Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 12MART1996SALI
HABERLER
Istanbul'da Gazi Mahallesi'nde bir yıl önce yaşanan katliamda 18 kişi yaşamım yitirmişti
Gazi davası bir yddır 'sürünüyor'• Gazi Mahallesi olaylanyla ilgili olarak
20 polis memuru hakkmda açılan dava
dosyası, bir yıldır ilden ile 'geziyor'.
Olaylar sırasında 'Toplantı ve Gösteri
Yürüyüşleri Yasası'na muhalefet ettikleri'
iddiasıyla 100, 'kamu mahna zarar
verdikleri' iddiasıyla da 91 kişi hakkında
Asliye Ceza Mahkemesi'nde açılan iki ayn
dava dosyası ise başka yere nakil istemiyle
Adalet Bakanhğı'nda bekliyor.
ÖLENLERİN YAKINLAR1 ŞİKÂYETÇİ
'Katffler
cezalanm
çekmelT• Gazi Katliamrnm yıldönümünde olaylarda
kızını yitiren acılı baba Cemal Poyraz
haykınyor: "Adem Albayrak salınıp gezdikçe
ben her gün ölüyorum. Bu koşullarda devletle
banşmam mümkün değil. Içimdeki kini yok
etmek istiyorlarsa katiller cezalandınlsın."
İstanbul Haber Servîsi - Gazi
Mahallesi'nde bir yıl önce meydana
gelen ve 18 kişinin "açılan ateşle"
yaşamım yitirdiği olaylarla ilgili
olarak 20 polıs memuru hakkında
açılan dava, bir yıldır ilden ile
geziyor. Dava dosyası, son olarak
İstanbul 11 ldare Kurulu'nun •lüzum-u
muhakeme' (yargılamanm
gerekliliği) karannı bekliyor.
Gazi Mahallesi olaylanndan sonra
Eyüp Cumhuriyet Başsavcılığı'nca
başlatılan soruşturmalarda, yaşammı
MİYASEİLKNUR
Gazi halkı. potislerin devletçe
korunmasına tepld gösteri yor.
yitiren 18 kişiden 7'sinin polislerin
açtıklan ateş sonucu öldüğü
belirlenmiş ve 20 polıs hakkında
"Müdafaa ve zaruret sınınnı aşarak
faili belli olmayacak şekilde adam
öldürmek ve y/aralamak"
suçlamasıyla dava açılmıştı. Eyüp
Cumhuriyet Başsavcılığı, Adalet
Bakanlığı'na da başvurmuş ve
'güvenlik' gerekçesiyle davanın başka
bir ilde göriilmesini ıstemişti.
Yargıtay 10. Ceza Dairesi'ne
gönderilen dosyanın incelenmesi
sonucu, davanın Trabzon Ağır Ceza
Mahkemesi'nde görülmesine karar
verildi. Trabzon Ağır Ceza
Mahkemesi'nde yapılan ilk
duruşmada. suçun öldürme olduğunu
dikkate almayan mahkeme, sanıklann
polıs memuru olmasına dayanarak
Memunn Muhakematı Kanunu'na
göre "yargılaınaıun gerekliliği" karan
yerilmesı ıçin dosyayı İstanbul ll
İdare Kurulu'na gönderdi. Dosya
halen İstanbul İl Tdare Kurulu'nun
karannı bekliyor.
Gazi ve Ümraniye katliamlannın üzerinden 365 gün geç-
ti. Yaralann sanlması bir yana, kanatılması için ne gerekiyor-
sa yapıldı. Gazı'de geçen yıl polis kurşunlanyla can veren Zey-
nepPoyraz ile gözaltındaöldürülen HasanOcak'ın mezartaş-
lan sakıncalı bulunarak gözaltına alındı.
Geçen yıl öldürülen Zeynep Poyraz'ın babası Cenuü Poy-
raz la cemevinde buluştuğumuzda, heyecanla müjdeyi veri-
yor: "Büiyor musun lazunın mezartaşı beraat etti."
