Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 14 MAYIS 1995 PAZAR
HABERLER
YDH'denM
yeni
opdu" modeli
• ANKARA(ANKA)-
Yeni Demokrasi Hareketi
(YDH) lıderi Cem Boyner,
Kürt sorunu ve
demokrarikleşmeden sonra
Silahlı Kuvvetler'de de
reform için harekete geçti.
Boyner. partisinin ordu
konusundaki yaklaşımlannı
belirlemek üzere
oluşturulan "Türk Silahlı
Kuvvetleri Masası"nın
başına emekli Korgeneral
Yılmaz Doğrusöz'ü getirdi.
YDH Genel tdare Kurulu
üyesı olan Yılmaz
Doğrusöz, Kuzey Irak
operasyonunun gündeme
gelmesıyle birlikte masa
çalışmalannı hızlandırdı.
Yılmaz Doğrusöz, asker
kökenli bır parti yöneticisi
olarak yürüttüğü masa
çalışmasında uzun süredır
Silahlı Kuvvetler'in
yapılanmasına ilişkın belge,
bılgi ve yaklaşımlan
toparlama çalışması
yürüttü.
Boşmemur
kadnoları
• ANKARA (ANKA)-
ANAP Izmir Milletvekili
llhan Kaya'nın. işçi ve
sözleşmeli personel
statüsünde çalışanlann, boş
memur kadrolanna
aktanlmalanna ilişkin yasa
önerisi bayramdan sonra
Plan ve Bütçe
Komisyonu'nda ele
alınacak. Hükümet. yasa
önerisine. memuriyete giriş
ilkelerine aykın olduğu
gerekçesıyle destek
vermıyor.
Beledjyelepden
çevreye para
• ANKARA (ANKA)-
Çevre Bakanı Rıza Akçalı,
Çevre Kiriiliğini Önleme
Fonu'ndan belediyeiere 20
milyar lira destek
sağladıklannı belirtirken,
belediyelerin çevre temizlik
vergisi olarak topladıklan 8
trilyon lirayı çevre
yatınmlanna ayıracaklannı
söyledi. Rıza Akçalı.
Cumhuriyet Halk Partisi
Hatay Milletvekli ve Grup
Başkanvekili Fuat Çay'm
konuyla ilgili soru
önergesine verdiği yanıtta,
çevre sorunlannın başlıca
nedenleri arasında. evsel ve
endûstriyel nitelikli atık
sulann antılmamasmın yer
aldığını belirterek. Çevre
Yasası'na göre antma
yükümlülüğünün, faaliyet
sahibi kişi ve kuruluşlara
verildiğine dikkat çekti.
Muharrem
Şemşek kaza
geçipdi
• ÇORUM(AA)-MHP
Genel Başkan Yardımcısı,
Çorum Milletvekili
Muharrem Şemşek'in
otomobilı, Çorum'un
Dodurga ilçesi yakmlannda
takla attı. Hüseyin Esenyol
yönetimindeki araçtan,
Muharrem Şemşek'in yanı
sıra kardeşi Mustafa
Şemşek ve konıması
Mustafa Cebeci'de yaralı
olarak kurtanldı. Kazadan
sonra özel bir otomobille
Çorum Devlet Hastanesi'ne
kaldınlan yaralılann sağlık
durumunun iyi oiduğu
öğrenildi.
Çîçek vermek
için dayak yedi
• MARMARİS
(Cumhuriyet)- Başbakan
Tansu Çiller'e çiçek
vermek isteyen ressam
Erhan Kaşo, korumalar
tarafından dövüldü. Dün
saat 11.00 sıralannda yat
limanını dolaşan Çiller'e
ressam Erhan Kaşo Ivy Bar
önünde çiçek vermek istedi.
Başbakan'ın konımalan
engel olunca tartışma çıktı.
Korumalar daha sonra
Kaşo'yu dövmeye
başladılar. tlk tedavisi
yapılan Kaşo daha sonra
Marmaris Emniyet
Müdürlüğü'nde gö'zaltına
alındı.
