Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 5EKİM1997PAZAR
12 KULTUR
Joffrey Bale'nin gösterisinde Mehmet Sander'in 'Inner Space' koreografisi gerçekleşemedi
'Dansın en yabn lıaliııi arıyorum'
EMRE KOYÜNCUOĞLl
Geçen günlerde Yapı Kredi Festivali
kapsammda Türkiye 'ye gelen Joffrey Ba-
le nin Istanbul gösterisi öncesinde bir av
süren bir kararsızhk yaşandı. Gösterile-
rine ek olarak Mehmet Sander'in bir ko-
reografısıni de sahnelemek ısteyen grubun
GenelSanat Yönetmeni GeraldArpino 'va
bu ısleminin "profesyonelce olmadığı"
söylendı. Dünyamn belli başlı dansgrup-
lanndan sayılan Joffrey Bale nin dansçı-
larım kendi ürettiği dans tekniğivle ıkiyıl-
dır eğiten ve bu ekıple koreografilehni
sahneleyen modern dans ustamız Meh-
met Sander 'in "InAer Space "adh kore-
ografisinın Istanbul gösterısine eklenip
eklenmeme durumu organızasyonda sorun
yarattı. Joffrey Bale nin gösterisi böyle-
lıkle Sander 'si: gerçekleşti.
Mehmet Sander 'le ilkkez Londra'dakar-
şılaştıklarını ve çalışmalarından çok et-
kılendiğmi anlatan Arpino, Mehmet San-
der 'ın 21. yüzyılın en ılginç ve en başan-
lı genç koreograflarından birı olduğunu
söylüyor.
- Joffrey Bale iie olan iüşkiniz nedir?
MEHMET SANDER: Ben Joffrey Ba-
le'yle ıkı yıldır çahşıvorum v e "Inner Spa-
ce"adlı eserimi Amenka'da defalarca sah-
nelediler. Joffrey Bale. bu yıl kuruluşunun
40. yılını kutluyor. Bu nedenle Amen-
ka'da turneye çıktılar v e esenmı de bu tur-
nede kullandılar. RobertJoffre> öldükten
sonra Joffrey Bale'nin genel sanat yönet-
meni. Gerald Arpino oldu. Ben dansçıla-
nnı 1995 yılında çalıştırmaya başladım.
Ilk kez 1996 yılında bir eserimi VVashing-
ton'da Kennedy Center'da sahnelediler.
Sonra ben onlardan aynlarak kendi gru-
bumla turneye çıktım. Bu yıl da geçen yıl
olduğu gıbi Joffrey Bale'nin dansçılannı
çalıştırdım. Washıngton'da çok prestijlı
bir yer olan Natıonal Smıthsonian Insti-
tute'da düzenledikleri kutlama törenlerin-
de. benden kendi dans kuramımı anlata-
cağım bir konferans istediler. Ardından
da Joffrev Bale dansçılan e&rlenmi sah-
nede uyguladılar. Amenka'da tume ya-
parlarken. ekibımle çalıştığım kente. Los
Angeles'a geldiler. Kalifornı\a'nın en
önemlı gösten merkezı Los Angeles Mu-
sıc Center'daki Ahmanson Theater'da be-
nim de ıçinde bulunduğum bırkaç kore-
ografın göstenlenni sundular. Daha son-
ra da tstanbul'a gelecekleri için benımle
• Yapı Kredi Festivali'nde Joffrey
Bale'nin programına eklemek
istediği Sander'in 'Inner Space'
koreografisi festival yetkililerince
kabul edilmedi. Joffrey Bale ile
çalışmalannı sürdüren Mehmet
Sander, kendini sahnede bir obje
olarak görüyor. Danstan müziği,
kostümü, öyküyü çıkararak en yahn
hali anyor. Çünkü "yalınlaştığı
zaman her şey o kadar büyüyor ki..."
ilişkiye geçtiler. Ben de düşündüm ve on-
lara geçen yıl teknik anzalar nedeniyle
İstanbuİ'da gerçekleştiremediğim birgös-
terimi, "Inner Space"i yapabileceklerini
söyledim. Bu gösteri ıçın Pleksiglas'tan bir,
küpe ihtiyaçlan vardı. Bu küpün Amen-
ka'dan taşınmasının çok pahalıya mal o-
lacağını biliyordum. Geçen vıl Hollanda
Dans Festıvalf ne geldığımde gösteri ıçın
bıze ödenen paranın çoğu sırfbu kargo ıçın
harcanmıştı. Bu nedenle onla'ra gösteri
için gerekli olan küpün Türkiye'de hazır
olduğunu da söyledim. Bunu onlara ilet-
tığim zaman, ağustos ayındaydık. Küp ge-
çen yıl lstanbul'da gerçekleştırdiğim gös-
tenlerin bir parçası olarak hazırlanmıştı.
