Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
•- 12 MART 1996 SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Yılmaz, zorunlu eğitim 8 yıla çıkanlsa bile imam-hatip liselerinin korunacağmı söyledi
ANAYOL'un imaın-hatip ödünüEMİNEKAPLAN
' ANKARA - ANAP-DYP (ANAYOL)
azınlık hükümeti, köktendincilerin imam-
hatip ortaokullannın kapatılacağı endişe-
sıyle karşı çıktıklan 8 yılhk zorunlu eğı-
tim programında geri adım attı. Başbakan
Mesut Yılmaz, zorunlu eğıtımın 8 yıla çı-
kanlacağını, ancak isteyen ögrencilenn ıl-
kokuldan sonra imam-hatip ya da diğer
meslek okullannagidebileceğini açıkladı
Ankara Ünıversitesi Eğitim Bilimleri Fa-
kültesi öğretımüyesi Prof. Dr. Mahmut A-
dem, yönlendirmenin, çağdaş eğitim sıs-
temlerinde 8 yıllık temel eğıtımden sonra
başladığını vurgulayarak yeni hükümetin
tutumunun çağdışı olduğunu söyledi.
ANAYOL koalisyonuyla kurulan azın-
lık hükümeti, imam-hatip liseleri konu-
sunda ilk ödünü verdi. Başbakan Yılmaz,
306 bin öğrencinin eğitim gördüğü imam-
hatip ortaokullannı koruyabilmek içm,
zorunlu eğıtimin 8 yıla çıkanlacağını, an-
cak isteyenlenn ılkokullardan sonra mes-
lek liselerine gidebileceklerinı açıkladı.
Yılmaz, temel efitımın ilk 5 yıllık aşa-
masında standart eğitimın verileceğini,
ikinci 3 yıllık aşamada da ögrencilenn lı-
sede almak istedikleri eğitime göre dini
eğitim ya da meslek eğitimı aiabilecekle-
• Başbakan Mesut Yılmaz'ın, zorunlu eğitimin 8 yıla çıkanlması
duıumunda ılkokullardan itibaren yönlendirme ilkesinin
getirileceğini açıklaması, "Eğitimde yönlendirme ne zaman başlar"
sorusunu yeniden gündeme getirdi.
• Yeni hükümetin tutumunun çağdışı olduğunu söyleyen Eğitim
Bilimleri Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Adem , yönlendirmenin
8 yıllık temel eğitimden sonra başlaması gerektiğinin vurguladı.
rini belirtirken, Milli Eğitim Bakanlığı ve-
rileri, bu karann imam-hatip ortaokulla-
nnın korunması için alındığını ortaya koy-
du. Bakanlık verilenne göre ülke genelin-
de 864 erkek teknik lisesı bünyesinde bu-
lunan 22 ortaokulda 4 bin 636,567 kız tek-
nik lisesi bünyesinde bulunan 334 orta-
okulda 27 bin 462 öğrenci öğrenımını sür-
dürürken, 525 ticaret lisesinde yalnızca
31 ortaokul kısmı bulunuyor. 561 imam-
hatip lisesının 559'unda ortaokul kısmı
bulunurken, imam-hatip ortaokullannda
306 bin 121 öğrenci eğitim görüyor. An-
kara Ünıversitesi Eğitim Bilimlen Fakül-
tesi öğretim üyesı Prof. Dr. Mahmut A-
dem, çağdaş eğitim sistemlennde yönlen-
dirmenin 8 yıllık temel eğitimın sonunda
yapıldığını anımsatarak bu sürectn öne çe-
kilmesi durumunda imam-hatip ortaoku-
lunda ya da meslek ortaokullannda oku-
yan öğrencinin zorunlu eğitımi okumuş
sayılamayacağını söyledi.
Adem, ilkokullarda yönlendirme siste-
minin çağdışı olduğunu kaydederek, şu
görüşleri dile getirdi: "Bu hûe>işeriyedir.
8 yılhk eğitimde bütünlük vardır. Eğer zo-
runlu eğitinıi 8 > ıla çıkanyorsanız, bu bü-
tüniüğii sağlamak zonındasınız. Eğer i-
mam-hatip ortaokullannı zorunlu eğitim-
den sayacaklarsa, yakında Kuran kursla-
nnı da bu kapsam içine alacaklardır. Bu,
'ağaç yaşken eğilir mısalı, beyın yıkama
ve kafa doldurma' anlanuna geür. Buna
hükümetevetdiyorsa.yapacak bir şey yok.