Olaylarda öldürülen AM Vıldınm ile Sezgin Engin'in aile-
leriyle birlikte mezartaşlannın yapıldığı atölyeye gidiyoruz
Mezartaşlan parçalanmış. Yerine yenileri yaptınlıyor. "Şi-
B'de, Arjantin'de kaybedenler kaybetti" yazısı sakıncalı bu-
lunmuş. Kızmın mezartaşını kurtarmanın sevincini yaşayan
baba Cemal Poyraz, geçmış bır yılın muhasebesini yapıyor
"Bir yıh sıkııtnlaria, basküarla, yıldırma politikalany la ge-
çirdik. Anayasada Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devleti-
dir' yazıİL Ben buna inanmıyorum. Eğer Türkiye bir hukuk
devleti olsaydı kızunın katili Adem Albayrak salına salına ge-
zer mivdi hiç? O salına salına gezdikçe ben her gün ölüyorum.
Türkiye bir hukuk devleti oisaydı kızunın mezartaşı gözalb-
na alınır mıydı? Clkemizde ne yazık ki hukuk devleti tek ta-
raflı Lşliyor. Hukuk sadece baalanna karşı işletiliyor. Polis vu-
rulunca şehit oluyor, bizim çocuklarunız vurulunca terörist
Asıl terörist onlar. Böyle bir anlayış ne Şili'de ne de Latin Ame-
rika ülkelerinde var."
Mezartaşlannın yapıldığı atöryedençıkıpGazi Mahallesi'nde
ölenlerin mezarlannın başına gidiyoruz. Geçen bir yıl ailele-
rin yaşamında çok şeyi de-
ğiştirmiş. Cemal Poyraz
çalıştırdığı marketi devret-
miş. "Arük ise güce baka-
cak dermanun kalmadı"
diyor. Askerden izinli gel-
dığınde Gazi'de vurulan
MümtazKaya'nın genç eşi
çaresiz baba evine dönmüş.
Artık baba evinde geçmi-
şe bir sünger çekerek yeni
bir yaşam kurmayı düşlü-
yor. Fevzi Tunç'un sakat
olan babasına birde kız kar-
deşi Turna eklenmiş. Tur-
na Tunç da babası gibi
ayaklanndan sakat. Alevi
derneklerinin katkısıyla
Baltalimanı Kemik Hasta-
nesi'nde yapılan ameliyat
bir işe yaramamış. Hasan
Güngen'in annesi dünyay-
la ilişkisini koparmış. Di-
ğer ailelerle de görüşmüyor.
Ezgin Engin'in iki ağabe-
yi polisler tarafindan sıray-
la birer hafta arayla gözal-
tına alınıyor. Öldürülenler-
den AB Yıldırun ın annesi
Çiçek YUdınm. Gazi Me-
zarlığı'nı su yolu etmiş.
Her gün Okmeydanı'ndan
kalkıp Gazi'ye, oğlunu gör-
meye geliyor. Cemevinde
yaptınlan takvimdeki oğ-
lunun resmini orada bulu-
nanlara"İştebenimoğluın
btrydu" diye gösteriyor.
Çiçek Yıldınm, oğlunun
resmine bakarak "Ben on-
lan ne sıkıntılarla büyüt-
tüm, o katiller bilnor rnu acep? Kocamı 10 yıl önce kaybettiın.
Beş çocukla bir başuna şu İstanbullarda kalakaldım. Klin es-
küerini giydirerek, ona buna işe giderek büyüttüm, elkrini ek-
meğeyetirdim. Fakatkopanp aldılar yavTumu benden" diyor.
Bir yıl süresince aıleler kendı aralannda ılişkileri güçİen-
direrek, birbirlerine omuz vererek dayanmışlar onca acıya. Sez-
gin Engin'in ağabeyi Ezgin Engin, "Eğer diğer şehit aileteri
olmasaydı bu güç gûnterin acısıyla daha da kahrolurduk. Bir-
birimize sürekli gidip gelerek acUannuzı paylaşbk, ekmeğimi-
a bölüştük. Bu da bize dayanma gücü verdi'' diyerek dayamş-
manın önemim vurgularken demokrat kamuoyundan yana da
yakınıyor: "Çok yalnız bırakıldık çook. Bizi arayıp sormala-
nnı istemiyoruz, davalara gelip biesin. kamuoyu oluştursun-
lar yeter. Örgûtiü bir topluluk olmadığımız için baskılar kar-
şısında bazen aciz kaldık. Duruşmalara halk ve demokratik
kiüe kuruluşlan gelmediği için duruşma salonunu polisler dol-
duruyor. Küfür ederek, omuz vurarak bizi tahrik ediyorlar.
