Katalog

1 MART1996 CUMA CUMHURtYET SAYFA HABERLER Mahmut Tezcan'ın U İstanbul Haber Servisi - 1.5 milyarlık kumar borcunu ödeyemeyen Aşama Dergi ve Dershanesi'nin sahibi Mahmut Tezcan, Kadıköy'deki dershane binasmın en üst katmda başına tabanca dayayarak intihar etmek istedi. 15 milyar liralık kumar borcu olduğunu belirten Mahmut Tezcan, polislerle girdiği yanm saatlik pazarlıktan sonra ikna olarak intihardan vazgeçti. Bornova'daki çukur faciası • İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Bornova'da 5 yurttaşın ölümüne neden olan çukur faciasıyla ilgili "toplanan izmİT ll fdare Kurulu, Bornova Belediye Başkanı Aysel BayTaktar Üe 3 belediye hakkında sorusturma açılmasını kararlaştırdı. Dilekçelere karşın lzmir Anakent Belediye Başkanı Burhan Özfatura ile diğer ilgililer, olaydan sorumlu tutulmazken konuyu •soruşturan Bomova Cumhuriyet Savcısı Kâmil Sezen, uygulamanın yanlış olduğunu belirtti. CHP Kaduı Kongpesi • İstanbul Haber Servisi - '11 şubatta yapılan CHP Istanbul Kadın Kongresi'de delege olmayanlann oy kullandığını öne sûrerek itiraz eden kadın kurulu üyeleri, genel merkeze yaptıklan başvurunun sonucunu bekliyorlar. U yönetimine yaptıklan itirazın reddedilmesini eleştiren ve karan "siyasi" olarak nıtelendiren kadınlar. mücadele etmeye kararlı olduktannı belirttiler. Ayşenur Bahçekapılı, il yönetimi ile yaptıklan görüşmeden bir sonuç alamadıklannı söyledi. Bahçekapılı, bu konunun takipçisi olacaklannı vurguladı. Umraniye'de cinayet • tSTANBUL(AA)- Ümraniye'de iki genç arasında futbol maçı yüzünden çıkan tartışma cinayetle ionuçlandı. Önceki akşam "Şark Bilardo Salonu'nda meydana gelen olayda, "Galatasaray- Samsunspor" maçı nedenıyle çıkan tartışmada, bıçaklannı çeken gençlerden Arif Tanık (23), Kâmil Sönmez'i (25) göğsünden yaraladı. Sönmez, kaldınldığı Ümraniye Hastanesi'nde yaşamını yitirirken hafif yaralanan Tanık ise SSK Göztepe Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Nazım Bilican vuruldu • İstanbul Haber Servisi- tstanbul Gümrûkleri Başmüdürü Nazun Bilican, tayin ettirdiği gümrûk memuru tarafından bacağmdan vuruldu. Başmüdür Bilican'm Karaköy'deki makamına öğlen saatlerinde gelen gümrük memuru Mehmet Gençdal, Halkalı Gûmrûk Müdürlüğü'ne çıkartılan tayininin durdurulmasmı istedi. Nazım Bilican'm bu isteğe karşı çıkması üzerinde başmüdûrle memuru arasında tartışma çıktı. Gümrük memuru Gençdal. tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine tabancasını çekerek başmüdür Nazım Bilican'ı bacağından yaraladı. Eğitimci yazar Rauf Inan öldü • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Köy Enstitüleri'nin ilk kuruculanndan eğitimci- yazar M. Rauf Inan, tedavi gördüğü BayındiT Tıp Merkezi'nde dün yaşamını yitirdi. 