Siyasi sonımluluk onlara aiL Çağdışı bir
yöntetn oJur."
Ankara Ünıversitesi Eğitim Bilimlen
Fakültesi öğretim üyesi SüleymanÇetinö-
zoğluda ögrencilenn yaş ve psikolojik ge-
Iışimlerinin ılkokulda yönlendırmeye uy-
gun olmadığını \-urgulayarak böyle bir sis-
temin "yönlendinne*' değil "yönetane"
olabileceğini kaydetti. Çetinözoğlu, bire-
yın meslek ilgisinin o yaşlarda knstalize
olmadığını ve bu ilginin ilerleyen yaşlar-
da değişebileceğinı anlattı.
Eğit-Der Genel Başkam ve CHP MYK
üyesi Mustafa GazaJada yönlendirme ge-
rekçesıyle dın eğıtımının temel eğitimde
verilemeyeceğini kaydederek küçük yaş-
ta meslek seçiminin eğitimbilim anlayışı-
na göre sakıncalı olduğunu vurguladı. Ga-
zalcı. "Onun için bütün ileri ülkeJerdeçok
amaçlı, programlı ortaöğretim vardır.
tmam-hatip lisefcri vegeneltiseierimizinde
öyleoiması gerekir. İmam-hatiplik meslek
yüksekokulu oiarak üniversite sınavlan-
nın içine alınmalıdır. Hem din öğrenme yo-
lu açık tutulur, hem de ülkenin gereksini-
mine göre bir eğitim planlaması yapılmış
olur'dedı.
İmam-hatip lisesi öğrencileri, Milli Eği-
tim Bakanlığı'nca öğrenim süresince kar-
şılıksız oiarak sağlanan burslara ılgilerinı
arttırdılar. Bakanlığa bağlı meslek lisele-
ri arasında burslu olarak öğrenim gören
öğrenci sayısında en yüksek artış imam-
hatip liselerinde oldu. İmam-hatip lisele-
rinde burslu öğrenim gören öğrenci sayı-
sı geçen yıla göre yaklaşık 6 bin 500 arta-
rak 9 bin 584'e yü'kseldi.
Pansiyon durumu bakımından da en ge-
nışolanaklarayine imam-hatip liselerinin
sahıp olduğu belirlendi. Özellikle vatan-
daşlann katkılanyla inşa ettırilen imam-
hatip liselerinin pansıyonlu olarak yaptı-
nldığı, böylelıkle de ögrencilenn çevrenin
etkisinden korunmasının hedeflendiği be-
lırtılıyor. Bu kapsamda yaptınlan pansı-
yonlarla imam-hatip liselerinin pansiyon
sayısı 261 'e yükseldi.
Ögretmenler
sesun duyurduANKARA (Cum-
hnriyet Bürosu) -
ANAYOL hükümeti,
Eğitim-Sen'ın kapa-
tılması istemiyle açı-
lan davayı protesto
ederken coplanan
eğitim emekçilennin
sesini 3 gün süren ey-
lemlerden sonra duy-
du. lçişleri Bakanı
ÜlkfiGflneyve Milli
Eğitim Bakanı Tur-
han Taysuı. Eğitım-
Sen Genel Başkanı
Kenuü Bal ve yöneti-
cilen ıle görüştüler
Kemal Bal, her ikı
bakana, sendıkanın
kapatılmasına iliskin
davanın geri çekil-
mesini ve sendıkal
etkinlikleri nedeniy-
le öğretmeniere yapı-
lan baskılann kaldı-
nlması gerektığini
ılettiğini söyledi. Ta-
y«n, öğretmenlerin
coplanmasının bü-
yük bir talıhsizlık olduğunu belırte-
rek, "Kapım size her zaman açık. Ya-
sal zeminde yapılacak her e>lemde si-
anle mücadeleye vanm. Gerekirse si-
zinle yûrürüm " dedi.
