Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
12 MART 1996 SALI CUMHURİYET SAYFA
EKONOM
DYP-CHP koalisyonunun bütçe tasansındaki yüzde 5.1 'lik büyüme hedefi yüzde 3.5 'e çekilecek
1996 bütçesi 3 katrîlyon liraANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - 24 aralık genel
seçimleri nedeniyle yasalaşamayan 1996 yılı
bütçe tasansı, ANAYOL hükûmetinin hedeflerine
göre TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda
değıştinlecek. DYP-CHP hükûmetinin ekim
ayında TBMM'ye sunmasına karşın
görüşülmeyen tasanda 2 katrilyon 780 trilyon lira
olarak öngörülen 1996 yılı bütçe harcama
hedefinın komisyonda 3 katrilyon liraya
yükseltilmesinin programlandığı öğrenıldı.
Bütçe yasa tasansı üzerinde yapılacak
değişiklikler için yürütülen çalışmalarda, DYP-
CHP hükûmetinin ekim ayında TBMM'ye
sunduğu, ancak seçim nedeniyle görüşülmeyen
bütçe yasa tasansında yüzde 45 olarak öngörülen
deflatörün yüzde 62'ye yükseltilmesinin, yüzde
5.1 olarak öngörülen büyüme hedefinin de yüzde
.3.5 oranına düşürülmesinin planlandığı ögrenildi.
Görflşmeler sûrûyor
Başbakan Mesut Vıhnaz tarafindan dün TBMM
Başkanlığı'na gönderilen tezkerede, "1996 mali
yılı bütçe kanunu tasansı üe katma bütçeli
• 2 katrilyon 780 trilyon lira olarak Meclis'e
sunulan 1996 bütçe tasansındaki artışın Plan ve
Bütçe Komisyonu'nda gerçekleştirilmesi
bekleniyor.
• ANAYOL hükûmetinin, önceki koalisyonun
yüzde 45 olarak öngördüğü deflatörü de yüzde
62'ye yükselteceği ögrenildi.
dairelerin 19% yılı bütçe tasansının yenilenmesi
suretiyle göriişmelerine devam olunması
Bakanlar Kumlu'nca uygun görülmüştür" dendi.
Geçici bütçe çıkanlmışü
1996 yıiı bütçe yasa tasansının görüşüiememesi
nedeniyle, bu yılın ilk 4 aylık dönemindeki
harcamalann karşılanması için Geçici Bütçe
Yasası çıkanlmıştı.
Buna göre hükümetin 1996 yılı bütçe yasa
tasansını ya 1 mayısa kadar TBMM'den
çıkarması ya da geçici bütçeyi uzatması
gerekiyor. Maliye Bakanlığı yetkılileri, bütçe
yasa tasansında TBMM'de yapılacak
değişiklikler için yürütülen çalışmalann
hızlandığını bildirdiler.
Yetkililer, anayasaya göre bütçe yasa tasansının
mali yıl başlangıcından 75 gün önce TBMM'ye
sunulması gerektiğine dikkat çekerken, bu
sürenin hükümet kurma çalışmalannın gecikmesi
nedeniyle 1 mayısa yetişmeyeceğine dikkat
çektiler.
Yetkililer, bu nedenle ya geçici bütçenin 1 ay
uzatılacağını ya da anayasadaki sürenin
"düzenleyici" olarak kabul edilerek, bütçe yasa
tasannın 1.5 ayda TBMM'den çıkanlması için
çahşılacağını bildirdiler.
Gelir hedefi da arttı
Yetkililerden alınan bilgiye göre, 1996 yılı bütçe
yasa tasansı 12 aylık hazırlanacak. Geçici bütçe
döneminde yapılan harcamalar da toplam
harcamalardan düşülecek.
Alınan bilgilere göre tasanda 2 katrilyon 780
trilyon lira olarak öngörülen bütçe harcama
hedefi de TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda
3 katrilyon liraya yükseltilecek.
