02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 HAZİRAN 1995 CUMA CUMHURİYET SAYFA VJÜNÜN-Ti TELEVIZYON 17 İLMLERİ Fosforiu Cevriyem 08.30 Kanal D Dram /JTs Kansı ölen Tevnk Bey yeniden evlenir. Ancak kansmın tek amacı vf/ onu öldürmek ve parasına konmaktır. Nejat Saydam'ın yönetimin- de Tüıkan Şoray ve Tanju Gürsu rol alıyor (1969). Can Borcu 10.20 TGRT Duygusal /Ç^\ Salih ile Leyla evlenirler. Ağanın Leyla'nın Haydar ile evlenmesi- *& m istemiştir. Yönetmen: Kunt Tulgar Oynayanlar: Aytekin Akkaya Kaan Tulear 10.451 Show TVI Kızıl Vazo Tiyatro Çocuklan Aynntıyanda 11.30 HBB? 11.351GAP TV I Mekânsız Kurtlar Aynntı yanda Severek Aynlahm 11.30 Kanal D Duygusal />î\ Kızkardeşinin kocasına aşık olan bir kadınm yaşadığı yasak aşk öy- *& kûsüanlatılıyor. Yönetmen: Orhan Aksoy. Oynayanlar: Cüneyt Ar- kın, Hülya Koçyiğit (1971). Yeni Hayat 12.10 Interstar Dram /Ov (Mistress Of Paradise)- Bir deniz kaptanının kızı, babasının arka- Vİ' daşlanndan birine aşık olur. Yönetmen: Peter Medak. Oynayanlar: Genevieve Bujold, Chad Everett (1981). KaraGün 12.10 TRT INT Dram ®10 yıl hapis yatan Yılmaz, nişanhsına kavuşmak hayaliyle kasaba- sına döner. Fakat beklemediği olaylar yüzünden kendisini bir inti- kam mücadelesinin içinde bulur. Yn: M. Samsa. Oyn: Yılmaz Köksal. Şamatacı Öerendler 2 12.15 Show TV Güldürü /O\ (Revenge Of The Nerds 2)- llk filmin başansı üzerine çekilen bu C/ devam fılminde, yine kolej öğrencileri arasında yaşanan gûldürûlü olaylar anlatılıyor. Yn: Joe Roth. Oyn: Robert Carradine (1987). Pfembe Panter 13.50 Interstar Güldürü (Ç?\ lki ayn kişilik taşıyan taşralı gencin gûldürûlü öyküsü anlatılıyor. ^H/ Hulki Saner'in yöneriminde Müjdat Gezen ve Adile Naşit başlıca rollerde(1974). 14.101KanalDI Ada Aynntıyanda Pranga Mahkûmu 14.15 Show Tv Duygusal /J7\ Suçsuzluğunu kanıtlamak için hapisten kaçan birgençle ona aşık olan ^H/ kızın öyküsünü konu alan filmi Türker lnanoğlu yönetmiş. Cüneyt Arkın ve Semiramis Pekkan rol alıyor (1967). Guguk Kuşu 2 14.45 / 04.40 Kanal 6 Kanal 6'nın iki bölüm halinde ekrana getirdiği filmin devarru. Yine Kanal 6 basın bültenine göre Zekai Tunca ve Savaş Yurttaş başlıca rolleri paylaşıyor. San Bela 15.10 atv Macera /7î\ "Postacı Kapıyı tki Kere Çalar"ın bir uyarlaması. Bir meyhaneci- ' O ' nin kansıyla bir soyguncunun aşk ve macera öyküsü. Yönetmen: Şa- hin Gök. Oynayanlar: Banu Alkan, Hakan Balamir (1985). Mercan Kmlannda 15.30 TGRT Macera (Beneath The 12 Miles Reef)- Ekranlara daha önce bir çok kez ge- len bu filmde, dalgıçlar arasında düzenlenen yanşmalar anlatılıyor. Yönetmen. Robert Webb. Oyn: Terry More, Robert Wagner (1953). Allah Allah 16.00 Kanal D Dram ®Ünlü bir türkücü, hayranı olan genç kız ile se\ gilisının arasında ka- lır. Ibrahim Tatlıses'in yönetip başrolünü oynadığı filmde Melike Zobu da rol ahyor. Aa Dünya 16.50 atv Dram /£î\ Hayatının bir bölümünü cezaevinde geçirmiş bir tombalacı ile, ge- ' O ' nelevden kaçıp namuslu bir hayata kavuşmaya çalışan kadının öy- küsü. Yönetmen: Ümit Efekan.Oyn: Tank. Akan ve Harika Avcı (1986). MetekmiŞeytonmı? 