Eğitim emekçıleri, Eğitim-Sen tara-
findan 9 martta başlatılan ve yann An-
kara'da oturma eylemiyle sona erdiri-
8 öğretmen
gözaltmda
SAMSUN (Cnmhuriyet) -
Eğitim-Sen'e üye 8 öğretmen
dûn Samsun Cumhuriye* Mey-
danı'nda izinsiz eylem yaptık-
lan gerekçesiyle gözaluna
alındılar. Egitım-Sen'ın kapa-
tılmasını protesto için Trab-
zon'dan baslatılan yûrüyüşe
katılan Eğitim-Sen yöneticile-
ri, önceki akşam Samsun'a u-
laştı. Aralannda Eğıtim-Sen'in
şube başkanlannın da bulun-
duğu sendikacılann Cumhuri-
yet Meydanı 'nda toplanmasına
güvenlik güçleri izin vermedi.
Folis burada bir basın açıkla-
ması yapmak isteyen sendika-
cılan dağıttrken, aralannda
Eğitim-Sen Genel Merkez Ba-
sın Sekreteri Baş>ürek AJün'ın
da bulunduğu 8 scndıkacıyı
gözaJnna aldı.
lecekolan-Sendikal
Haklan Kullanma
Yürüyüşü'
1
kapsa-
mmdakı eylemlerinı
dün de sürdürdüler.
9 mart günü polisın
coplu müdahalesiyle
sonuçlanan eylem sı-
rasında Günev ıle
görüşemeyen Eğı-
tim-Sen yöneticileri,
davetleri üzenneGü-
ney ve Ta>an ile dün
görüştüler.
Eğitım-Sen Genel
Baskanı Kemal Bal.
Içışlen Bakanı Ülkü
Güney'den, davanın
gen çekilmesini ıste-
dıklerini ve eylemle-
nnsüreceğinnlettık-
lenni söyledi. Egi-
tım-Sen yöneticileri
ile I saat görüşen Ta-
yan. eylemın ilk gü-
nünde bakanlıkta ol-
duğunu. eyleme kaü-
lanlann seslenni
duyduğunu kaydede-
rek, şunlan söyledi:
* Oğretmenin karnı tok sırtı pek oJ-
malı ki. ö/gür düşünce ve denıokrasi
içinde öğrencileri yetiştirebilsinler.
Coplanmalan üzüntiiyle iziedun. Ses-
lerinLn duvdum. Hukuk kunülannı
çiğnemeyin. Sorunlan çözmek için bu-
radayiz vesianiçin herşeviyapacağun." Eğitimemekçileri seslerini ancak 3günlüke>lemsonrası duyurabildL(Fotoğraf: TAR1KTINAZAY)
Öğretmenlerin istekleri
- Sendikamız ve kamu çalışanla-
n sendikalan hakkında açılmış
olan kapatma davalan gen çekil-
sin.
- Sendikamız, üye ve yönetici-
lerine uygulanan baski, sürgün
ve cezaîar, bütün sonuçlarıyla
kalıdırılsın.
- Son 15 yıllık siciller iptal edil-
sın. Sicil sistemi kaldınlsın, tüm
çalışanlara birer kademe verilsin.
- Enflasyon karsısında eriyen
değil, insanca yaşanacak ücret
\erilsin.
- Eğıtım-öğretım tazmınatı yüz-
de yüz arttınlsın. Hızmetlı, me-
mur, tüm eğitim, bılim ve kültür
çalışanları. tazminattan yarar-
lansın.
- Pazla ders ücretleri net 30€
bin lira olsun. Haftada 10 saat
derse bazırlık ücreti verilsin.
- Zorunlu tasarruf \e konut fon-
lan, derhal faızlenyle birlikte ge-
n ödensın.
- Yüksek Öğretim Kurumu ça-
lışanlarından yemek ve servis
ücreti alınmasın.
- Mezarda emeklılık anlayışı ve
uygulamasına son verilsin.
- Eğitimci formasyonu kazan-
mış eğitimcilerin atamaları ya-
pılsın.
- Hizmetlilerin 8 saatten fazla,
angarya usulü keyfı çalıştınlma-
>ına son verilsin.
- Vılda 4 maaş tutarında ikra-
miye ödensin.
- Kadın çalısanlann kadın olmak-
tan kaynaklı haklan korunup ge-
lıştinlsın. Doğumdan önce 3 ay,
doğumdan sonra 1 yıl ücretli izin
hakkı tanınsın.
