Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1995 CUMA • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERİN DEVAMI 19
Ahmet ÖzaTın
gizli şirketleri
• Baştarafı 1. Sayfada
«, London WIN IDA adre-
ande gösterildiği, ancakbu-
nda herhangi bir şirketin
tulunmadıgı tespit edildi.
Bu adreste, Ahmet Özal'ın
T ra konusundaki danış-
. nlanndan Feter McBride
adına kayıtlı muhasebe bü-
rosunun bulunduğu belır-
fendi.
Alman makamlannaban-
la ortağı olarak sunulan
Plus Communication Ltd.
tîimli şirketin Ingiliz ma-
lamlan nezdinde hiçbir
laydımn bulunmadıği da or-
ayaçıktı. tngiltere'de faali-
yet gösteren tüm şirketlere
âişkin verilerin bulunduğu
ICC British Company Di-
fectory, IQuest Documenta-
tion, Extel International Fi-
jancial Cards. Kompass UK
ve Creditreform gibi bilgi
tankalan nezdinde şirkete
ılişkinaraştırmayapıldı. Bu
ara$tırmalar sonucu, Lond-
ra'daki Plus Communicati-
on Ltd. isimli şirketin ciro
yapmadığı ve hiçbir yerde
tescil edilrnediği belirlendi.
Ahmet Özal'ın lngiltere
ıle Fransa arasındaki kûçük
tnr ada cumhuriyeti olan
Guernsey'de de bir şirketi
bulunduğu öğrenildi. Kara
para ve vergi kaçakçılannın
cenneti olarak tanımlanan
Guemsey Cumhuriyeti'nde
,Ahmet Özal'ın Plus Com-
munications and Techno-
logy Ltd. adlı bir şirketi ol-
duğu saptandı. Bu şirketin
15 Haziran 1992 tarihinde
50 bin dolar sermaye ile ku-
rulduğu ve Borough House,
Rue du Pre, St. Peter Port,
Guernsey, Channel Islands
adresinde faaliyet gösterdi-
ği bildirildi. Guernsey kay-
naklan nezdinde yapüan
-araştırma sonucu, Ahmet
Özal'ın zaman içinde Plus
Communication Ltd. isimli
şirketinin sermayesini 5 mil-
yon dolara yûkselttiği anla-
şıldı.
Türkiye ve Almanya'da
bir çok kurum, kuruluş ve
kışjye borçlu olan Ahmet
Özal'ın Amerika'da da yatı-
nm yaptığı ve Teksas eyale-
tinde, Kazak petrollerinin
pazarlanması alanında faali-
yet gösteren bir petrol şirke-
ti olduğu belirlendi. Ameri-
kan kaynaklanndan elde
edılen bilgıye göre kuruluş
sermayesi 200 bin dolar olan
bu şirket Drive Suite 801,
Houston, 1800 Berrg, Tek-
sas. USA adresinde bulunu-
yor.
Özal'ın ICaraip Adala-
nndaki British Virgin Is-
lands Cumhuriyeti'nde ku-
rulu olan birbaşka şirketinin
adı ise Plus International
Ltd. Kara para aklama ko-
nusunda en güvenilir bölge
olduğu öne sürûlen Torto-
la'daki şirketin, Plus (Artı)
International Ltd. adı altın-
da 00566 sicil No'da tescil
edildiği ortaya çıktı. Şirket
merkezi ise CITCO Buil-
ding Wickhams Cay, P.O.
Box 662, Road Town, Torto-
la adresinde gözüküyor. Bu
şirketin Avrupa temsilciliği-
ni ise Ahmet Özal'ın Al-
manya'daki danışmanı Ve-
dat îrddp'in yaptığı belir-
lendi.
Plus International'ın Al-
manya bürosu olarak veri-
len Jahnstr 15,60318 Frank-
furt adresinin ise aynı za-
manda Ahmet Özal'ın Al-
manya'daki irtibat bürosu
olduğu ortaya çıktı. Türki-
>e'de adına kayıtlı bir malı
bulunmayan ve "evindeki
televizyonun bile hacizü ol-
duğunu" söyleyen Ahmet
Özal'ın kara para cennetle-
nndeki yatınmlannın tespit
edilmesi için araştırmalann
sürdürüldüğü öğrenildi.