17.20 Show TV Güldürü ©Evlendiği gün öldürülen kocasınm intikamını almak için katillerin peşine düşen bir kadının güldürü macerası anlatılıyor. Yönetmen: Mehmet Dinler. Oynayanlar: Türkân Şoray, Tank Akan (1971). Gdinlik Kızlar 20.00 / 03.00 Kanal 6 Dram /«\ Ikinci kocasıyla mutlu bir hayat süren kadın. dolandıncı olan eski ' O ' kocasının şantajıyla karşılaşınca çareyi onu öldürmekte bulur. Yön: Arıf Yılmaz. Oynayanlar: S. Alışık, Zeynep Değirmencioğlu. Alün İnd 20.20 HBB Macera (Legend Of The Golden Pearl)- 'Altın inci', bir inanışa göre kut- sal, bir dığerine göre sonsuz güç kaynağıdır ve ona sahip olmak is- teyenler savaşmaya hazırdır. Yön: Teddy Robin Kwan. Oyn: Ti Lung. 21.051 Show TV I Gökgürûttûsü Çetesi Aynntı yanda Aşk Çıkmazı 22.45 Kanal 6 Gerilim /T>v (İnside Out)- Hapishanede bir eğitim programında görevli olan ka- v i ' dın öğretmen buradaki bir mahkûma aşık olur. Ancak bu ilişki onun başını ağntacaktır. Yönetmen: G. Hessler. Oynayanlar: L. Ann Dawn. lnfaz 23.20 TGRT Dram ©(The Esecution Of Raymond Graham)- Cinayet suçuyla yargıla- nan Raymond Graham'm öyküsü. Dan Patrie'nin yönettiği filmde Jeffrey Fahey ve Kate Reid başlıca rolleri paylaşıyor. Serseri Kahraman 00.15 HBB? ChipOfThe Old Block 00.20 TRT 2 Duygusal ©(thip Of The Old Block)- Bir deniz subayının oğlu, müzikal ko- medi yıldızının kızına aşık olur.Yönetmen: Charles Lamont. Oy- nayanlar: D O'Connor, P. Ryan (1944). ŞeytanınRüzgân 00.30 Kanal D Korku @(Out Of The Body)- Üniversitede öğretim üyesi olan bir adamın ruhu vûcudundan aynlıp cinayetler işlemektedir. Yönetmen: Brian Trenchard - Smith. Oynayanlar Mark Hembrow, Tessa Humphries. Şeytanın Dönüşü 00.45 Kanal 6 Korku (Oı (Return Of E>il>- Küçük bir kasabada kıskançlık yüzûnden tüyler v£/ cinayetleri işlenmektedir. Yönetmen: Roger Sullivan. Oynayanlar: Peter Barth, Kenneth Atkinson. BelalıMiras 01.15 ShovvTV? f*\ Kaynaklarda rastlayamadığımız filmin başrollerinde Aydemir Akbaş *>—) ve Zerrin Egeliler var. Büyük ihtamalle bu ikilinin malum filmlenn- den biri. Mongrd 03.00 TRT 1 Korku ©(Mongrel)- Bir pansiyonda yaşayan insanlar peş peşe öldürülmek- tedir. Herkes birbirinden şüphelenir. Bu türün, uykusu kaçan merak- lılanna(1982). .Izleyin O Yerli Orta Halli Yabancı xDeğmez TC. 19 MMIS ASLİYE HTJKUK MAHKEMESİ'NDEN 1994.123 Davacı Ahmet Sezgin vekili tarafından davalılar Cemal Maden, Ali Şahin ve Halk Sigorta aleyhine açılan tazminat davasının duruşmasın- <ia veriler ara karan gereğince, Davacı Ahmet Sezgin vekili dava dilekçesinde, davalılardan Ali Şahin'in hıllanmakta olduğu araçla 30.8.1994 tarihinde davacıya ait 55 NE 59" plakalı araca çarpması nedeni ile hasara uğradığını, bu ha- sarla ilgiL tespit yaptırdığını, bunun için 34.400.000 TL tazminat ta- lep etmiş )lmakla, davalılardan Ali Şahin'in elverişli adresi tespit edi- lemediğııden duruşma gününün ve dava dilekçesinin ilanen tebliğine lcarar verjmiş bulunmakla adı geçen davah Ali Şahin'in dunışmanın ;yapılaca£ 15.6.1995 günüsaat09.00'da 19Mayıs Asliye Hukuk Mah- kemesi'niebulunması veya kendisini birvekille temsil ettirmeleri, ak- sı takdirde duruşmanın gıyablannda yapılıp karar verileceği hususu lebliğ yeEne kaim olmak üzere ilan olunur. 