ANADOLU AN0NİM TÜRK SİGORTA ŞİRKETİ
YÖNETİM KURULU BAŞKANLIĞI'NDAN
SKÜ MO: 4593/557
Şiftetımızm 1995 foolıyet yıiıyla ılgılı Ortoklof Otogon Genel Kutulu. asoQıdok.ı gundenKİe betrtılen konulorı görûsmek uzeıe. 2/ Mort 1996 Çorçombo günü saat 10 30'do.
Istonöul'do. «oraköy tıhfm Codaev, Ho 57'Mı Genel Mudwluk bmasmöa tafhmaktıı
Bu toplonncio Sıriet Ano Sâzleştnesı'mn asağıda aetırtilen mödelenndekı degisilc.lik.lef de muzokeıe edılıp iaım bogıonotoktır
1995 loalıyet yılıno oıt Yönelım Kurulu ve Deoefd roparian, bo^ım» dmetteme kurulusu rapoHon k bttonço, kûr ve zocor hesabı, toplontıdan âncekı ıkı hafta sûtesıiKe
Şjrtef meıieunöe artoUarn melemeane hazır bukmĞutukcaktıı
Toplontıkıro kanlocak ortakonmızm, ellennde bulunon htsse senetlennı veya bunlora sahıp oMuklarını göstera belgelen, toçlantı gününden en az bir hafta ânce Şıket
meıiezıne tevdı edetek gım korttannı olmolcn ve yukarıdo yazılı gûn ve saotte toplontıda hczır bulunmalan mc glunu(
Topionhtara «iSleren bfıteok ortokkınmı foralindon Şırkenmıze verılmesı gereken »ekâlenıome ömegı osog«(o gösnjnlrmshr
OU&kH GENEl KURUL GÜNDfMİ
1- Ekışkonlık Dnanı'nın seçımı ve Ologon Genel Kurul toptanti tufunogmın EtekonJık Dnant'iKD ınuolanmosı ıçtn yefkı vefHcnesı.
2- 1995 yılım oıt Yönehm Kurulu ve Denetcılet rapedonnın okunmosı
3- 1995 yılı Moncosu ıle ka> ve zarcı nesabmın ınceteneıek onoylonması ve Ymetim (ırokj ûyelen ile denetcııeım iralorı
4- 1995 yil kormın dofjıMması hakkınöo kcrar ventmesı ve dagıtım torıtımın tespıtınde Yönetim Kunılu'nun yetkılı kılınması
5- YJ ıçınde bostrion Vme-m Kurukı üyelıklenne Türk Ticaret Konufiu'nun 315 ve Anc Sözleşme'mn 18 moddesı çeıejı secılen ûyelerın üyeJıklenıun onoylonması
6- Yöfietıra (urulu öyetermın seçımı
7- Denetalenn seçımı
8- Yönetim KuruKj ûyelenmn ve denetalerm ûcrertennm sactanımsı
9- Ano Sözlesme'nm 13 moddesj, 22. maâdesmın (m) bendı »e 41 mmJıtesmm ıtejışlınlmesı.
VEKÂUTNAMINNEĞİ
A M M I A M M TM Si^rtı Şirkcti TİMtia Ktreh laşknhjı'M,
Anodolu Anomm îûrk Sıgorto Şirketı'nın, 27 Mort 1996 tonhınde yapıbcok Ologan Genel Uni toplantısında, Ş-ırket Ana Sözleşmesı'ne ve Türk Tıtoret (anunu'aa go>e sahıp
oktu^um bötûn yeliuleHe benı temsıi etmek üzere Boy/Bayan _ ... vetul tnyın ettım
ANADOLU ANONİM TÜRK SİGORTA ŞİRKETİ ANA SÖZLEŞME TASLAĞI
ESKİ ŞHll YENİ ŞEKİL
S«nM7«M Artnl««« yo io Aıohdmsı
113 -
StraayMİa ArtmİMsı yo do A » N M S I
113 -
SermoYenın ortiıı(mosı yo da araltıknası ılgıli yosal mevzuot hükumlenne aöre
yapıİK
YİMtia Hm+'nt Girtv Y« Ydkfcri
Toşınma? mol olmok ve scrmk ve ınsaot yoprnok, taşmınoz ıpotejjı korşjlığı borç
para vemet, şıriete aıt rasınmczlond ıpoteg> suıetıyle borç almak..