Her duruşmada kavga çıkıyor. CHP iktidar ortağı olarak Ga-
zi'de hadi bir şey yapamadı divelim. Ama hiç olmazsa örgüt-
lerine talimat verip duruşmalan izlemelerini sağlasınlar. Bas-
kılar karşısında bazı aileler ifadelerini değiştiriyorlar. \ğabe-
yimi ve beni sürekli gözaltına alıyoıiar. Her gözaltına alınışı-
mızda askıda günlerce bekletilip elektrik veriyorlar. Bir hafta
ya da üç dört gün sonra bırakıyoriar. Ama askıda çok bekle-
tUdiğün için kollanında üç av boyunca güç kalmıyor. Çahşa-
mryonım. Polisin gözattına alması için bahane çok."
Cemevinde bulundugumuz süre ıçınde caddede devriye ge-
zen iki polis minibüsü belki on kez gelip geçiyor. Sanki Ga-
zi Mahallesi'nde sıkıyönetım ya da olağanüstü hal uygulama-
sı var gibi. Polisin ve halkın birbirini tahrik etmesi içm bır sert
bakış, bir söz bile yetiyor. Evet, Gazi Katliamı'nın üzerinden
bir yıl geçti. Kahvehaneyi tarayanlar hâlâ bulunamadı. Pro-
testo yürüyüşü sırasında öldürülen 15 kişinin katili olarak 20
polisin ismi verildi. Ancak polisler bu bir yıh görevlerinin ba-
şında geçirdiler. Gazi'de her hafta operasyon yapıldı, her se-
ferinde barikatlar kuruldu, ateşler yakıldı. Gazi Mahallesi sa-
kinlerinin yargılaması ve yüreklerdeki yangınlar sürüyor.
L
Geçen yıl 12 mart akşamı başlayan gerginlik 13 marta taşnuş ve öğleden sonra çıkan olaylar katiiamla sonuçlanmıştı.
Gergingeceden kanhgüne...
ZAFERAKNAR
Darbelerin, yargısız ınfazlann, siyasi
ıdamlann, toplu katliamlann yıldönümle-
ri, gazetecilerin tetikte olduklan günler-
dir; 12 Mart da öyle bir gündü, bir darbe-
nin yıldönümü. Her çalan telefon, telsiz-
deki en ufak kıpırtı, sinirleri gerginleştiri-
yordu...
12 Mart 1995'i ufak çaplı eylemlerle at-
lattığımızı düşünüyorduk. Evlerimize dö-
nüp akşam yemeğinın son lokmalannı bi-
tirmiştik ki telefon çaldı, Gazi Mahallesi'n-
de kahvehaneler taranmış ilk belirlemele-
re göre iki kişi yaşamını yitirmişti...
Gazi Mahallesi'ne geldiğimizde saatler
21.30'u gösteriyordu. Gazi karakoluna çı-
kan tüm sokaklara asker ve jandarmadan
oluşan bırduvarörülmüştü. Sinirleralabil-
digine gerilmişti.
ilk belirlemelere gÖTe Gazi Mahallesi
cemevınin yanındaki Doğu Kıraathane-
si'nde Halil Kava isimli Alevi dedesi ya-
şamım yitirmişti. lnsanlan sabnnı taşıran,
İCayanın cesedinin saatlerce olay yerinde
bekletilmesi ve yetkılı kişılenn inceleme
için olay yerine gelmemesiydi.
Bir grup bu ilgisızliğı protesto etmek
için Gazi karakoluna yürümüş ve camla-
nnı kıımıştı. llerleyen saatlerde lstanbul'un
çeşitli semtlerinde yaşayan Alevi yurttaş-
lar, Gazi Cemevi'nın önünde bırikti.
Ofkeli kalabalık 12 martın son dakika-
lannda Gazi karakoluna doğru yürüyüşe
geçtı. Kulaklan sağıredenbirgürültü var-
dı. Dükkânlann, kahvehanelenn, taksı du-
raklannın, marketlenn, kuyumcu dükkân-
lannın camlan aşağıya iniyordu. Gazi ka-
rakolunun önüne bir grup gazeteciyle bir-
likte geldik. Bir gazetecı elinde copuyla bek-
leyen polise, "Geüyorlar" dedi. Polıs gü-
lümsedi ve copunu avuç içine vurarak "Gel-
smler" diye karşılık verdi.