4
Yiiksek yargı'da
• Baştarafı 1. Sayfada
lerin özlemleri tse kursakla-
nndakaMrdedi
Özden'in, "laikligin ve
Atatürkçülüğün simgesi"
haline geldiğini anlatan Do-
ğan, sözlerini şöyle sürdür-
dü: "Sayın Özden'in, yeni-
den seçilmesi olasılığından
tedirgin olan ve bu seçimi
bahane eden baa çevreler,
yazdı ve görsel basınlan ve
tüm medyatik gfiçleriyle,
kurallan ve koşuüan anaya-
sada beiirienen ve yüksek
mahkeme üyelerimizin sa-
dece vicdanlanna emanet
edflen bu secimi. özgür ve
olağan mecrasının dışına çı-
karmak için. sorunu laiklik,
cumhuriyet ve Atatürk kar-
şıtı bir zemine çekmek iste-
diler. Ancak, özlemleri kur-
saklannda kakh. Sonuçta la-
îk cumhuriyetin %e Atatürk-
çülüğün yılmaz savunucusu
Sayın Vekta Güngör Öz-
den'in bu soylu mücadelesi-
ni engeUeyememişlerdir."
Özden, dayanışma
istedi
Özden de insan haklan.
demokrasi ve özgürlüklerin
alabildiğine yaşatılabilmesi
için, insanlann özlemlerinin
doyurucu bir biçimde gide-
rilmesi gerektiğini anlattı.
Özden, yüksek yargı or-
ganlannın yargıç ve savcıla-
n arasında, Atatürk'ün be-
lirlediği ilkeler doğrultu-
sunda birlik ve dayanışma
olması gerektiğini vurgula-
dı ve bunu sağlayacak dü-
zenlemelerin bir an önce ya-
pılmasmı istedi.
Yargının yıpratılmaması
ıçın yargıç ve savcılann
kendi aralannda polemiğe
gırmekten kaçınmalan ge-
rektiğini anımsatan Özden,
bazı çevreler tarafından bi-
lmçli olarak saptırmalar ya-
pıldığını ve bu konuda du-
yarlı olunması gerektiğini
söyledi. Özden. "Aramızda
anlayış birliği, uyum ve da-
> anışma olduğu sürece hiç-
bir güç Atatürk'ün kurduğu
bu laik cumhuriyeti yıka-
maz. Laikliğin ve ulusal bir-
liğimizin korunması için biz
yargıçlara büyük görevler
düşüyor* dedi.
Yargrya sızma
çabalan
Atatürk ve laiklik karşıtı
çevrelerin, giyim, kuşam ve
başörtüsü gibi zorlamalarla
yargıya sızmaya çalıştığına
dikkat çeken Özden, inanç
\e duşünce özgürlüğünden
yana, bunlann sömürüsüne
karşı olduğunu ifade etti.
Adalet Bakanı Mehmet
Moğultay'ın da sonlanna
doğru katıldığı yemekte,
Özden'in dışında Yargıtay
ve Danıştay başkanlan ile
cumhuriyet başsavcılan.
Hâkimler ve Savcılar Yük-
sek Kurulu (HSYK) üyele-
n, Uyuşmazhk Mahkemesi
Başkanı, Yüksek Seçim Ku-
rulu Başkanı, Askeri Yargı-
tay ve Askeri Yüksek Idare
Mahkemesi'nin başkan ve
üyeleri, Noterler Bırliği
Başkanı, Türkiye Barolar
Birîiği Başkanı ile Ankara
Baro Başkanı da hazır
bulundu.
G Ü N D E M MUSTAFA BALBAY I
• Baştarafı 1. Sayfada
kanlığı ve belediye meclisi üyeliği se-
çimteri var. 88 bin seçmen, oy kullana-
cak. Değme kamuoyu anketlerinin 3-4
bin denekleyapıldığı dikkate alınırsa 88
bin seçmen, ciddi bir gösterge olacak.