Tasanda 2 katrilyon 400 trilyon lira olarak
öngörülen bütçe gelir hedefinin de 2 katrilyon
500 trilyon liraya çıkanlacağı bildirildi.
Maliye Bakanlığı yetkılileri, ekim ayında
hazırlanan ilk 1996 yılı bütçe yasa tasansında
öngörülen harcama hedeflerinin, özellikle
Hazine'nin yılın ilk 2 aylık döneminde yaptığı
yüksek faizli, kısa vadelı borçlanmalar nedeniyle
aşılacağını belirttiler.
Alcatel-Bell'in Ümraniye tesislerini üç yıllık üretim koşuluyla satması kuşku yarattı
Teletaş küçülüyor mu, parçalanıyor mu?
ÖZGÜRULUSOY
Teletaş'ı küçültüp, Asya paza-
nnda kendisine rakıp olabilecek
yüksek teknolojiyi yok etmeye
çalıştığı iddialanyîa uzun süre ka-
muoyunun gündeminde kalan Al-
catel-Bell'in, Teletaş'ın Ümrani-
ye 'deki arsalannı Komsa isimli
firmaya satması da, uzun soluk-
lu bir planın bir adımı olarak de-
ğerlendiriliyor.
Alcatel-Bell'in Ümraniye Te-
letaş'taki bazı birimleri önce Du-
dullu'daki tesislere aktanp, tesıs-
lerine yerini arsa ve bina olarak el-
den çıkarmayıplanlaması, ancak
bunun malıyetinin yüksek olma-
sı nedeniyle, taşınmaktan vazge-
çip üretim birimleri ve makinele-
riyle birlikte devretmeye karar
vermesi, geleceğe dönük kuşku
yaratıyor.
Çüıîkü Türkiye'nin yüksek tek-
noloji ile üretim yapan en önem-
li kuruluşlanndan Teletaş'ın Ü'm-
raniye'deki tesislerinin yerine bir
alışveriş ya da iş merkezi yapıla-
• Ümraniye tesisini alan
kuruluşun, Alcatel-Bell ile
dolayh ilişkisi olduğu ve bu
satışın, tesislerin arazisini
alışveriş merkezine dönüştürme
projesinin ilk aşaması olduğu
öne sürülüyor.
• Alcatel-Bell de, geçen yıl
İMKB'ye Ümraniye tesislerini
gayrımenkul olarak
değerlendirmeyi planladığını
bildirmiş, ancak tesisi taşıma
maliyetini yüksek bularak
bundan vazgeçmişti. Akatet ÜmraniyeTeletaş'taki ban birimleri Dudullu'daki tesislereaktanp arsalansafjnayıplanlıyor.
cağı söylentileri uzun süredirdil-
lerde dolaşıyor.
Alcatel-Teletaş'ın lstanbul Men-
kul Kıymetler Borsası Başkanlı-
ğı'nagönderdiği 3 Ekim 1995 ta-
rihli yazıda, Ümraniye'deki kom-
ponent (hibrit, meİcanik parça,
baskı devre ve bobinaj) atölyele-
rinin Dudullu'daki tesislere veya
başka bir yere nakledilmesi ça-
lışmalannın başlatıldığı ifade edi-
lerek şöyle deniyor "Ümraniyete-
sslerimizin bu suretie tamamen bo-
şajtilması ve buna bağiı olarak bu-
radaki arsa ve binalann değerien-
dirilmesi planlarunaktadır. Deger-
lendirme opsiyonlannın arasında
bu arsa ve binalann satılması da
bir seçenek olarak düşünülmek-
tedir."
Öte yandan şirketin 19 Ocak
1996 tarihli yazısında, üretim bi-
nmlerinin taşınmasının çok bü-
yük maliyetlere ulaşacağı gerek-
çe göstenlerek, "Çalışmalanmız
buradaki arsa ve bina ile birlikte
orada yapılagelmekte olan üreti-
min de bedeli karşılığı de\redil-
mesi \ önünde ağırlık kazanmışnr*
deniyor.
