın dikkat
çektiği konularda duyariığını di-
le getiriyor. Askerin siyasi ya-
şamdaki ağıriığının artmasının
yanlış olduğu uyansını yapıyor.
İnsan haklan, kişi hakveözgür-
lükleri konusunda adım atma-
mızı istiyor. Teröre karşı müca-
delede, yöntemlerin değişme-
sinden söz ediyor. ABD'li işa-
damlan ise yönetime bakıyor-
lar. Türkiye, insan haklan ve de-
mokrasi konusunda adım at-
mazsa, maddi yardımlann ve
yatınmların da kesintiye uğra-
yacağı mesajı veriliyor.
Gerçek bu. Bir dünyada ya-
şıyoruz ve Batı ile biriikte olmak
istiyoruz. Bunun bazı ölçüleri
olduğu da bir gerçek. Bu ger-
çekle ABD'de de yeniden yüz
yüze gelindi. ABD'de söylenen-
ler ile AB karan arasında bir fark
olmadığı ortada. Aynca Batı'nın
ve ABD'nin insan haklan konu-
sundaki uyanlan, haklı ve ye-
rinde. Onlann bu istekleri han-
gi amaçlaria öne sürdüğü ayn
bir tartışma konusu. Sonuçta,
bize insan haklanna duyartı
olun, siyasi yaşamı sıvilleştirin
ve demokratik kurumları işletin
diyorlar.
Biz buna ne cevap verece-
ğiz? "Kahrolsun Batı Güçlü
Türkiye onlan korkuttu. Vurvur
inlesin, Hıristiyan Batı dinlesin"
mi diyeceğiz?
Size de komik gelmiyor mu
bütün bunlar. Güneydoğu'da
kullanmak için Sikorsky heli-
kopteri istiyoruz. Yıllardır ABD
kapılannı aşındınyoruz. AB'ye
posta attığımızı söyledikten
sonra VVashington kapılannda-
yız. Bakin ABD Savunma Ba-
kanı Willam Cohen, MesutYıl-
maz'a neler söylüyor: "Askeri
araç gereç ve helikopter veri-
riz, eğer siz Batılı demokratik
değerier yolunda net adımlar
atarsanız. Bunu askerlere de
anlattık."
Isterseniz demokrasiden
vazgeçelim, insan haklannı çiğ-
neyelim ve Batı'ya bu talepleri
nedeniyle posta atalım. Sonra
da bağıralım: "Türkün Türkten
başka dostu yoktur."
Haydi hep beraber.
MİKRO
DtNÇ TAYANÇ
Yazarımız yıllık iznini kullanıyor. O nedenle bu
haftaki yazısını yayımlayamıyoruz.
TOBB, 50 yıllık iliskiyi arastırdı
'Darbeler IMF
operasyonu •
ile bağlantılı'
ANKARA (UBA) - Türkiye Odalar ve Borsalar Bir-
liği'nin (TOBB) yayın organı Ekonomık Forum'm)
yaptığı araştırmaya göre. Türkiye'de demokratik haya-
tı kesintiye uğratan askeri darbelerin, Uluslararası Pa-
ra Fonu (IMF) ıle doğrudan bağlantısı bulunuyor.
Araştırmada. Türkiye'nin 50 yıllık IMF'lı geçmışın-
de, 16 stand-by anlaşması yaptığı belirtilerek 1958,
1970 ve 1980 devalüasyonlanndan sonra askeri darbe
olduğu ve IMF'nın istikrar paketlenni askeri yönetim-
lenn uyguladığı vurgulanıyor.
Araştırmada, dönemin Başbakanı Adnan Mende-
res'ın. IMF ıle yaptığı en önemli operasyon olan "1958
devalüasyonu", "Darbe-IMF" ilişkisinin ilk örneği
olarak göstenlıyor. Araştırmada. şöyle deruliyor: "DP
hükümetL4 Ağustos 1958'de devalüasyon yaparak 1 do-
lan 9 TL'ye çıkardı. Hükümet 1946 sonrası en büyük
devalüasyonu yapıyor ve bir dizi kemer sıkıcı politika-
ya da imza atryor. Karşılığında da lMF'den yeni kredî
ve borç erteleıne olanaklan elde eden DP hükümeti, yi-
ne de siyasi platfomıda puan kaybetmekten kurrulamı-
yor ve 1960 darbesinin ekonomik taşlan da yavaş yavaş,
döşeniyor."