Ve geldiler. emniyet güçleri ne\in gel-
diğini, çok sonra fark etti. Yakılan araçlar-
dan çıkan alevler geceyi aydınlatıyordu.
Birbiri ardına barikatlar kuruluyordu; po-
lisin ilk müdahalesi sonuçsuz kaldı. Saat
02.00'ye kadar karşılıklı bekleşme sürdü.
Her iki taraf da saldırmaya niyetlı değildi.
Geceyansından sonra ilginç bir gelişme
oldu. Çoğu Amerikan tipi parka giy miş 10
kadar sivil görevli geldi. Parkalann etek-
lerinden uzun namlulu silahlann uçlan gö-
rünüyordu. K.ısa bir bekleyişten sonra so-
kak aralanna dağıldılar ve kayboldular.
Olaylar durulmuş görünüyordu...
Sabah saat 05.00'te cemevi önünde bek-
leyen gruptakı bir gencin uzun namlulu si-
lahlarla öldürülmesi ortamı tekrar gergin-
leştırdı. Sanki birileri olaylann bitmesini
istemiyordu.
Bitmedı de. 13 Mart 1993 günü öğle sa-
atlerine doğru on binlerce kişi tekrar ce-
mevi önünden, Gazi karakoluna doğru yü-
rüyüşe geçti. Daha öfkeli ve kalabalıktılar...
Karakola yaklaşık 200 metre kalmıştı ki
olanlar oldu. Gökten, çiseleyen yağmurla
birlikte taş ve kurşun yağiyordu; kaçışan-
lar. bağıranlar, düşenler, çatışanlar, silah-
lı polisler, askerler, taşlı sopalı gençler, ço-
cuklar, anneler, babalar, yerlerde sürükle-
nenler. barut ve kan kokusu...
Sonuç: 18 ölü. yüzlerce yarah, binlerce
gözaltı... Kurşun namlunun ucundan çık-
mıştı bır kere, olaylar durmadı. lstanbul'un
çeşitli bölgelerine yayıldı. Ümraniye'deki
gösterilerde, güvenlik güçleri yine ateş aç-
tı, dört kişi daha yaşamını yitirdi. Kanlı yıl-
dönümlerine yenileri eklendi; 12-13 mart
Gazi. 15 mart Ümran'ye olaylan...
Olaylar nedeniyle iki ayn dava da
gösterilere katıldığı iddia edilen 100
kişi ile gösteriler sırasında mala zarar
verdiği ileri sürülen 91 kişi hakkında
Gaziosmanpaşa Asliye Ceza
mahkemelerinde açıldı. Ancak Eyüp
ICaymakamlığı ve Eyüp Cumhuriyet
Başsavcılığı, henüz sorgu aşamalan
tamamlanmayan bu davalann da
'güvenlik' gerekçesiyle başka yerlere
naklini istedi. Bu ıstemle Adalet
Bakanlığı'na yapılan başvurulardan
henüz bir yanıt çıkmadı.
YILDONUMU
Emniyetten
sağduyu
uyansı
tstanbul Haber Servisi - Cum-
huriyet Halk Partısı (CHP) İstan-
bul II Başkanı Mehmet AM Özpo-
lat, Gazi olaylarının yıldönümü
nedeniyle yaptığı değerlendirme-
de. "Tüm demokratik kesimler,
terör vesavaşçığırtkanlanna kar-
şı, birlikte hareket etnıtlidir" de-
di. lnsan Haklan Derneği istanbul
Şube Başkanı ErcanKanar, olay-
lann sorumlulannın bir an önce
yargı önüne çıkanlmalannı istedi.
Emniyet Müdürü Orhan Taşan-
lar da yurttaşlan sağduyulu hare-
ket etmeye çağırarak "ülegaiörgüt-
lerinoyununa" gelınmemesi uya-
nsında bulundu.