Ümraniye tesislerini satın alan
Komsa Telekomünikasyon'un ls-
tanbul Ticaret Odası kayıtlann-
daki sermayesi, 1991 eylül ayı iti-
banyla 100 milyon TL olarak gö-
züküyor. Şirketin ortaklanndan
Can Gür ise Ümraniye tesisleri-
ne üç yıllık bir zaman diliminde
yaklaşık 14 milyon dolar (yakla-
şık 952 milyar lira) ödeneceğini
kaydedıyor. tmzalanan prensip
anlaşması gereğı, Ümraniye tesi-
sınin Özelleştirme Idaresi'nin sat-
tığı KİT'ler için 3 yıl üretim zo-
runluluğu koşuiunu hatırlatan bir
yöntemle, 3 yıl daha elektronik
parça üretimine devam etmesi kay-
da bağlanıyor. Komsa'nın, 19 bin
merrekare arsa üzerine kurulu 32
bin metrekare kapalı sahanın alı-
mı için ilk yıl iki milyon dolar
ödeyeceği ise söylentiler arasın-
da yeralıyor.
Komsa fırmasının ortaklan olan
Gür kardeşler bir zamanlar Tele-
taş'a parça sağlayan Elektro Elekt-
ronik'in de sahibi bulunuyor. Al-
catel-Bell, Elektro'nun Türkiye
temsilcilığini üstlendiği Belçika-
lı Burndy fınnasını da önceki yıl-
larda bünyesine karmıştı.
Gür Kardeşler'in thlas Hol-
dıng'le yakın tican ılişkiler ıçin-
de bulunduğu, bu durum da dik-
kate alındığında Teletaş Ümrani-
ye tesislerinde, üretimin Ihlas bün-
yesinde elektronik ev aletlerine
kaydınlabileceği öne sürülüyor.
Fiskobirlik'ten
üreticiye
1 trilyonluk özür
CEMİLCtĞERİM
Fiskobirlik Genel Müdürü Kâ-
zun Türkmen, findığın bugünkü
duruma düşmesinde en büyük et-
kenin tstanbuFdaki egernen güçler
olduğunu söyleyerek, "Üreticimi-
ze borcumuzu ödeyeroediğiıniz için
mahcubum. ama bunun suçlusu
bizdeğüiz"dedi.
Fiskobirlik Genel Müdürü Türk-
men, hükümetin fındığa verdıği
destek sözünü yenne getırmediğı-
ni belirterek şunlan söyledi:
"Biz borcumuzu ödeyecegiz. Bu-
nun için ihracat yapmak zorunda-
ya. Destekleme "fiyatını engelleyen
5-6 kişinin yüzü gülerken 8 milyon
insan perişan edildi."
Alınan bilgilere göre Fiskobir-
lik aldığı 30.169.149 kilo findığın
karşılığı olan 2 trilyon 474 milyar
liranm 1 trilyon 343 milyar lirası-
nı ödedi. Üreticilere 1 trilyon 131
milyar lira borcu kaldı.
CHP Köyceğiz tlçe Başkanlığı'nca açılan davada fiyatın gerçek değerin altında olduğu belirtiliyor
KÖYTAŞ'ın saüşına 2. iptal istemi
CANAN SOYSAL
Köy Tanm ve Sanayi Makineleri Tic.
AŞ'nin (KÖYTAŞ) özelleştirme
kapsamındaki satışı, fiyatın gerçek
değerin çok altında olduğu gerekçesiyle
ikinci kez mahkemelik oldu. 1995'in
şubat ayındaki ilk ihalede KÖYTAŞ'ın
ABG Ortak Girişim Grubu'na satışını
açtığı dava yoluyla iptal ettiren CHP
Köyceğiz tlçe Teşkilatı, aynı kuruluşa o
fiyatın da altında gerçekleşen ikinci
satışı da durdurmak için yine
mahkemenin yolunu tuttu.