Çok sevindiler, çünkü lstanbul'da dünya-
ca ünlü bir Türk sanatçısının koreografi-
sini sahneleyeceklerdı. Her şey tamamdı.
ama festivali düzenleyen bankayla bırta-
kımproblemlerioldu. Jofrrey Bale'rıin tur-
ne yaptığı gösterınin adı "Billboard"\e
tüm Avrupa'daki turnesındekı kontrat bu
gösteri adma yapılmış. "InnerSpace" ko-
reografısının bu göstenye aynca eklenme-
si sırfTürkiye ıçındüşünüldü. Bunun ıçın
para da ıstemedıler. Yapı Kredı Festivali
organizasyonu bunun profesyonelce ol-
madığını söylemişler. Arpino çok ıstek-
liydı. günlerce göstennin provasını yap-
tılar Gösten için gerekli olan özel ses sis-
temi, kostümler Istanbul'a geldı. Bunlar
geldıkten sonra bıle Yapı Kredi Bankası
Festivali'nın yetkilileri bir türlü karara \a-
ramadılar. Arpino. festival yetkılıleriyle
özel bir görüşme \ apıp diretti bile. Olma-
dı. Kendi grubumla 98'de tstanbul'a gel-
mevi duşünüyorum. Üstelik Joffre) Bale
de Istanbul'a yenıden gelecek \e prog-
ramlannda "Inner Space"i de düşünüvor-
lar. Aslında ben. böv le polıüktas ırlann ol-
duğu yerlerde pek olmak istemiyorum.
Joffrev Bale. şu anda dünyadaki en büyük
beş bale grubundan birısı. Prestijli bir
grup. benım de prestijim var. Işlerim dün-
Charles Saatchi 'nin çağdaş sanat koleksiyonu Kraliyeî Akademisi 'nde sergilenince güriiltü koptu
Suçu: SanatKültür Servisi - Ünlü Ingilız
reklamcı Charles Saatchi'nin çağ-
daş sanat koleksiyonundan olu-
şan "Sensation" başlıklı serginın
Londra'nın köklü müzelennden
Royal Academy'de (Kralı>et Aka-
demisi) sergilenmesi. Ingiliz sa-
nat ortamında çeşitli tartışmalara
yol açtı. Son yıllarda Londra'yı
uluslararası çağdaş ^anat ortamı-
nm önemli merkezlerinden birı
halıne getıren genç sanatçılann
) apıtlanndan oluşan "Sensation".
tutucu çevrelerin tepkisinı çektı.
Sergide \er alması beklenen bazı
yapıtlan yasaklamaya çalışan Ro-
yal Academy'nin bazı üyelerinin.
etkinlıği protesto etmek amacıy-
la istıfa etmeyi düşündükleri söy-
leniyor. Sergide yer alan ve daha
önce Royal Academy üyelik çağ-
nlannı reddeden Damien Hirst ve
Rachel VVhiteread gibi ünlü sa-
natçılar ıse akademinın tutucu
üyelerinin istifa etmesınin kuru-
mun yaranna olacagına ınanıyor-
lar.
Charles Saatchi koleksiyonu-
nun Royal Academy'de sergilen-
mesi, Ingiliz sanat ortamında bir
değişimin göstergesi olarak ka-
bul edılıyor. 1977yılındanbuya-
na akademıye çağdaş bir çehre
kazandırmak için mücadele ve-
ren sergiler sekreteri Norraan Ro-
senthal, BBC'ye yaptığı açıkla-
mada, "Bugünkü Akademi.fark-
lı eğilimteri sergileyen 75 üyeden
Saatchi Koleksivonu'ndan Thomas Grünfeld in vapıtı.
oluşuyor. Pek çoğu. birbiriyle hiç
konuşmuyorbfle. 1981 yıbnda Re-
simde Yeni Bir Ruh" başlıklı ser-
giyigerçekleştirdiğimdeyoğun tep-
kiler aldım.