Ama bunu abartıp garip bir "birincilik
yanşı" haline getirmenin de ne Türki-
ye'ye ne partilere faydası var.
Kilis ve Inebolu'da belediye başkan-
ları, "normal ölüm", yani trafik kazası
sonucu yaşamlannı yitirdiler. Diğer bei-
deler ise koalisyon hükümetinin "be/e-
diye" yaptığı yerler.
Bu tür seçimlerde genellikle iktidar
partileri avantajlıdır.
Çünkü yıllarca özlemi çekilen "bele-
diye başkanına sahip olma" arzusunu,
yönetimdeki hükümet gerçeğe dönüş-
türmüştür. Seçime bir hafta kala, kamu
kuruluşlannın altyapı araçlan, beldenin
çevresinde göründü mü iş tamamdır.
Ne var ki bu kez, kantann topuzu kaç-
mış görünüyor. Siyasi içerikten yoksun
bir seçim kampanyası yaşanıyor.
Partiler, ilkeleriyle, siyasi mesajlany-
la, adayının seçilmesi halinde beldeye
vereceği hizmetlerle değil, doğrudan
genel başkanlan n vaatleriyle yarışıyor.
Bunun ilginç bir örneğini Kilis'te ya-
şadık. Başbakan, geçen ay Kilis'e gitti
ve seslendi:
Seçmen Fıyatları...
- Kilis ya il olacak ya il olacak...
Ardından Çetin aynı mesajı verdi:
- Kilis ya il olacak ya il olacak...
Hükümete bir yıl içinde istediği kadar
ilçeyi il yapma hakkı tanıyan Yetki Ya-
sası Meclis'ten geçti. Hiçbir parti bu
maddeye muhalefet etme cesaretini
gösteremedi. Anayasaya aykın olduğu-
nu bile bıle kabul oyu verdiler.
Niçin?
Kilis'te secimi kazanmak, en azından
oy kaybetmemek için.
Artık tüm partiler, Kilis'in il yapılması
için katkıda bulunduğunu ilan edebilir.
Seçim yapılacak beldelerdeki seç-
menler arasında sanınm şu diyaloglar
geçiyordur:
- Oyunu kime vereceksin?
- Inek vaat eden partiye. Sen?
- Ben henüz karar vermedim, ama
camiyi onaracak parti mi desem diyo-
rum...
- Camiyi, inek veren parti de onara-
cak. Ama senin çocuğun var. O parti-
nin genel başkanı yann buraya gele-
cek. Üniversite iste. Verirse oyunu da
vehrsin.
- Üç bin nüfuslu beldeye üniversite
gelir mi?
- Bal gibi gelir. Bizde fazladan birke-
fen bezi var. Gece pankart hazıriaya-
lım, yolda sallarız.
- Tamam. Üniversitenin adı da tezek
olsun. Bizim san öküzün tezeğinden...
- Olduişte. Biz pankartı yazalım. Baş-
bakan okur okumaz bağınr, 'Santezek
Üniversiteniz hayıriı uğurlu olsun...'
Seçim ekonomisi
Başbakan Tansu Çiller'in geçen dö-
nemlerde sık sık övünerek verdiği bir
demeç vardı:
"Ben, seçim ekonomisi uygulamam."
Bugün yapılan ne?
Üstelik salt seçim ekonomisi de de-
ğil. Seçimlere ekonominin yanı sıra dev-
letin tüm birimleri sokuluyor. Diğer par-
tiler bir bakıma Çiller'le değil, devletle
yanşmak durumunda kalacaklar.
Devletin valisinden emniyet müdürü-
ne, kaymakamından milli eğitim müdü-
rüne kadar herkes, Başbakan'ın çevre-
sinde.
Eskiden siyaset, bürokrasinin belli bir
kesimine kadar inerdi. Alt kadrolar faz-
la politize olmazdı. Ama son dönemde
neredeyse tüm devlet kurumlan, siyasi
partilerin yan organlanndan biri haline
getiriliyor.