91 yaşında ölen Inan, bugün saat 11 OO'de TBMM'de yapılacak törenin ardmdan Kocatepe Camii'nde kılmacak öğle namazından sonra, Cebeci Asri MezarhğVnda toprağa verilecek. ADD'nin 1995 yılı "Atatürk Ödülü"ne de değer görülen Inan'ın, 30'a yakm kitap ve 500'ün üzerinde makalesi bulunuyordu. Hak-İş Genel Başkanı Salim Uslu, DİSK Genel Başkanı Rıdvan Budak'ı ziyaret etti 'Birlikte mücadele zonmhı'• Rıdvan Budak, hangi hûkümet kurulursa kurulsun ekonomik programlannın özünün aynı olacağını söyledi ve "Politikalannın özü emek karşıtı olmaktır. Emeği, sendikalan, sosyal haklan günah keçisi olarak gösterecekler. Sorunlar büyüyecek" dedi İstanbul Haber Servisi - Hak-lş Genel Başkanı Sa- lim Uslu ve DİSK Genel Başkanı RıdvanBudak, ku- rulacak hükümetin emekçi- ler aleyhine uygulayacağı ekonomik programa karşı birlikte mücadele etmenin bir zorunluluk olduğunu söylediler. Hak-lş Genel Başkanı Salim Uslu, DİSK Genel Genel Başkanı Rıdvan Budak'ı kon- federasyonun genel merkezinde ziyaret etti. Salim Uslu, ziyaretinin nedenini, "yaşa- nan sorunlar üzerine karşılıklı görüşme im- kânı bulacağH" diyerek açıkladı. Uslu, ko- nuşmasında önce, Türkiye ekonomisine iliş- kın görüşlerini açıkladı ve rant, yüksek enflasyon ve faizin Türkiye ekonomisinin temel unsurlan haline geldığinı söyledi. GB'nin işsizliğı arttıracağını belirten Uslu. Türkiye'nin bukoşullarda uluslararası reka- beti taşıyamayacağını savundu. ANAP-DYP hükümetin kurulma yöntem- lerini de eleştiren Salim Uslu, hükümetin Salim Uslu ve Rıdvan Budak, emekçilerin btriikte hareket etmesinin zorunluluk haline geldiğini vurguladdar. bulduklannı, ancak oluşum bi- çimini ve izleyeceği politika- lan endişeyle karşıladıklanm söyledi. Budak, RP-ANAP hü- kümeti de olsa, ANAP-DYP hükümeti de kurulsa aynı eko- nomik programı uygulayacağı- nı vurguladı ve "Potitikalarmm özüemekkarşıtıoimaknr. Eme- ği, sendikalan, sosyal haklan günah keçisi olarak göstere- cekler. Sorunlar büyüyecek" dedi. Rıdvan Budak, sorunlar kar- şısında emeğin haklannın ko- runması için işçı konfederas- yonlannın mutlaka güç birliği yapmalan gerektiğini kaydet- ti. Budak şöyle konuştu: "Arük bunlara dur deme- nin zamanı gelmistir. Sendikal hareketi ayağa kaldırmah. Bu ülke üç beş ranthenin, bürok- rann ya da siyasetçinin değil- dir. Biz birlikte mücadele et- kuruluşunun üzennde "sisperdesr bulundu- ğunu, aralannda "kan davası güdenlerin" bir anda anlaşmalannın toplumda güvensizlik ya- rattığını kaydetti. Uslu. hükümetin kuruluş çahşmalan sırasında pariementonun devre dı- şı bırakıldığını savunarak "Demokratikleş- me ihtiyacımı/ tekelci sermeye ve kışla ara- sına sıkışmışnr. Bu hükümet vasiyet ve vesa- yet hükümeti olaeakür" dedi. Kurulacak ANAP-DYP hükümetinin hal- ka yarar sağlamayacağını belirten Salim Us- lu, popülizm yaparak günü kurtaracak bir seçim hükümetıne ıhtıyaç bulunmadığını, "yapısal reform hükümetine'" ihtiyaç bulun- duğunu kaydetti. Uslu. dün HADEP'i Mec- lis'ten atan düşünce ne ise DYP-ANAP ko- alisyon hükümetini kuran düşüncenin o ol- duğunu belirtti. Olke sorunlan karşısında DİSK ile farklı yaklaşımlara sahıp olsalar bi- le sorunlann ortak olduğunu vurgulayan Sa- lim Uslu. "Oturup konuşacağız, ne yapaca- ğımıza