Gazi olaylannın yıldönümü ne-
deniyle Gaziosmanpaşa ilçe mer-
kezinde ilçe başkanlanyla birlik-
te basın toplantısı düzenleyen CHP
II Başkanı Mehmet Ali Özpolat,
olaylann üzerinden bir yıl geçme-
sine karşın acılann tazelıgini ko-
ruduğunu belirterek şunlan söy-
ledi:
"Korku ve dehşet yaratarak in-
sanları geriletecek cinavetlerin,
toplu katliamlann hiçbir cezası
yok. Bunlar. vapanlann yanına kâr
kalıyor. Gazi olaylannuı yıldönü-
münde, toplumu kavgalara sürük-
lemek isteyen, varlığını bu kavga-
lar üzerine kurmav ı çalışanlan la-
netli>t)r. tüm demokratik kesimle-
ri savaş çığırtkanlanna karşı bir-
likteliğe çağınyorum. Emek kav-
gasuıdaki insanlann üzerindeneti-
nizi çekin."
istanbul Emniyet Müdürü Or-
han Taşanlar ise Islamcı terör ör-
gütüyle ilgili düzenledıği toplan-
tıda, Gazi olaylannın yıldönümü-
ne de dıkkat çekti. Gazi Mahalle-
si'nde tansiyonun üç-dört gündür
düşük olduğunu belirten Taşan-
lar, Gazi halkının polisin yanında
olacağına emin olduğunu söyledi.
tllegal bazı örgütlenn devlete ve
Gazi halkına zarar vermek için
çalıştığını öne süren Taşanlar, 'Ga-
zi halkı geçen sene olduğu gibi bu
yıi oyuna gelmeyecektir. lstanbul'un
çeşitli yeıierinde pankartlarla halk
luşkırtılmav a çahşıhvor..Vncak ben
medyanın ve Ga/j halkının vardV
nu ile 12-13 martın olaysız gecece-
ğıne inanıyorum" diye konuştu.
lnsan haklan Derneği Şube Baş-
kanı Ercan K.anar, yaptığı yazılı
açıklamada, "Tüm insanlık, hal-
ka saldıranlann geciktirilmeden
yargı önüneçıkanâmalannıvemağ-
dur olan halkın yaralannuı sarü-
masuu bekfemektedir" görüşlerine
yer verdi.
ErdemlVde
tedirgin
bekleyiş
MERSİN (Cumhuriyet)- tçel'm Erdemli il-
çesinde yaşayan Ağnlı Arslan aılesiyle, Erdem-
lili Çetin aileleri arasında önceki gün telefon-
la tacız olayıyla başlayan ve Galip Çetin'in
ölümüyle sonuçlanan olaylann etnik çatışma-
ya dönüşmesini engellemeye yönelik önİem-
ler sürüyor. Gerginliğin az da olsa sürdüğü il-
çede Doğulu yurttaşlara ait 10 işyerinin bası-
larak tahrip edilmesi olayına kanştığı tespit
edılenler gözaltına alınıyor. Daha önce gözal-
tına alınan 10 kişinin de sorgulamalan sürüyor.
Bu arada gözaltmdakilerin serbest bırakılma-
sını isteyen bır grup vatandaş dün Erdemli Hü-
kümet Konağı'nın önünde toplanmak istedi.
Erdemli Emniyet Müdür Vekili IMuammer
GürdaL bu topluluğun yanına giderek dağılma-
lan konusunda uyanda bulundu. Bazı vatandaş-
lann, çıkan olaylarda gözaltına alınanlann ser-
best bırakılmasını talep etmesi üzerine Gürdal,
herkesin sağduyulu olması gerektiğıni belirte-
rek vatandaşlardan devlete güven duymalan-
nı istedi.
Olaya tepkiler
Içel Valisı Gökhan Aydıner, olaylann kont-
rol altına alındığını belirterek şunlan söyledi:
"Bu tür olavlan deviet ve millet düşmanlan koz
oiarak kullanıvoriar. Bir cinav et olavının böyle
bir duruma getirilmesi son derece yanlıştır. b-
çede alınan önlemler hafifletilerek 24 saat sü-
reyle devam ediyor.7
" Erdemli Belediye Başka-
nıAli Şahin de "Bunun kimseye bir yaran ot-
mayacakür. Ancak millet ve deviet düşmanla-
nnın ekmeğine yağ sürülmüş olacaktır. Halkı-
mızın sağduyusu savesinde olaylar büyümeden
önlenmiştir" dedı.