Köyceğiz llçe Başkanı Salih Erbay
tarafindan yürütmenin durdurulması
istemiyle Ankara Idare Mahkemesi'ne
açılan davada KÖYTAŞ'ın ABG Ortak
Girişimf ne satışına ilişkin devir
sözleşmesinin iptali ve yürütmenin
durdurulması istendi. KÖYTAŞ'ın
değer tespiti yapılmadan ve gerçek
bedelinin altında satıldığı belirtilen dava
dilekçesinde yürütmenin durdurulmama
• CHP Köyceğiz llçe Başkanı Salih Erbay tarafindan
yürütmenin durdurulması istemiyle Ankara Idare
Mahkemesi'ne açılan davada KÖYTAŞ'ın ABG Ortak
Girişimi'ne satışına ilişkin devir sözleşmesinin iptali ve
yürütmenin durdurulması istendi.
istemine gerekçe olarak ise, yürütmeyi
durdurma karan alınmadan ışlemın iptal
edilmesi durumunda, daha önce
ÇİTOSAN ve USAŞ
özelleştinlmelerinde yaşanan iptal
kararlannın "uygulanamaz" duruma
düşmesinin yeni bir örneğiyle karşı
karşıya kalınabilineceği gösterildi.
Bu arada yine aynı dava dilekçesinde,
1993 yılında Köyceğiz lcra Müdürlüğü
tarafindan yapılan 29 Mart 1993 tarihli
ve 1993/ 348 say_ılı Kıymet Takdir
Tutanağı'nda KOYTAŞ'a ait taşınmazın
değerinin 19.2 milyar lira olarak
gösterildiği belirtildi.
KÖYTAŞ, ÖlB tarafindan açılan son
ihalede ABG Ortak Girişimi'ne 150 bin
dolara (yaklaşık 18.6 milyar lira)
satılmıştı.
ÖYK tarafindan alınan 29 Ağustos 1995
gün ve 95/ 66 sayılı karann tümünün
hukuka aykın olduğu gerekçesiyle
açılan davayla ılgili dilekçede aykınlık
nedenleri şöyle sıralandı:
"4046 sayılı ÖzeUeştirme Yasası'nın
18'inci maddesinin B bölümüne göre bir
özeUeştiı-menin yapılabilmesi için gerekli
olan Değer Tespit Komisyonu'nun
kurulmaması veya özel bağunsız bir
ihtisas kuruluşunun
görevtendirilmemesi, 4046 sayüı yasanın
18'inci maddesinin B Bolümünün son
fıkrasına göre yapılan değer tespifinin
kamuoyuna açıklanması zorunlu olduğu
halde bunun yapılmaması, ÖİB'in
KÖYTAŞ'ui 'özelleştirilmesinde. 4046
sayılı Yasa'nın 2'nci maddesinin ilk
fıkrasında yer aldığı şekilde şefTaf
davranmaması ve Anayasa'nın 153'üncü
maddesinde yer alan ve özelleştirnıenin
rayiç bedel. bu bulunmazsa gerçeğe en
yakın bedel üzerinden yapıunası, aksi
takdirde saüşın yapılmamasını öngören
hükme aykın olması."
Bilindiği gibı KÖYTAŞ ılk olarak geçen
yılın şubat ayında ihaleye çıkanlmış ve
açılan ihale sonucunda teklif edilen 285
bin dolar satış bedeli ÖlB tarafindan
düşük bulunduğu gerekçesiyle satış
işlemi onaylanmamıştı. Bundan sonra
yapılan ikinci ihalede ise KÖYTAŞ ılk
ihalede teklif veren ABG ısımlı şirkete
ilk. teklifin yan fiyatı olan 150 bin
dolara satılmıştı.