Aynı araştırmada, 10 Ağustos 1970'te yapılan yüz-
de 66'lık devalüasyonun ardından 12 Mart 1971 dar-
besinin, 24 Ocak 1980 yılında yapılan devalüasyonun
ardından da 12 Eylül 1980 darbesinin geldiği işaret
edılıyor. IMF ile yapılan stand-by anlaşmasından son-
ra uv gulanan istikrar paketinin sosyal huzursuzlukla-
ra neden olduğu belırtilen araştırmada. IMF ıle yapı-
lan stand-by anlaşmasından sonra ekonomik dengele-
nn yenne oturtulması ile sendikal ve siyasal düzeni
IMF paketine uyumlaştıracak düzenleme kararlannı
alma görevini, darbe yönetimlerinin üstlendıği vurgu-
lanıyor.
.Araştırmada, Türkiye'nin 50 yıldır ekonomık sonın-
lannı IMF ile çözmeye çahştığı ifade edılerek, ancak
50 yıldır IMF reçetelerini uygulayan Türkiye'nin, eko-
nomik darboğazlannı kendi kendıne aşmada bir ilerle-
me sağlayamadığına işaret ediliyor. Araştırmada. IMF
ıle ilk stand-by anlaşmasının yapıldığı 1961 yılmda.
150 mılyon dolar seviyesinde olan dış ticaret açığının,
IMF ıle yenıden masaya oturulmaya hazırlanıldığı bu-
günlerde 20 milyar dolarlara ulaştığı belirtiliyor.
Darbe mi IMF'yt, EV1F mi darbeyi getiriyor?
4 Ağustos 1958 kararları
- Devalüasyon yüzde 220.
- Dolar kuru, 9 lıra oldu. .• •••. •• .iu<ı
- Dış ticaret kontrolünde gevşeme. .' ı.
-KİTzamJan,. . .,, ,,„,<:«•.
- İstikrar paketi.
- 27 Mayıs 1960 askeri darbe
10 Ağustos 1970 kararları
- Yüzde 66'lık devalüasyon.
- Dolar kuru, 15 lıra oldu.
- IMF reçetesı uygulanmaya başlandı.
-12 Mart 1971 'de askeri darbe.
24 ocak 1980 kararları
- Devalüasyon ve dolar 47 liradan 70 liraya çıkryor.
- İstikrar paketi ve kemer sıkma politikası.
-12 Evlül 1980 askeri darbesL
1UJU
* - . - •
4İ?
Cezaevleri
Açlık grevleri
yayılıyor
NECATİ AYGES
İZMİR - Nazilli E Tipi Cezaevi'nde 68 tutuklu ve
hükümlünün başlattığı süresiz açlık grevi 33. güne
gırdi. Nazilli E Tipi Cezaevi ndeki eylemi destekle-
mek amacıyla Aydın. Uşak ve Buca cezaevlerinde bu-
lunan toplam 287 tutuklu ve hükümlü de dönüşümlü
açlık grevıne başladı. Eylemcilerden 16'sının sağlık
durumlannin cıddı olduğu. 8'inin isekısmi felç geçİT-
diğı ve gıda alamadıklan bildinldi.
TAYD-DER'li aileler. Nazilli Cumhuriyet Başsav-
cısı Muzaffer Oztürk'ün olaylara duyarsız kaldığını
öne sürerek Adalet Bakanlığı'na suç duyurusundabu-
lundular. Nazilli E Tipi Cezaevi'nde bulunan tüm si-
yasi tutuklu ve hükümlüler. uygulamalan protesto
amacıyla başlattıklan süresiz açlık gervini sürdürüyor.
Avukatlar, eylemcilerden 16'sının sağlık durumlannin
ciddi olduğunu öğrendiklerini söylediler.
DinozoRH A F T A L I K M İ Z A H D E R G İ N İ Z
Duran toplara
çok sert vuran dergi
ÇlKTl
Aldınız mıP