IP Içel tl Başkanı YüsufÇeük ise polisin ola-
ya zamanında müdahale etmemesinin tahrik-
çileri cesaretlendirdiğini öne sürdü. Atatürkçü
Düşünce Derneği Mersin Şube Başkanı Haya-
tiŞimşek,yaptığı yazılı açıklamada, Erdemli'de
meydana gelen adlı olay sonrasında görülen ey-
lemlerin, etnik çatışma çıkarma çabasına yö-
nelik olarak gelıştigıni belırttı. HADEP Genel
Başkan Yardımcısı IsmaOArslan, Içel'ın Erdem-
li ilçesınde 9 mart cumartesi günü meydana ge-
len olaylann MHP kışkırtması sonucu
oluştuğunu olduğunu ıleri sürdü.
Yaşar Kemal 'e cezaya tepki
Güreli:
Buayıp
temizlensiııtstanbul Haber Servisi -Türkiye Gazeteciler
Cemiyeti (TGC) Başkanı NaDGüreU, dünyaca
ünlü yazar Yaşar Kemal'ın hapıs cezasma çarp-
tınlması nedeniyle Başbakan Mesut Yılmaz'a
telgraf göndererek cezayı demokrasının ayıbı ola-
rak nitelendırdı. Güreli, "Demokrasûni/inbuayı-
bını ortadan kaldırmak için bir an önce ve so-
nuç alacak biçimde harekete geçmenizi bekliyo-
nız"dedı.
Güreli, telgrafında. düşünceleri nedeniyle
Yaşar Kemal'ın hapıs cezasına çarptınlmış ol-
masının elem vencı ve Türkıye'nin hak etme-
dıği bır olay olduğunu belirtti.
Telgrafta teröre, baskıya, cebır ve şıddete yö-
nelmeyen düşünce açıklama özgürlüğünün önün-
dekı tüm engellenn ortadan kaldınlması gerek-
tiğinı vurgulayan Güreli. toplumda bu konuda
bir görüş birliğının oluştuğunu kaydettı.
TÜMTtS Genel Başkanı Sabri topçu da de-
mokratik taleplennı duyurmaya çalışan öğren-
cı, öğretmen \e ışçılere saldınlmasını ve Yaşar
Kemal'e ceza verilmesını protesto etti. Topçu,
yaptığı yazılı açıklamada, "Hükümetin ilk k-
raaö, mitinglere saldın oldu. Sendikalar ve de-
mokratik güçler bir araya gelmeü" dedı.
Karikatürcüler Derneği'nın yaptığı yazılı
açıklamada ise Yaşar Kemal'e verilen hapis ce-
zasının, düşünceye ve demokrasıye yönelik ol-
duğu belirtilerek "Tarihin ceza verenleri değü,
ceza alanlan yazdığını hatuiatınz7
' denıldi.
Öğretim üyeleri, tüm duyarlı kesimleri işkenceye karşı çıkmaya çağırdılar
Profesyonel îşkenceyi kanıtlaınak zor
FİGEN ATALAY
MANİSA-Manisa Emniyet
Müdürlüğü'nde gözaltına alınan
gençlere yapılan ışkence, ız bı-
rakmadan, profesyonelce ya-
pılan işkencenin sonradan ka-
nıtlanmasının zorluğunu bır kez
daha gündeme getirdi. lnsan
Haklan Yüksek Danışma Ku-
rulu üyesi Prof. Dr. ZJafer Üs-
kül. "Biz güvenlik güçlerinin
insan haklan eğitimine tabi tu-
tulmasını. sorgulama teknikle-
ri konusundaeğitiın almasını ve
donanım eksikliğinin gideril-
mesini önerirken işkenceciler
iz bırakmadan işkence vapma-
nın yollannı öğrenmişlcr'?
dedı.
Profesyonelce yapılan işken-
cenin ızlen. bir süre sonra or-
tadan kalkıyor. İşkence sonra-
sı ağır fizıksel ve ruhsal rahat-
sızhklar ortaya çıkabilıyor; an-
cak bunlar, işkenceye ilişkin
kanıt sayılmıyor. İşkence yapı-
lırken tıbbi açıdan bazı nokta-
lara dikkat edilirse, hem geri-
ye iz kalmıyor hem de çoğu za-
man daha çok acı verilebıliyor. Yani, mi-
nareyi çalan, kılıfinı da hazırlıyor.
Bu olayla yakından ilgilenen milletveki-
li Sabri Ergül, vücuda verilen elektriğin
den altında yaptığı hasann en geç 21 gün-
de. hayalann burulmasının ise en geç 45 gün
içinde saptanması gerektığini belirtiyor ve
ekliyor.