Toptmtıyı KotıİM Hakkı
Sermayenıtı ortKilınflSı ^o do rjzottılmosı Sefmoye Pıyososı Kamjrtu, Serniaye Piya-
sosı Kunılu'nun mer'ı leblıj ve yönetmeliklen ve ılgilı yosal mevzuot hükûmlefine
goVe yopık
rtttim Kırvh ••• Görev ve Yefkfcri
M*M« 22/B -
Toşınmoz mol olfnok »e satrook ve mşoot yapmak, hayat sıgortolan ıle sınıriı
olmok jjzere tosınmaz poleÇı karsılıgı borc para vernıek, şırkete aıt tmmmoztonn
ıpotegı sutetryie botc almok,
Toptntıyı KohUa Hıkkı
»41 -
Poy sohıpleıı, organlorın tcyını, besoplcrın onoylanmosı ve kozoncın dojıtılmosı
gibı şırket ıslerme ilrskın hoklorını Genel Kurul tcoiontıbnmio kullanırlor
Pay sohıplei!, Genel Kurul toplontılonpdo oy hoklonnı kenmlen veya poy sahıfaı
olan bıı ûçûncû kisı arocıkjı ıle kjlkmobılırleı Temsıi yetkısmm yazı ıle venlmesı
sortti(
Üzennde ıntifa hakkı bulunan bıı hısse senedınden dagan ay hokkı ıntıfa bokkı
sahıbı torafıtıdan kullamlır
Poy sahıplen, orgorlonn toyım, besoplflnn onoylonmosı ve kozoncın dojıhlmosı
gıbı şıtket ışlerıne ılısk r- hcn'cniı Genel Kuru! toplontıknındo kullcnulor
Pay sahıplen. 6ew Kurui topiontılannda oy hoklannı kendılerı veyo poy sohıbı
olan bıı üçüncû kışı aracdığı ıle bllombttrler Temsil yetkcınıd, Setmoye Pıyososı
Kurulu'nun vekSleten oy kullonmoyo ılrşkın dûzenlemelen ceıçeveslnde, yazı ile
venlmesı şorttır
Üzennde ınttfo hckkı btjlunon bir hısse senedınden dojan oy hokkı ıntıfa hokkı
sohıbı toafmdon k l k l
YÖK Baskanı incelemelerini tamamladı
Gürüz: ABD'de
her tür öerenci var
FUAT KOZLUKLU / EMİNE KAPLAN
VVASHINGTON / ANKARA - ABD deki
burslu yüksek lisans öğrencilerinin durum-
lanna ilişkın 15 günlük ınceleme gezısinı
tamamlayan Yüksek ÖğTetim Kurulu
(YÖK) Baskanı Prof. Dr. Kemal Gürüz. ba-
zı öğrencilenn laıklik karşıtı propaganda
yaptıklan iddıalanna ılışkin herhangi bir so-
mut bulguya rastlamadıklannı bildirdi. An-
cak öğrenci ler üzennde "bir takım tasamıf-
larda bulunmak isteyen yabancı ülkeier ve
bazı iç mihraklar" olduğunu belırten Gürüz,
"Bunlann üzenndeciddiyetiedunjlacak. Bir
takım problemler var. Fakat iddia edildiği
kadar büyük ve hepsi böyle denecek bir du-
rum yok ortada" dedi. ABD'de de Türki-
ye'deki üniversitelerde olduğu gibi her tür
görüşten öğrenci bulun-
duğunu vurgulayan Gü-
rüz, "N'amazında niya-
nnda olan öğrencilerle
şeriatçılıgı birbirine ka-
nşdrmamak lazım" de-
di. Gürüz, asıl sorunun
öğrencilerin kalitcsi üze-
nnde yoğunlaştığını be-
hrtti. YÖK Başkanı Prof.
Dr. Kemal Gürüz,
ABD'deki burslu yüksek
lisans öğrencilerinin so-
runlan ile bazı öğrencile-
rin laıklik karşıtı propa-
ganda yaptıklan ve şeri-
at yanlısı örgütlenmeler
içinde yer aldıklanna
ilışkin iddialan yerinde
incelemek üzere ABD'de yaptığı 15 günlük
geziyi tamamladı. Gürüz, Cumhuriyet'e
yaptığı açıklamada. ABD'de 2 bınin üzenn-
de Milli Eğitim Bakanlığı ve YÖK burslu-
su öğrencinin bulunduğunu anımsatarak, bu
öğrenciler içinde her tür görüşe sahip kışi-
lerin olduğunu kaydetti.