IŞÇEVIN EVRENINDEN
ŞÜKRAN SONER
Ayna
Topu topu iki günlüğüne Almanya'daydım. Üç
gecenin televizyon haberlerini, iki günün gazetesi-
ni kaçırdım. Dün sabah üç günün birden gazetele-
rini okumaya kalkışınca, iki güne sığdırdığımız ma-
rifetlerimize(!), her tür tepki duygumdakı körelme-
ye karşın, şaşıp kaldım..
• Yaşar Kemal'in uluslararası tepkilere yol açan
düşünce suçundan mahkûmiyet karannı gazeteci-
lerden öğrenen yeni Kültür Bakanı Agâh Oktay Gü-
ner, düşüncesini soran gazetecilere "Neden mah-
kûm olmuş, niçın mahkûm olmuş, doğnısu araştı-
ramadım" türünden kimi açıklamalarda bulunmuş.
• Çeçenya bahanesiyle Düzceli bir gencimiz da-
ha eylem yapıp bu kez uçak kaçırmış. Kıbrıs'tan Al-
manya'ya kadar uzanan terör eyleminin sonunda da
gemi terör eyleminde olduğu üzere yolculara bir
şey olmaması sevinci yaşanmış. Çeçenya davası üze-
rine Türkiye ve dünya kamuoyunun dikkatinin çe-
kilmesinde büyük başarıya(!) ulaşıldıktan sonra, ey-
lemcimizin korkulacak birteröristdeğil, Londra'da-
ki sevgilisini görebilmek için aşkı uğruna her şeyi gö-
ze alan masum bir genç olduğu ortaya çıkmış. Düz-
celi gencimiz Çeçenya direnişçisi ve davası rolün-
de öylesine başanlı olmuş ki birara kaçırdığı yolcu-
ları bile ağlatmış.
• Üst üste gelen cezaevinde, gözaltında dayak-
la ölüm ve çeşitli eylemlerde ağır yaraiama olayla-
rından sonra, halka iyi davranma, olur olmaz cop
kullanmama konusunda uzmanlardan özel eğitim
gören polislerimiz, derslerini ne kadar iyi öğrendik-
lerini kanıtlama(!) gereğini duymuşlar. Bu kez cop-
lananlar, kadın-erkek öğretmenler olmuş.
Geçen hafta bol bol öğrenci coplayan polisleri-
miz, hızlannı alamayıp "Sıra öğretmenlerde" demiş-
ler. Eğıtim-Sen'in önceden belirlenmiş ve duyurul-
muş "Sendikal Haklan Kullanma Yürûyüşü" Ana-
yol'un ilk coplu icraatına hedef olmuş.
"öğretmene kalkan eller kırılır" sloganı ile eylem-
lerini sonraki günlerde de sürdüren öğretmenler, yıl-
lardır kullandıklan sendikalaşma haklannı yitirmeme
savaşımı veriyorlar.
12 Eylül sonrası süreçte, anayasada yasak olma-
masını değerlendırerek sendikal örgütlenme hakla-
nnı, uluslararası sözleşmeleri de dayanak yaparak
kullanan kamu çalışanları, bunca yıl sonra yeniden
sendika kapatma tehdidi altındalar. 10 yılı aşan bir
süredir anayasa ve yasal sendikalaşma haklannı
kullanan kamu sendikaları, önce valilik yasaklama-
ları, polis baskınlan, yargı kararlan ile kapatılmak is-
tendi. Yıldınlamayıp daha güçlü bir örgütlenme ve
kamuoyu baskısı gelince, kamu çalışanının sendi-
kalaşma hakkı sözde bütün siyasi partilerce kabul
edildi.