birlikte karar vereceğiz. Bu mücade- lede TtSK de olmaudır. Müdahalenin oldu- ğu yerde demokrasi ve hukuk olmaz. Oysa hukuk işverenlere de lazun" dedi. DİSK Genel Başkanı Rıdvan Budak ise yaptığı konuşmada. hükümet kurulmasını iç ve dış siyasetin istikran açısindan olumlu meye hazınz.Tavnmızı netçe beürlemeliyiz". Rıdvan Budak, Türk-lş'e de birlikte mü- cadele mesajı göndererek, "Arok 'en büyü- ğüm' demenin de anlamı kalmanuşnr. Hü- kümetin politikalan en fazla, büyük ounak- la övünen örgüte zarar verecektir. Bu arka- daşlanmızı uyanyoruz, sendikal haklar ko- nusunda birlikte mücadele etmeüjiz" dedi. DİSK Genel Başkanı, Türk-lş Genel Baş- kanı Bayram Meral ile 7 martta Brüksel'de yapılacak Avrupa Sendikalar Konfederas- yonu Yönetim Kurulu toplantısında görüşe- ceklerini, 13 yada 14 martta da Meral'i An- kara'da ziyaret edeceğini söyledi. Uzman psikolog Alanur Özalp, depresyona giren kişilerin bunu fark etmediğini söyledi 'Suçlulıık hissi depresyona neden oluyor' İstanbul Haber Servisi - Toplumumuzun büyük çoğunluğunun depresyon hastası olduğu halde bunun farkında olmadığı belırtildi. Uzman psikolog Alanur Ozalp, depresyona gıren insantn genellikle bunu fark etmediğini belirterek "Bu da hastahğuı uzun sürmesine ve kişinin iş, eş, ev gibi kayıplar vennesine neden oluyor" dedi. Danışman Psikolojik Hizmetler Merkezi sahibi uzman psikolog Alanur Özalp, "Psikoktji Söyteşüeri" adı altında bir dızi konferans veriyor. Bu konferanslann ilki olan "Depresyonun Hayatınnzdan Götürdâkleri". dün Taksim Barometre Sanat Merkezi'nde yapıldı. Depresyonun psikolojik bir rahatsızlık olduğunu ve kesinlikle tedavi edilebildiğini söyleyen Alanur Özalp, -Depresyod çok ağır bile olsa iyileşir. Ama beş seneyi geçmiş ve hiç tedavi olmamış bir depresyon hastasımn iyileşmesi erken tedavi olandan daha zordur ve uzun sûrer" diye konuştu. Depresyonun daha çok yaşlılarda ve emeklılerde işe yaramama duygusu yüzünden fazla görüldüğünü belirten Özalp. şöyle devam etti "Kisi eşini. bir yakınını. işini, evinl kaybettiği /anıan doğal olarak üzüntü yaşar. Bu üzüntünün belli bîr sure sonra bitmesi gerekir. • Alanur Özalp'in, "Psikoloji Söyleşileri" adı altında vereceği bir dizi konferansın ilki dün yapıldı. Özalp, depresyona giren insanın iyileşebileceğini, ama tedaviye erken başlamanın gerektiğini söyledi. Bitmiyorsa bir uzmanın tedavisj şarttır. Hassas, duyaru, çabuk etkilenen insanlar, kaMıramayacağı ölçüde bir problemle karşılaşuica depresyona girer. Depresyon dunımunda çok sık olarak intihar olayı olur. Ya'nız bu intihar guişimi ergenlikteki gibi ilgi çckmek için değildir. Kesinlikle sonuca ulaşır. Vani depresyonun intihan gerçektir. Sonuç kesin ölümdür." Kesin tedavısi olan depresyonun belirtilenni de her insanda görülebılecek doğal duygular oluşturuyor. "Her insan yaşanbsı boyunca depresyona gJrebihY" diyen psikolog Alanur Özalp, belirtılerinin sürekli olması halinde hastalık sayılacağını kaydetti. İşe yaramama ve