26.1.1995 Basın: 9011 21.05] Cimino'nun, senaryosunu da yazdığı ilk yönetmenlik denemesi Bridges, Kennedy ve Easrwood, birbirlerine kazık artıktan sonra yeniden 'çete' olan soyguncuları canlandırıyorlar. Soygun 'ahlakr' üzerineTV' Servisi - Clint Eastwood, sığırla- nyla ünlü küçük bir bir kasabada vaizdir. Aslında kutsal mesleğine rağmen pek de tekin biri sayılmaz. Papazlığa terfi etme- den önce kasa soygunculuğu gibi işlerle uğraşmıştır. Yeni kimlığini de eski 'iş or- takları'ndan kaçmak için kullanmaktadır. Zamanında Geofrey Lewis ve George Kennedy ile yaptıklan soygunun 'gani- meti' ve Eastwood ortadan kaybolmuş, Levvis'le Kennedy de onun peşine düş- müştür. Bu kovalamaca da bir hayli sür- müştür. Ancak günlerden bir gün eski or- taklar Eastwood'u bulur. Beklenenin aksine kan gövdeyi götür- mez, üstelik çete yeniden kurulur. Arala- nna, Eastwood'un tanıştığı, araba hırsızı Jeff Bridges de katılır. Yeni çetenin ama- cı ise eski soygunun ganimetini 'yeniden Gökgürültüsü Çetesi Thunderbolt and Lightfoot' Yönetmen-Senaryo: Michael Cimino/ Görüntü: Frank Stanley ı Müzik: Dce Barton Oyuncular: Clint Eastvvood, Jeff Bridges. George Kennedy, Geoffrey Le» is, Catherine Bach / 1974 ABD yapımı, 114 dakika. soymaktır' Michael Cimino nun ilk yönetmenlik denemesi olan "Gökgürültüsü Çetesi" gösterildiğinde bir hayli ilgı topladı. 8 mil- yon dolar hasılat yapan fılm, Cimino'ya genişbütçeli "The Deerhunter"ı çekme olanağını verdi. "Gökgürültüsü Çetesi"ni bu kadar çe- kici kılan. Cimino'nun senaryosunun. soy- gun ve soygunun yol açtığı sonuçlarla ba- şanyla dalga geçmesi ya da Eastwood'un oyunculuk yeteneğınden çok, yönetmenin görüntüye verdıği önem ve komediyi ko- laylıkla trajediye dönüştürebilmiş olması. Bu arada başanlı oyunu Oscar'a aday gösterilen Jeff Bridges'in katkısını da unutmamak gerek. Bir dipnot: Film viz- yona çıktığında, bazı şiddet sahneleri ne- deniyle 17 yaşından küçüklerin 'ebeveyn- leri' olmadan izlemeleri yasaklanmıştt. Kanal D 14. w\ Süreyya Duru'nun 'vasiyet' filmi yeniden ekrana getiriliyor Aşk sorgulaması TURHAN GÜRKAN lki erkek arasında kalmış, ye- tişkin kızı olan dul bir kadının, on yıl sonra bir araya geldiği eski kocasıyla 24 saate sığdınlmış geçmişi sorgulama öyküsü. Peride CelaT in "Bir Hanı- mefendinin Ölümü" kitabında- ki öyküsünden uyarlanan "Ada", 1988'de çekim sırasın- da ölen Süreyya Duru'nun ya- nm kalan ve kızı Dilek Duru ile asistanları tarafından bitirilen va- siyet filmi. Kısa birliktelik sırasında eski kan-kocanın geçmişi, kimi mut- lu, kimi mutsuz geçen evlilik ya- şamı, iletişimsizlik sonucu yuva- lannın yıkıhşı, geriye dönüşlerle veriliyor. Daha çok kişilerin iç dünyalanna eğilip. onlann psi- kolojik durumlannı, tedirginlik- lerini. beklentilerini, umut ve kaygılannı ele alan "Ada", sa- de anlatımlı, hüzün saklı, duygu- sal, sıcak, yapmacıksız, içtenlik- li çizgi dışı bir "veda" ömeği. Bir işyerinde çalışan EseT (Türkan Şoray), ilişki kurduğu erkek yüzûnden sürekli tartıştığı 17 yaşındaki kızının (Nilüfer Yönetmen: Süreyya Duru / Senaryo: Macit Koper / Yapıt: Peride Celal / Görüntü: Salih Dikişçi / Müzik: Doğan Canku / Oyuncular: Türkan Şbray, Rutkay Aziz, Nilüfer Açıkalın, Orhan Alkan, Ekrem Dümer / 1988, Murat Film yapımı. Açıkalın) sorunlannt ve gele- ceğini görüşmek için on yıl önce aynldığı ressam kocasının (Rutkay Aziz) yalnız yaşadığı Burgaz Adası'ndaki evine gider. Fayton- la yaptıklan ada tu- runda ve vapur yolculu- ğunda, aynldığı eşiyle es- ki günlerin anılanna dönüp şimdiki durumlannın tartış- masını yaparken, küllenmiş aşk ateşi yeniden alevlenir gib olursa da yeni bir evlilik dene- mesi hiçbirzaman gerçekleşmez. Kanal D 22.50\ 'Laf Lafı Açıyor' MERCEKLE BAKINCA MAHMUT T. ONGOREN Neden, Karamsarlık mı? Avrupa'ya yaptığım geziden döndüğümde Tür- kiye beni karamsar duygular ve düşüncelerle kar- şıladı. Amsterdam, Rotterdam ve Köln'de sinemayla il- gili görüşmelere ve etkinliklere katıldım. Stock- holm'de ise ilişkilerim "insan haklan" ağırlıklıydı. Ama konumuz ne olursa olsun, karşılaştığım in- sanların ve ilişki kurduğum kuruluşların ortak bir ya- nı vardı. Eskiden tanıdığım, yeni tanıştığım resmi ki- şiler, politikacılar, gazeteciler, insan haklan savu- nucuları, kültür ve sanat adamları, buradan oraya gidip yerleşmiş Türkler ve Kürtler ve sokaktaki adam... HepsiTürkiye'yi, devletin vehükümetintu- tumunu ve davranışlarını, burada yaşayanlann gö- rüşlerini ve tepkilerini, ülkemizin içinde bulunduğu koşullan, Avrupa'ya girmeyi isteyip istemediğimi- zi, girmek istiyorsak demokratikleşme konusunda neler yaptığımızı ilgiyle izliyorlar ve bu konularda çok önemsedikleri anlaşılan sorular soruyorlar, kendilerine göre değerlendirmelere başvuruyorlar, sonra da bu yorumlarının doğruluk derecesini araş- tırmaya çalışıyorlardı. Avrupa yaşam biçimi salt Avrupalıları değil, ora- ya yerleşmiş Türkleri ve Kürtleri de hem yaşadıkla- n çevreyle, hem de Türkiye'de olup bitenlerle ılgi- lenmeye itmişti. O denli ki, özellikle Stockholm'de yaşayan kimi Türkler bana Türkiye'yi son derece yakından izlediklerini ve bu nedenle de Isveç'te içinde bulundukları toplumun sorunlarına eğilme- ye yeterince zaman ayıramadıklarından yakındılar. Şiddet yanlısı olmayan, hatta şiddete başvura- rak hiçbirsorunun çözümüne inanmadıklannı açık- layan kimi Türkiyeli Kürtler ise Avrupa'daki de- mokratik ortamdan yararlanarak, ilk kez çıktıklan bu özgürlükçü ortamın üstünlüklerinden sivil yaşam yöntemlerinden yararlanarak seslerini duyurmaya ve kimliklerini kanıtlamaya çalıştıklarını söylediler. Döndükten sonra karamsar duygularla ve dü- şüncelerle karşılaşmama da Avrupa'da edindiğim bu izlenimler yol açtı. Toplumumuz ve insanlarımız içinde bulundukları koşullara ve geleceğimizi be- lirleyecek sorunlara ve onların çözümlerine neden bu denli kayıtsızdılar? Neden sorunlara çözümler Türkiye'de olgunlukla ve demokratik yöntemlerte aranmıyor ve daha da derinleştiriliyor? Gerçi bu gibi sorulann yanıtlarını biliyoruz. Ama düşünsel bakımdan Avrupa'da erişilmiş düzeyi gör- dükçe ve özellikle Türkiye'den Avrupa'ya göç et- miş insanlanmızın oralardaki diğer türdeki sorun- lara karşın bu olgun düzeyin içinde yer almaya ça- lıştıklannı gözlemleyince buraya bakıp karamsar- lıktan kurtulamıyorsunuz. Tüm Avrupa gezisi