Yargının kamu çalışanı lehine kararlan büyük ağır-
lık kazandıktan ve kamu çalışanları bütün alanlar-
da büyük sayılarla örgütlendikten sonra, sendika-
laşma haklannı tanıyan ILO sözleşmeleri Meclis'ten
geçirilerek yasalaştı. CHP'li koalisyon, toplu pazar-
lık ve grev hakkında önemli eksiklikler kalmakla bir-
likte anayasa değişikliği içinde, yasal hak vermeyi
de kabul etti. Ama sorun çözülmedi.
Yınedeğişen birtakım rüzgârlaroldu. Oncaolum-
lu karardan ve bu tartışmalar bitti sanıldıktan son-
ra, PTT çalışanları sendikası ile ilgili ters bir yargı ka-
ran geldi. Bu kez de Ankara Valiliği'nden gelen, sen-
dikalarını kapatmaya yönelik tehditleri durdurmak
üzere bir eylem programı düzenleyen Eğitim-Sen üye-
si öğretmenler, kadın-erkek, hem bol bol polis co-
pu yediler, hem de gözaltına alındılar.
• içel'in Erdemli ilçesinde, toplumda beslenen
Türk-Kürt ayınmcılığının ne kadar tehlikeli boyutla-
ra varabileceğinin göstergesi olabilecek bir olay ya-
şanmış. Şimdilik bir kişinin ölümü ve çok sayıda iş-
yeri, dükkân yağmalaması ile sınırlı kalmış gibi gö-
rünen olay, devlet, sivil toplum, herkes üzerine dü-
şeni yapmaz, kardeşlik ve banşa yönelik önlemler
acilen alınmazsa, her taraftan beslenen Türk-Kürt
düşmanlığının nerelere kadar uzanabileceğinin ipuç-
lannı veriyor. Doğrusu beni çok fazla ürkütüyor.
• Gördükleri işkencenin hesabının sorulması bek-
lenen 16 lise öğrencisi, 15 yıl istemi ile yargıya ve-
rilmiş. Çocuk yaştakı gençler ve aıleleri işkence ayı-
bı ve acısı üzerine bir de gizli örgüt suçundan yar-
gılanma, cezaevinde olmanın acısını çekecekler.
Manisa Vali Vekili Nurdahan Kaya'nın toplum vic-
danımızı rahatlatacak(l) bir de açıklaması olmuş.
Kaya, çocuklann cezaevinde eğitileceklerini(!) söy-
lemiş..
Gazete koleksiyonlannı kanştırmayı hep çok sev-
miş, arka arkaya gelen haberlerin, yaşanan döne-
min aynası olduğunu düşünmüşümdür. İki güne
sığan bu kadar ve bu türden olaylar, ülkede nasıl bir
düzenin aynasıdır dersiniz?
Almanya'da kurulacak Türk ihracat Merkezi'nde 50 şirket yer alacak
Tekstil ve giyime Avrupa üssü
Ekonomi Servisi - Türk
tekstil ve konfeksiyon
sektörünün Avrupa
pazanna daha kolay
ulaşması için Almanya'da
ihracat üssü kuruluyor.
Almanya'nın Kiel
kentınde inşa edilecek
olan "Kuzey Avrupa
Türk thracat
MerkezF'nin Türk tekstil
ihracatçısı için karargâh
niteliği taşıyacağı ifade
edildi. 15Nisan 1996
tarihine kadar, 50
ihracatçının yer talep
etmek üzere başvurması
halinde 3 ay içerisinde
inşa^tın başlayacağını
kaydeden yetkililer,
Sparkasse Kiel bankasının
da 320 bin mark
tutanndaki birim maliyetin
260 bin marklık kısmını
kredilendireceğinı
belirttiler. Yurtdışına ihracat
yaptığı ülkede yer kiralayan
ihracatçılann kira ve tanıtım
masraflannı karşılayan devletin,
aynı işyerinin mülkiyetine sahip
olunması halinde de teşviki devam
ettirmesi gerektiğini söyleyen
proje satış ve koordinasyon
yetkilisi Sonad Uçantürk, bu
amaçla Dış Ticaret
MüsteşarlığVna yaptıklan teklife
olumlu cevap aldıklannı ifade etti.