suçluluk duygusunun depresyonun kesin belirtileri olduğunu belirten Özalp, şunlan söyledi: "Uykusuzluk, sıkınû, üzüntü, mutsuzluk hLssi, bunalma, yorgunluk, yetersiziik, suçluluk hissi. şüphecilik, isteksizlik, unutkanhk depresyonun belli başb belirtileridir. Özellikle ise yaramama ve suçluluk duygusu hâkim olduğu zaman kişi işini bırakır. Sabahlan yorgun olur. İşi bıraktığı için parasız kahr ve daha büyük bir depresyon içine girer. Kişinin kişiliği değişir." Ozalp, bir depresyon hastasımn tedaviye başlarsa bir haftada kendine geleceğini, kesin tedavininse biraz daha uzun sürdüğünü kaydetti. Psikolog Özalp aynca. Depresyon hastasımn yakınlannın da elden geldiğince kişiyi hareket etmeye ve sosyal yaşama sokmaya teşvik etmesi gerektiğini vurguladı. DtYARBAKIR Korucular çaüştı: 4ölü DtYARBAKIR (Cum- huriyet) - Diyarbakır'm Bismil ilçesinde iki koru- cuailesi arasında çıkan si- lahlı çatışmada 4 korucu öldü, 7 kişi yaralandı. Bis- mil Kaymakamı Şükrü Çakır, olası çatışmalara karşı ilçede güvenlik ön- lemlerini arttırdıklannı söyledi. Aralannda kan davası bulunan Bismil' in Güzel- köy ve Mardin'in Savur ilçesine bağlı Elkıran Kö- yü'nde görevli Çelik ve Yıldtz ailelerine mensup korucular, Bismil'in Altı- ok Mahallesi'nde, köy mi- nibüsleri durağında karşı- laştılar. Korucular ve ya- kınlan arasında kaçak odun kesimi yüzünden başlayan tartışma, kısa sü- rede kavgaya dönüştü. Uzun namlulu silahlann da kullanılmasıyla kavga- nın çatışmaya dönüşmesi üzerine ise Tahir, Salih ve Abdullah Yüdız ile Kâmil Çetik adlı korucular olay yerinde öldü. Çatışmaya katılan korucularla bazı yakınlanndan oluşan İs- mail, Cemal ve Mücahit Yıkbz, Suphi Can, İsmaD Tekin, Abdülkadir Çelik ve FekmezTurgsçr'yaralan- dı. Yaralılar Dicle Üniver- sitesi Tıp Fakültesi Has- tanesi'nde tedavi altına alındı. Bismil Kaymakamı Şükrü Çakır, iki aile ara- sında daha önce de kan da- vası olduğunu doğrular- ken "Ancak bu çatışma kırsalda kaçak odun soru- nu yüzünden çıkmısür. İl- çede durum sakin. Olası çatışmalara karşı her tür- lü öîüemi aldık" dedi. 'Türkiye uyuşturucu Ustesindedeğil' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ABD yönetimi, Türkiye'nin henüz "uyuşturucu madde üretenya da uyuş- turucu trafiğinde transit rol oynayan ülkeler üstesi'"ne alınmadığını açıkla- dı. ABD'nin Ankara'dakı Büyükelçili- ği, gazetemızde 25 Ocak 1996"da "Tür- kiye, uyuşturucu trafiğinde köprü" başlığı altında yayımlanan haberle ıl- gili yaptığı açıklamada, Türkiye'nin henüz söz konusu lısteye alınmadığı- nı anımsattı. Ancak ABD Başkanı Bfll Clinton. uyuşturucu trafiğiyle ilgili olarak ha- zırladığı ve Kongre'ye sunduğu üç sayfahk raporun, "Türkiye ve diğer Balkan rotası ülkeler" başlıklı bölü- • ABD'nin Ankara'daki Büyükelçiliği, gazetemizde çıkan "Türkiye, uyuşturucu trafiğinde köprü" başlığı altında yayımlanan haberle ilgili yaptığı açıklamada, Türkiye'nin henüz söz konusu listeye alınmadığını anımsattı. münde. Türkiye ve bazı Balkan ve