Akademinin tutucu üyeleri,ser-
gi için Avrupalı sanattüccarlany-
la işbirliği vapnğunı iddia ettiler!
Oysa o sergi son derece başanlı
oldu. uluslararası yankılar buldu.
Şirndibu' Sensatıon' sergisineseç-
tiğbn baa yapıüar için de elestiri-
liyonım. Doğrusunu isterseniz,bu
sergide yer alan sanatçılar. Krali-
.vet.Akademisi'neknaslagerçekbir
akademi oluşturuyorlar. Birbirle-
riyle ilişki içindeler: konuşuyor-
lar, taröşıyorlar. Onlann bir bölü-
mü. yannın akademisyenleri ola-
caklardır" dıyor.
"Sensation" sergisinde, tngilız
sanat ortamının son yıllarda en
şöhretli sanatçısı haline gelen Da-
mien Hirst,bu yıl Venedik Biena-
li'nde Ingiltere'yi temsil eden Rac-
hel VVhiteread,MarcQırinn,Mark
\\allinger. Jenm Saville, Simon
Callery, Keith Co\
r
entr>,Gar>' Hu-
me. Jake&Dinos Chapman ve
Marcus Harvw gibı, Charles Sa-
atchi'nin sanat ortamına lanse et-
tiği pek çok sanatçı yer alıyor. Bir-
birinden ilginç yapıtlanyla tngi-
liz sanat ortamına yeni bir soluk
getiren bu genç sanatçılann isim-
lerine. artık uluslararası bienal-
lerde dc rastlanıyor.
Charles Saatchi'nin bazı çevre-
lerde u> andırdığı tepki de bu nok-
tada başlıyor. An Revıeu dergi-
sinin editörü Da\id Lee, "Saatc-
hi koleksiyoncu değil, neyin nasıl
pazarlanacağını çok iyi bilen bir
tüccar. Bu sergi. Saatchi'ye kendi
tkari menfaatian için Londra'nın
en iyi gakrisini kullanma fırsaö %e-
riyor" diyor. Ünlü sanat tarihçisi
Norraan Adamsda benzer düşün-
celeriçinde: "Saatchi'nin sergile-
digi sanann estetikdeğeriyok. Tek
özelliği. izleyiciyi tahrik ermesi.
Sonra Saatchi, güleoynaya banka-
nın \olunu tutuyor..."
İngıltere'de olduğu kadar dün-
yada da modem sanatın önde ge-
len koleksıyoncularından biri ha-
lıne gelen Charles Saatchi, hıç ta-
nınmayan bazı genç sanatçılann
tüm yapıtlannı satın alarak başa-
rılı bir bıçımde sanat dünyasına
lanse ettigı. dolayısıyla 'anlıkyü-
dızlar' yaratarak fiyatları haksız
bir biçımde aşın yükselttığı ge-
rekçesıyle eleştırilıyor. Bu sıste-
mın uzantısı olarak anık sanat öğ-
rencilerının şöhrete kavuşmak
ı nacıyla "Ba> Saatchi'nin bege-
ı line seslenen" yapıtlar üretme-
ye :alıştığı söylenı\or. Ünlühey-
kehıraş Rachel VMıiteread. genç-
lenn artık sanat aşkıyla değil. 'ka-
riyer' aşkıyla ürettiği kanısında.
800"ü aşkın sanat yapıtının bu-
lunduğu Charles Saatchi kolek-
siyonunun bir bölümünün sergi-
lendiği Saatchi Galerisi'nde çalı-
şan bir yetkıli ise "Charles 10 yıl
içinde satın aldığı \apitlann yüz-
de doksanının kendinden başka
kimseye bir değerifade etmeyece-
ğjni söylüyor" dıyor.u
Galeriyi fi-
nanse etmek için raman zaman
bazı >apıtlan satışa çıkanyor. Ko-
leksi\onundaki>apıtlanen iyişe-
kilde sergilemeye çalışıyor. Bu ötû
değil, >aşa>an bir koleksiyon."