Teşvik tebliğinde değişiklik
Tekstil ve konfeksiyon sektörü dışa açılmak için Almany a'yı üs olarak kullanacak.
öngören prototipi hazırladıkJannı
da kaydeden Uçantürk, yeni
bürokratlann göreve başlamasının
ardından girişimlerini
sürdüreceklerini belirtti.
Krediyi verecek olan Sparkasse
Kiel bankası tebliğde yapılacak
değişikJikle sağlanacak devlet
desteğinin. banka borcundan
düşülmesini öneriyor.
Aynca Alman yetkililerden,
başlangıçta 50 bağımsız bölüm
olarak tasarlanan ışyerlerinde
çalıştınlacak 2 elemana oturma ve
çalışma müsaadesi verilmesi
konusunda söz alındığı ögrenildi.
Müteahhitlik hizmetini
Almanya'da ekipmanlan hazır
olan Alarko fîrmasınm üstlendiği
site için, talebin yoğunlaşmaşı
halinde "Shönkirchen"
belediyesinin yeni yer tahsis
etmek konusunda zorluk
çıkarmayacağı vurgulandı.
Tekstil. konfeksiyon, triko, iç
gıyım, halı, parfümeri gibı mallan
üreten ve ihraç eden
firmalara açık olan sitenin
18 ayda tamamlanması
öngörülüyor.
Avrupa'da Türk
ıhracatçısının kendi
mülkiyetine sahip olacagı
ilk ticaret merkezi olacak
tekstil sitesinde yeri olan
firma, işyerinı teslim
aldıktan sonra banka
ipoteğine rağmen, bu
işyerini teminat göstererek
diğer Alman
bankalanndan da uygun
şartlarla tican kredi alma
olanağına ka\ıışacak.
Masraflar azalacak
Aynca site idaresinin
organize edecek olması
nedeniyle firmalarm
nakliye, sigorta ve
misafirleri için otel
masraflannın azalacağı
yaat edıliyor.
Öte yandan Sparkasse Kiel
bankasının vereceği 260 bin
marklık kredinin vadesi tercihe
göre 2 yıl ile 20 yıl arasında
olacak. Işyeri teslim ahndıktan
sonra başlayacak olan kredi
taksitleri, yıllık yüzde 7 faizle ve
eşit aylık taksitlerle tahsil
edilecek. Banka kredisine dahil
olmayan 60 bin marklık kısım ise
inşaat süresince 3 bin marklık
taksitler halındf ödenecek.
TTB, nisan ayında bir kurultav düzenleyecek
Sendikalardan SSK zirvesi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Jşçi sendikalan, ANAVr
OL
hükûmetinin "sosyal güvenlik
sistemi" stratejisini etkilemek ve
Sosyal Sigortalar Kurumu'nu (SSK)
masaya yatırmak için kollan sıvadı.
Türk-lş, DİSK ve Hak-lş, sosyal
güvenliğin "devlet poUtikası" haline
getirilmesini sağlayacak stratejiyi
belirlemek için, yann Ankara'da bir
toplantı düzenleyecek. 3 işçi
konfederasyonu tarafindan
düzenlenen zirvede, sendikalann
ortak öncelikleri belirlendikten
sonra, hükümete öneri sunulması
planlandı. Türk Tabipleri Birliği de
(TTB), SSK'nin sağlık sorunlannın
ıyileştirilmesine katkıda bulunmak
üzere, nisan ayında "SSK
Kurultayı" gerçekleştirecek. DYP-
CHP koalısyonu döneminde
hazırlanarak TBMM'ye sevk edilen,
SSK'nin yeniden yapılanmasını ve
emeklilik yaşının arttınlmasını
öngören yasa tasansı konusunda işçi
konfederasyonlannın "ortak
önceliklerinin" belırleneceği
toplantıda, sosyal güvenlik
kurumlannın sunduğu sağlık
hizmetlerinde yaşanan sorunlar ve
emeklilik yaşı konulannın ele
alınacağı bildirildi. Öte yandan.