Av- rupa ülkeleri üzerinden yapılan eroin kaçakçılığının ABD'yi kayda değer biçımde etkilemesi halinde söz konu- su ülkelerin listeye alınacagı uyan- sında bulundu. Clinton. uyuştunıcu trafiğiyle ilgi- li üç sayfahk raporunda, Türkiye ve komşusu ülkelerin, Güneybatı Asya eroininin Batı ve Doğu Avrupa'ya sev- kinde önemli transit ülke rolü oyna- dıklannı belirterek bu rotanın Balkan rotası olarak anıldığını anımsattı. Bu eroinin bir bölümünün ABD'ye de kaçınldığını belirten Clinton, mik- tann çok yüksek olmadığını kaydetti. Clinton; Türkiye, Bulgaristan, Yu- nanistan, eski Yugoslav Cumhuriye- ti, Bosna, Hırvatıstan. Makedonya ve Balkan rotası üzerindeki diğer Avru- pa ülkeleri üzerinden kaçınlan ero- inin kayda değer bir şekilde ABD'yi etkilemesi halinde söz konusu ülkele- rin, uyuşturucu trafiğine kanşan ülke- ler listesine alınacagı uyansında da bulunuvor OdÜl Bakırköy'de ticaret yapan yaklaşık 700 esnaf, işportacılarla yapüğı başanlı mücadele nedeniyle Bakırköy Belediye Başkan Vekili Dr. Ahmet Bahadırh'ya teşekkür plaketi verdL Bakırköy Belediyesi binasında düzenlenen dünkü törendekonuşan Bakırköy esnafindan Fatoş Doğan, "Senelerden beri Uk defayüzümûz güldû. Arük ailece sahile kadar rahatlıkla inebiliyoruz" dedi. En büyük tehlikenin işportaya izjn vermek olduğunu belirten Ahmet Bahadırhda "İşporta,insanlan wrgi vermeden kolav para kazanmaya hiyor. Bizim görevimiz vergi veren Bakırköy halkını korumak" diye konuştu. Bundan sonra bu tür problemlerin olmaması için yeni düzenlemeier >apacaklannı beürten Bahadırh,önümiizdeki günlerde "selfkontrol sistemi"ne geçecek- lerini söyledi. Bahadırh, "Bölgedeki apartmanlara ve dükkânlara Alo Çevre Hattı'nın numarasını yapışüracağız. Böylece halkgünlük şikâyetlerini bizeilçtebilecek" dedL (Fotoğraf: SAADET USLU) "Açık Radyo." 94-9 Haftaiçi her gün 10.05-10.15 İŞTAR GÖZAYDIN Sivil vatandaş olmak için bilinmesi gerekenler 501 ile 2500 seri numara adisyonlu perakende satış fışi kaybettim. Hükümsüzdür. AÜHİKMET SÖZER KAPTANAĞASI: Zararlı ahşkanhğa önlem şart tstanbul Haber Servisi- Türki>« Yeşilay Cemiyeti Ge- nel Başkanı Sdahaddin Kap- tanağası, dünyada uyuşturu- cu satışını ellerinde bulun- duran güçlerin yeni hedefı- nin Türkiye olduğunu söy- ledi. Selahaddin Kaptanağa- sı, "Düm^da israfta birinci, kumarda ikinci. alkollü içki tüketiminde dördüncü, nar- kotiklerde ise dereceye gir- mek üzere olan bir ülkeyiz" dedi. Kaptanağası, "YfeşilayHaf- tası" kapsamında yaptığı ya- zılı açıklamada, zararlı alış- kanlıklarla mücadelede alın- ması gereken önlemleri özet- le şöyle sıraladı: # Anayasamızın, devlete verdiği zararlı alışkanlıklar- la mücadele görevine sahip çıkılmalı, 56. ve 58. madde- ler işletilmelidir. # Kamuoyu ve sorumlu merciler yanıltılmamalıdır. # Sigara kanunu çıkanl- malı, bu çaba siyasi bir şov olmaktan uzak tutulmalıdır. # Medya, özendiricilik- ten vazgeçmelidir. # Ottaöğretime zararlı alışkanlıklan önleyici ciddi ve zorunlu ders