Tüm bu tartışmalar sürerken
15 yılda yalnızca iki söyleşi ger-
çekJeştıren Charles Saatchi sessiz-
liğinı koruyor. Koleksiyonu ile il-
gili asıl değer yargısını. zamanın
vereceğini biliyör belki.
Miles Davis'in yapıtlan 8-25 Ekim tarihleri arasmda Aksanat'ta sergilenecek
^Resimleıi yaşamnnn görsel güncesi'KûltürSenisi-Efsa-
nevi trompetçi ve kom-
pozitör MDes Da\is'in
resim serasi. Türkiye'de
ılk kez 8-~25Ekım 1997
tanhleri arasında .\ksa-
nat'tayeralacak 1. Ak-
bank Caz Festivali kap-
samında gerçekleştiri-
lecek olan sergi, Da-
vis'in 81 yapıtından olu-
şan yağlıboya ve karakalem çalışmalan-
nı ıçenyor.
1980'li ydlann başından itıbaren mü-
zığın>anı sıraresimledeilgilenmeyebaş-
layan sanatçı. yasamının son 10 yılını re-
sım yaparakgeçırdi.Resim yapmayapn-
mıtiffıgürlerL- başlayan Miles Davis, son-
ra renk ve kompozisyon ağırlıklı yapıtlar
koydu ortaya. Davıs'in ilk resim sergisi
1989da Amerika'da açıldı. Sanatçının
karakalem çizimleriyle başlayan resim
serihenı, tuv-
1
üzenne soyut kompozis-
yonlarla daha da ilerledi. Sanatçının yağ-
lıboya tablolan onun duygulannı ve dü-
şüncelerini yansıttı ve müziğinde olduğu
gıbı doğaçlama ve değişkenlik açısmdan
zengin ifadeler kazandı. 1980'den sonra
eskizler ve resımler yaptı.
En büyük ilham kaynağını kadın vücu-
dundan ve onun hareketinden alan Miles
Davis. dans edenleri resmetmekten de bü-
yük haz duydu ve onlann vücut hareket-
lerini tuvaline yansıttı. Müzisyenleri ve ger-
çek olmayan çizgi fılm kahramanlannı
da resmeden sanatçı. öjjceleri soyut akı-
mın etkisinde kaldı ve Milano'nun Memp-
his hareketinden etkilendı.
Miles Davis; otobıyografisinde. resme
olan ilgısini şöyleanlatıyor: "Giderek da-
haçok çiziwr. dahaçok boyuyorum, gün-
de birkaç saat resinile meşgul olu>x>nun.
Turoedeyken de öyle. Beni dinlendiriyor
resim yapmak. yumuşatıyor. Hayal gü-
cümden çıkan resmi görmeyi de çok sevi-
yorum. Terapi gibi benim için resim yap-
mak. Müziğime karşı nasıl tutkuluysam
resme karşı da tutkuluyum."
Yasamının son iki yılında daha çok Af-
rika sanatı etkili yapıtlar üretmek için so-
yut sanattan uzaklaşan Miles Davis. hıç-
bir zaman satış amacıyla resim yapmadı.
Sanatçı bütün yapıtlanna. hıslenni \e
geniş hayal gücünü de kattı. En sevdiği
\e en çok kullandığı renkler; yeşıl. san.
kahverengi ve kırmızı olan Davis. resım-
lennde totem yüzler. karanlık. bazen kö-
tü, mistik fıgürlere de yer verdi. Bunlar
Davıs'in hayatının görsel güncesinı oluş-
turdu. Miro, Kandinsky \e Basquiat gıbi
ressamlara hayranlık duyan sanatçı,
1988'den sonra bazı çizim ve resimleri-
nın sengrafılerinı yayımlamayı düşündü.