"Bu süre dounadan muayene edümeleri
için çok uğraşüm. ama devlet kilitk>ndL Ara-
dan 63 gün geçti. Ancak. ikisinin kulaklan
delik. Böbreklerde veciğerlerde rahatsızlık.
avaklarda kasümalar ortava çıkn."
Manisa Barosu Başkanı HüseyinErken-
ci, makata cop sokulduktan sonra anüste tah-
Manisa DHKP/C davası bugün başlıyor
Savunma: Kanıt yetersiz
NECATÎ AYGIN
tZMtR - Çoğunluğunu liseli
öğrencilerin oluşturduğu 16
sanıklı Manisa DHKP/C davası
bugün Izmir DGM'de başhyor.
Sanıklann savunmanlığını
üstlencn avukatlar, davanın,
polisin önceden hazırladığı ve
işkence altmda alınan ifadclcrc
dayalı bir hayaii örgüt davası
olduğunu belirtiyorlar. Sanık
avukatlan savunmalannda,
ifadelerin dışında sanıklan
suçlayacı herhangi bir kanıt
olmamasını vurgulayacaklar.
Manisa'daki işkence savlan bugün
Izmir DGM'de DHKP/C
davasında gündeme gelecek.
MüvekkiHerinin gözaltına ahnıp,
daha sonra örgüt üyesi olmakla
suçlandtklanm belirten avukatlar,
bugün yapacaklan tahliye
istemini içeren savunmayı şu
ilkelere dayandınyorlar:
"Sanıklann ikrurianna
bakıidığında, bunlar hiçbir
hukuki deiil nitetigi taşunadığı
görülmektedir. Sanıklann
beyanlanCMl k'un OS'A
maddesane ay kın olarak işkence
albnda aknmıştır. Sanıklann
beyanlan çeüşkilerle doludur.
Sanıklann hiçbiri suçüstü
yakaPanmamıştır. Bu nedenle
belge olarak karşıınıza çıkan el
yaalannm hukuki niteliği de
yoktur. Müvekkilkrimtdn tümüne
işkence yapdm^tır. Öncefikk tüm
sanıklann tahliyesi istenecektir."
İmza kampanyasına buyük iigj
İHD'den mektuplu uyan
İZMtR (Cumhuriyet Ege Bürosu)
- lnsan Haklan Derneği Izmir
Şubesi, "mektupia'' yurttaşlan
işkence olaylanna karşı duyarlı
olmaya ç^ırdı. İHD şubesince
yurttaşlara gönderilen
mektuplarda, Manisa Emniyet
Müdürlüğü'nde liseli öğrencilere
işkence yapılması protesto edildi.
İHD lzmir Şube Başkanı Avukat
Ercan Demir, işkence olayfarmı
protesto amaayla imza
kampanyasınm ardmdan
mektuplu eylem başlattıklannı
belirtti. İHD lzmir Şubesi'nce
hazırlanan mektuplarda şöyle
denildi: "Yakınlanmız,
tanıdığınnz, tanımadığımız birer
birer gözalüna aimarak işkence
görmekte ve gözaltmda
kaybcdilmektcdirfcr. İşkence
alünda alınmış ifadelerİe
cezaevlerine konulmakta. Devlet
Güvenlik Mahkemeteri'nde yine
bu ifadderden dolavı hukuka
aykın bir şekilde yargılanarak
cezalandınlmaktadniar. Yine
cezaevierinde sağlıksız v^aşam
koşullannda insanca yaşamdan
yoksun bırakılarak, hunharca
saldınlarak, cop ve demir
çubuklarta dövübnektedirler.
Tüm bunlardan dolayı; ülkemiz
insanlaruun can güvenMlderinin,
v^şam haklanmn, işkence
görmeme hakkmın sadece
yasalarda degiL pratikte dc
güvence altına ahnmasıru ve
ulusiararasi hukuk normlannın
uygulanmasuu istiyoruz."
riş. yırtık meydana geldığinı ve bunun tes-
pit edılebıleceğini belirterek "Ama olav ye-
ni mi ounuş, yoksa daha önce mi beliriene-
miyor" diyor.