Devlet kadrolan yerel seçimlerin bir
propaganda aracı durumunda. Birkaç
bin kişilik beldeye 600-700 yeni kadro
sözü veriliyor. Bir partinin çıkıp bunadur
demesi gerekirken tam tersine, "Ben
de iktidara gelince onun iki katını vere-
ceğim" yanşına giriliyor.
Halk deyimiyle seçmen bunu "yiye-
cek mi?"
"Bari hizmet gelsin. Parti önemli de-
ğil" anlayışı hâkim olabilir ve iktidar or-
taklan kârlı çıkabilir. Ama bunun genel
seçimler için bir ölçü olması beklene-
mez. Yakın geçmişimiz, ara yerel se-
çimlerle genel seçimler arasındaki seç-
men eğilimi farklılaşmasının örnekleriy-
le dolu.
Ara yerel seçimler bir bakıma hazırlık
maçı.
Bunu kazanmanın asıl maç için mo-
ral bir faydası tabii ki var, ama tüm ener-
jiyi hazıriığa harcayıp asıi maçta enerji-
siz kalmak da ciddi olasılık.
Pazar günü seçmen hangi "vaade"
oy verecek?
Seçmenimizin, siyasi partilerin fazla
hesaba katmadığı ya da katmak iste-
mediği bir özelliği daha vardır.
Her partinin nimetinden yararlanıp
sandıkta kafalarına göre takılırlar. Seç-
men, bu özelliğini aynı zamanda
sloganlaştırmıştır:
"Yiyelim, içelim... Satılmayalım..."
Vuran vurana Le Monde: Tiirk usulü
• Baştarafı 1. Sayfada
faili meçhul cınayetlerle de
ünlendı tstanbul kenti.
lstanbul'da dün de yine
kanlı olaylar meydana geldi.
Oto galerisi sahıbi Erdal
Sürme'nin 16 Kasım 1994
tarihinde öldürülmesi dava-
sı, dün Kadıköy 2. Ağır Ce-
za Mahkemesi'nde görüldü.
Erdal Sürme'yı öldürmek
suçundan Ali Asker Yüksel
ve Murat Varboglunun tu-
tuklu. Ersin Özden Işık'ın
gıyabi tutuklu olarak yargı-
landığı davanın duruşması,
Sürmenin eşi Alev Sür-
me'nin ağlamasi nedeniyle
gergin geçti.
Sinan Heh-aaoğlu ve Re-
cepSubaşı'nın da > aralandı-
ğı olayın duruşmasından
sonra Erdal Sürme'nin eşi
Alev Sürme "tki çocuğum
yetim kaktı. Bö>1e adalet ol-
maz" diye bağırmaya ba§-
ladı.
Adliyede görevli polisler
Sürme'nin yakınlannı adli-
ye binasının dışına çıkardı-
lar.
Grubun dışanya çıkanl-
masından sonra Bahariye
Caddesi'ndeki adliye bina-
sının karşı tarafında bekle-
yen iki kişi, Sürme'nin ya-
kınlannın üzenne ateş açtı.
Sürme'nin yakınlannın da
silahlanyla karşılık verme-
si üzenne çatışma büyüdü.
Görgü tanıklanna göre 5 da-
kika kadar süren çatışmaya
polis de müdahale etti. Ça-
tışmada ağır yaralanan Bt-
nali Güneş, Vatan Hastane-
si'ne kaldınlırken yolda can
verdi. Adliye karakolunda-
ki polislerin müdahalesiyle
saldırganlar olay yerinde ya-
kalandı. Yakalananlardan
birinin, galerici Erdal Sür-
me'yi öldürmek iddiasıyla
gıyabi tutuklu olarak yargı-
lanan Ersin Özden Işık ile
arkadaşı Ali Osman Gür ol-
duğu belirtildi.
Olay sırasında yaralanan
biri polis 12 kişi Vatan Has-
tanesi ve Haydarpaşa Nu-
mune Hastanesi'ne kaldınl-
dılar. Yaralılann isimleri ve
kaldınldıklan hastaneler
şöyle:
Özel Vatan Hastanesi: Se-
lahattin Züci, Selçuk Kap-
lan, Rıza Kuşar, Omer Ay,
Şükrii Kurşun. Şaban Taşcı-
oğtu ve Dagıstan Kansu.