'Noteworthy', 'Faces' ve 'Chorus of Ima-
ges'dan oluşan ilk üç serigrafı, sadece 100
adet çoğaltıldı. Üç orijinal imzalı Miles
Davis serigrafısı. Hollanda'nın Harlem
kentinde 'Yunnan Art' başlıklı bir sergi-
de sergilendi. Davis'in 1991 'deki ölümün-
den sonra 'Sea Horses' adlı yapıtından
200, 'TheKiss' ve "DonQuixote' adlı ya-
pıtından 450 adet sengrafı yapıldı.
yanın her tarafuıda artık tanınıyor. Bır-
çok ülkede sanatseverler"InnerSpace" ese-
nmi izleyebildi. Kendi ülkemde, yetiştı-
ğım îstanbul şehnnde. bir festıvalde böy-
le birkarann verilememesı nedeniyle bu-
radaki izleyicilere o şans verilmedi.. Ekim
ortasında Amenka'ya dönüyorum, Joffrey
Bale'yle üçüncü kohtratımı imzalayaca-
ğım. Ve artık Joffrey Bale benım koreog-
rafilerimi programında arka arkaya yap-
mak istiyor. Gelecek yıl ıçın birprömiye-
ri de onlarla birlikte gerçekleştireceğiz.
-Joffrey Bale'nin dansçılan, sizin dans-
çılarunz gibi ağır çalışabUiyorlar mı?
Ben çalıştırdığım için başka seçenek-
leri yok zaten. Benim dansım farklı bir tek-
niğe dayanıyor. Arpino'yla ılk karşılaştı-
ğımızda bana."Benim dansçüanm senin-
kiler gibi değil" dedi. Çünkü dansçılanm
halter kaldınrlar, ağ:r kondısyon çalışır-
lar. Kadın. erkek aynmı yoktur. 15 yıllık
bir prima balerina 2 haftalık bir çalışma
sonunda 75 şınavı, 250 tane mekıği arka
arkaya çekıyordu. Bunun cinsiyetle bir il-
gisi yok.
Ben baleye tamamen karşıyun. Bale ge-
çen yüzyıla ait bir sanat. Ben halen "Fın-
dıkkıran" gibi eserlenn sahnelenmesi için
vüklü paralar harcandığında gerçekten
üzülüyorum. Klasik operaya da çok kar-
şıyım. Bunlar saray sanatlan. Elit bir gru-
bun eğlencesi ve belli bir sanat anlayışı ola-
rak ortaya çıkmışlar. Hiçbir zaman evren-
sel değerleri içermedi. Bale bana Uzak-
doğu sporlan gibi gelıyor. Vücut çalıştır-
ma tekniği. Estetik açıdan benim gözüm-
de sıfır bir değeri var. Ben modem dan-
sın baleden geldiğıne de inanmıyorum.
Estetik olarak da felsefi olarak da bırbir-
lerine çok tersler. Modern dans çok yeni
bir dans daluYeni düşüncelere, yeni es-
tetik yaklaşımlara çok açık bir sanat dalı.
Daha bir yüzyıllık bir sanat dalı.
Hareket eden TIR'Iaria dans
- Joffrey Bale sanatçılan bu düşündük-
lerinizi tabii ki biliyorlar değil mi?
Evet, biliyorlar. Ancak, Joffrey Bale
grubunun bir özelliği var. Onlann dansa
bakış açıları çok genış. Örneğın Ameri-
kan Bale Tiyatrosu'nun benı mısafır bir
koreograf olarak çağırabıleceğmi hiç dü-
şünmüyorum. Arpıno o kadar müthiş bir
ınsan ki.. riskleri göze alabilen bir insan.
Hem eskı repertuvan elinde bulunduruyor
hem çağdaş baleyi hem modem baleyi. Bir
yandan Balanchine in eserleri. bir
mm
~
m
yandan da benım eserlerim. Sı-
nırlan zorluyor.
- Geçen yıl bahsettiğiniz baa
planlannızvardı? Örneğin hare-
ket edeoTIR'larda dans etmek-
\'aptınız mı?
Evet. yaptım. 1997*de Kopen-
hag bir kültür başkenti olduğu
için benden o şehirde bir prömi-
yer yapmamı istediler. Uzun za-
mandır, hareket eden bir TIR'ın
içinde bu sefer de hıza karşı dur-
mak ıstıyordum. Ağustos 1996 "da
atölye çalışması yaparken per-
formanslanndan memnun kaldı-
ğım birkaç Kopenhaglı dansçı ve
ekıbimden bazı dansçılarla bu
gösteriyı gerçekleştirdik. Şehrin
dışında motosiklet yanş pistınde
göstenyı yaptık. Benim eserlerim-
de hep engeller yardır. EJizi dur-
duran engeller. Ömeğin; yeri 45
derecelik bir açıyla kuüanınm.