ANAYOL hükûmetinin
programından son anda çıkanlan,
"sosyal güvenlik kurumlannın
tasfi>esi'*ni öngören bölümün
mimannın, Devlet Bakanı Rüşdü
Saracoğlu olduğu ileri süriildü. İşçi
konfederasyonlannı SSK zirvesi
toplamaya çağıran Hak-lş
Konfederasyonu Genel Başkanı
Saiim Uslu, sendikalann, hükümete
gen adım attırdığını savıtnarak
"Hükümet progranunuı TBMM'de
okunması sırasında, sosyal gü\enlik
kuruluşlannın tasfiyesini öngören
bülümlerin okunmaması,
sendikalann başansıdır" dedi. Uslu,
basına yaptığı açıklamada, sosyal
güvenlik kuruluşlannın tasfiyesini
öngören bölümlerinın, program
okunurken atlandığını anımsatarak
1 ûrk-îş, DİSK ve Hak-îş,
sosyal güvenliğin "devlet
politikası" haline
getirilmesini sağlayacak
stratejiyi belirlemek için
Ankara'da düzenleyecekleri
toplantının ardından
hükümete bir öneri
sunulmasını planlandı.
"Sosyal kazanuniara karşı girişikn
Hberal saldınlar, ancak sendikal
hareketin birlikte ve etkin mücadelesi
ile mümkündür" diye konuştu.
Sendikalann, yeni hükümetin sosyal
güvenlik program ve politikalannın
oluşmasında "uyancı ve yol
gösterici" olmak istediklerini
belirten Uslu, Türkiye'deki sivil
toplum örgütlerinin ızlenecek
politikalan belirleyici güç olma
alışkanlığının bulunmadığını
söyledi. Uslu, "SİVTI toplum örgütleri
olarak ülkenin sosyal güvenlik
polhikalannda beürleyici güç
olmauyız. 13 martta SSK'nin
sorunlannı masaya yaürarak
kurtuluşuna ilişkin öneriler
hazırlayacağız'" diye konuştu. Türk-
lş Genel Başkanı Bayram Meral,
Toplantıda, son günlerde
kamuoyunun gündeminden SSK'nin
sorunlarına karşı işçi kesimi olarak
ne yapabiliriz? Kurunı, içine düştüğü
sorunlardan nasıl kurtulabilir?
Bunlan tarüşacağız'' dedı. Meral,
sosyal güvenlik sorununun
çözümlenmesı konusunda üç
konfederasyonun birlikte hareket
etmeleri yönünde bir karar
alınabıleceğinı ifade etti. DÎSK
Genel Başkanı Rıdvan Budak da
yeni hükümetin kurulmasından
sonra çalışanlan zor günlerin
bekJedığinı ve önümüzdeki günlerde
özelleştirme çalışmalannın
hızlandınlacağını kaydederek
"tşçiler ve sendikalar. hükümetin
kendüerine vereceği zararlara karşı
önlenı almak zorundadırlar. Bunun
için de işçi kuruluşlannın iş ve güç
birliği yapması gerekiyor" diye
konuştu. TTB Merkez Konseyi
Genel Sekreten Ata Soyer de 6-7
nisan günlerinde Ankara'da
>apılacak olan kurultayda. SSK'nin
sağlık sorunlannın iyileştırilmesıne
yönelik konulann ele alınacağını
söyledi. Sendikalann ve işçilerin
varlık nedeninin SSK olduğunu
kaydeden Soyer, sendikalann bu
konuyu cıddiye almalan gerektiğini
vurguladı.