Manisa Tabip Odası Başkanı Osman Nu-
ri Büyüker, işkence yapılırken nelere dık-
kat edildığını şöyle anlatıyor:
"Elektrik sol avaktan verilirse kalp kri-
zine neden olabilir. o yüzden sağ ayaktan ve-
riyorlar. Elektrik kuru giyeceküzerinden ve-
rilirse bazı organlara ağır hasar verebili-
yor, ıslakbir şe\ sanldığında hem dahaçok
acı veriyor hem de hasar bırakmıyor. Ser-
çe parmaktan verilirse hasar mevdana ge-
lir, bu yüzden baş parmaktan verilivor."
tşkence ıddıalan üzenne Manisa'ya ge-
len öğretim elemanlannın. işkence ve bu-
nun nasıl önlenebileceğı konusundaki gö-
rüşleri ise şöyle:
Zafer Üskül (tnsan Haklan Yüksek Da-
nışma Kurulu üyesi):
İşkence yapıldığı ızleniminı edindim.
Valı vekılı, zanlılar hakkında yargılaması-
nı yapmış ve neredeyse verilecek cezayı
bıle öngörmüş bir yetkili olarak, Türki-
ye'nın ıçınde bulunduğu koşullarda, terör-
le mücadelede işkencenin bilgi edinmede
kaçınılmaz bır yöntem olduğunu sözlerinin
satır aralannda açıkça ıfade etti diye düşü-
nüyorum. tşkence yapılmasından belki da-
ha da vahımi, işkence yapıldığının ortaya
çıkanlmasının giderek zorlaşmış olması
görunüyor. İşkenceye karşı mücadele eden
demokrat güçlerin, halkın tüm kesimleri-
nin bu konuda cıddi bir kamuoyu baskısı
oluşturmak içm çabalannı yoğunlaştırma-
sı gerekiyor.
AtilaErgür:
Her şeyden önce üniversıtede görevlı bır
öğretim üyesi olarak lise çağındaki gence-
cik insanlann çağımıza yakışmayacak ın-
san haklan ihlalleriyle yüz yüze gehnesi,
ülkemiz adına altından kalkılamayacak bo-
yutlarda bir ayıbın üstlenılmesidir. Gerek
Tabip Odası Başkanı, gerekse işkence gör-
düğü iddıa edilen öğrencile-
rin ailelennin anlatımından
ortaya çıkan tablo, bu uygu-
lamalan gerçekleştıren hem-
cinslennden dolayı insanda
ağır bır utanç duygusu uyan-
dırmaktadır. Bu inanılmaz
olaylan canlı tanıklanndan
aynntılanyla dinledikten son-
ra bir sanatçı olarak renkler
ve bıçımlerle oynama iüksü-
nün ayıbmı yaşadım.
Burhan Şenatalar:
Aılelerden dinlediklerimiz
çok üzücü, tüyler ürpertici.
Bu örnekten de anlaşılıyor ki
işkencenin uygulandığı çoğu
durumda bunun kanıtlanma-
sı pek kolay değıl. Çünkü mı-
nareyı çalan kılıfi da hazırlı-
yor. Çok köklü önlemler alın-
madığı takdırde işkencenin
önlenebileceğıne ınancım da-
ha da zayıfladı. Bugüne ka-
dar bu konuyla ilgilenmemiş
Manisa mılletvektllennı eleş-
tiriyorum. Göreve başlarken
ettikleri yemine sadık kalma-
ya çağınyorum.
Işkence iddialarını araştırmak ve
incelemek üzere Manisa'ya gelen öğretim
üyelen şunlar BurhanŞenatalar(tÛ). Kadir
Erdin (10), Seçkin Dindar (İLJ). Tahsin
Yeşildere(lÜ), MehmetCan Akyolcu(IÜ),
Aydın Barias (ÎÜ). Ertan Yurdakos (1Ü),
Aİper Doğan (İÜ), Fatih Özkarslı (1Ü),
Hüscvin Demirkesen(IÜ). SeJçukMeddÜ),
Atila Ergür (MÜ^ Ayla Görsoy (MÜ),
Ozanay Umur (MU), Ali Bayrak (MÜ),
Zerrin Ersov Demirsu (MÜ), Zafer Üskül
(AÜ), Binnâz Toprak(BÜ). Faruk Birtek
(BÜ). Jale Parta (BÜ), Ayşe Buğra (BÜ),
Ayhan Alloş (YJÜ), Seralp Şener (TÜ),
Cihat Aral (MSÜ). Ahmet Yürür (MSÜ).