Dansçılarıma her zaman, "Siz
durmuyorsumız,engellerbizi dur-
duruyor",diyorum. Fizıkkanun-
lanna göre bir hızın durdurulma-
sı için bir nesneye ihtiyaç var.
Normalde, A noktasından sıçn-
yorsak. yıne A noktasına düşüyo-
ruz. Pekı yer hareket ederse, ya
da duvar bana doğru gelirse. o za-
man ben sıçradığımdaduvara çar-
pabilırim. Fızik kanunlan, bir ko-
reograf olarak ilgımi çekiyor.
Gösteriyı 5-6 metrelik TIR'lar-
la yaptık. Gösteriden sonra mo-
tosiklet yanşı vardı. Yanşçılann
çok hoşuna gittı. Çünkü çok risk-
lıydı. Bir anlamda bir ölüm ka-
lım meselesi.
Kopenhang'dan sonra Brezil-
ya'ya geçtim. Sao Paulo'nun ku-
zeyindeki Belo Horizante'de re-
pertuvardan eserler yaptık. Klas-
tug'da Belçika'da bir festival var.
Ben orası için hazırladığım so-
lo'mu yaptım. "Surface" (Satıh)
dıye.. Oradan Sao Paulo'ya geç-
tık. 98 'de yine gıdeceğız. Bu ara-
lar bolca kıtap okuyorum. Fizik
üzerine araştırmalar yapıyorum.
Ne de olsa benim dansımın fizik
ve mimariyle ilgisi var. Hayatın
kendisi fizik kanunlanna göre...
- Duygular nerede?
Duygularla sahneye çıkmayı
gereksiz buluyorum. Ben sahne-
de bir objeyim. Bir tahta parça-
sı, cansız bir obje olarak sahne-
de yer alıyor. Ben ve dansçılanm
da onunla karşı karşıya olan can-
lı objeler oluyoruz. Benim için o
kadar basit. Smithsonian'da ders
venrken izleyicilere soruyorum:
"Şu anda karşımda olmanıan
nedeni nedir?" Hep bana "Seni
çok seviyoru/,yapnğm işten etki-
leniyoruz_" diyorlar. "Çok sağ
olun" diyorum ve yine soruyo-
rum :" Pekı ama benim karşımda
olmanızın nedeni nedir?" Her-
kes bıraz şaşınyor. belli bir zaman
sonra da soruyu ben cevaplıyo-
rum: "Burada olmanızın bir nu-
marah nedeni; verçekimidir." Be-
nim yaptığım; dansın en yalm
halıni aramak. Danstan müziği
çıkardım, kostümü çıkardım, hi-
kâyeyi çıkardım.. En yalın hali ne-
dir? Yalınlaştığın zaman her şey
o kadar büyüyor kı.
KÖŞEBENT
ENİS BATUR
Dalinin Zararından
Kâr Çıkarmak İçin
7?7e Sunday Tımes 'in 14 Eylül 1997 tarihli kültür eki-,
nin kapak konusu "Dali Felaketi" başlığım taşıyordu:-,
"XX. Yüzyıl Sanatını Iflas EttirenAdam."
Bu yıl yedincisi düzenlenen TÜYAP Sanat Fuarı'nı,_
dolaşırken Dali'yle ılgili saptama aklımdan çıkmadı.J
Yanlış anlaşılmak istemem: TÜYAP Sanat Fuan'nın'
organizasyonunda herhangi bir sorun yoktu. Orada.
yer alan yapıtlar bana Dali'nin "/ı/sse"sıni düşündür-,
dü: "Felaket", anlaşılan, bütün dünyayı olduğu gibi
Türkjye'yi, Türkiye'deki yeni sanatçı kuşaklannı da bel-'
li ölçüde etkilemişti.
Burada da kesin bir yargıdan yola çıkmadığımı'
anımsatmak isterim: Salvador Dalı'yi ressam sayma-
yanlar, kötü ressam sayanlar bir dolu ya. onlardan bi-''
ri değilim gerçekte. "Iflas" sorununa ilişkin kimi dü-'
şüncelerim, ortak kaygılanm var öte yandan, onlara •
değinmek istiyorum.
Salvador Dali, hakkında kolaycana "basmakalıp '
kanı"\ara ulaşılabilecek sanatçılann başında geliyor-'
du. Yapıtı kadar, hatta yapıtından çok, kişıliği ve ta-:
vırtanyladikkatleri, nefretı, en hafifinden tepkıleri üze-'
rindetoplamayı başarmıştı. Başarıdan sözediyorum, •
çünkü önde gelen hedefleri arasında olabildiğınce //-"<
g; çekmek geliyordu. Belki yaprtı ve kışiliğı, aynlabil--i
diklerince ayırmayı denemek en lyisi. Bir daha vur-.
guluyorum: Ayırmak elden geldıği, gelebildıği ölçü-i
de tabii. *
Her şeyden önce, Dali'yi "öağ/am"ından kopar-..
madan ele almak gerektığini unutmamalıyız. 1930'la-
nn başında "olay" patlak verdiğinde, modern sanatı
büyük atılımlannın çoğunu gerçekleştirmişti: Kübizm,}
Dışavurumculuk, Metafizik Akım. Füturizm, Dada, t
Soyut Anlayış belli başlı ustalannı, ana yapıtlannı or--,
taya koymuştu. Dalı, dolayısıyla. önemli bir yol açıcı,
değildi: Bir parçası olduğu gerçekustuculüğun öncü ,
sanatçılan arasında bile yer almıyordu, De Chirico t
ya da Emst hareketin özgün çizgisıni çoktan ortaya
koymuşlardı.
Nasıl olmuştu da bu kaçık Katalana, birinci dere-,
cede bir rol biçilebilmişti. Öyleyse?
Öncelikle bir tavır getirdıydi Dalı: Düpedüz skan-4
dal ebesıydi. Yapıtını genış jestlerle susledi, destek-'_
ledi. Oerin kuramlardan (psıkanaliz) tuhaf sonuçlar çı- \
kardı: Bekâret, pislik (skatoloji). paranoyak yöntem gi- \
bi. Yaprtından çok kimlığını öne surdu, yaygınlaştır-H
dı. "Para"ya taptı. Çağdaş sanatçı için alternatif bir
duruş yarattı, ne yazık ki etkili de oldu.
1
Dali'nin hazırladığı iflas bu yoldan hız kazanmıştır.'
Gelgelelim, madalyonun bir de obür yuzu var. Zen-
gin bir imgelem dünyası. kendi çizgisınde sağlam bir'
tekniği vardı ressamın. Bilinçaltına, düş bolgesıne
gözüpek adımtarla dalmıştı. Ne kadar beğenmesek,
yüzyılın resim sanatında özel yerı vardır.
FelakeV'm asıl nedeni, bu dunyanm etkili olmuş
olmasında yatıyor: Dalı'ye öykünuldü, yaklaşımı dur- \
madan tekrarlandı, açtığı tematik depodan aralıksız*
su çekildi. Bana öyle geliyor kı iflası hazııiayan takip-3
çiler olmuştur. \
Resim dünyasının komşulan aracılığıyla mühru yer-2
leşiklik kazandı Dali'nin; ıllüstratörler, grafik tasarım-J
MÖ^W» reklamcılar.da o üslubu çoğalttılar^ara/s^^ga^
'f3r gene de resim sanatına sıçramıştır. Genç sanat3
çılara bakınca, yurtdışında da Türkiye'de de Dali'nin^
inanılmaz sayıda kurbanı olduğu göze çarpıyor. 5»
Özellikle Türkiye'deki genç sanatçılan, bu "fela-b
ket" konusunda uyarmak gerekıyor: Imgesıyle, tema-jı
sıyla, tekniğiyle bir rüküşluk okyanusuna düşmeme- J
leri için Dali'yi. yapıtını ciddi biçimde ıncelemeleri ge-J
rekir. J
Belki yapıtının yerini bulmayı da sağlar bu. Kosko-fi
ca çağdaş sanatın tek katilı olduğunu ileri sürmek ko-*
medisinden kurtulmak için de bir yol bulunabilir böy- '
lece.
Hâmiş: Nazar Büyüm (Arthur Clark'dan) aktar-,
dı; Graham Bell, telefonun anlamını kavrayamayan
yetkilileri ıkna etmek için "Gün gelecek" demiş, "her
şehirde muhakkak bir telefon olacak".
68'liler Che'yi anıyor
• Kültür Servisi - Ernesto Che Gue\ara. ölümünün •
30. yıldönümünde 8 Ekim'de saat 18.00'de Ataturk
Kültür Merkezf nde düzenlenecek olan bir geceyle .;
anılacak. Küba Büyükelçisi Jorge Casıro Benıtez.
Kübalı konuşmacı Tomas Cao, gazetemız yazarı Ilhan
Selçuk, 68"liler Birlıği V'akfı Başkanı Haşmeı
Atahan'ın katılacağı gecede Küba \e dünyadaki anti-
empery'alıst dayanışmaya ilışkın konuşmalar
yapılacak. Gecede, 68'İıler Che Gue\ara ile birlikte ',
kendi özgürlük mücadelelerinı ve kaybettikleri
dostlannı anacakJar. Bedn Baykam'ın katkılanyla
açılacak fotoğraf sergisinın ardından Viva Che
Özgürlük başlıklı dıa gösterisi yer alacak. Aynca
Moğollar. Emin Igüs ve Küba müzık topluluğu Trio •
Dialogo'nun da yer alacağı gecede Halil Ergün.
Tuncer Necmioğlu \e Orhan A\dın da şiır okuyacak.
İsveç'in efsanevi oyuncusu
Jarl Kulle öldü
• STOCKHOLM- lsveç tıyatro ve sınema
dünyasının efsanevi oyuncusu Jarl Kulle cuma günü '•
70 yaşında öldü. Sanatçının ölümü lsveç te büyük
üzüntü yarattı 1827'dedoğan Kulle, 19 yaşındayken -'
Stockholm Dram Tiyatrosu'nun tıyatro okuluna girdi. •>
1956'da Eugene O'Sleill'ın "Geceye Doğru Lzun Bir
Gündüz Yolculuğu" adlı oyunda başkışınin oğlu
Edmond rolünü oynayarak büyük başan kazandı. Bu *
oyun. lsveç tiyatro tarihinde bir dönüm noktası olarak ;
kabul ediliyor. Kulle aynı pıyeste bu kez baba rolünü î
32 yıl sonra oynadı. Bu oyunun şönetmenliğinı j
Ingmar Bergman yapmıştı Kulle. 1958'de özel ^
tiyatroya geçti. En başanlı rollennden bırini yaptığı.
"My Faır Ladv'" tam 766 kez oynayarak rekor kırdı. "
Sinema oyunculuğunu da paralel olarak sürdüren Jarl '
Kulle. ilk film rolünü Ingmar Bergman'ın . '
rejisörlüğünde 1952'de "Kadınlann Özlemf'nde '
oynadı. En önemli rolü olarak ıse yıne Bergmanın J
filmi "Fanny ve Alexander"daki (1982) baba Adolf <
Ekdalf kabul edilir. Sanatçı Isveç'in en önemli sınema
ödülü olan Altın Böcek'i iki kez kazandı. lsveç halkı ;.
Kulle'yi her yılbaşı gecesi. yılın son dakikası j
yaklaşırken Stockholm'dekı ulusal park Skansen'ın ',
çanlan çalarken okuduğu ve tele\izyonda tüm ülkeye
canlı olarak yayımlanan şiırlenyle de anacak. Alfred •
Lord Tennyson'un "Çalsın Çanlar"ı son kez
okuduğunda yapılan ses kaydı, ölüm haberiyle birlikte*
tüm radyolarda vayımlandı. *
Yellovv Jackets Grubu, Eskişehip
Festivali'ne katılamıyor [
• Kültür Senisi -11 Ekim-19 Ekim tanhleri arasında
gerçekleştırilecek olan 3. Uluslararası Eskışehir
Festivali'nde sahne alacak olan Yellow Jackets ,
Grubu'nun Türkiye turnesinı iptal ettiğı açıklandı. ;
Yellovv Jackets'ın yenne Larry Coryell'in "Space ,
Revisited Grubu" yer alacak.