Haydarpaşa Numune
Hastanesi. Ahmet Aras (17)
(öğrenci), Lokman Gökçen
(17), Bülent Demirci (17),
Adnan Başar ve Kozyatağı
Polis Karakolu'nda görevli
polis memuru Sönmez Taş-
Ç"
Yetkililer, çoğu ayağın-
dan vurulan yaralılardan bir
bölümünün olay yerinden
tesadüfen geçen vatandaşlar
olduğunu bildirdiler.
Avcdar ve İkiteili
Avcılar Merkez Mahalle-
si Çiğdem Sokak'tabulunan
Ünsal İş Merkezi 'nin sahibi
Mevlüt llnsal dün kimliğı
belirlenemeyen 3 kişi tara-
fından tabancayla vuruldu.
İş merkezinin 2. katında
dün saat 11.30 sıralannda
meydana gelen olayda ağır
yaralanan Ünsal, Özel Do-
ğan Hastanesi'ne kaldınlır-
ken yolda öldü.
İkitelli Mehmet AkifMa-
hallesi Âşık Veysel Cadde-
si 30 numaralı apartmanın-
da da dün bir ev sahibi ile ki-
racısı arasında başlayan tar-
tışma da ölümle sonuçlandı.
Ev sahibi Hasan Kaya.
evinden çıkması jçin tartış-
tığı kiracısı Ali Öebey'i av
tüfeğiyle vurdu. Özbey kal-
dınldığı l.Ü. Tıp Fakültesi
Hastanesi'nde hayatını kay-
betti.
• Baştarafı 1. Sayfada
ile çıkan araştıımada.
"RP'nin seçim kazanmasın-
dan sonra "mini etekliler ile
türban bağlayanlar, demok-
ratlar \e şeriatçılar, laikler
ve Islamcılar arasında bir
tartışma ortamı ortaya çık-
tı" denildi.
Le Monde gazetesi, bu
tartışmalann özellikle sanat,
kültür ve kamu düzeni ko-
nusunda yoğunlaştığına
dikkati çekerek Beyoğlu so-
kaklanndabira içilip içilme-
mesi, Ankara'da bir heyke-
lin kaldınlıp kaldınlmama-
sı konusunda tartışmalar
çıktıgını hatırlattı.
Le Monde gazetesi, Tür-
kiye'de İBDA-C adlı kök-
tendinci örgütün de özellik-
le Alevilere yönelik sılahlı
saldınlarda bulunduğunu
iddia etti. Türkiye'de Alev i-
lerin laik ve modem olduğu-
na işaret eden Le Monde ga-
zetesi, bu toplumun kökten-
dinci İslamın yükselmesine
engel olacak bir toplum ol-
duğunu kaydetti. Diyanet
lşleri Başkanlığı ile ilgili
tartışmalara değinilen araş-
tıımada, bir Alevi yazann,
" Diyanet kalkmau, devlet
kendi eliyle köktendinci ye-
tiştiriyor" şeklindeki görüş-
lerine yer verildi.
Le Monde, RPnin yüksel-
mesi ile ilgili iki düşünce ol-
duğu belirtılerek. "Birinci
gnıp, Refah'ın iktidara gelip
anayasayı değiştireceğine,
bunun sonucu. askcrin kar-
şı koyacağına üıanıytM-. tkin-
ci gnıp ise Kemalist ilkelerin
Türkiye'de çok köklü oldu-
ğuna ve bu ilkelerin değişti-
rilemey ecegine inanıyor. Bu
grup aynca, RP'nin oylan
olsa olsa yüzde 30'a çıkar.
bu da anayasayı değiştir-
meye yetmez' şeklinde
düşünüyor" denildi.
Şeriatçı terörisdere idatn isteıni
• Baştarafı 1. Sayfada
mak" suçunu içeren TCK 146/1. maddesi
gereğince idam cezası verilmesi gerektiği-
ni savundu.
Kamhi'ye 28 Ocak 1993 günü silahlı su-
ikast girişiminde bulunan sanıklar, daha
sonra yakalanmış ve Istanbul 3. No'lu
DGM'de yapılan yargı lama sonunda
TCK'nin 450'4 ve 61. maddesi uyannca
15'er yıl ağır hapse çarptınlmışlardı.
Sanıklar hakkında uygulanması istenen
TCK'nin 146/1. maddesi şöyle:
"Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın tü-
münü ya da bir kesimini başkalaşnrma ve
değiştirme ya da bir kesimini başkalaşdrma
ve değiştirmeye, kaldumaya ve bu yasayla
kurulmuş Büyük Millet Meclisi'ni düşür-
meye ya da görevini yapmasını yasaklama-
ya zorla kalkışanlar idam cezasıy la cezalan-
dınlır."
Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin, sanıklarla il-
gili önümüzdeki günlerde oluşturacağı ka-
rar, özellikle büyük kentlerde yaygın şiddet
eylemleri arasında sayılan "şeriatçı terörü"
konusunda yargının görüşünü ortaya koya-
cak.
Daıre, sanıklar hakkında ya DGM'nin
"y alnızca adam öldürmeye eksik kalkışma"
görüşü doğrultusunda karar verecek ya da
bu görüşün aksine "laik düzene karşı ey-
lem" suçunu içeren 146/1. maddesi uyann-
ca hüküm kuracak.
OLAYLARIN
ARDEVDAKİ
GERÇEK
• Baştarafı 1. Sayfada
görüntü ortaya çıkıyor.
Oysa demokrasi şu ya
da bu gerekçeyle ertele-
nebilecek bir yaşam biçi-
mi değildir; tarihte çeşitli
örnekleri var. Bunalımlar,
iç savaşlar ve savaşlar,
halkın çoğunluk temeline
dayanılarak aşılabilir.
Türkiye'nin çevresini
dost olmayan güçlerin ku-
şattıklan bir gerçektir. Da-
ha dün Yunanistan Parla-
mentosu. Ege Denizi'nde-
ki karasulannı 6 milden 12
mile çıkarmayı öngören
kararı aldı. Anadolu'nun
güneydoğusundaki P-
KK'yi besleyen ve göze-
ten dış çevreler bellidir;
Suriye doğrudan PKK'nin
merkez üssünü deneti-
mindeki topraklarda ba-
nndtrmaktadır.
Ortadoğu'nun bu en sı-
cak bölgesinde kukla Kürt
devleti kurmak tasanmla-
n, girişimleri ortadadır.
Sevr'den arta kalan mira-
sın siyasetini yapmak is-
teyen güçlere Avrupa kimi
zaman kucağını açmakta-
dır. Hollanda'da kurulan
"Sürgündeki Kürt Paria-
mentosu" önemsiz görün-
se de bu eğilimin bir gös-
tergesidir. Ancak bütün
bunlar ve bunlara eklene-
cek olumsuz gelişmeler,
demokratikleşmenin erte-
lenmesini değil, tersine,
hızlandınlmasını gerektirir.
Türkiye, Avrupa Birliği'ni
hedefliyorsa gerekeni
yapmak zorundadır.
Ancak sağlıklı düşün-
mek için şu soruyu yanıt-
lamakta yarar var: Eğer AB
ile GB'ye girmek zorunda
olduğumuzu düşünme-
seydik, demokrasi bizim
için fuzuli bir kavram mı
sayılacaktı?..
öyle görünüyor ki temel
sorun budur. Ne yazık ki
Gümrük Biıiiği'ne katılmak
isteyen kesimlerden bü-
yük bir çoğunluk, demok-
ratikleşmede birkaç adım
atılmasını, ticaret kaygısıy-
la istiyor.
Demokrasi ülkemizde
bu nedenle bir türlü kuru-
lamıyor; Avrupa'ya karşı
hile-i şeriye gibi bir
demokrasi gerçekten ku-
rulabilir mi?.. * * *
Mafya için
özel düzenleme
• Baştarafı 1. Sayfada
lemlere kanşan suç grupla-
nnın yakalanarak devlet gü-
venlik mahkemelerine sevk
edilmelerine yönelik çaba-
lann arttınlması için valilik-
lere talimat verildiğini be-
lirtti. Menteşe, dün yaptığı
açıklamada, bazı cinayetle-
rin organize gruplarca ışlen-
diğini vurgulayarak şunlan
kaydetti: "Türkhukuksiste-
minin verdiği yetki ve so-
rumluluk çcrçevesinde genel
güvenliği tehdit eden her ey-
lemde olduğu gibi bunlarîa
da mücadele tabii görevleri-
miz arasındadır. Bu tür or-
ganize suçlar Tü rk Ceza Ka-
nunu'nun 313. maddesinde
'Cürüm işlemek için teşek-
kül meydana getirenler' baş-
lığı altında ifadesini bulmak-
tadır. \ asada zikredikliği ha-
ü ile oluşturulan teşekkül ha-
lindeki suç gruplannın de-
şifre edilerek tüm delilleri ile
DGM've sevk edilmeleri hu-
susunda gerekli çabalann
arttınlarak sürdürülmesi
yolunda illere talimat veril-
miştir.-
Menteşe, TCY'nin 313 ve
314. maddelerinin günün
koşullanna göre caydıncılı-
ğı sağlayacak yönde değiş-
tirilmesi ve Batı'da olduğu
gibi organize suçlara karşı
etkin mekanizmalar öngö-
ren düzenlemeler yapılması
için hazırlıklann sürdüğünü
bildirdi. Menteşe, eski Ku-
şadası Belediye Başkanı
Lütfi Suyolcu'nun öldürül-
mesi olayı ile Alanya'da 2
turistin öldürülmesiyle so-
nuçlanan saldınyı incele-
mek üzere mülkiye müfet-
tişleri görevlendirildiğini
açıkladı. Menteşe, Kuşada-
sı ilçesinde yapılan incele-
meler sonucunda izinsiz 3çı-
lan ve kurallara uymadığı
beiirienen 45 adet bar, lo-
kanta ve kahvehanenin de
kapatıldığını kaydetti.
Kelebek'in
devamı
gelir.
Kelebekler, ihtiyaca göre ünite
ünite ahnabilir. Tek kapıh bir
dolap gerektiğinde bütün bir
takıma tyıltar sonra bile)
tamamlanabilir. Siz bir Kelebek
alın. Devamı mutlaka gelir.
MUKEMMEL MOBİLYA
ELECTRGLUX ER
DUATTRO CFC-FREE
Bu tazelik hiç bitmesin ister misiniz?
4 kapıh, rahat ulaşılabilir dizayn... Geniş iç hacim. Kapı içi soÇjuk içecek çeşmesi...Sıfır freon gazı, çevre dostu...
Çok sessız.. Düşük enerji tüketimı... No-Frost derın dondurucu ve uzun süreli tazelik için sıfır derece bölmesi...
Buz makinesi... Şok sogutma ve dondurma işlemi.. Derin dondurucu raflarında raylı sistem...
Ayarlanabilir camlı raf sistemi sayesinde kolay temizlik...
Electrolıu ER 4671 S Quattro CFC-Free buzdolabı hayatınıza yepyeni bir ferahlık,
benzersiz bir kolaylık getiriyor.
Farkh özellıklere sahip diğer Electrolux modelleriyle siz de bir an önce tanışın!
Sıze en yakın Electrolux bayiıni ögrenmek ve aynntılı bılgi için Türkiye'nin her yerinden ücretsız servis telefonumuzu hemen arayın
IUCRETSİ2 TÜKEIİCJ DANIŞMA SEfiVİSİ
ı0 8 0
92 1
V60
32
»ft
IEEII
*5 '
• MERKEZ: TARLABAŞi BULVARI
NO 35 TAKSIM 80060 6TANBLH
TEL 02122931320 FAX C212251 6094
• ŞUBE: ATATÜRK CAD NO 378
K.5-501 ALSANCAK 3522012MIR
TEL.0.23246393 15 FAX 32324639252
troluxB e y a z E ş y a d a D ü n y a L i d e r i