boyunca usumdan çıkmayan ve bana en çok sorulan soruiardan birini oluşturan konu da 21 Mart 1995 günü gözaltına alındığı ve sonra da öldürüldüğü bildirilen Hasan Ocak'ın du- rumuydu. Nitekim, oralarda bu sorulara yanıt ver- meye çalışırken Hasan Ocak'ın bulunduğu haberi iletildi. Ama Hasan Ocak, "ölû bulunmuştu". "Ölü ele geçirildiler" deyimi ne denli yanlış, uydurma ve resmi ideolojinin saçmalığını sergileyen bir anlatım biçimiyse, "ölü bulunması" da o denli acı, gerçek ve "kendi kendini açıklayan" bir anlatım. Hasan Ocak'ın "canlı" bulunmayacağını da bili- yorduk. Ama haber, Almanya'da yüzümüze acıma- sızca çarpmaktan kendini kurtaramadı. Bir kez da- ha sarsıkJık. Döner dönmez de Içişleri Bakanı Na- hit Menteşe'den 5 Mayıs 1995 günlü bir faks me- sajını beni bekler buldum. Aynı gün burada çıkan yazımda Hasan Ocak'ın ortadan yitip gitmesi üze- rine gazete haberlerine dayanarak Içişleri Baka- nı'nın "Istanbul Emniyet Müdürlüğü'ne sorduğunu, Hasan Ocak'ın gözaltına alındığını, bir süre sonra da serbest bırakıldığını söylediğini" yazmıştım. Sa- yın Bakan, "bu gibi sözlerin kendisine ait olmadı- ğını ve gazetelere de durumu bildirdiğini" yazmış bana. Döndükten sonra baktım, 19 Mayıs 1995 günlü gazetemizde Hasan Ocak olayı ile ilgili haberier, bir de sorular var. Sorulardan biri, "Içişleri Bakanı Na- hit Menteşe, önce Hasan Ocak'ın kısa bir süre gö- zaltına alınarakbırakıldığını söylemişken neden son- ra bunu inkâretti?" biçiminde. Karamsar duygulara ve düşüncelere kapılmaya- yım da ne yapayım? Değerii sinema yazarı Nijat Özön'ün son kitabı çıktı: Nijat Özön, "Karagözden Sinemaya-Türk Sine- ması ve Sorunlan", Kitle Yayınları, Ankara, 1995. Karacan ve Oya-BoraTV Servisi- Cem Özer, "Laf Lafı Açıyor" programının bu ak- şamki bölümünde Omer Karacan ile Oya-Bora ikılisini konuk edi- yor. Programda ilk olarak "BelH Belli" adlı parçalannı seslendire- rek başlayacak Oya-Bora ikilisin- den Oya idealindeki diğer meslek- leri anlatırken, program sırasında kameramanlığı da çok istedığini belirterek bir "deneme" yapacak. Eğitiminden ve gerçek mesleğin- den söz edecek Bora ise, Oya ile nasıl tamştıklannı ve nasıl "ikili" olduklannı anlatacak. Bu bölümde Bora aynca, kaset çahşmalannda yer almayan "Kanatları Gümüş Yavru Kuş" adlı parçalannı da seslendirecek. Programın diğer konuğu Ömer Karacan ise dergicilikten nasıl rad- yoculuğa soyoınduğunu. televizyon programcılığına nasıl girdiğini an- latacak. Karacan, Türkiye"deki rad- yoculuk ile Batı'daki ömekleri kar- şılaştırarak aradaki farklar üzerine görüşlerini de bu bölümde açıkla- yacak. atv 14.10 Portakal fle müzayede TV Servisi- Ayşe Özgün'ün hazırlayıp sunduğu ve kendi admı taşıyan söyleşi programının ikin- cisinde antikalar ve müzayede ko- nusu ele alınacak. Programın bu- günkü bölümünün konuğu Rafi Portakal olacak. Portakal, sanat danışmanlığı ve müzayede konu- lannda bilgi verecek, aynca bir de mini müzayede gerçekleştirecek. Ayşe Özgün'ün Rafi Portakal ile yapacağı sohbetin çerçevesi ge- nel olarak evlerde bir köşede du- ran, değeri konusunda bir fikir yü- rütülemeyen eşyalann korunması yöntemleri ile değerlerinin yakla- şık