getirilmeli- dir. # Ailede büyükler kötü örnek olmamalı, ciddi bir ana-baba kontrolü sağlanma- hdır. # Güçlü bir Milli Eğitim politikası hazırlanmalıdır. # Okul etrafında ve oto- büs duraklannda bilet satıcı- lannın sigara saüşı önlenme- lidir. # Reklam amacıyla be- dava sigara ve bira dağıtım- lan yasaklanmalıdır. # lthal sigara satışı içeri- sinde uyuşturucu dahil birçok madde bulunduğu için ya- saklanmalıdır. # Kanşımında bağımlı- lık yapan kolalı içecekler ya- saklanmalıdır 9 Belediyelerin kontro- lündeki "BilboanTlarda iç- ki ve sigara reklamlan ya- saklanmalıdır. # Sokaklardaki işsiz adam ve sahipsiz en az bir milyon çocuğa sahip çıkıl- malıdır. Basbakan Tansu Ciller Türkiye'ye imrenecek'• Basbakan Tansu Çiller, Dünya Türk Işadamlan Kurultayı'nın kapanış oturumuna katıldı. Çiller, yaptığı konuşmada, gümrük birliğine girmek için çok çahştıklannı belirterek Avrupa Birliği üyeliğiyle dünya ticaretinin hemen hemen yansını kontrol eden pazara girmiş olacaklannı ifade etti. EkonomiServisi -Basba- kan Tansu Çilkr, yurtdışın- daki Türk işadamlannı da Türkiye'dekı özelleştirmeye çağırdı. Çiller, Çırağan Sarayı'nda- ki Dünya Türk lşadamları Kurultayı'nın kapanış oturu- munda yaptığı konuşmada, gümrük birliğine (GB) giril- mesı için çok uğraş verdik- lerini, bunun siyasi ama bir o kadarda ekonomik neden- leri bulunduğunu belirterek Türkiye'nin, Avrupa Birli- ği'ne (AB) üyeliğiyle de dün- ya ticaretinin yüzde 44'ünü kontrol eden bır pazara gir- mış olacağına işaret etti. Bu entegrasyonun ve Tur- kıye'den dünyanın her tara- fina yayılmış işadamlannm müthiş bir potansıyel oluş- turduğunu kaydeden Çiller, bu olgunun farkına varmak gerektiğini söyledi. Çiller, lobı ıçın ABD'ye gidildiğı zaman, tsraıPe, hatta Yuna- nıstan'a ımrenildiğını hatır- latarak "Çok kısa zamanda berkes Türkiye'ye imrene- cek" dedi. Çiller, şunlan söyledi: "Avantajımız bumınlada kat- mıyor. Avantajımız, sizkrin bir başka dün>anın farkına varmaiuzla da genişlevecek- tir. Nedir bu büyük kaynak? Hazar Denizi veTürki devlet- lerin bulunduğu Orta Asva'da yepyeni bir enerji kaynağı. bugün Körfez'den daha faz- la imkâna sahiptir. \"ıne do- ğalgaz, altm rezervleri ve di- ğer rezervlerin olduğu Orta Asya ülkeleri de gerçekten oraya bir ağolarak gittiğimiz zaman kucaklayabileceğûniz bir başka ûnkân. İştc dünya platformunda Türkiye'nin karşısında olan bu." Çiller, 1994 ekonomik kri- zınde 3 milyar dolara ınen döviz rezervlennın çok kısa dönemde 20 milyar dolan aş- tığını. dış borçlann ödendi- ğini, eksı 6'ya düşen milii gelırdekı büyümenın geçen yıl, OECD'nin ılan ettığı ül- keler arasında bırincı sıraya yükseldiğıni, yüzdc 150'lere çıkan enflasyonun toptanda yüzde 65. niketıcide yüzde 70'lere çekildiğını kaydede- rek bütün bunlann. Türki- ye'nin kendi gücüyle gerçek- leştırildiğını anlattı. ^iziere güvenin' Daha yapılacak çok şey bulunduğunu ıfade eden Çil- ler, konuşmasını şöyle sür- dürdü: "Önümüzde v-apılacak da- ha bircok şey \ar. Sizlerden isteyeceklerimiz var. Sizlere vermek istediklerimiz var. Türkiye'ye inanmava devam edin. Bunuçokönemsiyonıın. Sizin soydaşlannıza. sizin de- gişikyörelerden avnlıp dagit- tiğiniz kövierinizde, kasaba- lannızda oturan insanlannn zagüvenin.Onlardasi/i bek- liyorlar ve size inanıyoıiar. Bu bağ, bu ag bLdm gücü- mü/diir. Bu gücü sizden son- raki nesillere aktann. Bu, si- zin sadece milli değil ekono- mik de gücünüzdür." Çiller. özelleştirmemn ya- vaş yavaş ışlemeye başladı- ğını ve hıç olmazsa altyapı- smın bulunduğunu kaydetti. Çiller, ışadamlanndan özel- leştirmeye dikkat etmelennı ısteyerek "BizbelHbiraltja- pıyı vaparak onu size malet- me imkânını ortaya koymu- şuz. Bunu kendiniz için de Türkiye için de kullanın" di- ye konuştu. işadamlarının çok dikkath ıncelemelen ge- reken konular arasında su ve enerjinın bulvmduğuna da dikkati çeken Çiller, AB'nın büyük enerji ıhtıyacına ışa- ret etti. Ankara'nın akcigeri ODTÜ Ormanlığı'nı büyük kıyım bekliyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara-Gerede Otoyolu kapsamında yapımı planlanan Çevre Otoyolu Projesi'nin tamamlanması dunımunda, 1 milyon 204 bin ağaç kesılecek. Uzmanlar, otoyol projesiyle, Anka- ra'da kent merkezınin akcigeri olarak bilinen ODTÜ Or- manlığı'nın da büyük çapta yok olacağına dikkat çek- tiler. Türkiye Mühendis ve Mimar Odalan Birliği'nce (TMMOB) hazırlanan raporda, ODTÜ'yü ikıye böle- rek Eskişehir Yolu'yla birleştirilmesi düşünülen çevre yolunun Ankara'ya nefes alacak alan bırakmayacağı be- Hrtildi. 1995 Ağa Han Mimarlık Ödülü'nü alan OD- TÜ'deki ormanlık alanm, kentin en önemli akciğerle- rinden biri olduğuna dikkat çekilen raporda şöyl denildi: "Zarann neresindcn dönülürsekârdır. YoLormanhk ala- nın dışına kav dınlsa bile ODTLi'nün çok yakınından geç- mesl önemli çevre sorunlan yaratacaktır. ODTÜ Or- manhğı, egzoz ga/j, trafık kazasu piknik alanı kullanı- mı ve araçlardan aülan sigaralann yol açacağı yangın gibi nedenlerle, Eymir sırtlanndaki Oran Yolu ağaçhk alanında olduğu gibi zarar görecektir" denıldı. Mart 1993'te 78 sayılı kararla onanan, 65 sayılı ka- rarla değişime uğratılan ODTÜ Nazım lmar Planf nın üniversiteyi yeni bir dönüşüm sürecine soktuğu belir- tilen raporda, yolun kampustan geçirilmesıyle büyük bir ağaç kıyımı yapılacağı vurgulandı. ÇevTe yolunun ODTÜ için büyük bir tehdit olduğu belirtilen raporda, yapılan imar planının kampusu kente açtığı kaydedil- di. Raporda, "ODTÜ, Bilkent modeli bir üniversite ol- mayadoğnısQrüklenmektedirT ' saptamasında bulunul- du." SINEMA KURSLARI Başlangıç Kurs SüresL 2 Mart 1996 10 Hafta (Her Cumartesi) PROGRAM 1)DÜNYA SİNEMASINA GENEL BAKIŞ 2)FİLMİN OLUŞUM SÜREÇLERİ 3)SENARYO YAZ1M TEKNIĞİ 4)ÇEKİM PLANLARI KAMERA HAREKETLERİ 5)SİNEMA KAMERALARI VE OBJEKTFLBR 6)VİDEO KAMERALARI 7)AYDINLATMA TEKNİĞİ VE IŞIK BİLGİSİ 8)FİLM YÖNETİMİ 9)KURGU TEKNİĞİ VE MANTIĞİ 10)FİLM ÇÖZÜMLEMESİ Adres: Gazeteci Erol Oernek Sk. 11/2 Beyoğlu-lstanbul Tel : (0212) 251 67 70 - 244 52 51