ANAP,2Q
yapacak
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- 12. kuruluş
yıldönümünü 20 mayısta
bir şölenle kutlayacak olan
ANAP, ekim ayında
yapılacağına kesin gözüyle
baktığı erken seçim için
'start' da verecek. ANAP'ın
basın ve propagandadan
sorumlu Başkan Yardımcısı
Yaşar Okuyan'ın verdiği
bilgilere göre, Ankara
Atatürk Spor Salonu'nda
yapılacak olan şölene
partinin tüm il, ilçe ve belde
örgütlerinden yaklaşık 10
bin kişi çağnlacak.
Asker 8. maddeyi istiyorAskeri yetkililer, 8. maddenin terörle mücadelede 'moral' açısından önemli olduğunu, terör suçlulannın
sivil mahkemelerde yargılanması halinde, bu yargılamalann 'dağınık' hale geleceğini söylüyorlar.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk suz etkiler. Bugiin terör suçları Devlet
Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK), Terörle Güvenlik Mahkemeleri'nin bünyesinde.
Mücadele Yasası'nın (TMY) değiştiril- Bunun değişmemesi gerekli. Eğer terör
mesine soğuk baktığı öğrenildi. Askerle-
rin, TMY'nin 8. maddesini terörle müca-
delede "moraT açısından önemli buldu-
ğu belirtildi. Askeri kaynaklann bu de-
ğerlendirmelerini doğrulayan bir hükü-
met üyesi, "Ancak ikna edebüiriz. Terörle
mücadele ve demokratikleşme birbirin-
den çok farkh şeyler" dedi.
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in,
TMY'nin 8. maddesinin kaldınlması ya
da değiştirilmesi için askerlerin de görü-
şünün alınmasını istemesi, "SUahlı Kuv-
vefler ne düşünüyor'' sorusunu beraberin-
de getirdi. Demirel'in bu değerlendirme-
si, "Acaba askerler bu konudaki rahatsu-
lıklarını kamuoyuna Cumhurbaşkanı
aracılığıyla mı ulaştırmayı düşündüler?"
yorumlanna da neden oldu.
Cumhuriyet'in görüşlerine başvurduğu
askeri yetkililer, TMY'nin 8. maddesinin
kendileri için "moral" açısından önemli
olduğunu söylediler. Askeri kaynaklann,
konuya ilişkin görüşleri şöyle:
"Dünyanın her yerinde terör suçlan
için ayn düzenlemeİer vardır. Terörle mü-
cadele bir bütündür. Mücadelenin bu yö-
nünün aksaması, diğer çabaian da olum-
suçları sivil mahkemelerde görülmeye
başlamrsa, konu dağıbr. Yerilen cezalarda
ortak bir anlayış olmaz."
Bu değerlendirmelerin, "Askerier de-
mokratikleşmeye karşı" bıçiminde yo-
rumlanmaması gerektiğinı aktaran askeri
yetkililer. "Düşünce suçlan da göreceli
bir kavram. Bir kişi, ülke>i böunek için
çaba harcayan teröristleri övüyorsa, bu-
nun düşünce suçu ile ilgisi olamaz. Hükü-
met, terörle mücadelevi etkileme>ecek va-
sal düzenlemeleri istediği gibi vapabilir"
görüşünü dile getırdıler.
Aynı kaynaklar. Kuzey Irak harekâtmın
amacına ulaştığını belirterek. bu aşama-
dan sonra sivil yönetimin Güneydoğu'da
sosyal yatırımlara girişmesi gerektiğini
vurguladjlar. Askeri yetkililer, "Terörle
mücadelede askeri önlemlerin yanı sıra
sosyal yatırunlar da büyük önem taşıyor.
Konunun bu yönü ihmal edilmemeir de-
diler.
Ortak nokta bulmak
Hükümet çevreleri ise askerlerin
TMY'nin 8. maddesi konusundaki değer-
lendirmelerini doğrularken, bu konuda
ortak bir nokta bulunabileceği görüşünü
savundular. Cumhuriyet'e bilgi veren bir
hükümet üyesı, "Evet askerler bu yönde
düşünüyor. Ama biz, terörie mücadelenin
demokratikleşme çabalannı etkilememesi
gerektiği düşüncesindeyiz. Doğrusu da
budur. Ancak bunu vaparken, askerieri
moral yönünden etkileyecek bir çalışma
içine giriunesi de söz konusu olamaz" de-
ülı ve tehlikeli yeni bir döneme girmiş ola-
cakür" dedi.
Müftüoğlu, dün yaptığı basın toplantı-
sında. partisinin iç banşı bozacak. milleti
birbirine düşürecek, fıtne ve fesatı arttı-
racak. bölücülük propagandalanna ımkân
verecek yasal düzenlemeleri istemediğini
belirtti.
Türkiye'de düşünce özgürlüğünün ol-
ğerlendirmesinı yaptı. Demokratikleşme- duğunu, herkesin fazlasıyla fıkir hürriye-
yi isteyen CHP'nin modern Türkiye'nin
temellerini atan bir parti olduğuna dikkat
çeken hükümet üyesi. "Bu partinin Tür-
kiye'nin bölünmesine çanak tutabilecegi
düşünülemez" dedi.
Terör suçlannın. DGM kapsamından
çıkanlması halinde, bu suçlardan kovuş-
turmaya uğrayanlar ya da hüküm giyen-
ler Ceza Muhakemeleri Usul Yasasf nda-
ki olanaklardan ve Infaz Yasasf ndaki in-
dirimden yararianacakJar.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Rıza
Müftüoğlu, Terörle Mücadele Yasası'nın
(TMY) 8. maddesinin kaldınlması halin-
de, bölücülük propagandasının serbest
hale geleceğini öne sürerek parti olarak
bu maddenin kaldınlmasına karşı olduk-
lannı bildirdi.
Müftüoğlu. "TMY'nin 8. maddesi kal-
dınlması halinde Türkiye çok daha sıkın-
tini kullandiğını savunan Müftüoğlu,
Terörle Mücadele Yasasf nda sadece bö-
lücülüğün yasaklandığını. bu konuda ka-
muoyunun yanılgıya sevk edildiğini kay-
detti.
Müftüoğlu, TMY'nin 8. maddesinin
kaldınlarak, TCK'ye yerleştirilmesinin,
yargılamanın DGM'den alınıp sivil mah-
kemelere verilmesinin yanlış olacağını
ifade ederek "Tüm bunların gerçekkş-
mesi halinde Türkiye'de terör bitmez"
dedi.
Müftüoğlu, 8. madde ile ilgili referan-
dum yapılması halinde halkın yüzde
99'unun bu değişiklığireddedeceğinibe-
lirterek "Bizim öteden beri arzumuz, bu
konuda yasa degişikliği yapılmamasıdır.
Referandum çok uzun bir süreçtir,
anayasa degişikliği gereklidir" diye
konuştu.
Kazan:
8. madde
PKK'nin
işine
geliyor
lstanbul Haber Servisi
- lstanbul Barosu Başkanı
Turgut Kazan. Terörle
Mücadele Yasası'nın 8.
maddesinin kaldırılma-
masını, "PKK'nin ekme-
ğine yağ sürülmesi" ola-
rak değerlendirdi. Yazı
yazanla bomba atanın ay-
nı kefeye koyularak ceza-
landırılmaya devam edil-
mesi halinde, Türkiye'nin
derdinı kimseye anlata-
mayacağını vurgulayan
Kazan, "Konuşan Türki-
ye olacaktık, konuşulan
Türkiye olduk" diyerek
tepkisini dile getirdi.
Konuşulan Türkiye
Düşünce özgürlüğü de-
nildığinde hemen bölün-
me korkusunun akla gel-
diğini hatırlatan Kazan,
bu nedenle 8. madde tar-
tışmasının dikkat çekici
olduğunu vurguladı. Ka-
zan, 8. maddenin öncelik
taşıdığını belirtti. Temel
özgürlükler ne kadar çok
baskı altına alınırsa, terö-
rün de o kadar çok güçle-
neceğine işaret eden Ka-
zan. şunlan söyledi:
"Eğer biz yazanı, çize-
ni. konuşanı, şiddet kulla-
nandan ayırmazsak. yazı
yazanla bomba atanı aynı
kefeye koyup cezalan'dı-
nrsak, derdimizi kimseye
anlatamayız. PKK'nin
kullandığı şiddet, deıttok-
rasiyi geliştirmemizi en-
gelliyor, ancak ifade öz-
gürlüğünü sınırlayarak
PKK'nin oyununa geliyo-
ruz. Çünkü bir ülkede de-
mokrasinin sınırtı olması
şiddeti besler. Kenan Ev-
ren ve arkadaşlannın Di-
yarbakır zindanlarında
yapuklanyla PKK'nin bu
duruma geldiğini unut-
mayalım. Akıllıysanız
oyuna gelmezsiniz. Akıl-
sızsamz yangına körükle
giden 'bölücülere özgür-
lük ne demek' naralany-
la yeri göğü inletirsiniz.
Konuşan Türkiye olacak-
nk, konuşulan Türkiye ol-
duk."
Dolapdere'de otobüslerden inen Aczmendiler, baa semtierde taşkınlık yaptüar. (Fotoğraflar: HATİCE TUNCER-DEVRlM BARAN)
Şeriat devleti kuracaklannı söyleyerek yürümek isteyen gruba izin verilmedi
AczmendflerIstanbul'u kanştinhfstanbul Haber Servisi
- Ankara'ya girmelerine
polis tarafından izin
verilmeyen Saidi Nursi
tarikatınm bir kolu olan
Aczmendi tarikatı üyesi
yaklaşık 40 kişi dün
Istanbul'u kanştırdı.
Ellerinde sopalan ve
Atatürk'ün getirdiği
Kılık Kıyafet Yasası'na
aykın giysileriyle
t)olapdere'de Ankara'dan
geri çevrildikleri
otobüslerden inen
Aczmendiler.
Sultanahmet. Eyüp.
Beyazıt ve Fatih'te
taşkınlık yaptılar.
Güvenlik güçlerinin
engel oldukJan
Aczmendiler,
gazetecilere "Kuran'm
istediği şeriat devletini
kurmak için çalışıyoruz.
Önümüzde engel olanlan ortadan
kaldınnz" diye bağırdılar.
Türkiye'nin çeşitli bölgelerinden
otobüslerle Kurban Bayramf nda
Ankara'ya girmek isteyen
Aczmendi tarikaü üyeJerinin bazılannın cep telefonu kullanmalan dikkat çekti.
Aczmendi tarikatı üyelerine polis
izin vermemişti. Bu tarikatın
Istanbul'dan gıden grubu dün
sabaha karşı IstanuJ'a döndü.
Pangaltfda otobüslerden inen
gruptakiler Pir Hasan Hüsamettın
Yaşaki Türbesi'ni ziyaret ettiler.
Burada kendilerinı karşılayan
yaklaşık 20 araçlık konvoy ve
otobüslerle Beyazıt Meydanf na
gelen ve yürüyüş yapmak isteyen
Aczmendılere polis izin vermedi.
Güvenlik güçleriyle tartışan
•\czmendiler. "Nur Risalesi
talebeJeriyiz. Çoluk çocuk
İstanbul'u ziyarete geldik"
dediler. Gazetecilere,
- Devlet bize suur kovamadı
ve koyamaz. Kuran'ın
istediği şeriat devletini
kurmak için çabşryoruz.
Önümüzde engel olanlan
ortadan kaldınrız'* diye
bağıran Aczmendiler, daha
sonra Fatih Camii'ne
gittiler. Burada ibadetlerini
verine getiren Aczmendiler,
Ayasofya Müzesi ve
Sultanahmet Camii'ne
gideceklerini söylediler.
Ancak güvenlik güçleri
buna da izin vermeyerek
Aczmendilere engel oldu.
Bu arada polis barikatından
önce camiden çıkmayı
başaran bazı göstericiler,
Sultanahmet Meydanf nda
ellerindeki sopalan taşlara
vurarak dolaştılar. Fatih
Camisi'nde ikindi namazını kılan
Aczmendiler, otobüslerine
binerek Elazığ'a geri döndüler.
16 hekim oldüruldü
Güneydoğu'da
hekimlere
büyük baskı
• 16 sağlık personeli faili meçhul
cinayetlerde yaşamını yitirdi, 60 sağlık
personeli gözaltına alındı, PKK'liye basur
ameliyatı yapan hekim için soruşturma
açıldı
YUSUFÖZKAN
ANKARA- Olağanüstü
hal bölgesinde çalışan
sağlık personelinın can
güvenliğınden yoksun ol-
malan, baskı ve tehditler
nedeniyle görev yapamaz
hale geldiklerı bildirildi.
Bölgede bugüne kadar 16
sağlık personelinin "faili
meçhul" cinayetler sonu-
cu yaşamını yitırdiği. 60
sağlık personelinin de
PKK'lileri tedavi etrikleri
gerekçesıyle, "bölücü ör-
güte yardım ve yatakiık"
suçundan gözaltına alın-
dığı belirtildi.
Diyarbakır, Mardin, Si-
irt, Batman, Şırnak Tabip
Odası Sekreteri Dr. Nec-
det tpekyüz. bölgedeki
olumsuz ortamın sağlık
personelini de etkilediğini
söyledi. Ipekyüz, 4 he-
kim, 2 diş hekimi, 6 sağ-
lık üst yöneticisi olmak
üzere, 16 sağlık persone-
linin cinayetlere kurban
gittiğini kaydetti.
tpekyüz, bu personelin
bir kısmının "faili meçhul
sayılmayarak" aılesine
tazminat verilmediğini
anlattı. 1992 yılının eylül
ayından bu yana 60 sağlık
personelinin gözaltına
alındığını da vurgulayan
Necdet İpekyüz, bunlar-
dan 1 l'inin hekim oldu-
ğunu belirterek şunlan
anlattı:
"Çok komik nedenlerle
hekim gözaltına ahnıyor.
Diyelim ki siz birisine
bakmışsuuz, aradan 3 ay
geçiyor o kişinio PKK ile
bağlantısı çıkıyor ya da
herhangi bir şekilde vaka-
lamyor. Sorgusu sırasında,
yakaianmadan önce teda-
vi gördüğünü anlatıyor.
Bu nedenle kendisini teda-
vi eden hekim gözaltına
ahnıyor. Bu tür cezalann
bazılan Yargıtay tarafın-
dan da onaylandı. Şu an
hapiste olan arkadaşlan-
mız var. Yine komik bir
olay: bir insanı basur ne-
deniyle özel hastanede
ameliyata alıyorsunuz. Bu
kişi 3*a> sonra PKK mili-
tanı diye yakalanıyor. Siz
örgüte yardım ve yatak-
lıktan gözaltına alınıyor-
sunuz ve hakkınızda dava
açüıyor. Bir ateşli silah ya-
rası tedavi edilse yine an-
layacağız ama, kim oldu-
ğunu bilmediğiniz bir has-
taya basur ameliyatı yap-
mışsuıız, burtedenlesuçla-
nıyorsunuz."
Mestek ahlakı
Hekimlerin, meslek ah-
lakı açısından herkese rıb-
bi yardım yapmak zorun-
da olduklannı anımsatan
İpekyüz. "Ancak bu tür
ülaylar nedeniyle sağlık
personeli görevini korka-
rak yapıyor. Hekimin ko-
numu gereği, dünyanın
neresinde olursa olsun te-
mel hedefî insanlan yaşat-
maktır. Bu anlamda bak-
tığunız zaman bölgede ça-
lışan hekimler kimi za-
man yaptıkları şeylerden
dolayı taraf olarak algıla-
nabiliyor" görüşünü dile
getirdi.
Bölgede özellikle adli
raporlar konusunda bü-
yük baskı gördüklerini
kaydeden Necdet tpek-
yüz, bu konuda büyük bir
keyfiyet bulunduğunu
öne sürerek şunlan söyle-
di:
"tnsanları, gece saat
02.00'de gözaltından çıka-
rıp bir sağlık ocağındaki
pratisyen hekime getirip
muayene ettiriyorlar. He-
kim eğer raporu gördüğü
gibi, doğru yazarsa, kimi
zaman gözü önünde rapor
> ırtılabiliyor ya da heki-
min muayene odasına 7-8
güvenlik gücü girip psiko-
lojik baskı yapıyor ve ça-
hşmasını engeÖiyon."
Murat Karayalçm
dergi çıkanyor
TÜREYKÖSE
ANKARA- Eski
SHP'nin Genel Başkanı
Murat Karayalçın. kendi-
sine parti binasında bir
yer gösterilmemesinden
yakınırken bir dergi çıkar-
maya hazırlandıklarını
açıkladı. Karayalçın. adı-
nın 'Sosyal Demokrat Ha-
reket' olabıleceğini söyle-
diği derginin kurultayla
bir ilgisi olmadığını belir-
terek "Bütünleşme süre-
cinde genel başkanuk ya-
nşını doğru bulmuyonım.
Sosyal demokrat hareke-
tin özgün kimliğini yeni
bir çerçeveye oturtmak
gerekli. Geniş katılımia
yeni bir manifesto hazııia-
mabyız" dedi.
Karayalçın, SHP-CHP
bütünleşmesinin ardından
hem 'sıfatsız' hem de
'odasız' kaldı. Karayalçın,
Cumhuriyet'in sorularını
yanıtlarken bir büroda ça-
lışmalannı sürdürdüğünü
söyledi. Karayalçın, "Bu-
rası alternatif genel mer-
kez falan değiL Eski genel
başkanlardan ikisi kabi-
nede, Deniz Baykal
TBMM'de CHP'nineski
grup odasını kullanıyor.
Bir tek benim odam yok.
Parti, bana bir yer göste-
rebilmeli. Bunları söyle-
mek zomnda kalmam hoş
değil, ama eski genel baş-
kanlardan sadece benim
bir odam yok" dedi.
Karayalçın, dergi çıkar-
ma hazırlığında olduğunu
belirterek hazırlıklar ko-
nusunda şu bilgileri verdi:
"Tartışma ve tanışma
platformu olacak. Adı
'Sosyal Demokrat Hare-
ket' olabilir. Derginin bir
yazı ve tartışma kadrosu
olacak. Asıl amaç. bir tar-
tışma platformu yarat-
mak. Partili olan herkes
katkıda bulunabilecek.
Ben de yazarlar ya da tar-
tışmacıiardan biri olurum
herhalde."
Isvan, DCH'nin partileşmesine sıcak bakmıyorMİYASE İLKNUR
DCH'nın tarım politıkalarının
oluşması amacıy la bu konuda rapor-
lar hazırlayan ve tartışmaya açan
Ahmet İsvan, halen CHP'nin PM
üyesi olduğunu ve DCH'nin parti-
leşmesine sıcak bakmadığını belirte-
rek, partileşme olursa hareketin için-
de olmayacağını arkadaşlanna açık-
ladığını söyledi. tsvan gibi CHP'nin
kayıtlı üyesı olan Necdet Uğur, par-
tileşme konusundaki görüşlerini sor-
duğumuzda, "Hareketin bir siyasal
partiye dönüşmesi ile düşüncesi fark-
Ddır" diyerek net bir yanıt vermedi
Uzun süreden beri süren bir çalışma-
nın sonucu olarak DCH'nin doğdu-
ğunu hatırlatan Uğur, amaçlarının
başlangıçta sadece Türkiye sorunlan
üzerine düşünce üretmek olduğunu.
ancak bir süre sonra öneriler ve yak-
laşımlann siyasal parti kurmak nok-
tasında odaklaştığını belirtti. Uğur,
"Partiye geçiş zaman alabilir. Bir
müddet sonra hareket siyasi bir kim-
lik kazanabilir. Ancak her siyasi ha-
reket de partiye dönüşmez" derken
"Hareketin partiye dönüşmesi halin-
de CHP üyelerinin tercihi ne olacak"
CHP üyesi Necdet Uğur, DCH'nin partileşmesi konusunda net yanıt vermekten kaçındı.
sorusuna ise tercihin o zaman düşü-
nüleceğini açıkladı.
DCH programından alıntılar:
- Ülke, Paris Yasası'nda belirtilen
demokratik ilkelere uygun, yenileş-
meye açık parlamenter demokratik
sistem ile yönetilir.
- Temel kurumlann amaç ve tanı-
mı ile yetinilmesi gereken yeni ana-
yasamızda genel ilkelerin dışında,
politikalar TBMM siyasal iktidarla-
nn kararlanna bırakılmalıdır.
- Türkiye'deki bütün yerleşim bi-
rimlerinde oturanların demokratik
seçimlerle oluşturduklan meclisleri;
kendi sorunlan, ihtiyaçları ve im-
kânları hakkında, kendi sınırları
içinde geçerli, bir üst makam tara-
fından onay gerektirmeyecek ve bo-
zulamayacak. anayasaya uygun ya-
sama ve yürütme karan alırlar.
- Meclisler anayasaya ve üst mec-
lis kararlanna aykın olmamak üzere
her konu ve alanda karar ahrlar ve
kendi sırurlan içinde yürütürler.
- O birim seçmeninin beşte birinin
yazılı isteği üzerine meclislerin ka-
rarları, halk oylamasına sunulur.
Halk oylaması sonucu ilan ile yürür-
lüğe girer.
- Her birime ait vergi ve değişiklik
kararlan, o birim meclisince alınır.
Vergi kararlan halk oylamasında ka-
bul edildikten sonra yürürlüğe girer.
- Sekiz yıllık temel eğitim bütün
yurttaşlar için zorunludur ve para-
sızdır.
- llk ve orta öğrenimde din dersi
zorunlu değildir.
- Deviete ait ibadethaneler yerel
birimlere ve onlann kararlan ile der-
neklere ve vakıflara de\Tedilir.
- Tüm yurttaşlann, primlerini ken-
dılerinin ödediği zorunlu bir sağlık
sigortası düzeni kurulur. Hiçbir geli-
ri olmayan ve sosyal güvenlik kuru-
mundan maaş almayan yoksul ve
kimsesizlerin sağlık sigorta primi,
merkezi idare ile yoksulun oturduğu
yerin yerel birimleri tarafından öde-
nir.
- Sosyal güvenlik alanında devlet
tekeli kaldınlır ve devletin tüm sos-
yal güvenlik kurumlan tek çaü altın-
da birleştirilir.
- Emekiilik yaşı demografik ve
ekonomik koşullara uygun kılınır.
- Yargı mevzuatı anlaşılabilir bi-
çimde, yalın, çelişkileri gidenlmiş
ve madde sayısı azaltılmış olarak ye-
niden düzenlenir.
- Hukuk sisteminde tabii mahke-
me esastır; olağanüstü mahkemelere
yer verilmez.
- Sıkıyönetim süresince de olağan
mahkemeler görev yapar. Sivil mah-
kemeler sıkıyönetim yasa ve mevzu-
atını uygular.
- Yargı kolluk kuvveti, savcılara
bağlı olarak çalışır.
İÎTTS