Bazı öğrencilerin laıklik karşıtı propagan-
da yaptıklan, şeriat yanlısı örgütler içinde y-
er aldıklan ve ınternet aracılığıyla Atatürk'e
hakaret ettikleri iddialannın da incelendiği-
ni kaydeden Gürüz, şu görüşleri dile getir-
di: "Bu iddialarla ilgilı somut bir bulguva
rastlamadık. Bi/e de Intemete nıesaj bırakan
bazı öğrencilerin adlan verildi. Ancak, bun-
lann adına başka kişiler de mesaj bırakmış
olabilirler. Bunu kanıtlamakçokzor. Kamu-
oyunda bütün öğrencilerin şeriatçı olduğu
yolunda bir izlenim uyandı. Bazılannın böy-
İe düşünceler içinde olduklan muhakkak.
Ateş olmayan yerden duman çıkmaz. Ancak,
namazında niyazında olan öğrencüeri bun-
• Gürüz, Türkiye'deki
üniversitelerde olduğu gibi
ABD'de de her tür görüşten
öğrencinin bulunduğunu
belirterek, asıl sorunun
öğrencilerin kalitesi üzennde
yoğunlaştığını bildirdi.
Gürüz, burslu öğrencilerin
denetlenmesi ve
izlenmesinde bir
"başıboşluk" yaşandığını,
sıfırdan başlayarak durumu
disiplin altına almaya
çalışacaklannı kaydetti.
larla kanştırmamak la/ım. Ama kesinlikle
şeriatçılık yok Öğrencilerin dtvam ettiği
okullardan bilgi istedik. Sanıyorum 1-2 aya
kadar bunlar toplanır."
ABD'deki her toplantısının banda alındı-
ğını ve bir sonraki gideceği yere İnternet
aracılığıyla mesajlann gittiğini belirledikle-
rinı ifade eden Gürüz. "Oğrenciler üzennde
birtakım şey ler yapmak isteyen, tasamıflar-
da bulunmak isteyen mihraidar \ar. İsim ve-
remem çünkü kim olduklannı bilmiyorum.
Bazı yabancı iilkeler \ar, bazı iç mihraklar
var. Bu bir gerçek Bunlann üzerinde ciddi-
yetle dunılacak Bir takım problemler \ar a-
ma. iddia edildiği kadar büyük bir dunım
yok ortada" dıye konubtu. Gürüz. öğrencı-
lenn içinde bulunduğu asıl sorunun "kalhe
sonınu" olduğunu belırterek. gerek ögren-
cilenn ışlemlennde, ge-
rekse izlenmesi ve de-
netlenmesinde bir başı-
boşluğun yaşandığını
vurguîadı. İlk öğrencile-
rin "Biz parayı veriyo-
ruz. gerisi size kalmış"
mantığıyla yurtdışına
gönderildiğıne dikkat
çeken Gürüz, "Eğer özel
sektör böyle bir işe kal-
kışmış okavdı, en azın-
dan bütçenin yüzde 2-
3'ünü öğrencilerin izlen-
mesi için ayınrdı. Ancak,
öğrencilere yılda 75 mil-
yon dolar harcanmasına
karşın bütçenin binde bi-
ri bile bu iş için aynlma-
mış. Öğrencilerin izlennıesi ve denetlenmesi
için tek bir şey yapılmamış şimdiye kadar.
Dev letin her bir öğrenciyle,^dip yüz yüzegö-
rüşmesi gerekiyor" diye konuştu. Gürüz.öğ-
rencılerin, yurtdışına gönderilmeden önce
Türkiye'yi anlatan bilgılen pekiştiren bir
programın da oiması gerektığini vurguladı.
Gürüz. YÖK bünyesinde "Öğretim Üye-
si ve Araşürmacı Vetiştinne Kurulu*" oluş-
turulduğunu anımsatarak, kurulun çalışma-
lara yeni başladığını, bundan sonraki uygu-
lamalann disiplin altına alınacağını kaydet-
ti. Gürüz. şövledevamertr " İşe sıfırdan baş-
üyonız. Şimdiye kadar proje olarak ele alı-
nıp iyiyürütülrnemiş. ABD'de300"ün üzerin-
de yüksek lisans eğitimi veren üniversite var.
Bunlann bazılannın da elenmesi gerekiyor.
Şimdiye kadar her alandan ö«renci gönde-
rilmiş. Bunlar da sınırlandırılarak, Türki-
yc'dey üksek lisans eğitimi >erik'bilt'cek alan-
İardaki öğrenciler y urtdışına gönderilmeye-
cek"
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATEŞ
Hükümet ve
Perşembenin Gelişi...
ANAYOL hükümeti (Yoksa 3.MC mi desem?) niha-
yet açıklandı ve program tartışmaları bitti. Güveno-
yu alıp alamayacaklarını hep birlikte göreceğiz. Ama
güvenoyu alsa bile, bu güvenoyu TBMM çoğunluğu-
nun değil; azınlığının güvenoyu olacak. Eh, "azınlık
hükümetine " de zaten "azınlığın güvenoyu" yakışır...
Hükümet konusunda son yazdığım yazıda, bu hü-
kümetin toplumun geniş kesimleri açısından pek de
"hayıriı" görünmediğini yurgulamıştım. Işin kokusu
erken çıkmaya başladı. Önce Yaşar Kemal'e verilen
mahkûmiyet kararı, ardından öğretmenlerimizin cop-
tan geçirilmesi... Allahtan, demokrasinin önündeki
engelleri kaldırmaya önceiik tanıdıklannı açıklamış-
lardı. Eğer bir de devlet güçlerini etkin kılmaya önce-
iik tanısalardı, işte o zaman yanmıştık...
Gerek ANAP ve gerekse DYR TBMM gruplannda-
ki en muhafazakâr milletvekillerini bakanlık koltukla-
rına oturttular. Çoğu "deneyimli" isimler. Deneyimli ol-
masına deneyimli isimler; ama, bu deneyimlerı başa-
rılı deneyim değil ki. Hükümet üyelerinin isimlerini ilk
kez duyduğum zaman çoğu için, "Acaba kendilerini
aklamalan için bir fırsat mı venliyor bunlara?" diye dü-
şündüm. Ama doğrusu, bu da olacak iş değil.
Eğer Sayın Yılmaz ve Çiller, kimi "cemaat" ve "ta-
rikatlara" böyle göz kırparak Refah'ın önünü kese-
ceklerinı sanıyorlarsa çok yanılırlar. Zira bu yaptıkla-
rıyla Refah'ın önünü kesmez, tam tersıne Refah'ın
önünü açarlar. Zaten Refah'ı böylesine güçlendiren
şey, "liberal" ve "merkez sağ" partilenn politikalan ol-
madı mı?
Bir yandan sosyal devleti adım adım ortadan kal-
dırarak insanlara başları sıkıştığında sığınacak bir
yer bırakmayacaksınız ve öte yandan da kimi cema-
at ve tarikatlara ödünler vereceksiniz... Ondan son-
ra da "Refah geliyor" diye ülke içinde ve ülke dışın-
da yeri göğü birbirine katacaksınız... Adama gülerler.
Gerek koalisyon protokolu ve gerekse hükümet
programı tam "evlere şenlık". Bu konuda ayrıntılı bir
yazı yazmama, bu köşenin dar sınırtan izin vermiyor;
"cek" ve "cak"Xan başka bir şey yok. Doğrusu, ge-
leceğe yönelik bir metınde "cek-cak"Xan başka bir
şey olmaması belki de kaçınılmazdır. Ama olacak
"cek-cak "lar var; olmayacak, olmasının mümkün o\-
madığı, eskı deneyımlerle anlaşılmış olan "cek-
cak"\ar var. Ve ne yazık kı gerek protokol gerekse hü-
kümet programı, bu ikinci tür "cefc-ca/c"lardan oluş-
turulmuş.
Koalisyon protokolünde "sosyal güvenlik" bölü-
münde şöyle bir paragraf var: "Emeklı Sandığı, Sos-
yal Sıgortalar Kurumu ve Bağ-Kur zaman içerısinde
tasfıye edilecek ve tüm çalısanlann emeklilik işlem-
leri ve tasarruflan özel slgorta sirketleri ve özel emek-
lilik fonlan aracılığıyla yürütülecektir..."
Benzer bir paragrafANAP'ın seçim beyannamesin-
de ve hükümet programında da var. Sayın Yılmaz
programını okurken bu paragrafı atlamış. Yeni Çalış-
ma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız, çok sevgi ve say-
gı duyduğum Emin Kul da bu paragrafın programa
yanlışlıkla girdiğinı söylüyor. Bilmem kendi inanıyor
mu buna? Ve bilmem Sayın Ecevit, buna inanarak
gönül huzuru içinde uyku uyuyabilıyor mu? Buna
benzer ne yanlışlar göreceğiz ve neler yaşayacağız.
Şimdiden sıkı durun...
Devletin sosyal güvenlik kurumlarını tasfiye etme-
ye kimsenin gücü yetmez. Şimdiye dek "çatır-çatır"
primini kesmişsin ve şurada burada "çarçur etmiş-
sin " ve şimdı tıkanma noktasına gelınce "tasfiye ede-
ceğiz" diyorsun. Zor tasfiye edersın.
Sosyal güvenlik, adı üstünde "sosyal" bir hizmet-
tir ve devletin varlık nedenlerinin en başta gelenlerin-
den birı de bu tür hizmetlerdır. Buna karşılık özel si-
gorta sirketleri, "kâramaçlı" kuruluşlardır. Hiç kimse
"hay/r/ıt>/r/şyapma/c/ç/n"sigortaşırketi kurmaz. Pe-
kibu "sosyalamaç"la "/fâramac/"nasılbağdaşacak-
tır? Birbirine zıt ikı amacın bağdaşması mümkün mü-
dür?
İş öyle "laçkalaştırıldı" ki Sakıp Sabancı bile
SSK'den maaş alıyor. Aldığı maaşı hangı hayır işin-
de kullandığını bılemem, ama cebine atmadığına emi-
nim. Fakat acaba böyle sigorta emeklilerinden kaç
tanesi emekçınin cebinden aldığı bu (kendince) "çe-
kirdek parasını" sembolik bir jest olarak değerlendi-
riyor? Yaşamında bir tek gün işe gitmemiş on binler-
ce "dükkân sahibi eşi", daha kırkına gelmeden
SSK'den "emekli" edildi ve her üç ayda bir tıkır-tıkır
maaşlarını ahyorlar. Türkıye'nin en lüks ve pahalı has-
tanelerinde ve sırasında yurtdışında. SSK olanakla-
rıyla ve emekçınin parasıyla tedavilenni yaptırıyorlar.
Elbette "tıkanır" sosyal güvenlik kurumlan. Bu kadar
"tıkınmaya" kurum mu dayanır?..
Yeni hükümetimız, devletin yeniden yapılandınlma-
sından dem vuruyor. Ben de öyle düşünüyorum. A-
ma korkarım aynı kavramdan, çok farklı şeyler anli-
yoruz. Bence, devlet yeniden yapılandırılmalı ve bu
"yağma düzenı", bu "bezirgân saltanatı" sona erdi-
rilmelidir. Kim yapacak acaba bunu?..
Bu işler "7""nin satışıyla falan olmaz. Bazı şeylerin
özelleştınlmesine karşı değilim. Ama eğer işe kamu
bankalanyla başlarlarsa bu "arpalıklardan" vaz-
geçebilirler mi acaba?..
ATATURKVAKFI'ndan
DUYURU
KONFERANS
KONU :DEMOKRASİ ve ÖZGÜRLÜK
KONUŞMACI Prof. Dr. Toktamış ATEŞ
YER : Marmara Üniversitesi Göztepe
Kampusu Dr. ibrahim Üzümcü
Konferans Salonu
TARİH : 13 Mart 1996 Çarşamba
SAAT :14.00
Konferans ilgili herkesin katılımına açıktır ve
ücretsizdir.
YÖNETİM KURULU
ATATÜRK VAKFI
TEL : 0 212 293 26 33-34
FAKS : 0 212 252 72 73
Satılık çok az kullanılmış
Dentson diş üniti
200 milyon
Gündit Tel: (262) 642 22 28
19.00'dan sonra (216) 326 27 95