olarak belirlenmesine yardım- cı olacak kıstaslar şeklinde belir- lenecek. Programın ev hanımı konuklan Birsen Yetkin, Canan Zırh ve Pınar Oktar, sedef kakmalı bir çift hamam nalını, gümüş sim iş- lemeli yatak örtüsü, bir tepsi, hat- tat makaslan ve bir divitin değer- lendirilmesine tanık olacaklar. ıo.45\ Peride Celal uyarlaması aşk filmlerinden Bfldik öyküye Ydmaz rötuşu Yönetmen-Senaryo: Atıf Yılmaz / Yapıt: Peride Celal / Görüntü: Çetin Tunca / Oyuncular: Hülya Koçyiğit, Murat Soydan, Nihat Ziyalan, Reha Yurdakul, Oktar Durukan, Müge Serdar, Meltem Mete / 1969, Saner Film yapımı. TV Servisi- Birbirine âşık iki gen- cin, evlenebilmek için kan davalı düşman aileleriyle giriştikleri sava- şımın öyküsü. "Kızıl Vaz«", Peri- de CelaFin 1941'de yazdığı aynı ad- lı romanından Atıf Yılmaz'ın iki kez yaptığı uyarlamanın ikınci çevrimi. Alışılagelmiş, binlerce benzeri olan bir aşk öyküsünün Atıf Yılmaz gibi bir ustanın çabasıyla yinelenmesin- den başka hiçbir özellik taşımıyor. Yeşilçam sinemasının klasik kalıp- lan içinde, seyirciye göre hazırlan- mış, Romeo-Juliet'e çağnşımlar ya- pan, iyi anlatılmış tecimsel bir piya- sa filmi. Atıf Yılmaz'ın 1961 'de çek- tiği ilk "Kızıl Vazo"da Belgin Do- ruk - Göksel Arsoy çifti başroldey- di. Genç bir kızla (Hülya Koçyiğit), yakışıklı bir delikanlı (Murat Soy- dan) birbirlerini ölesiye sevmekte- dirler. Ancak aileleri arasındaki kö- kü 25 yıl öncesine dayanan kan da- vası, birleşmelerini engellemektedir. Sevgililer, yazgılanna boyun eğecek yerde, aşklan için savaşmayı yeğler- ler. GAPTV 11.35] Yılmaz Duru, senaryosunu yazıp yönetmiş ve oynamıştı Yoksıd kısanların karamsar öyküsü Yılmaz Duru'nun (solda) yapımcılığını da üstlendiği filmde Eşref Kolçak, sanatçı ile başrolü paylaşmıştı. TV Servisi- Konut sahibi olama- mış, ailesinin başını sokacağı bir ev bulabilmek için yasadışı işlere yö- nelen "mekânsız" iki yoksul insa- nın öyküsü. Yönetmen, senaryocu, yapımcı, o>"uncu işbirliğinin tek el- de toplanmasından doğan çelişkiler yüzûnden Yılmaz Duru'nun şiddet içeren anlatımıyla film, karamsar ve olumsuz bir sona doğru sürükleni- yor. Duru-Kolçak ikilisinin başrolü eşit ağırlıkta oynadıklan iki kahra- man, aslında iyi kişiler. Toplumun zorlaması karşısında istemeyerek kötü oluyorlar. Bir şirkette memur olarak çalışan Eşref, aşağılık kompleksi içinde üni- versiteyi bitiren sevgilisinden uzak- laşmıştır. Yaşlı anne ve babasını mutlu etmeye çalışırken evden atılan Eşref, çaresizlik içinde işyerinden çaldığı parayla kaçarken, kamyon şofbrü Yılmaz tarafından bayıltıhr. Yönetmen-Senaryo: Yılmaz Duru / Görüntü: Ali Uğur / Oyuncular: Eşref Kolçak, Yılmaz Duru, Piraye Üzun, Aynur Akarsu, Ayton Sert, Kerem Mertoğlu, Aynur Aydan, Ali Şen, Frederich / 1968 Tuğra Film yapımı. Ondan aldığı parayla bir ev edinip kansı ve çocuğuna bir yuva sağlayan Yılmaz'la Eşref soygun yapıp, so- nunda cinayet bile işlerler. Eşref so- nunda aradığı Yılmaz'ı bulup, onu ölümle korkutarak evin tapusunu is- ter. Verdiği süre sonunda eve geldi- ğinde, kendini asmış şoförün salla- nan cesediyle karşılaşır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle